TRAJEDİ
Seyircide korku ve acıma hislerini uyandırarak onu kötü duygularından arındırmayı amaçlayan tiyatro türüdür.
Trajedinin Başlıca özellikleri:
En ünlü trajedi yazarları;
Ayrıca bakınız ⇒Trajedi (Tragedya) Nedir? Özellikleri, Temsilcileri
KOMEDİ
İnsanları güldürerek eğitmeyi amaçlayan tiyatro türüdür. Her gülünç şeyin altında ders alınacak acı bir gerçeğin olduğuna inanılır.
Komedinin Başlıca Özellikleri:
Komedi Türleri
Karakter Komedisi:
İnsan kişiliğinin gülünç yanlarını konu alan komedidir. Moliérein Cimri, Shakespeare (Şekspir)in Venedik Taciri adlı eserleri karakter komedisidir.
Töre Komedisi:
Toplumun gülünç ve aksayan yönlerini gösteren komedidir. Moliérein Kibarlık Budalası, Gogolun Müfettiş adlı eserleri töre komedisidir.
Entrika Komedisi:
Seyirciyi güldürme amacı olmadan yazılan komedi türüdür. Moliérein Zoraki Tabip, Shakespearein Yanlışlıklar Komedyası adlı eserleri entrika komedisidir. Entrika komedisinin bir diğer adı da Vodvildir.
Fars:
Güldürü ögesi daha çok hareketlerden ve nüktelerden çıkan oyun; düşünceden çok göze ve duyulara yönelir. Vurgu, kişiyi karikatürleştirerek ve olayları abartarak elde edilir. Esas amacı sadece seyirciyi güldürmek olan kaba komedidir.
Komedi Santimantal (içli komedi):
İnsanları eğlendirirken aynı zamanda duygulandıran komedi türüdür.
Komedi türü yüzyıldan sonra düzyazıyla yazılmaya başlanmıştır.
Klâsik komedinin önemli yazarları: Aristophanes (Aristofanes), Menandros (Menandros), Terentius (Terentius), Plautus (Platus), Moliére (Molyer).
DRAM
yüzyılda trajedinin sıkı kurallarını yıkmak amacıyla meydana getirilen tiyatro türüdür.
Dramın Başlıca Özellikleri:
En ünlü dram yazarları:
İngiliz yazar Shakespeare dramın ilk ürünlerini vermiştir; ancak bu türün özelliklerini Victor Hugo belirlemiştir. Goethe bir diğer ünlü dram yazarıdır.
-
Feeri (Féerie):
Tabiatüstü varlıklar, cinler, periler, gösterişli sahneler ve sahne efektleri ile birlikte oynanan bir tiyatrodur.
Feeriler gerçek hayattan kopuk, anonim halk edebiyatındaki masalların tiyatroya uyarlanması ile oluşmuş fantastik tiyatro oyunlarıdır. Son derece görkemli görsel efektler, ışık oyunları, sahne dekorları ve görselleri ile oynanan, olağandışı varlıklara da yer veren, masalların tiyatro sahnesine taşınmasından ortaya çıkmış tiyatro türüdür.
Melodram:
(l ince okunur), Fransızca mélodrame
1. Yunan trajedilerinde koro başı ile bir oyuncu arasında geçen şarkılı diyalog.
2. Oyuncuların müzik eşliğinde sahneye girip çıktıkları bir tiyatro türü.
3. Çağdaş tiyatroda, duygusal ve acıklı olaylara dayalı bir tiyatro türü.
4. sıfat Acıklı, dokunaklı.
MÜZİKLİ TİYATRO:
a) Opera: Sözlerinin tümü ya da çoğu koro, solo, düet biçiminde şarkılı olarak söylenen müzikli tiyatro eseridir. Oyunculara, orkestra eşlik eder.
b) Operet: Eğlenceli, hafif konulu, içinde bestesiz konuşmalar da bulunan müzikli tiyatrodur. Daha çok halk için yazılmış eserlerdir.
c) Opera Komik: Operetin, yüksek sınıf için yazılmış, besteli biçimidir.
ç) Vodvil: Hareketli, eğlenceli bir konuya dayanan, içinde şarkılara da yer verilen hafif komedidir. Bu nedenle vodvil, bir komedi türü olarak da gösterilir.
d) Bale: Konusu; türlü dans ve davranışlarla anlatılan müzikli, sözsüz tiyatro türüdür.
Türk Edebiyatında Tiyatro:
Türk edebiyatında Batılı anlamda tiyatro ilk defa Tanzimat döneminde görülmektedir. Şinasinin Şair Evlenmesi ilk yayımlanan tiyatro eseridir. Namık Kemalin Vatan Yahut Silistre ise, ilk defa sahneye konan tiyatro eseridir. Bu eserlerden önce ise çeviri ve uyarlama (adapte) tiyatro eserleri görülmektedir. Sonraki dönemlerde ise, teknik açıdan daha etkili tiyatro eserleri yazılmış ve sahneye konmuştur.
Batılı özellikte tiyatro ürünlerinin Türk edebiyatına girmesinden önceki yüzyıllarda geleneksel Türk tiyatrosu vardı: Ortaoyunu, meddah, Karagöz ile Hacivat bunların başlıcalarıdır.
Ayrıca bakınız ⇒
Çağdaş tiyatro anlayışı, modern tiyatro salonları, yeni eserler (çeviri, uyarlama, telif), profesyonel oyuncu, yönetmen, sahne tekniği, makyaj, kostüm vb. ile tiyatro artık kurumsallaşmıştır.
Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatında tiyatro türünün Batı edebiyatındaki tiyatro geleneği ile ilişkisi güçlüdür. Bu dönemde Batı tiyatrosu örnek alınarak trajedi, komedi ve dram türlerinde eserler yazılmış; müzikli, danslı; benzetmeci, göstermeci, epik tiyatro örnekleri verilmiştir.
TÜRK TİYATROSUNDA "İLK"LER
Modern tiyatro öncesinde Anadolu'da geleneksel Türk tiyatrosu egemendi. Karagöz, Meddah, orta oyunu ve köy seyirlik oyunları
Bizde Batılı anlamda tiyatro ilk kez Tanzimat Dönemi'nde görülmüştür. Bu dönemde Tanzimat sanatçıları Batı'dan tiyatro çevirileri yapmıştır. (Örneğin Ahmet Vefik Paşa'nın Moliere'den yaptığı çeviriler)
Modern anlamda ilk yerli tiyatro Şinasi'nin Şair Evlenmesi'dir. Bir töre komedisi olan oyunda görücü üsulüyle evlenmenin sakıncaları işlenmiştir.
Sahnelenen ilk yerli tiyatro Namık Kemalin Vatan Yahut Silistre adlı oyunudur.
Türk edebiyatında ilk dram örneği Recaizade Mahmut Ekremin Afife Anjelik adlı eseridir.
Modern anlamda Türk tiyatrosunun asıl kurucusu Muhsin Ertuğruldur.
Cumhuriyet Döneminde heceyle yazılan ilk tiyatro Yusuf Ziya Ortaçın Binnaz adlı oyunudur.
Epik tiyatronun kurucusu Cumhuriyet Dönemi sanatçısı Haldun Tanerdir. (Keşanlı Ali Destanı)
İlk Müslüman kadın tiyatrocu Afife Jaledir.
İstanbulda temsil vermek üzere kurulan ilk tiyatro Gedik Paşa Tiyatrosudur.
Güngör Dilmen; Canlı Maymun Lokantası eseriyle absürt (saçma) tiyatronun önemli temsilcisidir.
Afife Jale |
Musahipzade Celal, Milli Edebiyat Dönemi oyun yazarıdır.
Teknik bakımından zayıf ama gözlem, tarihi ayrıntı ve yergi bakımlarından başarılı komediler yazmıştır. Konularını Osmanlı İmparatorluğundan, kendi deyişiyle tarihin gölgesi altında hayal-meyal seçilen halk hayatından almıştır.
Köprülüler, Türk Kızı, Fermanlı Deli Hazretleri, Bir Kavuk Devrildi, Aynaroz Kadısı eserlerinden bazılarıdır.
Sarı Naciye Recep Bilginerin tiyatro eseridir. |
Andromak, beş perdelik bir trajedidir. Fransız sanatçı Racine, Andromakı Eski Latin edebiyatında trajedileriyle tanınan Vergiliusun (Vircilyus) Aeneis (Eneis) adlı eserinden esinlenerek yazmıştır. Racine, kahramanlarının ruh hâllerini başarıyla vermiş, Andromakın oğlunun ölmesine veya yaşamasına sebep olacak kararı verme ikilemini gerçekçi bir şekilde yansıtmıştır.
REFİK ERDURAN ()
TEMEL TİYATRO TERİMLERİ
Adapte: Yabancı bir eseri yer adları, şahıs adları, deyimleri, gelenek ve görenekleriyle yerli hayata uygulayarak çevirme; uyarlama.
Adaptasyon: Adapte etme. uyarlama.
Aksesuar: Tiyatro sahnesinde kullanılan eşya.
Aktör: Erkek tiyatro sanatçısı.
Aktris: Kadın tiyatro sanatçısı.
Akustik: Tiyatro, konser salonu ve benzeri kapalı yerlerin, sesleri bozmadan yansıtabilme özelliği.
Antik tiyatro: Eski Yunan - Latin tiyatrosu.
Darülbedayi: İstanbul Şehir Tiyatrosunun eski ismi. 'te kurulmuştur.
Dekor: Tiyatroda, sahneyi eserin konusuna göre döşeyip hazırlamada kullanılan eşyanın toplu adı. Üç çeşit dekor vardır: realist dekor, şairane dekor, stilize dekor.
Diksiyon: Tiyatro ve benzeri edebiyat türlerinde dilin müzik karakterini başarı ile yaşatabilme yeteneği. Tiyatro okullarında ders olarak okutulmaktadır.
Diyalog: Oyundaki iki ya da daha çok kişi arasındaki karşılıklı konuşmalar
Dramatize etmek: Bir olayı, duyguyu, düşünceyi canlandırarak anlatmak; bir vakayı olduğundan daha acıklı bir şekle sokmak.
Entrik unsur, Entrika: Roman, hikâye ve tiyatro türlerinde, olayların okuyucuda ya da seyircide merak uyandıracak şekilde birbirine dolanması.
Figüran: Genellikle tiyatro ve sinemada, konuşması olmayan veya konuşması çok az olan rollere çıkan kimse.
Epizot: Bir hikâyede asıl olaya karışan ikinci derecede önemli bir olay. (Bugünkü perde karşılığı.)
Fars (Farce): Komedinin, sanat yönü az, kaba bir türü. Çok eskiden tiyatrolarda perde arası gösterisiydi, sonra bağımsız olmuştur.
Fasıl: Bölüm. Tiyatroda perde karşılığı kullanılmıştır. Karagöz oyununda belli bir vakanın geçtiği bölüm.
Feeri: Masalların tiyatro sahnesinde dramatize edilmesinden doğma, cinlerin perilerin de rol aldığı bir tiyatro türü.
Grotesk: Gülünç, güldürücü.
Jest: Tiyatro sahnesinde, sanatçıların bütün el, kol, ayak ve benzeri beden hareketleri.
Kabare tiyatrosu: Daha çok güncel konuları iğneleyici, taşlayıcı biçimde ele alan skeçlerin oynandığı, monologların, şarkıların ve şiirlerin söylendiği küçük tiyatro.
Kanto: Tanzimat Dönemi'nde Türk sahnesinde azınlık aktrislerce başlatılan oyunlu ve neşeli şarkılar.
Koro: Eski Yunan tiyatrosunda bir grup erkek ve kadından kurulu şarkıcılar topluluğu. Oynanan eserin konusuna da katılırlar ve eserdeki olaya karşı, toplumun duygu ve düşüncelerini temsil ederlerdi. Hayvanlar, ağaçlar, bulutlar yerine sembol olarak kullanıldıkları da olmuştur.
Kostüm: Tiyatroda sanatçıların giydiği oyuna uygun kıyafet.
Kulis: Tiyatroda, sahnenin arkasında bulunan kısım; sahne arkası.
Makyaj: Tiyatro ve sinemada sanatçıların yüzlerinde boya ve başka maddelerle yapılan değişiklikler.
Mimik: Bir duygu veya düşüncenin kaş, göz, ağız, yüz hareketleriyle anlatılması.
Mizansen: Bir tiyatro eserinin sahneye konması, sahneye göre düzenlenip uygulanması.
Monolog: Tek kişinin konuşması. Tek kişilik taklitli bir komedya türü. İnsanın içinden kendisiyle konuşması.
Muhavere: Konuşma. Tiyatro, roman, hikâye, fabl, röportaj ve benzeri türlerde kahramanların konuşmaları.
Pandomim: Sessiz hareket. Sessiz hareketler, jestler, yüz ifadeleri ve kostümler yoluyla duyguları, düşünceleri, tutkuları anlatmaya yarayan tiyatro çeşidi.
Perde: Tiyatro eserinde bir perdenin açılmasından, kapanmasına kadar geçen bölüm.
Piyes: Tiyatro eseri.
Reji: Sahneye koyma ve yönetme işi.
Rejisör: Sinema ve tiyatroda, eserin sahneleninceye veya seyirci önüne çıkıncaya kadar geçirdiği her anı yöneten kimse; yönetmen.
Bir sahnede seyirciler önünde canlandırılmak üzere yazılan eserlere tiyatro denir. Tiyatro sözcüğü Yunancada seyirlik yeri anlamına gelen theatrondan türemiştir. Dilimize ise İtalyancadaki teatro sözcüğünden geçmiştir. Tiyatro da başka sanatlar gibi dinsel törenlerden doğmuş, sonra dinden bağımsızlaşarak sanatlaşmıştır. Günümüzdeki anlamıyla çağdaş tiyatronun tarihi, eski Yunanda bağ bozumu tanrısı Dionysos adına yapılan dinsel törenlere dayanmaktadır. Bu sanat dalına Batı edebiyatında “tiyatronun yanı sıra drama veya dramatik edebiyat da denmektedir.
Tiyatronun genel özellikleri
Tiyatronun tarihi gelişimi
Türk toplumunda Tanzimata gelene kadar geleneksel tiyatro başlığı altında genellikle kukla, meddah, Karagöz, orta oyunu ve köy seyirlik oyunu gibi gösteri türleri yer aldı. Şarkı, dans ve söz oyunlarına dayanan geleneksel tiyatro, güldürü ögesi ön planda olan, genellikle sahnesiz ve doğaçlama bir tiyatroydu.
TanzimatIa birlikte toplumsal yaşamın yanı sıra sanatta, özellikle tiyatroda da Batılı bir anlayış benimsendi. Türk tiyatrosunun ilk eseri, yılında Şinasi tarafından yazılan ve tek perdelik bir komedi olan Şair Evlenmesidir.
İstanbulda ilk yerli tiyatro topluluğunu kuran Güllü Agop, Tanzimatın getirdiği olumlu hava içinde yetişmiş ve ilk adı Asya Kumpanyası olan topluluğa Osmanlı Tiyatrosu adını koyarak Müslüman nüfusun daha yoğun olduğu İstanbul yakasındaki Gedikpaşa Tiyatrosunda temsiller vermeye başlamıştır.
O dönem Osmanlı Tiyatrosunda Namık Kemal, Ahmet Mithat Efendi, Abdülhak Hamit Tarhan, Recaizade Mahmut Ekrem gibi ünlü şair ve yazarların yapıtları; Ahmet Vefik Paşanın usta işi Hastalık Hastası, Kibarlık Budalası, Cimri gibi Moliére uyarlamaları; özellikle ünlü Fransız melodram, güldürü ve vodvillerinin çevirileri; kantolar; müzikli oyunlar ve operetler sahnelendi.
Cumhuriyet Döneminde, tiyatroda Batı modelini benimseyen Türkiye gerek tiyatronun kurumsallaşması gerekse oyun yazarlığının gelişmesi bakımından önemli atılımlara sahne oldu. Tiyatroyu Türkiyede çağdaş bir sanat alanına dönüştürme yolunda ilk büyük katkı ünlü tiyatro ve sinema adamı Muhsin Ertuğruldan geldi. de Darülbedayinin başına geçen Ertuğrul, yerli yazarları yüreklendirmesiyle; izleyiciye sunduğu çağdaş çeviri oyunlarla; sahneleme, oyunculuk ve dekor kullanımında güncel anlayışı yerleştirmesiyle; yetişmelerine katkıda bulunduğu kadın ve erkek oyuncularla bugünkü Türk tiyatrosunun temellerini attı.