1995 genel seçimleri / Kırşehir 24 Aralık Genel Seçimleri Sonuçları

1995 Genel Seçimleri

1995 genel seçimleri

Haritalarla Seçimler: Genel Seçimleri

Türkiye’nin AK Partili yıllarının tohumları ’larda atıldı. Bugünün Türkiye&#;sinin siyasi hayatının ana aktörleri ’lı yıllarda sahneye çıktılar, ’lı yıllarda güçlendiler ve toplum nazarında bilinirlik kazandılar. Sağ, sol ve merkez de ’lı yıllarda değişti, dönüştü. Haritalarla Seçimler serimizin üçüncü bölümünde Türkiye’nin çehresini değiştiren ve yeni tartışmaları alevlendiren genel seçimleri var.

seçimlerinde sandıktan çıkan sonuç, aslında Türkiye’nin ve ’ten miras aldığı karanlık siyasi, iktisadi ve toplumsal gelişmelerin sonucu olarak okunabilir. Nitekim ’te Türkiye siyaseti, tarihindeki önemli aktörlerin sahneden indiğine tanık oldu. Bu aktörlerden kuşkusuz en önemlisi 17 Nisan ’te hayatını kaybeden dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal’dı. Özal’ın beklenmeyen ölümüyle boşalan Cumhurbaşkanı koltuğuna Süleyman Demirel oturdu. Süleyman Demirel’in Cumhurbaşkanı olması bir anda gerçekleşseafoodplus.infol Meclis&#;te üçüncü oturumda hükümet ortağı Erdal İnönü’nün ve MHP’nin desteğiyle gerekli oyu alarak Cumhurbaşkanı seçilmişti. İnönü daha Atatürkçü bir adayın Cumhurbaşkanı seçilmesi için çaba göstermediği için eleştirilere maruz kaldı. Eleştiriler sürerken 6 Haziran ’te Erdal İnönü siyasetten çekileceğini açıkladı. Demirel’in desteğini alan Tansu Çiller ise DYP’nin genel başkanı seçildi ve başbakan oldu.

2 Temmuz Çiller hükümeti güvenoyu almak üzereyken Türkiye tarihine geçecek karanlık bir olay patlak verdi. 4. Pir Sultan Abdal Etkinlikleri için Sivas’ta bulunan çoğunluğu Alevi 33 yazar, ozan ve düşünür ile 2 otel görevlisi Madımak Oteli’nde radikal İslamcı bir grup tarafından yakılarak can verdi. Tarihe Sivas Katliamı olarak geçecek olay ansızın değil dört saat süren bir kuşatmanın sonunda, jandarma, polis ve ordu birliklerinin gözü önünde gerçekleşti. yılı, Sivas Katliamı’nın yanı sıra Uğur Mumcu suikastı ve PKK ile yaşanan çatışmaların şiddetini arttırmasıyla da karanlık bir yıl olarak Türkiye tarihine geçti.

Türkiye’de ’ların ekonomik atmosferi de siyasi atmosferi kadar bulanıktı. Hanelerde tencere kaynamıyordu.  Özal hükümetlerinin borçlanmaya dayalı neoliberal iktisadi politikaları ’de duvara toslamış, yılları arasında dış borç 41 milyar dolardan 67 milyar dolara yükselmişti. 14 Ocak ’te bir kredi derecelendirme kuruluşu olan Moody’s’in Türkiye’nin kredi notunu düşürmesiyle ekonomik bunalım tetiklendi. Dolar 15 bin TL’den 38 bin TL’ye bir anda yükseldi. Borsa çöktü. Çiller hükümeti tarafından “5 Nisan Kararları” alındı. Enflasyon yüzde yüzü aştı. Hükümet çareyi IMF’nin kapısını çalmakta buldu. IMF ile bir stand-by anlaşması yapıldı. Yaşanan yıkımın büyüklüğüne karşılık hükümet dar gelirli vatandaşın giderek yoksullaşmasını önleyemedi, hatta bu duruma kayıtsız kaldı.

27 Mart Bu iklimde gerçekleşen yerel seçimlerde DYP %21,4 ile birinci ANAP %21 ile ikinci, Necmettin Erbakan’ın Refah Partisi ise %19 ile üçüncü parti oldu. Refah Partisi’nin yerel seçimlerdeki yükselişi Türkiye siyasetinde uzun yıllar etkisini sürdürecek kilit isimlerin sahneye çıkmasıyla da sonuçlandı. Refah Partisi, bu seçimlerde Recep Tayyip Erdoğan ile İstanbul belediye başkanlığını ve Melih Gökçek ile Ankara belediye başkanlığını SHP’den aldı. Tanıl Bora’ya göre Refah Partisi yerel seçimlerinde büyük parti statüsüne yükseldi ve politik sistemi kutuplaştıran bir güç hâline gelmiştir.

yerel seçimleri, değişen merkez ve sağ-sol dengelerinin sinyallerini veriyordu aslında. Önceden merkezin dışında konumlanan, İslamcı addedilen Refah Partisinin yükselişi genel seçimlerinde de sürecekti. Genel seçimler yaklaşırken partiler arasında yeni gelişmeler yaşandı. 18 Şubat ’te Erdal İnönü’nün liderliğini üstlendiği Sosyaldemokrat Halkçı Parti (SHP) CHP ile birleşti. Deniz Baykal&#;ın CHP&#;nin genel başkanı olmasıyla Çiller CHP ile koalisyona razı oldu. Fakat Baykal varlık göstermek istiyordu.  Bu anlamda Baykal&#;ın koşullarından biri erken seçimdi. Böylece 24 Aralık ’te genel seçimler yapıldı.

24 Aralık genel seçimlerinde oyların %21’ini alan Refah Partisi sandıktan birinci parti olarak ayrıldı. ANAP %20 ile ikinci parti olurken DYP %19 ile üçüncü parti oldu. Ecevit’in DSP’si oyların %15’ini aldı, CHP ise oyların %11’ini alarak beşinci parti olabildi. Öte yandan tek başına seçimlere giren MHP, tarihinin en yüksek oy oranını (%8,18) alsa da barajı geçmeyi başaramadı.

İslamcı addedilen Refah Partisi’nin birinci parti olması cumhuriyet-demokrasi ekseninde yeni tartışmaları alevlendirdi. &#;in seçim coğrafyalarını incelediğimizde ’larda kentlerde Türkiye’nin değişen çehresinin Refah Partisi’nin yükselişinde nasıl rol oynadığı görülüyor. Türkiye&#;nin daha gelişmiş batı illeri merkez sağ ve merkez sol partileri desteklerken, &#;te Refah Partisi’nin laiklikle ilişkilendirilen kentsel alanlar olan Ankara ve İstanbul&#;daki yükselişi, hem kırdan kente göçün yarattığı yeni coğrafyalar hem de değişen sınıfsal yönelimler yoluyla Türkiye siyasetinde uzun süre etkili olan merkez-çevre ayrımının çözülmekte veya en azından bulanıklaşmakta olduğunu gösteriyor.

 

Değişen Merkez, Değişen Çevre: Genel Seçimleri Birinci Partiler

  • genel seçimlerinde Refah Partisi %21 oy oranıyla birinci parti oldu.
  • Refah Partisi, ve genel seçimlerinde olduğu gibi yine İç ve Doğu Anadolu bölgelerinde ön plana çıktı. Ancak özellikle İç Anadolu bölgesinde oy oranı bazı ilçelerde bir miktar geriledi. Oy düşüşünde en büyük faktör seçimlerinde Refah partisiyle ortak listede seçime katılan ancak ’te tek başına seçimlere giren MHP’ye kaybedilen oylar oldu.
  • Anavatan Partisi genel seçimlerine göre %5 oy kaybetmesine rağmen Mesut Yılmaz’ın genel başkan olmasının da etkisiyle beraber Samsun-Artvin hattında güçlendi.
  • DYP, genel seçimlerine göre %8 oy kaybetti. Genel olarak öne çıktığı coğrafyalara bakıldığında ’e göre kayda değer bir değişim gözlenmiyor. DYP, Batı Anadolu’yu büyük ölçüde konsolide etmiş durumda.
  • DSP’de seçimlerinde oy oranını artıran partilerden. DSP, Trakya ve Batı Karadeniz’de ön plana çıkarken Güneydoğu Anadolu bölgesinde Türkiye ortalamasının çok gerisinde yer alıyor.
  • darbesiyle beraber kapanan CHP yeniden açıldıktan sonra ilk genel seçimine katıldı ve %10 oy oranıyla parlamentoya girdi. CHP’nin oyları Orta ve Doğu Anadolu bölgesiyle Antalya çevresinde yoğunlaşmaktadır. CHP’nin önde bulunduğu ilçeler ise çoğunlukla Alevi yurttaşların yoğun olarak yaşadığı bölgelerde görünüyor.
  • Kürt siyasi hareketi ilk defa seçimlere kendi partileri çatısı altında katıldı.HADEP’in önde bulunduğu ilçeler incelendiğinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesi ön plana çıkmaktadır. HADEP’in oyları Kürt yurttaşların varlığıyla doğru orantılı gerçekleşmiştir.

 

Çiller’in DYP’si ve CHP’nin Dönüşü: Genel Seçimlerinde DYP-CHP Karşılaştırması

  • Haritada merkez sağın temsilcisi DYP ile merkez soldan CHP’nin birbirlerinden fazla oy aldığı alanlar gösterilmektedir.
  • genel seçimlerinde DYP, CHP’den %9 daha fazla oy oranına sahip olmuştu.
  • Ülke genelinde DYP’nin CHP’yi geride bıraktığını görmek mümkün ancak özellikle İç Anadolu’nun doğusu ve Doğu Anadolu’nun batısında CHP, DYP’ye net bir şekilde üstünlük kurmuş görünmektedir. Ayrıca Deniz Baykal’ın etkisiyle de Antalya’nın bazı ilçelerinde CHP’nin oyları DYP’den fazladır.

 

Özal’dan Sonra ANAP Mirası: Genel Seçimlerinde ANAP’ın Oy Değişimi

  • Anavatan Partisi genel seçimlerinden sonra devamlı olarak oy kaybetti. genel seçimleri de oy kaybettiği seçimlerden. Anavatan Partisi genel seçimlerinde oy kaybederken ülkenin muhtelif yerlerinde oylarını artırmıştır.
  • Orta Anadolu’da Sivas, Yozgat ve Kırıkkale çevresi Anavatan Partisinin genel seçimlerinde oy artırdığı alanlardan. Aynı zamanda Isparta-Burdur bölgesi ve Güneydoğu Anadolu’da da Anavatan Partisinin kayda değer oy artışları göze çarpıyor.
  • Anavatan Partisinin en istikrarlı oy artışı ise Doğu Karadeniz bölgesinde yaşanmıştır. Bölgede yaşanan oy artışında Mesut Yılmaz’ın Anavatan Partisi genel başkanı olmasının çok büyük etkisi bulunmaktadır.

 

Çiller mi Yılmaz mı?: Genel Seçimlerinde DYP-ANAP karşılaştırması

  • Merkez sağın iki partisi ANAP ve DYP genel seçimlerinde oy kaybettiler. genel seçimlerinde her iki partinin oy oranı %51 iken ’te bu oran %38’e geriledi.
  • İki partinin birbirlerine karşı üstünlük kurduğu alanlar incelendiğinde ise batıda ve kent çeperlerinde DYP’nin, Karadeniz’de ve Orta Anadolu’da ANAP’ın üstünlüğü göze çarpıyor. Ayrıca Ankara, İstanbul ve İzmir gibi metropollerin de merkezlerinde ANAP DYP’nin önünde yer almaktadır.

 

Yılmaz'ın ANAP'ı Karşısında Erbakan’ın RP’si: Genel Seçimlerinde ANAP-RP Karşılaştırması

  • Refah Partisi ve Anavatan Partisi arasında yapılacak bir karşılaştırmada Türkiye’de sekülarizm ve muhafazakarlık coğrafyasına benzer bir tablo ile karşılaşıldığı söylenebilir.
  • Refah Partisi, Doğu Karadeniz hariç bugün AK Parti’nin güçlü olduğu bölgelerde Anavatan Partisinden fazla oya sahipken, Anavatan Partisi ise metropollerde ve batı bölgelerde öne çıkmaktadır. Ayrıca Anavatan Partisi Güneydoğu Anadolu bölgesinin de bazı ilçelerinde Refah Partisinin önünde. Bunun temel nedeni ise Refah Partisinin genel seçimlerinde MÇP ile ittifak yapmasının bölgede yarattığı rahatsızlıktır.

 

Ecevit’in Dönüşü: Genel Seçimlerinde DSP’nin oy değişimi

 

  • DSP, genel seçimlerinde %10 oy oranı ile parlamentoya girmişti. seçimlerine gelindiğinde ise DSP’nin oy oranı %4 artış göstererek %14’e yükseldi. Ancak DSP, Orta Anadolu’da ve Doğu bölgelerde oy kaybetti.
  • Hiç şüphesiz ki bu düşüşte genel seçimleri öncesi Ecevit’in SHP-HEP ittifakına verdiği sert tepkiler ve bu ittifak üzerinden batıda oy kazanma politikası var. Bu hususun dışında birde CHP’nin yeniden siyaset sahnesine dönmesi özellikle Orta Anadolu’nun doğusunda DSP’yi zayıflattı.
  • Batı ve Orta Anadolu’da oy kaybetse de DSP batıda, güneyde ve Karadeniz’de oy artışını sürdürdü.

 

Kaynaklar:

Akşin, S., Boratav, K., & Tanör, B. (). Türkiye Tarihi 5 Bugünkü Türkiye  İstanbul: Cem Yayınevi.

Bora, T. (). Cereyanlar: Türkiye’de siyasi ideolojiler. İletişim yayınları.

Secor, A. J. (). Ideologies in crisis: political cleavages and electoral politics in Turkey in the s. Political Geography20(5),

 

Haritalar ve analiz: Mert UZUNSOY

Mert UZUNSOY: Türkiye’deki seçimler ve siyasi coğrafyada yaşanan değişimlere ilgi gösteren ve bu yönde araştırmalar sürdüren bir araştırmacıdır. yılında Trakya Üniversitesi Ekonometri bölümünde lisans eğitimini tamamladı. Lisans eğitimi devam ederken Ordu, Adana, Edirne ve Ankara’da değişen seçim aritmetiği üzerine çalışmalar yaptı. Ocak Şubat tarihleri arasında Türkiye Raporu’nda genel ve yerel seçimler üzerine araştırmalar yaptı. Daraltılmış bölge, dar bölge seçim sisteminin Türkiye’de uygulanması durumunda ortaya çıkması muhtemel sonuçları çalıştı. Araştırmalarını seçimlerde yanlış oy kullanımı, seçim sistemleri, Türkiye’nin siyasi coğrafyası, seçmen davranışını etkileyen faktörler, tarımda yaşanan gelişmelerin seçimlere etkisi, göç hareketlerinin seçim coğrafyasına etkileri konularında sürdürmektedir. Mert UZUNSOY, Mart ’den beri TEPAV’da Araştırmacı olarak çalışmaktadır.

Giriş yazısı ve yayına hazırlayan: Serenay SASA

Serenay SASA: Galatasaray Üniversitesi Siyaset Bilimi bölümünden mezun oldu. Değişim öğrencisi olarak bir yıl Paris Siyasal Bilgiler Enstitüsü’nde (Sciences Po Paris) eğitim aldı.   yılında Fransa’daki Aix-en-Provence Siyasal Bilgiler Enstitüsü’nde (Sciences Po Aix) karşılaştırmalı siyaset alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı. Sasa, Şubat ’den bu yana Türkiye Raporu’nda araştırmacı olarak görev yapmakta ve ODTÜ’de siyaset bilimi alanında doktora eğitimine devam etmektedir. Araştırma ilgi alanları arasında Ortadoğu siyaseti, siyasal İslam, oy davranışı ve sosyal eşitsizlikler yer almaktadır.

kaynağı değiştir]

12 siyasi partinin katıldığı seçimlerde Büyük Birlik Partisi adayları, ANAP listelerinden (7 BBP'li milletvekili seçildi), Sosyalist İktidar Partisi ve Birleşik Sosyalist Parti, HADEP listelerinden seçime girdiler. 79 ildeki 83 seçim çevresinde düzenlenen milletvekilliği seçimiyle birlikte 4 ilçe ve 41 beldede yerel idareler ara seçimi yapıldı.

Seçimlerden birinci parti olarak Refah Partisi çıktı, oyların yüzde 21,4’ünü alan RP milletvekili kazandı. Anavatan Partisi , Doğru Yol Partisi , Demokratik Sol Parti 76, Cumhuriyet Halk Partisi de 49 milletvekilliğine sahip oldular. Kurulduğundan itibaren medyadan büyük destek gören Yeni Demokrasi Hareketi (YDH) bu ilgiye rağmen katıldığı genel seçimlerinde büyük bir hezimete uğradı, aldığı , oyla, %0,48'lik oy oranında kaldı.

Seçimlerden hemen sonra başlayan hükûmet kurma girişimleri sırasında Refah Partisi genel başkanı Necmettin Erbakan önce ANAP ile koalisyon kurmayı denedi, bu olmayınca, seçimlerden yaklaşık iki ay sonra ANAP-DYP koalisyonu (ANAYOL) kuruldu. Ancak bu koalisyon, hem iki partinin genel başkanları arasındaki geçimsizlik, hem de Anayasa Mahkemesi'nin güvenoylamasını iptal etmesi nedeniyle kısa sürede sona erdi.

28 Haziran 'da, Necmettin Erbakan'ın başkanlığında, RP ile DYP arasında Refahyol hükûmeti kuruldu ve 8 Temmuz'da güvenoyu aldı. Fakat bu hükûmet 28 Şubat tarihindeki Millî Güvenlik Kurulu kararları sonrasında istifaya zorlandı. Haziran 'de istifa eden Refahyol hükûmetinin yerine, ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın başbakan olduğu, Anavatan Partisi, Demokratik Sol Parti ve Demokrat Türkiye Partisi'ın katıldığı ANASOL-D Hükûmeti kuruldu.

Haziran 'de ANASOL-D Hükûmeti olarak bilinen Hükûmet'in Başbakanı Mesut Yılmaz ile bu hükûmeti dışarıdan destekleyen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal arasında yapılan görüşmeler sonunda varılan mutabakatla, Aralık 'de yapılması gereken milletvekilliği seçiminin yerel seçimlerle birleştirilerek 18 Nisan tarihinde yapılması kararlaştırıldı. 30 Temmuz tarihinde TBMM Genel Kurulu, erken genel seçimlerle yerel seçimlerin 18 Nisan tarihinde birleştirilerek yapılmasına karar verdi. Oylamaya katılan milletvekilinden 'sı kabul, 11'i ise ret oyu kullandı.[5]

Seçim kararının alınmasından kısa süre sonra patlak veren Türkbank Skandalı'yla CHP, ANASOL-D Hükûmeti'nden desteğini çekti. 25 Kasım tarihinde, CHP, Fazilet Partisi ve Doğru Yol Partisi'nin verdikleri gensorunun TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilmesiyle Cumhuriyet tarihinin en uzun ömürlü azınlık hükûmeti olan ANASOL-D Hükûmeti düştü. Mesut Yılmaz istifasını Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e sundu. Yaklaşık 1,5 aylık bir süreçten sonra, 18 Nisan seçimlerine kadar görev yapacak olan Bülent Ecevit başkanlığındaki Hükûmet kuruldu.

genel seçimlerinin sonuçları:[6]

Kayıtlı Seçmen Sayısı
Oy Kullanan Seçmen Sayısı
Katılım Oranı (%)%85,2
Geçerli Oy Sayısı
Geçersiz Oy Sayısı
Gümrük Kapıları Geçerli Oy Sayısı
Toplam Geçerli Oy Sayısı
Milletvekili Sayısı
Parti Genel Başkan Oy % +/– Sandalye +/–
Refah PartisiNecmettin Erbakan21,38artış 4,51artış 96
Anavatan PartisiMesut Yılmaz19,65azalış 4,36artış 17
Doğru Yol PartisiTansu Çiller19,18azalış 7,85azalış 43
Demokratik Sol PartiBülent Ecevit14,64artış 3,9076artış 69
Cumhuriyet Halk Partisi1Deniz Baykal10,71Yok49Yok
%10 seçim barajı
Milliyetçi Hareket Partisi2Alparslan Türkeş8,18Yok0Yok
Halkın Demokrasi PartisiMurat Bozlak4,17Yok0Yok
Bağımsızlar0,48artış 0,350Sabit
Yeni Demokrasi HareketiCem Boyner0,48Yok0Yok
Millet PartisiAykut Edibali0,45Yok0Yok
Yeniden Doğuş PartisiHasan Celal Güzel0,34Yok0Yok
İşçi PartisiDoğu Perinçek0,22Yok0Yok
Yeni PartiYusuf Bozkurt Özal0,13Yok0Yok
Toplam

1 En son genel seçimlerine katıldı. Darbesi sonrasında tüm siyasi partilerle birlikte kapatıldı. yılında tekrar açıldı.
2 En son genel seçimlerine katıldı. Darbesi sonrasında tüm siyasi partilerle birlikte kapatıldı. yılında tekrar açıldı.

İllere Göre Seçim Sonuçları[değiştir

        Yarın/ Ezber Bozan Seçim

20 Ekim Genel Seçimleri, 12 Eylül darbesi sonrası kurulan tüm dengelerin değiştiği seçimlerdir. İlk kez bu seçimlerde tüm partiler reklam ajanslarıyla geniş kapsamlı işbirliğine girdiler. Seçim kampanyaları seyirlik birer gösteri halini aldı.

Pop sanatçıları her miting alanında konserler verirken, gelişen teknoloji sayesinde büyük boy ekranlar kullanıldı. Partilerin seçim harcamaları zirve yaptı.

Seguela'yla ikinci

Bu dönemde en dikkat çeken Fransız reklamcı Seguela ile ANAP işbirliğidir. Seguela yazdığı kitapların yan sıra dönemin Fransa Cumhurbaşkanı François Mitterand’a yaptığı kampanyalarla Türkiye’de tanınıyordu.

Seguela seçimlerinde Türkiye’de o güne kadar rastlanmayan bir kampanya stratejisi uyguladı.  Fransız uzman seçimlerin artık “medya savaşları” olduğu görüşüyle kampanyanın temposunu ve yoğunluğunu zaman içerisinde değiştirerek daha etkili olduğu düşünülen bir yol izledi.

Lider odaklı bir seçim kampanyası olarak öne çıkan bu kampanya, parti lideri Mesut Yılmaz’ın fotoğrafına odaklandı ve sloganı da “Çünkü daha yapacak çok iş var” idi.

DYP birinci

Oy verme oranı yüzde 89,3 oldu. Doğru Yol Partisi (DYP) birinci parti oldu, yüzde 27'yle sandalye aldı. Anavatan Partisi (ANAP) yüzde 24'le , Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) yüzde 20'yle 88 milletvekili kazandılar.

Refah Partisi (RP) yüzde 16 ile kendi ölçüsünde başarıya imza attı ve 62 vekili Meclise girdi.  

Saldırgan kampanya

Seçim kampanyaları stratejileri kimi zaman kimi zaman negatif bir söylem üzerinden de kurulabiliyor. Rakip partinin ideolojisi hakkında, rakip adayların kişisel özellikleri hakkında saldırgan ve kötüleyici bir dil kullanarak reklam yapmak için örnek seçim kampanyalarıdır. 

Seçim öncesi yapılan kanun değişikliğiyle seçmen yaşı 20’den 18’e indirildiğinden yaş grubundakiler ilk kez bu seçimde oy kullanabildi, ceza ve tutukevlerinde tutuklu olarak bulunanlara da oy kullanma hakkı tanındı. 

12 siyasi partinin katıldığı seçimlerde Büyük Birlik Partisi adayları, ANAP listelerinden (7 BBP'li milletvekili seçildi), Sosyalist İktidar Partisi ve Birleşik Sosyalist Parti, HADEP listelerinden seçime girdiler.

RP sürprizi 

Seçimlerden birinci parti olarak Refah Partisi çıktı, oyların 21,4’yle milletvekili kazandı. ANAP yüzde 19'la , DYP yüzde 19'la , Demokratik Sol Parti (DSP) yüzde 14'le 76, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yüzde 10 ile 49 vekillik kazandı.

Kurulduğundan itibaren medyadan büyük destek gören Yeni Demokrasi Hareketi (YDH) bu ilgiye rağmen katıldığı Genel Seçimleri'nde  , oyla, yüzde 'de kaldı.

Bu seçimler sonucunda sırasıyla ANAYOL, REFAHYOL ve ANASOL –D hükümetleri seafoodplus.info seçmenin oy kullandığı seçimlerde katılım yüzde 85,2 oldu.   

Negatif Kampanya

Seçimlerinde de CHP, DYP ve FP; negatif siyasal kampanyalar olarak adlandırılabilecek  kampanyalar yürüttüler.

Seçmenlerden oy kazanmak sadece kendini tanıtarak gerçekleşmiyor, seçmenlere, neden diğer rakiplere oy vermemeleri gerektiği anlatmak da gerekli.

Rakipler üzerinden 

Rakiplerin geçmişte yaptığı icraatların başarısızlığından bahsedilebileceği gibi, çeşitli suçlamalar ve taşlamalarda da bulunulabilir. Seçim kampanyalarında partilerin programları birbirine benzedikçe ve yasal koşullar izin verdiği sürece, negatif mesaj stratejilerinin arttığı gözleniyor.

Negatif siyasal reklamların hem hedef seçmen kitleleri için akılda kalıcı çalışmalar olduğuna inanılıyor, hem de medya profesyonelleri negatif olana açık bir eğilimdeler. Zıtlıkların ilgi çekiciliği nedeniyle bir olay, sonucunda ne kadar olumsuzluk içeriyorsa o kadar haber olma özelliği taşıyor.

18 Nisan seçimlerine bakıldığında ise, negatif söylemlerin ağırlık kazandığını, neredeyse seçime giren tüm partilerin kendilerine bir düşman belirleyerek seçim kampanya stratejisi olarak bu düşmana saldırmayı benimsediklerini söylemek mümkündür. "Ekonomik bunalım", "yolsuzluk", "irtica" gibi konular en çok üstünde durulan temalar oldu.

Matruşka bebekler

SHP “Ne farkları var?” sloganıyla Rusların ünlü iç içe geçmiş matruşka bebeklerinin olduğu ve her bir bebeğin rakiplerin karikatür çizimleri ile anlatıldığı bir ilan kullandı.

Sağ parti liderlerinin bu çizimleri ile aralarında hiçbir fark olmadığı tek gerçek liderin Erdal İnönü olduğu anlatılmaya çalışıldı. 

Refah Partisi ise, kampanya çalışmalarında iktidarı hedef aldı. “Demokrasi mi?”, “Faiz beni batırdı”, “İki yakamız biraraya gelmiyor”, “Doğulu olmak suç mu?” gibi başlıklar taşıyan ilanlarla olumsuz kampanyaya ağırlık verdi. 

"İslam" ve laiklik

İslami değerleri benimsediğini belirten partilerin oy oranlarındaki yükselen grafik seçimlerindeki iktidar yarışına da yansıdı.

Tansu Çiller ve Mesut Yılmaz seçim kampanyalarında eğer bu partilere oy verilirse ülkenin karanlığa gömüleceği, laik yaşamın sona ereceği gibi mesajlarla kamuoyunda korku yaratmaya çalıştılar.

Yüksek katılım, çok parti

Oyların daha küçük gruplar halinde dağıldığı bu seçim 'den sonra yapılan serbest seçimler arasında katılan siyasi parti sayısının en fazla olduğu seçimdir.

Halkın yüzde 87,1’i seçimlerde oy kullandı. Yüzde 10'luk seçim barajını aşan beş siyasi partiden DSP yüzde 22'yle , Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) yüzde 17 ile , Fazilet Partisi (FP) yüzde 15'le , ANAP yüzde 13 ile 86 ve DYP yüzde 12'yle 85 milletvekilliği kazandı.

Bir merkez sol partinin birinci olduğu bu seçimlerde CHP yüzde10 barajını geçemeyerek Cumhuriyet tarihinde ilk defa meclis dışında kaldı. DSP lideri Bülent Ecevit  ANAP ve MHP ile üçlü koalisyon hükümeti kurdu. Böylece MHP 21 yıl sonra hükümete girdi. (DD/SSİ/BA)

* Doğan Duman ve Serçin Sun İpekşen  'te yayınladıkları "Türkiye'de Genel Seçim Kampanyalari ()" makalesini bu dizi için  bianet'e yeniden yazdılar. Teşekkür ediyoruz.

Türkiye Seçim Tarihi Yazı Dizisi

Tanzimattan Tek-Parti Dönemine Seçimler Üzerine Notlar

 Kampanyalar ve Seçimler-1/ 'den Bugüne Nasıl Seçtik/Seçemedik!

Demokrat Parti'nin Üç Seçimi

İki Darbe Arası Üç Seçim

İki Seçim ve "Milliyetçi Cephe"ler

Altı Yıl Sonra Sandık Başı

Seçimlerin İmaj Çağı

Ezber Bozan Seçim

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir