29 temmuz cuma hutbesi / Hutbe - Mihrap Haber

29 Temmuz Cuma Hutbesi

29 temmuz cuma hutbesi

FET&#;'n&#;n darbe girişimi cuma hutbesinde

ANKARA

Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğünce hazırlanan cuma hutbesinde, ilk vahiy geldiğinde Hazreti Muhammed'in yüce emanetin sorumluluğu karşısında endişelendiği, evine dönerek başından geçenleri eşi Hz. Hatice'ye anlattığı belirtilerek, bunun üzerine Hz. Hatice'nin "Korkma, endişelenme! Allah, seni asla mahcup etmez. Çünkü sen, akrabalarınla ilgilenirsin. Yetim ve kimsesizleri gözetirsin. Fakir ve ihtiyaç sahibinin yardımına koşarsın. Misafire ikramda bulunur, komşuna iyi davranırsın. Mazluma ve mağdura kol kanat gerersin. Hakkı savunur, doğrunun yanında yer alırsın." dediği aktarıldı.

Hz. Hatice'nin bu ifadeleriyle hayatında erdem ve faziletlere sahip olanları Allah'ın mahcup etmeyeceğini müjdelediği belirtilen hutbede, "Nitekim tarih boyunca bu değerleri ayakta tutanları Rabbimiz, mahcup, mağdur ve mahrum etmemiştir. Tıpkı 15 Temmuz'da milletimizi mahcup etmediği gibi. Zira yüce Allah, zalime karşı mazlumun yanında duranları mahcup etmez. Zira yüce Allah, fakire, yoksula, ihtiyaç sahibine el uzatanları mağdur etmez." ifadesi kullanıldı.

"Milletimiz, toprağını, haysiyetini, izzet ve şerefini çiğnetmemiştir"

Hutbede, şu ifadeler yer aldı:

"Bizler inanıyoruz ki; Yüce Rabbimiz, milletimizi mahzun etmeyecektir. Zira bu millet, geçmişten günümüze, imanını, vatanını, istikbal ve istiklalini en muazzez varlığı bilmiştir. Bu değerlerine namahrem ellerin değmesine izin vermemiştir. İstiklal şairimizin, 'Asım'ın nesli diyordum ya, nesilmiş gerçek. İşte çiğnetmedi namusunu, çiğnetmeyecek.' dizelerinde dile getirdiği gibi milletimiz, toprağını, haysiyetini, izzet ve şerefini çiğnetmemiştir. İradesini, aklını ve ruhunu başkalarına teslim etmemiştir.

"Cenab-ı Hakk onlara 'yeryüzünde fesat çıkarmayın, bozgunculuk yapmayın' dediğinde, 'biz ıslah edicileriz!' derler. İyi biliniz ki, onlar bozguncu ve ifsat edicilerin ta kendileridir. Fakat onlar, ne yaptıklarının farkında değillerdir."

Tarih boyunca en büyük bozgunculuğun ıslah adı altında yapıldığı da hutbede belirtilerek "En büyük bozgunculuk din kisvesine bürünerek millete kötülük yapmaktır. En büyük bozgunculuk dinin muazzez değerlerini istismar ederek insanları aldatmaktır. Nitekim sevgili Peygamberimiz, hadis-i şerifte 'Bizi aldatan bizden değildir' buyurmuştur." ifadelerine yer verildi.

"Yarınlarımızın, bugünlerimizden çok daha güzel olacağına dair inancımızı sürdürmeliyiz"

Hutbede, FETÖ'nün darbe girişimi gecesi yaşananlara ilişkin şu değerlendirmeler yer aldı:

"Milletimizin 15 Temmuz gecesindeki onurlu duruşu, şüphesiz nesiller boyu şükran ve minnetle anılacaktır. Milletin varlığına kast edenler ise elbette hüsrana uğrayacaklardır. Ancak başımızdan geçen bu büyük badireden elbette millet olarak çıkaracağımız büyük dersler vardır. Bu aziz millete bu kötülüğü reva görenleri unutmamalıyız. Yüce dinimizi, sahih kaynaklardan doğru bir şekilde öğrenmeliyiz. Kalbimizi, gönlümüzü, ruhumuzu, aklımızı, fikrimizi, irademizi başkalarına teslim etmemeliyiz. Bizi Allah’a kulluk yerine kendine kul ve köle olmaya davet edenlere zerre kadar itibar etmemeliyiz. Birlik ve beraberliğimizi, huzur ve kardeşliğimizi korumalıyız. Birbirimizin varlığını kendi varlığımız, hukukunu kendi hukukumuz saymalıyız. Farklılıklarımızı ayrılık-gayrılık nedeni değil, zenginlik ve rahmet vesilesi görmeliyiz. Fitne ve fesada, hile ve tuzağa karşı feraset ve basiretle davranmalıyız. Yarınlarımızın, bugünlerimizden çok daha güzel olacağına dair inancımızı sürdürmeliyiz."

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Cuma hutbesi 29 Temmuz Diyanet… Bu hafta Cuma hutbesinin konusu ‘hicret'

Diyanet İşleri Başkanlığı yeni haftanın hutbe paylaşımını yayınladı. Her hafta hutbe için özel bir konu belirleyen Diyanet bu haftada hutbede “hicret” konusuna değindi. İşte o hutbenin tamamı…

29 TEMMUZ CUMA HUTBESİ DİYANET: HİCRETİMİZ RABBİMİZE OLSUN

Cuma hutbesi 29 Temmuz Diyanet… Bu hafta Cuma hutbesinin konusu ‘hicret

Muhterem Müslümanlar!

Allah Resûlü (s.a.s) Rabbinden aldığı emirle insanları bir olan Allah’a inanmaya ve yalnızca O’na ibadet etmeye davet ediyordu. Ne var ki kulluk bilincinden ve ahlaki erdemlerden yoksun olan Mekkeli müşrikler bu çağrıya kulak vermediler. Müminlere her türlü baskı, zulüm ve işkenceyi reva gördüler. Öyle ki âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in hayatına kastedecek kadar ileri gittiler. Artık Mekke’de İslam’ı özgürce yaşama imkânı kalmamıştı. Bunun üzerine önce sahabe-i kiram sonra da Resûl-i Ekrem (s.a.s) vefâkar insanların şehri Yesrib’e hicret etti.

Aziz Müminler!

Hicretle birlikte Yesrib, Medine-i Münevvere’ye dönüştü. Medeniyet güneşi oradan doğdu bütün yeryüzüne. Aydınlanmış şehir oldu Yesrib. Peygamber Mescidi, ilim ve irfan yuvası oldu. Mescid içinde kurulan mektep Suffe’de yetişen ashab ile hem Medine’nin hem de Medine dışındaki belde ve şehirlerin aydınlanma süreci hızlandı. Hak, adalet, sevgi, merhamet ve kardeşlik gibi İslam’ın yüce değerleri oradan yayıldı dünyanın dört bir köşesine.

Kıymetli Müslümanlar!

Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadisinde şöyle buyurmaktadır: وَالْمُهَاجِرُ مَنْ هَجَرَ مَا نَهَى اللَّهُ عَنْهُ “Gerçek muhacir, Allah’ın yasakladığı şeyleri terk eden kimsedir.”

Evet! Hicret sadece bir mekândan diğerine yapılan fiziki bir yolculuk değildir. Zorluk ve sıkıntılardan rahatlık ve kolaylığa bir kaçış asla değildir. Hicret inanç ve idealler uğrunda yeni ufuklara doğru zorlu bir yolculuktur. Hicret, Allah’a imanın, sadakat ve teslimiyetin, sabır ve sebatın göstergesidir. Tevhide sarılıp şirkten kaçınma iradesidir. Batıldan uzaklaşıp hakka ve hakikate yönelmenin nişanesidir. Yardımlaşma ve dayanışmanın, dostluk ve kardeşliğin destanıdır. Muhacir ise nefsinin heva ve arzularının tuzağına düşmeyen, şeytanın aldatmasına kanmayan, ulvi gayeleri, süfli tutkulara feda etmeyendir. Bir ömür helallerle yetinen, haramlardan uzak durandır. Her daim hayra koşan, Hakkın rızasını arayandır.

Değerli Müminler!

Yarın yeni bir hicri yıla giriyoruz. Hicretin gerçekleştiği yıl aynı zamanda hicri takvimin de başlangıç yılıdır. O halde geliniz, geçen bir yılın, geride bırakılan bir ömrün muhasebesini yapalım. Allah ile misakımızı, Resûlüllah ile biatımızı yenileyelim. Haramlardan ve günahlardan, helal ve tertemiz bir hayata hicret için bugünü milat kabul edelim.

Bu vesileyle yeni yılımızı tebrik ediyor, hicrî senesinin ülkemiz, milletimiz ve İslam âlemi için hayırlara vesile olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyaz ediyorum.
Hutbemi Yüce Rabbimizin şu müjdesiyle bitiriyorum: “İnanan, hicret eden, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerin Allah katındaki mertebeleri pek büyüktür. Muradına erecek olanlar da onlardır

Giriş Tarihi: Son Güncelleme:

CUMA HUTBESİ KONUSU VE İÇERİĞİ: Diyanet İşleri 29 Temmuz Cuma Hutbesi tam metni yayımladı!

Cuma Hutbesi Diyanet İşleri ile birlikte yayımlandı. Böylece yarın camilerde Cuma namazı kılınırken imamın neden bahsettiği belli oldu. Müslümanlar Cuma hutbesi okuyup camide ne söyleneceğini bilmek istiyor. Cemaatle birlikte kılınan namaz, Müslümanları bir araya getirmeyi ön görüyor. İşte 29 Temmuz Cuma hutbesi tam metni Diyanet ile!

CUMA HUTBESİ 29 TEMMUZ TAM METNİ

Muhterem Müslümanlar!

Allah Resûlü (s.a.s) Rabbinden aldığı emirle insanları bir olan Allah'a inanmaya ve yalnızca O'na ibadet etmeye davet ediyordu. Ne var ki kulluk bilincinden ve ahlaki erdemlerden yoksun olan Mekkeli müşrikler bu çağrıya kulak vermediler. Müminlere her türlü baskı, zulüm ve işkenceyi reva gördüler. Öyle ki âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)'in hayatına kastedecek kadar ileri gittiler. Artık Mekke'de İslam'ı özgürce yaşama imkânı kalmamıştı. Bunun üzerine önce sahabe-i kiram sonra da Resûl-i Ekrem (s.a.s) vefâkar insanların şehri Yesrib'e hicret etti.

Muhterem Müslümanlar!

Allah Resûlü (s.a.s) Rabbinden aldığı emirle insanları bir olan Allah'a inanmaya ve yalnızca O'na ibadet etmeye davet ediyordu. Ne var ki kulluk bilincinden ve ahlaki erdemlerden yoksun olan Mekkeli müşrikler bu çağrıya kulak vermediler. Müminlere her türlü baskı, zulüm ve işkenceyi reva gördüler. Öyle ki âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)'in hayatına kastedecek kadar ileri gittiler. Artık Mekke'de İslam'ı özgürce yaşama imkânı kalmamıştı. Bunun üzerine önce sahabe-i kiram sonra da Resûl-i Ekrem (s.a.s) vefâkar insanların şehri Yesrib'e hicret etti.

Kıymetli Müslümanlar! Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadisinde buyurmaktadır:

"Gerçek muhacir, Allah'ın yasakladığı şeyleri terk eden kimsedir." 1

Evet! Hicret sadece bir mekândan diğerine yapılan fiziki bir yolculuk değildir. Zorluk ve sıkıntılardan rahatlık ve kolaylığa bir kaçış asla değildir. Hicret inanç ve idealler uğrunda yeni ufuklara doğru zorlu bir yolculuktur. Hicret, Allah'a imanın, sadakat ve teslimiyetin, sabır ve sebatın göstergesidir. Tevhide sarılıp şirkten kaçınma iradesidir. Batıldan uzaklaşıp hakka ve hakikate yönelmenin nişanesidir. Yardımlaşma ve dayanışmanın, dostluk ve kardeşliğin destanıdır. Muhacir ise nefsinin heva ve arzularının tuzağına düşmeyen, şeytanın aldatmasına kanmayan, ulvi gayeleri, süfli tutkulara feda etmeyendir. Bir ömür helallerle yetinen, haramlardan uzak durandır. Her daim hayra koşan, Hakkın rızasını arayandır.

Değerli Müminler!

Yarın yeni bir hicri yıla giriyoruz. Hicretin gerçekleştiği yıl aynı zamanda hicri takvimin de başlangıç yılıdır. O halde geliniz, geçen bir yılın, geride bırakılan bir ömrün muhasebesini yapalım. Allah ile misakımızı, Rasûlüllah ile biatımızı yenileyelim. Haramlardan ve günahlardan, helal ve tertemiz bir hayata hicret için bugünü milat kabul edelim.

Bu vesileyle yeni yılımızı tebrik ediyor, hicrî senesinin ülkemiz, milletimiz ve İslam âlemi için hayırlara vesile olmasını Cenâb-ı Hak'tan niyaz ediyorum.

Hutbemi Yüce Rabbimizin şu müjdesiyle bitiriyorum: "İnanan, hicret eden, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerin Allah katındaki mertebeleri pek büyüktür. Muradına erecek olanlar da onlardır" 2

1 Buhârî, Îmân, 4.

2 Tevbe, 9/

ARKADAŞINA GÖNDER

CUMA HUTBESİ KONUSU VE İÇERİĞİ: Diyanet İşleri 29 Temmuz Cuma Hutbesi tam metni yayımladı!

SON DAKİKA

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir