36 saatlik orucun faydaları / Su orucu nasıl yapılır faydaları nelerdir, Su orucunun zararları var mı? - TGRT Haber

36 Saatlik Orucun Faydaları

36 saatlik orucun faydaları

Su orucu nasıl yapılır faydaları nelerdir, Su orucunun zararları var mı?

Yemek yiyen insanların genellikle vücutlarında fazlaca atıklar birikir bu atıklar zamanla birike birike çürümeye başlar ve kanı iyice kirletir. Cilt rengi bozulur kilo alımı başlar, zihin yavaşlar, fikirler sığ hale gelir, idrakımız azalır ve gafillik ağır basar. Bunun tam tersi ise az yemek yemek insanları daha zinde, daha anlayışlı ve daha fazla empati yaparak düşünmeye iter. Öyle ki oruç tuttuğumuzda sakinliğimiz, anlayışımız artar. İşte uzmanlar buradan yola çıkarak su orucunu keşfetmişler. Su orucu ile orucun faydalarından da beslenmiş ve yararlanmış olunmaktadır.

Su orucuna göre, günde 250 ila 500 gram yemek ten fazla yemek yemek vücutta atık ve birikinti oluşmasına neden olur. Sürekli yemek yemek sindirim sisteminin sürekli denetlenmesi ve metabolizmadaki atıkların sürekli atılmaya çalışılması ve organları çalışmaları üzerine görevlendirmek gibi bağışıklık sistemini sürekli aktif halde tutmaya sebep olmak demektir. Bu da bağışıklık sisteminin asıl çalışması gereken yani hastalık zamanlarında, iyi çalışamaması ve hastalıklara direnç gösterememesi anlamına gelir.

Örneğin oruç tutarken bağışıklık sistemi oldukça kuvvetlidir çünkü sindirim sistemiyle uğraşmak zorunda kalmadığı için diğer işi olan vücudu temizlemeye başlar.

Su Orucunun Faydaları

Oruç bedeni, karaciğer ve bağırsaklardan dışkıyla temizler, akciğerden öksürük ve nefesle temizler, beyinden hapşırma ile temizler, gözyaşı ile geniz akıntısı ile ve kulak akıntısı ile temizler, kandan ise ter ile temizler.

1 günlük su orucu nasıl yapılır?

Örneğin Pazartesi günü oruç tutmak istediğiniz o zaman pazar akşamı saat 19 dan itibaren hiçbir şey yememeniz gerekmektedir.

Pazar akşamı yatmadan hemen önce sinameki çayı veya bir magnezyum gibi bağırsak hareketlendirici müshil içilir.

Pazartesi günü tıpkı sahur gibi sahur vaktinde sadece bir bardak su içilir. Bunun amacı da büyük abdeste çıkabilmektir.

Eğer kabızsanız, lavman da tercih edebilirsiniz fakat eğer bağırsaklarımızda herhangi bir problem yoksa sinameki veya lavmanı gerek yoktur.

Tıpkı iftar saati gibi akşam vaktinde 1 ila 3 yudum arası su içilir ve başka hiçbir şey yenmez fakat çok fazla susadıysanız istediğiniz kadar su içebilirsiniz.

Salı sabahı 7'de bir bardak meyve suyu içilir ve böylelikle 36 saatlik su orucu tamamlanmış olur. Salı sabahı ayrıca tüm gün boyunca sadece meyve suyu, meyve veya salata tüketilmelidir. akşam da sadece bir çeşit yemek yenmelidir.

Bununla birlikte su orucunda tatlı ile yemeğe başlamak pankreası tahrip edebileceğinden tavsiye edilmemektedir. Bununla birlikte bağırsaklara da şeker zarar verebilir. Eğer su orucuna devam etmek istiyorsanız haftanın belirli günleri bu orucu tutabilirsiniz fakat her hafta aynı günlerde su orucunu tutmaya çalışın ki vücudunuz su orucuna kolay adapte olabilsin. Adapte olan vücutta iştah bir süre sonra kendiliğinden kesilir ve açlığınızı ortadan kalkar artık açlık hissetmek.

Fakat farklı günlerde tutulan oruçta vücut adapte olamaz ve her oruç zor geçer ve açlık hissi hep devam eder. Bununla birlikte gençler ve özellikle çocuklar oruca çok daha kolay adapte olabilmektedir.

Su orucundan sonra ilk gün sadece taze sıkılmış elma suyu, greyfurt ve limon suyu bir bardağın yarısı kadar sıkılır ve üzerine su eklenerek tüketilir. Özellikle sıktığınız meyvelerin ve sebzelerin çürük olmamasına dikkat etmelisiniz. Ayrıca gün 10 günlük açlık orucu bittikten sonra hala hiç iştahınız yoksa o zaman oruca devam edebilirsiniz. Vücudunuz oruca alışmış ve oruca uygun halde demektir fakat gücü olmadığını düşünenler bir süre ara vermeli ve kendini zorlamamalıdır.

Su orucundan sonra 2. gün meyve suyu ¾ olacak şekilde bir bardağa sıkmalı ve bardağın üzerini su ile doldurmalıdır. Bundan sonra öğleden akşam vaktine kadar 3 saatte bir tek bir meyve çeşidi yenmelidir. 

Su orucundan sonra 3. gün sabah sadece meyve suyu, sonra meyve ve salata tüketilmelidir.

Öğleden akşama doğru yağsız ve tuzsuz olacak şekilde az su ile kısık ateşte pişirilmiş bir çeşit sebze yemeği veya sebze çorbası tüketilmelidir. 3. gün, kahverengi veya siyah yada yeşilimsi bir büyük abdest gelecektir. Gelmezse lavman yapınız.

Su orucundan sonra 4. gün 3. gün gibi olmalı, akşam ise kereviz, kabak, kara lahana, pırasa, pazı gibi herhangi bir sebze yemeği ile beraber 30 gram ekmek veya haşlanmış pirinç tüketilebilir.

Su orucundan sonra 5 gün sabah 30 gram bal ile su karıştırılarak tüketilir. Bundan sonra acıktığını hissettiğinizde karpuz veya kavun gibi bir meyve tüketebilirsiniz bundan da 3 saat sonra Taze bir salata tüketin. Akşama doğru soğan zeytinyağı ve sarımsak ile kavurmadan yaptığınız 60 gram kadar bir sebze yemeği tüketin. yanında yoğurt da yiyebilirsiniz

Anneler iyi bilir, hasta olunca çocukların iştahı kesilir, anneler buna üzülseler de aslında çocuğun vücudu fıtri olarak kendini iyileştirmeye çalışmaktadır. Çünkü açlık bazen şifadır ve hastalıkların tedavisinde uzun süreli açlık diyetleri yüz yıllardır uygulanmaktadır.

Yapılan araştırmalar 3 gün aç kalmanın, vücudun savunma mekanizmasını yenilediğini ortaya koyuyor. Bu araştırmalar, özellikle savunma mekanizması hasar görmüş kanser hastalarının tedavisinde oldukça umut verici bir gelişme.

2016 yılında Nobel Tıp Ödülü, açlık sayesinde hücrenin kendi kendini yediğini ve gereksiz parçaları atarak, otofaji denilen savunma mekanizmasını nasıl yenilediğini ortaya çıkaran Japon Bilim İnsanı Yoshinosi Ohsumi’ye verildi. Bir hücre biyoloğu olan Ohsumi, hücrenin kendi içeriğini nasıl ayrıştırdığını anlamamızı sağladı. Otofaji denilen yöntemle hücreler içlerindeki gereksiz maddelerden kurtularak temizleniyor. Bir anlamda çöplerinden kurtuluyor. Artık hücreler atık maddelerini özelleşmiş otofagozom denilen keselerin içinde biriktiriyor. Daha sonra ise bu atıklar, lizozom enzimleriyle parçalanıyor. Oshumi’nin bu çalışması sayesinde otofajiden sorumlu genler ortaya çıkarıldı.

Otofaji bütün canlıların sahip olduğu bir mekanizmadır. Otofaji mekanizması açlık durumunda daha fazla çalışır. Dışarıdan besin girişi gerçekleşmediği için hücreler enerji üretimini kendi içindeki maddeleri kullanarak gerçekleştirir. Bunun için de hücre, ilk olarak atık maddelerini ve yabancı mikroorganizmaları kullanır. Uzun sürecek bir açlık, ayrıca vücuttaki şeker ve yağları kullanması hususunda onu zorlayacaktır. 3 günlük oruçtan sonra vücudun bağışıklık mekanizmasında yeni akyuvarlar oluşuyor. Açlık, vücuttaki kök hücrelerde bir bölgeyi aktif hale getirerek vücudun bağışıklık sisteminin kendini yenilemesini sağlıyor. Bu konuda yapılan bir çalışmada, katılımcılardan 6 ay gibi bir süre boyunca 2 ile 4 gün aralıksız oruç tutmaları istendi. Oruçların sonunda, yaşlanma ve tümör oluşumunu artıran maddelerin azaldığı görüldü. 72 saatlik oruçların aynı zamanda kemoterapinin zararlı etkilerini azalttığını da gözlemlenmiştir. Uzun süreli açlık, savunma mekanizmasını da yeniliyor, fakat bu tip bir açlığın mutlaka uzman kontrolün de uygulanması gerekiyor. Zira bu uygulama kronik hastalığı olan kişilerde istenmeyen sonuçlar doğurabiliyor.

Oruç ibadeti, Hazreti Adem (a.s.)’dan itibaren bütün peygamberlerin şeriatında olan bir ibadettir. Mesela Hazreti İsa (a.s.) ve ümmetleri, senenin tamamında oruç tutarlardı. Yine Davud (a.s.) ve ümmetlerinin bir gün oruç tutup bir gün oruç tutmadığını biliniyor. Güzel dinimizin gereği olarak bizler de, Ramazan-ı Şerif orucu ve nafile oruçlar sayesinde hem ruhumuzu hem de vücudumuzu dinlendirip temizliyoruz. Zaten Peygamber Efendimiz (s.a.v.) de, gerek yaşantısıyla gerekse hadis-i şerifleriyle sağlıklı hayatın reçetesini bizlere vermektedir: “Oruç tut sıhhat bul.”

Hem İbadet Hem Tedavi

İbadet olarak oruç, dinimizce farz, vacip ve sünnet olarak yapılır. Bu oruçların ibadet yönü olduğu gibi şifa ve tedavi yönleri de vardır.

  • Üç Aylar Orucu: Ramazan-ı Şerif ayından sonra tutulan oruçların en faziletlisi, Recep ve Şaban aylarında tutulan oruçlardır ve sünnettir.
  • Ramazan-ı Şerif Orucu: Oruçların en faziletlisidir ve farzdır.
  • Şevval Orucu: Ramazan-ı Şerif ayından sonraki ay, Şevval ayıdır. Şevval ayında 6 gün oruç tutmak müstehaptır. Bu oruçların bayramın hemen arkasından peş peşe tutulması daha faziletli olmakla birlikte ay içerisinde aralıklı olarak tutmak da mümkündür.
  • Aşure Orucu: Muharrem ayının 9 ve 10`uncu veya 10 ve 11`inci günleri oruç tutmak sünnettir. Bu oruca Aşûre Orucu denir.
  • Her Aydan Üç Gün Oruç: Her kamerî ayın 13, 14 ve 15`inci günü tutulan oruçlar menduptur. Bu günlere “eyyâm-ı bîyz” denir.
  • Pazartesi-Perşembe Orucu: Her hafta pazartesi ve perşembe günleri oruç tutmak sünnettir.
  • Dâvut Orucu: Dâvut (a.s.)’ın yaptığı gibi, bir gün oruç tutup bir gün iftar etmek de menduptur. Bu tarz tutulan oruca “Savm-ı Dâvud” denir.
  • Zilhicce Orucu: Zilhicce ayının ilk dokuz gününde oruç tutmak müstehaptır. Zilhicce ayının 10. günü kurban bayramının ilk günüdür.
    NOT: Adak oruçları ve bozulan oruçları tutmak vaciptir.

Açlıkla Tedavi

Açlıkla tedavi 1920’li yıllardan beri uygulanmaktadır. Buna oruç değil de diyet demek daha doğru olur. 36 saat, 72 saat ve 10 günlük periyotlar şeklinde uygulanmaktadır. Yenilen gıdalar, solunan hava, kullanılan ilaçlar vs. derken vücutta çok fazla zararlı madde biriktiği için, yılda iki defa bu diyeti uygulamaya çalışanlar vardır. Uzun süreli açlıklar sayesinde vücut, glikoz ve yağ depolarını kullanmak zorunda kalır. Bu esnada beyaz kan hücrelerinin önemli bir bölümü de yok edilir. Bu durum yeni akyuvar oluşumunu hızlandırır ve bağışıklık sistemini tamamıyla yeniler.

BU SAYIYI SATIN ALE-DERGİYİ SATIN AL

Alternatif tıp adıyla çocuğunu 15 günde bir 36 saat aç bırakıyor

Alternatif tıp adıyla yapılan, temelini modern ve bilimsel metotlardan alan tıp biliminin karşıtlığına dayanan uygulamalar her geçen gün daha fazla görünür oluyor.

Hava Çetin Atalay isimli bir kişinin sosyal medyadan uzunca bir süredir yaptığı paylaşımlarda 7-8 yaşlarında olduğu tahmin edilen çocuğu M.A’ya “Tıbb-ı nebevi (Peygamber Tıbbı)” olarak adlandırılan bir yöntemle “tedavi” uyguluyor. Atalay’ın henüz gelişme çağında olan çocuğuna uyguladığı bu yöntemler arasında, 15 günde bir 36 saat boyunca aç bırakmak, her sabah peynir altı suyu, sirke, limon ve sarımsaktan olan karışımı içirmek, diş ağrısı olan bölgeye sülük yapıştırmak, dönem dönem de hacamat yaptırmak yer alıyor. Atalay’ın paylaştığı fotoğraflarda yüzüne sülük yapıştırılan ve aç bırakılan M.A’nın zayıflığı ve gözlerinin çevresindeki şişlikler dikkat çekti.

Atalay, bir paylaşımında modern tıp karşıtlığını, “Antibiyotiği de tüm ilaçları kullanmadığımız gibi kullanmayacağız Allah’ın izniyle” sözleriyle dile getirdi. Atalay’ın başka bir paylaşımında, M.A.’ya tutturduğu “düzenli oruçları” anlatarak “Son açlık ve oruçlarında diz eklemlerini gösterip çok ağrıdığını söylüyordu. Ben de açlık yapıyorsun ya o yüzden uzadığın için ağrıyordur dedim” ifadelerini kullandı. 

"YAŞAM HAKKI İHLAL EDİLİYOR"

Uzmanlar, Atalay’ın alternatif tıp adı altında uyguladığı yöntemlerin çocuk ihmali ve istismarı olduğuna dikkat çekiyor. Avukat Taciser Ülkü, henüz 7-8 yaşlarındaki bir çocuğun aç bırakılmasının işkence olduğunu belirtti. Ülkü, “Burada çocuğun yaşam hakkı ihlal ediliyor. İstismar sadece cinsel istismar değildir. Ruhsal ve bakım yükümlülüğünü yerine getirmemek de ağır bir istismardır. Kadın da manipüle edilmiş, inandırılmış. Sosyoekonomik düzeyi düşük ve biat kültüründen gelen kişiler bunu uygularlar. Manipülasyona uğramış ebeveyn çocuğunu da manipüle ediyor” dedi. 

"ÇOCUK KORUMA ALTINA ALINMALI"

İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Başkanı Aşkın Topuzoğlu, çocuğun devlet tarafından anneden alınması gerektiğinin altını çizdi. Topuzoğlu, “Mağdur bir çocuğun varlığını öğrenen adli ve idari makamlar, eğitim ve sağlık kuruluşları bu durumu Sosyal Hizmetler’e bildirmek zorunda. Çocuğun yasalarla korunan yaşam, sağlık ve eğitim hakkını ihlal eden her türlü davranış suç teşkil etmektedir” diye konuştu.

"ŞARLATANLIK VE CEHALET"

Türk Tabipler Birliği İkinci Başkanı Ali İhsan Ökten alternatif tıbbı kabul etmediklerini, Atalay’ın uygulamalarının alternatif tıp olarak da adlandırılamayacağını belirterek şu ifadeleri kullandı: “Nebevi tıp olarak adlandırılan peygamber tıbbının bilimsellikle hiçbir alakası yok. Çocuğun 36 saat boyunca aç bırakılması veya değişik yöntemlerle beslendirilmesi de bilimsel değil. Çocuklara hacamat yapılması da sakıncalı. Çocuklar için 36 saat açlık uzun bir süre. Çocuğun kan değerlerine bakıp tedavi etmek gerekiyor. Bu tamamen bir şarlatanlıktır ve cehalettir.


alternatif tıpSağlıktedavibilim

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir