Genel olarak hayatta neyi tercih ettiğinizi ifade ederken "prefer" kalıbı üç farklı şekilde kullanılabilir:
a) Prefer something to something else (Birşeyi başka birşeye tercih etmek)
- I prefer football to basketball. (Futbolu basketbola tercih ederim.)
- I prefer city to country. (Şehiri köye tercih ederim.)
- I prefer friends to family. (Arkadaşlarımı aileme tercih ederim.)
b) Prefer to do something rather than do something else. (Birşeyi yapmak yerine başka birşeyi yapmayı tercih etmek.)
- I prefer to drink tea. (Çay içmeyi tercih ederim.)
- I prefer to drink tea rather than (drink) coffee. (Çay içmeyi kahve içmeye tercih ederim.)
- I prefer to stay at home rather than go out. (Dışarı çıkmaktansa evde kalmayı tercih ederim.)
- I prefer to spend time with my children rather than work. (Çalışmaktansa çocuklarla vakit geçirmeyi tercih ederim.)
c) Prefer doing something to doing something else (Birşeyi yapmak yerine başka birşeyi yapmayı tercih etmek.)
- I prefer drinking tea. (Çay içmeyi tercih ederim.)
- I prefer drinking tea to drinking coffee. (Çay içmeyi kahve içmeye tercih ederim.)
- I prefer reading novels to reading comics. (Çizgi roman yerine roman okumayı tercih ederim.)
Yukarıda gösterilen üç kullanım arasında anlam bakımından herhangi bir fark yoktur.
"would prefer" kalıbı genel tercihlerimiz için değil, belirli bir durumda neyi tercih ettiğimizi ifade ederken kullanılır.
Examples;
- Would you prefer coffee or tea? (Kahve mi alırsınız, çay mı?)
- I'd prefer to stay at home rather than go to the cinema tonight. (Bu gece sinemaya gitmektense, evde kalmayı tercih ederim.)
- Would you prefer watcha horror film rather than a romantic comedy? (Romantik komedi yerine bir korku filmi seyretmeyi tercih eder misin?)
"would rather" ve "would prefer" kalıpları arasında anlam olarak fark yoktur. Sadece kullanımda yapısal olarak aşağıdaki fark vardır.
- would rather do
- would prefer to do
"would rather" kalıbından sonra doğrudan fiil gelir ve ek almaz.
Examples;
- I'd rather go by car. (Arabayla gitmeyi tercih ederim.)
- I'd rather stay at home. (Evde kalmayı tercih ederim.)
PREFER (Tercih Etmek)
Bu ünitede televizyon programlarını ve türlerini öğreniyoruz. Sevdiğimiz, beğendiğimiz, tercih ettiğimiz programlar üzerine fikirlerimizi belirtiyoruz.sitcom : durum komedisi | animation : animasyon |
sports programme : spor programı | appear : belirmek ; belli olmak |
documentary : belgesel | channel: kanal |
cartoon : çizgi film | commercial : ticari |
quiz show : bilgi yarışması | director : yönetmen, rejisör |
talk show : söyleşi programı | discussion : tartışma |
reality show : sıradan insanların yaşamlarını anlatan TV programı | educational : eğitici, ders verici |
news : haberler | recommend : tavsiye etmek; önermek |
weather forecast : hava durumu | remote control : uzaktan kumanda |
soap opera : pembe dizi | couch potato : televizyon bağımlısı; tembel |
I think : bence; kanımca | be a TV addict: televizyon bağımlısı olmak |
In my opinion : benim kanımca, benim fikrimce | nonsense : saçma, anlamsız |
visual arts : görsel sanatlar |
I always prefer sending e-mails to writing letters. (Ben, daima elektronik posta göndermeyi mektup yazmaya tercih ederim.) |
My sister prefers rock music to techno music. (Kız kardeşim rock müziği, tekno müziğe tercih eder.) |
I prefer watching a sitcom to watching news. (Ben, bir durum komedisi seyretmeyi haberleri seyretmeye tercih ederim.) |
My brother prefers cartoons to news. (Erkek kardeşim, çizgi film seyretmeyi haberlere tercih eder.) |
Your sister prefers drinking milk to coke. (Kız kardeşin, süt içemeyi kolaya tercih eder.) |
Esra prefers playing computer games to watching television. (Esra, bilgisayar oyunları oynamayı, televizyon seyretmeye tercih eder.) |
I prefer animations to cartoons. (Ben, animasyon filmleri çizgi filmlere tercih ederim.) |
You prefer sitcoms to quiz shows. (Sen, durum komedilerini yarışma programlarına tercih edersin.) |
My mother prefers staying at home and watching series every day. (Annem, hergün evde kalmayı ve dizi filmleri seyretmeyi tercih eder.) |
They prefer watching a football match on TV. (Onlar, televizyonda bir futbol maçı seyretmeyi tercih eder.) |
My little brother prefers cartoons to soap operas. (Küçük erkek kardeşim, çizgi filmleri pembe dizilere tercih eder.) |
My father usually prefers talk shows to documentaries. (Babam, sohbet programlarını belgesellere tercih eder.) |
I prefer diving to windsurfing. (Ben, dalmayı rüzgâr sörfü yapmaya tercih ederim.) |
She prefers watching Survivor on TV8. (O, TV8'de Survivor'ı seyretmeyi tercih ederim.) |
I prefer watching TV four hours every day. (Ben, hergün dört saat televizyon seyretmeyi tercih ederim.) |
I don't prefer morning talk shows. (Ben, sabah sohbet programlarını tercih etmem.) |
You don't prefer watching TV while doing your homework. (Sen, ev ödevini yaparken, televizyon seyretmeyi tercih etmezsin.) |
My brother doesn't prefer watching TV before completing his homework. (Erkek kardeşim, ödevini tamamlamadan önce, televizyon seyretmeyi tercih etmez.) |
I don't prefer eating chips and drinking cola. (Ben, cips yemeyi ve kola içmeyi tercih etmem.) |
My brother doesn't prefer eating junk food at school. (Erkek kardeşim, okulda abur cubur yemeyi tercih etmez.) |
You don't prefer drinking cola. (Sen, kola içmeyi tercih etmezsin.) |
I don't prefer animations to cartoons. (Ben, animasyon filmleri çizgi filmlere tercih etmem.) |
My mother doesn't prefer cookery shows to talk shows. (Annem, yemek programlarını sohbet programlarına tercih etmez.) |
They don't prefer watching weather forecast on TV. (Onlar, televizyonda hava durumunu seyretmeyi tercih etmezler.) |
I don't prefer talk shows to reality shows, because they are very amusing. (Ben, sohbet programlarını realite programlarına tercih etmem, çünki onlar çok komiktir.) |
She prefers watching stand-up shows on TV, because they make her smile. (O, televizyonda durum komedileri seyretmeyi sever, çünki onlar onu gülümsetir.) |
Rose doesn't prefer watching quiz shows, because she thinks they are nonsense. (Rose, yarışma programlarını seyretmeyi sevmez, çünki o, onların anlamsız (saçma) olduğunu düşünür.) |
I don't prefer watching TV much, because it makes me passive and very angry. (Ben, çok televizyon seyretmeyi tercih etmem, çünki beni pasif ve çok öfkeli yapar.) |
I prefer watching animations to news, because they are very funny. (Ben, animasyonları seyretmeyi haberlere tercih ederim, çünki onlar çok komiktir.) |
I don't prefer having any red or white meat, because I am a vegetarian. (Ben, kırmızı veya beyaz et yemeyi tercih etmem, çünki ben bir vejeteryanım.) |
You usually prefer watching cookery shows on TV, because you are good at cooking different meals. (Sen, genellikle televizyonda yemek pişirme programlarını izlemeyi tercih edersin, çünki değişik yemekleri pişirmede başarılısın.) |
I don't prefer reality shows, because they are very boring. (Ben, realite programlarını tercih etmem, çünki onlar çok sıkıcıdır.) |
I don't prefer living in Adana, because I don't like very hot places. (Ben, Adana'da yaşamayı tercih etmem, çünki çok sıcak yerleri sevmem.) |
She doesn't like watching horror films, because they are frightening. (O, korku filmleri seyretmeyi sevmez, çünki onlar korkutucudur.) |
I always prefer drinking a glass of milk at breakfast, because it is very healthy. (Ben, kahvaltıda daima bir bardak süt içmeyi tercih ederim, çünki o çok sağlıklıdır.) |
I think sitcoms are very funny. (Kanımca, durum komedileri çok komiktir.) |
I think documentaries are very educational. (Ben, belgesellerin çok eğitici olduğunu düşünüyorum.) |
I think adventure movies are very exciting. (Kanımca, macera filmleri çok heyecanlıdır.) |
I think soap operas are amusing. (Ben, pembe dizilerin eğlenceli olduğunu düşünüyorum.) |
In my opinion watching television is very enjoyable. (Benim fikrime göre, televizyon seyretmek çok zevklidir.) |
In my opinion sports programmes are more popular than news. (Bence, spor programları haberlerden daha popülerdir.) |
In my opinion I learn a lot of useful things on TV every day. (Benim fikrime göre, ben hergün televizyondan pek çok faydalı şey öğreniyorum.) |
In my opinion the news are very boring. (Bence, haberler çok sıkıcıdır.) |
What do you prefer doing? (Staying alone at home or going out with your boyfriend? (Sen, ne yapmayı tercih edersin? Evde tek başına oturmayı mı yoksa erkek arkadaşınla dışarıya çıkmayı mı?) I prefer staying alone at home. (Ben, evde tek başıma kalmayı tercih ederim.) |
What kind of programmes do you prefer watching? (Sen, ne tür programları seyretmeyi tercih edersin?) I prefer watching documentaries. (Ben, belgeselleri seyretmeyi tercih ederim.) |
What do you think about soap operas? (Sen, pembe diziler hakkında ne düşünüyorsun?) I think they are very exciting. (Ben, onların çok heyecan verici olduğunu düşünüyorum.) |
What time is your favourite programme on TV? (Senin en sevdiğin televizyon programı saat kaçta?) It is half past eight. (O, saat sekiz buçukta (yayında).) |
Which TV programmes do you prefer? (Sen, hangi televizyon programlarını tercih edersin?) I prefer talk shows. (Ben, sohbet programlarını tercih ederim.) |
Which one do you prefer doing? (Playing volleyball or doing karate?) (Sen, hangisini yapmayı tercih edersin? Voleybol oynamayı mı yoksa karate yapmayı mı?) I prefer playing volleyball. (Ben, voleybol oynamayı tercih ederim.) |
Which TV channel is your favourite film on this evening? (Senin en sevdiğin film, bu akşam hangi televizyon kanalında?) It is on Vision TV this evening. (O, bu akşam Vizyon TV'dedir.) |
Which movies do you prefer watching? (Sen, hangi filmleri seyretmeyi tercih edersin?) I prefer watching adventure movies. (Ben, macera filmleri seyretmeyi tercih ederim.) |
Who spends his / her time eating and drinking in front of TV every day? (Kim, her gün televizyonun önünde yemek yiyerek ve içerek zamanını harcar?) A coach potato always spends his / her eating and drinking in front of TV every day. (Bir televizyon bağımlısı, hergün, zamanını televizyon önünde yemek yiyerek ve içerek harcar.) |
How long do you prefer watching TV every day? (Sen, hergün ne kadar süre televizyon seyretmeyi tercih edersin?) I prefer watching TV an hour every day. (Ben, hergün bir saat televizyon seyretmeyi tercih ederim.) |
çok iyi
çok az kelime var
Harika muhteşem bir site ödevimde çok yardımcı oldu çok teşekkür ediyorum kim kurmuş ise bu siteyi Allah razı olsun ben bu sınavdan 7aldim benim için kötü ama ne yapalım yapacak birşey yok
beğendimözürdilerim
çoooooooooooooooooooooooookkkkkkkkkkkk guzellllllll
Defterimi kaybetmiştim ve buradan yazdım inanılmaz iyi işime yaradı sağolun sınava da buradan çalışın derim
Bence çok güzel ingilizce performs a yaradı
Herkese tavsiye ederim bu siteye girmelerini
Bende çoooooooooooooooooooooooookkkkkkkkkkkk beğendiğim
Okuldan geri kaldığım için bu site harika
süper
ÇOK YARDIMICI OLAN Bİ SİTE SOĞOLUN
SÜPERRR
güzel bir site elinize sağlık ingilizceyi sevene güzel tabi emeğe saygı
EH İŞTE
İngilizce dersini sevenlere harika sevmeyenlere kötü
Mesala ben seviyom :)
BUNE SINAVDAN 50 ALDIM BU ÖRNEKLER KÖTÜ
fazla güzel olmamıçş A/D/K (*
Bu site çok güzel
güzel bir sitte sayenizde yani 97 aldım. tşk.
Güzelmiş bana çok yardımcı oldu
cokk guzeeell
çok güzel bir site devamı gelsin aldım sayenizde
çok açik ve çok güzel tavsiye ederim
Herkes mi çok beğendi ya hiç kimse kötü yorum yapmamış
Bence bunları sitenin kendisi yazıyo ama güzel olmuş teşekkür ederim yinede
10 tane heyecanlı sıkıcı ile ilgili kelime arıyodum saolun
Bence müthiş ben hep burdan çalışıyorum
teşekürler çok işime yaradı
Ya mukkemmel okulda dinleme evde bak ya atıl
bu kadar mükemmel bir site görmedim geniş olmayan kelime dağarcımla bunu anlatabileceğimi sanmıyorum işime yaradı sağolun
Çok güzel bi site ki bizim ogretemende buradan yazdırıyor.
Buradaki Yorumlarin sahte olduğunu yani sitenin kendi yazdığını düşünüyorum. Çünkü hepsi iyi yorumlar evet siteyi bende beğendim fakat 1 kişi bile mi kötü yorum yapmadı?Aynı zamanda herkez bekliyorum diyo. Bu yorumumda yayinlanmazsa bu söylediklerime daha çok inanacağım.
sizin sayenizde aldım
Hakikatende bana güzel bir destek verdi teşekkür ederim.
cok guzel bunun sayesinde 97
aldım
çok iyiiiiiiiii sağolun
Sizin sayenizde 95 aldım
mükemmel bir site çok yardımcı oluyor
bence çok güzel ancak başka kelimeletin eksik olması ile beraber bazı konular anlatılmamış
Bu siteyi çok sevdim
Bazıları eksik ama olsun bence çok güzel teşekkür ederim☺☺☺
cok guzel cok işime yardı sınavalara karsı
çok iyi
Gerçekten harika çok işime yaradı.Lütfen devamı gelsin. :-)
saka çok güzel ellerinize sağlık
çok güzel
baya güzelmiş hep bu siteye gircem şuan 5. ünitedeyim öbür derslerin bilgileri varmı varsa onada girelim
ben çok beyendim hemen defterime yazdım
hiç güzel deil
site güzel ona lafımız yok ama ingilizceyi sevene
Çok teşekkürler