abdulhamidin kaybettiği topraklar / İlber Ortaylı: 2. Abdülhamid padişah olmasa dünya markası olurdu

Abdulhamidin Kaybettiği Topraklar

abdulhamidin kaybettiği topraklar

II. Abdülhamit mi?

Gaspıralı İsmail Bey, 1 Kasım 'de Kahire'deki bir konferansında İslam dünyasının içler acısı halini şöyle dile getiriyordu: “Üç yüz milyonluk bir milletin (Müslümanların) otuz vapurlu bir şirketi bahriyesi, beş milyon sermayeli bir bankası mevcut değildir&#;”

Son zamanlarda II. Abdülhamit, üstün özelliklere sahip, dini bütün, siyaset dehası bir “ulu hakan” olarak tanıtılıyor. Aslında bu “Ulu Hakan II. Abdülhamit” portresi, “Abdülhamit'i anlamak her şeyi anlamak olacaktır” diyen Necip Fazıl'a aittir. Buna karşı bir de Abdülhamit karşıtlarının “Kızıl Sultan II. Abdülhamit” portresi vardır.
Peki, ama gerçek nedir? Ulu hakan, kızıl sultan ikileminin ötesindeki gerçek II. Abdülhamit kimdir?

OPERADAN HOŞLANAN BİR PADİŞAH

seafoodplus.infoülhamit dünyaya kapalı ve bağnaz bir hükümdar değildi. Dünyayı takip eden, Fransızca bilen, sanatla ilgilenen; klasik müzikten, operadan, tiyatrodan zevk alan, polisiye romanlar okuyan, gençliğinde içki içen, el sanatlarına meraklı, iyi bir marangoz, bir hayvansever, eğitime önem veren, çağdaş okullar açan ve her geçen gün kan kaybedip dağılan Osmanlı'yı çok zor koşullarda ayakta tutmaya çalışan bir monarktı.
Aslında operadan, tiyatrodan, klasik müzikten hoşlanan, borsa ve faizle zengin olan, içki fabrikaları kurulmasına izin veren ve sürekli öldürülme korkusu yaşayan gerçek II. Abdülhamit, bugün siyaseten kurgulanmak istenen II. Abdülhamit'e hiç benzemiyor.
seafoodplus.infoülhamit her bakımdan zor bir dönemde ve çok kötü koşullarda padişah oldu. Ayrıca saray da pek güvenli bir yer değildi. Bir süre önce amcası Abdülaziz öldürülmüş, ardından ağabeyi V. Murat delirmiş, üç ayda tahttan indirilmişti. II. Abdülhamit tahta oturur oturmaz Osmanlı-Rus Savaşı (93 Harbi) başlamıştı.

ABDÜLHAMİT'İN KAYBETTİĞİ TOPRAKLAR

seafoodplus.infoülhamit döneminde Osmanlı çok toprak kaybetti. Öyle ki savaşmadan masa başında kaybedilen topraklar bile vardı. Örneğin 'de Yunanistan Osmanlı'dan toprak istedi. II. Abdülhamit büyük devletlerin de baskısıyla 'de Teselya ve Narda'yı Yunanistan'a verdi. İşin ilginç tarafı, II. Abdülhamit, Osmanlı-Yunan Savaşı'nda Teselya'yı savaşarak geri aldı, ancak savaş sonrasında büyük devletlerin baskısıyla Teselya'yı 'de yeniden Yunanistan'a bırakmak zorunda kaldı.
'de Kıbrıs'ı da bir miktar para karşılığında İngiltere'ye bıraktı.
'de Fransa Tunus'u işgal ettiğinde II. Abdülhamit, Mithat Paşa'yı kendisine teslim eden Fransa'nın Tunus'u işgaline sessiz kaldı. (Yusuf Hikmet Bayur, Türk İnkılabı, C.1, Kısım 1, 2. Baskı, s, 25).
'de Mısır İngilizlerce işgal edildiğinde II. Abdülhamit değişik vehimlerle Mısır'a asker göndermedi. Yusuf Hikmet Bayur, Abdülhamit'in, Mısır'a gidecek askerin orada gördüklerinden gözünün açılacağı endişesiyle Mısır'a asker göndermediğini yazıyor. (Bayur, age. s).
seafoodplus.infoülhamit döneminde kaybedilen diğer topraklar da şöyle:
Berlin Antlaşması'yla Batum, Ardahan, Kars, Oltu, Kağızman Ruslara, Kotur kazası ve civarı İran'a, Bosna Hersek Avusturya'ya bırakıldı. Bulgaristan önce özerk, sonra bağımsız oldu. Karadağ, Sırbistan ve Romanya bağımsız oldu. Şarki Rumeli Eyaleti kuruldu ve önce özerk, sonra bağımsız oldu.
Girit fiilen Yunanistan'a geçti.
seafoodplus.infoülhamit döneminde İngiltere, Kıbrıs ve Mısır'ı alarak adeta Akdeniz'e yerleşti.
seafoodplus.infoülhamit döneminde Osmanlı, toplamda kilometrekareye yakın toprak kaybetti.

II. Abdülhamit döneminde Osmanlı'nın Avrupa topraklarının önemli bir bölümü kaybedilmişti.

II. Abdülhamit döneminde Osmanlı'nın Avrupa topraklarının önemli bir bölümü kaybedilmişti.

ABDÜLHAMİT, HİLAFET VE ALMANYA

Yunan zaferi, Abdülhamit'in İslam dünyasındaki şöhretini artırdı. İngiltere ile rekabete giren Almanya, Abdülhamit'in bu şöhretinden yararlanmak için İslam halifesinin koruyucusu gibi davranmaya başladı. 'de Kayzer Wilhelm, İstanbul'a gelip II. Abdülhamit'i ziyaret etti. Oradan Anadolu'ya geçip Suriye ve Filistin'e gitti. Kudüs'te Alman Luteryen Kilisesi'ni açtı. Suriye'de Müslüman kılığına girip Selahaddin Eyyübi'nin türbesini ziyaret etti. Şam'da yaptığı konuşmada, “Halifenin ve halifeye saygı duyan milyon Müslümanın dostu olduğunu” söyledi. (Bayur, age, s. Doğan Avcıoğlu, Türkiye'nin Düzeni, I. Kitap, s. ).
Sonuçta “Abdülhamit'in Panislamizm politikası aslında Türkiye'yi sömürmek isteyen Alman emperyalizminin ideolojik silahından başka bir şey değildi.” (Avcıoğlu, age, s. ,).
Alman emperyalizmin bu silahına karşı İngiltere, Kuveyt, Necit, Hicaz, Asir, Yemen mahalli liderlerini ayaklandırdı. İngiltere, Kuveyt Şeyhi Müberek-üs-sabah, Vehhabi İmamı Abdürrahman İbnüs-Suut ve Yemen'de Zeydi İmamı Yahya b. Hamidüddin'i Osmanlı'ya karşı kullandı.
ve 'te Yemen, Osmanlı'ya karşı ayaklandı. 'te Yemen, isyancı İmam Yahya tarafından ele geçirildi. 'e kadar Yemen isyanları devam etti.
'te Kuveyt ve Halil Riyat bölgelerinde Osmanlı'ya karşı ayaklanma başladı. 'da Kuveyt Şeyhliği, İngiliz himayesine girdi. (Mufassal Osmanlı Tarihi, C.6, s. ).
'te Arabistan Necit'te Suudiler ayaklandı. 'da isyancı İbnüs-Suut, Halil ve Necit'i ele geçirdi.
'da II. Abdülhamit'ten rahatsız olan Fas sultanı, halifeyi “sahtekâr” diye adlandırdı. (Bayur, age, s. ).
'te Sudan'da Abdullah-ut-taişi halifeliğini ilan etti. Sudan 10 yıl onun halifeliğinde kaldı. (Bayur, age, s. 41). 'da İngilizler Sudan'a girdi. Abdülhamit bu İngiliz işgaline sessiz kaldı.
Yusuf Hikmet Bayur'un ifadesiyle “İngiltere, padişah ve halifeyi perişan bir hale getirmiş ve sonunda onu ve Kayzer'i tamamen yenmiştir.” (Bayur, age, s. ).
Abdülhamit döneminde ne İslam birliği sağlanabildi, ne de Müslümanlar emperyalizme karşı bir araya gelebildi. Abdülhamit'in halifeliği, Osmanlı'nın sömürülmesini ve toprak kaybetmesini de önleyemedi. Turgut Özakman'ın ifadesiyle “İlginçtir ki, bütün Müslüman ülkeler, hilafetin kaldırılmasından () sonra bağımsızlıklarına kavuşmuştur.”

ABDÜLHAMİT'İN EKONOMİK BAĞIMLILIĞI

'te ilk dış borcunu alan Osmanlı, yüksek faizler nedeniyle borçlarını ödeyemeyerek 'da iflas etti. Avrupalı alacaklı devletlerle Osmanlı arasında 20 Aralık 'de Muharrem Kararnamesi imzalanıp Duyunu Umumiye (Genel Borçlar) İdaresi kuruldu. İngiltere, Fransa, Almanya, Avusturya, İtalya gibi alacaklı ülkelerin temsilcilerinden oluşan Duyunu Umumiye Meclisi, Osmanlı'nın tuz ve tütün tekelleri, pul, müskirat, balık resimleri, bazı illerin ipek öşürleri ve daha başka vergilerine el koydu.
Duyunu Umumiye, tütün üretimini ve ticaretini yönetmek için jandarmalı tütün rejisi kurdu. Tütün rejisi kazanırken, tütün üreticisi kaybetti.
seafoodplus.infoülhamit ne Duyunu Umumiye'nin Osmanlı'nın temel gelirlerine el koymasına engel olabildi, ne de bu jandarmalı tütün rejisini kaldırmaya cesaret edebildi.
Osmanlı, arasında toplam 42 dış borç anlaşması yaptı. II. Abdülhamit de , , , , , , , , , , , , yıllarında borç anlaşmaları yaptı.

YERLİ- MİLLİ HİÇBİR ŞEY YOK

seafoodplus.infoülhamit döneminde Osmanlı'da yerli-milli neredeyse hiçbir şey yoktu. II. Abdülhamit döneminde yerli bir şirket kurulmadı. yüzyılda tek anonim şirketimiz 'de kurulan Şirket-i Hayriye'dir. II. Abdülhamit demiryolları, madenler, bankalar, belediye hizmetleri, (su, havagazı, elektrik, telefon, tramvay, tünel vb) sanayi kurumları, limanlar, ticaret vb. her şeyi imtiyazlı yabancı şirketlere teslim etti. Osmanlı Bankası bile adı dışında yabancılarındı.
Demiryollarını yabancılara yaptıran II. Abdülhamit, demiryolu yapacak şirkete kâr garantisi verir. Bunun için Duyunu Umumiye, eyaletlerin vergi gelirlerine önceden el koyar. 99 yıllık imtiyaz sözleşmeleri imzalanır. Demiryollarının iki tarafındaki 20'şer km'lik alandaki madenler, ormanlar, kömür yatakları demiryolu yapan yabancı şirkete bırakılır. İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Rusya, Osmanlı'dan imtiyaz koparabilmek için birbiriyle yarışır. Bastıran, gücünü gösteren yabancı devlet, Osmanlı'dan güzel bir imtiyaz koparır. Almanların Bağdat demiryolu imtiyazını almaları gibi&#;
seafoodplus.infoülhamit dönemindeki bu imtiyaz savaşı ister istemez rüşvet çarkının hızla dönmesini sağlar. Doğan Avcıoğlu şöyle diyor: “Saray erkânı demiryolu, tramvay, elektrik ve gaz tesisleri imtiyazlarını yabancı şirketlere peşkeş çekerek büyük kârlar sağlamışlardır.” (Avcıoğlu, age, s. , ).
Osmanlı'da 'den itibaren yabancıların toprak satın almalarına izin verilmişti. II. Abdülhamit de yabancılara toprak sattı.
arasında 20 bin kadar Rus Yahudisi Filistin'e yerleşti. II. Abdülhamit'in Yahudilere toprak satmadığı iddia edilse de yeni ortaya çıkan belgeler Abdülhamit'in Yahudilere de toprak sattığını kanıtlıyor. (Bkz. Sezai Balcı, Mustafa Balcıoğlu, Rothschıldler ve Osmanlı İmparatorluğu)

YABANCI ELÇİLER VE KONSOLOSLAR

Osmanlı'da II. Abdülhamit döneminde yabancı elçilerin ve konsolosların etkisi büyüktü. ABD bile arasında Osmanlı'da 50'ye yakın konsolosluk açıyor.  Devlet adamları, yabancı elçilere ve konsoloslara yaranmaya çalışıyor. II. Abdülhamit elçilerin ve konsolosların isteklerini yerine getiriyor. 'de Lord Salsböri şöyle diyor: “Çin ve Türkiye o kadar zayıftır ki, her önemli meselede daima yabancı devletlerin öğütleri üzerine yürürler.” (Bayur, age, s. ).
seafoodplus.infoülhamit, İngiltere, Fransa, Almanya gibi Avrupalı devletlere karşı çok çekingendi. Örneğin, 'de şahsi bir alacak meselesi nedeniyle Fransız donanması Midilli Adası'nı ve gümrüklerini işgal ediyor. Ertesi gün II. Abdülhamit, tüm Fransız isteklerini kabul ediyor. (Bayur, age, s. ). 'te II. Abdülhamit'e bir suikast düzenledi. Suikastın elebaşı Edward Jorris adlı suikastçı yakalandı. Belçika, kapitülasyon haklarına dayanarak bu kişinin ancak kendi mahkemelerinde yargılanabileceğini savundu. Buna rağmen Jorris yargılanıp idama mahkum edildi. Ancak -Mithat Paşa'yı öldürten, Namık Kemal gibi onlarca aydını sürgün eden- II. Abdülhamit, yabancıların baskısıyla Edward Jorris'i affetti, hatta onu kendi hizmetine alıp maaşa bağladı.

KÖYLÜ PERİŞAN

seafoodplus.infoülhamit 'de öldüğünde cenazesi kaldırılırken kadınların, “Bizi refah içinde yaşatan padişahım bizleri bırakıp nereye gidiyorsun?” diye ağladıkları anlatılır. arasındaki 7 yıllık savaşın yarattığı yokluk ve yoksulluk ortamında bu serzeniş çok normaldir. Ancak II. Abdülhamit döneminde halkın, özellikle köylünündurumu pek iç açıcı değildi. Üretim yetersizdi. Her şey, buğday bile dışarıdan alınıyordu. Köylü, ağır vergi ve uzun askerlikle eziliyordu. II. Abdülhamit'in 'da “şahsi vergi” ve “hayvan vergisi” biçiminde iki yeni vergi koyması üzerine Anadolu'da vergi ayaklanmaları başladı. Kastamonu, Erzurum, Trabzon, Sivas, Giresun, Kayseri, Bitlis'te halk ayaklandı. Özellikle Erzurum isyanı sırasında jandarma ve halk birbirine girdi. Ölenler oldu.
seafoodplus.infoülhamit döneminde askerlerin durumu da iyi değildi. Maaşlarını zamanında alamıyorlar, zor koşullarda yaşıyorlardı.
seafoodplus.infoülhamit -darbe yaparlar korkusuyla- Osmanlı donanmasını Haliç'te çürüttü. Sonraki dönemde adaların kaybedilmesinde bu hatanın etkisi büyüktü.
seafoodplus.infoülhamit döneminde Osmanlı'da 50'den fazla yabancı okul açıldı. Fakat denetlenemedi. Bu yabancı okullarda misyonerlik faaliyetleri görüldü. Hristiyanlık propagandası yapıldı. Hatta bazı Amerikan okulları Ermenileri kışkırttı.

II. Abdülhamit

II. Abdülhamit

İstibdat, sansür ve jurnal

seafoodplus.infoülhamit bir istibdat/baskı rejimi kurdu. Aydınlara göz açtırmadı. Mithat Paşa'yı Taif'te boğdurdu. Çok sayıda aydını hapislerde çürüttü, Fizan'a sürgün etti. Abdülhamit'in şerrinden kurtulmak isteyen birçok aydın yurtdışına kaçtı. (Jön Türkler). İstanbul'da her taraf hafiyelerle doldu. Her gün saraya sayısız jurnal verildi. İnsanlar birbirini şikayet etti. Üç kişinin bir araya gelmesi yasaklandı. Sabahın erken saatlerinde evler basılıp insanlar tutuklandı. Yıldız Mahkemesi'nde adalet yoktu.
Basına sansür uygulandı. II. Abdülhamit'in hoşlanmadığı haberler gazetelere koyulmadı. Örneğin devrimler, suikastlar, Rus Çarı II. Nikola'yı incitecek haberler, Balkanlarda karışıklık vb. haberler yasaktı.
seafoodplus.infoülhamit'in bir de yasaklı kelimeleri vardı: Yıldız, tepe, hürriyet, vatan, millet, cumhuriyet, hal, grev, suikast, anarşi, sosyalizm, kargaşa, müsavat (eşitlik), Kanuni Esasi, Kıbrıs onlardan bazılarıydı. Hatta Sultan Abdülaziz'i çağrıştırdığı için “horoz” (çünkü horoz dövüştürürdü) ve II. Abdülhamit'in uzun burnunu çağrıştırdığından “burun” sözcükleri ile “Girit” ve onu çağrıştıran “geride” sözcükleri bile yasaktı. Bir önceki padişahın adı olan “Murat” ve veliahtın adı “Reşat” da yasaklı kelimeler arasındaydı.
30 yıllık II. Abdülhamit sansürü 'de hürriyetin ilanıyla son buldu.

Rol model ATATÜRK

Gerçek şu ki, II. Abdülhamit, bir siyasal deha gösterip imparatorluğun dağılıp parçalanmasını önleyemedi. Osmanlı'dan ayrılıp özerk olmak isteyen topluluklar özerk, bağımsız olmak isteyenler bağımsız oldu. İngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkeler Osmanlı'dan her istediğini aldı. Emperyalizm, 33 yıllık II. Abdülhamit döneminde Osmanlı'yı sömürdü. II. Abdülhamit'in Osmanlı'nın ömrünü uzattığı iddiası da sorunludur. Çünkü Abdülhamit döneminde emperyalizm “hasta adam” Osmanlı'yı henüz paylaşmış değildi. Emperyalist devletler arasında paylaşım kavgası vardı. Bu nedenle “hasta adamı” öldürmeyi değil, son nefesine kadar süründürüp sömürmeyi kendi çıkarları açısından daha uygun buluyorlardı. Osmanlı'nın ölüm fermanı I. Dünya Savaşı'na girişidir.
seafoodplus.infoülhamit dönemindeki tüm bağımlılıklara Atatürk son verdi: Duyunu Umumiye'yi işlevsizleştirdi, tütün rejisini, kapitülasyonları kaldırdı. Osmanlı borçlarını ödedi. Türkiye'nin yabancıların elindeki demiryolu, liman, maden vb. tüm zenginlik kaynaklarını yabancılardan satın alıp millileştirdi. Dış borç almadan yerli-milli-devletçi kalkınmayı gerçekleştirdi. Yabancı elçiliklerin, konsoloslukların şımarıklıklarına son verdi. Yabancı okulları denetim altına aldı. Her şeyden önce de emperyalizme karşı bir kurtuluş savaşıyla bu toprakları yeniden vatan yaptı.
Siz kendinizi kandırmaya devam edebilirsiniz, ama evlatlarımızı kandırmaktan vazgeçin! Çocuklarımıza II. Abdülhamit'i “rol model” olarak göstermeyin. Bağımsız ve çağdaş bir Türkiye'nin rol modeli Mustafa Kemal Atatürk'tür.

 

 

İşte Abdülhamit döneminde Osmanlı&#;nın kaybettiği topraklar

Prof. Dr. Emre Kongar bugünkü köşe yazısında AKP&#;lilerin kendine örnek aldığı Padişah Abdülhamit döneminde Osmanlı İmparatorluğu&#;nun kaybettiği toprakları listeledi.

Prof. Dr. Emre Kongar Osmanlı İmparatorluğu&#;nun en çok toprak kaybeden Padişahı II. Abdülhamit&#;i köşesine taşıdı. Kongar, II. Abdülhamit döneminde 1 milyon bin km kare toprak kaybedildiğini söyledi.

İşte Prof. Dr. Emre Kongar&#;ın yazısı:

Cuma günü, RTÜK Başkanı’nın sabaha karşı ’te bir tvit atarak, Merdan Yanardağ’ın TELE 1’de, Abdülhamit konusundaki konuşması için “İnceleme başlattığını” bildirmesi, konuyu gündemin birinci sırasına oturttu.

Bugün aslında Abdülhamit dönemindeki sansürü yazacaktım ama daha önce Osmanlı İmparatorluğu’nun asıl çöküşünün onun döneminde (başladığını değil) gerçekleştiğini belirtmek istedim.

***

Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşünün iki temel göstergesi vardır:

Birinci gösterge, yaklaşık olarak 1 milyon bin kilometre kare toprak kaybıdır.

(Karşılaştırma için belirteyim: Türkiye’nin bugünkü yüzölçümü, bin kilometre karedir.)

Çöküşün ikinci göstergesi ise Düyun-u Umumiye’nin ilanıdır:

Türk-İslam geleneğinde bir devletin başına yeni bir yönetici geçtiğinde, onun egemenliği iki simge ile ilan edilirdi&#;

Siyasal bağımsızlığı ve egemenliği belirten biçimde adına hutbe okunur ve ekonomik gücünü ve bağımsızlığını simgelemek için adına sikke bastırılırdı.

İşte Düyun-u Umumiye bu ikinci simgeyi, yani ülkenin ekonomik bağımsızlığını yok ettiği için sadece ekonomik olarak ve fiilen değil, simgesel olarak da Osmanlı’nın çöküşünü vurgular.

***

OSMANLI’NIN KAYBETTİĞİ TOPRAKLAR:

Büyük devletlerin de baskısıyla ’de Teselya ve Narda’yı Yunanistan’a verdi. Savaşı’nda geri alınan Teselya büyük devletlerin baskısıyla aynı yıl, yeniden Yunanistan’a verildi.

’de Kıbrıs’ı İngiltere’ye sattı.

Berlin Antlaşması’yla Batum, Ardahan, Kars, Oltu, Kağızman Rusya’ya, Kotur kazası ve civarı İran’a, Bosna Hersek Avusturya’ya bırakıldı.

’de Fransa Tunus’u aldı.

’de Mısır İngilizlerce alındı.

Bulgaristan, Karadağ, Sırbistan, Romanya, Şarki Rumeli Eyaleti bağımsız oldular; böylece hemen hemen bütün Rumeli kaybedildi.

Girit, Yunanistan’a geçti.

Sonuç ve özet olarak Osmanlı, ikinci Abdülhamit döneminde yaklaşık olarak kilometre kare toprak kaybetti.

***

DÜYUN-U UMUMİYE’NİN KURULUŞU:

Osmanlı-Rus Savaşı (93 Harbi) sırasında Osmanlı, Galata Bankerlerine başvurdu. Abdülhamit borsacısı olan Banker Zarifi ile gizli bir antlaşma yaparak yüzde 15 faizi ve yüzde 5 komisyonu kabul etti.

Zarifi’yle ayrıca karşılığında yüzde 12 faiz ve aylık, komisyon verilmek üzere bin liralık bir avans anlaşması imzalandı. Güvence olarak da bazı vilayetlerin aşar ve ağnam gelirleri gösterildi.

Savaş devam ederken Zarifi ve birkaç bankerle 45 milyon kuruşluk yeni bir anlaşma daha imzaladı. 93 Harbi kaybedildi; Ruslar, Yeşilköy’e kadar geldi.

93 Harbi sonrasında yılı itibarıyla Osmanlı’nın, faizler dahil, Galata Bankerlerine toplam 11 milyon Osmanlı Lirası borcu vardı.

Bunun bin lirası doğrudan Yorgo Zarifi’nin alacağıydı.

22 Kasım ’da Banker Yorgo Zarifi ve Salamon Fernandez gibi Galata Bankerleri ve Osmanlı Bankası yetkilileriyle “Rüsumu Sitte” (Altı vergi) anlaşması imzalandı.

Anlaşmaya göre, tuz tekeli, tütün tekeli, damga resmi, alkollü içki, balık avcılığı ve ipek vergisi gibi Osmanlı’nın 6 kalem sağlam geliri; “Rüsumu Sitte İdaresi”ne bırakıldı..

Bunu gören Avrupalı alacaklılar hemen harekete geçtiler ve Osmanlı İmparatorluğu ile 20 Aralık ’de “Muharrem Kararnamesi”ni imzalayarak “Düyun-u Umumiye İdaresi”ni kurdular; “Rüsumu Sitte” gelirleri de bu idareye devredildi.

Böylece Osmanlı İmparatorluğu tam bağımlı hale geldi.

***

YAŞASIN BAĞIMSIZ, DEMOKRATİK, LAİK VE SOSYAL, HUKUK DEVLETİ:

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’Nİ İLELEBET YAŞATACAĞIZ!

TELE1 İzleyici Hattı

kaynağı değiştir]

II. Abdülhamid, Sultan Abdülmecid'in Tirimüjgan Kadın Efendi'den (20 Ağustos 2 Kasım ) olan oğludur.[10] Annesi Çerkestir.[11] 21 Eylül yılında, Osmanlı İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul'da, Topkapı Sarayı'nda veya Çırağan Sarayı'nda dünyaya geldi.[12][13] Henüz 10 yaşındayken annesi Tirimüjgan Sultan ölünce bakımını Abdülmecid'in diğer çocuksuz eşi Piristû Kadın Efendi üstlendi.[10] Piristû Kadın Efendi, Abdülhamid'i de yarım kan kardeşi sayılan henüz 2 yaşında annesi Düzdidil Kadınefendi'nin 'de ölümüyle annesiz kalan Cemile Sultan ile birlikte kendi çocuğu gibi büyüttü.[14] Öte yandan bir iddiaya göre dedesi İkinci Mahmud gibi içki ve kadınlara düşkünlük gibi iki kötü alışkanlığı dışında bir sorunu olmayan babası Sultan Abdülmecid çocuklarını, eski dönemlerin şehzadelerinin hapis hayatından çok uzakta, nispeten serbest yetiştirmeğe özen gösterdi. Öyle ki oğulları Reşad, V. Murad ve Abdülhamid'in bir arada V. Murad'ın ikametgâhında oturup zaman geçirip eğlenmelerine bile göz yumdu.[15] Babasının 39 yaş gibi beklenmedik çok genç bir yaşta ölümünden sonra yerine tahta geçen amcası Abdülaziz ise diğer şehzadelerle birlikte Abdülhamid'in eğitimiyle de yakından ilgilendi.

Balmoral Kalesi, İskoçya, Büyük Britanya gezisi, Temmuz Sandalyede oturup kılıcıyla verdiği meşhur pozun fotoğraflandığı kale.
Büyük Britanya gezisi, Temmuz , Kraliçe Victoria, Abdülaziz, Abdülhamid II.

Abdülhamid, Gerdankıran Ömer Efendi'den Türkçe, Ali Mahvî Efendi'den Farsça, Ferid ve Şerif efendilerden Arapça ve diğer ilimleri, Vak‘anüvis Lutfi Efendi'den Osmanlı tarihi, Edhem ve Kemal paşalar ile Mösyö Gardet'dan Fransızca; Alexandre Efendi, Miralay Lombardi, Paul Dussap Paşa ile Callisto Guatelli'den de piyano, keman ve batı müziğine dönük musikî dersleri aldı.[10][16][17] Gençlik günlerinde veliaht olarak büyük kardeşi Şehzade V. Murad görüldüğü için saray çevrelerinde fazla ilgi görmeyen Abdülhamid, bu nedenle aşırılıktan uzak, sade bir hayat yaşadı.[18][19]

Opera ile ilgilenen, birden çok opera klasik eserlerini Türkçeye bizzat tercüme eden ve tercüme ettiren II. Abdülhamid, II. Mahmud'un zamanında kurduğu Mızıka-yı Hümâyun'dan müzik opera eserleri dinlemeyi seviyordu. Piyano eğitimi almıştı. Amatör olarak yağlı ve sulu boya resim de yapardı.[20] Marangozluk zanaatında da çok maharetli olan Şehzade Abdülhamid, bugün Yıldız Sarayı ve içerisindeki Şale Köşkü ile Beylerbeyi Sarayı'nda görülebilecek birçok yüksek kalite mobilyanın da zanaatkârıdır.[20][21]

II. Abdülhamid kendisinden önceki diğer padişahların aksine şehzadeliği sırasında yurt dışı ziyaretlerine çıkmış, tahta çıkmasından 9 yıl önce amcası Sultan Abdülaziz'in yılında çıktığı Avrupa gezisinde amcasına refakat etti.[10] Bu gezide 30 Haziran - 10 Temmuz tarihlerinde Paris, 12 - 23 Temmuz tarihlerinde Londra, 28 - 30 Temmuz tarihlerinde Viyana ziyaretlerinde bulundu, 21 Haziran 'de henüz 24 yaşında iken İstanbul'dan başlayan yolculukları, bu şehirlerin dışında diğer Avrupa başkentleri ve önemli şehirleri de ziyaret edildikten sonra 7 Ağustos tarihinde yeniden İstanbul'da sona erdi.[22][23][24]

Siyasî olaylar[değiştir

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir