acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımız / Sagopa Kajmer - 24 şarkı sözleri - TR

Acımasızca Geçip Giden Zamandan Geriye Kalan Sadece Yalnızlıklarımız

acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımız

Nur Şin Acar

Ağustos

Nur Şin Acar

Aylardan artık ağustos, kurak bir sıcaklık tenlerimize vururken benim ruhum aşkından alev alev. Ama ben buz gibiyim, zihnim buz gibi. İstiyorum ki al artık beni sıcak odalara ve ısıt. Sen yapamazsın. Bulduğum bütün boş sıralara adını karalıyorum ve kızıyorum bu kadar yalnız bırakmana. Hatasız olman ısıtmıyor zihnimi ve boğuluyorum. Sonunda kendimi gözlerimin ıssız ve karanlık sularına bırakıyorum; ıslanan sadece kirpiklerim oluyor. Ne ruhumun ateşi serinliyor, ne zihnimin buzları ısınıyor. Zihnimde adın yankılanıyor, içimi üşüten tek şey de bu oluyor zaten. Kimse bilmez soğuk odaların hikayelerini; en soğuk odanın benim zihnim olduğunu, benim bu odada yapayalnız kaldığımı. Şimdiye kadar çok kişinin sıcaklığını tattım ama sen başkaydın, şimdi onlar etrafımda ama ben onların sıcağını değil; senin ayazını yaşamak istiyorum. Kızıyorum her şeye; varlığına, yokluğuna ve en önemlisi yokluğumuza. Sen bana kızmazsın, benden kaçarsın. Ben affedilmek isterdim ama artık affetmem de lazım. Bu kötülüklerin anası benim. Ben; yakan, yıkan, dağıtanım. Toplamayı çok isterim ama beceremem. Zaten sen kendini toplarsın, beni kimse toplayamaz. Ben sarılırım sadece peluş oyuncağıma. Affedilmek ilaç değilmiş. Ben tek başıma ağlarım soğuk odamda.

Devamını Oku
Nur Şin Acar

Bir Avu&#; Yara

Nur Şin Acar

Yenmiş tırnaklar ve öğrenmeye zorlanmış; uyuşmuş bir beyinden başkasına sahip olmamak üzere yaşıyoruz. Babamızın en son başımızı okşadığı anı hatırlıyor ve nefretle kendimize saplıyoruz ses tellerimizden gelen o yoksul, yoksun çığlığı. Bir daha asla o kadar sevilmeyecek olmamızın nefreti midir bu yoksa hiç sevilmemiş olmamızın mı bilmiyoruz. Sadece nefret ediyoruz var olmuş olan duygulardan. Pişmanlık duyulamayacak ancak memnun olamadığımız duygular. Bir tür hasret hissediyoruz sadece. Masaya oturuyoruz ve tekrar başımızın okşanmasını bekliyoruz. Gittikçe daralıyor zamanımız. Elleri saçımıza değmeyen herkesten nefret ediyoruz sevmeye mecbur olmadıkları için. Nefretimizi kendimizden çıkarıyoruz tırnaklarımızı avuç içlerimize bastırarak. Başımız okşanmayacak ve avuçlarımız yara olacak.

Devamını Oku
Nur Şin Acar

Ceket

Nur Şin Acar

Bir zamanlar göklere çıkardığın insanın
kokusunun her bir ipliğine sığındığı mavi
ceketi kaybedersen, ceket gidince insana
yüklediğin tüm meleksel ifadeler de
kaybolur. Bir hurdalığa çevirirsin hayatını,
insanlar girer ve çıkarlar. Bazen bazı

Devamını Oku
Nur Şin Acar

S&#;t Su Şarap

Nur Şin Acar

Dağları ve ovaları ben yarattım bunu unutma
Kolyemden parçalar kopardım
Ve yıkadım bir annenin sütüyle
Parmaklarımızdaki ve bileklerimizdeki kesikleri sardım
Gözyaşlarıyla duruladım her birini
Ceviz beşiklerde birikmiş gözyaşlarıyla

Devamını Oku
Nur Şin Acar

Ge&#;ti

Nur Şin Acar

Artık eskisi gibi değiliz. Bazı şeyleri kaybettik; duyguları kaybettik, insanları kaybettik; varlıkları kaybettik; yaşadığımız olayların bize yaşattığı fiziksel ve ruhsal ağırlıkları kaybettik. Bütün bunlar için kimse suçlu değil. Çünkü bütün bunlar çalınmadı, yalnızca kaybedildi.
Dün tanıdığımız insanlar bu gün bizim ağırlıklarımızdan kurtulmuş bambaşka insanlar olabilirler. Artık biz o insanları tanımıyor olabiliriz. Ama bunun suçlusu kimse değil. Dolayısıyla bunu kabullenmek biraz zor. Çünkü tanımadığın bu yeni kişi karşına geldiğinde tanıdığın kişiyi arıyorsun. Bulamayınca yaşadığın o çaresiz öfkeyi "birilerini" ya da "bir şeyleri" suçlayarak çıkartıyorsun. Ama artık biz de insanların tanıdığı kişiler değiliz. Artık her şey geçti ve bizim ağırlıklarımız bizden gitmek üzere. Bu yüzden yapabileceğimiz en kolay şey durumları kabullenmek. Yapabileceğimiz en kolay şey aynaya bakmak ve kendi değişimimizi güzelleştirmek.
Gerçekten çok zor şeyler yaşıyoruz ama bu yaşadığımız şeylerin bize kattıkları hiçbir zaman hafife alınacak gibi değil. Biliyorum yaşıyoruz ve bu gittikçe zorlaşıyor, ama en azından yaşıyoruz.


Acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımız. -Sagopa Kajmer / 24

Devamını Oku
Nur Şin Acar

G&#;mlek

Nur Şin Acar

Gelgit yapan makine sesleri vurur inceden sızlayan başıma
Oysa mecburi bir takım işler vardır
Mecburidir tüm bu sesler
Sesleri çıkaran adamlar da mecburidir
Ufak adamların ufak isyanları da
Bu ufak adamların yalanlarını dinlerim renkli bir makineden

Devamını Oku
Nur Şin Acar

Kafamdaki kavaklar

Nur Şin Acar

Sessiz ve kurak bir avuç topraktı tenin
Yakıcı fakat serin
Bir kavak ağacının gölgesinde sana uzattım bedenimi
Derinlerinden gelen tıkırtılarını dinledim
Ya da kafamdaydı tüm bu sesler, tüm bu hisler
Bilemiyorum

Devamını Oku
Nur Şin Acar

Kaos

Nur Şin Acar

Kısa, yeni boyanmış saçlar, çabucak romantize edilebilecek, sadece gizemli olunca sevilebilecek bir karaktere sahip, realist düşünmesi gereken konularda her zaman dramatik davrandığı düşünülen bir insan. Çabuk sever, yavaş unutur, unutan olmak istemez; unutma ihtiyacı duymaz ve unutulur. Yarım bardak kahve; insanın göğsüne oturan, haftalardır masada duran ama kimsenin kaldırmaya yeltenmediği. Kırılmış bir köşesi İzmaritleri masaya saçılmış, adeta bir kaosun içinde yoğrulmuş ve beni temizleyin diye ağlayan sigara küllüğü. Masanın kenarında dizlerini göğsüne kadar çekmiş bir insan. Hayatı romantize etmeye çalışırken yanlışlıkla kendini bir filmin ana karakterine çevirmiş.
Olmayacak şeylerin onun başına gelmesini beklerken kafasının içinde kaybolmuş bir karakter. Köşede bir eskiz defteri, her seferinde teknik çizimler olması istenirken, beyninin en kuytularından kağıda çizimler aktaran onyedilerinde bir kız. Daha bir gram sevgi görmemiş bir evi sıcak göstermek için alınmış koltuk takımı. Her seferinde tamamlanmamış nesnelerin küçük çaplı üzüntüsünü kendine dert edinen sanatçılar. Temmuz'un sonlarında sıcağın etkisiyle çoktan erimiş beyinler. Sevmeyi bilenler, bilmeyenler ve sevginin o kadar önemli olmadığını düşünenler. Hepsi garip bir yaz üzüntüsüyle küçük esnaf lokantalarında unutulmak için gün sayarlar. O kadar yalnızdırlar ki, yarım kalan her insan gibi hatırlanmadan unutulmak isterler. Yaşadıkları olaylar teyzeler tarafından "Aman sen daha kötüsünü görmemişsin." diye değersizleştirilir. Hayatlarına o kadar değersiz görürler ki, sadece daha kötü şeyler yaşadıkları hayatlarla doludur zihinleri. Çünkü bu insanlar gerçek hayatta asla ciddiye alınmazlar. Saçını boyayan insan gibi her ay yeni bir saç rengi denerler ama asla aynaya bakınca tatmin olmazlar. Aynalar baş düşmanlarıdır bu insanların. Çünkü aynalar "Ne yaşadım?" diye sorulduğunda hiçbir şey cevabını vermezler onlara. Bu insanlar yalnızdır. Kendi kendilerine konuşurlar, hatta yaşarlar hayallerini. Ama her sohbetin sonunda bomboş hissederler. Bir köşede kimse beni hatırlamaz umarım diyerek susarlar. Ama hep hatırlanırlar. Ve hiçbir zaman unutulmayanlar olmazlar. Unuturlar.

Devamını Oku
Nur Şin Acar

Koşuşturmalar

Nur Şin Acar

Artık boğuluyorum; ağustosun sıcağıdan mı yoksa bu çaresizlik silsilesinin boğazımda takılı kalmasından mı bilmiyorum. Artık dayanılmaz bir hal aldı. Ben gözlerinin içine bakıp sana yalvarırken artık halimden anlaman için sen gülümsüyorsun. Gül, senin gülüşün benim ömrüme verilen en naif değerdir. Ama anla. Anla artık nasıl bir hiçliğin ortasında sağa sola koşuşturarak çıkış yolu bulmaya çalışmamı, koştukça daha fazla hiçliğe gömüldüğümü. Ben sana yalvarıyorum artık bir karar vermen için, ya al beni diyorum ya bırak; ya sev beni diyorum ya canımı yak. Sen uzak gönüllerden de uzaksın, kolların açık ama sarılmama izin yok. Ruhumun kollarında yükselebileceğini sanarken sadece nefeslenebiliyorum; daha sonra tekrar koşuşturmam lazım. Zaten yorulmuş bu gönül yığılmak üzere yere. Büyük boşluklar içersinde kendinden geçip boşlukla bir olması an meselesi artık. Kelamlar bu gönülden büyük umutlarla çıkarken senin gönlünün kapısı kitlenmiş görmezden gelinmelerle. Ne yapacağımı bilemiyorum artık. Var mıyım sende yoksa yok muyum? Biz ne zaman varız ve yok olacak mıyız?

Devamını Oku

TÜM NUR ŞİN ACAR ŞİİRLERİ

Paroles de 24 - Sagopa Kajmer

[Intro : sketch & Sagopa Kajmer Tout ce qui reste du temps cruellement passé est notre solitude Sagopa K, non ! Un jour de vieillissement est aujourd'hui Il fait sa valise et son dernier au revoir est comme hier Pleurer dans le coin Je fais l'erreur de regarder demain de ma fenêtre. Mes yeux sont pleins et mes mains sont emprisonnées sur mon visage Mes lèvres sont verrouillées. au revoir aujourd'hui Vous êtes également passager. Tu remets en question mes hiers Et tu es fatigué à 24 ans Allez vous reposer avec ceux qui sont partis ! Mon lendemain attend à la porte et il est temps de dire au revoir Caché dans mes cheveux, blanc comme neige et toujours pressé à mes yeux La panique est au milieu des images fanées. j'étais un petit garçon Il était toujours un invité un autre jour et il faisait très froid chaque jour qui passait Tout comme toi, ces vieux jours sont partis Ils étaient mes souvenirs dans l'obscurité du passé Je n'ai pas pu les trouver moi-même J'envoyais toujours des salutations à ceux qui restaient, je n'avais aucune preuve pour demain J'ai pleuré avec mes passagers Personne n'a jamais été invité, j'ai compris que Les vents sont devenus meurtriers en automne Toutes les feuilles sont mortes. La pluie a pris des larmes Et les esprits sont devenus le vent, ils ont soufflé lentement Elle a pleuré comme toi, chaque jour de ma vie doucement

"24" şarkı sözleri

Sagopa Kajmer Lyrics

"24"

Acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımız

Yaşlanan bi' gün bu gün
Bavulu topluyor ve son vedası tıpkı dün gibi
Köşeye çekilip ağlıyor
Bense yarına penceremden bakma gafletindeyim
Gözlerim dolu ve ellerim tutuklu yüzüme

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bu gün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Saçlarımda saklı, kar beyaz ve gözlerimde hep telaş
Panik, silik resimler ortasında. Bir küçük çocuktum
Hep konuktu başka gün ve çok soğuktu her geçen dün
Tıpkı sen gibiydi giden o eski dünler
Geçmisin karanlığında anılarımdı onlar
Bense bulamaz oldum onları
Hep selam gönderdim geride kalana, kanıtım yoktu yarına
Yolcularımla Ağladım
Hiç misafir olmamıştı kimse, bunu ben anladım
Sonbaharda katil oldu rüzgarlar
Öldü tüm yapraklar. Yağmur aldı gözyaşı
Ve rüzgar oldu ruhlar, estiler yavaşça
Sen misali ağlamıştı, her dünüm usulca

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımız

Aynalarda buğulu yüzümü göremez oldum
Ve iyimserlik mateminde sarı gül tuttum
Hayallerim yok oldu koyduğum, yerde yoktu hiçbiri
Tek yabancı bendim evde ve bir yalancı mumdu
Doğan güneş, solan gülümdü, talan sonuydu
Kalan resimdi bir vesikalık gülen çocuktum
Yüzüme bakarak ağladım, yüzleşirken kendimle
Hıçkırıklarımla savaşır oldum, ertelendim yarına
Reddedildim, gideni yolcu etti gözlerim
Ve gelene merhaba dedi bu kimsesiz dilim
Ortalarda gezinen oldu, dilenci ellerim
Bu son demiydi son-baharın, son yaprağında
Son gülümsemek ki nefesi, son çekişti, içime son-bahardı
Güz ağırdı, gün üzeri bir tebessüm etti yüz
Saklı kaldı her düşende kırılan onca göçebe his
Biz dünden olma yarına varma garibeyiz

Acımasızca geçip giden zamandan geriye kalan sadece yalnızlıklarımız

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

Dudaklarım kilitli. Hoşça kal bugün
Sen de yolcusun. Dünlerimde sorgusun
Ve 24'lük yorgunsun
Git de dinlen gidenlerle!
Yarınım kapıda bekliyor ve son veda zamanı

(Yalnızlık ömrüm boyunca tanımadığım bir yabancıydı
Onunla şimdilerde beraber uyanıyoruz
Her yeni güne iki yalnız, şarkılar yazıyoruz
Yorgunuz, çok yorgunuz)



Submit Corrections

Writer(s): Yunus Ozyavuz

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir