Ali Şahabettinoğlu Facebook

Bilecik'te aile hekimliği yapan Dr. Muhammet Karaman, 5 yıldır çektiği fıtık ve sakroiliak eklem rahatsızlığından kurtulmanın mutluluğunu yaşıyor. Yaşadığı ağrılara dayanamadığı için her gün ağrı kesici ve kas gevşetici kullanan Karaman, gittiği bütün fıtık tedavilerinden ise eli boş döndü. Gösterilen bütün egzersizleri harfiyen yerine getirmesine sağlığına kavuşamayan Dr. Karaman, son olarak başvurduğu manipülasyon tedavisiyle sağlığına kavuştu. Yaşadığı sıkıntılı günleri aktaran Karaman, “5 yıldır sakroiliak mafsal rahatsızlığından muzdariptim. Son 1 yıl içerisinde ağrılarım çok şiddetlendi. Bir ay içerisinde yaklaşık 3 hafta ağrılı bir dönemim oluyordu. Bu, sürekli ağrı kesici almamı gerektiriyordu. Daha sonra araştırmalarım neticesinde Dr. Ali Şahabettinoğlu'nu buldum. Yaklaşık 1 buçuk aydır da buraya geliyorum. İlk seanstan itibaren durumumda çok ciddi bir düzelme oldu. günde bir ağrı kesici ve kas gevşetici ile hayatımı ancak idame ettirirken, buraya geldiğim süre içerisinde bir tane bile ağrı kesici içmedim. Bu da benim huzurlu ve hayat daha sağlıklı bakabilmemi sağlıyor” dedi. 

GİTMEDİĞİ DOKTOR KALMADI 

Bir yıl önce Bilecik'te bir fizik tedavi uzmanına gittiğini, ama iyileşemediğini ifade eden Karaman, “Bir takım egzersizler verildi. Hepsini harfiyen yerine getirmeme rağmen bir faydasını göremedim. Sonunda buraya geldim. Şu an çok iyiyim. Yani bu kadar zaman boşuna çekmişim. Araştırmalarım itibariyle Türkiye'deki bunu yapan hekimden biri. Hatta ben buraya geldiğimde bazen karşılaştığım doktor arkadaşlar oluyor. İstanbul'dan gelen hekimleri, akademisyenleri bile görüyorum” dedi.
Meslektaşı Dr. Muhammet Karaman'ın tedavi için geldiğinde bel ağrısı ve kalça ağrısı olduğunu ifade eden Fizik Tedavi Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, “Muayene ettik, MR'larına baktığımızda belden ziyade daha çok sakroiliak eklem rahatsızlığı, yani kuyruk sokumundaki kemikle eklem kemiği arasındaki mafsalda rahatsızlığın olduğunu gördük. Yaptığımız manüel terapi ile rahatsızlığından eser kalmadı. 5 yıldır ağrıları olan Muhammet Bey'in şimdi herhangi bir ağrısı yok, rahatlıkla gezip dolaşıyor ve koşuyor. Ancak Türkiye'de doktorlar arasında bu rahatsızlığın teşhisi pek konulamamakta. Çünkü bunun eğitiminin çok iyi alınmış olması lazım” dedi. 

Fıtıktan ameliyat masasına yatmadan da kurtulabilineceğini kaydeden Şahabettinoğlu, "Manipülasyon tedavisi ellerle yapılan fizik tedavi yöntemidir. Hastalıklı olan boyun ve bel bölgesine bastırma, germe ve döndürme teknikleri ile yapılıyor. Masaj tedavisi ile karıştırılmamalı. Manipülasyon farklı bir tedavi yöntemi. Uzun yıllardır dünyada kullanılan bir tedavi yöntem. Henüz yayılmadı. Çok az sayıda uzman doktor bu tedavi yöntemini uyguluyor. Çağımızın çok yaygın olan bel ve boyun fıtığı hastalıklarında oldukça etkili bir tedavi yöntemi. Başarı oranı ise yüzde 98" dedi.

ABDULLAH ÇİBİR 

seafoodplus.info üzerindeki haberler özet şeklinde yayınlanmaktadır. Haberin video, fotoğraf ve metnine Abone panelinden ulaşabilirsiniz.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uz. Dr. Ali Şahabettinoğlu:
- "Gerilim tipi baş ağrısını elle tedavi etmek mümkün"

BURSA (İHA) - Genellikle gerilim tipi baş ağrısı çekenlerin detaycı, mükemmeliyetçi mizaca sahip olduğuna değinen Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uz. Dr. Ali Şahabettinoğlu, bunun ise düzleşme ve boyun fıtıklarına zemin hazırladığını söyledi.
Toplumda çok yaygın olarak görülen, iş verimliliğini ve yaşam kalitesini düşüren gerilim tipi baş ağrıları çekenlerin bir kısmında çene eklemi (temporomandibular eklem) sorunu da olduğunu ifade eden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uz. Dr. Ali Şahabettinoğlu, "Stres ve strese yatkınlık pek çok hastada ortak olarak görülmekle birlikte stres, ağrının kaynağı değil arttıran bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Zonklayıcı olmayan devamlı bir baş ağrısı şikayeti ile merkezimize başvuran hastalar, ensede başlayan sonra mengene ile sıkıştırılıyor gibi bütün başa yayılan, günlerce sürebilen akşamları daha da artan ağrılardan şikayetçi oluyor. Genellikle gerilim tipi baş ağrısı çekenlerin detaycı, mükemmeliyetçi mizaca sahip oldukları gözlenmektedir. Artan duygusal gerginlik yada stres sonucu sırt, baş ve boyun kaslarında tutulma ve kasılmaların baş ağrısını, baş ağrısının da bu kas gerginliğini tetikleyerek bir kısır döngü oluşturduğunu, düzleşme ve boyun fıtıklarına zemin hazırlamaktadır. Yapılan çalışmalarda, çoğu hastada boyun düzleşmesi ve boyun fıtığına da rastlanması bu yüzden tesadüf değildir" dedi.
Ayrıca gerilim tipi baş ağrısının olduğu hastaların bir kısmında çene eklemi (temporomandibular eklem) sorunu da olduğuna dikkat çeken Şahabettinoğlu, "Detaylı bir muayene ile tüm sebepleri ortaya çıkarmak önemli. Bunları da düzeltmeden tam bir iyileşme sağlamak mümkün değil. Uzun yıllardır boyun düzleşmesi, boyun-bel fıtığı, bel kayması ve sakroiliak sendromunda uyguladığımız manuel terapi ile oldukça başarılı sonuçlar imza attık. Son yıllarda yapılan çalışmalarla kranial (baş) masaj ve manuel terapinin gerilim tipi baş ağrılarında da etkindir. Elle tedavi sırasında baş-boyun bölgelerinde, ağrı şekli ve lokalizasyona göre ilgili noktalara ellerle belli açılarda ve değişik derecelerde basınçlar ve yine bazı germe, döndürme manevraları uygulanmaktadır. Gerilim tipi baş ağrılarında kranial maniplasyon ve masaj tedavisinin hastalığın derecesine göre seans sürmektedir" şeklinde konuştu.
(AÇ-

TSI
NNNN

Anadolu Ajansı, DHA, İHA tarafından geçilen tüm Bursa haberleri, bu bölümde seafoodplus.info editörlerinin hiçbir editoryal müdahalesi olmadan otomatik olarak ajans kanallarından geldiği şekliyle yer almaktadır. Bursa Haberleri alanında yer alan haberlerin hepsinin hukuki muhatabı haberi geçen ajanslardır.

Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Ali Şahabettinoğlu,günümüzde obezite (aşırı kilo), az hareketli yaşam, stres ve kas zorlamaları yüzünden, bel ve boyun ağrısı şikayetlerinin arttığını belirtti.

Şahabettinoğlu, bel ve boyun fıtıklarının ise yaşam kalitesini etkilemesi açısından ayrı bir önemi olduğuna dikkati çekerek, bel fıtığında bel veya bacağa yayılan ağrı-uyuşma, hareket kısıtlılığı, ileri vakalarda kas gücü azalması, hatta küçük veya büyük abdest tutamama; boyun fıtığında ise ense veya kollara yayılan ağrı-uyuşma, baş dönmesi, kulak çınlaması, konsantrasyon bozukluğu, unutkanlık, ellerde güç kaybı ve dengede bozulma belirtilerinin görüldüğünü kaydetti.

Hastaların yüzde 'inin fizik tedavi yöntemleriyle iyileştiğini, sadece yüzde 'ünde ameliyat gerektiğini belirten Şahabettinoğlu, fizik tedavinin, aletli fizik tedavi yöntemleri ve manipulasyon olmak üzere iki şekilde yapıldığını söyledi.

MANİPULASYON

Manipulasyon tedavisinin masajla hiçbir ilgisinin bulunmadığını, rahatsızlığın bulunduğu bölgeye ellerle bir takım germe, bastırma, döndürme manevraları uygulandığını dile getiren Şahabettinoğlu, tedavinin hastalığın derecesine göre, hafif vakalarda , , ileri vakalarda ise seansa kadar uzayabildiğini belirtti.

Tedavi sırasında hiçbir ilaç kullanılmadığına işaret eden Şahabettinoğlu, bel fıtığında tedavi tamamlanana kadar yatak istirahati gerektiğini vurguladı.

KOMPLİKASYON RİSKİ
Manipulasyon tedavisinin uzman hekim tarafından doğru ve uygun teşhis ile yapılması halinde komplikasyon riskinin olmayacağını ifade eden Şahabettinoğlu, şunları söyledi:

“Ancak, yanlış teşhiste, uygun olmayan durumlarda, ehil olmayan tecrübesiz kişilerce, eksik ve yanlış şekilde uygulanırsa komplikasyon tabii ki kaçınılmaz olur. Burada unutulmaması gereken husus, halk arasında (kırıkçı-çıkıkçı) denilen kişilerin insan anatomisini, fizyolojisini, hastalık, teşhis ve tedavilerini bilmeden, rastgele uygulamalar ile yol açtıkları sakatlıklardır.

Bu sakatlıklar ya da komplikasyonlar, eklem bağ- tendon gibi yumuşak doku zedelenmelerinden, ilerleyen nörolojik bulgu ve felçlere kadar olabilir. O yüzden bu tür tedavilerin deneyimli uzman ve rehabilitasyon hekimlerine yaptırılması gereklidir.”

TÜRKİYE VE DÜNYADA DURUM

Manipulasyon tedavisinin ABD, Kanada, İngiltere, Fransa, Hollanda, İsviçre, Çin, Japonya, Rusya ve Tayland gibi ülkelerde yaygın şekilde kullanıldığını, sadece ABD'de yılda 90 milyon manipulasyon yapıldığını anlatan Şahabettinoğlu, bu tedavinin Türkiye'de ise henüz “emekleme” aşamasında olduğunu söyledi.

Şahabettinoğlu, Türkiye'de bu konuda eğitim-öğretim veren üniversite ya da eğitim hastanesi bulunmaması nedeniyle hekimlerin kendi olanaklarıyla yurtdışına giderek kurs görebildiklerini, ancak maliyetli olduğunu, ayrıca yeni tedavilere yönelik ürkeklik ve kişisel beceri gerektiren tedavi yöntemi olmasının da minipulasyonun yaygınlaşmasını önlediğini anlattı. Manipulasyonun alternatif tedavi olmadığına dikkati çeken Şahabettinoğlu, şunları kaydetti:

“Manipulasyon kesinlikle klasik batı tıbbı tedavisidir. Alternatif tedavi yöntemi değildir. Zaten Türk Tabipler Birliği'nin hekimlerin mesleki tedavilerini ve asgari ücretlerini yazdığı kitapçığında da yıllardır mevcuttur. Yani Türk tıbbında resmi ve bilimsel olarak yıllardır yer almaktadır. Ama, ülkemizde sadece uzman doktor bu tedaviyi bilip, uyguladığından tanınması gecikmiştir.”