Yunanistan planı yapanların işini kolaylaştıracak bir yazı ile karşınızdayız! Bu hafta sizleri Yunanistan’a götürüyor ve Yunanistan’da kolaylıkla seyahat edebileceğiniz rota önerileri veriyoruz.
Yunanistan'a seyahat planları yapanlar için deniz, kara ve hava yoluyla gidebileceğiniz 3 farklı rota önerisi ile geldik. Hazır rota fikirlerini seviyor ve yeniden yurt dışı seyahatlerinin hayalini kuruyorsanız doğru yerdesiniz.
Eğer Yunanistan'a kara yolu üzerinden araçla ya da karavanla seyahat etme planlarınız varsa aşağıda sizin için bir kara yolu rotası hazırladık.
4 Duraklı Kara Rotası: Aexandroupoli - Kavala - Selanik - Halkidiki
Yunanistan sınır kapısı İpsala'dan itibaren yaklaşık 419 km süren bir rota öneriyoruz.
'Yunanistan'a karadan gitmek istiyorum ama nasıl bir rota yapsam bilemiyorum' diyorsanız bu rotaya şans verebilirsiniz. Her bir durak noktasında kalacağınız günlere karar verdikten sonra bu rota ile 5- 7 gün sürecek bir Yunanistan gezisi planlayabilirsiniz. Alexandraoupoli'de Yunan tavernalarına uğramayı, Kavala'da muhteşem kurabiyelerin tadına bakmayı, Selanik'te Atatürk'ün evini ziyaret etmeyiunutmayın.
Sıra geldi Yunanistan'a uçakla seyahat etme hayali kuranlara! Yunanistan'a aktarmasız uçuşlar Selanik veya Atina varışlı oluyor. Kara rotasında Selanik ve çevresinden bahsettiğimiz için uçak rotası Atina varışlı olsun istedik. Rotayı başladığınız yer olan Atina'da bitirecek şekilde planladık.
Atina İnişli Uçuş Sonrası Araçla: Corinth - Nemea - Tripoli - Olympia - Patras - Delphi - Atina
Dilerseniz Atina'ya uçakla vardıktan sonra Yunanistan'da araba kiralayarak bu rotanın tamamını yapabilir ya da listelediğimiz yerlerden en çok görmek istediklerinizi seyahat planlarınaekleyebilirsiniz. Antik kentlerle dolu bu rotanın tamamını yapmak ve her yeri dolu dolu gezmek isterseniz bu rotaya yaklaşık 10-14 gün ayırmanı öneririz.
Yunanistan'ı deniz yoluyla keşfetmek isteyenlere gelelim şimdi de. Türkiye'den deniz yolu ile gidebileceğiniz toplam 10 ada olsa da, biz bugünün rotasını Çeşme çıkışlı olacak şekilde planladık.
Deniz Rotası: Çeşme - Sakız - Samos - Ikaria - Seferihisar
Yunanistan'a deniz üzerinden gitmişken bol bol gezeyim diye düşünüyorsanız rotaya ilk önce Çeşme kalkışlı ve Sakız Adası varışlı feribota binerek başlayabilir ve Sakız'ı keşfedebilirsiniz. Ardından Sakız - Samos arası sefer yapan feribotlardan birine binip Samos adasında konaklayabilir ve oradan da Ikaria Adasına geçebilirsiniz. Ikaria Adası'ndan Seferihisar'a seferler bulunduğu için dönüş yolunu Ikaria Adası üzerinden olacak şekilde planladık. Bu rotanın tamamını yapmak için yaklaşık 1 hafta bizce yeterli olacaktır. Tek bir adayı keşfettiğiniz sakin bir gezi planlamak da son derece keyifli olabilir.
Seyahat rehberi niteliğindeki bir yazının daha sonuna geldik. Bu zorlu şartların artık hafiflemesi ile birlikte rahatça seyahat etmek isteyenler için hazır rotalı yazılarımız umarız ki yardımcı olur. Yazın Yunanistan planlarınız var ise bu 3 rotalı yazımızı not almayı unutmayın!
Paylaş!Facebook'ta paylaşTweet'le!Tweet gönder
Sınırı geçtikten sonra yaklaşık 45-50 dakika içinde varacağınız ilk şehir olan Alexandroupoli, Yunanistan’ın Evros ilinde bulunuyor. Doğası ve zengin bitki örtüsü sizi her gelişinizde ilk gelişinizmiş gibi etkileyecek bir manzaraya sahip.
Yunanistan’ın merkezine uzak olmasından dolayı bir mücevher gibi el değmeden kalmış Alexandroupoli nam-ı diğer Dedeağaç oldukça otantik kasaba. Aynı zamanda bir öğrenci şehri olan Alexandroupoli sahilde olmasının avantajını kullanarak her yıl özellikle Türkiye’den, Bulgaristan’dan ve Sırbistan’dan turistleri ağırlıyor.
Mağazalar, restoranlar, kafeler ve barlar konusunda da oldukça geniş bir skala sunan kasaba Yunan konukseverliğinin vücut bulmuş hali.
Ülkemizden kolay ulaşım sağlanması, güzel sahil şeridi, Samothraki yani Semadirek adasına limandan kalkan motorlarla ulaşabilme imkanı ile Alexandroupoli, Yunanistan’da hem kasaba hem ada tatili için sessiz, sakin ve alternatif bir seçenek.
Bu yazı Temmuz 2018 tarihinde güncellenmiştir.
Yanı başımızdaki “komşu” Yunanistan, yıllardır birçok kişi için önemli bir rota olma işlevini sürdürürken, gitgide daha fazla insan, arabasıyla bu ülkeye ziyaret gerçekleştirmenin tadını almış durumda. Bunda tabii ki yeni ehliyetlerin de büyük payı var, zira eskiden ehliyetlerimiz sınırı geçmek için yeterli olmadığından, sınırı arabayla geçmek çok daha masraflı bir iş haline dönüşüyordu.
Öncelikle, Yunanistan’a yapacağınız seyahatlerde Schengen vizesine ihtiyacınız var. Vizenin ardından ise eğer arabayla Yunanistan’a seyahat edecekseniz yapmanız gereken bazı işlemler olacak. (Yeşil Pasaport için vize gerekmemekte.)
GEÇERLİLİK SÜRESİ | FİYATI | |
OTOMOBİL | MOTOSİKLET | |
15 Gün | 47,25€ | 37,80€ |
1 Ay | 59,06€ | 47,25€ |
2 Ay | 82,69€ | 66,15€ |
3 Ay | 106,31€ | 85,05€ |
4 Ay | 129,94€ | 103,95€ |
5 Ay | 153,56€ | 122,85€ |
6 Ay | 177,19€ | 141,75€ |
1 Yıl | 236,25€ | 189,00€ |
Sınır çıkışımızda ilk seferde Yunanistan görevlileri hem ehliyet, hem de yeşil kartı sordular, daha sonraki çıkışlarımızda ise yalnızca sigortayı kontrol etmekle yetindiler. İlk seferde ise ehliyetin tipini gördükten sonra ellerine bile almadan “tamam” dediler, yeşil kartı ise incelediler. Aynı zamanda kontrolüne hiç denk gelmemiş olsak da Avrupa Birliği kuralları gereğince şoför kapısının cebinde gece görüşüne uygun bir yelek bulundurmanız gerekiyor, bu yelek de sigorta işleminiz sırasında Turing tarafından size ücretsiz verilecek.
Özellikle yoğun dönemlerde çıkış yapacaksanız, sigorta işlemlerinizi Turing’in şehir ofislerinde yaptırmanız zaman kaybetmemeniz açısından daha faydalı olacaktır.
İpsala Sınır Kapısı’ndan çıktıktan sonra, yol doğrudan sizi Yunanistan’ın Egnatia isimli otoyoluna bağlayacak. Bu otoyol tenha ve rahat bir yol. Aynı zamanda Selanik, Kavala gibi popüler merkezlere uzanan bir yol. Yolu Selanik’e kadar kat etmek istediğinizde karşınıza beş kez gişe çıkacak ve standart bir araba için bu gişelere sırasıyla 1.20 – 1.70 – 1.90 – 2.40 – 0.90 – 1.80 ve 0.50 Euro ücret vereceksiniz.
Seyahatinize, hali hazırda elinizde bulunan bir vize ile çıkacaksanız da “Yurtdışı Seyahat Sağlık Sigortası” yaptırmayı unutmayın, vize başvurusu dışında zorunlu bir belge değil fakat elinizde bulundurmanızda yarar var.
Not: Günümüzün en popüler yurtdışı seyahat noktalarından olan, Türkiye’ye yakın Yunan Adaları’na arabayla gidişte ehliyet konusunun sıkıntı yaratmadığına dair bilgiler olsa da, önceden Türkiye tarafındaki görevlilerle konuşularak daha net bilgi almak yararlı olacaktır. Buna zıt olarak son zamanlarda adalarda araba kiralanırken dahi yeni tip ehliyet isteyenler olduğuna dair bilgiler duyulmakta.
Dedeağaç’ta 1 gece konaklayacağımız için vakit kaybetmeme adına, günü bu plajda geçiriyoruz. Fakat sizin zamanınız varsa Ammo Ammo’yu da mutlaka denemelisiniz. Orası da benzer konseptte ve güzellikte bir yer. Güneşin batışını seyredip otelimize doğru hareket ediyoruz.
Sabah erkenden kalkıp otelden ayrılıyor ve kahvaltı için merkezdeki bir diğer popüler nokta, Salgamis Bakery’e geliyoruz. Börekleri gerçekten çok lezzetli! Önce ıspanaklıdan, sonra da tatlı kremalı olandan deniyoruz. İki çeşidi de oldukça başarılı. Ürünler hızla tükeniyormuş bu nedenle erken saatlerde gelmekte fayda var. Kahvaltımızı bitiriyoruz ve Thassos’a doğu hareket ediyoruz.
Thassos
Yaklaşık 1 buçuk saat sonra Thassos feribotunun kalktığı limana varıyoruz. Bu noktada sürücü dışındaki yolculardan birisinin araçtan inip, gişelere yürüyüp, biletleri alması gerekiyor. Direksiyondaki kişi aracıyla gemiye biniyorken, diğer yolcular yaya olarak feribota alınıyor.
Martıların eşliğinde yarım saat süren güzel bir deniz yolculuğu geçiriyoruz. Korkmuyorsanız onları ellerinizle besleyebilir ya da sadece seyredip güzel kareler yakalayabilirsiniz.
Feribot Thassos’un merkezi sayılan Limenas’a iniyor. Burası aynı zamanda turistlerin konaklama konusunda da oldukça tercih ettiği bir yer.
Marble Beach
Biz öncelikle, merkeze 7 km uzaklıkta görünen ve çok merak ettiğimiz bir plaja, Marble Beach’e gitmeye karar veriyoruz.
Plaja yarım saatlik bir sürede ulaşıyoruz çünkü zemin oldukça bozuk ve çok yavaş ilerlememiz gerekiyor. On beş dakikalık park yeri arayışımızdan sonra sonunda plajdayız! Öğleden sonra geldiğimiz için her taraf kalabalık, hatta neredeyse havluyu serecek yer bile bulamıyoruz. Fakat suyun ve kumsalın rengi gerçekten görülmeye değer! Sabah saatlerinde daha sakin ve keyifli olacağını düşünüyorum.
Limenaria
Otelimizin olduğu bölgeye doğru rotamızı çeviriyoruz. Limenaria sahilde keyifle yürüyüş yapabileceğiniz, birçok restoran ve kafe seçeneği olan bir yer. Mouragio Mediterranean Restaurant’ta deniz mahsullü makarna yiyip, bir arka sokaktaki Street Cafe Coctail Bar’ın sokağa yayılan küçük masalarında oturup, bir şeyler içmenizi tavsiye ediyorum. Üç gün boyunca burada konaklıyoruz ve çok keyif alıyoruz.
Arkeoloji Müzesi, Potamia, Panagia
İkinci gün hava kapalı olduğu için Limenas’taki Arkeoloji Müzesi’ni görmeye karar veriyoruz. Çıkışta da müzenin hemen yanındaki arkeolojik agorayı geziyoruz.
Daha sonra merkezden ayrılıp adanın iç kısımlarına doğru ilerliyor ve Potamia adındaki küçük bir köyde kahve molası veriyoruz. Yağmurun etkisinden olacak ki sokaklar bomboş. Kısa bir yürüyüşten sonra arabamıza binip bu kez de Panagia’ya gidiyoruz. Bu köy tur şirketlerinin de çokça uğradığı popüler bir yer. Birçok yerel restoran ve dükkân var. Sokaklarında dolaşıyor, hediyelik zeytinyağı ve bal alıyoruz.
Üçüncü ve son günümüzde artık hava düzeliyor ve denizin tadını doyasıya çıkarıyoruz.
Psili Ammos bizim en sevdiklerimizden! Plaj, kum ve kayalıktan oluşuyor. Deniz, dalgasız ve pırıl pırıl haliyle sizi içine çekiyor.
Giola Lagünü için aracınızı park edip bir süre yaya devam etmeniz gerekiyor. Görülmeden dönülmemesi gereken bir yer.
Aliki Beach yan yana işletmelerin olduğu suyun yine tertemiz ve durgun olduğu güzel bir koy. Restoranlarında deniz ürünleri için de güzel alternatifler var.
Paradise Beach ve Golden Beach ise denizleri hafif dalgalı plajlar. Uzun kumsalları, çocuklu aileler için güzel bir alternatif olabilir.