aslan ve fare hikayesi / Aslan İle Fare Masalı | Çocuk Masalları

Aslan Ve Fare Hikayesi

aslan ve fare hikayesi

Aslan ile Fare Masalı: Cesur Aslan Hikayesi

Aslan ile Fare Masalında Korkak bir farenin kendisini koruması için Aslandan ricacı bulunması üzerine Fare ve Aslan&#;ın başına gelenleri konu edinen güzel bir Ezop Masalı. İyi okumalar.

Aslan İle Fare Hikayesi

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde aç bir fare kocaman ormanda korku içinde yiyecek bir şeyler arıyormuş.

O kadar korkak bir fareymiş ki, Tilki gördü mü saklanır. Kurt gördü mü ödü kopar. Hele uzakta bir yaban kedisi görse kaçacak delik ararmış. Bir dal çıtırdasa korkudan yüreği ağzına gelir, bayılacak gibi olurmuş.

Bu durumuna bir çare bulmak için ormanın kralı aslanın yanına gitmeye karar vermişti.

Bir sabah erkenden kalkan fare, Cesur Aslan&#;ın yaşadığı mağaraya giderek “Saygı değer yüce kralım, haddim olmayarak sizden ufak bir isteğim olacak. Biliyorsunuz ki şu  koca ormanın içinde yaşayan hayvanlar arasında en zavallısı benim.&#;

Aslan fareye, &#;Eeee, ne istiyorsun lafı gevelemeden anlat.&#;

Fare &#; Efendim! Neredeyse günümün yarısı korkudan titremekle geçiyor. Bir ses işitsem dizlerimin bağı çözülüyor. Artık bu korkuya dayanamıyorum. Sizden ricam beni koruma altına almanız. Bu mağarada sizin yanınızda kalmam ve size hizmet etmem için beni de yanınıza kabul edin lütfen! Emin olun ki, size hiç bir rahatsızlık vermem. Sesimi bile çıkarmadan şuracıkta oturur beklerim.&#; demiş.

Aslan ise farenin anlattıklarını ses çıkarmadan dinlemiş. Fare ise aslanın sessizce dinlemesini, kendisi için olumlu bir tavır olarak görmüş ve aslanın ricasını kabul edeceğini düşünmeye başlamış. Birazcık daha ısrarcı olursa teklifini kabul edeceğine iyice inanmıştı.

Fare kısa bir süre sonra “Efendim biliyorum size layık bir hizmetkar değilim. Ama elimden geleni yapacağımdan emin olabilirsiniz. Belki de  gün gelir sizin bir işinize yararım. Hatta bakarsınız size bir faydam dokunur.&#; demiş.

Aslan farenin söylediği son sözlere çok sinirlenmiş. Hatta gözleri çakmak çakmak olmuştu. “Baksana  sen kendine!” diye kükremiş. Sonrada “Sen ne yapacağını sanıyorsun. Karşında koca bir aslan kral var. Senin gibi küçük bir fareye muhtaç mı olacağım. Sen bana nasıl fayda sağlayacaksın!&#; dedikten sonra bir daha kükreyince Fare korkmaya başlamıştı.

Aslan: &#;Şimdi git başımdan. Seni şuan bir pençeyle duvara yapıştırmadığım için de, daima benim için dua et!” demiş.

Fare ormanların kralından o kadar çok korkmuştu ki, o korkuyla öyle bir hızlı koşmuş, hızlı koşmuş ki arkasına bile bakmadan oradan uzaklaşmıştı.

Evindeki bir kaç parça eşyasını alarak ormanın girişindeki bulduğu bir deliğe girip, uzun bir süre oradan çıkmamış.

Aslan ise uzun bir süre farenin sözlerini hatırladıkça sinirlenir, sağa sola sataşırmış.

Bir gün karnı acıkan aslan yiyecek bir şeyler bulmak için yuvasından ayrılmış. O anda ormana gelmiş avcılar tarafından kurulmuş tuzağa doğru gidiyormuş. Bir süre sonra kazılmış olan çukuru fark etmediğinden birden çukurun içine düşüvermiş.

Ama koca aslan, öyle bir çukura düşüp kalır mı? Çukura düşünce hiç korkmamış. Hemen bir hamleyle dışarı çıkmak için sıçrayacağı esnada, avcılar üzerine bir ağ atarak onu çukura hapsetmişler.

Aslan çıkmak için ne kadar çabalamışsa da nafile! Ağ çok sağlam olduğundan ondan kurtulamayacağını anlamış.

O anda küçük fare aklına gelmiş. “Ah, ah benim o gururum varya beni şimdi çaresiz bıraktı. Eğer o fareyi kovmamış olsaydım. Şimdi o keskin dişleriyle üzerimdeki bu sağlam ağı kemirir. Beni buradan kurtarırdı.&#; diye söylenmiş.

Bir süre daha üzüntüyle ne yapacağını düşündükten sonra çare bulamayınca: &#;Bütün bu olanların sebebi benim! O fareyi küçümsemeyecektim. Demek oluyor ki herkes mutlaka bir işe yararmış.” diye düşünürken fare ortaya çıkmış.

Avcılar Aslanı sirke götürmek için sabahı beklemekteydiler. O anda oradan geçen fare, Aslanın ağa takıldığını görünce hiç düşünmeden hızlıca çukura girerek aslanın üzerindeki ağı kemirmeye başlamış. Bir süre sonra ağdan kurtulan Aslan, bir hamleyle çukurdan dışarı çıkmış.

Farenin kendisine yardım etmesi üzerine ona minnettar olan Cesur Aslan, fareye daha önce yaptıkları yüzünden, ondan özür dilemiş ve kendisiyle beraber kalmasını teklif etmiş.

O günden sonra Aslan ile fare bir ömür mutlu ve korkusuz bir hayat yaşamışlar&#;

1. Sınıf Aslan ile Fare Masalı Oku

Sıcağın etkisini hissettirdiği o sıcak yaz günlerinin birinde. Oldukça susayan ve susuzluğunu gidermek için ormanın ortasında bulunan derenin kenarına giden Aslan. Derenin yanına yaklaşınca bir fare ile bir fil’in suyun kenarında olduğunu görmüş.

Onlara yaklaşan ormanlar Kralı Aslan, Fare ve Fil&#;e seslenerek: &#;Biraz kenara çekilin bende susadım. Suyumu rahat rahat içeyim.&#; demiş.

Fare çaresiz bir şekilde korkusundan ses çıkaramayarak filin diğer tarafına geçmiş. Fil ise Aslana; &#;Nedenmiş niye biz çekiliyoruz. Benim ve şu gördüğün farenin de burada su içmeye hakkı yok mu? Şu gördüğün bu dereler, ormanlar ve diğer her şeyde bizimde hakkımız var. Buralar hepimizin, eğer bizimle beraber su içmek gibi bir niyetiniz yoksa, biraz bekleyin. Biz suyumuzu içelim. Sonra siz içersiniz!&#; Demiş.

Fil’in bu sözleri üzerine başlamışlar tartışmaya. Aslan diyor ki siz çekilin. Fare ile fil diyor ki biz çekilmeyiz sen çekil, yada bekle suyumuzu içelim. Sen daha sonra iç.

Derken artık ortam epey gerilmeye başlamış. Bir ondan, bir bundan derken başlamışlar itişmeye. En sonunda bu işin sonu kavgaya varmış.

Onlar kavga ederken çevrede onları izlemeye gelmiş olan akbabalar derenin yanında bulunan ağaçlara konarak aslan ile fil ve farenin kavgalarını izlemeye başlamışlar.

Akbabalar, kavga sonucunu sabırsızlıkla bekliyormuş. Acaba bu kavgayı kim kazanır diye aralarında konuşmaya başlamışlardı. Gürültüyü işiten diğer orman sakinleri de derenin yanına gelmişler.

Aslan ile fare ve fil bir ara başlarını kaldırarak etraflarına bakmışlar,. Bir de ne görsünler?  Hayvanların büyük çoğunluğu başlarına toplanmışlar.

Bir su yüzünden kavga ettiklerini düşününce yaptıklarına pişman olup, hemen kavgayı bırakmışlar. O zaman aslan fareden ve filden, Fare ve filde aslandan, özür dileyerek birbirlerine su içmeleri için sıra vermişler.

&#;Bu orman hepimizin gerçekten, güzel bir şekilde beraber kardeşçe yaşam sürmek varken neden kavga ediyoruz ki az bir beklemenin bize ne zararı olabilir ki&#; demişler?

O günden sonra barış içerisinde itişmeden bir hayat sürdürmüşler ve her zaman mutlu olmuşlar.

Şu hayattaki en güzel şeyin barış içerisinde yaşamak, birbirimizi kırmamak olduğunu bilmemizde her zaman fayda olacağını unutmayın….

Aslan ve Farenin Didişmesi- 6 Yaş Masalı

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde büyük bir ormanda aslan kral bir ağacın gölgesinde uyuyormuş. Onu uyurken gören fare, Aslanla birazcık oynamanın zevkli olabileceğini düşünerek, hemen Aslan’ın yanına giderek üstüne çıkmış.

Aslan’ın Kuyruğunu kaydırak gibi kullanan fare, kuyruğun üzerinden kayarak eğleniyormuş. Çok geçmeden üzerinde bir şeyler olduğunu anlayan Aslan, uyanır uyanmaz fareyi yakalamış.

Fare o kadar çok korkmuştu ki, Aslana yalvarmaya başlamış. “Ne olur sayın kralım, beni affedin! Belki günün birinde sana bir yardımım dokunur.” demiş.

O anda Aslan hayretler içerisinde fareye bakıyor. Bir taraftan da minik bir farenin kendisine nasıl yardım edebileceğini düşünüyormuş. O an sinirli olmayan Aslan, fareyi serbest bırakmış “ Çok şanslısın, şuan hiç sinirli değilim.”  demiş

Aslan yerinden kalktığı gibi ormanda gezmeye çıkmış. Bu arada ormana Aslan avlamak için gelen sirk avcıları ormanda büyük bir kapan hazırlamışlardı.

Kapanı görmeyen Aslan kapanın üzerine bastığında kapana takılmış. Avcılar onu hemen ağların içine koyarak yerle ilişiğini kesmişler. Artık aslanın o ağdan kurtulması imkânsızmış.

Bu arada Aslanın kükremesini işiten orman sakinleri, avcıların korkusundan o bölgeye yaklaşamamışlar. Ama minik fare onu öyle bir ağın içinde ağaca asılı olduğunu görünce “Sayın kralım sizi kurtarmaya geliyorum.” Diyerek hızlıca ona doğru koşmuş.

Bu esnada avcılar aslanı sirke götürmek için, bir kafes ayarlamak için kasabaya gitmişlerdi. Fare aslanın aşağı sarkmış kuyruğundan tutunarak ağın içine girmiş ve ağın ipini kemirmeye başlamış. Ağı kısa bir sürede kemiren fare, aslanı o tuzaktan kurtarmış.

 Aslan fareye bu yardımı dolayısıyla çok teşekkür etmiş. Aslan ve fare hemen oradan uzaklaşmışlar.

O günden sonra da aslan ile fare çok iyi birer arkadaş olarak ömür boyu beraber yaşamışlar. Bir sonraki masalda buluşmak dileğiyle hoşçakalın.

Masal oku sitemizdeki başka masalları okumaya ne dersiniz?

Değerli okurlarımız, en güzel çocuk masallarını barındıran sitemizde bugünkü masalımız aslan masalıolan Heybetli Aslan Masalı. Çocuk Masalları Kısa kategorimizdeki Heybetli Aslan Masalını okurken iyi eğlenceler. Lütfen masallarımızı yorumlarınızla değerlendirin.      

Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde büyük bir ormanda bir aslan yaşarmış. Bu aslan; ormanın en heybetli, en güçlü, en gaddar aslanıymış. Bu yüzden kendini herkesten üstün görür, bu ormanın kralı sayarmış. Herkes ondan korkarmış, diğer aslanlar bile bu heybetli aslanın yanından geçmeye korkuyorlarmış.

Aslan İle Fare


Bir gün heybetli aslan ormanda kendi başına gezerken, avcı tuzağına yakalanmış bir fareye rastlamış. fare acıyla bağırıyormuş: ‘İmdat! Bana yardım edecek kimse yok mu? Lütfen beni kurtarın.’ . fare, heybetli aslanı görünce önce korkmuş, ama denize düşen yılana sarılır misali aslandan yardım istemiş. Aslan sincaba yüzünü bile dönmeden ‘seni kurtarmakla vaktimi harcayamam. Ben aslan kralım, yapacak önemli işlerim var.’ Demiş ve yoluna devam etmiş.

heybetli-aslan-masali

Heybetli aslan yoluna devam ederken, yaşlı bir kaplumbağa, tuzağa yakalanmış sincabı görmüş ve ona yardım etmiş. Yaşlı kaplumbağa, heybetli aslana sitem etmekten de geri durmamış. ‘Ey zalim aslan!’ diye seslenmiş. ‘ Bir gün sen de yardıma muhtaç kalırsın, o zaman kimse sana yardıma gelmesze görürsün.’ demiş. Heybetli aslan gülmüş. ‘Ben kimseye muhtaç kalmam. Çünkü ben çok büyük, güçlü bir aslanım.’ Demiş.

Aslan Çukura Düşmüş


Bu olaydan birkaç gün sonra, heybetli aslan avlanmaya çıkmış. Bir ceylanın peşinde koşarken ayağı kaymış ve bir çukura düşüvermiş. Önce çukurdan çıkabileceğini düşünmüş. Gerilmiş ve kocaman sıçramış, fakat çukur çok derinmiş. Sürekli denemesine rağmen bir türlü çukurdan çıkamamış. Heybetli aslan sinirlenmiş ve çukurda tepinip bağırmaya başlamış. Oradan geçen ceylanlar onunla alay etmeye başlamışlar. ‘Ey ormanların kralı, sen nasıl bu hale düştün? Basit bir çukurdan bile çıkamıyorsun.’ Deyip gülmüşler. O sırada uzaklardan yaşlı kaplumbağanın geldiğini görmüşler. Aslan ve ceylanları gören kaplumbağa ‘Neden aslanın çıkmasına yardım etmiyorsunuz?’ diye sormuş. Ceylanlardan biri de ‘Sen delirdin mi yaşlı kaplumbağa? Onu kurtaralım da bize zalimlik yapmaya devam mı etsin? Kimseye bir faydası dokunmayan birine neden yardım edelim?’ demiş.

Yaşlı kaplumbağa ise ‘ Eğer siz aslana yardım etmezseniz, sizin ondan ne farkınız kalır? Siz de mi zalim ve kötü kalpli olmak istiyorsunuz?’ demiş. Kaplumbağanın haklı olduğunu anlayan ceylanlar kendilerini kötü hissetmişler ve birlik olup aslanı kurtarmışlar. Bu yardımları karşısında aslan da bu kadar zalim olduğu için kendini suçlu hissetmiş. Diğer hayvanlara eskisi kadar kötü davranmamış ve zamanla herkesle iyi anlaşan, iyi kalpli bir aslan olmuş.

Diğer Aslan Masallarımız.

Bir önceki hikayemiz Kayıp Ay Dede Ve Çocuklar Masalı

Diğer Çocuk Masalları Kısa kategorimizdeki masalları okumak için tıklayabilirsiniz.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir