at arabasının icadı / Savaş Arabası | Tarih Boyunca Yeni Yenilikler - Taşıtlar

At Arabasının Icadı

at arabasının icadı


Otomobil Teknolojileri: At Arabasından Uçan Otomobile

at-arabasi_

Otomobil kelimesi Türkçeye, Yunanca αὐτός (autós, &#;kendi&#;) ve Latince mobilis (&#;hareket eden&#;) sözcüklerinin birleştirilmesiyle oluşturulan ve başka bir hayvan ya da araç tarafından itilmek ya da çekilmek yerine kendi kendine hareket eden araç anlamına gelen Fransızca “automobile” kelimesinden geçmiştir.

Tekerleğin icadı milattan önce yılına kadar uzanmaktadır. Sonraki yıllarda ise, Hititlerin savaş aracı olarak geliştirdiği atlı arabalarda kullandığı bilinmektedir. Otomobilin icadına kadar geçen sürede ise; insanların yanı sıra atlar, öküzler ve köpekler tarafından çekilerek yürütülen ve insan ve yük taşımacılığında kullanılan modellerinin yapıldığı da bilinmektedir.

 

  1. yüzyıla gelindiğinde, pek çok buluşun ana enerji kaynağı olan buhar makinesinin icadı, ardından da içten yanmalı motorlarda petrol ürünlerinin kullanılmaya başlaması otomobil teknolojisinin de gelişmesinin başlangıcı olmuştur. Ancak, otomobil tek bir kişi tarafından icad edilmemiş olup, dünya üzerinde pek çok kişi tarafından farklı modeller geliştirilmiştir. Otomobil alanında yüz binlerce patent alınmıştır.

Günümüzde hayatın vazgeçilmez bir parçası ve asli ihtiyaç olan otomobilin icad edilmesi tek başına kullanımı için yeterli değildir. Onun yürütülebileceği yolların yapılması, diğer otomobillerle ve yayalarla ilişkilerinin düzenlenmesi, park ve çevre düzenlemelerinin yapılması ve alt yapıların yapılması gerekmekteydi.

Geçmişte ve günümüzde güç göstergesi olarak kullanılan otomobil ulaşımda bir çığır açtı ve insanlarda derin sosyal değişikliklere neden oldu. Mesafeler arası ekonomik ve kültürel ilişkilerin gelişmesini kolaylaştırdı. Yaygınlaştıkça insan ve yük taşımacılığı ucuzladı. Bu sayede insanların daha önce gidemedikleri yerlere gidebilmeleri ve diğer insanlarla iletişim kurmaları kültürel değişimler de meydana getirmiştir.

Günümüzdeki bazı otomobil markalarını üreten fabrikaların kuruluş yılları ’dan ’e kadar farklılık göstermektedir: Alfa Romeo, , Audi , BMW , BMC , Citroen , Chrysler , Dacia , Daihatsu , Daewoo , Ferrari , Fiat , Ford , Honda , Hyundai , Jeep , Lada , Lamborghini , Mazda , Mercedes , Opel , Prsche , RolsRoyce , Saab , Skoda , Subaru , Toyota , Volkswagen , Volvo

Pek çok devlet, otomobil ve motor üretimini stratejik görmüş ve yıllar öncesinden üretime başlamış ve tüm dünya pazarlarına sunmuştur. Ancak, bu markalar arasında Türkiye’nin bir markası yer almamaktadır. Türkiye, yılında dönemin Cumhurbaşkanı olan Cemal Gürsel’in talimatıyla yılında kendi markası olan Devrim adında bir otomobil geliştirmiş ancak o yıllarda seri üretimi yapılmamıştır. yılında Koç grubu, İngiliz firmasına tasarımını yaptırdığı Anadol markasıyla, Ford’a ait şase ve motorlar kullanarak yılına kadar üretim yapmıştır.

Günümüzde, devletin TÜBİTAK üzerinden yaptığı destek ve teşviklerle yeniden bir Türk otomobili üretilmesi gündemde. Muhtemelen elektrikli olacaktır. Türkiye&#;nin elektrikli ilk yerli otomobilinin &#;de yollarda olacağı planlanmaktadır. &#;BEGLER&#; isimli otomobilde Türkiye&#;nin ilk yerli otomobili olan Devrim&#;den çizgiler de bulunuyor.

Otomobil kullanımı; çevre kirlenmesi, yenilenemeyen enerji kaynaklarının hızla tüketilmesi, trafik kazaları sonucu ölümlerin artması, bireyselleşmenin ve obezitenin artması, yaşam biçimlerinin değişmesi gibi pek çok çevresel ve sosyal değişimlere neden olmuştur.

yılında buharlı otomobil üretilirken, Yüzyılın başından itibaren petrol ürünlerinin kullanımıyla motorin (mazot) kullanan otomobiller üretilmiş, 2. Dünya savaşında ağır kış şartlarında derecede mazotun donmasıyla yeni arayışlara girildi. Hızlı bir şekilde dereceye kadar dayanıklı benzinli motor kullanan otomobiller üretildi. Günümüze kadar ilerleyen yıllarda, LPG gazı kullanan otomobiller, elektrikli otomobiller, suyla ve onun bileşiminin ayrıştırılmasıyla meydana gelen hidrojen enerjisiyle çalışan otomobiller ve bunların bir kaçını birlikte kullanan hibrid otomobiller geliştirildi. Bu süreçte en büyük etken, fosil yakıtlarının dünya üzerinde hızla tükenmesidir.

Otomobillerdeki en önemli gelişmeler kuşkusuz motorda olmuştur. ’lü yılların başlarında ilk buharlı motorlar en fazla 10 km hız yapabiliyordu ve adına buharlı fayton denilmekteydi. ’e gelindiğinde ise, 15 beygir gücüne ve 63 km hıza ulaşmıştı. Motorda asıl gelişme, ’lara gelindiğinde elektrik ile ateşlenen ve su ile soğutulan ilk içten yanmalı motor icad edildiğinde olmuştur. ’de petrol kullanan bir karbüratör icad edilmiştir. Yine aynı yıllarda 4 zamanlı motor kullanılmaya başlanmıştır. Benzin kullanan ve sağlıklı çalışan ilk otomobil yılında Karl Benz tarafından geliştirilen Benz Patent Motorwagen olmuştur. yılında benzin pompasının kullanılmaya başlanmasının ardından, otomobil lastiğinde olmuştur. Babaları, bisiklet fren pabucu üreticisi olan Édouard ve André Michelin kardeşler, ilk otomobil lastiğini icad ederler. Fren ve direksiyon sistemindeki gelişmelerle, bugünküne benzer ilk otomobil Yüzyılın başlarında tasarlanabilmiştir. Günümüze kadar geçen yıllarda ise, motor beygir gücü ve hızı yüksek, daha az yakıt tüketen otomobiller üretilmeye başlanmıştır.

Otomobil üretimi arttıkça, alt yapı çalışmaları, trafik işlerinin planlanması ve yönetimi, yeterli sayıda trafik polisi ve ışıklarının hazırlanması vb. bir çok iş ve işlem ortaya çıkmıştır. Her şeyden önce şoförlerin belli bir eğitimden geçirilmesi önem kazanmıştır. “Şoför” kelimesi, Fransızca da “Ateşçi“ anlamına gelen “Chauffeur” kelimesinden gelmektedir. İlk otomobil buharlı arabaydı ve topları taşımak için kullanılmıştı. Bu nedenle ateşçi anlamına gelen bu kelime sonraki yıllarda da sürücü anlamında kullanıldı.

Otomobil teknolojileri halen geliştirilmeye devam etmektedir. Son icat ise yılında icat edilen uçan otomobil olmuştur.

Şimdi otomobil teknolojilerinin kronolojik gelişim seyrini aktararak kimlerin hangi katkıları sunduğunu görelim.

Otomobil Teknolojilerinin Kısa Kronolojisi

— Çalışabilen ancak kullanışlı olmayan ilk içten yanmalı motor yılında Hollandalı Christiaan Huygens ’in yaptığı barutun yanması ile çalışan pistonlu makine oldu.

— İngiliz Thomas JAVERY ilk buharlı makinayı yaptı.

— İngiliz James Watt uzun süreli çalışan buharlı makinayı yaptı.

— Kendi kendine hareket eden ilk araç İsveçli mühendis ve topçu yüzbaşı FardierNicolas Joseph Cugnot ( )tarafından geliştirildi.

— Richard Threvithick dişli transmisyon kullanarak arabasını km yol yaptırmıştır.

— Oliver Evans Amerika’da yolcu taşıyan araç yapmıştır.

—İngiliz mühendis Mr. Robert Street , terementin ve hava karışımını bir alevle ateşleyerek çalışabilecek bir motor projesi yaptı.

—Murdock katı yakıtlardan hava gazı elde etmeyi başarmıştır.

—İngiltere’de Richard Threvithick yolcu taşıyan araç yapmıştır.

— Sonradan içten yanmalı makinelerin, özellikle dizel motorlarının temel ilkeleri, genç bir Fransız mühendisi Sadi Carnot tarafından belirlendi.

—15 – 20 km hızla giden buharla çalışan 14 yolcu taşıyabilen yolcu otobüsleri imal edildi.

—İngiliz Parlamentosu bütün arabaların iki sürücüsü ve önünde gündüz kırmızı bayrak gece kırmızı fener bulunmasını şart koşan kanun çıkardı. Bu kanun motor gelişim hızını biraz durdurmuştu. yılında bu yasa kaldırıldı.

—İlk petrol kuyularının kazıldığı yıllarda hava gazı ile çalışan ticari bakımdan elverişli ilk motor Belçikalı mühendis Jean Joseph Etienne Lenoir () tarafından yapılmıştır.

—Fransız mühendisi Alphonse Eugene Beau de Rochas ( ) 4 zamanlı çevrimin esaslarını ortaya koydu.

—Alman mühendis Nicholaus August Otto ve Eugen Langen ( ), Rochas’ın bulduğu prensipleri pratiğe çevirerek dört zamanlı çevrime sahip motoru yapmışlardır.

—Viyanalı Siegfried Marcus ( ) geliştirdiği motorla viyana sokaklarında 12 km hızla gezerken halkın panik yaşamasına sebep olmuş birkaç kaza yapmıştır.

—Nikolaus August Otto ( ), uzun yıllardan beri sürdürülen &#;Güç Kaynağı&#; arayışına son vererek ilk dört zamanlı gaz motorunu üretti.

Otto yaptığı motorun patentini Amerika’dan aldı.

—İngiliz mühendisi Dugal Clerk iki zaman esasına göre çalışan ilk motoru bulmuştur.

—Amerika’da George Brayton benzin yakıtlı motor yaptı.

—Alman Karl BENZ 14,5 Km hız yapabilen satış amaçlı ilk arabayı üretti. Bu, at kullanılmadan kendiliğinden hareket edebilen anlamına gelen auto-mobile kavramının ortaya atılmasından sonra ilk otomobilin doğumu olmuştur.

— Herbert Akroyd Stuart Bir kaza sonucunda kızgın bir yere değen gaz yağının hava ile karışarak yandığını gördü. Bu olaydan etkilenerek yaptığı deneylerle motorunu geliştirdi ve patentini aldı.

—Bir Alman mühendis olan Capıtaine , Akroyd’un motoruna benzeyen bir motorun patentini aldı. Bu motorlar yarım dizel ( kızgın kafalı ) motorların esasını oluşturdu.

—İlk otomobillerin çoğu , dişlileri olmadığı için yokuş çıkamıyor,

Benz Victoria önce durup sonra geriye doğru inmeye başlıyordu ’da yapılan Benz Victoria marka arabada bir deri kayışı küçük bir kasnağa bindiren bir kol kullanılmıştı . Bu düzenek tekerleklerin daha yavaş dönmesini ve yüksek manivela gücünün arabayı yokuş yukarı tırmandırmasını sağlıyordu.

— Münih yüksek teknik okulu mühendislerinden Rudolf Diesel, Buhar motorlarına uyguladığı bir takım mekanik değişiklikler sonrası performanstan %10 kazanç sağladı. Sonraki yıllarda yaptığı çalışmalarla motordaki teknik verim % 24 ‘ e kadar yükselmişti. Bu güne kadar bu motorlar üzerinde birçok değişiklik yapılmasına karşın Rudolf Dizel’in koyduğu esaslar değişmediğinden Bu motorlara dizel motorları adı verilmiştir.

—Amerika’nın ilk başarılı otomobili “duryea” , seafoodplus.info ve Charles Edgar Duryea Tarafından yapılmıştır. Bir rivayete göre ilk karbüratörü Charles Duryea’nın karısının lavanta püskürtme şişesinden ilham alarak yaptığı söylenir. Halbuki Mayback karbüratörü bu tarihten çok daha önce bulmuştu.

—Dünya&#;daki ilk resmi otomobil yarışı, 22 Temmuz &#;te düzenlenmiş ve Paris-Roven arasında 50 km&#;lik bir mesafeyi kapsayan bu yarışta 19 otomobil mücadele etmişti. Yarışı Le Petit Journal Gazetesi organize etmiş ve sporcular saatte 18 km/h gibi baş döndürücü bir sürat ortalamasıyla yarışmışlardı. İlerleyen yıllarda otomobil sporlarında farklı branşlar gelişmiş ve ilk pist yarışı &#;de Periqueeux&#;te düzenlenmiştir.

— Fransa Otomobil Kulübü (AFC) Paris&#;teki Les Tuiliers&#;in güneşli bahçelerinde ilk otomobil fuarını organize etmiştir. Fuara firma katılmıştır.

—İstenildiğinde benzinli istenildiğinde elektrik motoruyla ilerleyebilen ilk aracı 27 yaşındayken Ferdinand Porsche yapmıştır. yılında “Mixte-Wagen” adını verdiği aracı tanıtmıştır. Viyanalı bir fayton üreticisi olan Ludwig Lohner ile birlikte çalışan Porsche 4 silindirli bir Daimler motoruna aküler , bir jeneratör ve elektrik motorları ekledi. Bu haliyle Mixte benzinli motor stop edildiğinde bile akülerin çalıştırdığı elektrikli motorla ilerlemeye devam edilebiliyordu.

İlk hibrid otomobil Mixte-Wagen—MAN fabrikalarında Alman deniz kuvvetlerindeki gemilerde kullanılmak üzere dizel motorları yapılıyor

—Fransız Gustave LİEBAU ilk emniyet kemerini tasarladı ve patentini aldı

—Kısa adı FIA olan Uluslararası Otomobil Federasyonu&#;nun yılında kurulmasıyla otomobil sporlarının gelişimi daha da hızlanarak devam etmiştir. Merkezi Paris&#;te bulunan FIA, aralarında Türkiye&#;nin de bulunduğu 90&#;ın üzerinde ülkenin &#;den fazla otomobil kulübü ve birliklerini bünyesinde toplamakta ve 50 milyonun üzerinde sürücüyü temsil etmektedir.

—İsveçli mühendis Alfred Büchi egzoz gazlarından yararlanarak çalışan bir türbin vasıtasıyla dört silindirli bir motora aşırı hava yüklemeyi başardı.

—İlk 4WS ve 4WD sistemi Latil marka traktöre uygulandı

İlk 4WS ve 4WD sistemi Latil marka traktöre uygulandı—İlk tampon takılan araç İngiltere’nin Kilburn kentindeki Simms Manufacturing Co. tesislerinde üretilen 20 HP gücündeki Simms-Welback marka araçtır. Aynı yıl tamponun patentinin seafoodplus.info tarafından alınmasına karşın aslında bu fikir yeni değildi yılında Moravya’daki İmperial Nesseldorf vagon fabrikasında yapılan çek malı Prasident marka otomobilin önüne tampon konmuş ancak Viyana yakınlarında yapılan denemelerde ilk 10 milden sonra tampon düştüğü için bir daha takılmamıştır

—ABD li Henry Ford T modeli adındaki ilk seri üretim otomobili yaptı. İlk üretim bandı fikrinin de babası olan Ford de günde araba üretebiliyordu

—İki zamanlı ve BG’de ilk yüksek güçlü dizel motoru yapılıyor

—İngiltere’de “ Royal aircraft establishment “ fabrikaları mekanik püskürtmeli dizel yakıt sistemini geliştirdi. Böylece yüksek devirli dizel motorları oluşturularak hafif taşıtlarda kullanılmasına zemin hazırlandı.

—Avrupa’nın ilk seri üretim otomobili Type A Citroen tarafından piyasaya verildi. Citroen aynı yıl dünyada ilk organize satış sonrası hizmetleri yapılandırdı.

—Voisin firması hidrolik olarak çalışan ABS&#;nin atası üzerine çalışmalar yaptı. “Frenlemenin tekerlekleri kitlemesini önleyici donanımı&#; tanımıyla da Almanya’da numarasıyla ilk patentini aldı

—Dünya&#;da otomobil yarışları düzenlenmeye başlandığı dönemde, Anadolu&#;da sadece &#;at arabası&#; yapılabiliyordu. Bu nedenle ülkemizde otomobil sporunun başlangıcı Batı Avrupa&#;dan çok sonra oldu. Türkiye&#;de otomobilcilik, yılında o günkü ismi Türk Seyyahin Cemiyeti olan Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu (TTOK)&#;nun kurulmasıyla resmi kimliğine kavuşmuştur.

—Citroen dünyanın ilk çelik karasörlü otomobili B10’üretti

—MAN &#;ın ürettiği bir kamyon direk enjeksiyonlu dizel bir motoru kullanan ilk vasıta oluyordu

—Citroen seri olarak önden çekişli araç üretmeye başladı

—Citroen Hidropnömatik süspansiyon sistemini icat etti

—İsviçreli kamyon üreticisi Saurer ilk turbo motorlu kamyonu üretti

— Klima&#;yı standart olarak kullanıma sunan ilk marka Studebaker Commander&#;dir

—GM tasarımcısı Harley Earl ilk elektrikli cam sistemini Buick y&#;ye monte etti.

— FIA Formula 1 Dünya Şampiyonası olarak kabul edilen ilk Formula 1 yarışı 13 Mayıs de Silverstone&#;da yapılan İngiltere Grand Prix&#;idir.

– Döner Pistonlu Motor ( Rotary-Wankel motoru ) senesinde Felix Wankel tarafından geliştirilmiş bir motor türüdür. Bu motorda silindir geometrik elips biçimi şeklindedir. Bu motorun çalışma prensibi kısaca, yakıt odasına sahip blok içinde üçgen şeklinde bir döner pistonun dönerek, silindir içinde değişik yakıt hacimleri ve sıkıştırma oranları meydana getirmesidir.

—İlk hız sabitleyicisi ( cruis control ) Imperial marka araçta kullanıldı.

—İsveç&#;teki Volvo Fabrikasında mühendis olan Nils Bohlin Üç noktalı emniyet kemeri olarak bilinen sistemin patentini aldı.

—İlk seri üretim turbo motorlu otomobil Chevrolet Corvair Monza tanıtıldı. Daha sonra bu modeli Oldsmobile F85 Jetfire takip etti

Wankel motoru ilk kez NSU Spider marka araçta kullanıldı

—İngiliz otomobil firması Jensen İlk ABS&#;yi otomobillerine uyguladı

—Avrupa’da seri olarak turbo motorla üretilen ilk otomobil BMW oldu.

—Modern ilk ABS sistemi BMW 7 serisi ve Mercedes S serisinde uygulandı

—Turbo üreticisi Garrett intercooler adını verdiği bir turbo soğutucusu geliştirdi. Bu sayede türbine giren hava soğutularak turbonun performansı artırıldı

—Çift turbo takılan ilk araç Porsche oldu

—Bosch ilk üretici olarak ABS sisteminin daha gelişmişi olan ASR sistemini piyasaya sürmüştür.

—Fiat Croma TdiD değişken geometrili turboyla donatılan ilk otomobil oldu. Sistem düşük motor devirlerinde turbonun verimini önemli oranda artırıyordu.

—Bosch yılında FDR sistemini aktif sürüş emniyetini sağlamak üzere üretime almıştır. Özellikle virajlarda ve ani yol değişikliklerinde FDR sistemi, yıldırım hızı ile motor, şanzıman ve frene müdahale ederek aracın savrulmasını önler.

—Çift turbo takılan ilk seri üretim dizel motorlu otomobil BMW d oldu

—Mercedes üç turbolu v6 dizel motorla donatılmış konsepti Vision SLK Cdi’yi Cenevre otomobil fuarında tanıttı.

— Fransız motor üreticisi MDİ’nin geliştirdiği, cc’lik, 25 beygir (HP) güç üretip, Km/Saat hız yapan CityCat adlı hava motoru. Araç ise, 2,65/1,62/1,64 metrelik ebatlarıyla tam bir şehir otomobili olan CityCat kg ağırlığa sahip. Firma, hava ve benzin hibrit otomobilin prototipini tanıttı.

— Teknoloji devi Google, Otomobil sektöründe yeni bir devrin kapılarını açıyor. Devrim gibi bir buluşa imza atam şirket, şoförsüz araba ürettiğini açıkladı. Daha önce geliştirdiği kendi kendine giden arabada köklü değişikliklere giden Google’ın araçlarında ‘dur’ ve ‘git’ düğmesi olacak, direksiyon ve pedallar yer almayacak. Araçta bütün işi algılayıcılar yapıyor.

— Slovakyalı bir ekip, 30 yıllık bir çalışma sonunda katlanabilen kanatları sayesinde uçan bir otomobil geliştirdi. ‘Aeromobil’ adı verilen araç, havada ve karada kullanılabiliyor. Saatteki kilometre olan Aeromobil’in, taşımacılık alanında çığır açabileceği belirtildi. 30 yıllık bir çalışmanın ürünü olan aracın, özellikle kısa mesafelerde uçaklara olan bağımlılığı azaltması bekleniyor.

Kasım , Kayseri

Bunu beğen:

BeğenYükleniyor

İlgili

Osmanlı'da at kültürü, taşımacılıkta da kullanıldı; taşımacılık bu dönemde hayvan gücüne dayalı nakil vasıtaları aracılığıyla yapılırdı; bu iş için devletin elinde çeşitli yük hayvanları bulunur, özellikle sefer dönemlerinde ihtiyaca kâfi gelmeme durumunda kiralama usulüne gidilirdi. Gerek Anadolu'da gerekse Rumeli'de umumiyetle uzun mesafeler için deve, yakın mesafeler için araba kullanılırdı.

TÜRKLERİN ATLARA OLAN İLGİSİ

Türkler göçebe Orta Asya halkları soyundan gelirler ve tarih sahnesinde at yetiştirici özellikleriyle yer alırlar. Çinliler Türklerden bahsederken, 'Hayatları atlarına bağlıdır' derler. Eski Türkçe metinlerde ve Çin ve Arap kaynaklarında, Türklerin antik çağlarda at yetiştiriciliği ile uğraştıkları ve yetiştirdikleri atları komşu ülkelere satarak geçimlerini kazandıkları anlatılmaktadır. Kaşgarlı Mahmud, Dîvânü Lügati't-Türk'de "At Türk'ün kanadıdır" demektedir. Batılı yazarlardan Sidonius'a göre, 'at, başka bir kavmi sadece sırtında taşır, fakat Hun kavmi at sırtında ikamet eder.' Avrupalılar Hunları 'ata yapışık kavimler' diye adlandırmışlardır. yüzyıl Bizans kaynakları da, 'Türkler sanki at üstünde doğmuşlardır, yerde yürümesini bilmezler' demektedir. Türklerde ölen kişiler atıyla birlikte gömülmüştür…

TÜRKLERDE ATLI ARABA KÜLTÜRÜ NASIL ORTAYA ÇIKTI?

Hayvanların evcilleştirilmeye başlanması ilk olarak Asya'da başlamıştır. Çin kaynaklarına göre atlı araba M.Ö. yılında Türkler tarafından kullanılmıştır. Ayrıca Türklerde 'oturma arabası' vardır. Bu araba Çin kaynaklarında 'keçe arabası' olarak geçmektedir. Bir Türk kabilesi olan Tobalar da da, 'ilahi bir araba'dan bahsedilmektedir. Buna göre bazı Türk kabilelerinde arabanın dini bir önemi olmalıdır.

Hunlar at üretmişler, öküzleri ehlileştirmişler, hatta M. Ö. III. yüzyılda şahinle avlanmayı bile öğrenmişlerdir. Kulübeler (tekerlekli arabalar) kurmuşlardır. Bu kulübeleri (tekerlekli çadırları) kullanıma oldukça elverişliydi. Dondurucu toprak ve taş duvarlara oranla bu çadırlar rüzgâr ve soğuğa karşı koruyucu durumundaydı. Ayrıca otağı sökerek daha sıcak bir yere taşıma imkânı vardı. Hun göçebe hayvancılığı oldukça gelişmiş olduğundan, bu hayvanlar yüklerini de taşımaktaydılar.

Kaynaklara ve arkeolojik kalıntılara bakıldığında araba Hunların askeri ve günlük yaşamlarında çok önemli bir yer tutmaktadır. Hunlar arabayı günlük hayatta ve askeri amaçlı olarak da nakliye ve ulaşımda sıkça kullanmışlardır. Sadece araba yapmakla kalmamışlar, ok, yay, çadır ev, tahta çit ve tabut yapma işlerinde de usta idiler.

ARABA BİR ÇİN İCADI DEĞİLDİR

Çin yıllıklarında da Hunların araba yapıp kullandıkları çok açık bir şekilde belirtilmektedir. Mesela, M.Ö.8 yılında Çin hükümdarı, Hun Şanyüsü'nden bir yeri istemiştir. Şanyü, bu istek karşısında Hunların batı kesiminde yaşayan ahalinin çadır ve araba yaptıklarını, üstelik bölge halkının buradaki dağa saygı gösterdiklerini, ayrıca bu bölgenin atalarını malı olduğunu, hepsinden önemlisinin de ev ve araba yapmak için halkın ağaç ihtiyacını bu dağlık araziden karşıladıklarını belirterek Çin imparatorunun bu isteğinin kabul etmemiştir.

Çinlilere at besleme kültürü muhtemelen kuzeyden, Türk kavimlerinden gelmiş olmalıdır. At besleme ile beraber savaş arabası şeklindeki araba da Çinliler tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Bu sebeple araba bir Çin icadı değildir. Böylece Çinlilerin kullandığı arabanın kökeninin kuzey, yani Türk kavimleri olduğu söylenebilir. Bir Çin kaynağında, Mete'nin bir mektubunda Çinlilere dostluk sembolü olarak bir adet deve, iki adet binek atı ile birlikte sekiz tane de araba atı gönderdiği belirtilmektedir.

İKİ TÜRLÜ ARABA KULLANILIRDI

Orta Asya'da eskiden beri kullanılmakta olan iki türlü arabanın bulunduğu bilinir. Biri sürücünün arkaya oturup dizginle idare ettiği Hârizm ve Kaşgararabası, diğeri ise sürücünün at üzerine binip kısa gem ile idare ettiği Türkistan ve Hokand arabasıdır.

İbn Battûta Kırım'da halkın dört tekerlekli at, öküz ve deve ile çekilen bir araba kullandığını bildirmektedir. İbn İyâs ise arabanın Osmanlı Türkçesi'nden Arapçaya geçtiğini, deve, at, öküz gibi hayvanlar tarafından çekilen tahtadan yapılmış tekerlekli bir vasıta olduğunu yazmaktadır. Diğer önemli bir konu da araba kelimesinin Türkçe'den diğer dillere geçmiş olmasıdır. Mesela, Ruslar "arba" demişlerdir.

OSMANLILARDA ARABA

Osmanlılarda araba ise, özellikle Lale Devri'nde İstanbul'da çok süslü arabaların yapılması ve yaygın bir şekilde kullanılması ile ortaya çıkmış ve önem kazanmıştır. Fransız asilzadeleri taklit edilerek zarif binek arabaları yapılmıştır. Mesela, III. Ahmet'in oğullarının sünnet düğününde şehzadeleri sünnet yerine götüren araba altı at ile çekilen bir saray koçusu olup içerisi mükemmel bir şekilde döşeli ve altın yaldızlıydı.

OSMANLI DÖNEMİNİN HAYVAN KOŞULU İLK ARABASI "KOÇU"

Osmanlı döneminin İstanbul'unun hayvan koşulu ilk arabası, iki öküzün çektiği koçu idi. yüzyılda Avrupa ile beraber Osmanlı Devleti'nde de genel bir aydınlanma ve yükselme olmuştur. Bunun sonucunda taşıma araçlarında çizgileri daha rafine, renkleri ve süslemeleri daha zengin bir araba tipi olan Katipodası toplumda kullanılmaya başlanmıştır. yüzyılın son çeyreğinde de Avrupa'dan ithal, iki yanı açık, üstü arkadan körüklü iki kişilik faytonlar; onların dört kişilik, karşılıklı iki kanepeli ve ön ile arkadan iki körüklü, üstü kapanan tipi olanlar landonlar ve her yanı ahşap yapım, kapalı, yan pencereleri camlı, kutu biçiminde dik, iki kişilik atlı arabalar olan kupalar sosyal hayata girmiştir.

Ayrıca, koçuya göre daha kısa boylu ve daha alçak, perdeli bir araba tipi olan talikalar, Avrupalılaşmış beylerin kendilerinin kullandıkları, Viyana'dan, Paris'ten ithal, parlak metalik renkli, karoserli, tek at koşulu, yan yana iki kişi alabilen kabriyoleler de diğer at arabası türleri olarak kullanılmışlardır.

GÜNÜMÜZDE AT ARABALARI

Günümüzde ise çiftçiliğin ağır bastığı köylerin çok azında görebildiğimiz at arabaları, teknoloji karşısında varlıklarını sürdürememişlerdir. Bazı çiftçiler ya da seyyar satıcılar tarafından az da olsa kullanılmakta olan at arabaları da teknolojiden nasibini almıştır. Özellikle eski otomobil lastiği takılarak onlar da zamana uyduklarını göstermişlerdir. At arabalarında tahta tekerlekleri dışında artık kullanılmayan bir başka özellik de üzerlerindeki resimlerdir. Bu resimler pek çok duygu ve düşünceyi ifade etmektedir. Kullanılan resimler, figürler, motifler Türk kültürünün bir parçasıdır. Buna en güzel örnek, 'araba ressamı' olan Bursalı Enver Ertaban'dır.

ENVER USTA'NIN TUVALİ

Bursalı Enver ustanın tuvali arabanın tahtalarıdır. Tuvalinin konuları ise, doğanın bin bir güzelliği, çiçekler, böcekler, kuşlar, dağlar, ovalar ve denizlerdir. Enver Usta için boyamada en zevkli an resimlemektir. O'na göre, yollar asfalt olalı ne at arabası kaldı ne de onların tıkırdıları Asfalt icat olmuş, Enver Usta'nın işleri bozulmuş.

"Arnavut Kaldırımları söküleli beri, tahta tekerlekler ve nal sesleri yitti gitti toprağın derinliklerinde, Ama her şeye rağmen, sevdalar, umutlar, özlemler dile geliyor 'Araba ressamı'nın tuvalinde"

Yine Kuşadası, Davutlar, Değirmen mevkiinde çevre düzenlemesi olarak kullanılan bir arabada deniz, gemi, tekne resimlerini tuvaline konu olarak işleyen bir başka araba ressamı da eserine 'boyacı Hasan Şimşek' imzasını atmıştır. Kuşadası'nda süslediği bir at arabası kullanılan Manisa-Akhisar'lı Hasan Şimşek, at arabalarına uyguladıkları resimlerin "süsleme sanatı" olarak nitelendirildiğini, kendisinin bildiği kadarıyla en az yüz yıldır ayni yöntemin kullanıldığını, sadece bu at arabası süsleme sanatının yöresel bazı farklılıklar gösterdiğini ve ayrıca Akhisar'ın yaylı at arabalarının (Akhisar Yaylısı) çok ünlü olduğunu ifade etmektedir.

At arabalarının teknoloji karşısında kaybolmaya başlaması ile birlikte araba ustalarının da işleri kaybolmuştur. Konya'nın Akşehir İlçesi'nin tek at araba ustası olan Hüseyin Doğancı ve Afyonlu Yılmaz Baytürk buna en iyi örnektir. Günümüzde ise at arabaları çoğunlukla benzin istasyonları, dinlenme tesisleri, lokanta ve turistik yerlerde geceleri de ışıklandırılarak bir süs aracı olarak kullanılmaktadır. Yine, tekerlekleri kullanılarak oturma bankları yapılmaktadır ve antikacılardaki yerini almıştır. (Türk Kültüründe At Arabası (At Arabalarının Dili) , Yard. Doç. Dr. Şayan Ulusan Şahin)

DİVAN ŞİİRİNDE AT İSİMLERİ

Divan şiirinde Türkçe, Arapça ve Farsça kökenli birçok at ismi ve sıfatı kullanılmıştır: Yügrük (at), kula (at), kısrak, tay (atın yavrusu), ahrec (kır at), aşkar (koyu kırmızı renkli at), cenîbet (yedek at), kütel (yedek at), ciyâd (iyi ve eşkin giden at), devâb (binek hayvanı), eblak/ablak (alaca at), edhem (karayağız at), eşheb (beyaz renkli at), feres (at), harûn (terbiye görmemiş, huysuz at), hayl (at sürüsü, yılkı), hink/hınk/hıng (beyaz, kır at), kûhayl/küheylân, mâdiyan (kısrak), matiyye (binek hayvanı), mudammer (koşu atı), bârgîr (yük hayvanı, beygir), bedrâm (sert at), esb (at), hargele (huysuz at), küreng (al renkli at), rahş, rehvâr (sarsmadan yürüyen at), semend (çevik ve güzel at), şebdîz (karayağız at), tekâver (koşucu at), tevsen (sert başlı at), yekrân (soyu temiz, sarı ile kırmızı arasındaki at), Aşkar, Burak, Düldül, Gülgûn, Rahş, Refref, Şebdîz… (TÜBAV, Divan Şiirinde At Ve Şiirlerde İşlenişi, Bülent Kaya)

TÜRK EDEBİYATINDA AT KÜLTÜRÜ

Türk edebiyatının birçok eserinde ve pek çok edebî türde attan söz edilmiştir. Nitekim Divan edebiyatı/ şiiri geleneği içerisinde azımsanamayacak ölçüde ata ve atla ilgili pek çok sosyal, kültürel ögeye yer verilmiş, atla ilgili çok sayıda benzetme kullanılmıştır.

Yahya Kemal

"Bizdik o hücumun bütün aşkıyla kanatlı;
Bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı.
Uçtuk Mohaç ufkunda görünmek hevesiyle,
Canlandı o meşhur ova at kişnemesiyle!"

Arif Nihat Asya

O zaferler getiren atların
Nalları altındanmış
Gidişleri akına,
Gelişleri akındanmış.

Orhan Veli

Kır At'a nal mı dayanır?
Dağlar uykudan uyanır,
Yer gök kızıla boyanır.
Bu dağlardan geçmedinse,
Bu sulardan içmedinse,
Yaşadım deme be, ahbap.
El dayanmaz, diş dayanmaz pınar başlarında
Kavaklar yatar, boylu boyunca.
Ovaya kereste indiren arabalardan
Ses gelir, inceden ince:

Sezai Karakoç

"Bir kaza kurşunu bulur her yerde
Süvarisiz şaha kalkan atları"

Turgut Uyar

Eylül toparlandı gitti işte
Ekim filanda gider bu gidişle
Tarihe gömülen koca koca atlar
Tarihe gömülür o kadar

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir