Enfeksiyonların en yaygın görülen ve ebeveynlerin yoğun kaygı duymalarına yol açan belirtilerinden biri, ‘yüksek ateş’. Son haftalarda, çocuk acil polikliniklerine yüksek ateş nedeniyle başvuruda ciddi bir artış var. Bunun nedeni ise yüksek ateşin Covid’un da yaygın belirtilerinden biri olması. Ancak her ateş Covid enfeksiyonundan kaynaklanmıyor ve çoğu viral enfeksiyonda olduğu gibi bu hastalık ateş olmadan da seyredebiliyor.
Ebeveynlerin yüksek ateşte kaygılandıkları bir başka önemli nokta da, çocuklarının havale geçireceğini ve bunun sonucunda beyninde kalıcı hasar oluşacağını düşünmeleri. Oysa yaygın inanışın aksine, 6 ay-5 yaş arasındaki çocukların ancak yüzde 4’ünde ateşli durumlarda havale gelişiyor.
Gerek yüksek ateş, gerekse eşlik eden menenjit ve ensefalit gibi ağır bir enfeksiyon varlığı olmadan görülen basit ateşli havale, beyinde kalıcı hasar bırakmıyor.
Çocuklarda oldukça sık rastlanan yüksek ateş, vücut sıcaklığının 38,5 derece üstü olarak ölçülmesi şeklinde tanımlanıyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Sibel Aka, çocuğun genel durumunun ateşin derecesinden daha önemli olduğuna dikkat çekiyor.
Doç. Dr. Aka'nın açıklamalarına göre ateş bir hastalık değil, vücudun doğal ve faydalı bir yanıtı. Ayrıca ateşin yüksekliği ile hastalığın ciddiyeti arasında her zaman bir bağlantı olmuyor.
Eğer çocuğunuz çok huzursuzsa veya dalgınsa
Bu sorunlarına kusma, ishal ve baş ağrısı gibi başka sorunlar eşlik ediyorsa
En önemlisi ateşle birlikte ciltte döküntü varsa, hemen doktora başvurmanız gerekiyor. Çünkü bu tablo ciddi bir hastalığın belirtisi olabiliyor.
Çocuğunuz bir yaşın altındaysa, özellikle de 3 ayın altında ise ateş durumunda hemen doktora başvurmanız gerekiyor.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Sibel Aka, çocuklarda gelişen yüksek ateşte ebeveynlerin en sık yaptıkları 5 hatayı anlattı.
Ateşin hızlı yükseldiği durumlarda titreme ve üşüme sorunları gelişebiliyor. Çocuğun özellikle el ve ayakları soğuk olabiliyor. Ancak üşür kaygısıyla çocuğunuzu sıcak ortamda tutup kalın giydirmemeniz gerekiyor. Çünkü sıcak, vücut ısısının daha fazla yükselmesine yol açıyor.
Ne yapabilirsiniz?
Ateşli çocuğun bulunduğu oda ısısı ne çok sıcak ne de çok soğuk olmalı.
Oda ısısını derecelerde tutmaya dikkat edin.
Kalın kıyafetler yerine bol ve ince kıyafetler giydirmeye özen gösterin.
Ateşli çocuğu soğuk suya sokmayın veya soğuk uygulama yapmayın
Soğuk su vücut sıcaklığının tekrar hızla yükselmesine neden oluyor ve çocuğu huzursuz ediyor.
Ne yapabilirsiniz?
Çocuğunuzun ateşi yükseldiğinde ılık suyla banyo yaptırabilir veya ılık pansuman uygulayabilirsiniz.
Çocukta ateşi hızla normale döndürmeye çabalamayın
Ateş düşürücü kullanımındaki amaç, çocuğun ateşten doğan huzursuzluğunu gidermek. Çocuğun ateşini hızla normale döndürmek için gereğinden fazla ateş düşürücü ilaçlara başvurmayın.
Ne yapabilirsiniz?
Eğer çocuğunuzun bilinen bir kronik hastalığı veya öncesinde ateşli havale geçirme öyküsü yoksa, ,5 dereceye kadar olan ateşte ilaç vermeden bekleyebilirsiniz.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Sibel Aka, ateş düşürücü ilaçlara mutlaka uygun dozlarda ve uygun aralıklarla başvurulması gerektiğini belirtiyor.
Bu nedenle gereğinden fazla ateş düşürücü ilaçlara başvurmayın.
Aksi halde aşırı doz kullanımına bağlı istenmeyen hipotermi ile mide irritasyonu gibi yan etkiler ve ilaç zehirlenmeleri gelişebiliyor.
Çocuğunuzda, "ateşi var" diye gelişigüzel antibiyotiğe başlamayın!
Çocukluk çağında yüksek ateş en sık enfeksiyon hastalıkları nedeniyle gelişiyor. Doç. Dr. Sibel Aka, bu enfeksiyonların çoğunun virüs kaynaklığı olduğuna işaret ederek, şöyle devam ediyor:
Bakteri enfeksiyonları daha az görülüyor ve bu ayırımın doktor tarafından yapılması gerekiyor. Antibiyotikler sadece bakteri enfeksiyonlarında fayda sağlıyor, virüs enfeksiyonlarında ise yararlı olmuyor. Dolayısıyla çocuklarda ateş saptandığında hemen antibiyotiğe başlamak son derece yanlış bir uygulama. Çünkü gereksiz yere kullanılan antibiyotikler yararsız olduğu gibi, istenmeyen alerjik reaksiyon, kusma, ishal, mantar enfeksiyonları gibi ciddi yan etkilerin ve antibiyotik direncinin gelişmesine neden olabiliyor.
Çocuğunuzun ateşi yükseldiğinde mümkün olduğunca sıvı gıdalarla beslemelisiniz.
Eğer emzirme dönemindeyse sık sık emzirmeye devam etmelisiniz.
Ayrıca bol bol su içirmeye dikkat edin ve yemek yedirmek için zorlamayın.
Bu haberler ilginizi çekebilir:
Ateşlenen çocukların beslenmesinde nelere dikkat edilmelidir?
Çocuk haftada bir ateşleniyorsa dikkat!
LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi
Çekirge Çocuk Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Selçuk Yüksel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, beyindeki kontrolsüz, anormal ve istemsiz elektrik boşalımlarının, vücudun el, kol, yüz gibi belirli bölgelerinde bilinç dışı kasılma ve gevşemelere neden olmasına tıpta “konvülziyon”, halk arasında ise “havale” denildiğini belirtti.
Havalenin, ateşin eşlik etmediği şekline “soğuk havale” denildiğini kaydeden Yüksel, şunları söyledi:
“Havale geçiren bir çocuk bilincini kaybeder, vücut üyelerinin tümü ya da bir kısmında kasılıp gevşemeler olurken, gözler tek yöne kayar ve ağızdan köpükler gelir. Ancak bu görüntülerin hepsi aynı anda olmak zorunda değildir. Ayrıca sadece kasılma ya da tam tersi sadece ani gevşeme şeklinde nöbetler de olabilir. Hatta dalma, gülme, tuhaf sesler çıkarma gibi bulgularla ortaya çıkabilen havale nöbetleri de vardır. Havale sırasında dışkı ya da idrar kaçırılması ve havale sonrası eğer çocuk büyükse olayı hatırlamaması tipik bulgulardır. Bu tip nöbetlerin tekrarlaması ise sara (Epilepsi) olarak adlandırılır.”
Yüksel, soğuk havalenin çocuklarda birkaç saniyeden dakikalara varan değişik sürelerde görülebildiğine işaret ederek, “Havale geçirme genellikle beyinde hasar bırakmamakla birlikte, 30 dakikadan daha uzun süre devam eden havale nöbetleri, beyinde uzun süreli oksijensiz kalmaya bağlı olarak kalıcı hasara neden olabilir” dedi.
NE YAPMALI?
En yaygın yanlış uygulamanın, havale geçiren çocuğun soğuk suyun altına tutulması olduğunu belirten Dr. Selçuk Yüksel, şunları kaydetti:
“Bir çocuk bir kez dahi soğuk havale geçirse mutlaka konunun uzmanı bir doktora gösterilmelidir. Nöbet sırasında en önemli nokta, çocuğun nefes yolunun tıkanmasını ve beynin oksijensiz kalmasını önlemektir. Bunun için öncelikle yapılması gereken, çocuğun yan yatırılarak ağzını açık tutmaya çalışmaktır. Aynı anda havale sırasında dilin geriye kaçarak, nefes borusunu tıkaması önlenmiş olur. Havale geçirirken ortaya çıkan istemsiz kol ve bacak hareketleri, çevredeki cisimlere çarpma ve ciddi hasarlanmaya neden olabileceğinden, etraftaki eşyalar uzaklaştırılmalıdır. Çocuğun yaşamsal işlevleri izlenirken, kısa sürede acil yardım ekibine haber vermek en doğru davranıştır. Havale sırasında eğitimsiz kişiler tarafından yeniden canlandırma girişiminde bulunulmasının çocuğa daha ağır zararlar verebileceği unutulmamalıdır.”
Son yıldır tedavisinde gelişmeler olan “ateş”, ailelerin çocuk acil servislerine ve çocuk polikliniklerine en sık başvuru nedenidir. Bu durumu arttıran en büyük sebeplerden biri; ailelerin “ateş fobisi”dir. Ateşin çocuklarda beyin hasarı gibi kalıcı zararlara ve hatta ölüme yol açacağı inancı, ailelerin kaygılarını arttırmakta, bu durumda kimi zaman gereksiz ve zararlı olabilecek uygulamaların yapılmasına neden olmaktadır. Bu korku hem aileyi hem de doktoru etkilemektedir. Burada en önemli bilinmesi gereken nokta ateş bir hastalık değil, bir belirtidir. Ateşli bir çocukta önemli olan hastalığın tanınması ve tedavisidir.
Ateş, vücut sıcaklığının normalin üzerinde olması hali olarak tanımlanmaktadır. Kesin rakamsal değer içermeden bir tanımlama yapılması, vücut sıcaklığının; cinsiyet, metabolik hız, dış ortam sıcaklığı ve gün içindeki zamanına göre değişebilir olmasından kaynaklanmaktadır. Vücut sıcaklığı çocuklarda yetişkinlere göre daha yüksek olabilir. Ergenlik döneminde yetişkin seviyelerine ulaşmaktadır. Çoğu bilimsel makale ve araştırmada çocuklarda makattan alınan ölçümlerde 38 derece ve üstü ateş olarak kabul edilmektedir.
Tanı ve tedavi için ateşin doğru ölçümü ve değerlendirilmesi önemlidir. Ateş ölçümünde dijital veya kızıl ötesi emisyon yöntemini kullanan termometreler kullanılmaktadır. Civalı cam termometrelerin zehirlenme ve kaza riskine karşı artık kullanımı önerilmemektedir.
Koltuk altından ölçüm yapılıyorsa bölgenin terli olmamasına dikkat edilmelidir. Ölçüm şekilleri, çocuğun yaşına göre değişebilir. Size göre uygulaması en kolay olarak düşündüğünüz yöntemi seçebilir ve tablodaki değerlere göre çocuğunuzu değerlendirebilirsiniz. Dikkat edilmesi gereken bir nokta da, ölçüm cihazlarının bakımlarının yapılmış olması ve pillerinin yeterli olmasıdır. Vücut ısısı kontrolü beyinde hipotalamus adı verilen bir bölgede, ısı ayarlayıcı merkez tarafından düzenlenir. Ateş oluşturan maddeler, vücut içi ve vücut dışı sebeplerden dolayı artabilmekte ve ateş yüksekliğine sebep olmaktadırlar. Ateş yüksekliği çocuğun tedaviye uyumunu zorlaştırır, sıvı kaybı ve huzursuzluğa neden olabilir. Metabolizma hızını ve dokuların oksijen ihtiyacını arttırarak kalbin iş yükünü arttırır. Çocuklarda en sık ateş sebebi nezle ve ishal gibi kendini sınırlayan viral nedenli enfeksiyonlar ve ikincil bir hastalık oluşturmamış bakteri nedenli kulak iltihabı, farenjit ve sinüzit enfeksiyonlardır. Bununla birlikte ateşin seyri bize hastalığı tanımlamamızda ipucu verebilir. Örneğin viral enfeksiyonlar yavaş yükselen fakat bir hafta süren ateşe sebep olabilirken, bakteriyel enfeksiyonlar daha dirençli ve yüksek ateşe sebep olabilirler. Ateş ile birlikte olan belirtiler ve bulgular tanının daha netleşmesine neden olacaktır. Çocuğunuzun ateşi olduğunda, sıcak ve kızarık görünümde olabilir. Normalden daha fazla terlediğini hissedebilirsiniz. Normalden daha fazla su içme istekleri olabilir. Bazı çocuklar ateşli oldukları dönemde iyi gözükebilirler fakat ek bulguların varlığı (kulak ağrısı, boğaz ağrısı, döküntü veya mide ağrısı) bize hastalıkları hakkında ipucu verebilmektedirler.
Bu dönemde anne-babanın dikkat edeceği, çocuğu rahatlatacak en önemli uygulama çocuğun yeterli sıvı aldığından emin olmak, bununla birlikte belirti ve bulguları gözlemlemektir. Çocuk ilacını içtikten sonra oynuyor ve sizinle iletişim kuruyor ise bu iyi bir işarettir.
Çocuklarda ateşli hastalıklar 4 ana başlık altında değerlendirilir;
1- Enfeksiyon Hastalıkları
2- Romatizmal Hastalıklar
3- Kanserler
4- Diğer sebepler (ilaçlar, susuz kalma, çevre ısı yüksekliği v.b)
Ateşi Nasıl Tedavi Etmeliyiz?
Ateşi vücut savunmasının bir parçası olarak görmeliyiz ve mikropların yok edilmesini kolaylaştırdığını unutmamalıyız. Ateş çok yüksek olmadıkça (41 derecenin üstü) hastaya özel bir zarar vermez. Yüksek ateşin tedavi etmenin amacı çocuğun rahat etmesini sağlamaktır.
Ateşin tedavisinde altta yatan sebebin bilinmesi, uygun tedavinin zamanında başlanması önemlidir. Antibiyotik kullanımına doktor muayenesinden sonra karar verilmelidir. Antibiyotikler ateş düşürücü değillerdir. Ateş, ateş düşürücüler ve evde uygulanabilecek destek uygulamalar ile kontrol altına alınabilir.
Ateşi Olan Çocukta İlaç Dışında Destek Tedavileri Nelerdir?
Çocuğun Giysileri: Aşırı giydirilmesi ve örtülmesi vücut sıcaklığını arttırır. Çocuğun gevşek
giydirilmesi ve bazı durumlarda sadece bezi ya da iç çamaşırı ile kalması uygun olabilir.
Eğer ki çok üşüyor ve titriyorsa üzerine ince bir örtü örtülebilir.
Beslenme: Ateşi ortaya çıkaran mekanizmalar, iştah merkezinin etkinliğini azaltsa da ateşli çocuğun kalori gereksinimi artmıştır. Beslenme desteklenmeli ama zorlanmamalıdır. Çocukta aşırı terleme ve hızlı nefes alıp verme sıvı kaybı artışına yol açar. Bol miktarda sıvı desteği verilmelidir ve altta yatan hastalığa uygun olarak beslenmesinin de ayarlanması gerekmektedir. (ishal ise ishale uygun diyet gibi)
Oda Isısı: En uygun oda ısısı derece seviyesindedir. Bu seviyedeki ısınma ve havalandırma vücut ısısını dengeleme ve düşürme yönünden etkili bir yöntem olacaktır.
Fiziksel Soğutma (Ilık Su Banyosu): Ilık su banyosu, soğuk suya göre daha etkin olacağı için tercih edilmelidir. Ilık su ile ıslatılmış havlu ile boyun, yüz, el bilekleri, diz, koltuk altı, kasık kıvrımları ve karın üzerine pansuman şeklinde uygulama yapılabilir. Ilık su sıcaklığı derece olabilir. Soğuk su banyosu ve buz bazı seçilmiş durumlarda tercih edilmekte, evinizde güvenli bir yöntem olarak ılık su banyosu kullanımı önerilmektedir. Alkol ile fiziksel soğutma yan etkilerinden dolayı günümüzde önerilmemektedir.
İlaç Tedavisi Nelerdir?
39 dereceden düşük sağlıklı görünümlü çocuklarda genellikle tedavi önerilmez. Ancak ateşi artıyorsa ve çocuk daha huzursuz ise tedavi başlanabilir. Unutulmamalıdır ki, ateş düşürücüler enfeksiyonun seyrini değiştirmezler. Artmış ateş, vücudumuzda metabolik gereksinimleri arttırmakta ve ilk basamak tedavi olarak vücuda sıvı desteğinin yapılması önemlidir. Ateş düşürücüler yüksek riskli grupta yer alan kalp, akciğer ve nörolojik hastalığı olan çocuklarda ateşli havale gelişimini engellemek için faydalı olabilirler. Ateşi kontrol altına alınsa da altta yatan sebep mutlaka tanımlanması ve tedavi edilmesi gerekmektedir.
Çocuğunuzun ateşiyle ilgili her türlü kaygınız ve sorularınız için Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları A.D. Genel Pediatri Polikliniği ile iletişime geçebilirsiniz. Sağlıklı nesiller için her zaman yanınızdayız.