atipik otizmli yetişkinler / Otizm | E-Psikiyatri | E-Psikiyatri

Atipik Otizmli Yetişkinler

atipik otizmli yetişkinler

Otizm

Otizm

Otizm diğerleriyle iletişim kurmayı zorlaştıran ve engelleyen bir beyin bozukluğudur.

Otizmde beynin farklı bölgeleri bir arada çalışamaz. Otizmlilerin çoğu diğerleriyle iletişim kurmakta her zaman zorlanacaktır. Fakat erken tedavi teşhis gittikçe daha fazla kişiye tam potansiyellerini kullanmada yardım etmiştir. Otizmin nedeni tam olarak bilinmese de, bazı bilim adamları genetik olduğunu düşünmektedir. Halen hangi genin buna neden olabileceği araştırılmaktadır. Diğer araştırmalar, otizmi tetikleyenin belirli ilaçlar veya çocuğun çevresindeki şeyler olup olmadığı üzerine yoğunlaşmıştır. Bazıları da kızamık-kabakulak-kızamıkçık gibi çocukluk aşılarının buna yol açtığına inanır. Fakat araştırmalar bunun gerçek olmadığını göstermiştir. Bu aşılar çocuğunuza zarar verebilecek hatta ölüme sebep verebilecek hastalıklardan koruduğu için, bu aşıların yapılması önemlidir.

Otizmde Ana Belirtiler

Belirtilerin şiddeti farklılık gösterse de otistiklerde şu alanlarda belirgin belirtiler gözlenir: Sosyal etkileşim ve ilişkiler.Belirtiler:
  • Göz göze gelme, yüz ifadesi ve beden dili gibi sözsüz iletişim becerisinin gelişiminde belirgin problemler
  • Yaşıtlarıyla arkadaşlık kuramama
  • Diğerleriyle eğlence, ilgi veya başarıyı paylaşmaya karşı ilgisizlik
  • Empati eksikliği. Otistikler, diğerlerinin acı ve üzüntü gibi duygularını anlamada zorluk çekebilirler.
Sözlü ve sözsüz iletişim. Belirtiler:
  • Konuşmayı öğrenememe veya konuşmada gecikme. Otistiklerin %40’ı asla konuşmaz
  • Sohbet etmeye başlamada zorlanma. Ayrıca otistikler başlamış bir konuşmayı sürdürmede zorlanırlar.
  • Kalıplaşmış veya sürekli tekrarlanan konuşma. Otistikler daha önceden duydukları belli bir cümleyi sürekli tekrar ederler (ekolali).
  • Dinleyicilerinin bakış açısını anlamada zorlanma. Örneğin bir otistik karşısındakinin espri yaptığını anlamayabilir. Kelimelerin teker teker karşılıklarını algılar ve ima edileni anlayamaz.
Aktivitelere veya oyunlara karşı sınırlı ilgi. Belirtiler:
  • Parçalara alışılmışın dışında odaklanma. Otistik çocuklar, arabayla oynamaktan çok arabanın tekerleğiyle oynamak gibi daha çok oyuncağın bir bölümüne odaklanırlar.
  • Belirli konularla meşgul olma. Örneğin, daha büyük çocuklar ve yetişkinler video oyunlarına, kartlarına veya araba plakalarına hayran olabilirler.
  • Aynı şeyler ve rutin ihtiyacı. Örneğin, otistik bir çocuk salatadan önce hep ekmek yemek veya okula hep aynı yoldan gitmek ister. -
  • Kalıplaşmış (stereotip) davranışlar. Örneğin, sallanma veya el çırpma

ÇOCUKLUKTA OTİZM BELİRTİLERİ

Otizm belirtileri çoğunlukla ebeveyn veya çocuğun bakıcısı tarafından ilk 3 yılda anlaşılır. Her ne kadar otizm doğuştan olsa da, bebeklikte belirtileri anlamak veya teşhis koymak zordur. Ebeveynler çoğunlukla bebekleri kucağa alınmaktan hoşlanmadığında, ce-e gibi oyunlarla ilgilenmediğinde veya konuşmaya başlamadığında endişelenirler. Bazen çocuk yaşıtlarıyla aynı zamanda konuşmaya başlar ve sonra konuşma becerisini yitirir. Ayrıca çocuğun işitme problemi olduğundan da şüphelenilebilir. Otistik bir çocuk çoğunlukla işitmez görünür, fakat bazı zamanlar tren düdüğü gibi uzaktan gelen bir ses ilgilerini çeker. Erken teşhis edilen ve yoğun tedavi gören bir otistik, başkalarıyla ilgilenebilir, iletişim kurabilir ve büyüdükçe kendine bakabilir. Yaygın olarak düşünülenin aksine, çok az otistik sosyal olarak tamamen izoledir ve kendi dünyasında yaşar.

GENÇLİKTEKİ OTİZM BELİRTİLERİ

Gençlikte davranış modeli çoğunlukla değişir. Gençlerin çoğu yeni beceriler edinir, fakat diğerleriyle ilişki kurma ve onları anlamada hala geridedirler. Buluğ çağı ve artan cinsellik otistik gençlerde diğerlerine nazaran daha zor olabilir. Genç otistikler depresyon, anksiyete ve epilepsiyle ilgili problemler açısından büyük risk altındadırlar.

YETİŞKİNLİKTE OTİZM BELİRTİLERİ

Bazı otistik yetişkinler çalışabilir ve kendi başlarına yaşayabilir, bu durum zeka ve iletişim becerisinin derecesine bağlıdır. En azından %33’ü kısmen bağımsızdır. Bazı yetişkin otistikler, özellikle zeka düzeyi düşük ve konuşamayanlar, çok fazla yardıma ihtiyaç duyar. Yelpazenin öbür ucundaki çok daha iyi durumdaki otistikler mesleklerinde başarılı olabilir ve tek başlarına yaşayabilirler, fakat yine de diğerleriyle ilişki kurmada zorlanırlar. Bunların zeka düzeyi ortalama veya ortalamanın üzerindedir.

DİĞER OTİZM BELİRTİLERİ

Otistiklerin çoğunun gösterdiği belirtiler dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunun belirtilerine benzer. Fakat bu belirtilerin çoğu, özellikle sosyal ilişkilerde, çok daha yoğundur. Otistiklerin yaklaşık %10’u bazı becerilere aşırı hakimdir. Örneğin listeleri akılda tutma, takvim günlerini hesaplama, resim yapma veya müzik yeteneği gibi. Otistiklerin çoğu alışılmışın dışında duyusal algılamaya sahiptir. Örneğin, hafif bir dokunuşu acı verici nitelerken, kuvvetli bir baskıyı rahatlatıcı bulabilir. Bazıları ise acıyı hiç hissetmez. Otistiklerin bazı çok sevdikleri veya hiç sevmedikleri yemekler vardır ve alışılmışın dışında tatları karıştırmaktan hoşlanabilirler. Otistiklerin %40 ila %70’inde uyku problemi vardır.

DİĞER DURUMLAR

Otizm, otistik spektrum hastalıkları da denilen yaygın gelişimsel bozuklukların birçok türünden biridir. Otizmin Asperger sendromu gibi diğer yaygın gelişimsel bozukluklarla karıştırılması mümkündür. Diğer bozuklukların da otizme benzer belirtileri olabilir.

OTİZM TEDAVİSİ

Erken teşhis ve tedavi otistik çocukların tam potansiyellerine ulaşmalarına yardımcı olur. Tedavinin birincil hedefi çocuğun yükümlülüklerini yerine getirebilmesini sağlayan becerilerini geliştirmektir. Otizm belirtileri ve davranışları farklı kombinasyonlarda olabilir ve yoğunlukları değişebilir. Ayrıca bireysel belirtiler ve davranışlar zamanla değişiklik de gösterebilir. Bu nedenlerden dolayı tedavi stratejileri bireysel ihtiyaçlar ve aile kaynaklarına göre düzenlenir. Otistik çocuklar genellikle çok iyi yapılandırılmış ve kendilerine özel tedavilere iyi reaksiyon verirler. En başarılı program ebeveynlere yardımcı olan ve çocuğun yaşamına iletişimsel, sosyal, davranışsal, uyum sağlayıcı ve eğitici yönler katandır. Amerikan Pediatri Akademisi (AAP) çocuğun fonksiyonlarının gelişmesi ve potansiyeline ulaşması için şu stratejileri önerir: Davranışsal eğitim ve yönetim. Davranışsal eğitim ve yönetim, davranış ve iletişimi geliştirmek için pozitif destek, kendine yardım ve sosyal beceri eğitimini kullanır. Uygulamalı Davranışsal Analiz, Otistik ve İlgili İletişim Engelli Çocukların Tedavi ve Eğitimi ve duyusal entegrasyon gibi çeşitli tedavi türleri geliştirilmiştir.Özel terapiler.Bunlar konuşma, meşgale ve fiziksel terapilerdir. Bu terapiler otizmi yönetmede önemli unsurlardır ve hepsi çocuğun tedavisinin aşamalarına dahil edilmelidir. Konuşma terapisi otistik çocuğun daha iyi iletişim kurabilmesi için dil ve sosyal becerilerini geliştirmeye yardımcı olabilir. Meşgale ve fiziksel terapi koordinasyon ve motor becerilerdeki eksiklikleri geliştirmeye yardımcı olabilir. Meşgale terapisi, otistik çocukların duyulardan (görme, duyma, dokunma, koklama) gelen bilgiyi daha yönetilebilir yollarla işlemelerine de yardımcı olur.
  • İlaçlar. Depresyon, anksiyete, hiperaktivite ve obsesif-kompülsif gibi otistiklerin problemli davranışlarını tedavi etmede ilaç kullanılabilir.
  • Toplum desteği ve ebeveyn eğitimi. Destek ve eğitim için doktorunuzla konuşabilir veya TOHUM vakfı gibi yasal bir gruba başvurabilirsiniz.
Otistiklerin çoğu uyku problemi yaşar. Genellikle aynı saatte yatmak ve kalkmak gibi bir rutin belirlenerek tedavi edilir. Doktorunuz son çare olarak ilaç tedavisini deneyebilir. Sekretin ve işitsel bütünleşme terapisi gibi alternatif tedaviler hakkında hikayelere medyada ve diğer iletişim kaynaklarında sıkça rastlanır. Herhangi bir tedavi aradığınızda, her zaman bilginin kaynağını bulun ve bilimsel olarak uygun olup olmadığına bakın. Bir tedavinin kullanılması için, bireysel başarılar yeterli değildir. Büyük ve bilimsel olarak kontrol edilip onaylanmış çalışmalara bakmalısınız. Uzmanlar henüz otizmi engelleyecek bir yol bulamamıştır. Otizmi çocukluk aşılarına bağlayan hikayelere karşı toplumsal ilgi halen devam etmektedir. Fakat yapılmış olan birçok araştırma bu bağlantıyı kanıtlayamamıştır. Eğer çocuğunuzun aşılarını yaptırmazsanız, hem çocuğunuzu hem de diğerlerini tehlikeye atmış olursunuz, çünkü bu hastalıkların çoğu çok zarar verisi, hatta ölümcül olabilir.* WebMD’den çevrilmiştir. Ayrıntılı bilgiye ulaşmak için WebMD web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Otizmli bireyler yetişkin olunca ne oluyor?

Neden etrafımızda çok fazla yetişkin otizmli görmüyoruz…

Peki ya otizmli bireylerin ortalama ömrü ne kadar?

İşte bu yazıda bu sorulara cevap vermeye çalıştım.

yılında otizmli yetişkinlerle ilgili 20 yıl süren çok önemli bir araştırmanın sonuçları yayınlandı. Bu araştırmada otizmli bireylerin ortalama bir ömrü var mı, eken ölümlerin olası sebepleri neler gibi sorulara yanıtlar arandı. Otizmli bireylerin erken ölme olasılığı genel popülasyondakilerin iki katından fazla çıktı.  Ayrıca diyabet ve kanser gibi ölümcül olabilen bir dizi sağlık durumu için yüksek risk altında oldukları tespit edildi. ile arasında ölen otizmli bireylerin ortalama ölüm yaşı sadece 39'du.

Erken ölümün en büyük belirleyicileri elbette sağlıktı. Günlük Yaşam Aktiviteleri (ADL) ölçeğinde düşük puan alanlar genellikle daha erken öldü. Bu ölçek, birinin tuvalet yapma, yemek hazırlama, mali durumu yönetme, ev temizliği vb. gibi görevleri ne kadar bağımsız olarak tamamlayabileceğini ölçer. Düşük sosyal ve toplumsal etkileşim oranları da erken ölümlerin bir göstergesiydi.

Araştırmalar, otizmli bireylerin çocukluk, ergenlik ve yetişkinlik döneminde daha yüksek oranda sağlık sorunlarına sahip olduğunu ve bunun erken ölüm riskinin artmasına neden olabileceğini göstermiştir. 20 yıllık bir süre boyunca bireylerin %6,4'ü ortalama 39 yaşında öldü. Ölüm nedenleri arasında kronik durumlar (kanser ve kalp hastalığı gibi), kazalar (gıda ile boğulma ve kaza sonucu zehirlenme gibi) ve ilaç yan etkilerine bağlı sağlık komplikasyonları yer aldı. Yaş ve sağlık durumu kontrol edildikten sonra bile, mortalitenin önemli yordayıcıları, sosyal karşılıklılıktaki erken çocukluk seviyelerindeki bozulmalar ve çalışma periyodunun başlangıcında yüksek seviyelerde fonksiyonel bozulmalardı. Sonuçlar, otizm spektrum bozukluğu olan bireyler için sağlık hizmetlerine yeterli erişimin yanı sıra yaşam boyu sosyal katılım ve işlevsel kendi kendine yeterliliğin önemini ortaya koymaktadır.

Otizmli bireyler yetişkinliğe geçişte genellikle zorlanmaktadır. Liseden sonra özel eğitim hizmetleri sona erdiğinde, otizmli genç yetişkinler daha fazla hizmet almaya hak kazanamayabilir. İş bulma veya üniversiteye gitme zorluğu, birçoğunun yetişkinliğe kadar ebeveynleriyle birlikte yaşamaya devam ettiği anlamına gelir.

yılında ABD’de yayınlanan bir raporda, otizmli yetişkinlerin %87'sinin, genel nüfusun %21'ine kıyasla, 20'li yaşlarının başlarında ebeveynleriyle birlikte yaşadığı tespit edildi. Yaklaşık dörtte biri sosyal olarak izole edildi, yani geçen yıl içinde arkadaşlarıyla hiç konuşmadılar veya etkinliklere davet edilmediler. Ne yazık ki, otizmi olan çok sayıda insan, ailelerinin dışında küçük veya hiç var olmayan destek sistemlerine sahiptir.

Ayrıca, otizmli genç yetişkinler için istihdam oranları düşüktür.

Sonuç olarak, çeşitli faktörler bazı otistik yetişkinlerin kendilerini desteklemelerini ve bağımsız yaşamalarını zorlaştırıyor. Ebeveynleri öldüğünde, bu onların yoksulluk, evsizlik veya erken ölümle mücadele etmesine neden olabilir.

Yeni çalışma, otizmde mortaliteyi öngören belirli faktörleri belirleyen ilk çalışmadır. Araştırmacılar, 20 yıllık bir süre boyunca Amerika Birleşik Devletleri'nde otistik insanı takip etti. Çalışma sırasında ölen 26 kişinin, yaş veya sağlıktan bağımsız olarak, çalışmanın başlangıcında sosyal yetenek veya günlük yaşam becerileri ölçümlerinde düşük puanlara sahip olma eğiliminde olduğunu buldular.

Bulgular, otistik insanların sosyal ve günlük yaşam becerilerini geliştirmelerine yardımcı olan stratejilerin, onların daha uzun yaşamalarına da yardımcı olabileceğini ima ediyor.

Wisconsin Üniversitesi'nin Madison'daki Waisman Merkezi'nde fahri sosyal hizmet profesörü olan baş araştırmacı Marsha Mailick , “ Amacımız , belki de eşitsizliği ele almanın bir yolu olarak hizmet sistemlerinin, doktorların ve ailelerin odaklanabileceği faktörleri belirlemekti” diyor .

İsveç ve Danimarka'daki otistik insanlar üzerinde yapılan araştırmalar da erken ölme eğiliminde olduklarını bulmuştur.

Araştırmaya dahil olmayan İsveç'teki Karolinska Enstitüsü'nde çocuk ve kadın sağlığı doçenti Tatja Hirvikoski , “Bu küresel bir sorun” diyor . Sağlık hizmetlerine erişim gibi “ölüm oranlarını etkileyebilecek ülkeye özgü koşullarla ilgili değil” diyor.

Ancak bazı uzmanlar, yeni çalışmanın kesin sonuçlar çıkarmak için çok küçük olduğunu söylüyor. Ve uzun ömür ile sosyal veya günlük yaşam becerileri arasındaki bağlantı dolaylı olabilir.

Oregon'daki Portland Eyalet Üniversitesi'nde sosyal hizmet profesörü Christina Nicolaidis , “Çok fazla çıkarım yapma konusunda gerçekten çok dikkatli olmamız gerektiğini düşünüyorum” diyor .

Salt Lake City'deki Utah Üniversitesi'nde aile ve koruyucu tıp alanında doçent olan Kyle Jones , sosyal izolasyon ve yalnızlığın genel nüfustaki kötü sağlıkla bağlantılı olmasına rağmen, bu beceri setlerinden herhangi birinin neden uzun ömürlülüğü sınırlayabileceği açık değil, diyor. "Dikkat edilmesi ve üzerinde düşünülmesi gereken bir şey."

Bağlantı dolaylı da olabilir: Bu sorunları olan otistik insanlar, ölüm riskini artıran kötü beslenme veya hareketsiz yaşam tarzı gibi diğer uyumsuz davranışlara sahip olabilir.

Berat Çelik

Otizm

Otizm

Kök Hücre ile Otizm Hastalığı Tedavisi

Kök Hücre Tedavisi ile otizm hastalarında, hastalığın daha ileri safhalara geçmesi büyük oranda engellenir ve mevcut durumunda iyileşmeler sağlanır. Tedavi sonrasında, bilişsel gelişim, öğrenme kapasitesinde artış, daha yeterli ve gayretli olma, bilgiyi daha kısa sürede anımsama ve daha uzun süreyle hafızada tutabilme, çevresel uyumda artış, mide bağırsak (sindirim sistemi) işlev gelişimi, bağışıklık sistemi gelişimi gözlemlenir.

  • Kök hücrelerin sinir, beyin ve kas gibi dokundukları hücrelere dönüşme özellikleri vardır, bu nedenle otizm tedavisinde kullanılmaktalardır. Hastaya nakledilen kök hücreler genetik olarak bu bozukluğu taşımayan kök hücrelerdir. Bu nedenle bozuk olan hücrelerin yerini alarak hastalığın ilerlemesini yavaşlatır, tamamen durdurabilir ve gerilemesini sağlayabilirler.
  • Verilecek kök hücre sayısı hastanın yaş ve kilosuna göre belirlenir. Tedavi, 45 gün ara ile 3 seans veya 3 gün üst üste uygulama ile gerçekleştirilir.
  • Tedavi protokolü tamamen hastanın durumuna göre ayarlanır, her hasta için farklı protokol uygulanır.
  • Otizmli hastalarda kök hücre tedavisi ile çok yüksek oranda olumlu sonuçlar görülmüştür. Hastaların %85’inde hastalığın daha ileri safhalara geçmesini büyük oranda engellemiş ve mevcut durumda iyileşme sağlanmıştır.

Otizm Nedir?

Otizm, beynin ve sinir sisteminin farklı yapısından ya da işleyişinden kaynaklandığı kabul edilen, iletişim ve sosyal etkileşim sorunları, kısıtlı ilgi alanları ve tekrarlayan davranışlarla ortaya çıkan nörobiyolojik bir bozukluktur. Başkalarıyla etkileşimde bulunmayı engelleyen ve kişinin kendi iç dünyasıyla baş başa kalmasına yol açan otizm, genellikle yaşamın ilk 3 yılında ortaya çıkmakta ve bireylerin sosyal iletişim, etkileşim ve davranışlarını olumsuz olarak etkilemektedir. Uygulanacak rehabilitasyon programları ve tedavilerle rahatsızlığın etkilerini minimize etmek mümkündür.

Otizmin Belirtileri Nelerdir?

  • Başkalarının farkında değilmiş gibi davranma
  • Göz teması kuramama
  • Akranlarına göre konuşmada geri kalma
  • Uykusuzluk, huzursuzluk, uyku bozuklukları
  • Uyumsuz davranışlar
  • Rutin değişikliğine aşırı tepki verme
  • Duyusal olarak ilk yıllarda seslere kayıtsız kalma veya gürültüden aşırı rahatsız olma
  • Donuk ve boş bakma
  • Ağrıya, acıya, üşümeye tepkisizlik
  • Başını, vücudunu sallama gibi tekrarlayan davranışlar
  • Düşük kas tonusu
  • Daha az mimik kullanma

Bu belirtiler görüldüğü taktirde otizm değerlendirmesi için mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır. Araştırmalar, henüz 14 aylıkken dahi otizm teşhisi konulabildiğini ve hastalığın etkilerini azaltacak tedavi yöntemlerinin uygulanabildiğini göstermektedir.

Otizmin Nedenleri Nelerdir?

Otistik spektrum bozukluklarının nörolojik nedenlerden kaynaklandığı sanılmaktadır. Araştırmalar, otistik spektrum bozukluklarının çocuk yetiştirme özellikleriyle ya da ailenin sosyoekonomik özellikleriyle ilişkisi olmadığını göstermiştir.

Otistik spektrum bozukluklarının genetik olabileceği yönünde bazı bulgular vardır fakat geni ya da genleri henüz bulunmuş değildir. Kardeş ve ikiz çalışmaları bu görüşü doğrulamaktadır. Otistik bir çocuğun kardeşinde otizm görülme riski genel nüfusa göre kat daha fazladır. Tek yumurta ikizlerinde her ikisinin birden otistik olma oranı çift yumurta ikizlerine göre daha fazladır. Çevresel faktörlerin de etkili olduğunu düşündürecek bulgular mevcuttur.

Son verilere göre, otistik spektrum bozuklukları yaklaşık her çocuktan birini etkilemektedir ve erkeklerdeki yaygınlığı kızlardan dört kat fazladır.

Otizmin Tedavisi

Tedavinin öncelikli amacı, hastadaki bozuklukları ve ailenin çektiği sıkıntıları azaltmak ve hastanın yaşam kalitesi ile işlevsel bağımsızlığını arttırmaktır. Otizmin tek bir tedavi yöntemi yoktur ve genellikle tedavi çocuğun gereksinimlerine göre ayarlanır. Küçük yaşlarda yoğun ve sürekli eğitim programları ve davranış terapileri çocukların kendine bakabilme, sosyal ve iş yetileri kazanabilmesine yardımcı olur. Etkili yaklaşımlar arasında uygulamalı davranış analizi, gelişimsel modeller, yapısal öğretme, konuşma ve dil terapisi, sosyal yetiler terapisi ve ergoterapi bulunur.

OSB ile ilgili sorunları tedavi etmek için birçok ilaç kullanılmaktadır.

İlaçların yanı sıra birçok alternatif terapi ve müdahale yöntemi bulunsa da, bunların çok azı bilimsel araştırmalarla desteklenmektedir. Tedavi yaklaşımlarının yaşam kalitesi kapsamında çok az deneysel desteği bulunur ve birçok program öngörüsel geçerlilik ve gerçek dünyaya uygunluk gibi konuları kapsamayan başarı ölçütleri üzerine yoğunlaşır

Kök Hücre ile Otizm Tedavisi

Kök hücreler vücudumuzdaki bütün dokuları ve organları oluşturan, dokundukları hücrelere dönüşebilme ve sınırsız bölünebilme yeteneğine sahip, tüm vücudumuzun yenilenmesini ve tedavisini yapabilen doğal onarıcılardır. Bu nedenle Otizm tedavisinde kullanılabilmektedirler.

Hastalığın tedavisindeki başarı oranı hastanın yaşı, hastalığın süresi ve hastanın var olan durumuyla doğru orantılı olmakla beraber, vakaların %90’ında, hastalığın ilerlemesinin yavaşlatılması, tamamen durdurulması ve geriletilmesinde %85 oranında başarı sağlanmıştır. Hastadan alınan sonuçlar 1 yıl içerisinde olumlu yönde artışa göre değerlendirilir. Olumlu sonuç alınmaya başlandıysa tedavi tekrar edilerek başarı yüzdesi artırılır.

Kök hücre ve rutin terapiler birleştirilerek aşağıdaki başarılar sağlanabilmektedir;

  • Bilişsel gelişim.
  • Öğrenme kapasitesinde artış gelişimi
  • Daha yeterli ve gayretli olma gelişimi
  • Bilgiyi daha kısa sürede anımsama ve daha uzun süreyle hafızada tutabilme gelişimi
  • Çevresel ve uyum gelişimi
  • Mide bağırsak (sindirim sistemi) işlev gelişimi
  • Bağışıklık sistemi gelişimi

Bu hastalığın tedavisi Ukrayna, Kiev’de bulunan GenCell Kök Hücre Tedavi Merkezi’mizde yapılabilmektedir.

Uygulama Şekli:

Verilecek hücre sayısı; hastanın yaş ve kilosuna göre belirlenir. Tedavi mezenkimal kök hücre (hastanın kendi yağ dokusu veya kemik iliğinden elde edilen) veya fetal kök hücre kullanarak gerçekleştirilir. Hangi tedavinin uygulanacağına hastanın durumuna göre karar verilir. 45 gün ara ile 3 seans veya 3 gün üst üste uygulama ile gerçekleştirilebilir. Tedavi protokolü tamamen hastanın durumuna göre ayarlanır, her hasta için farklı protokol uygulanabilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Kök Hücre Tedavisinin Başarı Oranı Nedir?

Verilen kök hücrelerin boyutu beyin hücrelerinin arasından geçebilecek boyutta küçüktür. Bu nedenle erken dönem teşhislerde tedavinin başarı oranı ciddi anlamda artmaktadır. Yapılan çalışmalarda, kök hücre tedavisi ile çok yüksek oranda olumlu sonuçlar elde edilebilmiştir. Hastaların %85’inde hastalığın daha ileri safhalara geçmesini büyük oranda engellemiş ve mevcuttaki kötü durumun düzelmesini sağlamıştır. Uygulanan tedavilerin en açık ve kalıcı etkileri nörolojik ve zihinsel semptomların ortaya çıktığı hastalığın başlangıç aşamasında (vakaların %90’ında) elde edilebilmiştir. Hastadan alınan sonuçlar 1 yıl içerisinde olumlu yönde artışa göre değerlendirilir. Olumlu sonuçlar alınmaya başladıysa tedavi tekrar edilerek tedavi başarı yüzdesi artırılır.

Otizmin Tanı ve Teşhisi Nasıl Konulur?

Otizm rahatsızlığı Aydan itibaren tespit edilebilmektedir. Rahatsızlığın tespit edilmesi bazı vakalarda bu kadar erken olabilirken bazılarında ise yaşa kadar anlaşılmayabilir. İyi gözlem yapan ve bilinçli olan aileler çocuklarındaki belirtileri daha erken safhalarda fark ederek erken teşhisi hızlandırırlar.

Bebeklik dönemi açısından değerlendirme yapıldığında, otizmin erken teşhisi ile ilgili olarak özellikle sosyal belirtilere dikkat edilmesi gerekmektedir. aya kadar göz kontağı kurmama, taklit etmeme, yüz ifadesinin donukluğu ve olağandışı motor bulgular özellikle önem taşımaktadır.

Erken Tanıda Dikkat Edilmesi Gereken En Belirgin Gelişim Özellikleri Nelerdir?

seafoodplus.info: Yüze bakma
seafoodplus.info: Gülümseme
ay: Obje takibi
ay: Sesli uyaranlara tepki
ay: Kavrama becerileri
ay: Yüz ifadelerini ayırma
6. ay: Heceleme
7. Ay: Konuşma seslerini taklit
ay: Bakım verenleri tercih etme
ay: Bakım verenden ayrılmaya tepkisizlik
ay: İşaret etmeme, objeyi yetişkine göstermeme, isme cevap vermeme, uygun jestleri göstermeme, sosyal uyaranlara tepkisiz davranma
ayda babıldama yok, ayda sözcük yok ise, ayda spontan iki kelime ile cümle yok ise , bir uzman tarafından çocuğun değerlendirilmesi kritik önem taşımaktadır.

Otizmin türleri nelerdir?

Asperger Sendromu:

Asperger sendromu otizmden daha hafif seyreden bir otistik spektrum bozukluğu kategorisidir. Otizmden farkı, hastalarda dil gelişiminde sorunlara rastlanmamasıdır. Asperger sendromunda sosyal etkileşimde önemli sorunlar görülür, ilgi ve davranış sınırlılıkları ve takıntıları mevcuttur.

Çocukluk Disintegratif Bozukluğu:

2 yaşından sonra başlayan bu bozukluğun başlamasıyla, önceden edinilmiş yetiler hızla yitirilir. Çocukluk disintegratif bozukluğu tanısı alan çoğu çocuğun zihinsel becerileri, ileri derecede zihin özürlü düzeyine kadar geriler. Bu çocuklar, birkaç yıl içinde, ileri düzeyde otizm tanısı alanlarla çok benzer hale gelirler. Çocukluk disintegratif bozukluğuna, çok seyrek rastlanmaktadır.

Rett Sendromu:

Rett sendromu 6–18 aylar arasında başlar. Neredeyse yalnızca kızlarda görülen bu sendrom, kalıtsaldır. Sendromun başlamasıyla, tüm zihinsel, sosyal, iletişimsel ve devinsel beceriler geriler; ayrıca, denge bozuklukları ortaya çıkar.

Atipik Otizm:

Atipik otizm, başka şekilde sınıflandırılamayan yaygın gelişimsel bozukluklar (PDD-NOS) için kullanılan genel bir terimdir. Atipik otizm, otizm ya da Asperger sendromunun bazı özelliklerinin görülüp, bazılarının görülmemesi durumlarında konulan tanıdır. Örneğin, hafif otistik belirtiler gösterme durumunda ya da yüksek işlevli otizm özelliği gösterme durumunda genellikle atipik otizm tanısı konmaktadır.

BİLİMSEL ÇALIŞMALAR:
  • Siniscalco, D., Sapone, A., Cirillo, A., Giordano, C., Maione, S., & Antonucci, N. (). Autism spectrum disorders: is mesenchymal stem cell personalized therapy the future?. BioMed Research International,
  • Ichim, T. E., Solano, F., Glenn, E., Morales, F., Smith, L., Zabrecky, G., & Riordan, N. H. (). Stem cell therapy for autism. Journal of Translational Medicine, 5(1),
  • Acab, A., & Muotri, A. R. (). The use of induced pluripotent stem cell technology to advance autism research and treatment. Neurotherapeutics, 12(3),
  • Lv, Y. T., Zhang, Y., Liu, M., Ashwood, P., Cho, S. C., Huan, Y., & Hu, X. (). Transplantation of human cord blood mononuclear cells and umbilical cord-derived mesenchymal stem cells in autism. Journal of translational medicine, 11(1),

Detaylı Bilgi Al

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir