Bacak uyuşması genellikle; bir bölgeye kan akışının düzgün sağlanamamasından ya da sinir hasarlarından kaynaklanır. Birçok nedeni olabilir. Enfeksiyon, iltihaplanma, travma ya da başka bir nedenden kaynaklanabilir.
Uyuşma tek taraflı ya da her iki bacakta olabilir. Bacaklardaki uyuşukluk ayaklara kadar uzayabilir. Bacaklardaki uyuşma vakalarının çoğu yaşamı tehdit eden sorunlara bağlı değildir, ancak inme ve tümörler gibi sorunlardan da kaynaklanabilir. Bacak uyuşukluklarına batma, yanma ya da iğnelenme gibi belirtiler de eşlik edebilir.
Uyuşukluk aniden ortaya çıkabilir veya yavaş ilerleyebilir. Kronik bacak uyuşmaları ise genellikle bacaklardaki sinir hasarının seviyesini gösterir. Bacak uyuşmalarında genel olarak paresteziler (yanma, batma ve karıncalanma) geceleyin daha da kötü olabilir.
Bacaklardaki uyuşma damar sertliğinin habercisi de olabilir. Damar sertliği aslında küçük yaşlarda oluşmaya başlayan, yaşlandıkça artan ve zararları ancak yaşlandıkça görülebilen, sinsi gelişen kronik bir problemdir. Damar sertliği kalp krizi ile ilgili kalp hastalıkları riskini de beraberinde getirir. Aşırı sigara tüketen kişilerde damar sertliği, vitamin eksikliği, sağlıksız beslenme kan dolaşımı düzenini bozar ve yavaşlatır. Bu durumda damar tıkanıklığına neden olur ve bacaklara giden kan akımı yavaşlar bacaklarda uyuşma meydana gelir.
Bacakta his kaybı, uyuşma aynı zamanda bel fıtığı, belde sinir kanallarında daralma olan hastalarda da görülen bulgulardır. Bel fıtığı hastalarında en sık rastlanan şikâyet belden başlayan, kalça, bacak ve ayaklara yayılan ağrıdır. İlerleyen aşamalarda bel ve bacaklarda his kaybı, uyuşma, kuvvetsizlik gibi problemler de oluşabilir.
Omurga kırıklarında da boyun, sırt ve bel ağrısı ve kırığa sinir yaralanması eşlik ediyorsa bacaklarda his kaybı ve uyuşma görülebilir.
Anasayfa /Tedavi Alanları /El, Ayak Uyuşmaları
Eğer el, ayak uyuşması şikayetiniz varsa ve ısrarcı ya da ilerliyor gibi görünüyorsa, probleminizin teşhis edilmesi önemlidir. Genellikle iğne batması hissi olarak da tanımlanan uyuşma veya karıncalanma, kolları, elleri, parmakları, bacakları veya ayakları etkiler. Bu anormal durum, altta yatan bazı önemli sorunlardan kaynaklanabilir.
Genellikle iğnelenme hissi olarak tanımlanan uyuşma veya karıncalanma kol ve bacakları etkiler. Bazen sadece el yada ayak parmaklarında bazen de dudak çevresi yada vucudunuzun farklı bölgesinde hissedilebilir. Bu anormal durum, altta yatan bazı önemli sorunlardan kaynaklanabilir. Şikayetleriniz eğer ısrarcı ya da ilerliyor gibi görünüyorsa, probleminizin teşhis edilmesi önemlidir.
Uyuşma veya karıncalanmalar genellikle sinir hasarı, sinirin uyarılması veya basısından kaynaklanır. Tek bir sinirde hasar veya basılanma sonucu olabilir veya birkaç sinir veya sinir dalını etkileyen bir problemden kaynaklanabilir.
El, Ayak Uyuşması dört genel kategoriye ayrılmıştır:
Genel olarak, uyuşukluk kollarınızda ve bacaklarınızda veya vücudunuzun tümünde hissedilebilir. Uyuşukluğun, beyin ve omurganızı da içeren merkezi sinir sisteminizdeki bir problemden kaynaklanması da başka nedenlerden dolayı olabilir.
Diğer semptomlar olmadan tek başına uyuşukluk hissi genellikle inme veya tümör gibi yaşamı tehdit eden bir bozukluğun belirtisi olmayabilir.
Uyuşmanın altında yatabilecek çok sayıda sebep olabileceğinden Nöroloji doktorunuz belirtileriniz hakkında ayrıntılı bilgi içeren kapsamlı bir muayene gerçekleştirir. Bir elektromiyografik değerlendirme yani sinir iletim çalışması ve diğer tanısal testler, kesin nedeni saptamaya yardımcı olmak için gerekli olabilir. Yapılan muayeneler sonucu nöropatinin durumu; 'tek sinir mi, çok sayıda sinir mi, bunlar iki taraflı yaygın mı yoksa asimetrik mi, sinirin akson dediğimiz yapısı mı yoksa siniri saran, koruyan kılıf olan myelin hasarı mı oluşmuş' gibi birçok soruna çözümü doktorunuz bulacak ve buna göre bir tedavi planı çıkaracaktır.
El, Ayak Uyuşukluğuna neden olabilecek durumlar şunlardır:
Ayaklarınız veya bacaklarınız uzun süre oturduktan veya ayakta durduktan sonra uyuşuyorsa pozisyon değişikliği gibi sık hareket etmek size yardımcı olabilir. Ancak sizin için doğru olan tedavi, sorunun kökenine bağlıdır. Bu nedenle olası hastalıkların değerlendirilmesi için mutlaka nörolojik muayene ve testler gerekir.
Multiple Skleroz (MS), bağışıklık sisteminin sinir hücrelerine zarar veren bir hastalıktır. Hastalık çoğunlukla kadınlarda görülmektedir. Hastalığın seyri, tedavi planı, doğurganlık, gebelik, doğum hatta emzirme süreçleri üzerinde etkili olabildiğinden MS
Alzheimer hastalığı beynin küçülmesine ve beyin hücrelerinin ölmesine neden olan ilerleyici bir nörolojik bozukluktur. Kişinin bağımsız olarak işlev görme yeteneğini etkileyen düşünme, davranışsal ve sosyal becerilerde sürekli bir düşüş yaşaması olarak ad
Hafif bilişsel bozukluğu olan kişilerin uzun ve devamlı stres ve kaygı yaşamaları durumunda, Alzheimer hastalığına yakalanma olasılıkları daha yüksektir. Yeni bir çalışma, hafif bilişsel bozukluğu ve yüksek düzeyde stresi olan kişilerin, stresli olmayanla
Beyin tümörleri kanserli (kötü huylu) veya kanserli olmayan (iyi huylu) olabilir. Kötü huylu (kanserli) veya iyi huylu beyin tümörleri özellikle bası belirtileri ve fokal nörolojik bulgulara neden olur. İyi huylu veya kötü huylu tümörler büyüdüğünde, kafa
Sirkadiyen ritim, günün 24 saatte bir tekrarlanan doğal uyku-uyanıklık döngüsüdür. Bu döngünün bozulması, sirkadiyen ritim uyku bozukluğudur. Sirkadiyen ritim bozukluğu, gündüz uykululuğundan depresyona kadar değişen semptomlara neden olabilir.
Araştırmacılar, genç ve orta yaşta daha fazla televizyon izleyen kişilerin ileriki yıllarda beyin sağlığını bozma riskinin daha yüksek olduğunu söylemektedir. Çalışmalar ayrıca, aşırı televizyon izlemenin bilişsel gerilemeye ve gri maddede (karar verme, i
Altı ila sekiz saatlik sağlıklı uyku, kardiyovasküler sağlık için önemlidir. Altı ila sekiz saatten fazla veya az süren bir uyku önerilmemektedir.
Beyindeki dopamin miktarının azalması sonucu hastaların hareketi başlatma ve hareketi kontrol etme mekanizması bozulur.
Araştırmacılar, sağlıklı bir beynin etkinliğini ve verimliliğini ileri yaşlarda da koruyabileceğini söylemektedir.
Epilepsi, nöronlar olarak adlandırılan beyin hücrelerinin diğer hücrelere düzensiz sinyaller göndermesiyle sonuçlanan kronik bir nörolojik durumdur.
Çoğu insan uykuya dalmakta zorluk çekmektedir. Ancak kronik uyku sorunları ve devam eden gündüz yorgunluğu daha ciddi bir soruna işaret edebilir.
Sağlıklı sinir lifleri, miyelinden oluşan bir koruyucu kılıf ile kaplıdır. Bu sayede hücreler arası uyarılar kolaylıkla birbirleri arasında iletilir. MS Hastalığı - Multiple Skleroz hastalığında
Diyabetik ayak rahatsızlığının diyabet hastalarının yüzde 10’unda görüldüğünü belirten Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Parmaksızoğlu, yara açılmaması için yapılması gerekenler konusunda önerilerde bulundu: “Ayağınızı sıkan, sert ve burnu sivri ayakkabı giymeyin, her gün ılık su ile yıkayıp bakım yapın.”
NPİSTANBUL Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı seafoodplus.info Ahmet Parmaksızoğlu, diyabetik ayak rahatsızlığının ortaya çıktığı süreçleri ve alınabilecek önlemleri belirterek sinir sıkışması tedavisinin önemini vurguladı.
Ayakta açılan diyabetik yaraların tedavi sürecine değinen Prof. Dr. Ahmet Parmaksızoğlu, “Tedaviye ilk evrede başlamak hayati önem taşıyor çünkü sonraki evrelerde yara kontrolden çıkma eğilimi gösteriyor. Ayakta diyabetik yara açıldıktan sonra hastaların ortalama yüzde 16’sı ekstremitelerini (uzuv) kaybediyor” dedi.
Yurt dışında rutin olarak uygulanan sinir sıkışması tedavisi hakkında bilgi paylaşan Prof. Dr. Ahmet Parmaksızoğlu, “Sinir sıkışması tedavisi ülkemizde çok yaygın olarak uygulanmasa da diyabetik ayak tedavisinde çok etkili. Doktor muayenesi ile hangi sinirlerde sıkışma olduğu tespit edildikten sonra çok basit bir ameliyat ile sinirler gevşetilip ayak sağlığının kötüye gitmesi ve amputasyona kadar varacak yaraların önüne geçilmesi sağlanabilir” diye konuştu.
Diyabet hastalarında ayak yaralarının oluşması için his kaybının ileri derecede olması gerektiğini belirten Prof. Dr. Ahmet Parmaksızoğlu, “Bu hastalarda motor fonksiyon duruyor ve terlemek, kan dolaşımı gibi fonksiyonlar bozulmaya başlar. Hasta daha çok ayağında yanma, karıncalanma, uyuşma gibi şikayetler hisseder. Bunları hissettiği zaman bilsin ki ilerde diyabetik ayak yaralarının başlayacağı döneme doğru gidişi başlamıştır” uyarısında bulundu.
Hastalıkta tipik bir evreleme olmadığını kaydeden Prof. Dr. Ahmet Parmaksızoğlu, “Hasta nörolojik şikayetlerle yaşantısı boyunca devam edebilir ama yaklaşık civarındaki hastada yaralar açılır. Bu yaralardan sonra da ayak ampute edilmek durumunda kalır” dedi.
Diyabetiklerde ayak yarası hastalığının gelişmemesi için his kaybına dikkat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Parmaksızoğlu, “Hastalık norolojik şikayetlerin veya damar şikayetlerinin veya ikisinin bir arada olduğu komponentler şeklinde olabilir. Sadece nörolojik şikayetler var ise yani damarlar ve atardamarlar normal çalışıyorsa bu hastalarda hangisinde sinirlerin sıkıştığı tespit edilip o sinirlere yönelik gevşetme ameliyatları yapılır. O ayağın his durumunu düzeltecektir” diye konuştu.
Diyabetik ayak rahatsızlığına yaşam tarzının da yol açabileceğini ifade eden Prof. Dr. Ahmet Parmaksızoğlu, hastalığı önlemeye ilişkin önemli tavsiyelerde de bulundu:
*Ayak bakımına çok önem verin,
*Ayağınıza vuran, sıkan, sert ve sivri burunlu ayakkabıları giymeyin!
*Pedikür, nasır alma gibi tedavileri kendiniz uygulamayın!
*Ayakta yanma, uyuşma ve karıncalanma hissettiğinizde doktora başvurun.
Güncelleme Tarihi: 22 Kasım
Yayınlama Tarihi: 02 Ocak
Sayfa içeriğinde yer alan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. İlgili sayfada tedavi edici sağlık hizmetine yönelik bilgiler içeren öğeler yer almamaktadır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.