ayasofya nın altındaki tüneller / Ayasofya'nın en büyük yer altı yapıları görüntülendi | N-Life

Ayasofya Nın Altındaki Tüneller

ayasofya nın altındaki tüneller

Ayasofya’nın üstü gibi altı da tarih dolu

Sanat ve mimarlık tarihi bakımından dünyanın önde gelen yapılarından olan Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi ’nin temelleri arasında yer alan tüneller, mahzenler, 3 odalı yer altı mezarı ile dehlizler gözler önüne serildi. Aynı bölgede 3 kez inşa edilen Ayasofya’nın altında okuyup keşfedildikçe merak uyandıracak pek çok gizemli mekan bulunuyor. Tarihçilerin “dünyanın 8. harikası” olarak nitelendirdiği yapı, mimarisiyle kendisine hayran bırakıyor.

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hasan Fırat Diker, ekibiyle birlikte 1485 yıldır ayakta duran eseri havalandırarak ayakta tutup rutubetten koruyan yer altı tünellerinin ve menfezlerinin 2 yıl önce mimari belgelemesini yaptı. Prof. Dr. Diker’in liderliğindeki ekip toplam uzunluğu yaklaşık 1 kilometreyi bulan tünel ve menfezleri 3 boyutlu görüntüledi. Diker “Aynı bölgede 3 kez inşa edilen Ayasofya yer üstünde olduğu gibi altında da bir tarihi barındırıyor. Kuzeydoğu cephesinin hemen önündeki mezar yapısı yerin 4 metre altında. Kuzeybatı cephesi önündeki bahçenin 2 metre altında ise mahzen yapıları bulunuyor. Ancak tarihî mekânın bakımsızlık sebebiyle moloz ve toprak dolguyla neredeyse yarısı dolmuş, yer altı mekânının üzerindeki kestane ağacının kökleri, yapının tonozunu delerek aşağıya inmiş” dedi.

Diker şöyle devam etti: Tıkanıklıktan ötürü cihaz giremeyen yaklaşık 268 metre uzunluğundaki kısmının ölçümleri el ile yapıldı. Tüneller birbiriyle bağlantılı. Bunlar adeta Ayasofya’nın hayat damarları gibi. Yer altı yapılarının araştırılması, temizlenmesi, belgelenmesi hem binanın korunması hem de şehrin diğer yer altı yapılarının ortaya çıkartılması bakımından önemlidir.” 4 tona yakın balçığın çıkartıldığı bilgisini veren Diker, Ayasofya’nın altındaki tünellerin Kız Kulesi ve Adalar gibi yerlere uzandığı iddialarının bir şehir efsanesi olduğunu dile getirdi.


Ayasofya'nın altındaki tünellere seyahat

Ayasofya Camisine bağlı en büyük yer altı yapılarından olan tüneller, mahzenler, 3 odalı yer altı mezarı ile dehlizler görüntülendi.

Ayasofyanın altındaki tünellere seyahat

126

Ayasofyanın altındaki tünellere seyahat

226

Ayasofyanın altındaki tünellere seyahat

326

Copyright © 2015 Mistik Alem. Bütün hakları saklıdır.

Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın.
Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.

İşte Ayasofya Camii'nin altındaki gizemli tüneller

Tüneller, dehlizler hatta menfezler...

Görüntüler bir madeni ya da mağarayı andırsa da, burası aslında dünyanın en görkemli yapılarından biri olan Ayasofya-i Kebir Camii'nin altı.

Yapımı 537 yılında tamamlanan binanın altında yer alan tüneller tam 900 metre boyunca uzanıyor. Kimi içinden bir arabanın geçeceği kadar büyük. Kimi ise, eğilerek girmek için bile oldukça küçük.

Doç. Dr. Hasan Fırat Diker, ekibi ile birlikte Ayasofya Camii'nin altında yıllardır girilmemiş noktalara girdi. Tarihi yapının altındaki tünellerin 3 boyutlu haritalarını çıkardı.

Henüz keşfedilmemiş alanlar bulundu

Fırat Diker çalışmadan şöyle bahsetti: 

"Çalışma kapsamında bu binanın 3 boyutlu taramasını yaptık. Henüz keşfedilmemiş yeni mekanlar bulduk. Gerek su yollarınının gerek nereden geldiği belli olmayan su akıntılarının önüne geçilmesi, binanın nefes alması ve yeni kültür varlıkları kazanımı adına önemli bir çalışma olduğunu düşünüyorum."

Diker, yer altındaki bu yapılar sayesinde, binanın yüzyıllardır nefes aldığına da dikkat çekti.

"Ayasofya Camii'nin altında onun iklimlendirilmesine yönelik yapılmış, su tesisatına yönelik sistemler var. Bunlar vasıtasıyla binanın nefes alması mümkün kılınmış."

Ayasofya'nın Sırları

  • Terleyen direk  <br>  Ayasofya&#8217;nın kıble tarafındaki kapılarından soldan sayılınca, sonuncusunun iç tarafında bir mermer sütun görürsünüz.

    Terleyen direk
    Ayasofya’nın kıble tarafındaki kapılarından soldan sayılınca, sonuncusunun iç tarafında bir mermer sütun görürsünüz.

  • Bu sütunun en büyük özelliği kış ve yaz nemli olması. Bu yüzden bu sütuna &#8220;terleyen direk&#8221; deniyor. Sütunun zemininden başlayarak bir buçuk metrelik bir kısmı bakır plakalarla kaplı.

    Bu sütunun en büyük özelliği kış ve yaz nemli olması. Bu yüzden bu sütuna “terleyen direk” deniyor. Sütunun zemininden başlayarak bir buçuk metrelik bir kısmı bakır plakalarla kaplı.

  • İnanca göre sürekli baş ağrısı çekenleri, sindirim sistemi hastalıkları olanları ve sıtmaya tutulanları bu direk tedavi ediyor.

    İnanca göre sürekli baş ağrısı çekenleri, sindirim sistemi hastalıkları olanları ve sıtmaya tutulanları bu direk tedavi ediyor.

  • Önce iki rekât namaz kılınıyor, sonra hasta avuçlarını önce bakır plakalara sonra da yüzüne sürüyor. Bu hareket üç kez tekrarlanınca hastalıklar iyi oluyor&#8230;

    Önce iki rekât namaz kılınıyor, sonra hasta avuçlarını önce bakır plakalara sonra da yüzüne sürüyor. Bu hareket üç kez tekrarlanınca hastalıklar iyi oluyor…

  • Ayrıca elleri çok terleyen kimselerin, direğin üzerinde bulunan deliğe parmaklarını soktukları ve artık ellerinin terlemediği birçok defalar görülmüş&#8230;

    Ayrıca elleri çok terleyen kimselerin, direğin üzerinde bulunan deliğe parmaklarını soktukları ve artık ellerinin terlemediği birçok defalar görülmüş…

  • Terlemenin nedeni  <br>  İnanca göre, Ayasofya&#8217;nın büyük bir kubbesi bir depremde yıkılınca, 300 rahip Mekke&#8217;ye gitmişler ve orada zemzem suyundan almışlar, bunu Mekke toprağı ile karıştırıp,bu sütunun altına harç olarak koymuşlar. Sütunun bu yüzden &#8220;terlediğine&#8221;inanılıyor.

    Terlemenin nedeni
    İnanca göre, Ayasofya’nın büyük bir kubbesi bir depremde yıkılınca, 300 rahip Mekke’ye gitmişler ve orada zemzem suyundan almışlar, bunu Mekke toprağı ile karıştırıp,bu sütunun altına harç olarak koymuşlar. Sütunun bu yüzden “terlediğine”inanılıyor.

  • Bir başka inanca göre de Hızır Peygamber, parmağım Ayasofya&#8217;daki deliğe sokmuş ve binayı Mekke&#8217;ye yöneltmiş yani Terleyen direğin ya da diğer adıyla ağlayan direğin öyküsü, görüldüğü kadarıyla Osmanlı döneminde ortaya çıkmış. İslam inançlarıyla beslenmiş.

    Bir başka inanca göre de Hızır Peygamber, parmağım Ayasofya’daki deliğe sokmuş ve binayı Mekke’ye yöneltmiş yani Terleyen direğin ya da diğer adıyla ağlayan direğin öyküsü, görüldüğü kadarıyla Osmanlı döneminde ortaya çıkmış. İslam inançlarıyla beslenmiş.

  • Sütunun yapısının gözenekli olduğu ve kılcal damarlar yoluyla temeldeki suyu emdiği ve bu yüzden terlediği, en geçerli bilimsel açıklamalardan biri. Ama acaba neden sadece bu direği gözenekli taştan yapmışlar? Bu soru cevapsız kalıyor&#8230;

    Sütunun yapısının gözenekli olduğu ve kılcal damarlar yoluyla temeldeki suyu emdiği ve bu yüzden terlediği, en geçerli bilimsel açıklamalardan biri. Ama acaba neden sadece bu direği gözenekli taştan yapmışlar? Bu soru cevapsız kalıyor…

  • Ayasofya&#8217;nın içinde büyük salonun ortasında bir kuyu var.  <br>  Eskiden bu kuyu kalp hastalığına tutulanların sık sık geldikleri bir yerdi. Bunlar üç cumartesi art arda aç karnına buraya gelir, sabah namazını kılar ve bu sudan içerlerdi.

    Ayasofya’nın içinde büyük salonun ortasında bir kuyu var.
    Eskiden bu kuyu kalp hastalığına tutulanların sık sık geldikleri bir yerdi. Bunlar üç cumartesi art arda aç karnına buraya gelir, sabah namazını kılar ve bu sudan içerlerdi.

  • Bu gelenek cami müze haline getirilene kadar sürdü. Kuyunun üzerinde yaklaşık 50 santim çapında, demir bir kapak var. 7 metrelik bir çubuk sarkıtıldığında dibine ulaşılamıyor. Su hâlâ mevcut, tadı tatlımsı ve mineralli.

    Bu gelenek cami müze haline getirilene kadar sürdü. Kuyunun üzerinde yaklaşık 50 santim çapında, demir bir kapak var. 7 metrelik bir çubuk sarkıtıldığında dibine ulaşılamıyor. Su hâlâ mevcut, tadı tatlımsı ve mineralli.

  • Suyun ne tür bir bir bileşim taşıdığının, incelenmesi gerekir. Yüzyıllardır orada durduğuna göre acaba bozulmuş mudur? Sonra niçin kalp hastalığına iyi geliyor? Bu da düşündürüyor. Yoksa suyun bir özelliği mi var? Bu soruların cevaplarını, devletin yetkili kurumlarına bırakıyoruz.

    Suyun ne tür bir bir bileşim taşıdığının, incelenmesi gerekir. Yüzyıllardır orada durduğuna göre acaba bozulmuş mudur? Sonra niçin kalp hastalığına iyi geliyor? Bu da düşündürüyor. Yoksa suyun bir özelliği mi var? Bu soruların cevaplarını, devletin yetkili kurumlarına bırakıyoruz.

  • Geçenlerde bilim dünyası çikolatanın içinde bulunan bir maddenin hormonal etki yaptığını açıkladı. Ama bu etki özellikle, aşk yüzünden kalbi kırılanların üzerinde görülüyormuş. Demek ki, bu madde,beyinde aşırı üzüntü yaratan merkezi etkiliyor. Ayasofya&#8217; daki kuyunun şifalı suyunun da böyle bir özelliği neden olmasın!

    Geçenlerde bilim dünyası çikolatanın içinde bulunan bir maddenin hormonal etki yaptığını açıkladı. Ama bu etki özellikle, aşk yüzünden kalbi kırılanların üzerinde görülüyormuş. Demek ki, bu madde,beyinde aşırı üzüntü yaratan merkezi etkiliyor. Ayasofya’ daki kuyunun şifalı suyunun da böyle bir özelliği neden olmasın!

  • Tabuta dokunulursa Ayasofya yıkılacak  <br>  Ayasofya&#8217;nın orta kıble kapısı üzerinde bir tabut var. Sarı pirinçten yapılmış bu tabutta Kraliçe Sofya yatıyor. Yalnız bir tehlike var, &#8220;Bu tabuta sakın dokunmayın&#8221; deniyor. Çünkü tabuta el sürü-lürse-jbüyük bir gürültü başlıyor ve tüm bina sallanmaya başlıyormuş.

    Tabuta dokunulursa Ayasofya yıkılacak
    Ayasofya’nın orta kıble kapısı üzerinde bir tabut var. Sarı pirinçten yapılmış bu tabutta Kraliçe Sofya yatıyor. Yalnız bir tehlike var, “Bu tabuta sakın dokunmayın” deniyor. Çünkü tabuta el sürü-lürse-jbüyük bir gürültü başlıyor ve tüm bina sallanmaya başlıyormuş.

  • Kubbenin dört tarafında birer melek resmi var. Bunlar Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail&#8217;dir. Bu melekler kanatlarını açmış bir biçimde çizilmişler. İnanca göre Azrail, imparatorların ölümlerini, Mikail düşman saldırılarını, Cebrail ve İsrafil ise olacak olayları haber veriyor.

    Kubbenin dört tarafında birer melek resmi var. Bunlar Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail’dir. Bu melekler kanatlarını açmış bir biçimde çizilmişler. İnanca göre Azrail, imparatorların ölümlerini, Mikail düşman saldırılarını, Cebrail ve İsrafil ise olacak olayları haber veriyor.

  • İnananlar, tabut ile bu melekler arasında bir ilişki kuruyorlar&#8230; Tabutun koruyuculuğunu da üstlenen melekler, ona dokunulmasına izin vermiyorlarmış.

    İnananlar, tabut ile bu melekler arasında bir ilişki kuruyorlar… Tabutun koruyuculuğunu da üstlenen melekler, ona dokunulmasına izin vermiyorlarmış.

  • Esrarengiz kapılar  Sarı pirinçten yapılmış bu tabutAyasofya&#8217;nın güney tarafında ufak ve dar bir koridorun ucunda örülmüş bir kapı var. Buna &#8220;açılmaz kapı&#8221; deniyor. Anlatılanlara göre Fatih Sultan Mehmet İstanbul&#8217;a girdiğinde Rum Ortodoks Patriği yanındakilerle bu kapının önünde dua ediyormuş. Osmanlı ordusu kiliseye girince, Patrik bu kapıdan kaçıp kaybolmuş ve kapı bir daha açılmamış.

    Esrarengiz kapılar Sarı pirinçten yapılmış bu tabutAyasofya’nın güney tarafında ufak ve dar bir koridorun ucunda örülmüş bir kapı var. Buna “açılmaz kapı” deniyor. Anlatılanlara göre Fatih Sultan Mehmet İstanbul’a girdiğinde Rum Ortodoks Patriği yanındakilerle bu kapının önünde dua ediyormuş. Osmanlı ordusu kiliseye girince, Patrik bu kapıdan kaçıp kaybolmuş ve kapı bir daha açılmamış.

  • Her paskalyada bu kapının önünde&#8221; kırmızı yumurta kabukları&#8221; ortaya çıkarmış&#8230; Bir de &#8220;Kapanmaz Kapı&#8221; miti var. Fetih günü, Fatih&#8217;in ordusundan biri bu kapıya öyle bir vuruş vurmuş ki, kapı yere gömülmüş ve bir daha asla açılmamış&#8230;

    Her paskalyada bu kapının önünde” kırmızı yumurta kabukları” ortaya çıkarmış… Bir de “Kapanmaz Kapı” miti var. Fetih günü, Fatih’in ordusundan biri bu kapıya öyle bir vuruş vurmuş ki, kapı yere gömülmüş ve bir daha asla açılmamış…

  • Pençe nişanıaçılmaz kapı  <br  Binanın güneydoğusundaki kubbeyi tutan fil ayağının bir yüzünde 6 metre yükseklikte ele benzeyen bir iz var. Kuşaktan kuşağa anlatılanlara göre, fetih günü, Fatih Sultan Mehmet&#8217;in atı ürkmüş, Sultan eliyle bu kemere tutunmuş. Atı ise sütunun kaidesini zedelemiş. Buraya kadar bir şey yok. Ama pençe izinin yerden 6 metre yükseklikte olduğu ve bu yüksekliğe, hiçbir atın erişemeyeceği düşünülürse, olayın esrarı bir anda ortaya çıkıveriyor.

    Pençe nişanıaçılmaz kapı

  • Ayasofya&#8217;nın altındaki tüneller  <br>  Mahzenlerin altındaki tünellerden Kınalı adaya kadar bir tünel uzandığıda söyleniyor.

    Ayasofya’nın altındaki tüneller
    Mahzenlerin altındaki tünellerden Kınalı adaya kadar bir tünel uzandığıda söyleniyor.

  • Mozaiklerin Açıklamaları  <br>  Apsis Yarım Kubbesindeki Mozaik  <br>  Altın zemin üzerinde ortada değerli taşlarla süslü tahta oturan Meryem, kucağında İsa ile birlikte tasvir edilmiştir. Meryem&#8217;in koyu lacivert renkte sade ve bütün vücudunu örten kıyafeti, etrafını çeviren altın zemin ile bir kontrast oluşturur.

    Mozaiklerin Açıklamaları
    Apsis Yarım Kubbesindeki Mozaik
    Altın zemin üzerinde ortada değerli taşlarla süslü tahta oturan Meryem, kucağında İsa ile birlikte tasvir edilmiştir. Meryem’in koyu lacivert renkte sade ve bütün vücudunu örten kıyafeti, etrafını çeviren altın zemin ile bir kontrast oluşturur.

  • Güney Galeride Deisis Mozaiği:  <br>  Ayasofya&#8217;nın mozaikleri arasında hiç kuşkusuz, en ünlüsü Deisis kompozisyonudur. Deisis, yani mahşer günü İsa&#8217;dan Meryem ve Loannes Prodromos&#8217;un insanlık için yardımcı olmasını dilemeleridir. Mahşer Kompozisyonunun ortasını meydana getiren üçlü kompozisyonda ortada büyük bir İsa ekseni teşkil eder. Üçlü grubun ikinci şahsı Meryem&#8217;dir. Diğer yanda ise Vaftizci Yahya bulunmaktadır.

    Güney Galeride Deisis Mozaiği:
    Ayasofya’nın mozaikleri arasında hiç kuşkusuz, en ünlüsü Deisis kompozisyonudur. Deisis, yani mahşer günü İsa’dan Meryem ve Loannes Prodromos’un insanlık için yardımcı olmasını dilemeleridir. Mahşer Kompozisyonunun ortasını meydana getiren üçlü kompozisyonda ortada büyük bir İsa ekseni teşkil eder. Üçlü grubun ikinci şahsı Meryem’dir. Diğer yanda ise Vaftizci Yahya bulunmaktadır.

  • Güney Galerideki İmparatoriçe Zoe Mozaiği:  <br>  Ortada Pantokrator (Kainatın hakimi) İsa, sağ eliyle takdis işareti yapmakta, sol eliyle incilerle bezenmiş cildi olan Kutsal Kitabı tutmaktadır. İsa&#8217;nın bir yanında imparatoriçe Zoe, diğer yanında Zoe&#8217;nin üçüncü kocası Konstantinos Monomakhos yer almaktadır. Bizans tarihinde entrikaları ve evlilikleriyle ün yapan imparatoriçe Zoe kocalarını değiştirdikçe mozaik üzerindeki imparatorun başı ve isminin belirten yazının da değiştiği sanılmaktadır. Konstantin&#8217;in kafası ve üstündeki yazıt kazınıp, tekrar yapılmıştır. Orijinal mozaik Zoe&#8217;nin ilk kocasına aitti. Bu panoda İmparatorluk ailesinin kiliseye şükran ve bağışları sembolize edilmektedir.

    Güney Galerideki İmparatoriçe Zoe Mozaiği:
    Ortada Pantokrator (Kainatın hakimi) İsa, sağ eliyle takdis işareti yapmakta, sol eliyle incilerle bezenmiş cildi olan Kutsal Kitabı tutmaktadır. İsa’nın bir yanında imparatoriçe Zoe, diğer yanında Zoe’nin üçüncü kocası Konstantinos Monomakhos yer almaktadır. Bizans tarihinde entrikaları ve evlilikleriyle ün yapan imparatoriçe Zoe kocalarını değiştirdikçe mozaik üzerindeki imparatorun başı ve isminin belirten yazının da değiştiği sanılmaktadır. Konstantin’in kafası ve üstündeki yazıt kazınıp, tekrar yapılmıştır. Orijinal mozaik Zoe’nin ilk kocasına aitti. Bu panoda İmparatorluk ailesinin kiliseye şükran ve bağışları sembolize edilmektedir.

  • Güney Galerideki Komnenos Ailesi Mozaiği:    <br>İmparator Komnenos II ile eşi Macar asıllı İmparatoriçe İrene ve oğulları Aleksios&#8217;u tasvir etmektedir. Ortada kucağında İsa ile ayakta duran Meryem yer almaktadır. İmparator ve İmparatoriçe değerli taşlarla süslü tören elbiselerini giymişler, imparatorun elinde bir para kesesi, İmparatoriçe de bir rulo tutmaktadır. Takdim edilen rulo kiliseye bağışları, deri kese ise altın yardımını belirtmektedir. Macar asıllı imparatoriçenin ırk özellikleri; açık ten ve açık saç rengi belirgindir.

    Güney Galerideki Komnenos Ailesi Mozaiği:
    İmparator Komnenos II ile eşi Macar asıllı İmparatoriçe İrene ve oğulları Aleksios’u tasvir etmektedir. Ortada kucağında İsa ile ayakta duran Meryem yer almaktadır. İmparator ve İmparatoriçe değerli taşlarla süslü tören elbiselerini giymişler, imparatorun elinde bir para kesesi, İmparatoriçe de bir rulo tutmaktadır. Takdim edilen rulo kiliseye bağışları, deri kese ise altın yardımını belirtmektedir. Macar asıllı imparatoriçenin ırk özellikleri; açık ten ve açık saç rengi belirgindir.

  • Güney-Batı Girişi Üstünde Bulunan Mozaik:  <br>  Altın zemin üzerinde ortada görkemli bir taht üzerinde oturur durumda koyu lacivert elbiseli Meryem tasvir edilmiştir. Başının iki yanında bulunan kısaltılmış harfler &#8220;Tanrı Anası&#8221; olduğunu ifade eden kelimelerin kısaltılmış semboludur. Meryem ayakları altındaki kenarları değerli taşlarla bezenmiş bir kaide üzerine basar. Bu kaidenin üst yüzü gümüş mozaiklerle kaplıdır.  <br>  Bizans sanatında altın mozaiklerlerin bol olmasına karşılık, gümüş mozaikler son derece azdır. Meryem&#8217;in kucağında oturan İsa yetişkin, bilgiç bir insan ifadesine sahiptir. Bu onun Tanrıya yakın bir mistik varlık olduğunu gösterir.

    Güney-Batı Girişi Üstünde Bulunan Mozaik:
    Altın zemin üzerinde ortada görkemli bir taht üzerinde oturur durumda koyu lacivert elbiseli Meryem tasvir edilmiştir. Başının iki yanında bulunan kısaltılmış harfler “Tanrı Anası” olduğunu ifade eden kelimelerin kısaltılmış semboludur. Meryem ayakları altındaki kenarları değerli taşlarla bezenmiş bir kaide üzerine basar. Bu kaidenin üst yüzü gümüş mozaiklerle kaplıdır.
    Bizans sanatında altın mozaiklerlerin bol olmasına karşılık, gümüş mozaikler son derece azdır. Meryem’in kucağında oturan İsa yetişkin, bilgiç bir insan ifadesine sahiptir. Bu onun Tanrıya yakın bir mistik varlık olduğunu gösterir.

  • İmparator Kapısı Üzerindeki Mozaik:  <br>  Bu mozaik pano 9. yüzyıl sonunda yapılmıştır. Ortada son derece süslü taşlar ve incilerle süslenmiş taht üzerinde oturmuş Pantokrator İsa bir kaide üzerine basmaktadır. Sağ eli takdis işareti yapmakta, sol eliyle dizi üzerinde açık duran bir kitabı tutmaktadır. İsa&#8217;nın ayakları önünde secde eder durumda imparator altıncı Leon şefaat isterken görülür . İki kenardaki madalyonların birinde Meryem tasvir edilmiştir. Diğerinde ise lilisenin koruyucusu baş melek Cebrail tasvir edilmiştir.

    İmparator Kapısı Üzerindeki Mozaik:
    Bu mozaik pano 9. yüzyıl sonunda yapılmıştır. Ortada son derece süslü taşlar ve incilerle süslenmiş taht üzerinde oturmuş Pantokrator İsa bir kaide üzerine basmaktadır. Sağ eli takdis işareti yapmakta, sol eliyle dizi üzerinde açık duran bir kitabı tutmaktadır. İsa’nın ayakları önünde secde eder durumda imparator altıncı Leon şefaat isterken görülür . İki kenardaki madalyonların birinde Meryem tasvir edilmiştir. Diğerinde ise lilisenin koruyucusu baş melek Cebrail tasvir edilmiştir.

  • Melek Tasvirli Mozaikler:  <br>  Kubbeye geçişi sağlayan köşe elemanlarının yüzeylerinde yalnız kafa ve kanatlardan ibaret olan dört melek tasviri yer alır.

    Melek Tasvirli Mozaikler:
    Kubbeye geçişi sağlayan köşe elemanlarının yüzeylerinde yalnız kafa ve kanatlardan ibaret olan dört melek tasviri yer alır.

  • 921 yıl kilise olarak kullanıldıktan sonra, 481 yıl da Camii olarak kullanılan Ayasofya, İslam ve Hristiyanlık dinleri için büyük bir önem taşıyor. Bu eşsiz yapı, bir çok gizemi de içerisinde barındırıyor.

    921 yıl kilise olarak kullanıldıktan sonra, 481 yıl da Camii olarak kullanılan Ayasofya, İslam ve Hristiyanlık dinleri için büyük bir önem taşıyor. Bu eşsiz yapı, bir çok gizemi de içerisinde barındırıyor.

  • nest...

    batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir