ağız ülseri belirtileri / Dr. Berkant Oman / AĞIZ YARALARI

Ağız Ülseri Belirtileri

ağız ülseri belirtileri

Mideniz Değil, Diliniz Ülser Olabilir…

Küçücük beyaz bir leke günlük hayatı yaşanmaz kılar mı? Eğer bu leke, dilinizin ucunda veya kenarında çıkıyor, ıslaklıkla veya temasla birlikte yanmaya başlıyor ve yemek yerken bile çok rahatsız ediyorsa kılar. Bu sorunun kaynağının dil ülseri olduğunu söyleyen Avrasya Hastanesi K.B.B Uzmanı, konuyla ilgili önemli bilgiler veriyor.

Dil ülseri nedir?

Aftöz ülser ya da bilinen adıyla dil ülseri, dil üzerinde meydana gelen beyaz nokta şeklindeki lezyonlara verilen isimdir. Toplumumuzda çok sık görülen bu rahatsızlık, uzun süre devam ettiğinde hem günlük hayatın kalitesini etkiliyor hem de çok daha başka dil hastalıklarına zemin hazırlıyor. Ancak kansere dönüşmesi çok düşük bir ihtimaldir. Beyazdan pembeye doğru dönen ülserler kanamaya neden olduğundan çok daha rahatsız edicidir. Genellikle dilin ucunda çıkan lezyonlar ayrıca yanak, dudak içleri, diş etlerinde de görülebilir.

Dil ülseri neden olur?

  • Hormonal dengesizlikler,
  • Gıda alerjisi,
  • Uyku bozuklukları,
  • Sigara ve alkol kullanımı,
  • Yetersiz ağız hijyeni,
  • Viralenfeksiyonlar,
  • Adet dönemleri,
  • Zayıflamış bağışıklık sistemi,
  • Sodyum lauril sülfat içeren diş macunları,
  • Diş fırçalamaya bağlı olarak gelişen tahriş,
  • Duygusal stres,
  • Genetik özellikler,
  • Folik asit eksikliği.

Dil ülserinin belirtileri nelerdir?

Dil ülseri sebebiyle ağızda oluşan yaralar oldukça rahatsız edicidir. Çünkü en küçük temasta veya yemek yerken bile yanma hissi oluşur. Rahatsızlık ve yanma hissinin yanı sıra;

  • Yutma güçlüğü,
  • Boğaz ağrısı,
  • Dilde morarma,
  • Dilde kanama,
  • Dilde şişme oldukça sık görülür.

Bu belirtilerin yanı sıra daha az görülen şikayetlere de yol açabilir. Bunlar; vücutta ağrı, ishal, ateş, aşırı yorgunluk, halsizlik, lenf bezlerinde şişmedir.

Dil ülseri en çok kimlerde görülür?

  • Sigara ve alkol kullanan kişilerde,
  • Çeşitli ilaçları kullanan kişilerde,
  • Ağız bakımına yeteri kadar özen göstermeyen kişilerde,
  • Dilini çok sık ısıran kişilerde,
  • Aşırı sıcak veya soğuk yiyecek/içecek tüketen kişilerde dil ülseri görülür.

Dil ülserine neden olan hastalıklar nelerdir?

  • Ülseratifkolif,
  • Çölyak hastalığı,
  • Behçet hastalığı,
  • Crohn hastalığıdır.

Dil ülseri nasıl tedavi edilir?

Dil ülserinin teşhisi oldukça kolaydır. Kişinin başvuracağı uzman doktor, hastanın dilindeki yaraları önce muayene eder. Çeşitli tetkik ve testler sonrasında tedavi yaklaşımına karar verir. Hastalığın tedavisinde genellikle doktorun verdiği ülser ilaçları kullanılır. İlaçlar kısa bir zamanda kişinin dilindeki lezyonlara etki ederek kişinin normal yaşantısına dönmesini sağlar. Ancak kişinin tedaviden sonra tekrar aynı şeyi yaşamaması için değiştirmesi gereken bazı unsurlar vardır. Öncelikle ağız bakımına çok daha dikkat etmeli, tuzlu su ile gargara yapmalıdır. Aynı zamanda bağışıklık sitemini güçlendirmek amacıyla C vitamini takviyesi alınabilir.

ETİKETLER: avrasya, doktor, hasta, hastane, insan, sağlık, şifa

Behçet Hastalığı belirtileri

Deri ve Zührevi Hastalıklar Uzmanı seafoodplus.info Hulusi Behçet, ağızda ve cinsel bölgede tekrarlayıcı yaralar ve gözde iltihap (üveit) ile giden üçlü bulgusuyla hastalığı yılında ilk tanımlayan hekimdir. Sonraki çalışmalarla hastalığın birçok sistemi ve organı etkileyebilen bir sistemik vaskülit (damarsal iltihaplanma) olduğu gösterilmiştir.

Behçet Hastalığı; Türkiye, İsrail, Yunanistan ve Kıbrıs gibi Akdeniz ülkeleri; Irak, İran gibi Ortadoğu ülkeleri ve Japonya, Kore, Çin gibi Uzakdoğu ülkelerinde sık görülür. Behçet Hastalığı yukarıda belirtilen ve tarihi İpek Yolu'nun geçtiği bu ülkeler içinde en sık Türkiye'de görülmektedir. Ülkemizde sıklık erişkinde arasında bildirilmiştir.


Behçet hastalığı neden olur?

Behçet Hastalığı'nın nedeni tam olarak bilinmiyor. Gelişiminde bağışıklık sistemi değişikliklerinin yanı sıra genetik ve bazı çevresel faktörlerin (bakteri,virüs v.b) etkili olabileceği düşünülmektedir. Behçet Hastalığı bulaşıcı değildir.

Behçet Hastalığı belirtileri

Ağız yaraları (oral ülser veya aft): Tekrarlayıcı ağız yaraları hastaların hemen tümünde gözlenir. Dil, dudak ve yanak mukozası ile ağız tabanına yerleşirler. Yuvarlak-oval, kenarları şişkin ve kırmızı bir hare ile çevrili, tabanı beyaz, gri veya sarı renkte olurlar. Ağrı en önemli şikayettir. Beslenme güçlüğüne ve konuşmada zorlanmaya yol açabilirler.

Cinsel bölge yaraları (genital ülser): Hastalığın en özgül belirtilerindendir. Ağız yaralarından sonra hastalığın ikinci en sık (yüzde 80 - 90) belirtisidir. Görünümü ve seyri ağız yaralarına benzer ancak genellikle daha derindirler. Sıklıkla iz bırakarak iyileşirler ve daha az sıklıkta tekrarlarlar. Ağıya, fiziksel hareketlerde zorlanmalara neden olurlar. Erkeklerde en sık gözlenen yerleşim yeri torbalar, kadınlarda ise dudaklardır.

Deri bulguları: Eritema nodozum hastaların 1/3 ünde ve kadınlarda sık görülür. Genellikle bacaklarda kaval kemiğinin ön ve yan yüzeyinde, yuvarlak, oval, ağrılı, kırmızı renkte, büyüklükleri fındıkla ceviz arasında değişen belirtilerdir. haftada sıklıkla yerinde geçici özellikte, koyu bir leke bırakarak iyileşir. Papülopüstüler lezyonlar, kıl dibi iltihabı ya da ergenlik sivilcelerine benzer deri belirtileridir. Gövde, bacaklar, kollar ve yüze yerleşirler.

Yüzeysel tromboflebit: Sıklıkla bacaklarda ve deride etkilenen damar boyunca kırmızı, hassas, çizgi veya şerit şeklinde sertliklerle kendini gösterir. Erkeklerde sıktır.

Göz tutulumu: Gözde kızarıklık, ağrı, bulanık görme veya görme kaybına neden olabilir. Erkeklerde ve hastalığın ilk yıllarında daha sık görülür.

Eklem tutulumu: Ağrı, şişlik, sıcaklık artışı ve hareket kısıtlılığına (artrit) yol açabilir. Diz, ayak bileği, dirsek ve el bileği eklemlerini etkiler.  

Behçet Hastalığı'nda daha az sıklıkla geniş çaplı damarlar (akciğer atardamarında iltihap sonucu kanlı balgam), bağırsaklar (karın ağrısı, bulantı, kusma, ishal, kanlı ishal v.b) ve sinir sistemi ile ilişkili şikayetler (baş ağrısı, his kusurları, çift görme, dengesizlik, konuşma ve yutma güçlüğü, bilinç bozukluğu vb.) gelişebilmektedir.

Kimlerde Behçet hastalığı riski var?

Hastalık sıklıkla  yaşları arasında başlar, erkek ve kadınlarda benzer oranda görülür. Ancak, göz ve geniş çaplı damar tutulumu gibi şiddetli tutulumlar genç erkek hastalarda daha sık görülmektedir. Bağışıklık sistemi düşük olanlarda daha sık rastlanır ve bulaşıcı değildir. Önceden belirlenemeyen ataklar ve iyilik dönemleri ile uzun süreli seyreder. Hastalığın gebelik üzerine veya gebeliğin hastalık üzerine belirgin bir etkisi yoktur. Genetik olabileceği de düşünülmektedir.

Behçet hastalığı teşhisi

Tanı koyduran bir laboratuvar bulgusu bulunmamaktadır. Tanı, klinik bulgularla konur. Deri ve mukoza bulguları genellikle hastalığın ilk bulgularıdır. Bu nedenle erken tanıda büyük önem taşır.

Behçet hastalığı tedavisi

Hastalığın uzun süreli ve düzenli olarak izlenmesi gerekir. Sistemik bir hastalık olan ve çok sayıda organı etkileyebilen hastalığın tedavi ve takibinde deri ve zührevi hastalıkları, romatoloji ve göz hastalıkları uzmanları başta olmak üzere çok sayıda hekimin uyum içinde çalışması önemlidir.

Yerel ilaçlar (gargara, krem v.b) deri ve mukoza belirtilerinin tedavisinde yardımcı ilaçlardır. Sistemik tedavide ağırlıklı olarak bağışıklık sistemini baskılayan veya düzenleyen ilaçlar kullanılmaktadır. Ağız sağlığı, aftların ve hastalığın yeni ataklarını engellemekte önemli olabilir. Bu nedenle hastaların ağız temizliğine dikkat etmeleri ve düzenli olarak diş muayenelerini yaptırmaları gereklidir. İlaç seçiminde ve tedavinin süresinde belirleyici olan tutulan organlar ve tutulumun şiddetidir. Tedavinin başarısında hekimlerin bilgi ve deneyimleri kadar hastaların önerilen tedaviye uyumu da önemlidir.

Behçet Hastalığı can kaybına neden olur mu?

Behçet Hastalığında can kaybı genellikle Akciğer tutulumunda olur. Akciğer anevrizması gelişmişse erken tedavisi yapılmalıdır.

Günlük hayatınızda bunlara dikkat!

Behçet Hastalığı iyileşme dönemleri ve atak dönemleriyle seyredebilir. Göz tutulumu varsa tedavi uzun sürelidir. Hastaların alternatif tedavilere yönelmemeleri, düzenli doktor kontrolünde olmaları, tıbbi tedaviyi bırakmamaları çok önemlidir. Ağız hijyenine dikkat etmeleri, stresten uzak kalmaları da gerekir. Eklem şikayetleri yoksa spor yapabilirler.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir