Bel Fıtığı mıyız?
Belimizde vücudumuzu ayakta tutan beş omur kemiği var. Bu kemikler arasında da disk adı verilen kıkırdaklar bulunur. Diskler tıpkı otomobillerdeki amortisörler gibidir. Omurgaya ani uygulanan darbelerin emilmesini ve bu gücün dengeli şekilde dağılmasını sağlar. Ancak çok ağır yük bindiğinde disklerin içindeki jöleye benzer sıvı dışarı çıkar. Tıpkı kaşarlı tost gibi. Nasıl tostu çok fazla bastırdığınızda aradaki kaşar dışarı kaçarsa, burada da disklerin içindeki sıvı dışarı çıkar. Bu jöle kıvamındaki sıvının omuriliğe veya sinirlere baskı yapmasına bel fıtığı diyoruz.
En belirgin özelliği bel ve bacak ağrısı. Ağrıyla birlikte bacaklarda uyuşma, karıncalanma ve hastalık ilerledikçe kuvvet kaybı da görülebilir.
Bir de duyu kayıpları var: Hastada yanma, üşüme, adale seğirmeleri gibi problemler ortaya çıkar. Çok ileri dönemlerinde felç öncesi durumlar ve bacaklarda hissizleşme görülebilir.
Dik oturmak vücudu yorar
Her ne kadar dik durma sağlıklı olarak bilinse de sopa yutmuş gibi oturmak vücut için bir travma. İdeal oturuşun esasları ise şunlar:
İşinizde ya da evde bel bölgenizi tam olarak destekleyen sert sandalyede oturun.
Çok derin ve yumuşak koltuklarda oturmayın.
Otururken, dizleriniz, kalçanızdan santim yukarda olsun. Bunu sağlamak için gerekirse ayağınızın altına küçük bir basamak yerleştirin.
Dik oturun, ancak bel boşluğunuzu küçük bir minderle destekleyin. Otururken kalçalar ve dizler arasındaki açının 90 derece olmasına özen gösterin.
Hiçbir zaman çok uzun süre aynı pozisyonda oturmayın. Uzun süre oturmanız gerekiyorsa her dakikada bir ayağa kalkarak bir iki adım yürüyün. Bele en fazla yükün bindiği pozisyonun oturma pozisyonu olduğunu unutmayın.
Oturma pozisyonundan ayağa kalkarken, belinizin eğimini korumak için sandalyenin kenarına kadar ilerleyin, bacaklarınızı düzelterek ayağa kalkın. Ayağa kalkarken belinizden öne doğru eğilerek hamle yapmayın.
İşyerinde çeşitli sandalyeleri deneyerek size en uygun olanı belirleyin.
Tam sırt ve kol desteği olan, tekerlekli, dönebilen sandalyelerini kullanın.
Eğer kol destekleri yeteri kadar masaya ulaşmanızı engelliyorsa ya da gövde ve kol hareketlerinizi kısıtlıyorsa destekleri çıkarın.
Çalışma alanınızı dikkatli planlayın. Çalışma masanızın üzerindeki eşyaları uygun biçimde yerleştirin.
Bel fıtığını tanımak için
Ağrı genellikle ayağa kalkıldığında artar.
Çoğunlukla ağrı bacağa ve kalçaya vurur.
Bacakta uyuşukluk olur.
Sağ kalça ile sol kalça arasında veya sağ bacakla sol bacak arasında his farklı olur.
Bacağın belli yerlerinde his kaybı olur.
Bacaklar çabuk yorulur.
Bacaklarda güç kaybı görülebilir.
Öksürük veya hapşırıkla ağrı bele ya da bacağa vurabilir.
İşini sevmemek hastalık nedeni
Hiçbir şey yapmasak da belimiz çok ağır bir yükün altında. Mesela yatarken belimize tam 20 kilo, otururken ve ayaktayken ağırlığımızın yaklaşık iki katı kadar yük biniyor.
Bel fıtığı riski taşıyan meslek gruplarını ise uzun süre masa başında olanlar, şoförler, sağlık personeli, ağır sanayi işçileri, inşaat sektöründe çalışanlar, sürekli ayakta durmak zorunda olanlar ve yoğun stres altındaki yöneticiler. Ayrıca kırsal kesimden gelen, sosyal ve ekonomik düzeyi orta ve ortanın altında olanlarda da çalışma şartları nedeniyle bel fıtığı olma riski yüksek.
İşini sevmeme, takdir edilmeme sürekli bir gerginlik yaratıyor. Kasların aşırı gerilmesi de bel fıtığına zemin hazırlıyor.
Yazıyı değerlendirmek için tıklayın
[Toplam: 0 Ortalama: 0]
Bacaklarda ani his kaybı
Anasayfa /BLOG /Kas Güçsüzlüğüne Sebep Olan Durumlar
Kas güçsüzlüğü; çok genel bir şikayettir ve birçok insanda görülmektedir. Bu nedenle rahatsızlığa sebep olan durumlar da oldukça geniştir… Örneğin, kas güçsüzlüğü inme sonrasında olabilir. Ayrıca kas distrofisi denilen bir durumda da görülür. Bu koşulların her ikisi de, normal yükü hareket ettiremeyen zayıf kaslara neden olur. Kas güçsüzlüğü genellikle egzersiz eksikliği, yaşlanma, kas yaralanması veya hamilelikten kaynaklanır. Diyabet veya kalp hastalığı gibi uzun süreli durumlarda da ortaya çıkabilir. İnme, multipl skleroz, depresyon, fibromiyalji ve kronik yorgunluk sendromu (ME) gibi birçok olası neden vardır.
Hareketsizlik ve kasların kullanılmaması, kas güçsüzlüğünün en yaygın nedenlerinden biridir. Aktif olmayan bir yaşam tarzının bir sonucu olarak ortaya çıkabilir. Kas kullanılmazsa, kasların içindeki lifler kısmen yağ ile değişir. Bununla birlikte, düzenli egzersiz ile kasların kuvvetlendirilmesi her yaşta yapılabilecek bir şeydir. Birçok başarılı uzun mesafe koşucusu 40 yaşın üzerindedir
Kaslarımız, yaşlandıkça güç ve hacim kaybetme eğilimindedir ve zayıflar. Çoğu insan bunu yaşın, özellikle de büyük yaşın doğal sonucu olarak kabul ederken, gençken yönetebileceğiniz şeyleri yapamamak sinir bozucu olabiliyor. Bununla birlikte, egzersiz her yaş için hala faydalıdır ve dikkatli bir egzersiz rutini ile kas gücünü artırmak hala mümkündür.
Enfeksiyonlar ve hastalıklar geçici kas yorgunluğunun en yaygın nedenleri arasındadır. Bu genellikle kas iltihabı yoluyla olur. İyileşme olağan olsa da, iltihap şiddetli ise (kötü bir grip nöbeti gibi), zayıflık oldukça uzun sürebilir. Kimi zaman kronik yorgunluk sendromunu (CFS) tetikleyebilir. Grip, glandüler ateş (Epstein-Barr virüsü), HIV, Lyme hastalığı ve hepatit C hastalıkları da bu duruma sebep olabilir.
Hamilelik sırasında ve hemen sonrasında, kandaki yüksek seviyelerde steroidler, demir eksikliği ile birlikte kas yorgunluğu hissine neden olabilir. Bu durum hamilelikte normal olarak karşılanan bir durum olsa da; hamilelik döneminde güvenli ve dikkatli egzersizler ile kas güçsüzlüğü riski azaltılabilir.
Birçok kronik hastalık kas güçsüzlüğüne sebep olabilmektedir.
Not: Anksiyete ve depresyon, gerçek zayıflıktan ziyade yorgunluk ve yorgunluk hissine neden olan durumlardır.
Kaslarınızın doğrudan hasar görmesinin birçok yolu vardır. En belirgin olanı spor yaralanmaları, çekmeler ve burkulmalar gibi yaralanma veya travmalardır. Herhangi bir kas yaralanmasında, kasın içinde hasarlı kas liflerinden kanama, ardından şişme ve iltihaplanma meydana gelir. Bu, kasın daha az güçlü olmasını sağlar. Lokalize ağrı birincil semptomdur, ancak güçsüzlük de ortaya çıkabilir.
Uykuyu bölen veya azaltan anksiyete, depresyon, kronik ağrılar, huzursuz bacak sendromu, vardiyalı iş gibi problemler, kas yorgunluğu da dahil olmak üzere yorgunlukta genel bir artışa neden olur.
Multiple Skleroz (MS), bağışıklık sisteminin sinir hücrelerine zarar veren bir hastalıktır. Hastalık çoğunlukla kadınlarda görülmektedir. Hastalığın seyri, tedavi planı, doğurganlık, gebelik, doğum hatta emzirme süreçleri üzerinde etkili olabildiğinden MS
Alzheimer hastalığı beynin küçülmesine ve beyin hücrelerinin ölmesine neden olan ilerleyici bir nörolojik bozukluktur. Kişinin bağımsız olarak işlev görme yeteneğini etkileyen düşünme, davranışsal ve sosyal becerilerde sürekli bir düşüş yaşaması olarak ad
Hafif bilişsel bozukluğu olan kişilerin uzun ve devamlı stres ve kaygı yaşamaları durumunda, Alzheimer hastalığına yakalanma olasılıkları daha yüksektir. Yeni bir çalışma, hafif bilişsel bozukluğu ve yüksek düzeyde stresi olan kişilerin, stresli olmayanla
Beyin tümörleri kanserli (kötü huylu) veya kanserli olmayan (iyi huylu) olabilir. Kötü huylu (kanserli) veya iyi huylu beyin tümörleri özellikle bası belirtileri ve fokal nörolojik bulgulara neden olur. İyi huylu veya kötü huylu tümörler büyüdüğünde, kafa
Sirkadiyen ritim, günün 24 saatte bir tekrarlanan doğal uyku-uyanıklık döngüsüdür. Bu döngünün bozulması, sirkadiyen ritim uyku bozukluğudur. Sirkadiyen ritim bozukluğu, gündüz uykululuğundan depresyona kadar değişen semptomlara neden olabilir.
Araştırmacılar, genç ve orta yaşta daha fazla televizyon izleyen kişilerin ileriki yıllarda beyin sağlığını bozma riskinin daha yüksek olduğunu söylemektedir. Çalışmalar ayrıca, aşırı televizyon izlemenin bilişsel gerilemeye ve gri maddede (karar verme, i
Altı ila sekiz saatlik sağlıklı uyku, kardiyovasküler sağlık için önemlidir. Altı ila sekiz saatten fazla veya az süren bir uyku önerilmemektedir.
Beyindeki dopamin miktarının azalması sonucu hastaların hareketi başlatma ve hareketi kontrol etme mekanizması bozulur.
Araştırmacılar, sağlıklı bir beynin etkinliğini ve verimliliğini ileri yaşlarda da koruyabileceğini söylemektedir.
Epilepsi, nöronlar olarak adlandırılan beyin hücrelerinin diğer hücrelere düzensiz sinyaller göndermesiyle sonuçlanan kronik bir nörolojik durumdur.
Çoğu insan uykuya dalmakta zorluk çekmektedir. Ancak kronik uyku sorunları ve devam eden gündüz yorgunluğu daha ciddi bir soruna işaret edebilir.
Sağlıklı sinir lifleri, miyelinden oluşan bir koruyucu kılıf ile kaplıdır. Bu sayede hücreler arası uyarılar kolaylıkla birbirleri arasında iletilir. MS Hastalığı - Multiple Skleroz hastalığında
Araştırmacılar, bazı insanların migren atakları yaşamasına neyin sebep olduğunu tam olarak bilmiyorlar. Genler, beyindeki değişiklikler veya beyin kimyasallarının seviyelerindeki değişiklikler söz konusu olabilir.
Beyniniz, eylemi kontrol eder ve bir sinir ağı aracılığıyla kaslarınıza elektrik sinyalleri gönderir. Bu sinyaller kaslarınıza hareket etmesini söyler. Multipl sklerozunuz (MS), bağışıklık sisteminiz sinirlerine saldırır.
Alzheimer, demansın en yaygın şeklidir. Demans, günlük yaşamınızı etkileyen hafıza fonksiyonlarının veya diğer zihinsel yeteneklerin kaybı için genel bir terimdir.
Günümüz dünyasındaki birçok insan için baş ağrıları giderek daha yaygın bir sorun haline gelmiştir. Çoğu zaman stres veya dehidrasyon gibi dışsal sebeplerin birer sonucu olabilirler.
Periferik Nöropati, periferik sinirlerinizin zarar görmesi sonucu, genellikle ellerinizde ve ayaklarınızda zayıflık, uyuşukluk ve ağrıya neden olur. Ayrıca vücudunuzun diğer bölgelerini
Araştırmalar beynimizin, biz uyurken bunama gibi hastalıkları önlemeye yardımcı olduğunu öne sürdürmektedir. Bu, beynimizin uyku sırasında dinlenmek yerine çalıştığını gösteren
Beyin sağlığının önemli olmadığı hiçbir canlı yoktur. Ancak multiple skleroz (MS) ile yaşıyorsanız, bu organı korumak iki kat önemlidir. Tedavi planınızı takip etmek ve sağlıklı
Balık yağı, sardalye, hamsi, uskumru ve somon gibi yağlı balıklardan elde edilen popüler bir takviyedir. Balık yağı esas olarak iki tür omega-3 yağ asidi içerir: kalp sağlığı ve cilt
Multipl skleroz (MS), merkezi sinir sisteminin kronik bir hastalığıdır. MS, kadınları erkeklerden daha sık etkiler. Ulusal Multipl Skleroz Derneği’ne göre, kadınların MS olma olasılığı
Uyku, hem günlük hayatınız için hem de fiziksel ve zihinsel sağlığınız için kritik öneme sahiptir. Uyku bozuklukları yaşlı erişkinlerde oldukça yaygındır. Yaşlandıkça, uyku düzenleri ve
Kitap okumak hem fiziksel hem de zihinsel sağlığınıza fayda sağlar.
Baş ağrısı en sık görülen yakınmaların başında gelir ve toplumun yaklaşık yüzde 90'ında görülür. Baş ağrısı, beyninizdeki bir ağrıyı ima etse de, aslında beyniniz, kan damarları ve
Merkezi sinir sisteminin kronik bir hastalığı olan MS Hastalığı, sinirlerin etrafındaki koruyucu örtünün bozulmasından kaynaklanır. Bu, beynin vücudun geri kalanıyla iletişim
Migren, hastanın günlük yaşamanı etkileyebilen, günlük aktivitelerini kısıtlayabilen bir baş ağrısı tipidir. Aromaterapi, migren atağını durdurmasa bile bazı semptomların
Epilepsi (Sara Hastalığı), beyindeki nöronal aktivitenin bozulduğu ve garip hislere, kasılmalara ve diğer nöbetlerle ilişkili semptomlara neden olan nörolojik bir problemdir.
Demans, günlük hayatı sekteye uğratacak şiddette hafıza, düşünme ve sosyal becerileri etkileyen semptomların genel adıdır. Birden fazla hastalık demansa neden olabilir.
Uyku, hem günlük hayatınız için hem de fiziksel ve zihinsel sağlığınız için kritik bir öneme sahiptir. Çok çeşitli uyku bozuklukları normal uyku döngüsünü kesintiye uğratmakla
Bacaklarınızın yorgun olması altında birçok sebep yatabilen yaygın bir semptomdur. Kilonuz fazlaysa veya yaşınız ileriyse bacaklarınız daha çabuk yorulabilir.
Demans bilişsel gerilemeyle sonuçlanan hafıza, iletişim, konsantrasyon sorunlarını içeren bir grup semptomu ifade eder. Demans, beyninizin felç gibi bir yaralanma veya hastalık
Yapılan yeni araştırmalara göre kan damarlarınızın durumu beyninizin sağlığında önemli rol oynamaktadır. Sigara içmek, yüksek kan şekeri, diyabet gibi birçok durum damarlarınızın sağlığını
Buerger hastalığı, kol ve bacaklardaki damar ve atardamarlarda görülen nadir bir hastalıktır. Latince adı Thromboangiitis obliterans olan Buerger hastalığında; kan damarları iltihaplanır, şişer ve kan pıhtıları tarafından tıkanır.
Nöroestetik alanında yapılan son araştırmalar; beynimizin, güzelliğe neden ve nasıl tepki verdiğini açıklamaktadır.
Baş ağrısı, rahatsız edici olabildiği gibi halsizliğe de neden olabilir. Genellikle baş ağrısı için endişelenmenize gerek yoktur çünkü çoğu baş ağrısı, ciddi sağlık sorunlarından kaynaklanmaz. Fakat baş ağrısı, bazen başka sorunların habercisi olabilir.
Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS), beyin ve omurilikteki sinir hücrelerini etkileyen ve kas kontrol kaybına sebep olan ilerleyici bir sinir sistemi hastalığıdır. ALS, aynı zamanda teşhis edilen beyzbol oyuncusundan sonra Lou Gehrig hastalığı olarak da adla
Parkinson hastalığı genellikle hastaların hareket kabiliyetlerine etki etse de neden olabileceği farklı sorunlar vardır.
Epilepsi, tekrarlayan nöbetlere neden olan nörolojik bir hastalıktır. Epilepsi nöbetleri beyinde ani elektriksel aktivitelere neden olur.
Baş ağrıları her yaştan insanın mustarip olduğu ve birçok çeşidi olan bir durumdur. Bu yazı, 10 farklı baş ağrısını tipi hakkında bilgi vermeyi amaçlamaktadır.
Yapılan yeni bir araştırmanın bulgularına göre aerobik yapmak, demansa (bunamaya) karşı beyne yardımcı olabilmektedir. Genel olarak egzersiz yapmanın da Alzheimer veya demans riskinin azalmasına yardımcı olduğu bilinmektedir.
Multiple Skleroz (MS), ilerleyici ve immün sistem aracılı bir hastalıktır. Bu durum vücudunuzu sağlıklı tutmak için tasarlanan sistemin yanlışlıkla vücudunuzun günlük işlevler için hayati önem taşıyan bölümlerine saldırdığı anlamına gelir.
Düşük karbonhidrat ve ketojenik diyetlerin sağlığa çeşitli faydalarının bulunduğu bilinmektedir. Düşük karbonhidrat ve ketojenik diyetlerin, kilo kaybına ve diyabeti yönetmeye yardımcı olmalarının yanında belirli nörolojik
Hidrosefali, beyinde ve beyin çevresinde aşırı sıvı birikmesi sonucu kafatasının büyümesine ve basınç artışına neden olmaktadır. Hastalığın ismi “su” ve “kafa” anlamına gelen Latince sözcüklerden oluşmakta ve “beyindeki su” olarak da bilinmektedir.
Teknoloji, insan hayatına sayısız fayda sağlamasının yanı sıra birtakım sorunlar da yaratmıştır. Dijital cihazların günümüzde hızla yayılmasıyla birlikte insanlar “dünya” ile bağlantıda kalabilmek adına sosyal medyayı devamlı biçimde kullanmaktadır.
Erken kalkma alışkanlığı hem psikolojik hem de fiziksel olarak insanları olumlu etkiler. Erken kalkan insanlar genellikle daha mutlu, proaktif ve geç uyuyan insanlardan daha üretkendir.
Beyniniz vücudunuzun kontrol merkezi olarak kalbinizin atmasını, ciğerlerinizin nefes almasını, düşünmenizi ve daha birçok görevi sağlayan önemli bir organdır.
Beyin atrofisi, başka bir adıyla serebral atrofi; nöron adı verilen beyin hücrelerinin kaybı ve bu duruma bağlı küçülmesidir. Atrofi ayrıca hücrelerin iletişim
Beyin anevrizması, beyindeki bir kan damarında olan çıkıntı veya balonlaşmasıdır. Sızdırması veya yırtılması sonucunda..
Karpal tünel, avcun iç tarafında kemikler ve bağlarla çevrili bir geçittir. Medyan sinirin sıkışması sonucu el ve kolda uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlük gözlemlenebilir.
Beyin pili ameliyatında, beyninizin belirli bölgelerine elektrotlar yerleştirilir. Bu elektrotlar, anormal impulsları düzenleyen elektriksel impulslar üretir veya elektriksel impulslar beyindeki belirli hücreleri ve kimyasalları etkileyebilir.
Epilepsi nöbeti, diğer bir adıyla sara krizi; beyin işlevinin sinir hücrelerinde geçici olarak meydana gelen anormal elektriksel aktivite sonucu bozulması ile oluşan nörolojik bir hastalıktır.
Bazı bilim insanları Covid’un akciğerlere değil beyne zarar vererek solunum yetmezliğine; baş ağrısı, felç ve nöbet gibi diğer belirtilere ve ölüme neden olduğundan şüpheleniyor.
Parkinson hastalığı ilerleyen bir hastalıktır dolayısıyla hayatınızı aniden değiştirmeyecektir. Bunun yerine günlük hayatınızdaki aktivitelerinizde yaşayacağınız zorluklarla başa çıkabilmek için
Epilepsi nöbeti olarak da bilinen sara nöbeti, vücudunuzun kontrolünü kaybederek sarsılmaya başlamasına sebep olan bir hastalıktır ve nöbet sırasında bilinç kaybı yaşanması muhtemeldir.
Baş dönmesi; sallanma, sersemlik veya kişinin üzerinde bulunduğu zeminin hareket ettiğini sanması gibi belirtilere neden olabilecek bir durumdur. Her yaşta meydana gelebilmesine ve doktorlara sık danışılan şikayetlerden
İyi huylu beyin tümörleri normal hücrelerdeki bölünme ve büyüme aşamalarını izlemeyip, kontrolsüzce çoğalan bir hücre topluluğuna dönüşürler. Çoğu iyi huylu beyin tümörü CT veya MRI gibi beyin taramaları ile tespit edilebilir.
Menenjit, beyninizi ve omuriliği çevreleyen zarların (meninksler) iltihaplanmasıdır. Menenjitin şişmesi tipik olarak baş ağrısı, ateş ve boyun tutulması gibi semptomları tetikler.
Zona, ağrılı bir döküntüye neden olan viral bir enfeksiyondur. Zona vücudunuzun herhangi bir yerinde ortaya çıksa da genellikle gövdenin sol veya sağ tarafını saran tek bir kabarcık şeridi olarak görülür.
Migrende aura, tipik olarak gerçek ağrı oluşmadan önce ortaya çıkan garip hislerle karakterize nörolojik bir rahatsızlıktır. Bazı türleri, inme veya beyin tümörü gibi nörolojik olayların veya durumların semptomlarını taklit edebilen çeşitli aura türleri v
Demans, hafıza, düşünce ve sosyal yetenekleri etkileyen bir grup belirtiyi günlük yaşamınıza müdahale edecek kadar ciddi bir şekilde tanımlar. Spesifik bir hastalık değildir, ancak birkaç farklı hastalık bunamaya neden olabilir.
Ensefalit olarak da bilinen beynin iltihaplanmasının birkaç neden vardır, ancak en yaygın olanı viral bir enfeksiyondur. Ensefalit genellikle ateş ve baş ağrısı gibi hafif grip benzeri belirti ve semptomlara neden olur veya hiç semptom göstermez.
Kas güçsüzlüğü genellikle egzersiz eksikliği, yaşlanma, kas yaralanması veya hamilelikten kaynaklanır. Diyabet veya kalp hastalığı gibi uzun süreli durumlarda da ortaya çıkabilir.
Küme tipi baş ağrısı nadir görülmesine rağmen en ağrılı baş ağrısı türlerinden biridir. Ağrı o kadar şiddetli olabilir ki hastanın bu ağrıya dayanması kimi zaman çok güç olabilir.
Uyuşma ve karıncalanma hissi, MS hastalığının en yaygın semptomlarından ikisidir. Hastalığın ilk belirtileri arasında yer alırlar ve teşhisinde önemli rol oynarlar.
Demans; hafıza, düşünce ve sosyal yetenekleri etkileyen belirtileri olan bir hastalıktır.
9 ay süren hamilelik dönemi, sağlıklı kadınlar için de zorlu geçebilirken epilepsi hastalığı olan anne adayları ve bebek için riskli bir dönemi ifade ediyor…
Beynin kan akışının azalması yada aniden kesilmesi sonucu beyin dokusunun beslenme ve oksijenlenmesi bozulur. Bu nedenle ortaya çıkan tabloya inme yada felç denir. Etkilenen beyin hücreleri dakikalar içinde ölmeye başlar.
Migren çoklu semptomlara neden olabilen nörolojik bir durumdur. Semptomlar bulantı, kusma, konuşma güçlüğü, uyuşma, karıncalanma hissi ve ışık ile sese duyarlılığı içerebilmektedir.
Epilepsi nöbetleri birçok farklı şekilde olabilir ve bu nöbetler bireyler farklı şekillerde etkileyebilir.
Miyopati, kas dokularını etkileyen hastalıklardır. Kas hastalıkları zayıflık, iltihaplanma, spazmlar ya da felç ile sonuçlanabilir.
Uyku apnesi, uyku sırasında solunumun yavaşladığı veya durduğu, nispeten yaygın, potansiyel olarak ciddi bir uyku bozukluğudur.
İlk olarak Aralık 'da Çin'de tespit edilen ve o zamandan beri dünyanın diğer bölgelerine yayılan koronavirüs
Migren ağrılarına genellikle bulantı, kusma, ışığa ve sese aşırı duyarlılık eşlik eder.
Merkezi sinir sisteminin kronik bir hastalığı olan MS Hastalığı - Multiple Skleroz'un dünya çapında 2,5 milyondan fazla insanı etkilediği tahmin edilmektedir.
Parkinson hastalığı, beyindeki nöronların işlev bozukluğu sonucu ortaya çıkan kronik ve ilerleyici giden hareket bozukluğuna
Uyku apnesi, uyurken nefesinizin tekrar tekrar durakladığı bir durumdur.
Çoğu insan zaman zaman baş ağrısı çeker. Ancak baş ağrınız uzun sürüyorsa, kronik günlük baş ağrılarınız olabilir.
Multipl skleroz (MS) nörolojik bir durumdur. Erişkinlerde santral sinir sistemini en sık etkileyen hastalıklardan birisidir. Dünyada yaklaşık milyon kişiyi etkilemektedir.
Alzheimer Hastalığı demansın (bunamanın) en sık nedeni olup geri dönüşü olmayan ilerleyici bir hastalıktır. Bunama zihin işlevlerinde kaybı niteleyen bir kelimedir.
EMG, sinir ve kasların aktivitesinin elektriksel potansiyellere dökümante edilerek incelenen bir yöntemidir. Duyu ve motor sinirler elektriksel olarak uyarılarak dalgalar elde edilir.
Demans hastalığı (bunama), zihinsel becerilerin hastalık nedeniyle zayıflaması durumudur.
Kas güçsüzlüğü genellikle egzersiz eksikliği, yaşlanma, kas yaralanması veya hamilelikten kaynaklanır. Diyabet veya kalp hastalığı gibi uzun süreli durumlarda da ortaya çıkabilir. İnme, multipl skleroz, depresyon, fibromiyalji ve kronik yorgunluk sendromu
Bacaklarda ağrı ve güçsüzlük oluştuğunda kontrol hissiniz zayıflar. Hareket etmek için yeterli gücü toplayamaz ve bacaklarda halsizlik duyarsınız. Bu yüzden basit işleri yaparken bile tedirgin hissedersiniz. Hareket etmek ve ayakta kalmak, insan vücudundaki farklı sistemlerin koordineli bir biçimde çalışmasıyla gerçekleşir. Bu sistemlerden herhangi birinde yaşanan bir sorun, bacaklarda halsizlik ve ağrı yaratarak rahatsızlık verir. Eşlik eden diğer belirtiler -uyuşma, hissizlik, kollarda güçsüzlük gibi- yaşanan sorunun boyutunu gösterir.
Bacaklarda halsizlik ve güçsüzlük, aniden gelişebilir ya da bir süredir devam ediyor olabilir. Nasıl geliştiği fark etmeksizin her iki durumda da ciddiye alınması gerekir. Çünkü bu rahatsızlık önemli bir hastalığı işaret edebilir. Siz de bir süredir bacaklarınızdaki halsizlik, güçsüzlük veya uyuşmadan dolayı rahatsız hissediyorsanız tedavi için bize ulaşabilirsiniz.
İçindekiler:
Canlıların ayakta kalabilmeleri ve hareket edebilmeleri için farklı sistemleri koordineli bir şekilde kullanmaları gerekir. Bu sistemler, sinir sistemi ve kas iskelet sistemidir. Bunların birinde meydana gelecek bir problem bacaklarda güçsüzlüğe neden olabilir. İlerleyen safhalarda ise yürüyememeye veya ayakta duramamaya kadar varabilir.
Sinir sistemi ve kas iskelet sisteminin haricinde yaşlanma, yetersiz egzersiz, kronik hastalıklar, uyku düzensizliği, kötü beslenme, vitamin ve mineral eksiklikleri, hareketsiz yaşam gibi etkenler de bacaklarda güçsüzlüğe sebep olabilir.
Sinir sistemi, merkezi sinir sistemi ve çevresel (periferik) sinir sitemi olmak üzere iki bölüme ayrılır. Merkezi sinir sistemi beyin ve omurilikten oluşur. Çevresel sinir sistemi ise omurilikten ayrılan ve vücudun her yerine yayılan sinirlerden oluşur.
Peki hareket etmemizin sinir sistemimizle nasıl bir bağlantısı var? Beynin hareketle ilgili bölümünden çıkan uyarılar, elektrik sinyali şeklinde omuriliğe ve çevresel sinirlere aktarılır. Bu uyarılar, sinir uçlarından kas hücresine geçer. Meydana gelen kimyasal değişikliklerle kasları uyarır ve kaslarda hareket gerçekleşir.
Böylece, sağlıklı bir kişide beyin tarafından gönderilen hareket sinyali başarıyla sonuçlanmış olur. Ancak sinir sistemini etkileyebilecek hastalıklar, bu sürecin sağlıklı bir şekilde işlemesini engeller. Bu da bacaklarda halsizliğe, güç ve his kaybına neden olabilir.
Kollarda vebacaklarda güçsüzlük, sinir sistemine bağlı birçok nedenden kaynaklanabilir. Bunlar:
Sağlıklı bir hareket için elektriksel uyarının kasa ulaşması kadar kasın bu uyarıya cevap vermesi de önemlidir. Bazı kas metabolizması hastalıkları, kasın kendisine gelen uyarılara kasılma şeklinde cevap verememesine neden olabilir ve güç kaybı ortaya çıkar.
Bu hastalıklar arasında şunlar yer alır:
Bu hastalıklar, kas metabolizmasında meydana gelen farklı bozukluklardan kaynaklanabilir ve güçsüzlük, kas ağrısı ve kas yorgunluğu gibi belirtilere neden olabilir. O yüzden hastalıklar ciddi bir boyuta ulaşmadan bir doktora başvurup doğru tanı ve tedavi için yardım almak gerekmektedir.
Ayrıca bazı sistemik hastalıklar, bacaklarda meydana gelen damar tıkanıklıkları, metabolik kas hastalıkları da sağlıklı kas kitlesinin azalmasına yol açarak bacaklarda halsizlik ve güç kaybına neden olabilir.
Kronik hastalıklar, çok uzun süren ve genellikle tamamen iyileştirilemeyen rahatsızlıklardır. Ancak bazı hastalıklar, yaşam tarzı (diyet ve egzersiz) ve ilaçlar yoluyla kontrol altına alınabilir ve yönetilebilir.
Kronik hastalıklara örnek olarak:
Bacaklarda zayıflığa neden olabilen diğer kronik hastalıklar arasında diyabet, kalp hastalığı, artrit, kansızlık, akciğer ve böbrek hastalığı yer alır.
Eğer siz de bacaklarda güçsüzlük yaşıyorsanız kronik hastalıklarınızın kontrollerini düzenli olarak yaptırmalısınız. Çünkü kronik hastalıklar genel bir güçsüzlüğe sebep olabilir.
Kas metabolizmasına etkisi olan vitamin ve minerallerin yetersiz alınması, bacaklarda güçsüzlüğe neden olabilir. Özellikle D vitamini, B12 vitamini, magnezyum ve potasyum eksikliği, bacaklarda hissedilen güçsüzlükte büyük bir rol oynar.
Sindirim sistemi hastalıklarında besinlerin bağırsaktan emilimindeki bozulmaya bağlı olarak vitamin ve mineral eksiklikleri görülebilir. Ayrıca yeterli protein içermeyen diyetler de kas kitlesinde azalmaya ve bacaklarda güçsüzlüğe neden olur. Bu nedenle beslenmenize dikkat etmeniz gereklidir.
Bacaklarda güçsüzlük ve eşlik eden diğer belirtiler için:
Bu bölümlerden hangisine gitmenizin daha uygun olacağını ayrıntılı olarak öğrenmek için yazının devamını okuyabilirsiniz. Randevu alarak muayene olmak için ise bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Eğer sadece bacaklarda güçsüzlük varsa, kollarda güç kaybı yoksa, konuşma ve anlama gibi bilişsel fonksiyonlarla ilgili bir kayıp yoksa, güçsüzlüğe bacaklarda uyuşukluk, his kaybı, yanma gibi şikayetler eşlik ediyorsa problemin omurilikten kaynaklanıyor olma ihtimali yüksektir.
Bu tarz durumlarda öncelikle ortopedi ve travmatoloji veya beyin cerrahisi uzmanlarına başvurmanız faydalı olur. Bu durumun sebebi omuriliğe baskı yapan bel kayması, omurilik kanalı darlığı, apse, tümör gibi bir oluşum olabilir.
Eğer sadece tek bacakta güç kaybı varsa, ağrıya bacağınıza yayılan bir ağrı, uyuşma, karıncalanma ve hissizlik eşlik ediyorsa yine ortopedi ve travmatoloji veya beyin cerrahisi uzmanlarına başvurmanızı tavsiye ederiz.
Bu durumun sebebi bel fıtığı veya omurilikte sinir köküne baskı yapan başka bir sebep olabilir.
Bazen çevresel sinirlerin sıkışıklığı da benzer bir klinik tabloya sebep olur. Hatta omurilikten kaynaklanan bir problemden ayırt etmek güç olabilir. Başvurduğunuz ortopedi ve travmatoloji veya beyin cerrahisi uzmanı, muayene bulguları ve tetkiklere dayanarak ayırıcı tanı yapacaktır.
Bacakların birinde veya her ikisinde güç kaybıyla beraber parmak uçlarında solukluk, morarma, tüylerde dökülme varsa ve bacaklardan nabız alınamıyorsa Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanıyla görüşmenizi öneririz.
Eğer bacaklardaki güçsüzlüğe kollarda da güçsüzlük eşlik ediyorsa bu durum beyinle ilgili bir problemden veya omuriliğin boyun bölümünden kaynaklanıyor olabilir.
Beyinde damar tıkanıklığı, kanamaya bağlı inmeler, beyin dokusuna zarar veren apse ve tümör benzeri oluşumlar nöroloji veya beyin cerrahisi uzmanını ilgilendirir. Bu durumlarda genellikle hastanın bilinç durumu, anlama ve konuşması ile ilgili değişiklikler de görülür.
Kol ve bacaklarda güçsüzlük olmasına rağmen bilinç durumunda değişiklik yoksa, anlama ve konuşma gibi bilişsel faaliyetleri yerine getirebiliyorsa bu durum omuriliğin boyun bölümüyle ilgili bir problemden kaynaklanıyor olabilir. Bu durumda ortopedi ve travmatoloji uzmanı veya beyin cerrahisi uzmanına başvurmanızı tavsiye ederiz.
Eğer tek taraflı olarak hem bacakta hem de kolda güçsüzlük varsa bu durum sıklıkla beyinden kaynaklanıyordur ve Nöroloji veya Beyin Cerrahisi Uzmanı tarafından tedavi edilmesi gerekir.
Kronik hastalıklarda ise genellikle bazı sistemik bozukluklarla beraber bacak kaslarında güçsüzlük yaşanır. Bu tarz durumlarda kronik hastalığınızla ilgili bölümü ziyaret etmeniz gerekli olacaktır.
Bacaklardaki güç kaybının önüne geçmek için öncelikle altta yatan bir neden varsa bunun ortadan kaldırılması gerekir. Bu nedenler; beyni, omuriliği, çevresel sinirleri ve kas dokuyu ilgilendirecek enfeksiyonlar ya da kitle, fıtık gibi güçsüzlüğe neden olabilecek hastalıklar olabilir.
Uzman doktorların muayene ve tetkikleri sonrasında gerekli tedaviyi almalı ve bacakları desteklemek için aşağıdaki önerileri uygulamalısınız.
Yetersiz beslenme bacak kaslarında güçsüzlüğe neden olabilir. Örneğin, sağlıklı beslenme düzeni olmayan bireylerde kalsiyum, D vitamini ve magnezyum eksikliği görülebilir. Bu besinler sağlıklı kemik ve kasları korumak için gereklidir.
Ayrıca kanın pıhtılaşması, kan basıncının düzenlenmesi, kalp ritmi yönetimi, kemik gücü, bağışıklık sistemi işlevi için çok önemli olan K ve E vitaminleri de yeteri kadar alınmalıdır. Vitamin ve mineral eksikliğinin önlenmesi için lif açısından zengin besinler, kepekli tahıllar, sebze ve meyve tüketilmelidir.
Diyetinizi değiştirmek, herhangi bir elektrolit dengesizliğini gidermenize yardımcı olabilir. Doktorunuz ayrıca kalsiyum, magnezyum oksit veya potasyum oksit gibi takviyeler almanızı önerebilir. Günlük sıvı tüketiminize dikkat etmezseniz halsizlik, baş ağrısı gibi çeşitli sorunlar görülebilir.
Sigara, alkol ve madde kullanımından uzak durun.
Bacak gücünüzü yeniden kazanmak, iyileşmenizin kritik bir parçasıdır. Bacaklarınızın gücünüzü artırmak için doktorunuzun veya fizyoterapistinizin bilgisi dâhilinde düzenli egzersiz yapın. Yürüme, bisiklete binme ve su aerobiği gibi egzersizler; kan akışınızı ve kas gücünüzü iyileştirmenin etkili yollarıdır.
Kaliteli uyku eksikliği de bacak kaslarında güçsüzlüğe neden olabilir. Ayrıca kaliteli uyku eksikliği, 50 yaşından sonra önemli ölçüde azalan büyüme hormonu üretimini yavaşlatabilir. Sonuç olarak kaslar zayıflar ve el titremesi, vücutta sertlik, halsizlik gibi belirtiler görülür.
Bacaklarda halsizlik nedeni ne olursa olsun, kas kaybını yavaşlatmak veya azaltmak mümkündür. Bacaklarda güçsüzlük ve halsizlik yaşanması durumunda bireylerin düşme veya yaralanma olasılığı daha yüksektir. Bu nedenle kronik hastalığa ve hareketsiz bir yaşam tarzına yol açan faktörleri azaltmak veya iyileştirmek, hayatınızı en iyi şekilde yaşamanıza yardımcı olabilir.
Bacaklarda halsizlik ve güçsüzlük, gündelik hayatın işleyişini engelleyebilecek boyutlara gelebilir. Bu durumda hareket etmek tam bir eziyete dönüşür. Uyuşma, hissizlik, kollarda güçsüzlük gibi diğer belirtiler de eşlik ederse, ortada ciddi bir hastalık olabilir. Eğer ciddi bir hastalık söz konusuysa, uzman bir doktora başvurmadan iyileşmek mümkün değildir. Diğer yandan bacaklarda halsizlik ve güçsüzlük birçok hastalıktan dolayı meydana gelebilir. Bu yüzden uzman bir doktor tarafından sorunun kaynağı tespit edilmeli ve ona uygun bir tedavi planı çıkarılmalıdır.
Bacaklarınızda halsizlik ve güçsüzlük yaşıyorsanız bizimle iletişime geçebilirsiniz. Uzman Ortopedi ve Travmatoloji doktorlarımızdan randevu alarak altta yatan hastalığın ne olduğunu öğrenebilir ve gecikmeden tedavi sürecine başlayabilirsiniz.
Sinir sistemi hastalıkları, kas ve iskelet sistemi hastalıkları, vitamin ve mineral eksiklikleri, kronik hastalıklar; bacaklarda güç kaybına neden olabilir.
Bacaklarda his kaybı omurilik veya beyinden kaynaklı olabilir. Bunun için Beyin Cerrahisi Uzmanı veya Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanına başvurmalısınız.
Dinlenmek için rahat bir yere uzanıp bacaklarınızı uzatabilirsiniz. Bacaklarınızın altına yükselti koyarsanız kan dolaşımı için rahatlatıcı olacaktır.
Belirtilerin seyrine göre, Ortopedi ve Travmatoloji, Fizik Tedavi, Beyin Cerrahisi veya Nöroloji doktorlarına başvurabilirsiniz.
Sağlıklı kemik ve kas yapısını korumak için kalsiyum minerali, magnezyum, B12 ve D vitamini alınmalıdır. Bu mineral ve vitaminlerin eksikliği bacaklarda güçsüzlük yapabilir.
Bacakları güçlendirmek için düzenli egzersiz yapmalı, yeterli uyku uyumalı, sigara, alkol, madde kullanımından uzak durulmalı ve sağlıklı beslenmelidir.
Besin değerleri açısından dengeli bir diyet uygulamak bacak kaslarını güçlendirmek için önemlidir.