kaynağı değiştir]
yüzyıldaki Çerkes Sürgünü sırasında Kafkasya'daki yurtlarından Osmanlı İmparatorluğuna sürgün edilen Çerkeslerin boy-kabile düzenleri yerle bir edildiği gibi şiveleri de bu yıkımdan etkilenmiştir. Bugün Kafkasya'da Batı Çerkesçesi konuşanlar Doğu Çerkesçesi konuşanların beşte biri kadardır. Kafkasya dışı Çerkes diasporasının yoğun olduğu Osmanlı coğrafyasında kurulan Türkiye, Ürdün, Suriye ve İsrail'de ise bunun tersidir. Sürgün öncesi Kafkasya’da ve bugün diasporada konuşulan en yaygın Batı Çerkesçesi ağzı, nüfusları itibarıyla Abzehlerin konuştuğu ağızdır. Kafkasya’da ise Abzeh ağzı konuşan tek köy Adigey Cumhuriyeti’nde bulunan Hakurine Hable (Şovgenovski)’dir.[8] Diasporada Şapsığların sayısı da Abzehlere yakındır. Hemen hemen aynı bölgelerde, birçok köyde de karışık olarak yaşamaktadırlar. Şapsığların tarihi topraklarının büyük bölümü bugünkü Adigey Cumhuriyeti’nin sınırları dışında kalmıştır. Adıgey’deki küçük bir grup dışında Şapsığlar bugün Krasnodar Krayı’nın Tuapse ve Lazarevsk ilçelerine bağlı köylerde yaşıyorlar (yaklaşık 10 bin). yıllarında feshedilene kadar Şapsığ Ulusal Rayonu döneminde Şapsığcanın gelişimi için adımlar atılsa da, Adigey Cumhuriyeti’nin dışında kaldıklarından günümüzde anadillerinde eğitim ve yayın hakkından yararlanamamaktadırlar.[8] Bjeduğ ve Temirgoy ağızlarını konuşanların sayısı Kafkasya’daki nüfuslarıyla ters orantılı olarak Türkiye’de ve diğer ülkelerde nispeten azdır; Temirgoylar (Çemguylar) diasporadaki en küçük Çerkes topluluğudur. Günümüzde Adigey Cumhuriyeti’ndeki Çerkeslerin çoğunu Bjeduğlar ve Temirgoylar oluşturur. Kafkasya’da kalmadığı için Çerkes diyalektolojisinde adları geçmeyen Hatukaylar ise birkaç köy dışında Kayseri-Pınarbaşı’nda yaşarlar (18 köy).[8] Diyasporada Doğu Çerkesçesi konuşanların sayısı az olup Kafkasya'dakiyle ters orantılıdır. Türkiye’deki Çerkesler içinde dillerini en iyi koruyan grup olan Kabardeylerin en yoğun yaşadığı bölge, esas olarak Kayseri ve Sivas’a bağlı köylerin bulunduğu Uzunyayla ile Maraş-Göksun ilçesidir.[8]
TRT-3 kanalında devletçe yayın yapılan ilk Çerkes dili Türkiye'de sayıları en az olan Kabardeylerin konuştuğu Doğu Çerkesçesidir.[23][24][25]
baldır, havyar, balık yumurtası — самые популярные переводы слова «икра́» на турецкий. Пример переведенного предложения: У меня с Чадом, были дела связанные с имплантами для икр. ↔ Chad ve ben, birlikte baldır implantı işindeyiz.
икраnounсуществительное женского родаfeminine грамматика
+Добавить переводДобавитьикра
Bacağın alt kısmının etli arka kısmı.
У меня с Чадом, были дела связанные с имплантами для икр.
Chad ve ben, birlikte baldır implantı işindeyiz.
seafoodplus.info
Как часто ты ешь икру?
Ne sıklıkta havyar yersin?
seafoodplus.info
Рыба-клоун мечет икру под щупальцами актинии, и потом оба родителя внимательно присматривают за малышами.
Bu balıklar yumurtalarını denizşakayıklarının dibine bırakırlar ve hem anne hem de baba, yavrularına özenle göz kulak olur.
seafoodplus.info
Добавить примерДобавить
Это дороже, чем икра, бриллианты или трюфели.
Havyardan, elmastan yada yer mantarından bile daha pahalı.
OpenSubtitlesv3
Тебе ведь не понравилась та красная икра, да?
O kırmızı havyarı sevmemiştin, değil mi?
OpenSubtitlesv3
Платил за доставку в номер шампанского и икры.
Oda servisinden şampanya ve havyar sipariş etmiş.
OpenSubtitlesv3
Не знаю, но Икра не плавает далеко от родителя.- Значит оно рядом?
Söylemesi zor ancak kılavuz balıklar babalarından uzakta yüzmüyorlar
opensubtitles2
Если для того, чтобы произвести на них впечатление, нам нужна икра, то у нас ничего не выйдет.
Ve etkilemek için havyar şartsa demek ki başarısız olacağız.
OpenSubtitlesv3
Ты называла меня могущественной и восхваляла мои икры.
Bana güçlü bir kadın olduğumu söyledin ve baldırlarıma iltifat ettin.
OpenSubtitlesv3
Этих красновато-коричневых (самцы) и голубовато-зеленых (самки) морских червей именуют «тихоокеанской икрой».
Kızıl kahverengi (erkek), mavimsi yeşil (dişi) olan bu deniz solucanlarına Pasifik havyarı deniyor.
jw
Халявная Столичная, икра белужья, мой собственный частный лимузин.
Beleş Stolichnaya, Beluga havyarı. Kendime ait limuzinim.
OpenSubtitlesv3
Если ты не заметил острое падение в поставках икры, с деньгами туго.
Eğer havyar siparişlerindeki düşüşten farkedemediysen, paraya sıkışığız.
OpenSubtitlesv3
Я не сомневаюсь, – и при этом щипал своими пальцами, когда он отпускал их, его икры.
"Bundan hiç kuşkum yok. "" Derken serbest bıraktığı parmaklarımla ba caklarını çimdikledim."
Literature
Жабья икра может вызывать тошноту и давать по мозгам.
Kurbağa yumurtası mide bulantısına neden olup kafa yapabilir.
OpenSubtitlesv3
Имплантаты в икры
Baldır protezi için geldim.
OpenSubtitlesv3
Шампанское и икра белуги.
Şampanya ile morina havyarı.
OpenSubtitlesv3
Сметана и икра, правильно?
Ekşi krema ve havyar, öyle değil mi?
OpenSubtitlesv3
Вынудила купить платья до середины икры, которые не прикрывают ваших толстых лодыжек.
Baldırlarını gizleyen uzun etekli elbise giymek zorunda kaldın.
OpenSubtitlesv3
Но по его банковским записям видно, что он купил по своей дебетке икру в " Дин и Делукка ", что в районе Сохо.
Ama banka kayıtlarına göre Soho'daki Dean ve Deluca'dan havyar almış.
OpenSubtitlesv3
Шампанское, икра?
Şampanya, havyar?
OpenSubtitlesv3
Ты заплатишь долларов за черную икру?
O havyar kavanozu için dolar ödeyeceksin.
OpenSubtitlesv3
Том никогда не ел икры.
Tom hiç havyar yemedi.
Tatoeba
Но у них теплая кровь, они рожают живых детенышей, а не мечут икру.
Ancak sıcak kanlıdırlar; yavruları canlı olarak doğar; yumurtadan çıkmaz.
Literature
Кристиан Слейтер наложил себе целую гору икры.
Christian Slater deli gibi yiyordu.
OpenSubtitlesv3
У них есть фуа-гра и икра.
Kaz ciğeri ve havyar var.
OpenSubtitlesv3
Я съела тонну икры. но ны выпила ни капли Шампанского.
Bir ton havyar yedim ama şampanyanın etkisini götürmedi.
OpenSubtitlesv3
Икра была не той температуры?
Balığın sıcak değil miydi?
OpenSubtitlesv3
Ты намазал свои икры кремом " Мистический загар "?
Baldırlarını güneşlendiriyor musun?
OpenSubtitlesv3
Dil biliminde bir dilde başka dillerden geçen kelimelere alıntı adı verilir. Biçimbirim seviyesinde katı kelime oluşum kuralları yüzünden ikinci dil parçacıklarının (alıntı) girmesine izin vermez, düzenek kaydırımı söz konusu olduğunda Çerkesçeye girmesi ancak söz dizimi seviyesinde mümkündür.[5]
Kafkasya Çerkesçesindeki Türkçe kökenli alıntıların büyük çoğunluğu Karaçay-Malkar dilinden geçen kelimelerdir. Bunun dışında az sayıda Kırım-Nogay dilinden ve Osmanlıca’dan geçen kelimeler de Çerkes dilinde yer almaktadır.[34]
Karaçay-Çerkesya'da konuşulan Doğu Çerkesçesinde Türk dillerinden geçen alıntılardan bazıları (Arapça-Farsça kökenli olup da Türkçenin aracılığıyla geçenler dahil):[35]
Ogur grubundanÖn Bulgarların Kuzey Kafkasya'da bulunduğu çağlardaki dili olan Kuban Bulgar Türkçesinden Çerkesçeye geçtiği düşünülen alıntılar:[36]