Gözde kanlanma ve kızarıklık gibi belirtilerle seyreden konjonktivit, herkeste görülebilecek bir göz hastalığıdır. Bakteri, virüs ya da alerji kaynaklı olabilen konjonktivitin farklı türleri bulunur. Alerji dışında, özellikle hijyen kurallarına uyulmaması nedeniyle görülen iltihaplanmaların konjonktivit çeşidine göre tedavi edilmesi gerekir. Tedavide genellikle göz damlaları, pomatlar ve sıcak ya da soğuk kompres gibi yöntemler kullanılır. Bakteri kaynaklı bazı konjonktivit vakalarında ise antibiyotik kullanılması gerekir. Özellikle bulaşıcılığı yüksek olan konjonktivit türlerinden korunmak için temizlik ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi büyük önem taşır.
Gözde kızarmayla kendini gösteren konjonktivit, konjonktiva ve gözün şeffaf dokusunun iltihaplanmasına verilen isimdir. Konjonktiva, sklera da denilen gözün beyaz ve şeffaf bölümünü ve göz kapaklarının içini kapsayan tabakadır. İçinde çok ince damarlar bulunan bu zar katmanı, gözün nemli kalmasını sağlayan maddeleri üretmekle görevlidir. Kırmızı göz hastalığı olarak da bilinen konjonktivit, konjonktivanın iltihaplanmasına neden olduğu için bu damarlar çok daha belirgin hale gelir. Aynı zamanda, gözün içindeki beyaz bölüm de kızarır.
Farklı nedenlere bağlı olarak ortaya çıkabilen konjonktivitten korunmak ve hastalığın tedavisi için düzenli olarak göz muayenesine gidilmesi gerekir. Bunun en önemli nedenlerinden biri konjonktivit çeşitlerinin çoğunlukla ileri aşamaya kadar herhangi bir belirti göstermemesidir. Bu nedenle, kalıcı göz hasarlarından korunmak ve erken teşhis için rutin göz muayenesi kritik öneme sahiptir.
Konjonktivitin bazı türlerinin oldukça bulaşıcı olduğu söylenebilir. Örneğin, bakteriyel ve viral konjonktivit son derece bulaşıcıyken, alerjik konjonktivit bulaşıcı değildir. Viral ve bakteriyel konjonktivitte, hastaların gözlerini temizlemekte kullandığı havlu gibi herhangi bir kişisel eşyayla temas sonucu hastalık diğer kişilere bulaşabilir. Aynı zamanda, öksürme ya da hapşırma yoluyla da konjonktivitin bulaşabileceği unutulmamalıdır.
Göz akında iltihaplanma nedenlerine bağlı olarak konjonktivit farklı türlere ayrılır. Bu türlere göre, hastalarda görülen belirtiler değişiklik gösterir ve buna uygun olacak şekilde tedavi planı oluşturulur.
Bulaşıcı olan bakteriyel konjonktivit, adından da anlaşılacağı üzere bakteri kaynaklıdır. En yaygın belirtisi gözlerde açık yeşil ya da sarı renkte görülen akıntıdır. Müdahale edilmediği takdirde gözde kalıcı hasarlara neden olabilen bakteriyel konjonktivit, genel olarak hijyen kurallarına yeteri kadar uyulmadığı durumlarda görülür. El temizliğine dikkat etmeden göze dokunmak, bakteri üreten kozmetik ürünleri kullanmak ya da kalabalık ortamlarda bulunmak bakteriyel konjonktivite neden olabilir. Bu hastalığın tedavisinde ise genel olarak antibiyotik içerikli damla ya da kremler kullanılır.
Bakteriyel konjonktivit de kendi içinde akut, hiperakut ve kronik olarak üçe ayrılır. Özellikle hiperakut bakteriyel konjonktivit diğer tüm konjonktivit çeşitlerine göre çok daha şiddetli belirtilerle seyreder. Tedavi edilmediği takdirde kalıcı görme kaybı başta olmak üzere gözle ilgili ciddi komplikasyonlara neden olabilir.
Akut bakteriyel konjonktivit ise daha hafif seyreder. Genellikle ortalama 7 gün içinde kendiliğinden geçer. Bununla birlikte, hastalığın kronik hale gelmemesi için hastalara antibiyotik içerikli damla verilir. Kronik bakteriyel konjonktivit ise yaklaşık 4 hafta ya da daha uzun süre boyunca çeşitli belirtilerin görülmesine neden olur.
Viral konjonktivit, çoğunlukla adenovirüslerin neden olduğu konjonktivit türüdür. Genel olarak soğuk algınlığı ve grip gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarının yoğun olduğu dönemlerde görülür. Bulaşıcılığı bakteriyel konjonktivite göre çok daha yüksektir. Bu konjonktivit türünün belirtileri hafif olduğu için genellikle herhangi bir tedavinin uygulanmasına gerek kalmaz. Birkaç gün içinde kendiliğinden geçebilir.
Alerjik konjonktivit göz nezlesi olarak da bilinir. Diğer konjonktivit türlerinin aksine bulaşıcı değildir. Sık görülen bir göz hastalığı olan alerjik konjonktivit çoğunlukla polen, hayvan tüyleri ya da toz nedeniyle görülen bir rahatsızlıktır. Mevsimsel olabileceği gibi farklı nedenlerden de kaynaklanabilir. Hastaların büyük çoğunluğunda alerjik astım, alerjik rinit gibi alerji kaynaklı farklı hastalıklara da rastlanır. Şikayetlerin azaltılması amacıyla suni gözyaşı üreten damlalar, antihistaminik ilaçlar ya da iltihapları önleyici ve iyileştirici damla ve ilaçlar kullanılır.
Konjonktivitin pek çok farklı nedeni bulunur. Bakteri ve virüslerin yanı sıra, alerjen maddeler nedeniyle de konjonktivit oluşabilir. Bakteriyel ve viral konjonktivitte genellikle çapak ve akıntı görülür. Bu durum, akut enfeksiyon olduğuna işaret eder. Hastaların gözünde kalıcı hasar meydana gelmemesi için bir sağlık kuruluşuna başvurulması en iyisi olacaktır.
Konjonktivitin genel nedenleri ise şu şekildedir:
Konjonktivit belirtileri hastalığın türüne göre değişiklik gösterir. Bazı hastalar gözde çok şiddetli kızarıklık, kaşıntı, ağrı ya da sulanma gibi belirtilerden şikayetçiyken, bazı hastalarda belirtiler daha hafif seyreder.
Konjonktivitin yaygın olarak görülen belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
Konjonktivitin en yaygın görülen belirtisi göz akının kızarmasıdır. Genellikle iltihaplanmaya bağlı olarak görülen bu kızarıklık, göz damarlarının şişmesi ve bunun sonucunda ödem oluşmasından kaynaklanır. Bu belirtinin gözde kalıcı hasara yol açmaması için hastalara müdahalede bulunulması büyük önem taşır.
Daha çok alerjik ve bakteriyel konjonktivitte görülen göz kapaklarının şişmesi ise genellikle tek gözde başlar. Müdahale edilmediği takdirde, birkaç gün içinde diğer gözde de aynı belirtiler görülebilir. Kaşıntı ve yanma hissi ise özellikle alerjik konjonktivitin ayırt edici belirtilerinden biridir. Bu durumun geçmemesi halinde, hastanın sürekli olarak gözünü kaşıması yanma hissinin artmasına neden olabilir.
Alerjik ve viral konjonktivitin sık görülen ortak belirtilerinden biri de gözlerde sulanmadır. Bu durumda, gözlerde normale göre daha fazla gözyaşı üretilir. Bu da gözlerde aşırı sulanmaya neden olabilir.
Işık hassasiyeti ise tüm konjonktivit türlerinde görülebilen bir belirtidir. Özellikle açık havada güneş ışığında ya da karla kaplı ortamlarda bu hassasiyetin daha da artacağı söylenebilir. Işık hassasiyetinin yanı sıra, görme bozuklukları yaşanabilir ya da çok şiddetli ağrıyla karşılaşılabilir. Bu şiddetli belirtiler iltihaplanmanın kornea bölümüne de yayıldığının habercisi olabilir.
Bazı durumlarda hastalarda gözle birlikte kulak içi, kulak altı ve kulak önünde de ağrı hissi ve şişlik oluşabilir. Bu durum, genellikle viral konjonktivitte enfeksiyona bağlı olarak görülür. Çocuklarda ise bu belirtilere ek olarak boğaz ağrısı, yüksek ateş ve burun akıntısı da gözlenebilir.
Konjonktivit tanısının doğru konması tedavinin doğru planlaması açısından büyük önem taşır. Bunun için konjonktivitin nedenleri doğru anlaşılmalı ve buna göre konjonktivit türü belirlenmelidir.
Yapılacak mikrobiyolojik muayene çoğu zaman konjonktivit tanısı için yeterli olur. Tanı, klinik bulgulara ve belirtilere göre konabileceği gibi bazı durumlarda gözden alınan örneğin incelemesi sonucu da tanı konabilir.
Konjonktivit tedavisi hastalığın türüne göre değişiklik gösterir. Bu anlamda bakteriyel, viral ve alerjik konjonktivit için farklı tedavi yöntemleri uygulanır.
Bakteriyel konjonktivit vakalarında enfeksiyonun geçmesi için geniş spektrumlu antibiyotik içeren damla ve pomatlar kullanılır. Damla ve pomatların ortalama gün boyunca düzenli kullanılması halinde hastada iyileşme kaydedilir. Belirtiler genellikle birkaç gün içinde hafifler ve hastalığın bulaşıcılığı da azalır. Tedavi boyunca hastalar, belirtilerin hafifletilmesi amacıyla sıcak ya da nemli kompres uygulayabilir. Aynı zamanda, ellerin gün içinde sık sık yıkanması da tedavi sürecinde bulaşıcılığın azaltılması açısından oldukça önemli bir noktadır.
Viral konjonktivitte ise genel anlamda tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Çoğunlukla hafif seyreden belirtilerle kendini gösteren bu konjonktivit türünde, bulaşıcılığın etkisini azaltmak için hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerekir. Hastalara pomat, göz damlası ve soğuk kompres önerilir. Viral konjonktivit tedavisi diğer tiplere göre daha uzun sürebilir. Bunun en önemli nedenlerinden biri belirtilerin alerjik konjonktivitle benzer olmasıdır. Dolayısıyla, hatalı damla kullanımında tedavi süresi uzayabilir.
Alerjik konjonktivit tedavisinde ise öncelikle alerjinin nedeni belirlenir. Alerji sebebine göre kızarıklık ve kaşıntı gibi belirtilerin hafifletilmesi ve/veya ortadan kaldırılması amacıyla göz damlası ve alerji karşıtı ilaçlar kullanılır.
Günlük hayatta alınacak basit önlemlerle konjonktivitten korunmak mümkündür. Bu önlemler şu şekildedir:
Ana SayfaGörmeyi Anlamak Göz le lgili Durumlar, A-Z
Yrd. Doç. Dr. brahim ŞAHBAZ tarafndan düzenlenmiştir.
Göz aknts veya gözlerdeki "çapak", uyurken gözünüzün köşesinde biriken mukus, yağ, cilt hücreleri ve diğer birikintilerin bir kombinasyonudur. Akntdaki svnn ne kadarnn buharlaştğna bağl olarak, slak ve yapşkan veya kuru ve kabuklu olabilir.
Bazen reum olarak da adlandrlan göz akntsnn koruyucu bir işlevi vardr, atk ürünleri ve potansiyel olarak zararl kalntlar gözyaş filminden ve gözlerinizin ön yüzeyinden temizler.
Gözleriniz gün boyunca mukus üretir, ancak gözlerinizi krptğnzda ince bir gözyaş filmi sürekli olarak gözlerinizi yumuşatarak gözlerinizdeki reumu sertleşmeden temizler.
Uyurken (ve gözlerinizi krpmazken), göz aknts gözlerinizin köşelerinde ve bazen kirpik çizgisi boyunca toplanr ve kabuklaşr, buna "gözlerde çapak" ad verilir.
Baz insanlar uyandklarnda gözlerinizdeki çapak normaldir, ancak özellikle yeşil veya sar renkteyse ve bulank görme, şğa duyarllk veya göz ağrs eşlik ediyorsa, aşr göz aknts ciddi bir göz enfeksiyonu veya göz hastalğnn belirtisi olabilir ve derhal göz doktorunuz tarafndan muayene edilmelidir.
YAKININIZDA BR GÖZ UZMANI VEYA BR GÖZLÜKÇÜ BULUN: Göz muayenesine ihtiyacnz varsa veya gözlük veya kontakt lens satn almaya hazrsanz, uzman bulma aracmz yaknlarda güvenilir bir kaynak bulmanza yardmc olacaktr.
Göz aknts, öncelikle konjonktiva (müsin ad verilir) tarafndan üretilen ince ve sulu mukustan ve meibom bezlerinden salglanan yağl bir madde olan ve gözlerinizi krpma esnasnda yağlamaya yardmc olan meibumdan oluşur.
Gözyaşlar ile ykanmadğnda biriken birikintiler veya "çapaklanma", gözün iç köşesinde ve kirpik çizgisi boyunca toplanr.
Gözlerinizdeki çapak genellikle dikkat gerektiren bir durum değildir, ancak kvam, renk ve göz aknts miktarnda bir değişiklik olduğunu fark ederseniz, bu durum bir göz enfeksiyonu veya hastalğna işaret edebilir.
Anormal göz akntsyla ilişkili yaygn göz rahatszlklar şunlar içerir:
Konjonktivit Göz aknts, gözün beyazn (sklera) ve göz kapaklarnn iç yüzeyini kaplayan ince zarn iltihaplanmas olan konjonktivitinizyaygn bir semptomudur.""
Gözlerde kaşnt, batma hissi, tahriş ve kzarklğaek olarak, konjonktivit tipik olarak uyurken kirpik çizgisi boyunca bir kabuk oluşturabilen beyaz, sar veya yeşil göz mukusuna eşlik eder. Baz durumlarda, göz kapağndaki kabuklanma o kadar şiddetlidir ki, gözünüzü geçici olarak kapatr.
Üç tip konjonktivit vardr:
Viral konjonktivit oldukça bulaşcdr ve soğuk algnlğ veya herpes simpleks virüsü gibi bir virüsten kaynaklanr. Viral göz kzarklğ ile ilişkili göz aknts tipik olarak şeffaf ve suludur veya beyaz veya hafif sar renkte mukus içerebilir.
Bakteriyel konjonktivit, adndan da anlaşlacağ üzere bir bakteri enfeksiyonundan kaynaklanr. Derhal tedavi edilmezse görme açsndan tehlike oluşturabilir. Bakteriyel konjonktivitten kaynakl göz aknts genellikle viral göz kzarklğndan daha kaln ve daha iltihapldr (irin benzeri) ve genellikle sar, yeşil veya hatta gri renktedir. Genellikle, yapşkan çapak göz kapaklarnzn sabah uyandğnzda tamamen yapşmş gibi hissetmenize neden olur.
Alerjik konjonktivit alerjenler tarafndan tetiklenir polen, evcil hayvan kepeği, toz ve göz alerjilerine neden olan diğer yaygn tahriş edicilergibi. Ayrca kimyasal kirleticiler, makyaj, kontakt lens solüsyonlar ve göz damlasna karş alerjik reaksiyondan da kaynaklanabilir. Alerjik konjonktivit ile ilişkili göz aknts genellikle suludur. Alerjik konjonktivit bulaşc değildir ve her zaman her iki gözü de etkiler.
Konjonktivite ek olarak, anormal göz akntsna neden olan birçok göz enfeksiyonu vardr. Bunlar şunlar içerir:
Göz uçuklar (tekrarlayan viral göz enfeksiyonu)
Fungal keratit (korneann nadir fakat ciddi biçimde iltihaplanmas)
Acanthamoeba keratit (genellikle kontakt lens hijyeni veya kontakt lenslerle yüzmekten kaynaklanan potansiyel olarak kör edici parazitik bir enfeksiyon).
Göz enfeksiyonundan kaynakl aknt oldukça değişkendir. Açk ve sulu veya kaln, yeşil ve yapşkan olabilir. Bu nedenle doğru bir teşhis ve tedavi için derhal göz doktorunuza görünün.
Göz kapaklarndaki kronik bir bozukluk olan blefarit, kirpik kl foliküllerinin iltihaplanmas veya göz kapaklarnn iç kenarndaki meibom bezlerinden anormal yağ üretimi olarak tanmlanr.
Göz kapağ yağ bezlerinde meydana gelen ve MGD olarak da anlan bu bozukluk, diğer tahriş edici ve sklkla ağrl semptomlarn yan sra köpüklü göz aknts, göz kapağnda çapak ve sar veya yeşil göz irinlerine neden olabilir.
Arpack, tipik olarak enfekte kirpik folikülünün neden olduğu göz kapağnn tabannda tkanmş bir meibom bezidir. Hordeolum olarak da adlandrlr, göz kapağ kenarndaki bir sivilceyi andrr ve genellikle buna kzarklk, göz kapaklarnda şişme ve etkilenen bölgede hassasiyet eşlik eder. Sar irin, göz kapağ çapaklanmas ve göz krpma srasnda rahatszlk da ortaya çkabilir.
AYRICA BAKINIZ: Arpacktan nasl kurtulursunuz
Gözyaş drenaj sistemi, gözü nemli tutar ve korur.
Yetersiz gözyaş üretimi veya meibom bezlerindeki işlev bozukluğu kuru göz sendromu ad verilen ve gözlerin yüzeyinin uygun şekilde yağlanmadğ ve tahriş olduğu ve iltihaplandğ kronik bir duruma neden olabilir. Göz kuruluğunun semptomlar arasnda göz kzarklğ, kanlanma, yanma hissi, bulank görme ve gözünüzün "içinde" bir şey varmş hissi (yabanc cisim hissi) yer alr. Bazen, göz kuruluğu çok sulu göz akntsna da neden olabilir.
Kontakt lens kullanyorsanz, gözlerinizde normalden daha fazla çapak görebilirsiniz. Bu, kontakt lens ile ilgili göz enfeksiyonu, kuru ve tahriş olmuş gözlerle sonuçlanan kontakt lens rahatszlğ ve kontakt lens takl iken gözlerinizi daha fazla ovmak gibi çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Kontakt lens takarken göz akntsnda bir artş yaşarsanz, lenslerinizi çkarn ve potansiyel olarak ciddi bir göz rahatszlğ olaslğn elemek için göz doktorunuza danşn.
Gözdeki yabanc bir cisim (kir, kalnt veya kimyasal madde gibi) veya göz yaralanmasnda gözlerinizin doğal ve koruyucu bir tepki olarak sulu bir aknt salglamasna neden olabilir. Göz irini veya gözdeki kan (subkonjonktival kanama) bir göz yaralanmas sonrasnda ortaya çkar, tedavi için derhal göz doktorunuza danşn. Tüm göz yaralanmalar tbbi acil durum olarak tedavi edilmelidir.
Kornea ülseri, genellikle gözdeki travma veya tedavi edilmeyen bir göz enfeksiyonu nedeniyle görme tehlikesine neden olacak şekilde korneadaki apse benzeri bir enfeksiyondur. Derhal tedavi edilmezse, kornea ülserleri tam görme kaybna yol açabilir. Göz ağrs, kzarklk, şişmiş göz kapaklar ve yoğun göz aknts kornea ülserinin özellikleridir. Gözdeki irin o kadar şiddetli olabilir ki, korneay bulanklaştrr ve görüşü bozar.
Bir gözyaş kanal tkandğnda, buruna giden gözyaş aknts sistemindeki lakrimal kese iltihaplanabilir ve enfekte olabilir, bu da iç göz kapağnn altnda yumuşak ve şişmiş bir yumrunun ortaya çkmasna neden olur. Ağr ve kzarklğa ek olarak, dakriyosistitin yaygn semptomlar arasnda göz sulanmas, yapşkan göz aknts ve bulank görme yer alr.
Az miktarda göz aknts zararszdr, ancak renk, sklk, kvam ve miktarda değişiklikler fark ederseniz göz doktorunuza danşn.
Göz enfeksiyonunun nedeni göz mukusuysa, göz doktorunuz antibiyotik veya antiviral göz damlas ve merhem reçete edebilir. Göz alerjileri gözlerinizi sulandryor ve tahriş ediyorsa, reçetesiz satlan antihistaminik göz damlalar ve dekonjestanlar semptomlar hafifletebilir.
Gözlerinizin üzerine yerleştirilen scak kompresler, kaşnt ve genel göz rahatszlğ semptomlarn hafifletmeye ve göz akntsn gidermeye yardmc olabilir.
Göz kapaklarnz birbirine yapşmşsa, göz kapaklarnz "açmann" en iyi yolu, aknty hafifçe silmeden önce yumuşak bir bezi scak suda slatmak ve birkaç dakika gözlerinizin üzerine yerleştirmektir.
Göz akntsn önlemek veya yönetmek için şu basit ipuçlarn takip edin:
Göz enfeksiyonunun başlamasn veya yaylmasn önlemek için gözlerinize dokunmaktan kaçnn.
Özellikle bulaşc konjonktivitiniz varsa ellerinizi sk sk ykayn.
Kontakt lens takarken göz aknts yaşyorsanz, lenslerinizi çkarn ve göz doktorunuza görünün. Bazen günlük tek kullanmlk kontakt lensler geçmek kontakt lens ile ilgili aknt riskini azaltabilir.
Göz enfeksiyonunuz varsa, rimel ve göz kalemi gibi potansiyel olarak kontamine olmuş kozmetikleri atn.
Göz sulanmasnn nedeni alerjilerse, ortamnz araştrn ve tahriş edici maddelere maruziyeti ortadan kaldrmaya veya en aza indirmeye çalşn. Göz damlasna karş duyarlysanz koruyucu içermeyen göz damlas kullanmay deneyin.
Sayfa yaynland 1 Eylül Sal
Yeditepe Üniversitesi Göz Merkezi Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. İlke Bahçeci Şimşek, her 20 yenidoğandan birinde, gözyaşı kanalı tıkanıklığının görüldüğünü belirterek, "Gözyaşı kanalı tıkalı olan bebeklerde gözde sulanma, sarı yeşil renkli akıntı, çapaklanma, kapakların birbirine yapışması görülebiliyor." dedi.
Doç. Dr. Şimşek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gözlerde sürekli sulanma ve gözyaşı kanalı tıkanıklığının erken çocukluk döneminde sıklıkla görülebildiğini söyledi.
Bu sorunların doğru tedaviyle düzelebildiğini aktaran Şimşek, sulanmanın sık olarak doğumsal gözyaşı kanalı tıkanıklığına bağlı olmakla beraber, alerjiden ya da doğuştan gelen göz tansiyonu hastalığından da kaynaklanabileceğini aktardı.
Şimşek, yenidoğanların yüzde 5'inde tıkanıklık görülebildiğini ancak bu tıkanıklığın bebeklerin yaklaşık yüzde 90'ında doğum sonrasındaki ilk ağlamayla birlikte açılırken, bir kısmında kapalı kalmaya devam ettiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Her 20 yenidoğandan 1'inde, gözyaşı kanalı tıkanıklığı görülüyor. Gözyaşı kanalı tıkalı olan bebeklerde gözde sulanma, sarı yeşil renkli akıntı, çapaklanma, kapakların birbirine yapışması görülebiliyor. Bebek nezle olduğunda ya da dışarıda soğuk ve rüzgarlı havada şikayetler artıyor. Ağır olgularda ise dakriyosistit adı verilen gözyaşı kesesinin enfeksiyonu gelişebiliyor."
Çocuklarda göz sulanmasının yanı sıra ışıktan rahatsız olma ve gözlerden bir veya her ikisinin normalden büyük olmasının "glokom" (göz tansiyonu) belirtisi olabileceğine işaret eden Şimşek, şöyle devam etti:
"Korneada yabancı cisim, lezyon, alerji, kirpiklerin içe dönmesi gibi durumlar da gözde sulanmaya neden olabiliyor. Bu nedenle çocuklarda gözlerde sulanma ve gözyaşı kanalı tıkanıklığı görüldüğünde, ebeveynlerin ihmal etmeden göz hekimine başvurmaları gerekmektedir. Hijyenik koşulların tam olarak sağlanamadığı durumlarda da bebeklerde tekrarlayan enfeksiyonlara bağlı gözde sulanma, çapaklanma görülebiliyor."
Şimşek, gözyaşı kanalına doğru ve uygun şekilde masaj uygulanmasıyla, doğumsal kanal tıkanıklıklarının yüzde 95'inin kendiliğinden açıldığına dikkati çekerek, "Bu nedenle ilk 6 ay sadece masaj uygulaması ve gerektiğinde çapaklanmayı azaltmak için kısa süreli damla kullanılması yeterli oluyor. Ebeveynlerin masaj eğitimini göz hekiminden öğrenmesi ve masaj tedavisini dikkatle yapmaları gerekiyor. Masaj doğru yapıldığında ameliyat gerekmeden sadece bu tedaviyle bile kanalın açılması sağlanabiliyor." şeklinde konuştu.
Masaj uygulamasına rağmen sulanma ve çapaklanmanın devam etmesi halinde sondalama işleminin uygulandığını belirten Şimşek, bu yöntemle de başarı sağlanmaması durumunda silikon entübasyon gerektiğini sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.