bebeğin kafası büyük olması / Anne Karnında Bebeğin Kafasının Büyük Olması Nedeni ve Tedavisi

Bebeğin Kafası Büyük Olması

bebeğin kafası büyük olması

Bebeğin Kafa Gelişiminin Önde Olması Neye İşaret Ediyor?

Hamileliğin başından sonuna kadar hem annenin sağlığını kontrol etmek hem de bebeğin gelişimini takip edebilmek amacıyla bir dizi tetkik yapılır. Yapılan değerlendirmelerden biri de bebeğin boy, kilo ve baş çevresi ölçümüdür. Anne adayları her ne kadar boy ve kiloyu önemsese de hamilelikte bebeğin baş çevresinin ölçümü de en az boy ve kilo ölçümü kadar değerlidir. Zira baş çevresinin gebelik haftasına kıyasla kayda değer oranda büyük olması ya da kafasının etrafında sıvı birikiminin izlenmesi ciddi hastalıklara işaret edebilir.

Ancak anne karnındaki bebeğin kafasının büyük olması her zaman bir soruna işaret etmez. Özellikle sıvı birikimi gözlemlenmiyorsa ve anormal bir büyüme söz konusu değilse, genellikle bebeğin sağlığı ile ilgili endişelenilecek bir durum söz konusu olmaz. Hatta çoğu zaman genetik yatkınlıkların hamilelikte bebeğin kafasının 1 – 2 hafta önden gitmesine neden olabildiği bilinmektedir.

Sizler için hazırladığımız yazıda; hamilelikte bebeğin kafasının büyük olması, diğer bir deyişle bebeğin kafa gelişiminin 1 – 2 hafta önden gitmesinin nedenlerini derledik. Hazırsanız başlayalım…

Bebeğin Kafa Gelişiminin Önde Olması Neye İşaret Ediyor?

Hamilelikte Bebeğin Kafasının Büyük Olması Tehlikeli mi?

Hamilelikte bebeğin gelişimini kontrol edebilmek için düzenli olarak ultrason muayenesi yapılır. Bu muayenelerde bebeğin organları dışında boy, kilo ve baş çevresi gibi parametreler de incelenir. Aileler her ne kadar boy ve kiloyu önemsese de baş çevresi ölçümü de en az boy ve kilo kadar önemlidir. Zira hamilelikte bebeğin başının büyük olması bazen hiçbir soruna işaret etmezken bazen de ciddi hastalıkların habercisi olabilmektedir.

Gebelikte bebeğin baş çevresinin büyük olması makrosefali olarak adlandırılır. Makrosefaliye yol açabilen onlarca sebep varken, bazen de hiçbir sebep olmaksızın genetik özelliklere bağlı olarak bebeğin kafası 1 – 2 hafta ileride olabilir. Kısacası, ultrason muayenesinde bebeğin kafasının birkaç hafta ileride olması her zaman bir hastalık olduğu anlamına gelmez. Burada önemli olan, kafa büyüklüğüne sıvı birikiminin de eşlik edip etmediğidir. Eğer anne karnındaki bebeğin kafası gebelik haftasına göre ciddi oranda büyükse ve etrafında sıvı birikimi mevcutsa, hidrosefaliden şüphelenilebilir. Böylesi bir durumda gerekli tetkikler yapılıp kesin teşhis konduktan sonra devreye beyin cerrahı girer. Gerekiyorsa bebek anne karnındayken ameliyat edilir ve sağlıklı bir şekilde doğması amaçlanır.

Bebeklerde Baş Çevresi Ölçümü Nasıl Yapılır?

Anne Karnındaki Bebeğin Kafası Neden Normalden Büyük Olur?

Hamilelikte bebeğin kafasının büyük olması her zaman bir soruna işaret etmemektedir. Özellikle ventrikül olarak adlandırılan kafa içi boşluklarda veya büyük sarnıç denilen beyincik arkası bölümde anormal sıvı birikmesi yoksa korkmaya gerek yoktur. Rutin takipler ile bebeğin kafa gelişiminin düzenli bir şekilde incelenmesi yeterli olur. Zira çoğu bebeğin genetik özelliklere bağlı olarak kafa gelişiminin 1 - 2 hafta önde olabileceği bilinmektedir. Bunun dışında çeşitli hastalıklar da anne karnındaki bebeğin başının gebelik haftasına göre büyük sebep olabilir.

Anne karnındaki bebeğin kafasının normalden büyük olmasına neden olabilen diğer faktörler ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Anne karnında geçirilen enfeksiyonlar,
  • Hidrosefali,
  • Beyin kanaması,
  • Omurilik problemleri,
  • Metabolik hastalıklar,
  • Nadir görülen sendromlar,
  • Kafa içi lezyonları,
  • Annenin uyuşturucu bağımlılığı.

Bebeğin Kafa Gelişiminin Önde Olması Neye İşaret Ediyor?

Hamilelikte Bebeğin Kafasının Büyük Olması Normal Doğumu Engeller mi?

Gebelikte bebeğin başının büyük olması normal doğumu engelleyebilir. Burada aslında büyüklüğün oranı önemlidir. Eğer annenin rahim ağzı veya çatısının zorlanacağı düşünülüyorsa sezaryen doğum kararı alınabilir. Bu sayede anne ile bebeğin sağlığı korunmuş ve olası riskler önlenmiş olur.

Persentil Tablosu ile Bebeğinizin Gelişimini Takip Edin!

Editörün Seçtikleri

Popüler Yazılar

Gebe Sözlüğü

Beyinde su toplanması anlamına gelen hidrosefali, genellikle çocuklarda ve 60 yaş üzeri kişilerde sıklıkla görülüyor. Her çocuktan birinde ortaya çıkan sağlık sorununa;  doğumsal anomaliler, erken doğuma bağlı beyin kanamaları, kafa travmaları, beyin tümörleri ve menenjit neden olabiliyor. Hastalık 2 ay ve üstü çocuklarda başın anormal büyümesi, baş ağrısı bulantı, kusma, çift görme, huzursuzluk, yürüme ve konuşmada gerileme ve nöbetler ile kendini gösteriyor. Medstar Antalya Hastanesi Beyin Sinir ve Omurilik Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Selim Hacısalihoğlu, hidrosefali ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

Beyinde sıvı toplanması kafa içi basınca yol açar

Hidrosefali, beyin omurilik sıvısının dolanım yollarında tıkanıklık ya da beyin omurilik sıvısının yapımı ve emilimi arasındaki dengenin bozulmasına bağlı olarak gelişmektedir. Beyin odacıklarında genişleme ve artan kafa içi basıncına neden olur. Yenidoğanda, yaşına göre büyük ya da klinik muayenede artmaya devam eden baş çevresi, gergin ve kabarık bıngıldak, ayrılmış kafatası kemikleri, genişlemiş saçlı deri damarları beyinde su toplaması belirtileri arasında yer almaktadır. Yaşlılarda ise baş ağrısı, denge bozukluğu, idrar kaçırma ve bunama şikayetleri, beyin omurilik sıvısının emiliminin azalmasına bağlı meydana gelebilmektedir.

Tedavide amaç kafa içi basıncını normale indirmek

Hastalığın tanısında fizik ve nörolojik muayene ile birlikte US, BT, MRG gibi radyolojik inceleme de etkilidir. Hidrosefalinin esas tedavisi cerrahidir. Tedavide amaç kafa içi basıncına normale indirmek, beyin dokusu volümünü arttırarak zeka gelişiminin normal olmasını sağlamaktır. 5 ayı geçmiş çocuklarda bu hedefe ulaşmak daha zorlaştığı için tedavinin gecikmeden uygulanması çok önemlidir. Cerrahide uygulanacak şant işlemi ise kilodan düşük ve 36 haftadan erken doğmuş bebekler için enfeksiyon riski bakımından tercih edilmemektedir.

Kafatasından küçük bir delikle tedavi gerçekleşiyor

Şant işlemi beyinde oluşan sıvının drenaj hızını, kafa içi basıncını düzenleyen ve sabit tutmaya çalışan, aynı zamanda da bu sıvının geri akımını engelleyen bir tüp sistemidir. Genel anestezi altında ameliyatla yerleştirilir. Kafatasına küçük bir delik açılarak şantın ucu beyin içindeki beyin omurilik sıvısının bulunduğu odacığa yerleştirilir. Daha sonra baş, boyun ve karın cildinin altından geçen bir tünel açılarak, şantın diğer ucu bu sıvının rahatlıkla emileceği karın boşluğuna veya kalp boşluğuna yönlendirilir.

Ameliyat sonrası düzenli kontrol gerekli

Hastalığın tanısı anne karnında konulabilmektedir. Böyle durumlarda; bebeğin mümkün olduğunca erken dönemde dünyaya gelmesi sağlanarak işlemin de en erken dönemde yapılması amaçlanmaktadır. Hastaların çoğunda şant ihtiyacı ömür boyu devam edebilir. Şant ameliyatı sonrası düzenli ve sık aralıklarla kontrol muayenesi yapılması önemlidir. Ameliyat bölgesinde ve şant hattı boyunca; kızarıklık ve hassasiyet, huzursuzluk, bulantı ve kusma, baş ağrısı, çift görme, ateş, karın ağrısı, havale geçirme durumunda mutlaka gecikmeden doktora başvurulmalıdır.

Bebeklerde Bıngıldakfontanel Sorunları Erken Kapanma GeÇ Kapanma

Bıngıldağa Dokunmak Bebeğin Beynine Zarar Verir Mi?

Bıngıldak yumuşak ve esnektir ancak çok hassas ve korunaksız bir bölge değildir. Saç taramak, konak temizlemek, yıkamak, buraya dokunmak, okşamak gibi basit müdahelelerde zarar verilmesi söz konusu değildir. Çok sert darbe olmadıkça bıngıldak hasar görmez ve beyin dokusu zarar görmez. Zaten ilk 2 yaşta doktora her gittiğinizde, doktorunuz bıngıldak bölgesine dokunarak fontanel muayenesi yapacaktır.

Mesleki deformasyon olarak; ben de günlük hayatta sevdiğim bütün bebekler de ilk olarak bılgıldak bölgesini okşayarak, fontanel muayenesi yaparım.

Normal Bıngıldağın Özellikleri Nelerdir?

Arka bıngıldak bebek ilk doğduğunda üçgen şeklinde, cm (ortalama cm) genişliğindedir ve ilk 3 ayda kapanır. Doktorlar ilk 3 ayda arka fontaneli kontrol etsek de anne-babalar genelde arka bıngıldağı farketmezler.

Bıngıldak denildiğinde anne-babaların aklına gelen ön bıngıldaktır. Ön bıngıldak bebek ilk doğduğunda eş kenar dörtgen şeklinde, cm genişliğindedir.

Normal bıngıldak ne çok gergin ve şişkin ne de aşırı içe çökük olmamalıdır.

Öksürme, ağlama ve kusma sırasında bıngıldakta hafif kabarlık olur ancak daha sonra normale döner.

Bazen bıngıldakta nabız atıyor gibi hissedilir, buna pulsasyon denilir. Bıngıldak bebeğin kalp atışıyla hareketlendiği için normaldir. Ancak normalin dışında pulsasyon çok şiddetli hissediliyorsa mutlaka doktorunuza başvurun.

Bıngıldakta Normal Olmayan Durumlar ve Muhtamel Nedenleri

Bıngıldakta hissedilen nabızın (pulsasyonun) artması, şiddetli olması:

Bebek dik pozisyonda iken hafif bir pulsasyon (nabız) hissedilmesi normaldir. Şiddetli bir pulsasyon alınıyor olması kafa içi basınç artışı, arteriovenöz fistül, sinüs ven trombozu ve patent duktus arteriozus gibi durumları akla getirir.

Kafa içi basınç artışının en sık nedenleri;

  • menenjit ve ensefalit gibi beyin ve beyin zarı enfeksiyonları,

  • hidrosefali (beyin-omurilik sıvısın aşırı artması),

  • hipoksik iskemik hasar (oksijensiz kalan bebekte oluşan beyin hasarı),

  • travma ve kafa içi kanamadır.

 

Bıngıldağın erken kapanması veya küçük olması:

Yenidoğan bebekte bıngıldağın çapı cm arasındadır. En erken 3. ayda en geç ayda olmak üzere çoğunlukla aylarda kapanır.

Bıngıldağın (ön fontanel) doğumda 1 cm den küçük olması veya 3. aydan önce kapanması durumudur.

Bıngıldağın küçük olması veya erken kapanmasının başlıca nedenleri;

  • mikrosefali (küçük kafa) sendromları,

  • mikrosefali yapan TORCH enfeksiyonları

  • kraniosinostoz (kafa kemikleri arasındaki suturların kapalı olması)

  • konjenital hipertiroidi (doğuştan tiroid hormonunun yüksek olması)

Bütün bunların yanı sıra bıngıldak normalin varyantı olarak çok erken kapanabilir. Bıngıldağın erken kapandığı durumlarda bebeğin baş çevresi ölçümü günde bir takip edilmelidir. Eğer suturlar kapanmadı ise bebeğin beyin gelişimi normal olarak devam eder ve baş çevresi normal seyrinde büyür.

Bazen kontrole gelen annelerden duyuyoruz; ”Bıngıldağı erken kapandı, D vitaminini kestim.” Her ne olursa olsun D vitamini damlası kesilmemelidir. İlk 2 yaşta önerilen günlük iu D vitamini damlası kesinlikle bındağın erken kapanmasına neden olmaz.

Bıngıldağın geç kapanması veya büyük olması:

Bıngıldağın (ön fontanel) doğumda 6 cm den büyük olması veya aydan sonra kapanmaması durumudur.

Bıngıldağın büyük olması veya geç kapanmasının başlıca nedenleri;

  • kafa içi basınç artışı (menenjit, hidrosefali vb.)

  • subdural hematom (beyin kanaması)

  • konjenital hipotiroidi (doğuştan tiroid hormonunun düşük olması)

  • osteogenezis imperfekta (cam kemik hastalığı)

  • raşitizm (D vitamini eksikliği)

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir