bir bayram sabahı erkenden kalktım
herkes gibi babayı gardaşı aradım
mezarın başına geldim ağladım
özledim babam gardaşım sizi
geldim mezarına sırtım dayadım
özledim babam gardaşım sizi
uyy babam sizi
hergün bekliyorum ben yolunuzu
babasız olurmu hiç gınalı guzu
dedim felek yazmışta bu sonumuzu
özledim babam gardaşım sizi
uy babam sizi
isim anlamları, miray isminin anlamı, talha isminin anlamı, zeynep isminin anlamı, ecrin isminin anlamı, eymen isminin anlamı, elif isminin anlamı, erva isminin anlamı, mina isminin anlamı, azra isminin anlamı, arya isminin anlamı, berrin isminin anlamı, berna isminin anlamı, esra isminin anlamı, ceylin isminin anlamı
Latif Doğan - Özledim Babam Şarkı Sözüne henüz yorum yapılmamış. Latif Doğan - Özledim Babam şarkı sözüne ilk yorumu siz yaparak katkıda bulunabilirsiniz.;
Bir bayram sabahı uyansak,
Eski günlerdeki gibi olsa her şey.
Baba bayram namazına gitmiş, anne çocukları erkenden kaldırmış, bayramlıklarını giydirmiş olsa. Saçları ortadan iki yana örülmüş evin küçük kızı, kucağında saman bebeği ile koştursa her yana.
Bir bayram sabahı uyansak,
Evin kapısı komşu çocuklarıyla dolu olsa, şekerleri avuçlayıp avuçlayıp kaçsalar. Anneler mendillerin için küçük paralar koysa, merakla önce paraya baksa, sonra el öpmek aklına gelse çocukların.
Bir bayram sabahı uyansak,
Namazdan eve dönen babanın azameti, otoritesi, güveni evin içine yayılsa. Oğlan çocukları büyük bir saygıyla ve hayranlıkla babanın elini öpse, evin kızı aşkla sarılsa, dizine otursa. Bir dağ gibi güvense evin ahalisi babaya.
Bir bayram sabahı uyansak,
Bayramın nuru evin içine doğsa. Erkek evlatlar, gelinler, damatlar, kızlar güvenli bir limana gelir gibi, gelseler baba evine. Kızlar, annelerinin koluna sokulsa, huzurun kokusunu çekse içine. Erkek evlat babasına gıptayla baksa, eski bir kaptanın güvenini hissetse içinde.
Bir bayram sabahı uyansak,
Sözün söz olduğu, adamın adam olduğu, komşunun komşu olduğu günlere dönsek. Edebin, adabın, ahlakın bir kelimede değil, bir insanda vücut bulduğunu; caminin imamında, mahallenin beyefendisinde, komşunun dedesinde görsek.
Bir bayram sabahı uyansak,
Gençlerin diz büküp, büyüklerini dinlediği, ilim meclislerinde irfan devşirdiği, hikmeti keşfettiği zamanlara dönsek. Adam olmanın öfkede değil, sabırda olduğunu, kavganın sokakta değil, cephede yapıldığını idrak eden gençleri görsek karşımızda.
Bir bayram sabahı uyansak,
Memleket dendiğinde yüreği pır pır eden insanların her yanda bayramlaştığını görsek. Vatan dendiğinde, birden gözlerini ufuklara diken, birden ciddileşen ve birden serdengeçti kesilen yiğitler görsek karşımızda, gururlansak, gözlerimiz dolsa onlarla.
Bir bayram sabahı uyansak,
Sarıldığında göğsünden ılık ılık sevgi akan dostları kucaklasak yeniden. Sabun kokan, kolonya kokan, tütün kokan hemşehriler, iki kolunu sarsa göğsümüze, koklasak birbirimizi, özlem gidersek.
Bir bayram sabahı uyansak,
Gördüğü her insana selam veren, gülümseyen, güven veren Müslüman yürekler dolaşsa sokaklarımızda yeniden. Yaşlısı, genci, kadını, erkeği, herkesin saygısını, hayranlığını ve övgüsünü alsa. 'Müslüman adam' mahallenin direği olsa, gidilecek kapısı, sığınılacak evi olsa tekrar.
Bir bayram sabahı uyansak,
Şam'dan şeker, Yemen'den kahve, Kahire'den kitap, Bağdat'tan gümüş, Tahran'dan firuze, Halep'ten helva, Afganistan'dan kaşmir, Bosna'dan börek gelse memlekete. Bayramlarını kutlasak dünyanın dört bir yanında Müslüman kardeşlerimizin. Ölümler olmasa, kardeş kanı akmasa, yanmasa ciğerlerimiz.
Bir bayram sabahı uyansak,
Aliya, bir hikmetli sözle aklımızı uyandırsa. Malcolm X, meydan okusa yeniden köle tüccarlarına. İkbal, bir mısra ile dürtse miskinleri. Akif, Çanakkale gibi diriltse bizi.
Ne olurdu, bir bayram sabahı kaybettiğimiz hikmeti, şiiri, gazeli, imanı yeniden bulsak aramızda.
Ne olurdu, bir bayram sabahı böyle uyansak Allah'ım, ne olurdu?.