Erzurumda yaşanmış bir aşk hikayesidir bu türkünün hikayesi. Genç delikanlı sevdalanır bir güzel kıza. Önünde ardında dolanır durur. Fakat kız yüz vermez delikanlıya. O yanıp tutuştukça uzaklaşır ondan. Günlerden bir gün kızın evinde düğün mü vardır davet mi orası karanlık bütün yöre halkı davetlidir. Sevdalı delikanlı da koşar gider davet evine. Fakat eş dost hısım akraba öyle doldurmuşlardır ki kızın evini delikanlı yabancıdır ya hepten dışlanmış hisseder kendini. Ama evden çıkamaz, ayrılamaz, sevdiği kızın bir görünüp bir kaybolmasını izlemek bile yeter ona.O gece yemekler yenir delikanlının eli varmaz kaşığa, döşekler serilir delikanlı yanaşamaz bir döşeğe .. Avluda çıplak ağacın altına serer hasırı.. O gece bir yağmur bastırır ama aşık genç aldırmaz yağmura.. Bütün gece gözleri sevdiceğinin seafoodplus.info sabah konuklar dağılır..Aşık gencin ağzında bu türkü vardır kapıdan çıkıp yollara düşerken..
Dün gece har hanesinde yar bana yoldaş idi
Altım tiken üstüm yağmur yine gönlüm hoş idi
Kaynak Anonim
Ertuğrul Özkök, eşinin adına gönderme yapan \"Tansu'ya Mektuplar\" başlığı altında yazdığı ve \"newsletter\" olarak paylaştığı yazılarında bugün, Ahmet Güneştekin’in kızı Ezgi Güneştekin ile iş insanı Ozan Demir'in düğününden izlenimlerini aktardı. Özkök, Karadeniz gezisiyle gündem olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun salonda büyük bir alkış aldığını yazdı. Özkök, \"Bütün ülke bitip tükenmeyen bir intikam ateşi ile yanıyor. Her gelen bir ötekinden hesap soruyor. Bitmeyen bir kan davasından hepimiz muzdaribiz… Herkes kendini dürüst, ötekileri namussuz görüyor.\" düşüncesini dile getirdi.
\nÖzkök'ün \"Dün gece ilginç bir düğün masası\" başlıklı yazısı şöyle:
\nDün gece ilginç bir düğün masası
\nDün gece Swissotel’de ilginç bir düğüne davetliydik.
\nDostluğunla ve sanatınla övündüğüm Ahmet Güneştekin’in kızı Ezgi Güneştekin ile genç iş insanı Ozan Demir evleniyordu.
\nBir dost olarak davetliler arasındaydım ama, bir gazeteci ve sosyolog olarak da çok ilgimi çeken görüntüler vardı.
\nTabii gecenin merkezi nikâhı kıyan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu’ydu…
\nSon Karadeniz gezisinden salondan nasıl bir tepki geleceğini merak ediyordum.
\nBüyük bir alkış aldı.
\nAma düğünde asıl dikkatimi çeken ortadaki masaydı.
\nÇünkü o masanın çok ilginç bir dağılımı vardı.
\nEkrem İmamoğlu’nun yanında Fox TV sabah haberlerinin başarılı sunucusu İsmail Küçükkaya oturuyordu.
\nGece boyunca ona gösterilen ilgiden anladım ki, çok popüler ve sevilen bir gazeteci.
\nOnun yanında bir başka ilginç isim vardı.
\nEski Maliye Bakanı Mehmet Şimşek…
\nŞimdi Londra’da başarılı bir bankacı ve yatırımcı olarak devam ediyor. Tahminim önümüzdeki yıllarda Türk siyasetinde yine onun adını işiteceğiz.
\nOnun yanındaki kişi de ilginçti.
\nİhsan Aslan.
\nKuruluş yıllarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en yakın dostlarından biri.
\nAKP kurucusu ve arası AKP milletvekili.
\nOnun yanındaki kişi ise bir CHP’liydi…
\nCHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu…
\nGelelim onun sağına. Orada da ilginç bir siyasi kişilik var.
\nMehmet Emin Ekmen…
\nDEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı.
\nYani Ali Babacan’ın partisinden.
\nBu masada siyaset dışından da bir isim vardı.
\nAyşe Semiha Baban…
\nYani Yaşar Kemal’in eşi…
\nHerkesin Ayşe Ablası…
\nBilim insanı…
\nYana masalara geçince…
\nOrada Mücahit Aslan’ı görüyorum.
\nAKP milletvekili. Bir zamanlar Erdoğan’ın en yakını…
\nİş adamı Ahmet Çalık. Sabah gazetesinin eski sahibi.
\nFettah Tamince…
\nOtelcilik alanında çok başarılı bir iş insanı.
\nBilfen okullarının sahibi Fatih Öztürk… Namet’in sahibi Tarık Kayar.
\nDossi Dossi Fashion’ın sahibi Hikmet Eraslan.
\n\nSonra davetli gazetecilere bakıyorum.
\nBenim ve İsmail Küçükkaya dışında Karar gazetesinde iki yazar görüyorum.
\nAkif Beki Mustafa Karaalioğlu.
\nAkif ve ben İmamoğlu’nun tartışılan Karadeniz gezisinin gazileri…
\nYani muhalefetin “Altılı Masası” ve artı iktidar orada.
\nBir tek HDP’den bir siyasetçi göremedim.
\nAma eminim salonda gönlünde HDP olan insanlar da vardı…
\nGece boyunca çok sevdiğim Kürt sanatçısı Xero Abbas’ın söylediği şarkıları dinledik.
\nOnun “Westiya Bu” adlı şarkısı benim için Orta Doğu’nun klasiklerinden biridir.
\n“Derda Duri Ye’si”, “Axin’i” ve daha niceleri…
\nBir ara kendimi tutamadım, sahneye gidip elini sıktım ve hoş geldin dedim.
\nDünyada tanıdığım en zarif ve nazik insanlardan biridir.
\nİnsana iyimserlik veren bir duruşu, gülüşü, konuşması vardır.
\nBütün gece halaylar çekildi. Vallahi kendimi zor tuttum.
\nAma son Diyarbakır gezisinden başıma gelenlerden sonra, yerimden kımıldamadım.
\nZaten Tansu da sıkı sıkı tembih etmişti, yerinden kımıldamayacaksın diye.
\nAma bir kere daha anladım.
\nDans etmek güzel bir şeydir.
\nİnsanları barıştırır…
\nBenim sevdiğim Türkiye bu işte.
\nAğır iftiraları, hatta ağır dost hakaretlerini bile göze alıp yaptığım şeylerle amacım böyle bir Türkiye…
\nBu yolda 35 yıldır hakaretlerle karşılaşıyorum.
\nBazen soruyorlar nasıl dayanıyorsun diye…
\nÇünkü böyleyim.
\nYumruklarımı sıkamıyorum…
\nHerkesin bir karakteri var. Kiminin eli yumruk, vurduğu yerden kan çıkarıyor…
\nBenim karakterim ise açık el…El sıkışmaya hazır…
\nHatta yalvarmaya, dua etmeye dehazır…
\nKin tutamıyorum.
\nBütün ülke bitip tükenmeyen bir intikam ateşi ile yanıyor.
\nHer gelen bir ötekinden hesap soruyor.
\nBitmeyen bir kan davasından hepimiz muzdaribiz…
\nHerkes kendini dürüst, ötekileri namussuz görüyor.
\nİşte o nedenle,“dürüst gazetecilerin”, “medya mahallesinin namus erbabının”, “cesur yüreklerin” yumruklarından, hakaretlerindennakavt olmuş vaziyette kafamı yerden kaldırıp cılız bir sesle fısıldıyorum.
\n“Yahu arkadaş; Bırakınbir de 'karaktersiz' diye nitelediğinizel sıkışmaya hazır açık eller denesin…Bakarsınız onlar barıştırır bizi… Merak etmeyin, hepiniz kitleleri, zümreleri, herkesi, her şeyi temsil ediyorsunuz, güçlüsünüz, mahalleleriniz arkanızda,kimse köşelerinizi elinizden alma, alamaz'
\nKöşelerinizin kralısınız…
\nKarakterinizhaline gelmiş cesur yumruklarınızla yine herkesi kan revan içinde bırakmaya devam edersiniz.\"
\n\n