birnaif / Login • Instagram

Birnaif

birnaif

Duvar Resimleri Bir naif, çocuksu çizim tarzı karikatür bebek zürafa

pix_logoÇerez Politikası

Sitemizde, mağazamızın bütün fonksiyonlarının düzgün bir şekilde işleyebilmesi, ayrıca analitik ve pazarlama amaçlarının gerçekleştirilmesi için bizim ve ortaklarımızın çerez dosyaları kullanılır. Çerezler, öncelikle pazarlama içeriklerini tercihlerinize ve ihtiyaçlarınıza göre ayarlamak için kullanılacak. Analitik ve pazarlama çerez dosyalarının kullanımı kabulünüze bağlı olacaktır; kabulünüzü, “Tümünü onayla” düğmesini seçerek doğrulayabilirsiniz. Kendimiz ya da ortaklarımız tarafından kullanılan çerezlere onayınızın ayarlanması gerekirse, “Çerezleri yönet” düğmesini seçmenizi rica ederiz. Verdiğiniz onayı, seçili ayarları değiştirerek istediğiniz zaman geri çekebilirsiniz. Çerez dosyalarının kullanımı, veri sorumlusu olan Pixplanet Sp. z o.o. tarafından kişisel verilerinizin işlenmesi ile eşanlamlıdır. Bazı durumlarda, ortaklarımız da veri sorumluları olabilir. Çerez dosyalarının kullanımı, kişisel verilerinizin bizim ve ortaklarımız tarafından işlenmesi, üstelik haklarınız ile ilgili tüm bilgileri Çerez Politikası kısmında bulacaksınız

Bir Naif Subay!

Yakın tarihimizin ilginç isimlerinden biri de Ragıp Gümüşpala Paşa’dır.

Onun yaşamı demokrasiye inanmış naif bir subayın hikayesidir.

Gümüşpala, askerlikle Osmanlı’nın son günlerinde tanıştı. ’de teğmen oldu. Birinci Dünya Savaşı’nın son cephelerinden birinde, Filistin Cephesi’nde savaştı. Esir düştü. Esaretten kurtulduktan sonra Milli Mücadele’ye katıldı ve İstiklal Madalyası aldı.

darbesinde 3. Ordu komutanıydı.

27 Mayıs hareketlenmesi olduğunda darbecilere liderlerinin kim olduğunu sordu.

‘Korgeneral Cemal Madanoğlu’ cevabını aldı.

Ragıp Gümüşpala kendinden alt rütbede olan birinin emrine girmeyeceğini söyleyerek, ‘tankları yürütürüm’ dedi.

Bunun üzerine 27 Mayısçılar alelacele İzmir’den emekli orgeneral Cemal Gürsel’i uçakla getirdiler.

Ragıp Gümüşpala, Rüştü Erdelhun’dan boşalan Genelkurmay Başkanlığı koltuğuna oturdu. Ama bu tam 56 gün sürdü. Sonra emekliye sevk edildi.

★★★

Gümüşpala, heyecanlı ve telaşlı bir yapıya sahipti.

Demokrat Parti çevrelerinde ona karşı bir sempati duyuluyordu. Emekli olunca kapatılan Demokrat Parti’nin yeniden oluşturulması çabalarında onun çevresinde toplanıldı. Ama Paşa hem demokrasiye inanıyor hem de askerden korkuyordu.

Adalet Parti’yi kurma çalışmaları sırasında en yakın arkadaşı Mehmet Yorgancıoğlu’ydu. İzmir ve İstanbul’daki faaliyetleri onunla yürütüyordu. Ankara’yı ise yine eski bir asker olan Şinasi Osma yürütüyordu.

★★★

27 Mayıs’ın etkisine rağmen kamuoyunda yeni kurulan Adalet Partisi’ne gizli bir sempati vardı. Gümüşpala hem bu gizli desteği görüyor hem de askerlerle ters düşmek istemiyordu. Kendinden önceki Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun’un başına gelenleri hiçbir zaman unutmamıştı. Erdelhun 27 Mayıs’la birlikte tutuklanmış, Yassıada’da idamla yargılanmıştı.

Gümüşpala tedirginliğinde çok geçmeden haklı çıktı.

Adalet Partisi’nin Ege teşkilatını kurmak üzere Gümüşpala, yakın çalışma arkadaşı Mehmet Yorgancıoğlu ve bir grup partili ile Aydın’a gidiyordu. Otobüste gazetecilerle söyleşiyorlardı. Yorgancıoğlu hızını alamadı ve eski bir şarkıyı politize edip 27 Mayıs’a uyarladı ve söylemeye başladı. Kafilede bulunan bir gazeteci hemen durumu ihbar edince, savcılık soruşturma başlattı.

★★★

Ertesi gün polisler Yorgancıoğlu’nun ofisini bastılar ve onu gözaltına aldılar.

Gümüşpala gözaltı haberini aldığı an adeta kendinden geçti. Rengi sapsarı olmuştu. Sayıklar gibi konuşuyordu. Alnı terden görülmez haldeydi, bütün vücudunu titreme almıştı. Paşa’yı sakinleştirmek Mehmet Yorgancıoğlu’nun genç eşi Zühal Yorgancıoğlu’na kalmıştı. Bir yandan kolonyayla Paşa’nın ellerini ovalıyor bir yandan da moral vermeye çalışıyordu.

“Paşam korkmayın lütfen sakin olun. Siz bir askersiniz, bize örnek olmalısınız. Politika bu, insanın başına her şey gelebilir. Üstelik tevkif edilen de siz değilsiniz.”

Paşa sakinleşecek gibi değildi.

“Yok yaşatmayacaklar beni yaşatmayacaklar&#;” diyordu.

“Kapatacağım bu partiyi olmayacak böyle kapatacağım.”

Paşa’yı sakinleştirmek için gazeteciler devreye girdiler.

Yeni Sabah gazetesi sahibi Safa Kılıçoğlu yardım sözü verdi. Ama bir taraftan da tehdit etti.

“Paşam anlıyorum memlekette bir karışıklık çıkmasından korkuyor ve partinin faaliyetlerini durdurmak istiyorsunuz. Bunu yapamazsınız çünkü yapmaya hakkınız yok&#; Bu parti sizin olmaktan çıktı milletin malı oldu. İstifa ederseniz sizi teşhir ederim.”

Benzer sözleri Akşam Gazetesi sahibi Malik Yolaç da söyledi.

Paşa güçlükle ikna edildi.

★★★

Mehmet Yorgancıoğlu’nun tahliye edilmesi Paşa’yı rahatlatsa da huzuru çok sürmedi. İl başkanlık binasında Yorgancıoğlu’nun tahliyesini kutlarken gelen bir telefon Paşa’yı yine altüst etti.

Arayan eşi Hanife Gümüşpala’ydı. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’den bir mektup geldiğini söylüyordu. Gürsel açık bir muhtıra göndermişti.

Mektup “Sen” hitabıyla başlıyordu. “Adalet Partisi’ni ihtilalden intikam almak için mi kurdun? Eğer bu niyetle kurulmuşsa, gafillerin hepsini bir jetle mahvedeceğim&#;” diyordu.

Paşa telefonda muhtırayı duyunca fenalaştı.

Yanında Nazmi Ökten, Nuri Beşer, Abdurrahman Yazgan, Nurettin Bulak ve Necmi Ökten gibi partililer de vardı. Paşa’yı ayıltmaya çalıştılar.

Gümüşpala kendine gelir gelmez, “Artık kaybedecek vakit kalmamıştır. Başımızı daha fazla belaya sokmadan partiyi kapatmaktan başka çare yoktur” dedi.

★★★

Yine arkadaşları ikna ettiler. Ankara’ya giderek Cemal Gürsel’le görüştü. Gürsel’in partiyi kapatmamak için tek şartı vardı: Mehmet Yorgancıoğlu’nu partiden atacaktı. Ragıp Gümüşpala istemeyerek olsa da bu şartı kabul etti. En yakın çalışma arkadaşını kurban vermişti. Ama partisini kurtarmıştı. Bir daha da Demokrat Parti’yi öven demeçler vermeyecekti.

★★★

Gümüşpala, Çankaya Köşkü’nden çıkıp doğruca Ferhat Nuri Yıldırım’ın Tuna Caddesi’ndeki ofisine gitti. Yorgancıoğlu’na döndü.

“Seni partiden ihraç etmek üzere Gürsel’e söz verdim. Böylece partiyi kapanmaktan kurtarmış oldum” dedi.

Yorgancıoğlu şaşkındı. “Hani beraber yürüyecektik” dedi.

Paşa sessiz kaldı.

Adalet Partisi kapanmaktan kurtulmuştu.

★★★

Ragıp Gümüşpala Paşa’nın korkularla dolu demokrasi yolculuğu kısa sürdü. Kalbi bu strese daha fazla dayanamadı. yılında geçirdiği kalp kriziyle yaşama gözlerini yumdu. Onun yerine Adalet Partisi genel başkanlığına ise otuz yaşındayken Devlet Su İşleri genel müdürlüğü yapan mühendis Süleyman Demirel oturdu.

★★★

Ragıp Gümüşpala&#;

Siyasi tarihimize&#;

Darbe döneminin Genel Kurmay Başkanı olmasına karşın demokrasiye yürekten inanmış naif bir subay olarak geçti.

Yazarlar


Çağdaş Türk resminde bir naif ressam: oya katoğlu = A naive painter in contemporary turkish painting: Oya katoglu

Bu tezin konusunu çağdaş Türk resminde kendine has üslubu ve anlatım diliyle, çalışmaları dikkat çeken ressamlardan biri olan Oya Katoğlu'nun eserleri ve üslubu oluşturmaktadır. Küçük yaşlardan itibaren sanatla iç içe bir ortamda yetişen Katoğlu, babası ressam Turgut Zaim'den dersler alarak resme başlamıştır. Sanatçının üslubunu oluşturmasında babasının büyük katkıları olmuştur. Oya Katoğlu ile Turgut Zaim'in üslup ve konu bakımdan benzerliklerini, farklılıklarını ele alan detaylı bir araştırma olmaması da araştırmamız için bir diğer önemli noktadır. Yoğun bir gözlem gücüne sahip olan sanatçı naif üsluplu eserlerini, titiz bir fırça işçiliği, renk armonisi, özgün bir figür anlayışı ve folklorik ögelerle güçlendirmiştir. Sanatçının kompozisyonlarında hiçbir yabancı unsura yer vermemesi, eserlerinde kendi resim dünyasını oluşturması Türk resim sanatı tarihinde ayrı bir öneme sahiptir. Sanatçının resimleri incelendiğinde Anadolu yaşamı, pazar yerleri, şehirler, pencereler ve kadın temalarından oluşan pek çok farklı konulara değindiği görülmektedir. Katoğlu'nun resimlerindeki konu ve üslubu, çağdaşlarıyla birlikte kıyaslayan yazılar yok denilebilecek kadar azdır. Bu çalışmada Katoğlu'nun sanat anlayışı, üslubu ve konuları resimler üzerinden ve çağdaşlarıyla kıyaslanarak incelenmiştir. Oya Katoğlu kariyeri boyunca çok yönlü çalışmalara imza atmıştır. Sanatçının tuval resimleri dışında gerçekleştirdiği kitap resimleri, özel tasarım porselen tabak bezemeleri, afiş tasarımları, mezar taşı desenleri ve özgün baskı çalışmaları da incelenmiştir. Bununla birlikte Oya Katoğlu'nun çağdaş Türk resmi ve Avrupa naifleri içerisindeki yeri tartışılıp, sanatçının hiçbir zaman eserlerinde fantastik ögelere yer vermediği tespit edilmiştir. Sanatçı diğer naiflere oranla kompozisyonlarında minyatür tekniğine ve figüratif özelliklere daha fazla başvurmuştur. Oya Katoğlu, ulusal ve uluslararası kazanmış olduğu ödüllerle çağdaş Türk resminde önemli bir yere seafoodplus.info subject of this thesis is the works and style of Oya Katoglu, one of the painters whose works attract attention with her unique style and expressive language in contemporary Turkish painting. Katoglu, who grew up in an environment intertwined with art from a young age, started painting by taking lessons from his father, painter Turgut Zaim. His father contributed greatly to the creation of the artist's style. Another important point for our research is that there is no detailed study dealing with the similarities and differences of Oya Katoglu and Turgut Zaim in terms of style and subject matter. The artist, who has an intense power of observation, has strengthened his naive style works with meticulous brushwork, color harmony, an original understanding of figure and folkloric elements. The fact that the artist does not include any foreign elements in his compositions and creates his own painting world in his works has a special importance in the history of Turkish painting. When the artist's paintings are examined, it is seen that he touches on many different subjects such as Anatolian life, market places, cities, windows and women. There are hardly any articles comparing the subject and style of Katoglu's paintings with those of his contemporaries. In this study, Katoglu's understanding of art, style and subjects were examined through paintings and by comparing them with his contemporaries. Oya Katoglu has carried out versatile works throughout her career. Book paintings, specially designed porcelain plate decorations, poster designs, tombstone patterns and original prints that the artist made apart from canvas paintings were also examined. However, the place of Oya Katoglu in contemporary Turkish painting and European Naifs was discussed and it was determined that the artist never included fantastic elements in his works. Compared to other naïves, the artist has applied more to miniature technique and figurative features in her compositions. Oya Katoglu has an important place in contemporary Turkish painting with her national and international awards.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir