bitki tohumlarının sadece presleme ile elde edilen yağ / Bitki tohumlarindan presleme sonucu elde edilen yag cesidi nedir? – seafoodplus.info

Bitki Tohumlarının Sadece Presleme Ile Elde Edilen Yağ

bitki tohumlarının sadece presleme ile elde edilen yağ

seafoodplus.info

  • Blog
  • İçindekiler

    Bitki tohumlarından presleme sonucu elde edilen yağ çeşidi nedir?

    Bu soğuk pres yağ çeşitleri; ayçiçek yağı, keten tohumu yağı, aspir yağı, susam yağı, badem yağı, ceviz yağı, fındık yağı, kabak çekirdeği yağı ve yerfıstığı yağlarıdır.

    Kısa zincirli yağ asitleri nerede emilir?

    Kısa zincirli yağ asitleri, kalın bağırsaktaki bakterilerin karbonhidrat ve lifleri fermente ederek ürettikleri biyoaktif moleküllerdir. Sentezlendikten sonra önce kalın bağırsak hücreleri tarafından emilir, ardından dolaşıma girer, karaciğere ve diğer son organlara giderler.

    Doymuş ve doymamış yağ asitlerinden hangisi daha sağlıklıdır?

    Sağlıklı beslenmek isteyenlerin sayısız kez duyduğu kelimeler: Doymuş yağ ve doymamış yağ. Peki nedir doymuş ve doymamış yağ, farkları nelerdir, hangisini yemeli hangisinden kaçınmalıyız ya da tüketirken nelere dikkat etmeliyiz? Kısa cevap; doymuş yağ asitleri kötü, doymamış yağ asitleri iyi yağ asitleridir.

    Hangi yağ presleme ile elde edilir?

    Bu tabloya göre elde edilen soğuk pres yağların oranı şöyledir; Defne Tohumu %16, Üzüm Çekirdeği %5, Menengiç %44, Hardal %27, Çörek Otu %26, Tatlı Badem %36, Hindistan Cevizi %51, Chia %28, Keten Tohum Yağı %33, Yerli Kabuklu Susam (Muganlı Çeşidi) %45 ile Beyaz Susam Yağı %28 ve Acı Kayısı Çekirdeği Yağı %44&#;dür.

    Bitki özü yağı nedir?

    Bitkisel yağ, bitkilerden elde edilen yağdır. Bitkisel yağlar yiyeceklerde ve yemek pişirmek amacıyla kullanılırlar. Bitkisel yağ üretiminde kullanılan en önemli bitkiler soya, palmiye yağı, kolza, kanola, zeytin ve ayçiçeği ile yer fıstığıdır (yer fıstığı yağı).

    Yağ asitleri nerede emilir?

    Yağ asitleri besinlerden çoğunlukla bağırsaktan emilemeyen trigliseridler olarak alınırlar. Sindirim kanalında pankreatik lipazın ve kolipazın yardımıyla serbest yağ asitlerine ve monogliseridlere parçalanırlar.

    Sızma yağı nasıl elde edilir?

    Natürel Sızma zeytinyağımız Soğuk Sıkım yöntemi ile üretilir. Hamur haline getirilmiş zeytinler, hidrolik presle sıkılarak süzülür. Süzülen yağ su ile temas ederek yabancı maddelerinden arınır, saf haline kavuşturulur. Soğuk sıkımda en fazla 27 derece su kullanılır.

    Bitkisel kaynaklı yağlar nelerdir?

    kaynağı değiştir]

    Ayçiçek yağının içinde bulunan yağ asitleri genel itibarıyla tohumdan tohuma değişiklik göstermektedir. Geleneksel tohumlarda elde edilmiş olan yağın yapısında % 48 arasında doymamış yağ asitlerinin ihtiva eder. Yalnız buradaki tekli veya çoklu doymamış yağ asitleri mahsulden mahsule farklı oranlarda olabilmektedir.

    Bunun yanında ‘’Yüksek oleik ayçiçeği’’ denilen ayçiçeklerin çekirdeklerinden elde edilmiş yağın yapısında doymamış yağ asitlerin oranı geleneksel ayçiçeğinden elde edilmiş yağın oranına göre daha düşüktü. Yüksek oleik ayçiçeğinden elde edilmiş yağın %10 civarında doymamış yağ asiti bulunmaktadır. Bununla sıcağa karşı dayanıklılığı artmaktadır.

    Genel itibarıyla bitkisel yağların yağ asitleri büyük oranda Trigliserit’e bağlanmış Gliserin’den oluşmaktadır. Ayçiçek yağının yapısındaki serbest yağ asitlerinin miktarı %1,8’in altındadır. Buna karşılık yapısında yüksek oranda E Vitamini bulunmaktadır. Bu özelliğinden dolayı depolama için daha elverişli bir hale almaktadır.

    Hikayesi

    Ayçiçek yağının kullanılması bundan yıl öncesine kadar Kuzey Amerikalılar’a dayanmaktadır. Tahminlere göre ayçiçeğinin Avrupa&#;ya gelmesi İspanyolların aracılığıyla olmuştur. İspanyollar yağı İtalya’ya Almanya’ya ve Fransa’ya getirmişlerdir. Bu ülkeler bitkiyle çok tanışmış olmalarına rağmen günümüzde dünyada ayçiçek yağı üretiminin başını Rusya çekmektedir. Bunu ikinci sırada Avrupa Birliği ülkeleri takip etmektedir. Diğer iki önemli üreticide Arjantin ve Ukrayna’dır. Yapılan tahminlere göre dünyada 11,5 Milyon ton (/) ayçiçek yağı üretimi yapılmaktadır.[4]

    Üretimi ve Depolanması

    Ayçiçek yağı elde etmek için öncelikle olgunlaşmış bitkinin çekirdekleri alınır. Daha sonra bu tohumlar soyulur ve öğütülür. Bu işlemlerden sonra birçok bitkisel yağdan yağ elde etme biçimi olan soğuk presleme yöntemi kullanılır. Burada soyulmuş ve öğütülmüş çekirdeklerden yağ elde edilir. Bunun yanında büyük fabrikalarda genel itibarıyla sıcak presleme yöntemi kullanılır. Yalnız bu yöntemin kullanıldığı yerlerde yağı istenmeyen parçacıklardan temizlemek için ekstra arıtma işleminden geçirilir.

    Üretilen yağlar satışa sunulmadan önce depolanmaktadırlar. Bu işlem sırasında bazı şartlara dikkat etmek gerekmektedir. Bitkisel yağlar genel itibarıyla 20 °C’in altındaki sıcaklıklarda ve güneş ışığına direkt maruz kalmayacak şekilde depolanmalıdır. Ayçiçek yağı bu şartlar sağlandığı zaman en fazla 12 ay bozulma olmadan depolanabilir.

    Kullanım Alanları

    Mutfakta vazgeçilemez yemeklik bir yağ olarak kullanılmasının yanı sıra ilaç sanayinde ve endüstriyel amaçlar içinde kullanılmaktadır. Bitkisel yağlar genel itibarıyla yemeksel yağların en değerlileridir. Çünkü hem pişirmek için kullanıla bildiği gibi bazı pişirilmeyen yiyeceklerin tadını artırmak için de kullanılmaktadır. Örneğin salatada, tatlı yapımında, soslarda, kızartmalarda ve daha sayamadığımız birçok yiyeceğin yapım ya da sunum esansında bitkisel yağlar bir numaralı tercih olarak yerini almaktadır. Yüksek oleik ayçiçeğinden elde edilmiş yağlar yüksek sıcaklıklara daha dayanıklı olduklarından, genel itibarıyla kızartmalarda tercih edilmektedir.

    Endüstriyel alanda ise daha çok boya sanayisinde kullanılmaktadır. Bunlara evlerimizi boyalamak için kullanılan yağlı boyaları ve sanatçıların resim çizmek için kullandıkları boyaları örnek olarak verebiliriz. Bunun yanında deri endüstrisinde ve gıda sanayisinde de kullanılmaktadır. Bu saydığımız kullanım alanların dışında bazı Avrupa birliği ülkelerinde ekolojik yakıt olarak da kullanılmaktadır. Avrupa’da yılında üretilen ayçiçek yağının %10’na yakını ekolojik yakıt olarak araçlarda kullanılmıştır.

    Tohumlardan ve Çekirdeklerden Yağ Elde Etme

    Tohumlardan yağın alınması (Yağlık tohumlardan yağ elde etme)

    Bitki tohumlarından sadece presleme ile elde edilen ve başka hiçbir işlem görmemiş asitlik oranı en düşük olan yağa &#;- yağ denir.
    Yukarıdaki tanim cümlesinde boş bırakılan yere seçeneklerde verilenlerden hangisi yazılmalıdır sorusunun cevabı
    A) natürel Sızma
    B) rafine
    C) riviera
    D) vinterize​

    Bitki tohumlarından sadece presleme ile elde edilen ve başka hiçbir işlem görmemiş asitlik oranı en düşük olan yağa NATÜREL SIZMA YAĞ denir.

    Mekanik Presleme Yöntemiyle Ham Yağın Üretimi : Mekanik presleme işlemi; katı-sıvı faz ayırım yöntemi olarak tanımlanabilir. Genellikle yağ oranı % 20’den daha düşük olan yağlı tohumların ham yağa işlenmesinde mekanik presleme yöntemi kullanılabilmektedir. Mekanik presleme işlemi sonucu esas ürün olarak ham yağ, yan ürün olarak yağı alınmış küspe elde seafoodplus.infok presleme işleminde kesikli çalışan hidrolik presler, sürekli vidalı presler ve döner presler kullanılabilir.

    Solvent Ekstraksiyonu Yöntemiyle Ham Yağın Üretimi : Solventle yağın tohuma geçmesi sağlanır. Sonra solvent süzülerek ayrılıp, uçurulur ve geriye ham yağ kalır. Pres yöntemine göre üstünlüğü küspede en fazla % 1 oranında yağ kalır ve çoğunlukla % 0,5 civarında bulunmaktadır. Bu yöntemle yağ elde etme özelikle yağ miktarı düşük olan soya ve çiğit gibi yağlı tohumlarda kullanılmaktadır. Yağ çözücü olarak bir çok organik madde kullanılmakla birlikte günümüzde Türkiye ve dünyada en yaygın kullanılan kaynama noktası olan Hekzandır.

    Rafinasyon Aşamaları : Rafinasyon işlemini kısaca berrak ve normal tatta yağ elde etmek için ham yağda bulunan ve istenmeyen tüm maddelerin yağdan uzaklaştırılması olarak tanımlayabiliriz. Ham yağlar ne kadar özenli ve temiz elde edilirse edilsin mutlaka rafine edilmelidir. Çünkü tüketici açık renkli, kokusuz, serbest yağ asidi bulunmayan ve berrak yağ satın almak ister. Rafine edilmeden tüketilen tek bitkisel yağ, iyi kalite zeytinlerden elde edilen zeytin yağıdır. Fakat kötü vasıfta olan zeytin yağları da rafine edilir. Türkiye’nin kırsal kesinimde ayçiçeği, susam, haşhaş vb. gibi hammaddelerden elde edilen yağlar yerel halk tarafından rafine edilmeden tüketilir. Musilaj giderme, asit giderme, ağartma, koku giderme ve vinterizasyon rafinasyon işleminin aşamalarıdır.

    Musilaj Giderme (Degumming) : Türkiye’de yetiştirilen ayçiçeği, soya, keten vb. gibi yağlı tohumlar fosfatidlerce zengindir (% 1- 2,5). Bunlarda müsilaj giderilmezse rafinasyonda kayıplar olur. Ayrıca yağlı tohumlarda bir de patolojik etkenler veya yaralanmalar sonucu meydana gelen zamksı maddeler de bulunur. Müsilaj gidermede hidroklorik asit, fosforik asit kullanılır. Türkiye’de bu gün daha çok, sodyum klorür veya pirofosfatın %’lik çözeltisi kullanılır. Bu çözeltiden ham yağa % oranında katılır ve yağ karıştırılarak oC’ye kadar ısıtılır. İşlem sonunda çöken sulu tabaka (hidrolasyon çamuru) santrifüjlenerek yağdan ayrılır. Yapışkan maddeler bir elektrolit yardımıyla pıhtılaştırılırken fosfatidler gibi diğer yapışkan maddeler su ve sıcaklık yardımıyla hidrotasyon sonucu çöktürülür. Bu sırada yağda bulunan mineral maddeler ve bazı yabancı maddeler de çöken bu maddelerle birlikte yağdan uzaklaştırılır. Musilaj maddeleri lesitin eldesinde kullanılır.

    Asit Giderme (Nötralizasyon) : Yağ sanayiinde asitlik giderme işlemi yaygın olarak serbest asitlerin bazlarla nötralizasyonu şeklinde uygulanmaktadır. Yağda serbest halde bulunan yağ asitleri NaOH ile muamele edilince yağda erimeyen sabun meydana gelerek çöker. Asit karakterde olan diğer bazı maddelerle sabun tarafından absorbe edilen diğer bir çok maddeler de çöker. Ayrıca, yüksek derecede vakumda damıtılarak serbest yağ asitlerinin yağdan ayrılması işlemi de uygulanmaktadır. Buna fiziksel nötralizasyon denir. Kullanılacak NaOH miktarı serbest asitlik 7 olarak hesaplanır. Fakat bazın bir kısmı nötr yağ ile reaksiyona girebileceğinden hesaplanan miktarın %10 fazlası kullanılır. Asit giderme kayıpları yabancı maddelerin cins ve miktarlarına, serbest yağ asitleri miktarına göre değişir. Fosfatidler az olursa kayıp azalır. Serbest yağ asitlerindeki kayıplar; kakao, palm, kara ve deniz hayvanları yağlarında serbest yağ asitlerinin 1,5 katı, pamuk ve soyada 3 katı, asiditesi düşük yağlarda ise serbest yağ asitlerinin katı yağ kaybolur. Yemeklik, kızartmalık, margarin yapılacak yağlarda asitlik giderilmezse serbest yağ asitleri duman çıkararak yanar. Nötralizasyon kuru ve yaş olarak yapılır.

    Ağartma (Renk Giderme=Bleaching) : Yağ sanayiinde ağartma işleminin amacı, ham yağın doğal olarak içerdiği ve tohumun yağa işlenmesi sırasında oluşan renk maddelerinin uzaklaştırılmasıdır. Bu iş için Tonsil, Bentonit gibi çeşitli adlar altında satılan ve sanayide “ağartma toprağı” genel adı ile bilinen adsorbant maddeler kullanılır. Son zamanlarda bu amaçla, sülfirik veya hidroklorik asitle muamele edilip, aktif hale getirilen diğer topraklar da kullanılmaktadır. Ayrıca aktif kömür de kullanılır. Aktif kömür, özellikle kırmızı, mavi ve yeşil renklerin adsorbsiyonunda kullanılır. Pahalı olması ve fazla yağ emmesi nedeniyle yalnız başına kullanılmaz. Kullanılacak ağartma toprağının miktarı yağın rengine toprağın aktivitesine bağlı olarak değişir. Bu amaçla tonluk kazanlar kullanılır. Kazanda ısıtıcı serpantin ve karıştırıcı bulunur. Yağın sıcaklığı, C’ye çıkarılır ve toprak konur. Sıcaklık C’ye çıkarılır. Toprağın ilave edilmesi sırasında karıştırıcılar çalıştırılarak bir süspansiyon elde edilir. Isıtma tamamlandıktan sonra dakika daha karıştırmaya devam edilir. Daha sonra yağ presli filtrelerden geçirilerek süzülür. Bu aşamada yağ kaybı en fazla katılan toprak miktarı kadar olmaktadır. Süzme işleminden sonra kazana önce basınçlı hava verilerek serbest yağ, sonra basınçlı buhar verilerek de toprağın adsorbe ettiği yağ alınır. Bu işlemler sırasında oksidasyonu önlemek için vakum da yapılır.

    Koku Giderme (Deoderizasyon) : Koku alma işleminin amacı istenmeyen koku ve tat maddelerinin yağdan uzaklaştırılmasıdır. Koku alma işlemini kısaca yağın tat ve kokusunu bozan bazı uçucu maddeleri, su buharı ile yağdan ayırmak şeklinde tanımlayabiliriz. Koku alma için; kurutma ve gazları uçurma, ısıtma, koku alma, soğutma, boşaltma işlemleri uygulanır. Kokusu giderilecek yağ kazana alınır. Kazana alttan buhar verilerek sıcaklık, mm’lik vakumda C’ye çıkarılır. Buhar kazana alttan verildiği için aynı zamanda yağ karıştırılmış olur. Bu sırada yağda istenmeyen koku maddeleri buharla birlikte uzaklaştırılmış olur. Kokusu giderilmiş yağ yüksek vakum altında C’ye soğutulur. Oradan da plakalı soğutuculara gönderilerek sıcaklık C’ye soğutulur. Bu arada oksidasyonu önlemek amacıyla 1 kg. yağa 50 mg. Sitrik asit çözeltisi verilmelidir.

    Vinterizasyon (Soğuklatma) : Yemeklik yağlara uygulanan bir işlemdir. Yağlarda bulunan doymuş trigliseritlerin; özellikle de stearinlerin, C’de donarak yağı bulandırmalarını önlemek amacıyla yapılır. Bu işlem genellikle ayçiçeği, çiğit ve mısırözü gibi yağlarda yapılır. Rafinasyonu biten yağ kristalizatörlere alınır ve istenilen kristalizasyon sıcaklığına kadar ( oC ) soğutulur. Böylece yağlarda bulunan ve yüksek derecede eriyen trigliseritlerle (genelde stearin) vax’lar (mumlar) ayrılır. Bu işlemle yağın oda derecesinde kristalleşmeler sonucu bulanması önlenmiş olur. Ayırma işleminden sonra yağ soğutulmuş filtrelerden geçirilerek berrak kısım alınır. Vinterizasyonun başarılı olabilmesi için yağ mutlaka diğer rafinasyon aşamalarından geçmiş olmalıdır. Aksi halde ortamdaki serbest asitlik, yapışkan maddeler ve renk maddeleri kristalizasyonu güçleştirir.

    SIVI YAĞLARIN SERTLEŞTİRİLMESİ (HİDROJENASYON) Hidrojenasyon, sıvı yağlardaki doymamış yağ asitlerinin çift bağlarını hidrojenle doyurma işlemidir. Sıvı halde bulunan veya içerisinde düşük erime noktasına sahip moleküller bulunduran bir yağdan erime noktası yüksek,kısmen veya tamamen katı özellikle yağ eldesinde üç yönteme başvurulabilir. Bunlar; Hidrojenasyon İnteresterifikasyon Fraksiyonlama’dır. Bu işlemlerden hidrojenasyon, diğerlerine göre daha kompleks ve daha geniş uygulama alanı bulmuştur. Hidrojenasyon işlemi sıvı yağların margarin veya çeşitli shorteninglere işlenmesi durumunda yapılmaktadır.

    Bitkisel yağlar iki amaçla hidrojenasyona tabi tutulur. Bunlardan birincisi çift bağların sayısını azaltmak,böylece oksidasyona duyarlılığı azaltmak ve tat stabilitesini artırmaktır. İkinci amaç ise fiziksel özelliklerini değiştirerek,ürünün kullanım alanlarını artırmaktır. Böylece hidrojenasyonla bitkisel yağlardan margarin, şortening, kaplama yağı,kızartma yağı gibi değişik amaçlı yağların üretilmesi sağlanır. Hidrojenasyon işlemi kısaca,doymamış yağ asitleri karbonlar arasındaki çift bağlara hidrojen ilavesidir.

    Hidrojenasyon kazanında (otoklav,tank veya reaktörde denilebilir sıvı,katı ve gaz olmak üzere 3 faz bulunur. Bunlardan,doymamış yağ asitleri sıvı,katalizör(genellikle nikel) katı ve hidrojen gaz fazını oluşseafoodplus.info üç faz bir arada yüksek basınç ve sıcaklıkta bulundurulup karıştırıldığında hidrojenlenme meydana gelmektedir. Elde edilecek mamul yağın yapısı bu üç fazın bir arada bulunma şartlarına göre önemli farklılıklar göstermektedir. Üretilecek üründe istenen yapı ve özelliklere göre bu üç fazı bir arada bulundurma şartları ayarlanır. Böylece istenen erime noktası ve sterillik derecesine sahip yağ elde edilir. Hidrojenasyon sonucu elde edilen mamul yağın kompozisyon ve özelliklerini şu faktörler etkilemektedir.

    Kullanılan katalistin tipi,
    · Yağdaki katalist konsantrasyonu,
    · Hidrojenasyon ortamının hidrojen gazı basıncı,
    · Hidrojenasyon ortamının reaksiyon sıcaklığı,
    · Hidrojen gazının ortama dağılım derecesi.
    Hidrojen işlemi ile çift bağların bir kısmı yok edilir. Diğer önemli bir kısmı da bu işlem sırasında cis, trans ve yer (pozisyon) izomerizasyonuna uğrar. Yağ asitlerinin bu kimyasal değişikliklere bağlı olarak yağda iki önemli kalite değişikliği ortaya çıkar. Birincisi yağın erime aralığı yüksek derecelere kayar,ikincisi yağ dayanıklılığı (oksidasyon stabilitesi) artar. Hidrojenleme ekzotermik bir reaksiyondur. Çift bağların doyurulması için gerçekleşen hidrojenasyonda yağın iyot sayısını bir birim düşürmekle serbest bırakılan enerji,yağın spesifik ısısına bağlı olarak,ortamda Hidrojenasyonun ekzotermik oluşundan dolayı bazen ısıtma boruları veya cekete buhar sevki durdurulabilir. Hatta soğuk su sirkülasyonu bile gerekebilir. Hidrojenlemede çift bağlar doyurulduğundan hidrojenlenen yağın iyot sayısı azalır. Bir ton yağın iyot sayısını bir birim düşürmek için 1m3 hidrojen gazına ihtiyaç vardır.

    Kuru ve rafine yağ otoklava alınır. Bir kısım yağ da, ısıtmalı karıştırma kazanında katalist ile karıştırıldıktan sonra otoklava alınır. Çalışmanın her kademesinde otoklav içinde veya sistemde patlayıcı karışımların oluşmasını engelleyici tedbirler alınmalıdır. Otoklavda karışım karıştırılırken buhar ile ısıtılır ve ’ye ulaşınca hidrojen verilir. İstenilen sertleşme derecesine erişilince karışım C’nin altına soğutulur ve süzülür. Süzülen yağda çözünmüş veya dağılmış olarak 10 mg/kg kadar nikel bulunabilir. Son ağartma ile bu miktar 0,1 mg/kg seviyesine düşürülür. Filtre preslerde kalan katalist tekrar kullanılır. Fakat çok fazla tekrar kullanım seçiciliğin azalmasına ve pratik olmayan uzun süzme zamanlarına neden olur. Hidrojenasyon işlemi de Batch veya sürekli sistemlerle yapılabilir.

    Bitkisel Yağ Çeşitleri Orijinal

    nest...

    batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir