böbreklere zarar veren yiyecek ve içecekler / BÖBREK DÜŞMANI BESİNLER

Böbreklere Zarar Veren Yiyecek Ve Içecekler

böbreklere zarar veren yiyecek ve içecekler

Mesane ve b&#;brek sağlığı i&#;in ne yemeli ve i&#;meliyiz

Şu anda mesaneyi tahriş ettiği bilinen bir yiyecek yoktur ancak düşük lifli ve çok yağlı beslenmeden kaçınmalısınız. Genel olarak kilonuzu kontrol etmek için sağlıklı yiyecekler tüketmeyi bir alışkanlık haline getirerek mesanenizin ve böbreklerinizin en iyi performansla çalışmalarını sağlayabilirsiniz. 

Çok fazla tuz tüketmek yüksek kan basıncına neden olarak kalp-damar hastalıklarına, böbrek sorunlarına ve sıvı tutma gibi sağlık sorunlarına neden olabilir. Böbrekler yüksek tuz seviyesini dengelemek için çok fazla çaba harcayacağı için vücutta daha fazla su tutar bu da şişkinlik ve rahatsızlığa neden olur. 

Mesanenizi ve böbreklerinizi sağlıklı tutmak için yeterince su içmeniz, dengeli beslenmeniz ve sağlıklı bir kiloya sahip olmanız gerektiğini unutmayın. Eğer böbreklerinizde veya mesanenizde herhangi bir sorun varsa kendinizi yalnız hissetmeyin, bu çok yaygın bir sağlık sorunudur. Daha fazla desteğe ihtiyacınız varsa, doktorunuzla iletişime geçmekten çekinmeyin.  

 seafoodplus.info 


BÖBREK YETMEZLİĞİ:

Böbrekler vücudumuz için zararlı veya işe yaramayan maddelerin vücuttan atılmasını sağlayan organlarımızdır. Böbreklerin düzgün çalışması ile vücuttaki su ve mineral dengesi muhafaza edilir. Böbrek yetmezliğine yol açan çok çeşitli sebep bulunmaktadır. Bazı ilaç ve toksik kimyasallar ile toksinlere (ağır metaller, organik çözücüler, kemoterapötikler, yılan veya böcek zehirleri, zehirli mantarlar, insektisitler, pestisitler, gıda katkıları, renk vericiler, tatlandırıcılar vs.) maruziyet böbreklerde hasar oluşturabilmektedir. Mesela ağrı kesici olarak kullanılan ibuprofenin yüksek dozları böbrek harabiyeti oluşturabilmektedir. Böbrek yetmezliği bazı hastalıklar dolayısı ile de meydana gelebilmektedir. Kalp yetmezliği, diyabet, kronik hipertansiyon, karaciğer hastalıkları, lupus, bazı kanser türleri ve orak hücre anemisi bunlar arasında sayılabilir.

Çeşitli şekillerde oluşan ve adlandırılan böbrek hastalıkları bulunmaktadır. Bunlardan biri olan Bright hastalığı (nefrotik sendrom) idrarda protein kaybı ile görülen, yüksek tansiyon ve ödem ile kendini gösteren bir hastalıktır. Glomerülonefrit, böbreklerde kandaki atıkları süzen ince damarların iltihabi hastalığıdır. Bu durum bir infeksiyon sonrası ortaya çıkabilmektedir. Piyolonefrit, çoğu zaman doğum defekti dolayısı ile ortaya çıkmaktadır. Gerek glomerülonefrit ve gerekse piyolonefrit akut veya kronik olarak ortaya çıkabilir ve çok ciddi sonuçlar doğurabilir. Hidronefroz, çeşitli sebeplerden dolayı idrar yollarının tıkanması ile ortaya çıkan, böbrek ve renal pelvisin genişlemesi şeklinde belirginleşen bir durumdur.  Polikistik böbrek hastalığı ise böbrekler üzerinde kistlerin büyümesi ve böbrek fonksiyonlarını bozması şeklinde tarif edilebilen bir hastalıktır. Hastalığa yol açan kist oluşumunun çok çeşitli sebepleri bulunmaktadır. Böbreklerde taş oluşması, çeşitli sebeplerden dolayı böbreğin değişik kesimlerinde farklı kimyasal karakterde ve büyüklükte minerallerin çökelmesidir. Renal tübüler asidoz, böbreklerin esas olarak bikarbonatı absorbe edememesi sebebiyle ortaya çıkan hastalıktır. Bu hastalıkta anormal amonyak üretimi olmakta ve asit atılımı bozulmaktadır. Bunun sonucunda hastalıklı kişilerde şiddetli asidoz tablosu, potasyum yetmezliği ve kemik yıkımı görülmektedir.

Nefrotik sendrom olarak tanımlanan rahatsızlık ise hastalıktan ziyade hastalığın bir işareti olarak değerlendirilebilecek bir durumdur. Bu rahatsızlıkta ödem ve idrarla protein kaybı yaygın olarak gözlenir.  Bu durum, kontrolsüz diyabet veya terminal döneme girmiş lupus sebebiyle oluşabileceği gibi, glomerüllerdeki iltihabi bir olay sonucu da ortaya çıkabilmektedir.

Ağır metaller böbrekler üzerinde ciddi harabiyet oluşturabilmektedir. Özellikle ağır metal maruziyetinin olduğu işyerlerinde çalışanlar bundan dolayı düzenli olarak böbrek fonksiyonlarını takip etmek durumundadırlar. Aynı şekilde yüksek tansiyonunuz, şekeriniz veya ailesel olarak böbrek problemi olan bir genetik yapınız varsa böbreklerinize özel itina göstermek durumundasınız. Bazı infeksiyonlar (kızamık, kızıl ve tonsilit gibi) tam tedavi edilmedikleri takdirde böbreklere ciddi zarar verebilmektedir.  

Böbrek hastalıklarının yaygın bir belirtisi ödemdir. Ödem, böbreklerin sağlıklı çalışmaması dolayısı ile idrar oluşmasında sıkıntı olduğunda ortaya çıkar. Öyle ki, el ve dirsekler dahil vücutta genel bir şişme olur ve hasta nefes alamaz bir duruma dahi gelebilir. Böbrek fonksiyonun bozulmuş olması dolayısı ile kandaki atık maddeler böbreklerden süzülemez ve birikir. Bu duruma üremi denmektedir. Böylesi bir durumda karın ağrısı, iştah kaybı, titreme, ateş, kusma, mide bulantısı görülür. İdrarın da bulanık ve kanlı olduğu görülür. Ayrıca bu durumda böbrek hizasından başlayıp kasığa doğru inen ani ve yoğun bir ağrı görülebilir.

Böbrek yetmezliğini teşhis etmek için, idrarda protein ve kan analizi ile kanda üre ve kreatinin seviyelerini bakılır. Gerekirse kreatinin klerens testi yapılarak böbreğin süzme fonksiyonu hakkında bilgi edinilir.

Böbreklerinizde bu tür problemler varsa sebze ağırlıklı ve mümkünse pişirilmeden ham olarak hazırlanmış bir beslenme rejimi uygulayınız. Diyetinize özellikle kuşkonmaz, muz, kereviz, salatalık, sarımsak, papaya meyvesi, maydanoz, patates, su teresi, karpuz ve kabak çekirdeğini dahil ediniz. Soya fasulyesi de yapısındaki zengin arjinin içeriğinden dolayı böbreklere iyi gelmektedir.

Diyetinizdeki yemek tuzunu özellikle potasyum tuzlarını azaltınız. Kan değerleri yüksekse fosfat içeren gıdaları (Kolalı içecekler dahil) kesinlikle tüketmeyiniz. Ayrıca, pancar yaprağı, çikolata, kakao, yumurta, balık, et, ravent, ıspanak, pazı ve çaydan uzak durunuz.  Özellikle hayvansal protein tüketimini azaltınız. Protein fazlalığı böbreklere yük oluşturur ve kandaki üre seviyesinin yükselmesine sebep olur. Vücut için gerekli proteini mümkün olduğunca tahıllar, fasulye, soya, mercimek, mısır, bezelye vs. bitkisel kaynaklardan alınız. Düşük yağlı yoğurt, süzme peynir ve yağı malınmış ayran hariç mümkün olduğunca yağlı süt ürünlerinden uzak durunuz. Pişmemiş keçi sütünün böbrek hastalarına iyi geldiğini iddia edenler de vardır.

BESİNSEL DESTEK:

Böbreklerimizin düzgün çalışmasını temin için tıbbi tedavi yanı sıra bazı besin desteklerinin de kullanılması faydalı olabilmektedir. Bu amaçla;

Antioksidan ve atık maddelerin vücuttan atılmasını aktive edici olarak koenzim A, sıvı tutulumunu azaltmak için B 6 vitamini, kolin ve inositol; mineral dengesini sağlamak için kalsiyum, magnezyum ve multi mineral kompleksi; dolaşımı aktive edebilmek için arjinin ve metiyonin kullanılabilir. Serum potasyumu düşükse stimülan olarak potasyum,  immün fonksiyonu düzeltmek ve idrar yollarının iyileşmesini hızlandırmak için A ve E vitaminleri, karotenoidler ve çinko kullanılabilir.

Kereviz ve maydanoz tohumu doğal diüretiklerdir. Özellikle kandaki ürik asit seviyesi yüksekse ikisinin kombinasyonu faydalı olmaktadır. İdrar yollarındaki tekrarlayan enfeksiyonları engellemek için kızılcık şerbeti içilir. Hatmi kökünden elde edilen şerbet böbrekleri temizler. Aynı şekilde mısır püskülü de iyi bir diüretiktir. Ardıç tohumu, ısırgan, maydanoz, kırmızı yonca, karpuz tohumu vs. faydalı doğal bitki ve besin kaynaklarıdır. Deniz yosununun civanın sebep olduğu böbrek hasarına karışı koruma sağlayabildiği görülmüştür.

 

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir