börü kıdem rütbeyi keser / Börü 'Er meydanında rütbe alınır. Kıdem rütbeyi keser!' (3. Bölüm) Full HD izle | Star TV

Börü Kıdem Rütbeyi Keser

börü kıdem rütbeyi keser

 

Vakdi geldi,

Kararımı verdim!

Geri dönmek yok!..

Astsubaylara bu haksızlığı yapanlar,

Zorbalığa soyunup

Bolu beyi olmayı seçdi

Benim nasibime de

O zorbalara çotuk sökdüren

Köroğlu olmak düşdü

Tüfeng icâd olunup

Mertlik bozulsa da

Ahd etdim!..

O Kânun tanımazların

Çakar almaz delikli demirlerinin

Deliklerinin içine çöğdürmek bize farz oldu gayrı

Üsdelik

Yülgümüzü kılağıladık!

Sinek kaydıran cinsinden tıraş vakdi geldi.

Savulun bre çala galemli gara câhil kâtipler!..

Ya bu insanlar

Onu doğru yazmasını öğrenecek.

Ya da

Gıçlarını goydukları goltuklardan

O ahmakları alapaça edeceğim.

Halep oradaysa

Arşın elimizdedir!.. 

 

 *  *  *  *  * 

 

Kendi meslekdaşlarımdan dahi bâzılarının yoluma çıkıp “bırak bu ufak işleri!” diyeceklerini biliyorum. Muvazzaf günlerinde dediler çünkü. Küçükler saygılarından ses edemediler. Fakat benden büyük olanların yaşına başına bakmadan sokuşdurdum lâfımı.

Buram buram sitem kokacak ve yeri geldiğinde hak edenlere çuvaldız batıracak bu makâlemizin konusu;

  • Astsubay rütbe isimlerinin mevcut hâliyle yazmaya, söylemeye müsait olmadıkları hususu değildir.
  • “T” olsun mu, olmasın mı? Ya da “T”’li mi, yoksa “T”’siz mi yazalım mı, değildir.
  • Astsubay rütbe işâretlerinin şeklini biçimini değiştirelim mi, değildir.
  • Astsubay rütbe işâretleri pazuda mı, omuzda mı olsun, değildir.
  • Çünkü bu hususların hepsi başka tetkik gerekdirecek kadar çetrefil ve önemlidir.
  • Bizim bu makâlemizde ele alacağımız esâs mesele, Kânun’da açıkca tarif edilmesine rağmen her meslekden, her meşrepden ve her rütbeden insanların astsubay rütbe ve kıdemini eksik yazmasıdır.

 

 *  *  *  *  * 

 

 

Hiçbirisi doğru değil!

Çünkü hiçbir askerî mevzuatda böyle bir astsubay rütbe ismi yok!..

Üsdelik astsubay rütbe isimlerinin yazılması konusunda yapılan yanlışların hepsi bu kadar da değil.

Kânun kitabının kapağını açıp da bu rütbeleri doğru yazacak bir Allah kulu yok mu oralarda?..

Çok doluyum yiğit meslekdaşlarım.

Astsubay rütbe ve kıdemlerini

senesinden beri Kânunsuz olarak eksik-gedik, yalan-yanlış, kaba-zortlama yazıyorlar.

Her kim ki böyle yapıyorsa bugün bu satırlardan kendi sehmine düşeni alacak.

Mürekkep yaladığını bildiğim kendi sınıf arkadaşlarımın bile gözünün yaşına bakmayacağım.

Bunca zamândan beri astsubay rütbe ve kıdemlerine bu haksızlığı yapan aymaz ayılmaz yayık ayranı beyinlilerin kulaklarını hem buracağız hem de sık sık çınlatacağız.

Ben istediğim için değil fakat onlar fazlasıyla hak etdikleri için yapacağım bunları

Cebinde Astsubay kimliği taşıyıp da bu konuya bigâne kalan dostlarımız ile yolumuz burada ayrılıyor.

Üzgünüm!

Ray değiştirmek vakdi!

Onlara uğurlar ola diyorum.

 

 

  *  *  *  *  *  

 

Yemlenen Balık

 

Allı pullu, rengârenk

Süs balığı isen şâyet

Cam fânusun içindeki bir avuç suda yaşarsın.

Senin dünyan o kadarcıkdır.

Gönüllü kölesi ve

Malı olduğun sahibin,

Üç-beş günde hep o aynı yemden bir iki parça atar fânusuna.

Yemlenirsin!

Abâd oldum zannedersin.

Karnın doydu diye şetâretden kulaklarını aşan ağzının iki ucu, ensende öpüşür.

Zannedersin ki

Seni besleyen el;

Dünya’daki

En mükemmel,

Yegâne el

Yediğin yem,

Dünya’daki

Yegâne yem

İçinde yaşadığın su,

Dünya’daki yegâne su.

Fânus da

Biricik fânus

Bilmezsin ki

Sahibinin sana verdiği yemden başka

Daha ne türlü yemler, lezzetler var.

İçinde yaşadığın fânusu da çevreleyen

Daha nice dünyalar var

Hiç düşünmezsin ki senin dünyandan farklı ve senin yaşayabileceğin, nazlı nazlı, özgürce yüzebileceğin; tatlısından tuzlusundan nice denizler, göller, ırmaklar var.

Kimisi çağıldaya çağıldaya kimisi coşkun coşkun, kimisi gürül gürül

Fakat hepsi hür akan nehirler var

Farkında değilsin

Ya da

Fark etmek istemezsin

Rahmetli Bıdıgızı Ebemin reçel kavanozu kadar bir fânusda

Ve bir çay demliğini dolduracak kadar suyun içinde yaşarsın

Bir avuç yem karşılığında âzadsız köle olmuşsun!

Bedenen esirsin,

Anladık da

Fikren tutsak olmaya niye bu kadar teşnesin balık gardeş?..

Bilmemek, haydi neyse!

Fakat

Düşünmemek var ya!

İşde, bunu yapmayanları tarih asla affetmeyecek

 

 *  *  *  *  * 

 

Tarih ve Şuur

 

Şeyhim Edebalı, damadı Osman Bey’e ne dedi?

Doğru bildiğin yoldan dönme! Lâkin; atın iyisine, doru; adamın iyisine, deli derler!

Bu özlü söz bugün hükmünü hâlâ sürdürüyor. Sen doğruyu yapıyorsun. Fakat yanlışa inanmış insanlar kendi düşdükleri zavallı duruma aldırmıyorlar. İrkilip ayılsınlar diye tokatlıyorsun. Fakat kendi acınası hâllerini umursamayıp doğruyu savunan insanlara utanmadan deli diyorlar. Varsın desinler. Allah, doğrunun yâr ve yardımcısıdır.

Hırsızlar mahallesinde

Hırsız olmayanın işi zor vesselâm!..

Ebemdedem der ki; “Oğul, gocayı vezir eden de rezil eden de garısıdır!” Herkes kendinden pay biçsin de öyle desin sözünü. Göbeğimizi kesen o mübârek insanlar dediyse vardır elbet bir hikmeti.

Bu vecizden yola devâm edersek, deyiniz bakalım dostlarım; devleti rezil eden de kimlerdir?..

Hem devletden aldığı maaşla kursağını doldursun. Hem de devletin irâd eylediği Kânun’a ihânet etsin.

Olacak iş değil.

Fakat bu makâlemizde olmaz denilen aptallığın, gafilliğin, kalleşliğin ya da hıyarlığın nasıl da çatır çatır yapıldığına şahit olacaksınız.

Kimse kusura bakmasın! Herkes benim değil fakat kendi kusuruna baksın. Şeriatın kesdiği parmak acımaz. Rehberimiz Kânun ise şâyet bizi götürdüğü yer, yağlı urgan asılı dar acağı bile olsa boynumuz kıldan ince olmak zorunda.

Kânun öyle diyorsa işde boynum!

Ayağımın altındaki sandalyeye

Tekmeyi kendim vururum!

 

 

 *  *  *  *  * 

 

Astsubay Rütbe İsimlerine Yapılan Saygısızlık!

 

Basın-yayındaki havâdisleri şöyle bir tarassut ediniz. Astsubayların daha çok şehit haberleriyle gündeme geldiğini görürsünüz.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Şehit astsubay haberlerinin hemen hepsinde rütbe isimlerini eksik-güdük yazarlar. İtibarları kaldı mı bilmiyorum. Fakat Türkiye’de sanat icrâ eyleyen bütün basın-yayın-televizyon çalışanları bu hatâyı yapıyorlar. Bir Allah kulu çıkıp da şu astsubay rütbe isimleri ne imiş Kanun’a bir bakayım da ne ise onu yazayım demiyor.

İşin doğrusunu TEMAD da bilmiyor ya da yapmıyor. İkisini de mazur görmek kâbil değil.

Biz astsubaylardan da itiraz eden olmayınca yapılan bu yanlışlar bir zaman sonra doğrunun yerini alıyor.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

18 Mart Şehitler Günü münâsebetiyle Genelkurmay Başkanlığının fâş eylediği aşağıda gördüğünüz ilânda şehit bir astsubay çocuğumuzun tabutu konu edilmiş. Sebebini günün revaç deyimi ile “mânidar” bulduk, haberleri olsun.

Astsubay meslekdaşlarımızın şahâdet haberlerinde bile gazetecisiyle askeriyle herkes o şehitlerin rütbelerini eksik-güdük yazmayı da alışkanlık hâline getirmişler.Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

  • Cenâze namazında dağıtılan yaka resimlerinde
  • İsminin verildiği okulun,
  • Adına inşâ edilen çeşme taşının,
  • Hattâ kabrinin kitâbesinde bile rütbesini eksik yazıyorlar.

 

Ey, Millî Savunma Bakanı!

Ey, İçişleri Bakanı!

Ey, Genelkurmay Başkanı!

Astsubaylar yaşarken rütbesini hep eksik-güdük yazdın!

Hiç olmazsa

O şehidin rütbesini;

  • Mezârının kitâbesine doğru dürüst yaz!

 

Bu kadar aymazlık, bu kadar ahmaklık, bu kadar et kafalılık, bu kadar alçaklık yeter artık!..

 

  • Twitter hesâbında sâdece bir harf şaşırıp  “Keneral” yazdığı iddia edilen astsubay meslekdaşımızı; (¹)
  • Önce, 28 gün hapis etdiniz.
  • Sonra, ordudan tard etdiniz.
  • Nefret zehirlemesine uğramış olmalısınız ki öfkenizi alamayıp bu kez de;
  • “Zincirleme üstlerine hakâret” ve
  • “Mesajların çok sayıda paylaşımı” suçlamalarıyla Merâsim Sokağa sevk etdiniz.

 

Basına verdikleri şehit haberlerinde astsubay rütbelerini eksik-güdük yazmakla; Astsubay denen asker kişiye “Çavuş” ya da “Astsubay Çevuş” demekle hem Millî Savunma Bakanı hem İçişleri Bakanı hem de Necdet Bey;

  • “Mesajların çok sayıda paylaşımı” suçunu işlemiyor mu?
  • “Zincirleme astlarına hakâret” etmiş olmuyor mu?
  • Keneral yazan astsubaya cezâ yağdıran askerî mahkeme bu kepâzelikleri niye görmez?

Şu rezilliğe bakar mısınız?

  • Astsubay kelimesi senin nerene batıyor?
  • Aynı küstahlığı subay rütbelerinde yapıyor musun?..
  • Buyur, söyle diyeceğin varsa

 

Devletin aptal, gâfil ve câhil memurlarının gadrine uğradıkdan sonra bir de kendi meslekdaşlarım aynı haltı ediyor ya!

İşde bunu yapanları affetmiyorum.

Vaziyet böyle olunca bize de alıp kalemi elimize çifte su verilmiş yatağan niyetine sağa sola sallamak düşdü.

Bu garâbetin canavarlaşmasında payı olan her devlet memuru, her gazeteci, her astsubay, her subay bu hicivden hissesine düşeni alacak. Kaçarı, göçeri yok! Kimse gıvırmaya tevessül etmesin. Yapdıysan bir halt elbet çekeceksin ceremesini.

Değirmenci kör Ali’nin beygirini dibek etrâfında dolaşdırdığı gibi lâfı dolaşdırma da bu yana teveccüh eyle diyenlere selâm olsun bizden

Geliyoruz!..

Haydi, durmayın öyle!

Kendinize bir iyilik yapın.

Mesâneyi boşaltın önce!

Sonra,

Çaylarınızı şimdi tazeleyin de sohbetimiz bölünmesin!

Lâkin makâlemiz epeyi uzunca.

Son günlerde peşpeşe neşretdiği makâleler ile

seafoodplus.info’un önünde

Harp otağını kuran

Sayın Mehmet KAYALI “gene uzun olmuş!” dese de

Sayın Semih KOÇ ve Sayın Ersen GÜRPINAR da

İltifat buyururlarsa şâyet

Astsubay rütbe ve kıdem isimlerinin aksine

kesip biçmeden”, “kırpıp çöpe atmadan” bir nefesde sizlere ikrâm edeceğiz inşallah.

 

 

 *  *  *  *  * 

 

Devleti Rezil Eden Memurlar Burada!

 

Devletin maaşlı memurları devleti rezil ediyorlar dedik yukarıdaki sözümüzde!

Peki, bu parelel yapı

Afedersiniz

Bu rezil memurlar kimdir?

Yüce devletin hangi teşkilâtında yuvalandı mı diyorsunuz?

İşde size cevâbı;

  • Millî Savunma Bakanlığında,
  • Genelkurmay Başkanlığında,
  • Kuvvet Komutanlıklarında,
  • Askerî Yüksek İdare Mahkemesinde,
  • TESUD’da. O beyzâdeleri geçiniz. Astsubay rütbelerini bilmiyorlar ki doğru olarak yazabilsinler
  • Seferberlik Daire Başkanlığında,
  • Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığında,

 

Yeter mi?..

Daha sayayım mı?..

Devleti temsil eden silâhlı silâhsız bütün teşkilâtı elele vermiş astsubay rütbe isimlerini hacamat etmeye soyunmuş!

İmâm durmadan osduruyorsa

Cemaat sıçmış,

Çok mu?..

Bunların hepsini anlıyorum.

Lâkin orada kimisi geri zekâlı, kimisi tembel, kimisi vurdumduymaz, kimisi umursamaz kimisi de arsız devlet memurları var.

Bu memurlara yapışdırdığım hakâretâmiz sıfatlara bakarsanız yapdıklarını onlara çok görmeyebilirsiniz.

Pekiyi, ey astsubay meslekdaşım!

Sen!..

Sen niye Kânun’u iğdiş ediyorsun da kendi rütbeni Kânunsuz bir şekilde eksik-güdük yazıyorsun?..

Aklını başına topla, elini vicdâna koy ve cevâbını söyle bütün âleme

Aklından zorun mu var?

Vicdânın mı karardı?

Kendine kasdın mı var?

Benim elimde Kânun var. Rütbemi, Kânun emrine göre yazıyorum.

Ya sen?..

Senin elinde ne var?

Kimin bülbülüsün?

Hangi Kânun’a göre böyle eskik-güdük şakıyorsun?..

Nedir senin derdin de Kânun’un emri orta yerde apaş apaş sana bakarken

Sen kendi rütbeni eğip büküyorsun?..

Mahallede senin adın ne kadar kıymetli ve önemli ise

Kışla’da da rütben ve kıdemin o kadar kıymetli ve önemli.

Her ikisi de seni tarif eden, sana has alâmetifârikaların.

Her ikisini de gözünden bile sakınacaksın

Her ikisine de hörmet edeceksin.

Bir ilmek sökülürse bir yama düşer.

Bir mıh, bir nal düşürür

Rütbenin bir harfini düşürürsen

Hepsini kaybetmeye hazır ol!..

Etrafda seni horlayan, öteleyen, inkâr eden bu kadar arsız-nursuz haysiyet fukarası devlet memuru, subay, aptal-câhil gazeteci dururken sen kendi rütbeni niye gırpıp gırpıp da becet guşuna çeviriyorsun ey, astsubay gardeşim?

Astsubay rütbe isimleri;

  • Kimsenin yolunu kesip haraç isdemedi,
  • Mehmetciklerimize “bir yığın genç!” demedi (²)
  • “Ben, kamu görevlisiyim!” diye fıslamadı, (³)
  • “Generallere dokunmayın, diğerlerini alın gidin!” demedi, (⁴)
  • Kimseye “Ananı da al git!” demedi, (⁵)
  • Kimseye “Ben, şahım, padişahım!” demedi, (⁶)
  • Kimseye “seafoodplus.infoününnn gılıyımmm!!!” demedi, (⁷)
  • “Yeşilleri” ayakkabı kutularına istiflemedi,
  • “Allah evlerine ateş salsın, önlerini kessin!” diye Penisilvanya’dan beddua etmedi,
  • Yeşilleri alıp Acem uşağı Reza KEZZAP’lara T.C. Nüfus Cüzdânı satmadı.
  • Âkil Gadir Abinin yapdığı gibi, kimseyi motive etmedi(⁸)

 

Ey astsubay rütbe isimlerini yalan-yanlış, eksik-gedik, yarım-yamalak, kaba-zortlama yazan Âdemoğulları!..

Astsubayın rütbesini niye noksan yazarsın?

Söyleyin bana!

Astsubay rütbe isimleriyle nedir sizlerin alıp veremediğiniz?..

Kânun’a muhalefet suçdur!..

Elin gâvuru kediye kedi diyorsa

Hem meslekden hem de Kânun tanımaz bu edepsiz devlet memurlarına biz ne diyelim dostlar?

  • Yazması uzun yer tutuyor diyebilirsin,
  • Söylemesi imkânsız diyebilirsin,
  • Akıla, mantığa, imlâya, anâneye aykırı böyle rütbe isimleri olmaz diyebilirsin

 

Haklısın!..

Hepsi doğru ve yerinde tesbitler.

Al benden de o kadar

Astsubay rütbe isimleri;

  • Hem icât eden komutanların
  • Hem onu kol pazularında taşıyan biz astsubayların
  • Hem de o rütbeleri yazmakda zorlanan insanların vicdânında ve gönlünde kabul görmemiş!..

 

Fakat bu kusurlar, sana o rütbeleri eksik yazmak hakkı vermez!..

Bütün bu hakikâtlere rağmen Kânun öyle yazmışsa o Kânun’un ırzına geçmek senin haddine değildir.

Sen kim oluyorsun da Kânun’a alenen muhalefet ediyorsun?

Doğrusunu yazmak varken eksik yazarak suç işlediğini biliyor musun?

Üstelik bu inadın sana ne kazandırıyor?

Ne kaybetdirdiğinin farkında mısın?..

Kehellik

Ya da

Aptallık edip üç beş harf eksik yazıyorsun öyle mi?

Rütbenin önüne Astsubay kelimesini yazmazsan bak ne oluyor;

Pekiyi, al kağıdı kalemi eline!

Geçen sene mezun olmuş bir astsubayın rütbesini yaz bakayım aha şuraya!..

Çavuş!

 

Öyle mi?..

Diyecek başka söz bulamıyorum.

Eğer böyle yazıyorsan

Yazıklar olsun sana

Ordubozanlık değil maksadım!

Müzevirlik derseniz aklımdan geçmez!

Bunları yapan kâfi miktarda nev zuhur insan var zâten.

Kânun maddesini iğdiş ederek kendi kendine Kânunsuz olarak “Çavuş” diyen bir astsubaya ne demeli sizce?..

Çavuş kelimesini tahkir etdiğimiz sanılmasın. Çavuş rütbesi de bizimdir. Taşımakla da şeref duyarız.

Fakat konumuz bu değil.

Alma başka,

Armut başka mevyedir.

Bizim derdimiz,

Kânun maddesini bile bile veya bilmeye bilmeye tâciz eden ahmaklar, aptallardır.

Al, sana sayılı TSK Personel Kânun’unun meşhur EK-VIII sayılı Cetveli.

Söze konu bu cetvelde;

 

  • Astsubay İki Kademeli Kıdemli Başçavuş rütbesindeki astsubayın maaşa esâs derecesi, 1’dir.

 

  • Astsubay Kıdemli Başçavuş” rütbesindeki astsubayın maaşa esâs derecesi ise 3’dür.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

  • Şimdi sen, birinci dereceden maaş alan astsubayın rütbesini “Astsubay Kıdemli Başçavuş” şeklinde yazarsan bu astsubayın maaşa esâs derecesini üçüncü dereceye düşürürsün.
  • Ahmaklık edip böyle yaparsan şâyet bu cetvelde Kânun’un emretdiği Derece/Rütbe arasındaki özlük bağlantısını kopartırsın. Olacak iş mi?..
  • Birinci dereceden maaş alması gereken Astsubay II Kademeli Kıdemli Başçavuş’un rütbesini sen Astsubay Kıdemli Başçavuş yazarsan sonra da üçüncü dereceden maaş verirsen ne çıkar?

 

Cinâyet çıkar, cinâyet!..

Kânun’un 77nci maddesine rağmen astsubay rütbe isimlerinin başında “Astsubay” kelimesi niye yok diyorsanız söyleyelim. Bunun sebebi, bu cetveli hazırlayan insanların alçak ve şerefsiz olmalarındandır. Başka hiçbir sebebi yok.

Astsubay rütbelerini bu şekilde Kânunsuz yazanlar alçaklık ve şerefsizlik yapmakda mahsur görmemişler. Biz onların alçak ve şerefsiz olduklarını yazmakda niye mahsur görelim?

 

 

 *  *  *  *  * 

 

Astsubay Rütbe İsimlerine Subayların Vurduğu Darbe!

 

Sayılı TSK Personel Kânun’undaki meşhur Ek Cetvel’de yapılan değişiklikde astsubay rütbe isimleri senesinde bakınız nasıl yazılmış.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Var mı itirâz?

Yok!

Hokka gibi Hepsi yerli yerinde.

Yukarıda gördüğünüz cetveli hazırlayan subaylar ve devlet memurları, astsubay rütbe isimlerini Kânun’un emretdiği şekilde nizâmî yazmışlar. Görevlerini doğru yapmışlar. Doğru söze ne demeli?..

Kıymetli meslekdaşımız Sayın Aydın KULAK diyor ya; “Subay darbeleri, astsubayları iki kere vurmuşdur!

Astsubaylar gibi astsubay rütbelerinin şekil-biçimi ve isimleri de subay darbelerinden nasibini aldı.

Hem de defâlarca!..

Yukarıda gördüğünüz tablonun yazılmasından buyana sâdece 6 sene geçdi. Bir de Kız Kenan Lakaplı Zottirik bir subayın yapdığı 12 Eylül subay darbesi

Bakınız ne olmuş astsubay rütbelerine. Hem yukarıdaki hem de aşağıdaki cetvelin en alt satırında durup da gözlerinizin içine bakan astsubay rütbelerinin nasıl yazıldığına bahusus dikkat buyurunuz.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Sayılı TSK Personel Kânun’unda yazılan subay rütbelerinin tamamını tek tek inceledim.

Astsubay rütbe isimlerini tam kere eksik-güdük yalan-yanlış, kaba-zortlama yazan kırılasıca eller, subay rütbe isimlerinde sâdece iki kere sürçmüş. Onların da ne olduğunu yukarıdaki şu tabloda görüyorsunuz.

 

 

 *  *  *  *  * 

 

Yeri gelmişken iki hususa temas etmem gerekiyor.

Birinci husus, bu Kânun’u hazırlayan hukukcuların bile bugün dahi farkına varamadığı ve aval aval bakdığı “rütbe” ve “rütbe kıdemi” ibâresi hakkında

Yukarıdaki tabloya dikkatlice bakınız. “Rütbe” başlığının altına, hem “rütbe”yi hem de “rütbe kıdemi”ni yazdıklarını görürsünüz.

Millî Savunma Bakanlığında, Genelkurmay Başkanlığında ve Kuvvet Komutanlıklarında görevli sivilinden subayına kadar bütün avukatları, savcıları ve hâkimleri bir araya gelmişler. Müşterek mesai yapmışlar. Fakat güdük beyinleri ancak bu kadar çalışabilmiş. “Rütbe” başlığı atıp da altına hem “rütbe”yi hem de “rütbe kıdemi”ni yazmak da ne demek oluyor? Bu ebleh hukukçular hem ne yazdıklarını bilmiyor hem de gördüklerini okumayı beceremiyorlar.

Nasıl ki “maaş derecesinin” mütemmim cüz’ü “maaş kademesidir”. Rütbenin mütemmim cüz’ü de rütbe kıdemidir. Yukarıdaki tablonun sol en üst satırında gördüğünüz başlıkdaki “Rütbe” kavramı eksikdir. Bu başlık, “Rütbe / Kıdem” olmalıdır.

İkinci husus, “Rütbe Kıdemi” ve “Rütbe Kademesi” hakkında.

Bildiğimiz üzere Sayılı TSK Personel Kanun’unda mevcut hâliyle “rütbe kıdemi”, hem subay rütbelerini hem de astsubay rütbelerini nitelemek üzere ihdas edilmişdir.

Kendi Kânun’larına tâbi olan uzman erbaşlar ise rütbelerine ilâve olarak “rütbe kademesi” kavramını kullanır.

Fakat ortada dolaşan Taslak Personel Kanun’unda bu konuda da bir ayrışma olacak gibi görünüyor. Ordumuzun içine sızmış bölücü bâzı subayların bu konuda şöyle bir tezgahı var;

  • Astsubaylardan “rütbe kıdemleri” almak ve yerine “rütbe kademesi”ni yamamak!..
  • Rütbe kıdemini” de sâdece subaylara özgü bir kavram hâline getirmek.

 

senesindeki taslak personel Kânun’u çalışmalarında subayların tezgahladığı bu orostopolluğu fark etdim. Bu tuzağı hemen oracıkda kendi yüzlerine vurdum. Ortalarda bugünlerde dolaşan taslak çalışmalarda gene aynı tuzağı görüyorum.

Bugüne kadar sorduğum suallerime  cevap vermemeyi alışkanlık hâline getiren TEMAD’a buradan hatırlatıyorum. Türklüğünden şüphe etdiğim bozuk zihniyetli subayların bu dalaveresine dikkat ediniz. Astsubayların “Rütbe kıdemi”ne sahip çıkınız!.. 

 

 *  *  *  *  * 

 

Kabir Kitâbesindeki Rütbe!

 

Sultan Mehmed’i, Fâtih unvanı ile şereflendiren şehirdeydim, senesi eyyâmı bâhurunun en cıvcıvlı günlerinde. Ortalıkda cehennem sıcakları kavak kabuğundan yapdığı düdüğünü avaz avaz ötdürüp cırcır böcekleriyle aşık atıyordu. Kızıl Erik fırtınasının hükmünü sürdüğü günlerde bile yollardan, asfaltdan ateşler fışkırıyordu âdetâ. Harâretim ifrâda kaçdı. Dolaşmaya biraz daha devâm etseydim mazallah bedenen fokurdamaya başlayacakdım.

Serin, sessiz bir yer ararken kendimi Karacaahmet mezârlığında buldum. Yalancı âlemden firâr edip hakikî âleme daldım. Oturdum, nefeslendim önce.

Motorun harâreti azalıp da yeşile yaklaşınca dolanmaya başladım. Kabir sahiplerinin mezâr kitâbelerine yazdıkları binbir türlü veciz sözler var. Yazmaya çalışsam her birinden ibretlik bir kıssa külliyâtı zuhur eder. Her biri insanı alıp bu dünyadan ahirete uçuruyor âdetâ. Yolumun üzerinde olup da gözüme ilişenlerin hepsini tek tek okudum.

Selimiye Astsubay Orduevine yakın bir mevkide gezinirken merhum bir Denizci astsubay kabri gördüm. Rütbesini tam da Kânun’da izah edildiği şekilde yazdırmış kabir kitâbesine; seafoodplus.infoBçvş.

  • Ne mutlu, rütbesini doğru bilene
  • Ne mutlu rütbesini doğru yazana
  • Ne mutlu rütbesini doğru yazdırana
  • Ne mutlu o kabir ehline

 

İçimde şahlanan minnet hissime tercümân olsun diye

Merhum meslekdaşımın kabrinin dibine diz çöküp

Hâlis niyetle ruhuna bir Fâtiha okudum

Merâkımı mucip oldu ve İdareye uğrayıp  sual eyledim. Yeni bir parsel almışlar. Mahdut mikdarda münhâl yer var imiş. İmamın kayığında gelenlere hediyesi 9 bin lira. Kendi ayağıyla gelip yerini önceden almak isteyenlerden ise tam 21 bin gayme istiyor Belediye Başkanı Sayın Kadir TOPBAŞ. Taliplerine fâş eyleyelim.

Kabrinde mahşer gününü bekleyen merhum bir meslekdaşımız bile rütbesini mezâr taşına nizâmî olarak yazdırmışken bugün vazife yapan muvazzafların rütbesini eksik-gedik, eğik-büğük, yalan-yanlış, kaba-zortlama yazmasını nasıl açıklayabiliriz?

 

 *  *  *  *  * 

 

Herkes kendini iyi bilir. Bilmek zorunda. Vücudunda meydana gelen tuhaflıkları farketmesi gerekir. Meselâ nezle, nevâzil olacağımı bir iki gün evvelinden hissederim. Hissetmekle kalmam görürüm. Sümüğüm sünüyor dediğimde etrafımdakiler bilirler ki nezle, nevâzil olmak vakdi gelmiş demekdir.

Daha bir gün bile geçmeden burnumun her iki deliğinden sular seller akmaya başlar. Ağzımın tadı bozulur, burnumdan dökülen o sıvı şey, tahta kaşıkdan sünerek akan hâlis çam balı gibi hiç kopmadan sünerek akar, akar, akar

O kadar yeğin ki!

Oymapınar barajının gömme türbünlerini sâniyede elli kere deverân etdirmezse ne diyeyim!..

 

 *  *  *  *  * 

 

Astsubay Kelimesinin Tarifi ve Tarihcesi:

Sayılı Astsubay Kânun’u ile Astsubay denen asker kişi, senesinde şöyle târif edildi;

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Sayılı Astsubay Kânun’u, 16 sene dayanabildi. senesinde ilgâ edildi.

Yerine Sayılı TSK Personel Kânun’u ikâme edildi.

Sayılı Kânun ilgâ edilmesine rağmen yukarıda gördüğünüz sâdece birinci maddesi muhafaza edildi. Ve Ek-madde 21 olarak Sayılı Kânun’a aynen ithâl edildi.

senesinde ihdâs edilen Astsubay kavramı bugün itibariyle hâlen yürürlükdedir. Fakat Ordumuzun içine yuvalanan Cumhuriyet düşmanı zevât, bu maddeyi değiştirecek. Ya da en azından “Türkiye Cumhuriyeti Ordusu” ibâresini, astsubayı tarif eden bu cümleden kesip atacak. Haberiniz olsun!..

 

 *  *  *  *  * 

 

Astsubay Rütbe İsimlerinin Tarihcesi:

 

Kol pazularını süslediği meslek erbâbıyla aynı kaderi paylaşdı hep.

Astsubay Çavuş nasbedildiği günden

Emekli olduğu son güne kadar

Ya da

Şehit düşüp de

Son nefesini verdiği âna kadar onun en sâdık arkadaşı oldu.

Sahibinin itilmesinden, kakılmasından, inkâr edilmesinden, haklarının gasp edilmesinden o da kendi hissesine düşeni ziyâdesiyle aldı.

  • senesinin Çark Dönümü fırtınasıyla meşhur Temmuz ayından beri de Astsubay diyorlar ona

 

Sahibine bugüne kadar bilebildiğimiz, duyabildiğimiz ne kadar haksızlık yapıldıysa hepsinin en yakın şâhidi oldu

Memleketin dağında, daşında, toprağında, havasında, denizinde vazife yaparken o, sahibini hiç terk etmedi. Hakkını almak için yapdığı nümâyişler esnâsında o, sabinin en yakın desdekcisiydi.

Sahibi mahkemede yargılanırken yanında o vardı

Gâzi olduğunda,

Şehit düşdüğünde

Hep o vardı yanında.

Aslında “bir rütbe vardı, sahibinden içre” idi

Ciğerlerine aldığını nefesden,

Gövdesine giydiği göynekden,

Boynundaki künyeden,

Eşinden, çocuğundan daha yakın oldu oldu sahibine

Bu en yakın kader arkadaşımız;

  • Alnımızdaki şanlı mühür
  • Kol pazularımızdaki sarı sırmalar

 

Astsubay rütbe işâretlerinden bahsediyorum.

T.C. Ordusu’nun orta kademesinde görev alan asker kişileri tarif etmek için hem şekli-şemâli, hem imlâsı-târifi bugüne kadar çeşitli değişikliğe duçâr olan elvan çeşitli astsubay rütbe ve kıdem ismi icâd edildi.

Bugün Astsubay dediğimiz askerlere senesinde “Erbaş” dediler. sayılı Ordu Dâhilî Hizmet Kânun’u ile de aşağıda gördüğünüz rütbe isimleri verildi.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Coni’den beslenen mamacı subayların senesinde he demesiyle Amerikanya’nın dümen suyuna doğru keskin bir dümen kırdık. Türk Ordusu, en az dört bin senelik teşkilât yapısını bir kenara bırakdı. Orgeneral rütbesindeki subaylarımız bu kez de Coni’nin talimnamesindeki İngilizce rütbe isimlerini keşfetdi.

Gomutanlarımız, senesinde bokunda boncuk buldu. Sayılı GEDİKLİ ERBAŞ Kânun’unu meriyyete koyan zekâ fukarası subaylarımız bu askerlere bu kez de “Gedikli Erbaş” dedi.

İngilizce söz konusu olunca sâdece “Ay em e buuk” diyebilen bu ebleh subaylar yarım yamalak İngilizcesiyle Coni’nin rütbelerini tercüme edip aşağıdaki rütbe isimlerini yumurtaladılar.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

NATO’ya girmek için Coni’ye tabasbus eden mamacı subaylarımız en sonunda yapılmaz denen şeyi de yapdı. Türkiye’yi Amerikanya’nın kuyruğuna takıp milletimizin adını bilmediği sekiz bin kilometre uzaklıkdaki Kore’de savaşa sürüklediler.

Türkiye nireeeee!..

Kore nireeeee!

Coni’nin ayaklarının dibinde kuyruk sallayan

Gahraman(!) subaylarımız,

Günde 70 dolar verdikleri Coni’yi siperde emniyet alıp

Sâdece 23 cent harçlık verdiği Mehmedciğimizi

Coni’nin yerine ölüme sürdüler.

Bu kepâzeliklere devâm eden arsız subaylarımız Coni’nin İngilizce talimnâmesini tercüme etmeyi beceremediğini fark etmiş olsa gerek. Bir sene sonra yukarıda gördüğünüz hem bu Kânun’un ismini değişdirdiler hem de astsubay rütbe isimlerini.

sayılı Ordu Dâhili Hizmet Kânun’unda senesinden beri “Asubay” olarak subayları niteleyen aşağıda gördüğünüz bu kelimeyi gomutanlarımız;

  • senesinde “Astsubay” şeklinde değiştirdi ve
  • “Gedikli Erbaş” dedikleri asker kişileri tarif eden bir kelimeye dönüşdürdü.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Sayılı Astsubay Kânun’unun senesinde meriyyete girmesiyle bugün dahi kullandığımız astsubay kavramı askerî mevzuatımızda ilk defa zuhur eyledi

O gün bu gündür de hükmünü sürdürmeye devâm ediyor.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Çok rağbet(!) görmüş olmalı ki senesinde icâd edilmesinden sonraki 63 seneden beridir borusunu hâlâ ötdürmeye devâm ediyor.

senesi zuhur etdiğinde kabuk çatlatan astsubay rütbe isimleri, Sayılı TSK İç Hizmet Kânun’unda bu kez de şöyle tarif edildi;

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Sayılı TSK İç Hizmet Kânun’un meriyyete girmesiyle birlikde Astsubay Rütbe isimleri bugünküne en yakın şeklini aldı.

Fakat yapılan bu değişiklikler kâfi gelmemiş olmalı ki astsubay rütbelerine senesinde bir neşder daha atıldı. Sayılı Astsubay Kânun’u ilgâ edildi ve yerine sayılı TSK Personel Kânun’u ikâme edildi.

Eğri temel üzerine doğru binâ inşâ edilmez. Temel eğri ise bunun tabii neticesi olarak binâ da eğri olur. Ve bir gün gelir o eğri binâ yıkılır.

Subay gomutanlarımız da eğri temel üzerine doğru bina inşâ etmekde ısrar etdiler. Goca goca gomutanlarımız içtimâ eyleyip alın teri(!) dökdüler. Bizim derede tembel tembel dolanan kazlar gibi uzun uzun düşünüp istişâre eylediler. Ve en sonunda anlam ve mantık hatâları ile imlâ kusurları ile dolu olan aşağıda gördüğünüz astsubay rütbe isimlerini yumurtaladılar.

Hâlen meriyyetde olan Sayılı TSK Personel Kânun’u madde 77’de astsubay rütbe isimleri şöyle yazılıyor;

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Rütbenin mütemmim cüz’ü olan kıdemleri de aynı Kânun madde tefrik etmiş. Kıdem denen şeyi düşünmeyi, sayılı Kânun ile ancak senesinde akıl edebildiler.

Kıdem deyip geçmeyin. Askerî Yüksek İdare Mahkemesine bu konuda elvan çeşit davâlar açılmış.

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Yeri gelmişken bir hususu daha gündeme getirelim. Bugün itibariyle Ordumuzda Astsubay Üç ve Dört Kademeli Kıdemli Başçavuşlar maaş alıyor ve görev yapıyor. Fakat Astsubay kıdemlerini tefrik eden yukarıdaki madde , Üç ve Dört Kademeli Kıdemli Astsubay Başçavuşlardan hiç bahsetmiyor. Ben de bunlardan birisiydim.

  • Kol kıdem işâretlerini ceketimde, paltomda, pardesümde taşıyorum,
  • Her sabah karargâha gelip mesai yapıyorum,
  • Günlük mevcutda sayılıp kayıt ediliyorum.
  • Fakat sıra Kânunlara gelince birden bire su olup tebahhur ediyorum. Kânunlar beni yok sayıyor.

 

Astsubay rütbelerinin üç ve dört kademe kıdemlerini TSK Kıyâfet Yönetmeliği gayet duru ve açık bir ifâdeyle tanımlamış, tefrik etmiş. Fakat hiçbir Kânun’da yeri yok.

Olacak iş değil!

Tam bir Aziz NESİN’lik vaziyet; Astsubay ne yaşar ne yaşamaz!..
Et kafalı subaylar ve maaş mutemetleri artık bu eksikliği görsünler. Astsubay Üç ve Dört Kademeli Kıdemli Başçavuşlar’ı ve sayılı Kânun’lara bir an evvel dâhil etsinler.

 

 *  *  *  *  * 

 

Astsubay Rütbe İsimlerinin Terkibi:

 

Makâlemizin buraya kadar bölümünde rütbe isimlerimizin bugüne kadar geçirdiğini başkalaşımın tarihine kısa bir göz gezdirdik.

Cumhuriyetimiz kadar eski bir tarihe sahip olan astsubay rütbe isimleri Sayılı TSK Personel Kânun’unun tarihinde meriyyete girmesiyle hemem hemen bugün bildiğimiz biçimini aldı.

Sayılı Kânun’un 22 nci maddesiyle 05 Ocak tarihinde içi boş ve anlamsız iki kıdem daha ilâve edildi.

  • Üstçavuşlara, kademeli üstçavuş
  • Kıdemli üstçavuşlara, kademeli kıdemli üstçavuş

 

Nefes aldığımız şu senesi itibariyle aşağıdaki tabloda görüldüğü üzere Astsubayların;

  • 8 adet kıdemi oldu. Bu rakamın yarısı Kânun’da yazıyor. Diğer yarısı da Yönetmelikde. Yeri geldiğinde bu konuyu tekrar ele alacağız.

 

Elân yürürlükde olan fakat gene değiştirileceği söylenen TSK Personel Kânun’una göre;

  • Madde 77’de gösterilen Astsubay Rütbe isimleri ve
  • Madde ’da târif edilen Astsubay Kıdem isimleri şöyle oluyor muhterem yârenler;

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Yukarıdaki tabloya iyi bakınız. Zirâ bu makâlemizde anlatacağımız konuları kavrayabilmek için astsubay rütbe ve kıdem isimlerini iyi bilmek gerekiyor.

Kafa yormaya gerek yok!

Çizelgenin solundaki rütbeler ve sağındaki kıdemlerin hepsinde istisnâlar hâriç, bekleme süresi 3 senedir.

Yeri gelmişken şunu da söyleyelim;

  • Astsubay rütbe ve kıdem isimlerinin böyle hoyratca hırpalanması ve alçakca eksik yazılması konusunda bu makâle, içinde yaşadığımız şu senesinin ikinci ayına kadar yazılmış ilk makâledir.
  • Fakat son makâle olmayacağını da biz buradan fâş eyleyelim. Çünkü hem imlâsı hem de şekli-biçimi itibariyle dünyanın en anlamsız, en berbâd, en kötü astsubay rütbeleri T.C. Ordusu’ndadır. Önüne gelen her şeye kaşık sallayan herzevekili ebleh subaylarımız sayesinde Türkiye bu konuda da dünya birincisidir.
  • Ayrıca gene işbu makâlemizde bugün yürürlükdeki askerî mevzuatda bile olmayan ifadeler, resimler göreceksiniz.

 

Şimdi, şu anda yürürlükde olan mevzuata göre yazılmış bir rütbeyi örnek olarak ele alalım. Siz muhterem okuyanlar şâyet müsaade buyurursa bilindik olduğu için biz kendi rütbemizi tetkik edelim.

Hemen aşağıda gördüğünüz ibare, câri mevzuata göre yazılmış nizâmî bir rütbedir. Astsubay rütbesini nizâmî olarak yazmak için bu unsurlarının tamamının bir arada olması gerekir.

İşde size nizâmî olarak yazılmış bir astsubay rütbesi. Keyfime göre yazmadım. Kanun’un emrine göre yazdım. Ne bir fazla, bir eksik.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Adam olanlar

Adam olanların rütbesini

Adam gibi yazar!

İşde

Yükseldiğim rütbelerimin

Terhis Belgesindeki imlâsı

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

İşde,

Unvanımın

SGK’daki imlâsı

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Aynı rütbeyi “kısaltarak” şöyle yazmak da mümkün;

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

Türk Dil Kurumu’nun cârî İmlâ Klavuzunda, “Ast” kelimesinin kısaltması, “A” olarak verilmiş. Fakat Genelkurmay Başkanlığımız bu hususda kendine Türk Dil Kurumu’nun da fevkinde bir makâm vehmediyor ve bu kuralı kabul etmiyor.

Astteğmen ve Üstteğmen rütbe isimlerinin imlâsındaki garâbet bir yana,

Genelkurmay Başkanlığımız, Asteğmen rütbesindeki “Ast” kelimesini “A” şeklinde; Üsteğmen rütbesindeki ”Üst” kelimesini de “Ü” şeklinde kısaltıyor.

Fakat sıra biz Astsubaylara gelince “Ast” kelimesini kendince kısaltmıyor ve “Ast” şeklinde aynen yazıyor.

TSK Kısaltmalar Sözlüğünde de bu durum aynen böyledir. Genelkurmayın bu tuhaf tutumunun sebebini anlamak biz astsubaylar için zor değil. Bu kural tanımazlığın altında bildik, tanıdık bir tavır yatıyor dostlarım.

Türk Dil Kurumu, dil ve imlâ konusunda devletin yetkili teşkilidir. “Ast” sıfatını TDK’nın yapdığı gibi “A” olarak kısaltmak şüphesiz daha tutarlı, daha hukûkî ve daha meşrudur.

Bu cümleden olmak üzere “Astsubay” kelimesini “Asb.” şeklinde kısaltmak daha muteberdir, makbûldur.

Yukarıdaki rütbenin terkibini açıklamak ve anlaşılmasını temin etmek için aşağıda gördüğünüz şekli çizdik. Bu çizimde toplam 5 unsur ya da bölük var. Dikkatlice bir tetkik ediniz bakalım. Bildik, tanıdık bir şeyler var mı?..

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

 

Yukarıda gördüğünüz Astsubay rütbesinin unsurlarını tek tek ele alalım şimdi;

 

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Çizelgede birinci bölük olarak size bakan yukarıdaki şu ihtiyârî kısımı açıklamaya hâcet yok! Tekâüt Astsubaylar bilirler onu. Muvazzaflar ise tekâüt olduğu gün elbet öğrenecekler.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Rütbenin ikinci unsuru ve  rütbe sahibi askerin mensub olduğu kuvveti gösteren kısımdır. Rütbenin önüne bu bilginin ekleneceğine dair hiçbir Kânun’da hüküm yokdur. En azından ben bilmiyorum.

Kendi kuvveti içinde görev yapanlar için keçiboynuzundaki bal mesâbesindedir. Fakat müşterek karargâhlarda elzem olan bir bilgidir. Özellikle yazışmalarda akla hayâle gelmeyecek kargaşa çıkartabilir. Bu sebepden dolayı müşterek karargâhlarda yazmak farzdır.

Muhabereci olarak mesaj yazarken bu konuda benim yaşadığım sıkıntıyı şurada anlatmaya yeltensem buradan taaa bizim köye yol olur.

Akademik unvanı olan Astsubay meslekdaşlarımızın, unvanlarını bu kısımdan sonra yazmaları gerekir.

Ayrıca bilginiz üzere kuvvet kıdemi denen bir kavram vardır. Nasıbı aynı fakat farklı kuvvetlere mensup olan askerler, kuvvet kıdemlerine göre sıralanırlar.

Kuvvet kıdem sıralaması şöyledir;

  • Sâhil Güvenlik Komutanlığı.

 

Önceleri yazılı olmasa da kuvvet kıdemi denen bir mefhum var idi.

Müşterek karargahlarda, karacılar tesbih imâmesi gibi hemen sıranın önüne geçerler idi.

Sonra bir gün

Genelkurmay Başkanlığımız senesinde önce subaylar için “kuvvet kıdemini” keşfetdi.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Subaylar için kuvvet kıdemini keşfetmesinden tam 3 sene sonra Genelkurmay Başkanlığımız

Bu kez de Astsubaylar için “kuvvet kıdemini”  icâd etdi.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Bir denizci astsubay olarak dokuz sene müşterek karargâhlarda görev yapdım. Bu hususu bilmeyen ve önümüze geçmeye yeltenen Havacı arkadaşlarımı hırpaladığımı kendileri iyi bilirler. Hem kel, hem de fodul olamazsın.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Rütbenin üçüncü unsuru olan bölük. Meslek veya sınıf rumûzudur. Asker kişini sınıfını ya da mesleğini(!) işâret eder. Sayılı TSK İç Hizmet Kânun’unun aşağıda gördüğünüz 4 üncü maddesinden neşet eder.

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Geldik asıl meseleye, rütbeye.

Astsubay rütbesinin terkibinde dördüncü unsur, rütbenin kendisidir.

  • Sayılı Kânun madde 3’de şöyle tarif edilmiş rütbe kavramı;

 

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK 

 

Yukarıdaki fıkrada görüldüğü üzere “rütbe” kavramı yerine “unvan” demek de mümkün.

  • Sayılı TSK İç Hizmet Kânun’u 3 üncü maddesi’nde ve
  • Sayılı TSK Personel Kânun’unun 77 nci maddesinde aşağıdaki şekilde yazılıdır.

Astsubay Rütbelerinin İmlâsı_ Eski Tüfek Şükrü IRBIK

 

Astsubay rütbe isimlerini Kânun maddesine yazarken “Astsubay” kelimesinin yerine niçin “tırnak” işareti koymuşlar, hep merâk etmişimdir. Astsubay kelimesinin yerine tırnak işâretini niye yazdıklarını yazanlar söylesinler. Fakat böyle yazılmasının ceremesini gene astsubay rütbeleri çekiyor.

Bir vakit sonra, bakan gözler körleşiyor. Ve o tırnak işâretini temsil eden “Astsubay” kelimesini artık görmez oluyorlar. Ve “Astsubay” kelimesini rütbelerin başından soğan başı keser gibi kesilip atıyorlar. Kehellik etmedim. Sayılı TSK Personel Kânun’unu açıp tek tek saydım.

Bu Kânun’da astsubay rütbe isimleri;

  • 27 kere Kânun’da tarif edildiği şekilde doğru yazılmış,
  • 1 kere hatâlı olarak Astsubay Çevuş şeklinde yazılmış,

 

Bu bilgileri bir tabloya bezedim. Karşımda şöyle bir manzara zuhur eyledi.

 

Aynı rakamları subay rütbeleri için de verelim mi?

Efendim?..

Hayır, kehellik etmedim.

Yazan insanlar üşenmemiş!

Sayan insan niye üşensin?

Astsubay rütbe isimlerini utanmadan, arlanmadan kesip doğrayan şerefsizler sıra subay rütbelerini yazmaya gelince bakınız ne yapmışlar.

Sayılı TSK Personel Kânun’unda subay rütbe isimleri;

Rosenberg

Bu konu Black Mesa Olayı dönemiyle ilgilidir.
Bu, öne çıkan bir makaledir. Daha fazla bilgi için tıklayınız.
"Bırak o aptallar kazanamayacakları bir savaşla uğraşsınlar dursunlar. Ben sadece buradan çıkmak istiyorum."
&#; Rosenberg

Dr. Rosenberg, Black Mesa Araştırma Tesisi'nde çalışan bir bilim insanıdır. Half-Life: Blue Shift'te Barney Calhoun, onun ve iki meslektaşının Black Mesa'dan kaçmasına yardım eder. Dr. Richard Keller ile birlikte Half-Life: Decay olaylarında önemli bir rol oynar, iki ana karakter olan Dr. Gina Cross ve Dr. Colette Green'in yanında durur.

Biyografi[edit]

Arkaplan[edit]

Rosenberg, Olağanüstü Malzemeler Laboratuvarı ve Lambda Tesisi'nde gelişmiş fizik araştırmalarına atanmıştır. Kendi tasarladığı Anti-Kütle Tayfölçeri gibi birçok bilimsel ilerlemenin başını çekmektedir.[2]

Kendisinin rütbesi bilinmemektedir ancak en yüksek güvenlik iznine sahiptir ve diğer ileri düzey araştırmacılara hemencecik talimat verme alışkanlığına bakılırsa, Bilim Ekibi içinde yüksek düzeyde bir kıdeme sahip olduğu anlaşılır.

Rosenberg, ışınlanma üzerinde çalışan ilk Black Mesa bilim insanlarının ve sonunda Black Mesa Olayı'na yol açan deney üzerinde çalışanlar arasındaydı.[3]

Görünüşler[edit]

Half-Life: Decay[edit]

Rosenberg ve Richard Keller, Deney Laboratuvarı C/a'nın altındaki Denetim Odası'nda tartışıyorlar.

Gina Cross ve Colette Green ilk olarak deney odasının denetim odasına vardıklarında ve Dr. Keller'den talimatlar aldıklarında, Rosenberg sohbetlerini yarıda keser ve Anti-Kütle Tayfölçeri'nin&#;%90 kapasitenin üzerinde çalıştırılmasıyla ilgili endişesini Keller'a bildirir ki bu şekilde donanımın güvenli tampon bölge sınırını aşmaktadır. Ancak Dr. Keller, endişesini reddeder ve yöneticinin bu konudaki emirlerinin açık olduğunu belirtir. Keller daha sonra Rosenberg'e ya kalıp deneyi izleyebileceğini ya da tren avlusunun yanındaki laboratuvarlarına dönebileceğini söyler. Rosenberg orada kalır ve kısa bir süre sonra Yankılaşım Çağlayanı oluşur. Rosenberg, Yankılaşım Çağlayanı'nından büyük miktarda suçluluk duyar ve kendisinin en sorumlu kişi olduğuna inanır.

Felaketin hemen ardından Rosenberg, ne yapmaları gerektiği konusunda Dr. Keller ile konuşur. Rosenberg, en büyük sorumluluklarının tüm Black Mesa çalışanının güvenliğini sağlamak olduğuna inandığını açıkça belirtir. Keller, önce yer değiştirme alanlarını sıfırlamaya çalışmaları gerektiğine inansa da, sonunda Rosenberg ile bir uzlaşıya varır. Kısa süre sonra, çalışanlara yardım edebilmek ve tesisi mümkün olan en kısa sürede tahliye edebilmek için orduyla bağlantıya geçme planını ortaya atarlar. Gina ve Colette, Rosenberg'e Tehlike Kursu boyunca, orduya bir yardım çağrısı gönderebileceği yüzeydeki bir uydu iletişim merkezine kadar eşlik eder. Dr. Rosenberg ordu için orada beklemeyi tercih eder ve Dr. Keller'a yardım etmek için aşağıya döndüklerinden, bu Gina ve Colette'in onu son görüşleri olur. Ancak daha sonra konuştuğunu duyarlar.

Half-Life: Blue Shift[edit]

Rosenberg, Tren Avlusu'nda Barney tarafından keşfediliyor.

Rosenberg kısa süre sonra ordunun, tesisin tüm çalışanını susturmaya yönelik gizli amaçlarını tüyler ürpertici bir şekilde keşfeder. Diğer bilim insanları Harold, Walter Bennet ve Simmons'ın yardımıyla Black Mesa'dan çıkmak için bir kaçış planı yapmaya çalışır. Ancak bu süre zarfında askerler tarafından yakalanır ve sorgulanmak üzere bir yük vagonunda tutulur. Bu sırada Harold köşeye sıkışmış ve ölümcül şekilde yaralanmıştır. Harold ölmeden önce, Barney Calhoun onu keşfeder ve ona saldıran iki askeri öldürür. Harold daha sonra Barney'ye planında kendisine yardım etmesi için Dr. Rosenberg'i bulmasını söyler.

Barney, Tren Avlusu'nu işgal eden ordunun üstesinden gelmeyi başarır ve Dr. Rosenberg'i serbest bırakır. Rosenberg daha sonra planlarının, kullanılmayan Bölüm A Prototip Laboratuvarları'ndaki ekipmanı güvenli bir yere ışınlanmak için kullanmak olduğunu bildirir. Ek olarak, bilim insanlarının Gordon Freeman adlı bir adama güvendiklerini de ekler. Rosenberg iyimserliklerini paylaşmaz ve bu kadar çok insanın, bir adamın Yankılaşım Çağlayanı felaketini tersine nasıl çevirebileceğini düşündüğünü merak eder.

Walter ve Rosenberg kaçış planlarını tartışıyor.

Daha sonra Barney'i, Walter Bennet ve Simmons'ın ışınlanma sistemini hazırladığı Prototip Laboratuvarları'na götürür. Rosenberg, Barney'e hedeflerini doğru bir şekilde ayarlayabilmeleri için Xen'de bir düzenleyici cihazını etkinleştirmesi ve hizalaması gerektiğini söyler. Barney, Xen'e gider ve bu görevi başarıyla yerine getirir ancak Dünya'ya geri döndükten sonra, ışınlanma sisteminin gücünü yenilemek için başka bir güç hücresine ihtiyaç duyduklarını keşfederler (geçici olarak bir uyumlu geriakıma yakalanan Gina ve Colette, Rosenberg'in Barney'i çağıran sesini geçit aracılığıyla bu esnada duyar). Rosenberg yine Barney'yi düşman bölgeye girmeye yönlendirir. Kurtarıcısını böyle bir tehlikeye göndermekten suçlu hissetse de, geri kalanlarının ışınlanma yükseltmelerini tamamlamak için gerekli olduğunu ve Barney'nin sahip olduğu savaş eğitiminden yoksun olduğunu belirtir. Ek olarak, Barney'ye yardım etmek için yakındaki tüm bilim insanlarını ve güvenlik çalışanlarını (ki sayıları oldukça azdır) bir araya getirir ki hepsi dışarı çıkabilsin.

Rosenberg'in yardım istediği tüm adamlar ölse de, Barney laboratuvarın alt bodrumundan yeni şarj edilmiş bir güç hücresi alır ve bunu Rosenberg, Simmons ve Walter'a teslim eder. Rosenberg daha sonra sistemi başlatır ve çevrimiçi hale getirir. Hepsi, belirsiz bir geleceğe doğru bir SUV ile kaçmadan önce, Black Mesa Güney Erişim Tüneli'nin girişinde güvenliğe ışınlanarak ordunun Prototip Laboratuvarları'nı işgalinden kıl payı kurtulur.

Barney Calhoun hayatta kaldığında göre Rosenberg, Walter ve Simmons'ın da yaşadığı tahmin edilebilir. Ancak onların kaderi diğer Black Mesa kurtulanları tarafından bilinmemektedir.[4]

Sahne arkası[edit]

Rosenberg, Barney'nin Black Mesa'nın Güvenlik Görevlisi Antrenmanı için Tehlike Kursu'nu denetliyor.
  • Blue Shift'te, Rosenberg ilk ortaya çıkışını Barney onunla tren avlularında karşılaşmadan önce Tehlike Kursu antrenmanı sırasında yapar. Antrenmanın eğilip zıplama bölümünde bir gözlem odasında görülebilir. Bu bir hata olabilir. Tehlike Kursu bölümleri başlangıçta Half-Life için yapılmış ve Blue Shift'in PC versiyonu için geri dönüştürülmüştür. Asıl bölümde, aynı noktada dördüncü bilim insanı türevi olan Slick vardır. Rosenberg, Blue Shift'te Slick'in yerini alır.
  • "Rosenberg" için doğru yazım, Blue Shift doku dosyalarında ve ses klasöründe bulunabilir. Decay dosyalarında, ses klasöründe ve modeli de aynı şekilde adlandırılır. dosyasında ise "Dr. Rosenburg" olarak adlandırılır.
  • Rosenberg için Harry S. Robins tarafından seslendirilen geçiçi diyalog hâlâ oyun dosyalarında bulunabilir.
  • Bazı Decay haritalarında, Rosenberg'in varlığı "Rosencrantz" olarak adlandırılır. Bu, Opposing Force'a ilham veren sahne oyunu Rosencrantz and Guildenstern Are Dead'e bir gönderme olabilir.
  • Rosenberg, varsayılan bilim insanı modelini hiçbir değişiklik olmaksızın bir temel olarak kullanırken, küçük değişikliklerle dördüncü bilim insanı türevi olan "Slick"e dayanan kendi benzersiz kafa yapısına sahiptir. Rosenberg ayrıca Blue Shift'te Slick'in yerini alır, bu yüzden Slick oyunda görünmez.
  • Rosenberg, normal bir bilim insanından daha fazla sağlığa sahiptir. Dahası, Blue Shift'te yanlışlıkla veya kasıtlı olarak oyuncu tarafından vurulduğunda sinirlenmez veya korkmaz.[5]

Tırı vırı[edit]

Rosenberg'in ilk adı genellikle "Stanley" olarak anılır. Ancak bu isim, artık geliştirilmeyen bir Half-Life modu olan Half-Life: Escape Velocity için türetildiğinden, fanon olarak sayılır.

Sergi[edit]

Half-Life: Blue Shift[edit]

  • Yüksek Çözünürlüklü sürümü.

  • Rosenberg, Bölüm A Prototip Laboratuvarları'nın kurulumlarının hâlâ iyi durumda olduğunu görmekten memnun.

  • Rosenberg Prototip Laboratuvarları'nın ışınlayıcısından kaçıyor.

  • Walter, Simmons, Rosenberg ve Barney, Black Mesa Güney Erişim Tüneli'nin dışında, özgürlük yolunda.

Half-Life: Decay[edit]

  • Rosenberg ve Richard Keller bir tartışmada.

  • Tehlike Kursu'nun gözlem pencerelerini açıyor.

  • Asansörde bir tavan taretinden saklanıyor.

  • Tehlike Kursu'nun sonunda trenin kapısını açıyor.

  • İletişim Merkezi'ne giden çiti aralıyor.

  • İletişim merkezinin içinde.

  • Rosenberg, Dr. Keller'a telsizin ayarlandığını bildiren bir ileti gönderiyor.

Görünüş listesi[edit]

Kaynaklar[edit]

Rosenberg/tr

Combine OverWiki'de Rosenberg/tr için bir liste alıntı bulunur.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir