Büyükada geziniz sırasında yapmanızı önerdiğimiz şeyler şöyle:
Vapurla veya motorlarla ulaşabileceğiniz Büyükada'da iskeleye indiğiniz anda farklı bir atmosfer karşılayacak sizi. Büyükada gezinizi eğer günübirlik olarak planladıysanız, size önerimiz ilk olarak meydanda yer alan bisikletçilerden birinden bisiklet kiralayıp ada turuna çıkmanız. Muhteşem çam ormanları arasında kıvrılan yollarda, masmavi denizin ve tarihi köşk görüntülerinin eşlik ettiği bu keyifli bisiklet yolculuğu Büyükada'yı keşfetmenin en güzel yollarından biri.
Şayet pedal çevirmek istemezseniz yaklaşık 15 km'lik bu parkuru yürüyerek veya faytonla da geçebilirsiniz. İskele meydanından hareket eden faytonlarla kısa veya uzun Büyükada turu yapabilir, nostaljik bir yolculuğa çıkabilirsiniz.
Büyükada'nın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri Aya Yorgi Kilisesi'dir. Büyükada geziniz sırasında mutlaka bu tarihi kiliseyi ziyaret edin. Adanın en yüksek noktasında yer alan Aya Yorgi Kilisesi'ne yürüyerek ulaşmaktan başka seçeneğiniz yok. Yorucu sayılabilecek bu yolu aştıktan sonra sizi karşılayan eşsiz manzara hafızanıza kazınacak. Kiliseyi gezdikten sonra dilerseniz kilisenin hemen yanında bulunan cafe-restoranda yemek yiyebilir veya keyifle içeceğinizi yudumlayabilirisiniz.
Büyükada İstanbul'da denize girebileceğiniz sayılı yerlerden biri. Eğer yaz aylarında adayı ziyaret ettiyseniz Büyükada'nın farklı yerlerinde yer alan plajlarda denize girebilirsiniz.
Yemyeşil çam ormanlarıyla kaplı koylarda piknik yapabilir, ada belediyesi tarafından belirlenmiş piknik alanlarında ailecek veya sevdiklerinizle keyifle vakit geçirebilirsiniz.
İskele bölgesinde yer alan, sıra sıra dizilmiş balık restoranlarından birinden lezzetli bir öğle veya akşam yemeği yiyebilirsiniz.
Eğer Büyükada'da günübirlik değil; konaklama yapmak isterseniz Büyükada otellerinden veya pansiyonlarından herhangi birini seçebilir, rahat ve keyifli bir konaklama yapabilir, Büyükada'daki gezi keyfinizi birkaç gün uzatabilirsiniz.
İstanbulun en güzel yeri neresi deseniz, gözüm kapalı Prens Adaları derim (hele de baharda). Eski adıyla Prinkipos Adaları. İstanbulun, ne kadar efsane güzellikte bir yer olabilecekken ellerimizden kayıp gittiğinin kanıtı. Çam ağaçları içinde muazzam tarihi köşkler, nefes alan sokaklar, bisikletle 5 dakikada vardığın plajlar, yıkılan manzaralı parklar ve tepeler, bir arada hem kendi kültürlerini yaşatan, hem de yeni bir ada kültürünün parçası olan azınlıklar
İşte tam da bu yüzden ne zaman adalara gitsem kalbim acıyor. Tarihe gömülen adı gibi, kendisine akın akın gelen turistlerin ve bu turistlere hizmet vermek için dışarıdan gelen yeni esnafın ayakları altında ufalanıp gideceğinden çok ciddi korkuyorum. Nitelik gitti, nicelik geldi. Birçok eski adalı bile adalarına küsüp kaçtı.
Aynı adada sanki Cundada ya da Ege başka güzel bir yerde tatildeymişsiniz gibi hissetmek de, Esenler Otogarındaymışsınız gibi hissetmek de mümkün. Bu yazımız da Büyükadadaki cennet ve cehennem arasındaki ince çizgiyi belirleyen tüyolar içerir.
Index
Birinci ve en elzem uyarımız; acı ama Büyükadaya yazın gitmemek. Maalesef. Biliyorum, en çok gitmek istediğiniz zamanı. Biraz kafa dinlemek, açık havanın tadını çıkarmak istiyorsunuz. Ama hafta içi bile daha adaya gelmeden, vapurda kalabalık bir turist kitlesi ile karşılacaksınız ve evimin balkonu daha iyiydi diyeceksiniz. O yüzden iyisi mi Eylülü bekleyin, ya da Mayısta herkesten önce Büyükadayı kapın. İşte o zaman Büyükada tadından yenmiyor.
Büyükadada her bütçeye göre seçenek var. Biz birkaç uygun fiyatlı otel önerisini aşağıya bırakıyoruz.
Sahile metre mesafede bulunan, bahçe içindeki konumuyla, temiz ve keyifli bir alternatif olan Çenar Konağı, 7 odasıyla hizmet veriyor. İçinde bir cafe / barı da olan konakta, en üst odada teras bulunuyor. Tesis, kahvaltı dahil hizmet veriliyor. Kahvaltısı açık büfe değil serpme olarak otelin küçük arka bahçesinde masanıza geliyor. İncelemek için TIKLAYIN.
Sahile metre uzaklıktaki, bahçe içindeki Sergüzeşt Otelin, deniz manzaralı odaları var. Otelde her gün kahvaltı servis ediliyor. Wifi mevcut. Evcil hayvan kabul edilmiyor. İncelemek için TIKLAYIN.
Lale Köşk, tarihi bir Büyükada köşkünde, tüm katın size ait olabileceği bir konaklama opsiyonu. Sabahları kahvaltı servisi de oluyor. Evcil hayvan kabul edilmiyor. İncelemek için TIKLAYIN.
Anastasia Meziki Hotel, Büyükada merkezde, bahçe içinde, yıllık italyan mimarisi tarihi bir köşk’ün otele dönüştürülmüş hali. Odaları 2 kişi kapasiteli tek yataklı ve en suite banyolu. İncelemek için TIKLAYIN.
Fiyat karşılaştırmasını her zaman kişi başı maliyetleri göz önüne alarak belirliyoruz. Bu konuda evlerde konaklamak, özellikle çok kişi konaklama yapılabildiği için kişi başı maliyetleri düşürüyor. Büyükadada çiftler için de uygun fiyatlı güzel evler mevcut. Şimdiden harika bir tatil diliyoruz.
Şimdi gelelim, turistler kordonda dolaşadursun, biz onları ekip ada sefası yapalım dediğimiz tüyolara:
Haritayı zoom yaparak detaylı görüntüleyebilirsiniz.
Gezilecek Yerler
Yeme-İçme
Büyükadanın en güzel yanlarını sizin için 1 günlük programa sığdırdık. Aşağıdaki maddeleri günün akış sırasına göre dizdik.
Aç gelenler güne adada kahvaltı yaparak başlayabilirler. Aslına bakarsanız mekanlar öyle kuş konduran yerler değiller, yine peynir ekmek yiyorsunuz ama daha farklı hissediyorsunuz. Anlatması zor. Bambaşka bir tazelenme, tatil hissi var adada kahvaltının. Bizce kahvaltı hassas konu. Onu buraya sıkıştırmadık, tüm önerdiğimiz kahvaltı mekanlarını bulacağınız bir Büyükadada Kahvaltı yazısı hazırladık.
İstanbulda yüzmek konusunda çekimser olanlar 3. maddeden devam edebilirler.
Ben şahsım adına, Kilyosta yüzüyorum madem, eee Büyükadalılar da bi problem yaşamadan burada denize girip duruyorlarsa, o zaman ben de Adalarda bi ıslanabilirim diye düşünüyorum ama lütfen siz sakın bana göre karar vermeyin çünkü bu çok tartışmalı bir konu. Hatta deniz temiz mi derseniz kesinlikle kefil olamam. Eğer buraya yüzmeye gelenlerdenseniz her yerde olduğu gibi Büyükadanın da keyfi en çok tekne ile çıkıyor. Vapurdan indiğinizde sahildeli teknelerden biriyle anlaşabilirsiniz. Tekne ile çıkarsanız bile akşam üstü programa 5 numaradan devam edin deriz. Tekneye kendimi bağlamak istemiyorum diyenler Büyükadanın en çok tercih edilen plajları için tıklayabilirler: Büyükada Plajları
Adada yelken yapma şansınız da var desek. Burada faaliyet gösteren Kamino Yelken adanın, Fethi Okyar Bağı mevkiindeki yelken kulübünde yelken yapma imkanı sunuyor. Burada yaş arası çocuklar yelken kursuna katılabiliyor. Siz de farklı seviyelerde yelken, katamaran, windsurf ve yoga eğitimleri alabiliyorsunuz. Tel: 81 47 Konum için tıklayın. Haritada 1 numara.
Büyükadaya ayak basar basmaz bir bisiklet kiralayın ve sahildeki ve çarşı içindeki istenmeyen tatsız kalabalığı derhal ekin. Vakit kaybetmeden yukarılara pedallayın. Yol boyunca, büyüleyici güzellikteki yalılarla dolu sokaklardan geçerek, adanın çam ormanlarıyla kaplı tepelerinde sele üstünde oksijene doyacaksınız. Sizi temin ederiz ki Büyükadayı gezmenin en güzel yolu bisiklete binmek.
Adanın farklı yerlerinde kafe ve restoranlar var ama piknik yapmak da isteyebilirsiniz. Çantanıza piknik örtünüzü atın, çarşı içindeki şarküteri veya marketlerden de dilediğiniz piknik atıştırmalıklarını ve içkinizi de aldınız mı adanın turistik kalabalıktan izole, en sakin köşeleri sizleri bekler. Ayrıca hatırlatalım, Büyükadaya kendi bisikletinizle de gelebiliyorsunuz çünkü Şehir Hatları vapurlarına bisikletinizi sokmanıza izin veriliyor.
Çarşı civarında neredeyse her sokak başında bisiklet kiralanacak yer var ama bazı bisikletçilerin bisikletleri oldukça eski ve bakımsız olabiliyor. Önerimiz, Adanın 60 yıllık bisikletçisi Sami Abinin dükkanı Bisiklet Ticaretten bisiklet kiralamanız. Buradaki bisikletler bir nebze daha iyi durumda. Zaten kendisini kime sorasanız yerini gösterir.
Önemli Güncelleme: Sami Usta dükkanı yaşından dolayı biraz rahatsız olduğu için kapatmış. Sami Ustanın dükkanının iki dükkan aşağısında çırağının dükkanı var. Onun bisikletleri de Sami Ustanınkiler gibi bakımlı.
Ayrıca Büyükadanın oldukça yokuşlu ve yer yer tali yol olduğunu, bisikletinizi kiralamadan önce frenlerini kontrol etmeyi unutmayın.
Büyükadada bisiklet turizmi gelişmiş olsa da adada 14 kilometrelik büyük tur ve 12 kilometrelik küçük tura alternatif sürüş rotası yok. Küçük turun rotasına Aşıklar Yolu da deniyor. Bu rotayı yürüyerek kolaylıkla yaparsınız.
Tura başlamak için Lunapark meydanına gitmeniz gerekiyor. Burası hem büyük, hem de küçük turun başlangıç noktası. Tabelalar var buraya ulaşmak için. Haritada 2 numara.
Nizam yolu iyi güzel ama aşırı bisiklet ve turist kalabalığı oluyor, Madenden giderseniz yol daha sakin olacaktır. Ortalama 75 dakika sürüyor. Küçük tur ise 1 saat sürüyor.
Ayrıca herhangi bir bisiklet yolu da yok. Araçlar da yayalar da bisikletliler de aynı yolu kullanıyor.
Pedallarken yolunuzu adanın muhteşem köşklerinden geçirin:
Altınızda bisikletiniz var, adanın muhteşem sokaklarını istediğini gibi gezebilirsiniz. Büyükada güzelliği kesinlikle buradaki tarihi, ahşap, süslü ve gösterişli köşklerden alıyor. Her sokağında harika bir saray yavrusuna rastlamanız muhtemel. Atlayın bisikletinize, sokak sokak köşk avına çıkın. Adanın en güzel köşkleri Nizam bölgesinde kümelenmiş ama Maden bölgesinde de çok hoş yapılar var. Hiç merak etmeyin, bisiklet rotanız için aşağıdaki Büyükadada Gezilecek Yerler bölümümüzde kaçırmayın dediğimiz yerleri bulacaksınız.
Buraları dolaşa dolaşa nihai hedef Aya Yorgi Tepesine gidin. Gözünüz saatinizde olsun, buraya güneş batmadan gelmeniz çok önemli.
Bisiklet kiralayıp, adanın tepelerine doğru pedallayarak tatsız kalabalıkları büyük ölçüde ekmiştik, şimdi de kalanlarını eleyerek nirvanaya varmaya doğru gidiyoruz. İşte orası Aya Yorgi Tepesi. Şöyle bir korelasyon gerçekten var; işin içine ufacık da olsa fiziksel efor girince, kalabalıklar eleniveriyor. Aya Yorgiye gitmek için önce iskeleden yaklaşık 3 kilometre uzaklıktaki büyük ve küçük turun başlangıç noktası olan Lunapark alanına pedallıyorsunuz. Orada bisikletleri kilitleyin çünkü Aya Yorginin dik yokuşunu yaya çıkmak zorundasınız. Bisiklet dahil, herhangi bi araç giremiyor. Çok fazla bir kondisyon gerektirmiyor ama en az bir 25 dakika sürüyor. İşte bu aşamada da son turistler eleniyor ve siz o yukarıdaki enfes tepeye vardığınızda adadan tamamen soyutlanıyorsunuz. Burada 3 tane harika şey var; birisi Aya Yorgi Kilisesi, öbürü Yücetepe Kır Gazinosu, sonuncusu da gün batımı.
Orijinal adı Agios Georgios Rum Ortodoks Manastırı olan ve de Aziz George adına inşaa Aya Yorgi Kilisesi, yılda iki kez, 23 Nisan ve 24 Eylül tarihlerinde, Müslümanı, Hristiyanı, Yahudisi hangi dinden olduğu fark etmeksizin, dilek dilemeye gelenlerle dolup taşıyor.
Kilisenin en değerli hazinesi, içindeki mızrağı ile bir deniz canavarını öldüren Saint George ikonası. Bu ikonanın da bir hikayesi var. Rivayete göre, Bizans döneminde, kilisenin papazları, kilisenin ikona ve kutsal emanetleri zarar görmesin diye işgal zamanlarında onları toprağın altına gömmüşler. Yıllar sonra, Aya Yorginin rüyalarına bir çoban girmeye başlamış. Bu çoban ondan, bu yokuşu çıplak ayakla ve hiç konuşmadan tırmanarak kiliseye çıkmasını, çan sesini duyduğunda olduğu yerde durup toprağı kazmasını söylemiş. Aya Yorgi de bu kehaneti dinlemiş ve gerçekten de toprağın altında şu an kilisede sergilenen ikonaları bulmuş.
Kilise, Efes Antik Kenti yakınlarındaki Meryem Ana Evi gibi Hristiyanlar tarafından kutsal sayılan bir hac yeri olduğu için her yıl isim günü sayılan 23 Nisanda ve Aziza Theklayı anma günü olan 24 Eylülde buraya akın ediyorlar. Tıpkı rivayette olduğu gibi çıplak ayakla ve hiç konuşmadan kiliseye çıkıyor, yolda dallara çaputlar bağlayıp dilekler diliyor, kiliseye vardıklarında buradan bir anahtar veya çan alıyorlar. Eğer dileğiniz gerçek olursa, buraya tekrardan gelip aldığınız çan veya anahtarı geri getirmelisiniz. Yalnız baştan uyaralım; bu iki günde Büyükadada adeta izdiham yaşanıyor. Eğer kiliseyi turistik ziyaret etmekse amacınız, sakın ola ki bu iki tarihe denk gelmeyin. Konum için tıklayın. Haritada 3 numara.
Sırf burada demlenmenin müthiş huzurunu yaşamak için bile 3 kilometre pedallayıp, yarım saat yokuş tırmanmaya değer. den beri Aya Yorgi Kilisesinin hemen yanında hizmet veren Yücetepe Kır Gazinosu, ruhunu hiç yitirmemiş, hem çok sempatik, hem de çok huzurlu bir yer. Tahta masa ve sandalyeli, salaş bir aile işletmesi olan kır lokantasının menüsünde az ama öz seçenekler var: Meşhur köftesi, Afyon sucuğu, ev yapımı zeytinyağlı yaprak sarma, acılı ezme ve peynirli muska böreği. Favorimiz köfte & bira ikilisi. Bir de dolunay geceleri, buradaki ay ışığı manzarası da inanılmaz oluyor. Denk gelirseniz kesinlikle sahildeki restoranları değil akşam yemeğine burayı tercih edin. İşletme yılın her zamanı açık ve bizce İstanbulun en güzel sırlarından. Konum için tıklayın. Haritada 1 numara.
Yanınızda kimi götürdüğünüze dikkat edin, çünkü ilk 7 madde boyunca yanınızdaki kişiye aşık olmadıysanız, artık olacaksınız. 🙂 Kır Gazinosu, adanın açık ara en güzel manzaralı noktası. Gün batımı muhteşem. İstanbuldan ilk 5e net girer. Size çok da keşfedilmemiş günü batırma noktası daha söyleyelim: Aya Yorgiye çıktığınızda, köftecinin arkasında kalan kayalıklar. Manzara tek kelime ile müthiş. Kral tahtı gibi bir kaya da var. Eğer boşsa, hemen kapıp kurulun deriz.
Evet, sahildeki restoranlar bir ada klasiği oldu ve belki oradaki kalabalıkta başka bir enerji bulabilirsiniz ama adanın en uzak yerinde, arka cephesinde kalan Eskibağ Teras Restaurantı hepsine tek geçeriz. Zaten bu da bizim Büyükadada İstanbuldan kaçma rehberimiz ve turistleri ve turistik herşeyi ekmeye programlıyız. Tahta sandalyeleri ile son derece yalın, ve yalın olduğu kadar da güzel bir akşam yemeği keyfi için önerimiz Eskibağ. Ama biraz da kalabalıklara karışalım derseniz Büyükadada Ne Yenir & Nerede Yenir yazımızı okuyabilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 2 numara.
Büyükadada vapurdan iner inmez, her kafanızı çevirdiğiniz yerde 5 katlı dondurmalar yiyen insanlar göreceksiniz ve anlayacaksınız ki bu dev dondurmalar Büyükadadaki en turistik şeylerden biri olmuş.
Ama biz dondurma keyfinizi daha çok adalıların bilip gittiği, mevsimlik meyvelerden dondurma yapan, Büyükadanın seyyar dondurmacısı Yunusa saklayın deriz. Aslen Kastamonulu olan Yunus Usta için dondurmacılık bir aile işi. Ailenin bireyleri, her gün taze olarak hazırladıkları dondurmaları, Büyükada ve diğer çevre adalarda el arabalarında satıyorlar. Genellikle Anadolu Klübünün önüne çeker arabasını. Arabasında çok çeşit yok. En fazla limon, vişne, şeftali, çikolata ve kaymaklı gibi çeşitleri bulabilirsiniz ama aylardan yazsa ve o gün şansınıza vişneli veya şeftalilisi varsa hiç kaçırmayın. Meyveler ezilerek yapıldığından aromaları da bir o kadar yoğun. Ama uyarmakta fayda var ki dondurması sorbe kıvamında. Yani süt bazlı değil bu nedenle de çok çabuk eriyor. Yunusun dondurmasının bir diğer özelliği de külahlara top şeklinde değil de gül şeklinde koyuyor olması. Anlayacağınız hem kendisi şekil hem tadı olay.
Yunusu yerinde bulamazsanız:
İkinci tercihiniz çarşının üstünde kalan Sarıyer Dondurmacısı olsun. Özellikle sütlü dondurması çok başarılı. Konum için tıklayın.
Meydana çıkarken solda kalan Roma Dondurmanın da imza lezzeti kavunlusu ama oldukça fazla çeşit var. Apartman külahlardan birini seçin ve elinizi korkak alıştırmayın. Konum için tıklayın. Haritada 3 numara.
Tarihi Prinkipo Dondurma& Waffle ise çikolatalı, fındıklı, fıstıklı, şekerlemeli çeşit çeşit külahları ve waffleları ile öne çıkıyor. Aralarından en turistik olanı bu seçenek, o yüzden önünde çok fazla sıra varsa şaşırmayın. Konum için tıklayın. Haritada 4 numara.
Bize çok hitap etmiyor ama Ada’nın en nostaljik olaylarından biri, yemek sonrası arkadaşlarla sahildeki çay bahçelerinden birine geçip, okey, tavla, iskambil kartı gibi oyunlar oynamak, yanında da bağımlılık yaratan çekirdek çitlemek. Adalılarla biraz laflamak isterseniz adresiniz burası.
Büyükadaya geldiğinizde bir gece burada kalmanızı şiddetle tavsiye ederiz. O kadar iyi gelecek ki anlatamayız. Tam yumuşamış, tatil moduna girmişken vapura binip her şeyi sifonlamak yerine gece burada kalıp, ertesi gün de biraz demlenirseniz sanki adanın huzuru içinize mühürleniyor. Bizim hep hayalimizde yazın adada bir ev tutmak vardı, şimdilik olmadı ama adada gecelemek bile epey tatmin ediyor. Konaklama konusunda favorimiz adanın alamet-i farikası, tarihi, ahşap konak otellerde kalmak veya aynı şekilde tutmak. Büyükadadaki tüm otelleri incelemek için ve adadaki kiralanabilir evleri görmek için tıklayın.
Zaten altınızda bisiklet de var, adanın her köşesine rahatça ulaşabilirsiniz. Adada bir sürü dantel gibi bina var, onları da zaten tarihi önemi olan bu binalara pedallarken göreceksiniz. Bölge bölge anlatmak gerekirse:
Yirmiüç Nisan Caddesi, adanın denize nazır köşklerle dolu. Hani vapurla kıyıya yanaşırken güzelliklerine hayran kaldığınız köşklerin.
Splendid Otel ve Anadolu Kulübü, bu cadde üzerinde bulunuyor. Anadolu Kulübü adanın önemli ikonlarından. Beyoğlu için Büyük Londra Oteli neyse, Büyükada içinde Anadolu Kulübü o. Genelde adanın yaşı büyükleri burada takılıyor. Tarihi dokusu ve sakinliği ile hoş bir yer ancak Anadolu Kulübünde takılmak sadece kulüp üyelerine uygun fiyatlı. Dışarıdan girmenin de bir esprisi yok. Pas geçebilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 4 numara.
Ayrıca, Mustafa Kemal Atatürk için yapılan, asansör de deniz tarafından Anadolu Klübüne çıkan set üzerinde bulunuyor. Atatürk Anadolu Kulübüne çok sık gelirmiş. Kulübe denizden kolay çıkmasını sağlamak amacıyla, da yılında bu asansör yaptırılmış. Asansör günümüzde kullanılmıyor ama ona benzer bir diğer asansör daha var onu kullanabiliyorsunuz.
Büyükadanın diğer sembolü de Yeşilçam filmlerinin aranan setlerinden, ahşap ve art-nouveau detaylı nostaljik yapısı Splendid Palas. Ancak peşinen söylemem gerekir misafirperver değiller. İçeri girdiğiniz anda, karo döşemeli, kırmızı perdeli, kuyruklu piyanolu, sütunlu, sanat eserleriyle dolu, şık ve elegant lobisi sizi lere ışınlıyor. 6 Nesildir otel olarak işletilen yapı, bugün 1. dereceden tarihi eser statüsüne sahip. Gezmek için düşünebilirsiniz ama kalmak için daha yüksek memnuniyetle ayrılacağınız yerler var. Cafesindeki tatlılar ise enfes. Mutlaka birini deneyin pişman olmazsınız. Konum için tıklayın. Haritada 5 numara.
Çankaya Caddesi ise adanın en güzel ve tarihi köşklerinden bazılarının olduğu cadde. Haritada 6 numara.
Bu cadde üzerinde, şimdilerde Adalar Kültür Merkezi olan Fabiato Köşkünü, İzzet Paşa Köşkünü, Con Paşa Köşkünü, İstanbul Bienali mekanlarından Al Palas olarak da bilinen Mizzi Köşkünü, yine Bienal mekanlarından olan ve sevilen dizi Hatırla Sevgiliye set olmuş Yalman Yalısını görebilirsiniz.
Hemen sonrasında gelen Nizam Caddesi üzerinde ise Azaryan (Seferoğlu) Köşkünü ve Mazlum Bey Köşkü olarak da bilinen Kuyumcuyan Köşkünü göreceksiniz.
Yılmaz Türk Caddesinde ise Türk edebiyatının usta ismi Reşat Nuri Güntekinin evi var. Konum için tıklayın. Haritada 7 numara.
Hagios Sotiros Christou Manastırı’na giden ormanlık yolda, Büyükada’nın ve Avrupa’nın en büyük dünyanın ise ikinci büyük ahşap yapısı Rum Yetimhanesii var. yılından beri kullanılmadığından oldukça atıl kalmış hatta neredeyse yıkıldı yıkılacak. Zaten etrafını da çevirmişler, çok da birşey göremiyorsunuz. Bu sebeplerden ötürü boşuna bi ton da buranın yolunu pedellamayın, şimdilik atlayın. deki yangıda büyük hasar gören ve kötü hava koşulları nedeniyle de bir hayli yıpranan bina için geçtiğimiz mart ayında güzel haber geldi. Rum Yetimhanesi, Avrupadaki tehlike altındaki 7 kültürel miras alanından biri seçildi. Böylece, bugüne kadar daha önce yapılmamış, Avrupa fonlu bir koruma çalışması da başlatılmış olacak. Bir gün açıldığında gelirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 8 numara.
Şimdilerde otel olarak kullanılan ama zamanında Dudaktan Kalbe dahil dizi ve reklam filmlerine set olmuş, Malul Gazi Caddesindeki Meziki Köşkünü görün. Konum için tıklayın. Haritada 9 numara.
Hamidiye Camiyi de mutlaka atlamayın. Konum için tıklayın. Haritada 10 numara.
Sahil tarafında ise, İstanbul Bienalinde, Arjantinli sanatçı Adrian Villar Rojas’ın sudan çıkan devasa heykelleriyle gündeme gelen, sürgün yılları boyunca, ünlü Rus siyasetçi Lev Troçkiye 4,5 sene ev olmuş Troçki Evi var. Pek de iyi durumda olmasa da ve içine girilemese de dışarıdan görmek için uğrayabilirsiniz. Konum için tıklayın. Haritada 11 numara.
Büyükadada, Aya Yorgi Kilisesinin de bulunduğu Yücetepeye ek olarak bir de Hızır İlyas Tepesi var ama onun kadar çok seafoodplus.info tepede Adakule adında bir yangın kulesi bulunuyor ve bu kuleden adanın tamamı görülebiliyor. Ben yokuşlara alıştım diyorsanız, kesinlikle buraya da gitmelisiniz. Aya Yorgiye göre çok daha tenha ve turistik değil. Söylememize gerek yok ama yine harika bir manzara sizi bekliyor. Buraya ulaşmak için, Lunapark alanından metre kadar yürüyorsunuz. Haritada 12 numara.
Aya Nikola Hangarındaki Adalar Müzesindeki kalıcı sergilerden 10 Dakikada Prens Adaları adlı sergi hem çok derli toplu bir sergi, hem de adaların oluşumundan başlayarak günümüzün ada hayatına kadar çok kapsamlı bilgiler veriyor. Gerçek nostalji arayanlara bire bir. Pazartesi hariç her gün açık. WebsitesiKonum için tıklayın. Haritada 13 numara.
“Büyükada’da ne yenir & nerede yenir” sorusunu anca birkaç kategoride cevaplamak lazım çünkü popüler yerler ≠ en iyi yerler. Yine de “Bir şey kültleşmişse vardır bir hikmeti” diyerek, merakını gidermek isteyenler olacaktır. Onları da düşünerek hem Büyükada klasiklerine hem de kendi favorilerimize yer verdik: Büyükadada Ne Yenir & Nerede Yenir Meyhaneler & Ada Lezzetleri
Büyükadada denize girebileceğiniz çok yer var. En temiz, en bakımlı yerleri yerleri sizin için ayıkladık: Büyükada Plajları
Sedef Adası hem turistik olmayan hem de İstanbullular arasında bile yaygın olarak bilinmeyen bir cennet. Sadece bir iki restoran ve denize girilecek plajlardan ibaret. Sedef Adası aslında bir özel mülk. İlk sahibi Ferit Ahmet Paşa, şuanki sahibi ise Esra Bereket ve kardeşi Mehmet Birgen. Burada yapılacak en güzel şey, gündüz plajlarından denize girmek ve Elio Sedef Restoranda yemeğe kalmak. Haritada 5 numara.
Zaten burada çok az mekan ve plaj seçeneği var. Biri hem restoran hem plaj hizmeti veren Elio Sedef Restoran, diğeri de aynı şekilde hizmet veren Liya. Bir de ücretli bir halk plajı olanSedef Adası Plajı var ama buraya kadar gelmişken biraz paraya kıyıp Elio veya Liyayı tercih edin deriz. Haritada 14 numara.
Sedef Adasına, çok az yerden az sıklıkla ulaşım var. Bunlardan biri, Elio ve Liyanın müşterileri için özel hizmet veren tekneleri ile Büyükada veya Kartal İskelesi’nden geçmek. Diğeri ise, eğer kalabalık bir grupsanız, Büyükadadan veya anakaradan tekne kiralayarak veya deniz taksi ile ulaşım sağlamak. Konum için tıklayın.
Büyükadaya ulaşım için 2 yol var: Özel deniz motorları ve Şehit Hatları Vapurları. Eskiden Beşiktaştan ve Bakırköyden İdonun deniz otobüsü seferleri de vardı ama gelir getirmediği gerekçesiyle Ocak ayında kaldırıldı bilginize.
Büyükadaya en çok motor seferleri var. Mavi Marmaranın motorları ile Beşiktaş, Kabataş, Eminönü, Yeşilköy, Kadıköy ve Bostancıdan seferler var. Hepsinin yaz ve kış tarifelerine buradan ulaşabilirsiniz.
Prens Turun ise Kartaldan adalara seferleri var. Saat ve tarife bilgisi için tıklayın.
Turyolun da Saat ve sefer bilgisi için tıklayın.
Şehir Hatları Vapurlarının ise Eminönü, Bostancı, Kadıköyden vapur seferleri var. Yolculuk Avrupa Yakasından 1 saat 20 dakika kadar sürüyor. Bostancıdan yarım saat, Kadıköyden ise 1 saat sürüyor. Tarife ve saatler için tıklayın.
Kabataş Yenikapı Adalar (Kınalıada, Burgazada, Heybeliada, Büyükada) ve Adalar (Kınalıada, Burgazada, Heybeliada, Büyükada) Yenikapı Kabataş şeklinde hizmet veren İDOnun tarifesi için tıklayın.
Bildiğiz üzere adalarda faytonla taşımacılık nihayet sona erdi. Şu anda ise Büyükadada ada içi ulaşımda belediyenin sadece akbille çalışan elektrikli shuttleları hizmet veriyor ve saat kulesinin olduğu meydandan kalkıyorlar. Bu araçlar lunapark alanına kadar gidip geri geliyorlar. Yaklaşık 10 kişi kadar kişi kapasitleri oluyor. Dolmuş misali sıraya geçip biniyorsunuz. Sadece akbil geçiyor nakit para kabul edilmiyor. Eğer yeterli bakiyeniz yoksa vapur iskelesinin oradaki akbil yükleme makinelerini kullanabilirsiniz.
Bir de illegal bir şekilde mi değil mi tam bilemiyoruz ama belli bir fiyat karşılığında motorlarının arkasına ekledikleri kasalarda müşteri taşıyan gruplar var. Üç kişilik bir grupsanız gideceğiniz yere kadar uygun fiyata taşıyorlar ancak tek binerseniz zararlı çıkarsınız. Ayrıca taksi tutmak isterseniz de burada bir taksi durağı var. Konum için tıklayın.
Bizim Büyükada çıkartmamızın videosunu izlemek isterseniz:
Bu semt turumuzu sevdiyseniz, 3 tane daha semt turu önerimiz var:
İstanbul’un en havalı semti Arnavutköy‘de dolce vita yapın,
İstanbulun en hipster semti Yeldeğirmeni turumuz için tıklayın.
Yükselen trend: Balat Turu
Prens Adalarından en büyüğü olan Büyükada gezilecek yerler ve doğal güzellikleri ile dikkat çeker. Gitmeyi planlayanlar, Yücetepe ve Manastır Tepesi ile ünlü Büyükada'da gezilecek yerler arasında neler var diye düşünür. Her yerde faytonlara rastlamanın mümkün olduğu Büyükada'ya kışın gidilir mi sorusuna yanıt arayan çok sayıda insan bulunur. Tarihi mekanları, plajları, ormanları, restoranları, ibadethaneleri ile görenleri hayran bırakan Büyükada 1 günde gezilir mi? Büyükada nasıl bir yer?
Büyükada, yılın her mevsiminde ziyaret edilmeye uygun olan bir yerdir. Fakat, yaz veya ilkbahar aylarında gitmek çok daha iyi olabilir. Her mevsim kendine has bir güzelliği olan Büyükada'da, restoran ve yapılacak aktivite sayısı İstanbul'a göre doğal olarak daha sınırlıdır. Adayı baştan aşağıya gezip görmek için gün yeterlidir. Kedi ve köpek sayısının fazlalığı, adayı hayvanseverler için ideal bir yer kılar. Fakat, atlı faytonların hala kullanılıyor olması, biraz can sıkıcı bir durumdur. Ulaşım aracı olarak tercih edilmemesi, hayvanlara yapılan eziyeti bir nebze olsun engellemeye destek olabilir.
Her ne kadar yaz ve kış fark etmeksizin ziyaret edilse bile, sıcak havalarda gezip görmek çok daha keyiflidir. İstanbul'daki herhangi bir ilçeye kıyasla çok daha küçük bir ada olduğunu unutmamak gerekir. Prens Adaları arasında en büyüğü olmasına rağmen, nüfusu sadece kişidir. Söz konusu 9 adaya bu ismin verilmesinin nedeni ise Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) zamanında kraliyet soylularının ve prenslerin sürgün için bu adalara gönderilmiş olmalarıdır. Adada kesinlikle görülmesi gereken yerler şu şekildedir:
Adalar Müzesi
Büyükada Rum Yetimhanesi
Aya Yorgi Kilisesi
Aya Yorgi Tepesi
Reşat Nuri Güntekin Evi
Adakule
Sedef Adası Plajı
Troçki'nin Evi
Anadolu Kulübü
Kamino Yelken Kulübü
Hamidiye Camii
Çankaya Caddesi
Bu güzel adada, bir gün boyunca yapılabilecek bazı aktiviteler vardır. Adada yürüyüş yapmaya imkan tanıyan çok sayıda doğal alan vardır. Kıyı şeridini baştan sona gezmek için bir bisiklet kiralanabilir ya da seyahat için elektrikli minibüsler tercih edilebilir. Kendi aracınız ile bir gezinti yapmanız mümkün değildir. Çünkü, Adalar Belediyesi tarafından motorlu taşıt kullanımı yasaklanmıştır. Yaya olarak gezmek isteyenlerin, şehir merkezinde bulunan tarihi binaların ve konakların görüntüsü karşısında etkilenmeleri oldukça doğaldır.
Çok sayıda tarihi ve neoklasik mimari örneği ibadethaneye sahip olması, bu adayı özellikle Hristiyanlar için önemli kılar. 9 Rum Ortodoks kiliselerinden biri olan Aya Yorgi, birçok kişi tarafından ziyaret edilir. Adada aynı zamanda, Latin ve Ermeni kiliseleri de bulunur. Adalar Müzesi arşivinde, Büyükada ve diğerlerinin tarihini öğrenmenizi sağlayan pek çok belge ve fotoğraf vardır. Yaz aylarında güneş, deniz ve kumun tadını çıkarmak için Sedef Plajı idealdir. Troçki Evi ve Reşat Nuri Güntekin Evi, bu kişilerin hayatı hakkında bilgi edinmeyi isteyenler muhteşem bir ziyaret noktasıdır. Sporcular için ideal lokasyonlardan biri ise Kamino Yelken Kulübü'dür. Yelkenliler ile denize açılmak isteyen sporcular için ilgi çekicidir.
Rahibe Kayası adı verilen ve inanışa göre kayaların üzerindeki şekillerin insanlara ve hayvanlara benzetildiği yeri görebilirsiniz. Anlatılan efsanelere göre İstanbul’da yaşayan 6. Constantinus’un kızı Euphrosyne ilk kez yedi yaşındayken buradaki Kadınlar Manastırı’nın hücrelerine kapatılır ve sonunda İstanbul özlemine dayanamayarak taşlaşır.
İsa Tepesi denilen yerde bulunan Hristos Kilisesi ve manastırı ile Rum Yetimhanesi’ni gezebilirsiniz. Biraz harabe olmuş olsa da bugün bina halen, dünyanın en büyük ahşap monoblok yapıları arasında bulunuyor.
Ayios Dimitios Kilisesi’ni, Hamidiye Camisi’ni görebilirsiniz.
Reşat Nuri Güntekin Köşkü’nü ziyaret edebilirsiniz. Sedef Adası'nın tam karşısında iki katlı, bahçeli, pembe pervazlı, ünlü yazar Reşat Nuri Güntekin'in uzun yıllar yaşadığı zarif bir ev iken şimdi müzeye dönüştürülmüş. Yazarın birçok eserini yazdığı bu evi adanın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri.
Adalar Müzesi’ni mutlaka görmelisiniz. İstanbul’un ilk çağdaş kent müzesi olan Adalar Müzesi, adaların oluşumundan bugüne gelen hikâyesini yüzlerce obje, 20 bin belge, 6 bin fotoğraf, yüzlerce belgeleme çekimi, film ve sözlü tarih kayıtlarından oluşan kuruluş koleksiyonu ile ziyaretçilerine sunuyor. Müzede milyon yıl önce bu denizlerde yaşamış, “Zırhlı Balık” diye bilinen balığın replikası ve yine bu sularda yaşamış milyon yıllık kalamar benzeri bir yaratığın fosilini görmek mümkün
Büyükada Otelleri için tıklayın
Daha fazla