bulgarca şerefe / Şerefiye yerleşimleri

Bulgarca Şerefe

bulgarca şerefe

Bulgaristan’ın en iyi 3 şehrini

Bulgaristan’dan bahsedince akla çoğunlukla plaj ve parti tatili gelir. Bu balkan ülkesi 2007’den beri Avrupa Birliği üyesi ve bundan çok daha fazlasını sunuyor ve daha çok dikkat çekmeyi hak ediyor. Ülkenin popülerliği son yıllarda hızlı arttı ve uygun fiyatlı kampanyalarıyla ilgi çekiyor. Sebebi: Bulgaristan AB’nin en düşük ortalama maaşlarına sahip olduğundan ziyaret edilen yerlerdeki masraflar düşük oluyor. Ödemeler para birimi Lewa ile yapılıyor. Ülke yaklaşık 6,9 milyon nüfusuyla aşırı büyük değil ve çok çeşit sunuyor. Slantschew Brjag’da plaj tatili, sıradağlarda doğa yürüyüşü, kutsal yerleri ziyaret, tarihi mekanların ve mutfak kültürünün keşfi ve daha fazlası. Bekletileriniz burada kesinlikle karşılanacaktır. AB’nin doğu sınırındaki ülke kültür açısından çok zengin ve tarihinde dışarıdan çok etkilenmiş.

Bu makalede bize göre Bulgaristan’ın seyahat eden herkesin beklentisini karşılayacak en iyi 3 şehrini tanıtıyoruz.

Faydalı bilgil:

  • Almanya, Avusturya ve İsviçre vatandaşları kimlik veya pasaportlarıyla vizesiz giriş yapabilirler, girişte kimlik kontrolü yapılacaktır
  • Resmi dil: Bulgarca
  • Bulgar dövüz büroları Avrupa’nın en çok hile yapılan yerlerinden olduğu için lütfen döviz kuruna dikkat ediniz
  • En çok temsil edilen dinler: Bulgar-ortodoks, islam, protestanlık, roma-katolik
  • Karadenizde plaj tatili için en iyi zaman ortalama sıcaklığın 27derece olduğu Haziran ve Eylül sonu arasıdır
  • Şehir sehayatleri için sıcaklığın ortalama 15derece olduğu Nisan ve Ekim arası tavsiye edilir
  • Bulgaristan’da “hayır” demek için kafa yukarı aşağı sallanır ve “evet” demek için kafa sağ sola sallanır
  • Kiril alfabesi Bulgaristan’dan çıkmıştır

En iyi 3 şehir

Sofya

Sofya muhteşem Balkan ülkesi Bulgaristan’ın başkentidir ve ülkenin batısındaki „Witoscha“ dağının hemen başucundadır. Şehrin önemli simgeleri şehir merkezindeki Alexander Newski Katedrali ve ünlü Sofya Kilisesidir. Şehirde Bulgaristan nüfusunun yaklaşık beşte biri yaşamaktadır.

Sofya, antik kent Serdica’nın kalıntılarına ev sahipliği yapar ve özellikle Roma antik çağı tutkunlarının ilgisini çeker. Ancak kültür tatili yapmak istemeyenler de şehirde aradıklarını bulacaktır. Şehir büyük çeşitliliğe sahiptir ve antik yapılardan daha fazlasını sunar.

Vitosha Boulevard şehrin en büyük alışveriş caddesi olup pek çok alışveriş imkanının yanı sıra çok sayıda restoran ve pazara ev sahipliği yapar. Spor yapmak isteyen tatilciler de bu şehirde mutlu olacaktır: Vitosha Sıradağı şehirden kaçma ve doğanın tadını çıkarma fırsatı sunar. Spor istemeyenler için: Teleferik şehri sıradağın zirvesine bağlar.

Rila Manastırı da mutlaka gezilmesi gereken yerlerden biridir. UNESCO tarafından dünya kültür mirası kabul edilen bu manastır duvar resimleriyle ülkenin görülmesi gereken en önemli yerlerinden biridir.

Akşam programı da zevke göre şekillendirilebilir: Iwan Wasow ulusal tiyatrosunda veya bulvardaki barlarda rahat bir akşam.

Özet: İlgi alanınız ve hedefiniz ne olursa olsun, bu şehirde hayal kırıklığına uğramayacaksınız ve farklı deneyimler elde etmek için pek çok imkanınız olacak.

Filibe

Bulgaristan’ın Roma gibi yedi tepe üzerinde kurulu en büyük ikinci kenti Filibe 8.000 yıldan fazla bir geçmişe sahiptir ve Avrupa’nın en uzun iskan edilmiş şehridir. Şehir Maritsa nehrinin kıyısında yedi milyon nüfuslu ülkenin ortasının biraz güneyinde bulunur.

Kültür başkenti kültürler ve dinlerin de anavatanıdır. Toplum içinde maksimum çeşitliliği barındırır: Müslümanlar, Ermeniler, Yahudiler ve Sinti Romalılar yüzyıllardır bulgar ortodoks çoğunluğun içinde yaşarlar.

Şehrin tarihi merkezi çok etkileyici olup restore edilmiş evleri, Roma kalınıtıları, Arnavut kaldırımlı sokakları ve hoş cafeleriyle gönülleri fetheder. İnsanda zengin kültüre sahip şehrin geçmişiyle ve sunduğu çok yönlü yaşamla ilgili gerçek bir his oluşur.

Roma Stadyumu Philippopolis da mutlaka gezi programına eklenmelidir. Bugün ne yazık ki şehrin merkez stadyumunun sadece parçaları kalmıştır. Biraz hayal gücüyle antik zamanların 30.000 ziyaretçisini gözünüzün önüne getirebilir ve tarih dolu şehrin tadını çıkarabilirsiniz.

Geçmişin kalıntılarından daha fazlasını görmek isteyenşer için antik tiyatro doğru adrestir. Milattan sonra 116 yılında Kayzer Trajan tarafından inşa edilmiş ve neredeyse 2.000 yıl sonra şehrin her türlü etkinliğinin düzenlendiği yer olmuştur.

Önemli: Yılda bir kez yaz aylarında Opera Açık Hava Festivali düzenlenir ve dünya çapında tanınmış farklı tarzdaki sanatçılar burada bir araya gelir. Burada da şehrin farklı kültürlerinin yansıması net biçimde görülür.

Özet: Şehir tarih ve kültür meraklıları için çok uygundur.

Varna

Dinlendiren bir plaj tatili isteyenler Bulgaristan’ın Karadeniz kıyısındaki en önemli şehri Varna’da aradığını bulacaktır. Karadeniz’deki liman şehri çok popüler bir dinlenme ve terapi yeni olmuştur. Şehir Altınkum’un çok yakınındadır ve harika manzaralar sunar. Yazı yeterince içerek geçirmek isteyen insanlar yılda bir kez burada toplanır.

„Çok yakın ama yine de çok uzak“ mentalitesi hakimdir. Dinlenme ve parti arasındaki seçim kişinin kendisine kalmıştır.

Varna da ilk bakışta her zaman fark edilmese de çok fazla seçenek sunar. Tarihi mimarisi, kraliyet sarayı, muhteşem katedraller, ilginç müzeler, görkemli parklar… Burada ziyaret edilecek eşsiz yerler bulacaksını

Ayrıca şehir Varna altınıyla ünlüdür. 6.000 yıllık trakya altını bir nekropolde bulunmuştur ve yunan, roma ve osmanlı sanat eserleriyle birlikte yerel bir müzede sergilenir.

Bütün yaş grupları burada buluşur: Parti severler, kültür tutkunları ve aile insanları aradıklarını bulacaklardır.

Bu şehirle ilgili en önemli bilgi: „Şerefe – Nasdrave“

Sonuç

Bulgaristan her türlü tatilci için uygun bir şeyler sunar! Fiyatlarının uygunluğuyla kendine çeker. Bu balkan ülkesinde şehir seyahati, plaj tatili, parti tatili ve spor faaliyetleri için birçok fırsat bulacaksınız.

Sehayat etme isteği uyandırabildik mi sizde? Yeni bir kültür keşfetmeye hazır mısınız?

► Hemen BURADA Bulgaristan seyahati için uygun dijital harcın rezervasyonunu yaptırın. Dijital harçla ilgili herhangi bir sorunuz olduğunda, BURAYA tıklayın.

Türkçe - Bulgarca çeviri (v1.4 yeni)

Türkçe dilinden Bulgarca diline (google translate aracılığıyla) hızlı cümle ya da kelime çeviri yapmanıza yardımcı olan bir sözlük sistemidir. Dünya dilleri arasında yapılacak olan cümle ve kelime çevirilerinizi kolaylaştırır. ÇevirSözlük.com Dünya'da en yaygın olarak kullanılan bir çok dili içinde barındırmaktadır. Bu diller arasında herhangi bir ücret ödemeden ve sınırlama olmaksızın istediğiniz cümle ya da kelime çevirilerinizi hızlı bir şekilde yapmanız mümkündür.

Kullanım ve Gizlilik

Cevirsozluk.com aracılığıyla yapılan tüm çeviri verileri toplanmaktadır. Toplanan veriler herkese açık, anonim olarak paylaşılır. Dolayısıyla Çevir Sözlük kullanarak yapacağınız çevirilerde kişisel bilgi ve verilerinizin yer almaması gerektiğini hatırlatırız.

Cevirsozluk.com kullanıcılarının çevirilerinden oluşturulan içerikte argo, küfür vb. uygun olmayan öğeler bulunabilir. Oluşturulan çeviriler her yaş ve kesimden insanlar için uygun olamayabileceğinden dolayı, rahatsızlık duyulan hallerde siteminizin kullanılmamasını öneriyoruz. Kullanıcılarımızın çevirilerle eklediği içeriklerde telif hakkı ya da kişiliğe hakaret vb. öğeler bulunuyorsa site yönetimiyle iletişime geçilmesi halinde gerekli düzenlemeler yapılacaktır.

Sitenize ya da blogunuza Türkçe Bulgarca çeviri ekleyin:
l

İliyana Yotova dünyadaki Bulgarları şerefli bir bayramı birlik ve beraberlik içinde kutlamaya çağırdı

Bulgaristan Prensliği ile Doğu Rumeli’nin Birleşme Günü vesilesiyle Cumhurbaşkanı Yardımcısı İliana Yotova dünyadaki Bulgar soydaş   derneklerine hitaben bir mesaj yöneltti.

Bugün Bulgaristan’ın kutsal bir bayramı olan 6 Eylül 1885 Birleşme Günü’ni kutluyoruz. Bu, Üçüncü Bulgar Çarlığının onurlu devletçilik eyleminin bir ifadesidir ”, diye belirtiyor Yotova.

Bu tarihsel olaya katılan kahramanların adlarını ve Prens Birinci Aleksandır Batenberg’in  desteğini anımsatırken cumhurbaşkanı yardımcısı şöyle dedi: 

"Bütün halkımızın bu mücadelesi Berlin Antlaşması kararlarını revize etti, uğratıldığımız toprak ilhakını düzeltti, Büyük Güçleri yeni bir dünya düzeni kurmaya teşvik etti, Birleşme’den 20 kadar yıl sonra Bulgarların Balkanlar’da elimizden alınan diğer toprakları devletimize katma mücadelesinin yolunu açtı. ” 

Cumhurbaşkanı Yardımcısına göre Halk Meclisi binası üzerindeki ‘Güç Birlikten Doğar’ yazısı rastgele bir mesaj değildir. Yotova, 6 Eylül Birleşme Günü’nün Bulgar tarihindeki birlik ve beraberliğin büyük sınamalarından biri oduğuna da işaret etti.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı İliana Yotova kutlama mesajının sonunda şöyle dedi:

Bulgaristan’ın geçmişine saygınız ve onurlu bir bayramda hep birlikte olmak gibi yurtsever fikrinizden dolayı sizleri tebrik ediyorum". 


Bulgaristan Türk edebiyatı sahasında çocuk şiirleri, şiir ve gezi yazısı türlerinde ilk Türkçe eserleri veren Ahmet Şerif Şerefli, Bulgaristan Türk edebiyatının önemli isimlerinden biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Türk kimliğinden ödün vermediği için iki yıl Sofya Cezaevinde tutuklu kalan ve çeşitli işkenceler gören Şerefli, 1989 zorunlu göçüyle Türkiye’ye gelmiş ve yazın hayatına Türkiye’de devam etmiştir. Bu çalışmada Ahmet Şerif Şerefli’nin hayatı, eserleri ve sanat telakkisini merkeze almaktadır. Çalışma, “Giriş”, “Sonuç”, “Dizin” ve “Kaynakça” dışında beş bölümden meydana gelmektedir. “Giriş”te Bulgaristan Türklerinin yaşamış olduğu göç süreçlerine dair genel bilgiler verilmiş ve Ahmet Şerif Şerefli’nin Bulgaristan Türk edebiyatı içerisindeki yeri belirtilmiştir. “Birinci Bölüm”de, Balkanlara genel bir bakış adı altında Türklerin ve Osmanlının Balkanlara geçiş süreci hakkında bilgi verilmiştir. Bunun yanında Bulgaristan Türklerinin yaşadığı bölgelere yer verilmiş, Bulgaristan Türklerinin sözlü ve yazılı eserleri ele alınmış ve Bulgaristan’da 1918-1989 yılları arasında öne çıkan sosyal ve siyasi olaylara değinilmiş, böylece Ahmet Şerif Şerefli’nin, yetiştiği siyasi atmosferin anlaşılması hedeflenmiştir. “İkinci Bölüm”de, Ahmet Şerif Şerefli’nin hayatından bahsedilmiş, çalışma hayatına dair bilgiler verilmiş, siyasi fikirlerindeki değişimlere ve mahkûmiyet sürecine değinilerek eserlerinin oluştuğu ortamın özellikleri ortaya koyulmuş ve sanatını besleyen ögelere yer verilmiştir. “Üçüncü Bölüm”de, Şerefli’nin sanat ve dil anlayışı ele alınmıştır. “Dördüncü Bölüm”de, sanatçının nazım eserleri genel bir bakış çerçevesinde tanıtılmış ve nesir eserleri tahlil edilmiştir. “Beşinci Bölüm”de ise Ahmet Şerif Şerefli’nin şiirlerinin biçim açısından ve tematik açıdan incelenmesi yapılmıştır. “Sonuç” kısmında çalışma sayesinde ortaya çıkarılmış hususlar ve bulgular dile getirilmiştir. Çalışma yapılırken Ahmet Şerif Şerefli’nin sanat anlayışının ve özellikle şairliğinin ön plana çıkarılması amaçlanmıştır.

 

Ahmet Şerif Şerefli is one of important names of Bulgarian Turkish Literature who created Turkish works of art such as children poems, poetry and travel writings. Because of not giving up his Turkish identity, he stayed and was tortured in Prison of Sofia for two years. He went to Turkey due to the forced migration in 1989 and continued his literature life there. This study focuses on Ahmet Şerif Şerefli’s life, works and sense of art. The study consists of five chapters other than “Introduction”,“Conclusion",”Index” and “Bibliography”. In the introduction chapter, an outline of the migration process of Bulgarian Turks is given and the place of Ahmet Şerif Şerefli in Bulgarian Turkish Literature is indicated. In the first chapter, the transition process of Turkish people and The Ottoman Empire to The Balkans is described as a general overview of Balkans. In addition to this, the territories that Bulgarian Turks live is studied, the written and the oral literature of Bulgarian Turks is described and the outstanding social and political events in Bulgaria between the years of 1918 and 1989 is mentioned in the study. By this way, understanding the political atmosphere that Ahmet Şerif Şerefli was grown is aimed. In the second chapter, Ahmet Şerif Şerefli’s biography is briefly referred, his working life is mentioned and by looking into the changes in his political ideas and touching on the time of his sentence the ambiance which his art was created in is brought to the surface. In the third chapter, his perception of art and language is discussed. In the fourth chapter, Şerefli’s art of poetry is presented with a general perspective and his prose works is analysed. The theme and form of his poetry is examined in the fifth chapter. In the conclusion, the aspects and findings which is brought to light by this study, is expressed. While preparing this study, bringing Ahmet Şerif’s sense of art and particularly his poesy into the forefront was the main goal.

 

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir