Hakaret sayılmayan kelimeler nelerdir? Son zamanlarda tarafımıza sıklıkla sorulan bir sorudur. Mahkemelerin dahi karar vermekte zorlandığı bu konuda tek tek hangi kelimelerin hakaret sayılıp sayılmadığını yazacağız. Hakaret sayılmayan kelimeler kanunda açıkça belirtilmemiştir. Bu durumla ilgili olarak kararı adli soruşturmayı yapan savcılık veya yargılamayı yapan mahkeme verecektir. Hakaret suçu, Türk Ceza Kanunu maddesinde düzenlenmiştir. Hakaret suçunun temel halinin cezası üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Hakaret suçunun kamu görevlisine karşı veya diğer nitelikli hallerle işlenmesi halinde suçun cezasının alt sınırı 1 yıldan az olamaz. Hakaret suçunun alenen işlenmesi halinde ise suçun temel halinin cezası 1/6 oranında arttırılır. Hakaret sayılmayan kelimeler ve sözler kanunda tek tek sayılmamıştır. Yargıtay’ın yerleşik kararlarıyla belirlenen, kategorik bir biçimde hakaret sayılmayan sözler şunlardır:
Hakaret suçu iddiasıyla şikayet edilen durumda, asliye ceza mahkemesi kelimelerin hakaret niteliği taşıyıp taşımadığını araştıracaktır. Asliye ceza mahkemesi hakaret davası sürecinde taraflar arasında gerçekleşen olay veya durumda failin hakaret etme kastı ile hareket edip etmediği araştırılacaktır. Somut olayda önemli olan fiilin şahsı toplum içinde değersizleştirme veya itibarını zedeleme niteliği taşıyıp taşımadığıdır. Sosyal medya kullanımının arttığı bu dönemde “Hangi kelimeler hakarete girer?”, “Hangi kelimeler hakaret sayılmaz?” gibi sorular daha çok önem kazanmıştır. Zira sosyal medya kullanıcıları bu ayrımı bilmediği için çoğu zaman farkında olmadan hakaret suçu işlemekte ve Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaktadırlar.
Hangi kelimelerin hakaret sayılmayacağı, hangi kelimelerin hakaret olarak kabul edileceği Türk Ceza Kanununda tek tek sayılmamıştır. Fakat kanunda hakaret suçunun tanımı yapılmıştır. Hakaret suçunun oluşabilmesi için hangi unsurların olması gerektiği belirtilmiştir. İlk olarak hakaret suçunun oluşabilmesi için kişinin söylemiş olduğu sözler, karşı tarafın şerefini, haysiyetini veya itibarını zedelemeli ve kişiyi küçük düşürecek sözler olmalıdır.
Hakaret suçu kapsamında “Hangi kelimeler hakarete girer?”, “Hakaret sayılan kelimeler nelerdir”, “Hukukta hakaret sayılmayan kelimeler?” ve Yargıtay’ın bu konuda almış olduğu kararları makalemizde ele alacağız. Hakaret sayılmayan kelimelerden birini söylemiş ve yargılama geçiriyorsanız bu makalemizi okuyabilirsiniz. seafoodplus.info
Türk Ceza Kanunu kapsamında hakaret suçu oluşmaması için 2 durum olmalıdır. Bunlardan ilki suçun unsurları oluşmaması, ikincisi hukuka uygunluk sebepleridir. Suçun unsurları oluşmadığı durumlarda kaba ve nezaket dışı söz olarak değerlendirmektedir. Hakaret sayılmayan kelimeler Yargıtay kararları ışığında;
Üstte sayılan sözler karşı tarafın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmadığı gerekçesiyle hakaret suçundan ceza verilmez. Kaba ve nezaket dışı değerlendirmektedir.
Yargıtay’ın hakaret saydığı kelimeler üstte sayılanlar dışında kişinin onur ve şerefini zedeleyen kelimelerdir.
Keza, kişiye herhangi bir olayla irtibatlandırmadan, soyut olarak yakıştırmalarda bulunulması hâlinde de, hakaret suçu oluşur. Kötü bir niteliği veya huyu ifade eden sözler, somut bir fiil veya olguyla irtibatlandırılmadıkları halde, yine de hakaret suçunu oluştururlar. Örneğin, bir kimseye serseri, alçak, hayvan denmesi hâlinde, somut fiil isnadı söz konusu değildir. Aynı şekilde kişiye soyut olarak hırsız, rüşvetçi, sahtekâr, fahişe gibi yakıştırmalarda bulunulması hâlinde de hakaret suçu oluşmaktadır. Kişinin bedenî arızasını ifade etmekle veya kişiye bir hastalık izafe etmekle de hakaret suçu işlenmiş olur. Örneğin, kişiye kör, şaşı, topal, kambur, kel vs. demekle; kişiye “psikopat, frengili veya AIDSli demekle, hakaret suçu işlenmiş olur
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay Ceza Dairesi kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir: Yargıtay 18 kararları, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığını ifade etmektedir.
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay Ceza Dairesi kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir: Yargıtay 18 kararları, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığını ifade etmektedir.
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay Ceza Dairesi kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir: Yargıtay 18 kararları, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığını ifade etmektedir.
Gibi sözlerSerzenişler Çıkışlar.
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir: Yargıtay Ceza Dairesi, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığını ifade etmektedir.
Gibi sözlerSerzenişler Çıkışlar
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay Ceza Dairesi kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir: Yargıtay 18 kararları, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığını ifade etmektedir.
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir: Yargıtay Ceza Dairesi, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığını ifade etmektedir.
Gibi sözlerSerzenişler Çıkışlar
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir: Yargıtay Ceza Dairesi, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığımı rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçumun unsurlarının oluşmadığını ifade etmektedir.
Gibi sözlerSerzenişler Çıkışlar.
Şeklindeki bu sözleri Yargıtay kaba hitap tarzı olarak kabul etmektedir. Yargıtay Ceza Dairesi, sıralıca belirtilen sözlerin söylenmesi halinde hakaret suçunun oluşmayacağını, söylenen sözlerin kaba hitap tarzında olduğunu ve kişilerin onur, şeref ve saygınlığımı rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarınım oluşmadığını ifade etmektedir.
Türk Ceza Kanunu’nun maddesine göre, “bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.” Nefret ve hakaret saikiyle söylenmesi halinde ceza verilir. Yargıtay aşağıdaki eylemleri hakaret kapsamında değerlendirmiştir.
İnternet kullanımının insan hayatına sağladığı kolaylıklar gözlemlendiğinde hiç şüphesiz interneti yüzyılın en değerli buluşu olarak kabul etmek gerekir. Fakat bu kadar faydalı bir iletişim aracı olmasına karşın internet ve sosyal medya doğru amaçlar için kullanılmadığı takdirde en tehlikeli silah olmaktadır. Verdiği zarar ile kişilerin maddi ve manevi bütünlüğüne karşı büyük sonuçlara neden olmaktadır. Hakaret suçunun unsurlarını oluşturan ifadeler belli özel koşullar altında suç kabul edilmemektedir. Yani hakaret edilse dahi bu durumlar varsa suç oluşmayacaktır.
Hakaret suçunun oluşabilmesi için, söylenen sözlerin kişilerin onur, şeref ve saygınlığımı rencide edici boyutta olması aramaktadır. Kaba hitap tarz niteliğindeki sözlerin hakaret suçunun oluşumuna vücut vermeyeceği, bu sözlerin söylenmesi ile hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı Yargıtayın çeşitli kararlarında vurgulanmaktadır. Kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerin neler olduğu konusunda Yargıtay bir takım ölçütler koymuştur. Bu durum olaya, zamana, yere, ortama, kişilere göre değişebilmektedir.
Hakaret suçlarında korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığıdır. Hakaret suçunun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürme amacıyla gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Bir hareketin hakaret niteliğinde olup olmadığı bazı hallerde nispilik arzeder. Yani hakaret olduğu iddia edilen eylem, zamana, yere ve duruma göre değişebilir. Suç nasıl işlenirse işlensin sesli, yazılı veya görüntülü iletiyle işlenmesi halinde hakaret suçunun cezası verilir. Yeni düzenleme de hakaretin işlenmesi bakımından huzurda hakaret ile gıyapta hakaret arasında herhangi bir fark öngörmüş değildir. fiilin iletiyle işlenmesini huzurda hakaretin bir unsu nu olmaktan çıkarmıştır. iletiler artık huzura eşit sayılan araç değildir.
Oğlan kelimesi Türkçe bir terimdir ve genellikle erkek çocukları ifade etmek için kullanılır. Türkçede oğlan kelimesi, genç erkekleri veya erkek çocukları belirtmek için sıkça kullanılan bir ifadedir. Ancak, kullanıldığı bağlama ve tonlama şekline bağlı olarak argo veya küçültücü bir anlam da taşıyabilir. Bu nedenle, kelimenin kullanımına ve konuşma ortamına dikkat etmek önemlidir.
Sinan Oğanın Cumhurbaşkanlığı Seçimi ile ilgili karar sonrası sosyal medya üzerinden çok fazla eleştiri veya hakarete maruz kaldığı görülmektedir. Soyisminden dolayı sosyal medya kullanıcıları Sinan Oğlan kelimesi kullanarak kendisini hedef almaktadır. Yerleşik kararlar ve kelimenin anlamı doğrultusunda oğlan kelimesi hakaret değildir. Fakat kullanılırken dikkat edilmelidir. Yine Sinan Oğana karşı oğlum kelimesi çok fazla kullanılıyor. Oğlum kelimesi de hakaret değildir. Oğlum veya oğlan kelimelerine ilişkin kararlar şu şekildedir;
Olay günü sanığın katılana söylediği kabul edilen Sen nasıl yüzlük kağıda altmış sekiz verirsin, işlemediğin yerden sorar, soyadı küçük yazıldı diye puan kırarsın, oğlum sen kimsin sen, bana bak oğlum şeklinde kaba hitap tara niteliğindeki sözlerinde hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden mahkumiyet karan verilmesi kanuna aykırı (Yargıtay CD (E / K / T: )
İnceleme konusu somut olayda, sanığın ceza infaz kurumda görevli memura yönelik sarf ettiği Sert yapma lan, sen kimsin işimiz var gidiyoruz oğlum sözlerinin nezaket dişi kaba hitap tarzı olup sövme, somut bir fiil ya da olgu isnadı olarak kabul edilemeyeceği, katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurları oluşmadığından, sanığın beraati yerine hükümlülük kararı verilmesi bozmayı gerektirmiş. (Yargıtay CD (E / K: / T: )
Sanığın polis memuruna söylediği Oğlum sen daha toysun, bebesin, daha polis olamamışsın şeklinde kaba hitap tarzı niteliğindeki sözlerinin muhatabının onur, şeref ve saygınlığımı rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden mahkumiyet kararı verilmesi kanuna aykırı (Yargıtay 18 CD E: / K: / T: )
Adana’nın en önemli özelliklerinden birisi de kendine has bir lügati olmasıdır. Bu başka şehri görecek herkes için günlük hayatta sıkça kullanılan bambaşka bir kelimeler
Anarya: Geri vites, ya da geri gitmek. Fransızcadaki ‘En arrière’ lafının okunuşudur aynı zamanda. İşgal yıllarından kalma bir söz olarak Adana lügatindeki yerini almıştır.
Araya gitmek/vermek: Boşa gitti, değeri bilinemedi, ziyan oldu.
Avel: Aptal anlamında. Aval aval bakmanın bir türü.
Banadura: Domates
Baldırcan/Balcan: Patlıcan
Bayaktan: Az önce
Bici bici: Dünyanın en orjinal ve en güzel tatlısı. İçinde buz, pişmiş nişasta, pudra şekeri bulunur. Üzerine de kırmızı bir şerbet dökülür. Hemen hemen her köşe başında, özellikle yazın bulunabilir. Sadece “bici” diye de ifade edilebilir.
Bıcı bıcı: Bici bici’yle karışmaması hayati önem taşıyan, banyo yapmak anlamındaki çocuksu ikileme. “Bir gel de bıcı bıcı yiyek” diyerek hava atmaya çalıştığınız Adanalı arkadaşınızın bir kaşının stratosfere yükselmesine sebep olabilirsiniz.
Belik: İki yandan örgü.
Bocit: Sürahi. “Boca etmek” yani dökmek anlamında sözden türemiş olması muhtemeldir.
Cardın: Büyük fare. Misal Fransızcada bahçe anlamına gelen “Jardin” (jarden diye okunuyor) kelimesiyle anlamsızcasına benzerliği var ama, muhtemelen alakası yoktur…
Cılk: Çürük. Bozulmuş, kokmuş yumurta
Cındırık: Etin içindeki sinir. Adana’da yolunuz bir kasaba düştüyse, mutlaka “Cındırıksız et” istediğinizi söylemeniz gerek.
Cıncık: Cam ve cam eşya
Cibiliyet: Geçmiş. Cibiliyetsiz, geçmişi olmayan, soysuz anlamında. İğrenç bir insan yani.
Cücük: Herhangi bir meyvenin, bitkinin ya da o tip yiyecekle alakalı şeyin en küçük yeri. Misal soğanın cücüğü, en ortasındaki bölümüdür. Adana’da soğanın cücükleri bir araya toplanır, hafifçe yağda çevrilir, sonra da üstüne nar ekşisi dökülür ve afiyetle yenir mesela.
Cülük: Kanatlı hayvan yavrusu. Misal civciv. Kuzen anlamında mesela “Emmimin cülüğü” gibi de kullanımları vardır.
Çimmek: Yüzmek.
Çömçe: Kepçe
Çul: Kilim.
Daraba: Kepenk
Darı: Mısır
Devrisi gün: Sonraki gün, ertesi gün
Dinelmek: Ayakta durmak. “2 saattir sıcağın alnında dineliyorum” diyerek sizi bekleten birine kızabilirsiniz mesela.
Döş: Göğüs. “Döşünü kapa da üşütme” şeklinde cümle içinde kullanımı yaygındır.
Eftik: Atıştırmalık yiyecek. “Eftiklenmek” şeklinde kullanıldığında, abur cubur yemek anlamına gelir.
Eke: Güçlü erkek, kibirli, ukala.
Elikmek: Utanmak, çekinmek. Misafire “buyurun niye almıyorsunuz” manasında “elikmeyin elikmeyin!” denir.
Enik: Yavru köpek
Eşkere: Boş konuşmak
Gadasını aldığım: Kurban olayım. Günah, suç, kabahat
Galan: Artık, hadi. “Galan gel de gidek” dendiğinde “Sabrım tükeniyor bak, yakında gelmezsen fena olacak” anlamı çıkabilir.
Ganeri: Yavaş olmak, tembel adam, mezbaha.
Gellebicin: En iri tatlı su balığı anlamındaki söz. Daha çok Seyhan baraj gölündeki enteresan, Japon balığına benzer tatlı su balıkları için kullanılır.
Gıllik: Küçük
Gıllicik: Küçücük. Cümle içinde kullanıldığında cılız, perişan gibi anlamlara da gelebilmektedir. Örneğin “Necati’nin oğlanı gördün nü, nişanlısıynan işler bozulunca gıllicik kalmış!”
Gottik: Küçük. Gotik mimari ve çok sonrasında gelen kaşı gözü simsiyah boyayıp sürekli mutsuz takılma modası olan “gotik” olmakla ne alakası var diye sorarsanız, hiçbir alakası yok.
Göynek: Gömlek
Helke: Kova
Heye: Evet
Hipo: Çamaşır suyu
Hoşşik: Şımarık, Hoppa.
Kelle: Kişi
Kertiş: Küçük sarı kertenkele
Kıytırık: Uyduruk
Kındırık: Aralık. Misal kapının ya da pencerenin aralık kalması durumlarında kullanılabilir.
Kopil: Küçük
Küncü: Susam
Laylon: Traktörün arkasındaki römork. Römork kelimesinin nasıl olup da ‘laylon’a dönüştüğü, hayatın en büyük gizemlerinin başında geliyor.
Mavra: Geyik muhabbeti. Su değirmenine de deniyor.
Malamat: Rezil olmak. Rezil rüsva olmak anlamında “malamat olmak” diye de kullanılır.
Manık: Kedi yavrusu
Mırra: Özel çekilmiş, acı mı acı Türk kahvesi. İtalyanların ultra mega shot espresso’larını getirin, mırra yanında hiç kalır. O derece…
Mimtan: Gömlek
Mitil: Döşek. Mitili atmak, döşeği sermek. Bir yere artık yerleşmek, yayılmak anlamında.
Peşkir: Havlu, kurulama bezi.
Şalgam: Şalgam bitkisinin suyundan yapılan içecek. “Misal portakalın da suyunu çıkarıyorsun, o zaman adına portakal mı diyorsun? Hayır! Portakal SUYU diyorsun. Demek ki o da Şalgam SUYU olmalı” diyenlerle saatler süren varoluşsal tartışmalara gebe olan kelimedir de aynı zamanda.
Sınık: Kırık-çıkıkçı anlamındaki eski kelime
Şırdan: “Koyunun her yanını yiyoruz, tamam. Ama midesinden birkaç çeşit yemek çıkartalım bence” diye düşünen bir Adanalının icat ettiği, sakatat gibi, kokoreç gibi, mumbar gibi bir yemek.
Sırıncıtmak: Kanırtmak, üzerek bekletmek. Mesela işveren işçisine yapıyor.
Sokum: Dürüm. “Sokum isten miiiiiiii” diye bir cümle duyduğunuzda bunu hakaret gibi algılamayın mesela. Aslında “Dürüm ister misin” denilmeye çalışılıyordur, gayet de kibarca bir söylemdir yani. T
Taka: Pencere
Taman: Zaten.
Teker/ Velespit: Bisiklet. Cümle içinde kullanmak gerekirse; “Atla tekere de çarşıdan 6 yumurta kap gel” şeklinde, özellikle Pazar sabahları emir kipi eşliğinde kullanımı da vardır.
Tıskıyit: Hadi canım sen de! Bazen de “Aman Allah’ım” anlamında kullanılabilir.
Zaar: Herhalde. “Zaar bizimkinin gönlü de oğlana düşmüşse…” şeklinde cümle içinde kullanılabilir.
Zibil: Kırıntı şeklinde çöp. Ermeniceden geçen bir kelimedir.
Zorsunmak: Üşenmek
Zumzuk: Yumruk