FRAGMANI İZLE
İzlemek İstiyorum
Eleştiri yaz!
Ceyda T., yaşamını Ankara'da sürdüren sıradan bir annedir. Eşi Sinan ve kızları Burcu'ya fiziksel dünyada olmayan bir mahlukat musallat olur. Nereden çıktığı belli olmayan bu cin, bedensiz bir varlıktır ve aileye olan şiddetli saldırıları durmak bilmez. Ankara GATA Tıp Fakültesi’ne müracaat eden ailenin evlerine video kayıt sistemi kurularak, evin takip altına alınmasına karar verilir. Herkes ailenin aklını yitirdiğinden şüpheleniyorken kamera kayıtları gerçeğin ortaya çıkmasına vesile olacaktır. Türk korku sinemasına Dabbe serisi ile adını yazdıran Hasan Karacadağ'ın kendi öğrencilik yıllarında karşılaştığı gerçek bir olaydan esinlenerek kurguladığı film, korku ve gerilim türünü gerçeklik ile harmanlanma iddasındaki bir yapım. Karacadağ filmlerine Anadolu'nun korku kültüründeki motiflerini kullanmayı sinemasının alameti farikası haline getirmiş durumda.
Hasan Karacadağ 'deniyorum' diyerek çektiği Dabbe (D@bbe) serisine bir türlü basın gösterimi ya da gala yapmıyor. Sinema yazarlarından intikam aldığını düşünmekteyim. Orası ayrı bir konu ama yeri gelmişken söylemek istedim. Gelelim D@bbe: Bir Cin Vakası'na. Hasan Karacadağ batının şeytanının karşısına cini koyduğu için filmleri de o minvalde oluyor yani Semum bir şeytan etkisi yaratıyor, Dabbe serisi de kötülüğü, kıyameti ve insanlığı esir alan teknolojiyi seafoodplus.info: Bir Cin Vakası bu kez Paranormal Activity'nin izinde. Yani buluntu/found footage yöntemini kullanıyor. Ve filmi gerçek bir vakanın eşliğinde sunuyor. Yani yaşanmış bir olayın buluntularının içindeyiz. Ceyda uyurgezerlik sorunu yaşadığı için evin çeşitli yerlerine yerleştirilen kameralar eşliğin de olaylara vakıfız. Bir de kocasının elinden düşmeyen, illa buluntu mantığına uysun diye gerekli gereksiz kayıtta olan bir k
Eleştirinin tamamıÖneriler
En iyi ve en faydalı yorumlar
merakla bekliyorum
10 puan verdim puan artar diye ama artmadıFilmin nasıl çekildiğinden yana olayların gerçek olacağı beni korkutuyorFilme gelince ne diyeceğim bende kalsın
Aslında ürkütücü ve süper bir konu seçmişler Ama malesef Anlatım dii yüzünden çok zayıf film olmuşseafoodplus.info filmden etkilenmiştim ama bunu çoluk çocuk gülerek izledik/3
çekilmesine çekilsinde biraz daha mantıklı çekilsin,filmin vcd sini aldım ve arkadaşımın tavsiyesiyle seafoodplus.info yi takıp izledim ve daha sonra ne kadar haklı olduğunu anladım ilk vcd (filmin yarısı) tamamen bomboşseafoodplus.info gibi İmam vs Semum sahneleri ya da Dabbede ki gibi adamın boynuna oyuncak yılanı dolayıp ölmüş sahneleri umarım olmaz korkudan çok komediye dönüyor,sağlam ses efektleri varsa başarılı bir film olacağına inanıseafoodplus.infoyum filmden
-Film toplam 7 gecede geçiyor.
- Filmin yapımcısı ve yönetmeni Hasan Karacadağ, filmde kullanmak için edindiği video görüntüleri ve adli kayıtların kendisini bile ürküttüğünü belirtiyor ve filmde gerçek cin görüntüsü içeren video kayıtlarını da kullandıklarını aktarıyor.
Ülke Türkiye
Dağıtımcı UIP Türkiye
Yapım yılı
Metrajuzun metrajlı film
İlginç Detaylar 2 başlık
Bütçe-
Dil Türkçe
Görüntü formatı -
RenkRenkli
Ses formatı-
Yapım formatı-
Viza numarası-
Bu filmi sevdiyseniz, şunlar da ilginizi çekebilir: : Yılın en iyi filmleri , En iyi film: Korku, {Genre} türündeki en iyi filmler :
Tüm Sinema Haberleri
En Popüler Fragmanlar
Vizyondaki En İyi Filmler
Hasan Karacadağ: Bir Sinema Vakası
Belki inanmayacaksınız ama yılında Dabbe: Bir Cin Vakasının fragmanı başta Amerika olmak üzere Kanada, Japonya, İngiltere, Almanya, Macaristan gibi ülkelerde en fazla paylaşılan yabancı film fragmanlarından biri oldu. Dabbe 2 () için de ilginç açıklamalarda bulunan Todd Brown tarafından seafoodplus.infoda hakkında bir yazı kaleme alınan filmin ünü, sosyal paylaşım sitelerinde hızla bir şekilde yayıldı.[1]
Filmlerine dünya genelinde bir ilginin olduğunu yönetmenin ağzından da duyuyoruz. Mesela Hasan Karacadağ, Milliyet gazetesinde yayımlanan bir röportajında kendisine yöneltilen Sizin yaptığınız Türk korku türünün yurt dışına açılma şansı nedir? sorusuna, Yurt dışından çok iyi tepkiler geliyor. Son filmim 16 ülkede vizyona girdi. Daha çok Avrupada gösterime girdi. Bir Cin Vakası ve El Cin filmlerine Almanyada çok izleyici geldi. Sadece oradaki Türkler değil Almanlar da izlemiş. demiştir.[2]
Tabii ki Karacadağın açıklamaları bununla sınırlı değil. Her röportajında filmleri için birçok kez cin çıkarma seanslarına katıldığını söyleyen Karacadağ, bildiğiniz üzere bu konuda insanın aklının almayacağı açıklamalar yapmaktan da geri kalmamıştır. Cin çıkarma seanslarında elde edilmiş gerçek cin görüntüleri(!), belki de yönetmenin bu konudaki en çarpıcı açıklamalarındandır. Dilerseniz onlardan bazılarını hatırlayalım:
Suriyeli bir genç kız, Urfa üzerinden tedavi için Diyarbakıra getiriliyor. Kızdan cin çıkartılmaya çalışılırken biri bu seansı videoya çekiyor ve ekrana bir görüntü geliyor. O görüntüyü filmde cinlerin göründüğü sahneye koydum.[3]
dan beri bu tip vakaları gözlemliyorum. En son, içine cin girmiş beyaz tenli bir kızın içindeki cinle konuşulurken kızın 10 saniyeliğine zenciye döndüğünü gördüm. Bunun hiçbir tıbbi açıklaması yok.[4]
Cinlere kafayı fazlasıyla takmış olan Karacadağ, bir başka röportajında ise Cinler gerçekten göründüler yani sorusuna, Evet. Filmlerimde bu varlıkların gerçek olduklarını iddia ediyorsam ve buna inanıyorsam, onlarla ilgili konuşulduğunda bir şekilde o mekânda belirirler diyorsam, kameraya da bazı görüntüler takılmışsa bunu neden basınla paylaşmamayım? Gidiyorum filmleri gerçek cin olaylarının yaşandığı iddia edilen izbe evlerde çekiyorum. Görüntüleri ekiple izlediğimizde bizim işimiz olmayan yansımalar görüyoruz. Delilim olmasa, yaptığıma yanlış de[5] diyecek kadar ileri gitmiştir. Hatta cinlerin filmlerine müdahalede bulunmuş olabileceklerini bile ima etmiştir!
Karacadağ, sadece cinlerle ilgili yaptığı iddialı açıklamalarla değil, korku filmi çekmeye son derece bilimsel yaklaştığı(!) icatları ile de kafa karıştırmayı başarmıştır. Yönetmen, daha önce Dabbe 2 için kullandığı filmde olmayan bir görüntüyü beyinde oluşturan ses gibi hiç duyulmamış bir teknolojinin bir benzerini ise yıllar sonra el-Cin () filminde kullanmış ya da öyle olduğunu iddia etmiştir! CMAB (consciousness, mind and brain) tekniğinin kullanıldığı metot için Karacadağ, özgün fikrin kendisine ait olduğunu, ilk kez Japonyada denediğini ve filmi sinemada bir kez izledikten sonra beyinde defalarca tekrar izlemeyi sağlayan bir bilinçaltı sistemi olduğunu söylemiştir.[6]
Gerçekliğin Peşinde Korkarken
Gelelim Hasan Karacadağın dünya genelindeki popüler korku sinemasını yakından takip etmesi meselesine Hatırlarsanız ilk Dabbe () filmi popüler bir Japon filminin uyarlamasıydı. Karacadağın ikinci filmi olan Semum () serbest bir The Exorcist (Şeytan, ) uyarlamasıyken, nihayetinde Dabbe: Bir Cin Vakası da bir anlamda Paranormal Activity () uyarlaması olarak arzı endam etmişti. Bahsi geçen özgün filmlerin gösterime girdiği dönemde başarılı olduğu göz önünde bulundurulursa, Karacadağın sürekli gişede başarılı olmuş filmleri kendine ilham kaynağı olarak seçmesinin bir tesadüf olmadığı ortadadır. Üstelik bu deneme yanılma yöntemlerinin sonunda found footage türünü iyice özümseyen Karacadağ, yavaş yavaş tamamen gerçek hikayeler üretmeye başlayacaktır. Bu durumun, genele baktığımızda fantastik hikayelere mesafeli duran ve gerçekçi bir toplum olan Türk halkının şüphesiz daha çok hoşuna gittiği aşikârdır. Belki de Dabbe serisinin başarı merdivenlerini çıkmasının altında yatan sebeplerden biri de bu gerçeklik arayışıdır.
Buluntu Filmlerin Cazibesi
Serinin üçüncü filmi olan Dabbe: Bir Cin Vakasında bu gerçeklik arayışı Ceyda T. Vakası gizemi altında filmin bel kemiğini oluşturuyor. Alışık olduğumuz üzere filmin girişinde yine bir uyarıyla karşılaşıyoruz ama bu sefer ki dinleyeceğiniz her şey gerçektir uyarası! Akabinde gelen doktor raporu görüntüsü ve telefon görüşmesi kaydı, seyirciyi güven ağına düşürmek adına atılmış gerçekçi adımlardan. Aslında yönetmenin gerçekçi olma çabasını, Dabbe 2nin sonundaki -buluntu film algısını az da olsa hissettiren- hareketli kameralarda görmüştük. Karacadağın gerçeklik algısı için yaptığı bu hamle, bu sefer evrilerek tam anlamıyla bir buluntu filme dönüşüyor. Tabii bu noktada Dabbe: Bir Cin Vakasının sinemamızdaki ilk buluntu film örneği olmadığını da vurgulamak gerekiyor. Daha öncesinde korku ve komediyi iç içe geçirmeyi deneyen Ada: Zombilerin Düğünü () ve The Blair Witch Project (Blair Cadısı, ) filmine fena halde öykünen Karadedeler Olayı () filmleriyle türün ilginç yansımalarını ülkemizde görmüştük. Özellikle Karadedeler Olayının altını çizmek gerekiyor. Zira Dabbe: Bir Cin Vakası, lanetli köy unsuru ile Karadedeler Olayını akla getirmiyor değil. Ama tabii ki filmin beslendiği asıl altın madeninin Paranormal Activity olduğunu birçok sahnede fark ediyoruz. Özellikle tekinsiz gece sahneleri, eve yerleştirilen kameralar, evde sürekli kamera ile dolaşan koca figürü bu düşüncemizin daha da güçlenmesine sebep oluyor. Ama yönetmen aynı malzemeleri kullansa da bir anlam yaratmak yerine her şey gerçek demenin kolayına kaçtığı için filmin, sürekli aynı şeylerin yaşandığı sıkıcı ve gereksiz bir döngüden ibaret hale gelmesine maalesef engel olamıyor.
Bu Bir Dabbe Filmi Değildir!
Dabbe demek, internet demektir. Dabbe demek, teknoloji demektir. Bu filmde Dabbenin internet ve teknolojiyle hiçbir bağı kalmamış. Bu bağlamda filmin özgün fikirler üretmeye çalıştığı yegane tarafını da kaybettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Anlayacağınız Dabbe: Bir Cin Vakası ile bir korku figürü olarak Dabbe, klasik found footage makyajının altına saklanmış basit bir öcüye dönüşüyor. Zaten filmin zorlama birkaç sahnesi dışında önceki iki Dabbe filmi ile neredeyse hiçbir bağı yok! Dabbe 2 filminin başında gördüğümüz hayali parşömene benzer bir başka unsuru bu filmde de görüyoruz. Bu şekilde Dabbenin sadece Kuran-ı Kerimde geçmediği ve bütün dünyaya yayılan bir efsane olduğu güya ispatlanmış oluyor! Ama filmin selefleriyle arasındaki bu bağ, ne filme hizmet ediyor ne de filmin bütünde uygun bir yere koyulabiliyor. Onun yerine ilk iki filmin görüntüleri ile bir bağ kurulmaya çalışılsaydı belki çok daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Mesela Tom Sixin The Human Centipede serisi örnek olarak verilebilir.
Din vs. Bilim
İlk Dabbe filmdeki din-bilim çatışması bu filmde de ucundan kıyısından kendine yer buluyor. Ama bu, mantık zemininde yapılmadığı gibi hiçbir ikna etme gayesi de gütmüyor. Mesela mürekkep yalamış bir avukatın, bir insana cinlerin musallat olduğuna anında inanabilmesi ve bu sarsılmaz inancını, Doktoru karıştırma, bu bambaşka bir mesele! cümlesi ile taçlandırması, seyirci olarak bizi afallatmaya yetiyor. İnandırıcılığın yerle yeksan olduğu, hatta hiçbir şekilde ciddiye alınmayacak bir gerçekliğe doğru yol aldığımız bu noktalardan sonra ayrıntılı kurşun dökme seansı ve kurşun dökmenin inançta önemli bir yer tuttuğunun ima edilmesi gibi unsurlar din perspektifinde sergileniyor. Anlayacağınız bilimsel anlamda elini güçlendiremeyen filmin, din anlamında da kartları doğru oynamadığını hatta seyirciye yanlış bilgiler verdiği manipülasyon hamlelerini sık sık görüyoruz. Her şeye rağmen filmin durağanlığının hoca karakterinin gelmesi ile değiştiğini söylemek gerek. Zira Semum filminin aksine bu filmde gerçek hayatta karşılaşabileceğimiz türden bir hoca karşımıza çıkıyor. Diyalogların da görece iyi yazılması sebebiyle vermek istenilen etki bir ölçüde veriliyor. Bunun dışında Batının uğursuz rakamı 13 yerine, İslam inancından zorla çıkarılan bir sayı olan 88in de altını çizmek gerekiyor. Bu sayı da tıpkı ilk filmdeki @0 gibi sürpriz kisvesi altında veriliyor. Pek ikna edici olmasa da bir sahnede 13 sayısına yapılan gönderme, hoş olarak değerlendirilebilir.
Yedi Lanetli Gece
Köy sahnelerini saymazsak Dabbe: Bir Cin Vakası, neredeyse tek mekânda geçiyor. Film, 7 geceye bölünmüş ve bölümler sürekli gece yarısı başlıyor. Bu noktada başroldeki kadının davranışlarıyla birlikte, cinlerin etkisiyle farklı dillerde konuşması da göz önüne getirilirse akla direkt olarak The Exorcism of Emily Rose (Şeytan Çarpması, ) filmi geliyor. Ayrıca Japon filmlerinde korku unsuru olarak kullanılan kadın figürünün birebir bu filmde de kendine yer bulduğunu söyleyebiliriz. Kadından bir korku unsuru yaratırken oluşturulan bu harman, özgün olmaya çalışsa da etkileyici olmayı bir türlü başaramıyor. Bunun belki de en önemli sebebi, karakterin hiçbir şekilde derinleştirilememesinde yatıyor. Üstelik diğer karakterleri tanıyabileceğimiz sahnelere de hiçbir şekilde özen gösterilmediği için hikayede yerleri son derece eğreti duruyor! Mesela Dabbe 2 filminde de rastladığımız aile içi çatışmalar, bu film içinde hatırlanmayacak kadar lüzumsuz bir yer kaplıyor. Yahut çocukların cin çağırma seansı yaptığı sahne, son derece gereksiz olduğu gibi ne anlatılmak istendiği de belli olmadığı için feci halde sırıtıyor.
Eski Köye Eski Âdet
Film son derece durağan bir yapıya sahip. Hiçbir karakterle özdeşleşemediğimiz için filmin içine de bir türlü giremiyoruz. Buna bir de zamanda yapılan sık atlamalar eklenince işler iyice çığrından çıkıyor. Sözüm ona gerçekçi üslubu korumak adına en gereksiz detaylar bile filme koyulduğu için ortaya çıkan durağanlık, sürekli sanki bir şey olacakmış tedirginliğini yaratmaya kılıf olarak kullanılıyor. Daha doğrusu buna çalışılıyor! Ama neticesinde beklentiler bir türlü karşılanmıyor ve görüp görebileceğimiz yine oradan oraya savrulan eşyalar ya da insanlar oluyor! Görsel efekti bol keseden kullanmayı seven Hasan Karacadağ, bu filmin gerçekçi olmaya çalışan yapısı yüzünden oldukça az görsel efekt kullanıyor. Ama tabii ki uçuşan nesneler ya da aniden kadraja giren garip karaltıları sıklıkla görüyoruz. Bunun yanında özellikle filmlerinin bol kanallı ses kurgularıyla övünen yönetmen, bir anlamda Hasan Karacadağ imzası haline gelen rahatsız edici ses efektlerini bu filmde de kullanmayı ihmal etmiyor. Son tahlilde, yönetmenin önceki filmlerinde oluşturmaya çalıştığı üslupla uzaktan yakından alakası olmayan Dabbe: Bir Cin Vakası, birçok filme öykünerek potasında eritmeye çalıştığı özgün fikirlerden, kafa karışıklığı her dakikasında hissedilen kötü bir kopya çıkarıyor. Doğal olarak ne ülkemizdeki korku türüne ne de ait olduğu seriye bir katkı sunmayı başarıyor.
Dipnotlar
[1] Beyazperde, Dabbe: Bir Cin Vakasının Fragmanı Korku Sitelerini Salladı, 18 Temmuz , seafoodplus.info (Erişim Tarihi: 04 Mart )
[2] Milliyet, Cinler de filmlerimi izlemiş, kurguya girmiş olabilirler, 04 Ağustos , seafoodplus.info (Erişim Tarihi: 04 Mart )
[3] Hürriyet, Bu filmde gerçek cin görüntüsü var, 21 Temmuz , seafoodplus.info (Erişim Tarihi: 04 Mart )
[4] Hürriyet, Bu filmde gerçek cin görüntüsü var, 21 Temmuz , seafoodplus.info (Erişim Tarihi: 04 Mart )
[5] Habertürk, "Gülse Birsel'e cinleri göstereyim, 05 Ağustos , seafoodplus.info (Erişim Tarihi: 04 Mart )
[6] Habertürk, Dabbenin cinleri yeniden böö diyor!, 03 Ağustos , seafoodplus.info (Erişim Tarihi: 04 Mart )