Bugünkü yazıyı hazırlamadan önce bu konuda bilgi veren diğer sitelere de göz gezdirdim. Eğer doyurucu bilgi içeren bir kaynak bulabilseydim, nasıl olsa arandığında bulunuyor, tekrar yazmaya ne gerek var deyip yazmaktan vazgeçecektim. Paylaşılan yazıların tümü birbirinden kopyala yapıştır, yüzeysel bilgiler içerdiği için yazmaya etmeye karar verdim.
Yalnızca yazmak için yazılmış bir içerik, ne okuyucuya bir bilgi kazandırır ne de yazana.
Modern ve pahalı kamp çadırları genellikle 3 ana bileşenden oluşur. Bunlar dış tente ve zeminde kullanılan naylon kumaş, iç tentede kullanılan polyester tül kumaş ve çadırın ayakta durmasını sağlayan pollerdir.
Diğer bileşenler ise dikiş yerlerinde ve ek yerlerinde su sızdırmazlığı sağlayan bantlar, fermuarlar, klips ve tokalardır.
Ülkemizde işinde ciddi ve etik kurallara saygılı biçimde kamp malzemesi satışı yapan tek işletme Decathlon. Ne yazık ki genellikle ekonomik çözümler sunan bu firmanın üst segment malzeme çeşidi yok denecek kadar az. Decathlon dışındaki istisnasız tüm distribütörler gözünüzün yaşına bakmadan yurt dışında yıllar önce üretimden ve satıştan kalkmış, ortalama 5 yıl olan raf ömrünü tamamlamış malzemeleri satıyorlar.
Ülkemizdeki doğa sporları malzemeleri distribütörleri yurt dışında yıllar önce üretim ve satıştan kalkmış, outletlerde bile alıcı bulamayıp elde kalmış ürünleri çok ucuza topluca alıp, burada bize çok yüksek fiyatlara yeni üretim malzeme gibi satmakta sakınca görmüyor.
yılının Aralık ayında, 'ye günler kala Türkiye’de bilinen bir mağazadan MSR Hubba NX tek kişilik çadır aldım. En kötü ihtimal üretimidir diye satın aldığım çadırın aslında üretimi ilk jenerasyon MSR Hubba olduğunu fark ettiğimde artık çok geçti. MSR Amerika ile yazıştım. Onlar da şaşırdılar. 5 yıl önce üretilmiş, üzerine 4 farklı iyileştirilme yapılmış versiyonu olan çadırın ilk faz üretimini bana gazladılar.
Çadır satın alırken ne zaman üretildiğine çok dikkat edin. Size sattıkları model yurt dışında üretimde ve satışta mı, üretim ve satıştan kalktıysa aradan kaç yıl geçmiş, bunları araştırmadan çadır satın almayın.
Kazma, krampon, karabina gibi birkaç malzeme dışında; ayakkabı, bot, ceket, pantolon ve çadır gibi tekstil ürünlerinin raf ömrü 5 yıldır. 5 yıl raf ömrü kullanılan ipliğin, kimyasalların, yapıştırıcı maddelerin, silikon ve poliüretan gibi kaplamaların üretildiği ilk günkü gibi performans sağlayabildiği süreyi ifade eder. 5 yılın ardından bu malzemelerin bir veya birkaçının performansları dramatik bir biçimde düşer. Yani kumaşa belki hemen bir şey olmayabilir, ancak dikiş yerlerinde su sızdırmazlığı sağlayan bantlar çıkabilir, birkaç defa güneşe maruz kaldıklarında silikon/poliüretan kaplamaları soyulmaya başlayabilir, koku yapabilir, vb..
Bir çadır yıkanmaya ihtiyaç duyduğunda kokmaya başlar. Kış aylarında genellikle balkonda pişen yemeklerin kokusu, içinde uyurken vücudunuzdan çıkan nefes ve ter buharı, kamp ateşinden kaynaklı is kokusu gibi etkenler bir çadırın kirlenmesinden sorumlu başlıca nedenlerdir.
Eğer çadırınız kokmuyorsa, üzerindeki kir sizi görsel olarak rahatsız edecek boyutta değilse yıkamanıza gerek yoktur.
Söz konusu çadır 50 liralık festival çadırı değilse; pahalı çadırlarınızın ilk günkü performanslarını sürdürmeleri için, UV ışınlarına karşı koruma ve su iticilik gibi zamanla kaybolan özelliklerini geri kazandırmalısınız.
Güneşin cildiniz üzerindeki etkilerini bir düşünün. Özellikle yaz aylarında, herhangi bir koruyucu krem kullanmadan tüm gün güneşin altında durduğunuzda en iyi ihtimalle cildiniz kararır, eğer hassas bir cilde sahipseniz güneş yanıkları oluşur.
UV ışınları hava bulutlu olsa bile (bulutlar UVA ve UVB ışınlarını çok az filtreleyebilirler) yaz ve kış aylarında çadırınızın dış tentesini etkileri altına alacaklardır. UV ışınları ipliklerin zayıflamasına; böylece kumaşın yırtılma mukavemetinin azalmasına neden olur. UV ışınları ayrıca çadır kumaşına püskürtme yöntemi ile eklenmiş silikon veya poliüretan tabakanın da başlıca düşmanlarıdır. Işınlara maruz kalan su geçirmezliği sağlayan bu tabakalar çok çabuk yıpranacak ve soyulacaktır.
Hangi sıklıkla bakım yapılır diye soracak olursanız, buna net bir cevap vermek mümkün değildir. Çadırın maruz kaldığı hava koşulları, kullanım sıklığı, UV ışınlarının en çok etkili olduğu yaz aylarındaki kullanım gibi faktörler bu süreyi belirler. Ben şahsen yaz başında ve sonbahar başında olmak üzere, yılda 2 kere yıkayarak ve yıkama sonrasında su iticilik ve UV ışınlarına karşı koruma solüsyonu uygulayarak genel bakım yapıyorum.
Çadır yıkarken deterjan kullanmanız kesinlikle yanlıştır. Deterjanlar sentetik veya petrol bazlı kimyasallardan elde edilir. Ayrıca içine ağartıcı gibi ağır kimyasallar ilave edilir. Bu kimyasallar pahalı çadırların üzerine püskürtülmüş silikon/poliüretan tabakanın ve dikiş yerlerinde su geçirmezliği sağlayan bantların ayrılmasına neden olurlar.
Bu nedenle tüm teknik tekstil malzemelerinde (çadır, ceket, pantolon, vb.) hayvansal veya bitkisel yağlardan elde edilen, katkı maddesi içermeyen, koku katılmamış sabunlardan faydalanmanız gerekmektedir.
Üreticilerin önerisi katkısız toz sabun. Ancak ülkemizdeki ürünlerin hiçbirine güvenemediğim için toz sabun kullanmadım. Ayrıca ülkemizde satılan tüm toz sabunlar parfüm içeriyor. Ayvalık, Edremit civarlarında zeytinyağı sabunları satılıyor. Ancak bunların da nasıl üretildiği şaibeli.
Temizlenmeye ihtiyacı olan söz konusu çadır bana neredeyse liraya mal olan Big Agnes Copper Spur olunca, rotayı Nikwax ürünlerine çevirdim. Nikwax Tech-Wash bu iş için en uygun ürün. Aslında bir tür sıvı sabun olan (deterjan zannediyordum, değilmiş.) Nikwax Tech-Wash, tüm ciddi üreticilerin önerdiği tek temizlik ürünü. Kesinlikle ağartıcı ve parfüm içermeyen bu solüsyon bir süredir ülkemizde de satılıyor.
Nikwax doğa sporlarında kullanılan teknik tekstil ürünü malzemelerin yıkama ve bakımları konusunda uzmanlaşmış İngiltere menşeli bir firma. Bir diğer alternatif ise gene İngiltere'de üretim yapan Grangers. Geçtiğimiz yıla kadar Nikwax ürünlerini ülkemizde temin etmek çok büyük bir sorundu. Yurt dışından bu ürünleri sipariş ettiğimizde ise kargo maliyeti altında eziliyorduk. Neyse ki yılından itibaren ülkemize düzenli olarak ithal edilmeye başlandı. Fiyatları da gayet makul. Hemen her outdoor mağazasında Nikwax ürünlerini bulmak mümkün. Grangers ise ülkemizde satılmıyor.
Çadırlara (ve diğer teknik tekstil ürünlerine) su iticilik ve UV ışınlarına karşı koruma kazandıran Nikwax Tent & Gear SolarProof çadır bakımı için biçilmiş kaftan. Çadırı Nikwax Tech-Wash ile yıkayıp kuruttuktan sonra, sprey şeklinde uygulanan Nikwax Tent & Gear SolarProof ile bakımı tamamlıyorum.
Sakınmanız gerekenler şunlardır;
Bu iş için büyük boy plastik leğen kullandım. Yumuşak sünger veya yumuşak sentetik bez de bulundurmanızı öneririm.
Çadırı kuruması için bir gün boyunca bıraktım. Arada sırada ters düz ederek her yerinin kuruduğuna emin olduktan sonra bakım işlemine geçebilirsiniz. UV Koruması ve su iticilik özelliğini geri kazandırmanız için çadırı önceden yıkamanız şart değildir.
Nikwax Tent & Gear SolarProof kullanarak uygulayacağım bakım için ilk önce terasta bu işlemi yapmaya niyetlendim. Ancak hava az da olsa esintili olduğu için, sprey şeklinde uygulanan bu solüsyonun yarısı boşa gideceği için bakım işlemini kapalı mekanda odamda uygulamaya karar verdim.
Uygulama için yumuşak sünger, işlemin en sonunda solüsyonun fazlasını almak için bez kullandım.
Çadırın tamirat uygulanacak 3 değişik bölümü vardır. Bunlar
YAZI PEYDERPEY GELİŞTİRİLECEKTİR.
Praseat kamp sandalyesi gerçekten müthiş bir şey. Bir anda motosiklette çanta da varsa sandalye taşınabilir oluyor, gerek olduğundan değil de öyle güzel yani. Ben bir tane de Nurgaz'ın campout markasıyla sattığından almıştım aynı şekilde katlanır sandalye, çubuklar arası ipler koptu 1,5 sene içinde. Praseat eyce.
Çadırla ilgili ben sene önce yeni çadır almam gerekti, eskisini arkadaşım yaktı sağolsun cayır cayır :D "ya başlarım çadırına uyumak için giricem zaten" dedim ve gittim 2 kişilik en ucuz decathlon çadırını aldım şu yeşil olan. İşimi görüyor uyuyorum içinde =) Motorda taşıması imkansız değil ama tabi uzun olduğu için bağlaması etmesi biraz daha mesele. Parasal anlamda bir sıkıntı yoksa 'ye ikinci nesil kolay açılan çadırlar var, ondan alınabilir. Evet standart çadırı kurmak da çok zor değil, ama her türlü mesele. İndir katla düzgün bir şekilde topla vs mesaisi var yani.
seafoodplus.info?mc=&c=MAV%C4%B0
Şu üstteki dediğim ürün, çok daha kolay kurulumlu ve ilk nesil kolay çadırlar gibi traktör tekeri şeklinde toplanmıyor.
Fresh&Black konusu ise bana göre bir şey değil. Şimdi ben zaten güneşin altındaki çadırda kalmam, içeriye fresh&black dışında klima ekleyen olursa ok, yoksa tillahı gelse ben sıcakta kamp yapmam zaten. Ayrıca genelde sabah çadırın içine giren ışıkla erken uyanmak hoşuma gidiyor benim, o yüzden bilhassa fresh&black almıyorum.
Çadırda en ucuzunu aldığımın ertesi günü de uyku tulumu yenilemiştim, orda paraya kıydım işte, ama ben soğukta kamp seviyorum zaten onun da etkisi var. Yoksa yazın veya baharda pike falan almak yeterli olur. Yalnız yüksek rakımlar gece hiç yaz mevsimi dedirtmez ona dikkat etmek lazım.
Arabayla gittiysem ya da motorlu kamp ekibine arabayla eşlik eden bir arkadaşım varsa =) iki kişilik ayı gibi bir şişme yatağı var decathlon'un, müthiş rahat, onu götürüyorum. Ama bir de büyük pompa var onun için, motorda olacak iş değil yani.
Tek motorla çıkıyorsam da aşağıdakini kullanıyorum, biraz fiyatlı ama el kadar bişey gayet de güzel yatılıyor üstünde.
seafoodplus.info?mc=&c=KOYU%20SARI