Gelir Vergisi Kanunun Maddesine göre basit usulde vergilendirilenler, kazancın tespiti ve Vergi Usul Kanunu'nun defter tutma hükümleri hariç, bildirme, vesikalar, muhafaza, ibraz, diğer ödevler ve ceza hükümleri ile bu Kanun ve diğer kanunlarda yer alan ikinci sınıf tüccarlar hakkındaki hükümlere tabidirler.
Gelir Vergisine tabi olan ticaret ve sanat erbapları kazancın tespiti bakımından “Basit Usulde Gelir Vergisine Tabi Olanlar” ve “Gerçek Usulde Gelir Vergisine Tabi Olanlar” olarak ikiye ayrılırlar.
İkisinin arasındaki farkı inceleyecek olursak Gerçek Usule Tabi olan mükellefler KDV, gelir vergisi, stopaj vergisi öderken Basit Usule Tabi olan mükellefler yalnızca basit usulde ticari kazançlarının vergisini öder. İki usulde de ödenmesi gereken sabit bir rakam bulunmamakla birlikte bu noktada ödenecek vergi tutarı elde edilen kazanca göre belirlenir.
Bu durumda basit usul, vergisel anlamda istenilen şartlara haiz olan mükellefler için ticari kazancın tespit edilme yollarından bir tanesi olup çeşitli vergisel avantajları olan bir vergilendirme şeklidir.
Basit usul, diğer mükellefiyet türlerinde farklı olarak birtakım kolaylıklara sahip olduğu için, adından da anlaşılacağı üzere en basit mükellefiyet şeklidir.
Basit Usule tabi olmak mükelleflere Vergi İdaresi tarafından bazı avantajlar sağlamaktadır. Ancak Basit Usulün avantajlarından yararlanabilmek için Gelir Vergisi Kanununda belirtilen Genel ve Özel Şartlara topluca sahip olmak gerekir. Bu şartların neler olduğu aşağıda belirtilmiştir:
Basit Usule Tabi Olmanın Genel Şartları
Gelir Vergisi Kanunun Maddesine göre basit usulde ticari kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler ve satılan malların alış bedelleri arasındaki müspet farktır. Bu fark yapılan faaliyetle ilgili olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre alınması ve verilmesi mecburi olan alış ve giderler ile hasılatlara ilişkin belgelerde yazılı tutarlara göre hasaplanır. Bu şekilde tespit edilen edilen kazanç vergilendirmeye esastır.
Basit usule tabi mükellefler yıllık beyannameleri ile bildirilecek bir gelirleri oluşmuşsa bunun üzerinden Gelir vergisi Kanunun Maddesinde yer alan unsurlara ait harcamalarını (eğitim ve sağlık , hayat-şahıs sigorta primleri, engellilik indirimleri, bağış ve yardımlar vb.) yine aynı maddede belirtilen limitler dahilinde indirim konusu yapabilirler. Bildirimlerinde gelir yerine zarar olan basit usul mükellefleri bu indirimlerden faydalanamaz.
Eğitim ve sağlık , hayat-şahıs sigorta primleri, engellilik indirimleri, bağış ve yardımlarla ilgili indirimlerin limitleri hakkında daha detayları bilgi almak için bahsi geçen kanun maddesine GİB'in Mevzuat sayfasındaki Kanun satırından “Gelir Vergisi Kanunu”nu maddeler satırından maddeyi seçerek ulaşabilirsiniz.
Ticari kazancın tespiti açısından basit usule tabi mükelleflerden yılına ilişkin yıllık beyanı üzerinde gelir oluşanlar TL tutarında ticari kazanç istisnasından faydalanabilirler.
Beyan edilecek bir gelirin oluşmaması, diğer bir ifade ile vergilendirme dönemini zarar ile bitmesi halinde veya TL’den az bir gelir oluşması halinde bu indirimden faydalanılması mümkün olmaz. Faydalanılamayan indirim tutarlarının ertesi yıla devri söz konusu değildir. Ticari kazanç istisnası sadece ait olduğu yılı kapsar.
Hatırlatmakta fayda var : Ticari Kazanç İstisna tutarları her yıl Gelir İdaresi tarafından güncellenir. İçerisinde bulunduğumuz yılda () bir önceki dönemin () beyanını verdiğimiz için istisna tutarının tespitinde dikkatli olalım. 01 Şubat – 1 Mart tarihleri arasında yılına ilişkin beyannameyi beyan ettiğimiz için ticari kazancımıza uygulayacağımız tutar yılı için açıklanan indirim tutarı olmalıdır.
Basit usulde vergilendirilen ve engellilik durumlarını bir raporla tespit edilen basit usul mükelleflerinin Gelir Vergisi Kanunun maddesinde yer alan engellilik indiriminden yararlanmaları ve yine aynı kanununda belirtilen hadleri yıllık gelirlerinin oluşması durumunda indirim konuları yapmaları mümkündür.
Yine bu indirime ilişkin tutarlar yıllık olarak Gelir İdaresi tarafından güncellenmektedir. yılı Basit Usul Beyannamesi beyan edilirken yılına ilişkin indirim tutarları dikkate alınmalıdır. Hali hazırda Gelir Vergisi Kanunun maddesinde yer alan tutarlar yılına ilişkin tutarlar olup bunlar yılında beyan edilecek olan yılı Basit Usul Beyannamesi'nde kullanılacaktır.
Engellik Derecesi | Aylık İndirim Tutarı | Yıllık İndirim Tutarı |
1. Derece Engelliler | 1, TL | TL |
2. Derece Engelliler | TL | TL |
3. Derece Engelliler | TL | TL |
Lütfen unutmayalım engelli olarak kabul edilen her ay için bu indirimden faydalanmak hakkı vardır. Yukarıdaki tablodaki yıllık indirim tutarı yılı için maksimum indirilebilecek tutardır. Ancak, yılının 5 ayı için engellilik durumu söz konusu ise , o zaman aylık tutar 5 ile çarpılarak beyannamede indirim konusu yapılabilir.
Engellilik durumunun bir sağlık raporu ile tespit edilmesi ve durumun vergi dairesine bildirilmesi gerekir aksi halde bu indirimden faydalanmak söz konusu olmaz.
Gelir Vergisi Kanunun mükerrer maddesine göre aşağıdaki şartları taşıyan mükelleflerin yıllık beyannameleri üzerinden hesaplanan verginin %5'i, ödenmesi gereken gelir vergisinden indirilir.
İndirimin hesaplanacağı beyannamenin ait olduğu yıl ile bu yıldan önceki son iki yıla ait vergi beyannamelerinin kanuni süresinde verilmiş olması ve yine kanuni süreleri içerisinde ödenmiş olması (Kanuni süresinde verilen bir beyannameye ilişkin olarak kanuni süresinden sonra düzeltme amacıyla veya pişmanlıkla verilen beyannameler bu şartın ihlali sayılmaz.),
Gelir Vergisi Kanunun mükerrer Maddesine göre ;
Gelir vergisi Kanunun Maddesine göre yılında elde edilen basit usul kazançları için aşağıda belirtilen oranlar uygulanarak vergi tutarı hesaplanır.
Yine hatırlatmakta fayda var; hali hazırda Gelir Vergisi Kanunun maddesinde yer alan tutarlar yılına ilişkin tutarlar olup bunlar yılında beyan edilecek olan yılı Basit Usul Beyannamesinde vergi tutarı hesaplanırken kullanılacaktır.
1. Dilim | TL’ye kadar | %15 |
2. Dilim | TL’nin TL’lik kısmı için TL , fazlası için | %20 |
3. Dilim | TL’nin TL’lik kısmı için TL , fazlası için | %27 |
4. Dilim | TL’nin TL’lik kısmı için TL , fazlası için | %35 |
5. Dillim | TL’den fazlasının TL’lik kısmı için TL , fazlası için | %40 |
Örnek 1 : yılında Hatay ilinde butik işletmeciliği ile uğraşan basit usul mükellefi Mükellef T için işletme hesap özeti aşağıdaki gibidir.
Dönem Başı Mal Mevcudu: 60, TL
Dönem İçi Alışlar: 20, TL
Giderler: 45, TL
Dönem Sonu Mal Mevcudu: 35, TL
Dönem Hasılatı: , TL
Mükellef T yılında TL Bağkur primi ödemiş ve %5’lik vergi indiriminden faydalanaabilmek için gerekli şartları taşımaktadır.
Mükellef T’nin beyanı aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır:
Gayri Safi Ticari Kazanç | 60, TL |
Dönem Başı Mal Mevcudu | 60, TL |
Dönem İçi Alışlar | 20, TL |
Giderler | 45, TL |
Dönem Sonu Mal Mevcudu | 35, TL |
Dönem Hasılatı | , TL |
İndirimler | -5, TL |
Bag Kur Primi | 5, TL |
Ticari Kazanç | 55, TL |
Ticari Kazanç İstisnası | , TL |
Vergiye Tabi Matrah | 42, TL |
Hesaplanan Gelir Vergisi | 7, TL |
Vergi İndirimi %5 | TL |
Ödenecek Vergi | 6, TL |
Ödenecek Damga Pulu | TL |
GS Ticari Kazanç (Kar/Zarar) = Dönem hasılatı + DS MalMevcudu - ( DB Mal Mevcudu+Dİ Alışlar+Giderler)
TL’lik hesaplanan matrahın TL’lik kısım için TL | Fazlası için %20 ( – ) x %20 = TL | Toplam Vergi= TL ( TL + TL ) |
Örnek 2: yılında basit usulde vergilendirilen Mükellef A yılında TL gayri safi ticari kazanç elde etmiştir. Mükellef A elindeki sağlık raporuna göre 3. derece engellidir.
yılı içerisinde Mükellef A kendisi için TL bağkur primi ve çocuğu için TL hayat sigorta primi ödemiştir.
yılı beyanının süresinde vermediği için %5lik vergi indiriminden faydalanamamaktadır.
Mükellef A’nin beyanı aşağıdaki şekilde hesaplanacaktır:
Gayri Safi Ticari Kazanç | , TL |
İndirimler | -5, TL |
BagKur Primi | 5, TL |
Ticari Kazanç | , TL |
İndirimler | , TL |
seafoodplus.info Engelli İndirimi | 4, TL |
Hayat Sigortası İndirimi (*) | 3, TL |
Ticari Kazanç İstisnası | 35, TL |
Vergiye Tabi Matrah | , TL |
Hesaplanan Gelir Vergisi | 27, TL |
Ödenecek Vergi | 27, TL |
Ödenecek Damga Pulu | TL |
(*) Hayat Sigortası indiriminden faydalanabilmek için GVK Maddeye göre ödenen hayat primlerinin %50’si indirim konusu yapılabilir. Ancak bu tutar da, beyan edilen gelirin %15’ini ve asgari ücretin yıllık tutarını aşmamalıdır. Örneğimizde toplamda 7, TL hayat sigorta primi ödenmiş olup bunun %50’si olan 3, TL beyan edilen gelirin %15’inden ve yıllık asgari ücret tutarından düşük kaldığı için indirim konusu yapılmıştır.
(**) TL tutarında hesaplanan matrah yazımızın yılında uygulanacak Basit Usul Vergi Tarifesi başlığında yer alan tabloya göre 3. dilime göre aşagıdaki gibi hesaplanmalıdır.
TL’lik hesaplanan matrahın TL’lik kısım için 8, TL | Fazlası için %27 ( – ) x %27 = ,50 TL | Toplam Vergi = ,5 TL ( TL + ,5 TL) |
Basit usule tabi mükellefler, aralarında Defter Beyan Sistemi Kullanım ve Aracılık Sözleşmesi düzenledikleri meslek odaları aracılığıyla ya da Elektronik Beyanname Gönderme Aracılık ve Sorumluluk Sözleşmesi imzaladıkları mali müşavirler aracılığıyla sisteme hem başvuru yapabilecekler hem de sistemi kullanabileceklerdir.
Sisteme giriş şifresi mükellef veya yerine yetkilendirdiği kişi tarafından bağlı bulunduğu vergi dairesinden kapalı zarf içinde temin edilecektir.
Defter Beyan sistemini elektronik defterin bir çeşidi olarak nitelendirmek yanlış olmayacaktır. Sistem üzerinde kayıtlar elektronik ortamda tutulmakta ve beyannameler yine defter beyan sistemi üzerinden gönderilmektedir.
Diğer bir deyişle defter beyan sistemi hali hazırda kullanılan muhasebe programlarının kayıt yapabilme ve beyanname gönderebilme işlevini yapmaktadır.
Diğer muhasebe programlarından farklı olarak elektronik ortamda tutulan bu kayıtları saklama yükümlülüğü mükellefe değil, Gelir İdaresi Başkanlığına aittir.
Defter Beyan sistemi kullanması zorunlu olan mükelleflerin beyannamelerini başka programlar aracılığı ile hazırlayıp internet vergi dairesi sistemine yüklemeleri ve onaylamaları halinde bu beyannameler hiç verilmemiş sayılacaktır.
Basit usule tabi olanlar yanlarında sigortalı işçi çalıştırabilir. Bu durumda işçilerin Vergi Dairesine başvurarak vergi karnesi çıkarttırması ve ücretlerine ilişkin gelir vergisinin bu karne üzerinden işçi tarafından ödenmesi gerekir.
Ancak, işçinin zamanında vergi karnesi almaması, vergisini tarh ettirmemesi veya ödememesi halinde bu vergi, vergi dairesi tarafından Basit Usul Mükelleflerine tarh edilip cezasıyla birlikte tahsil edilir.
Basit usul mükellefleri, yanlarında çalışan işçiler için aylık olarak SGK Hizmet Bildirgelerini beyan etmekle yükümlüdürler.
Basit usule tabi mükellefler her yıl Şubat ayı içerisinde yıllık beyannamelerini vergi dairesine vermekle yükümlülerdir. Basit usulde ticari kazanç bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler ve satın alınan malların alış bedeli arasındaki olumlu fark olarak hesaplanır.
Ticari kazancın tespitinde hesap dönemi sonundaki emtia mevcudunun değeri hâsılata, hesap dönemi başındaki emtia mevcudunun değeri giderlere ilave edilir.
Yıllık beyannamede beyan edilecek bir gelir oluşması halinde Gelir Vergisi Kanununun 89'uncu maddesinde belirtilen harcamaların (şahıs sigorta primleri ve bireysel emeklilik katkı payları, eğitim ve sağlık harcamaları, bağış ve yardımlar, sakatlık indirimi, bağ kur primleri vb.) indirim konusu yapılması mümkün olacaktır.
Defter beyan sistemine kayıtlı olan basit usule tabi mükellefler kayıtlarını, üçer aylık dönemler itibariyle, defter beyan sistemi üzerinden yapmaları gerekir. Üçer aylık dönemlere ilişkin kayıtlar, üç aylık dönemin kapanmasını takip eden ayın son gününe kadar yapılmalıdır.
Örneğin, Ocak-Mart dönemi kayıtları Nisan ayının son gününe kadar yapılmalıdır. Ancak sistemin yeni olması nedeniyle İdare, yılı için bir defaya mahsus ilk altı aylık dönem için Temmuz ayı sonuna kadar kayıtların sisteme girmesine izin vermiştir.
Basit Usulden Gerçek Usule Geçiş
Basit Usule Tabi Olmanın Şartlarından herhangi birisinin bir takvim yılı içinde kaybedilmesi halinde (hadlerin aşılması halinde) ya da
Gerçek Usulden Basit Usule Geçiş
Arka arkaya iki takvim döneminde Basit Usule Tabi Olma Şartlarında belirtilen hadlerin altında kalmaları durumunda mükellefler Basit Usule geçiş yaparlar.
(Bu uygulama için, 01/01/ tarihinden itibaren gerçek usulden basit usule geçmeye ilişkin şartların tespitindeki iki yıllık sürenin hesabına 01/01/ tarihinden itibaren başlanır.)
Her koşulda, değişiklik yapılabilmesi için vergi dairesine dilekçe ile başvurulması gerekir. Basit usulden gerçek usule geçiş için, hadlerin aşıldığının fark edildiği anda; Gerçek usulden basit usule geçiş için vergi dairesine izleyen yılın Ocak ayının başından otuz birinci günü akşamına kadar başvurmaları gerekir.
Unutulmaması gereken en önemli husus ise sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri veya kullandıkları yapılan incelemeler ile tespit edilenler, bu hususun kendilerine tebliğ tarihini takip eden aybaşından itibaren basit usule tabi olma şartlarını taşısalar dahi gerçek usulde vergilendirilirler.
Gelir Vergisi Kanunun Maddesine göre Basit usule tabi olan vergi mükellefleri takvim yılı gelirlerine uygulamak üzere TL ticari kazanç indirimini vergi hesabından düşebilirler.
Lütfen dikkatli olalım TL tutarındakı bu indirimi yılı kazançlarına uygulanacak olup yılı ticari kazancına ilişkin beyanname yılında verilecektir. Bu açıklama ile olasi bir karışıklığın önüne geçeceğimizi düşünüyoruz.
Basit usule tabi olan vergi mükellefleri yılına ilişkin kazançlarına ilişkin yıllık beyannamelerini 1 Subat – 2 Mart tarihleri arasında defter beyan sistemi üzerinden online olarak beyan etmeleri gerekir. Yıllık beyanlarında ödeme çıkan mükellefler, ödeme yükümlülüklerini iki eşit taksit halinde (1 Şubat – 2 Mart arasında ilk taksit, 1 Haziran – 30 Haziran arasında ise ikinci taksit ) öderler.
Yukarıda da ifade edildiği üzere basit üsüle tabi vergi mükellefleri yılı ticari kazançlarına ilişkin yıllık beyannamelerini 1 Şubat – 2 Mart tarihleri içinde beyan edeceklerdir. Sıra Numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği’ne göre yılı beyanı için uygulanacak ticari kazanç indirimi ise TL’dir.
Vergi alanındaki yeni yazılarımızdan haberdar olmak için Paraşüt Blog'u takip edebilir, Paraşüt ile henüz tanışmadıysanız, 14 gün ücretsiz deneme sürenizi hemen başlatabilirsiniz.
02/07/ tarihli ve / sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yapılan değişiklik ile 12/11/ tarihli ve sayılı Kanun ile büyükşehir belediyesi kurulan ve büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler, 95/ sayılı kararname kapsamı dışına çıkartılmıştır. Böylece, 12/11/ tarihli ve sayılı Kanunla büyükşehir kurulan yerler ile büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerlerde 95/ sayılı kararnamede sayılan iş grupları itibariyle faaliyette bulunan mükelleflerin, diğer şartları da taşımaları kaydıyla basit usulde vergilendirilmelerine devam olunması sağlanmıştır.
Mükellefiyeti önceki yıllarda başlamış bir kullanıcı, stoklarını ilk kez sistemde takip etmek istediğinde önceki yıldan gelen stoklarını sisteme kaydeder. Mükellefiyeti yıl içerisinde başlamış kullanıcı için devreden stok söz konusu değildir.
Stok devir kaydı yapmak isteyen kullanıcı ilk olarak devir kaydını gireceği stok kartını seçilir ardından “Stok Devir” kaydına başlamak için “Stok Devir” butonuna tıklanır. Stok devir kaydı için devreden miktar değeri ve devreden tutarın girilmesi zorunludur. Kullanıcı “Miktar” ve “Tutar” alanlarına giriş yapar ve sistem bu bilgileri kullanarak “Birim Fiyat” hesaplar. Kullanıcı, devir kaydını tamamlamak için “Ekle” butonuna tıklanır. Kullanıcının “Ekle” butonuna tıklamasının ardından girilen stok devir kaydı, “Stok Kartı”na “Stok alışı (devir)” türündeki maliyet hareketi olarak yansımaktadır. Girilen stok devir kaydı ile sistemde otomatik olarak “dönem başı emtia” gider belgesi oluşur. Dönem başı emtia gider belgesinin toplam tutarı, stok kartlarına girilen stok devir kayıtlarına ait tutarların toplamına eşittir.
Stok Yönetimi” başlığı altında “Stok Kartı İşlemleri” menüsünde “Stok Kodu”, “Stok Adı”, “Stok Cinsi”, “Stok Kategorisi”, ve “Birim” veri alanlarına stok özelliklerine uygun olarak giriş yapılır. “Stok Kategorisi” seçimi için “Arama” butonunu kullanır. Önce üst kategoriyi, sonra da bu üst kategorinin alt kırılımı olan stok kategorisini belirleyerek “Seç” butonuna tıklar. Zorunlu alanların doldurulması suretiyle “Oluştur” butonuna tıkladığında “Stok Kartı” oluşturulur.
Sisteme giriş yapıldıktan sonra, sol menüde “Muhasebe Bilgileri” başlığı altında yer alan “Envanter Takip Listesi “menüsü tıklanarak giriş yapılmasının ardından “dönem” seçimi yapılır ve ardından “görüntüleme” butonu tıklanır ve ekranda açılan, “stok kodu”, “stok adı”, “birim fiyat”,“miktar”,”tutar (KDV hariç)” bilgileri, ilgili dönemler itibari ile, dönem başı ve/veya dönem sonu mal mevcudu girişleri yapılarak kaydedilir. Envanter takip listesini kullanabilmek için “Stok Defteri”nin kapalı olması gerekmektedir. Envanter listele menüde görünmüyor ise mükellefin “Stok Defteri”nin açık olmasından kaynaklanır. Önceden oluşturulmuş ve listede mevcut olan ya da önceden oluşturulmuş ve silinmiş bir stok kodu ile envanter kalemi oluşturulmasına sistem izin vermez.
“Envanter Takip Listesi”, gelir ve gider (mal alış/ satış) kayıtlarından bağımsız olarak oluşturulan, her bir emtia giriş ve çıkış kayıt hareketleri ile ilişki kurulmadan, mali yılbaşındaki dönem başı mal mevcudunun tek bir kayıtla, her bir geçici vergi dönemi itibari ile dönem sonucu mal mevcutlarının tek bir kayıtla, dönem başı ve dönem sonu emtia mevcutların basit düzeyde takip edilebildiği listeyi ifade etmektedir.
“Stok Defteri” gelir ve gider (mal alış/ satış) kayıtlarından hareketle oluşan, her bir emtia giriş ve çıkış kayıt hareketlerinden oluşan, stokların ayrıntılı bir şekilde takip edildiği defteri ifade etmektedir.
“Envanter Takip Listesi” ile “Stok Defteri” birlikte kullanılamaz. Envanterlerin takip edilmesi amacıyla geliştirilen “Envanter Takip Listesi” “Stok Defteri” tutmayan mükelleflere alternatif olarak sunulan ancak “Stok Defteri” tutmayan mükellefler için kullanılması zorunlu olan listeyi ifade etmektedir.
Ticari kazançları basit usulde tespit edilen (faaliyet konusu itibari ile emtia alım-satım işi ile iştigal eden) ve sistemde “Stok Defteri” tutmayan, mükelleflerin “Envanter Takip Listesi” kullanması zorunludur.
İşletme hesabı esasına göre defter tutan , (faaliyet konusu itibari ile emtia alım-satım işi ile iştigal eden) ve sistemde “Stok Defteri” tutmayan, mükelleflerin “Envanter Takip Listesi” kullanması zorunludur.
Ticari kazançları basit usulde tespit edilen mükellefler ile işletme hesabı esasına göre defter tutan (faaliyet konusu itibari ile emtia alım-satım işi ile iştigal eden) ve sistemde “Stok Defteri” tutmayan, mükelleflerin “Envanter Takip Listesi” kullanması zorunludur.
Envanter Takip Listesi gelir ve gider (mal alış/ satış) kayıtlarından bağımsız olarak oluşturulmaktadır. Listeye manüel(elle) girişlerin yapılması mümkündür. Envanter listesi ile gelir gider kayıtları ve hesap özeti arasında bir ilişki bulunmamaktadır.
Sisteme giriş yapıldıktan sonra, sol menüde yer alan “Muhasebe Bilgileri” başlığı altında yer alan “Envanter Takip Listesi” menüsü tıklanarak giriş yapılabilecektir.
Ticari kazançları basit usulde tespit edilen mükellefler ile işletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerde “Envanter Takip Listesi” menüsü yer almaktadır.
Envanter listesinde takip ettiğiniz emtia giriş ve çıkışlarını “dönem başı, birinci geçici vergi dönemi, ikinci geçici vergi dönemi, üçüncü geçici vergi dönemi, dönem sonu” şeklinde detaylı takip edilebileceği gibi, her bir dönem için tek kayıt ile envanterlerin takip edildiği listeyi ifade etmektedir.
Mükelleflerin, hangi detay kırılımında envanter kalemi ekleyeceği mükellefin isteğine bırakılmıştır.
Envanter Takip Listesinde yer alan ve işlem yapılmak istenen kalemin üzerine tıklanarak, gerekli değişiklik, silme ve görüntüleme yapılabilme imkânı bulunmaktadır.
Dönem sonu mal mevcudunun, üçer aylık dönemler itibari ile Envanter Takip Listesine tek kayıtla giriş yapılması zorunludur. Dönem sonu mal mevcudunun hangi detay kırılımında giriş yapılabilmesi mükellefin isteğine bırakılmıştır.
Envanter listesinde takip ettiğiniz emtia giriş ve çıkışlarını “dönem başı, birinci geçici vergi dönemi, ikinci geçici vergi dönemi, üçüncü geçici vergi dönemi, dönem sonu” şeklinde detaylı takip edilebileceği gibi, her bir dönem için tek kayıtla da takip edilebilecektir. Mükelleflerin, hangi detay kırılımında envanter kalemi ekleyeceği mükellefin isteğine bırakılmıştır.
Ticari kazançları basit usulde tespit edilen mükellefler ile işletme hesabı esasına göre defter tutan, (faaliyet konusu itibari ile emtia alım-satım işi ile iştigal eden) mükelleflerin , “Stok Defteri” kullanılması mükellefin isteğine bırakılmıştır.
Ticari kazançları basit usulde tespit edilen mükellefler ile işletme hesabı esasına göre defter tutan, (faaliyet konusu itibari ile emtia alım-satım işi ile iştigal eden) mükelleflerin “Stok Defteri” açabilecektir. “Stok Defteri” kullanılmasında bir zorunluluk yoktur. “Stok Defteri” tutmayan, mükelleflerin “Envanter Takip Listesi” kullanması zorunludur.
“Sistem Yönetimi” başlığı altında “Defter İşlemleri” ekranından, “Kapalı” durumundaki “Stok Defteri’ni “Aç ”butonunu tıklaması suretiyle “Stok Defteri” açılmaktadır.
“Sistem Yönetimi” başlığı altında “Defter İşlemleri” ekranından, “Açık” durumundaki “Stok Defteri’ni “Kapat ”butonunu tıklaması suretiyle “Stok Defteri” kaldırılmaktadır. Stok defteri açık olan kullanıcı, stok kartları ile bağlantılı gider veya gelir kaydı girmiş ise bu kullanıcı, stok defterini kaldırmadan önce söz konusu gelir ve gider kayıtlarını silmesi gerekir. Stok defterine girilen gelir ve gider kayıtları silinmediği takdirde, hata ile karşılaşır ve defteri kaldıramadan işlem sonlandırılır.
Kaynak: seafoodplus.info
Yasal Uyarı: Bu içerikte yer alan bilgi, görsel, tablolar, açıklama, yorum, analiz ve bir bütün olarak içeriğin tamamı sadece genel bilgilendirme amacıyla verilmiştir. Kişi veya kuruma özel profesyonel bir bilgilendirme ve yönlendirmede bulunma amacı güdülmemiştir. Konu ile benzerlik gösterse de her işletmenin kendi özel şartları nedeniyle farklı durumları olabilir. Bu nedenle, bu yazıda belirtilen içerikte yola çıkarak işletmenizi etkileyecek herhangi bir karar alıp uygulamaya geçmeden önce, uzmanına danışmanız menfaatiniz gereğidir. Muhasebenews veya ilişkili olduğu kişi veya kurumlardan hiç biri, bu belgede yer alan bilgi, tablo, görsel, görüş ve diğer türdeki tüm içeriklerin özel veya resmi, gerçek veya tüzel kişi, kurum ve organizasyonlar tarafından kullanılması sonucunda ortaya çıkabilecek zarar veya ziyandan sorumlu değildir.