deprem ile ilgili ayetler ve hadisler / Kur’an-ı Kerim’de geçen depremle ilgili ayetler neler?

Deprem Ile Ilgili Ayetler Ve Hadisler

deprem ile ilgili ayetler ve hadisler

Kuran'ı Kerim'de geçen deprem ayetleri nelerdir? Depremlerin sıklaşması neyin alametidir?

Kuran&#;ı Kerim&#;de geçen deprem ayetleri nelerdir? Depremlerin sıklaşması neyin alametidir?

İnsanlığa yıl önce yollanan kitap Kuran-ı Kerim günümüzde başımıza gelecek birçok hadiseyi de haber vermiştir. Depremlerin sıklaşacağı da kitabımızda birçok ayette yer almıştır. Kıyamet alametlerinden biri olan depremler hakkında oldukça fazla ayetler vardır. Peki Kuran'ı Kerim'de geçen deprem ayetleri nelerdir? Depremlerin sıklaşması neyin alametidir?

Ülkemiz 6 Şubat'ta ve sonrasında yaşadığı depremlerle çok sarsıldı. Hem maddi hem de manevi zorluklara yol açan depremlerin Allah'tan gelen bir imtihan olduğunun unutulmaması gerekir. Bugün yaşayacağımız imtihanları Rabbimiz (c.c) yıl önce Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (SAV) aracılığıyla bütün insanlığa yolladığı kitabı Kur'an-ı Kerim'in birçok ayetinde yer verdi. Büyük imtihanlara tabi tutulacağımız ayetlerle sabit tutulmuştur. “Sizi mutlaka biraz korku ve açlık ile biraz da mallardan, canlardan ve mahsullerden bir noksanlık ile imtihan edeceğiz. O halde sabredenleri müjdele!” (Bakara suresi/ ayet) Felaketlere sabırla karşılık verilirse mutlu son yaşanılacağı müjdesi verildi. Haberi verilen felaketlerden birisi de depremlerdir. Kur'an- Kerim'de bulunan birçok ayette deprem bahsi geçmiştir. Kıyamet alametlerinden biri olan depremlerin sıklaşması hakkındaki ayetleri sizler için araştırdık. Haberimizde bulabilirsiniz.

Kuranı-ı Kerim

Kuranı-ı Kerim

Zilzal suresi ilk beş ayetinde Allah'ın (c.c) depremin insanoğlunun başına yollayacağını ve bu da Rabb'imizin bir imtihanı olacağını gösteriliyor.  

Yer o dehşetli sarsıntısıyla sarsıldığında;(1)
Ve yer ağırlıklarını dışarı attığında;           (2)
Ve insan, “Ne oluyor buna!” dediğinde;   (3)
O gün yer, bütün haberlerini rabbinin ona vahyettiği şekilde anlatır.

()

Daha birçok ayette bugünlerin haberi verilir. Bunun üzerine onları o dehşetli sarsıntı yakaladı da yurtlarında yere serildiler. (A'râf Suresi / Ayet) Allah (c.c) istediği her şeyi yapmaya kadirdir. Her yaptığında hikmet olan Rabbimiz insanoğluna Kendilerini her yönden kuşatan göğe ve yere bakıp düşünmezler mi? Dilesek onları yerin dibine geçirir veya gökten üzerlerine parçalar düşürürüz. Kuşkusuz bütün bunlarda Allah’a yönelen her kul için alınacak bir ders vardır. (Sebe suresi / 9. ayet) demiştir.

Zelzele için Zilzal suresi okunuşu! Zilzal suresi ne için okunur?İLİŞKİLİ HABERZelzele için Zilzal suresi okunuşu! Zilzal suresi ne için okunur?

DEPREM KIYAMET ALAMETİ MİDİR?

Depremde yıkılan bina

Depremde yıkılan bina

Kur'an-ı Kerim'deki kıyametten önce yaşanacak depremleri haber veren ayetler:

  • “Ve dağlar (yerlerinden oynatan) bir yürüyüşle yürür.” (Tur Suresi / Ayet)
  • “Dağlar yürütülmüş, artık bir serap oluvermiştir.” (Nebe Suresi / Ayet)
  • “Dağları yürüteceğimiz gün, yeri çırılçıplak (dümdüz olmuş) görürsün; onları bir arada toplamışız da, içlerinden hiçbirini dışarıda bırakmamışızdır.” (Kehf Suresi / Ayet)
  • “(Öyle) Bir gün ki, yeryüzü ve dağlar titremeye tutulur ve dağlar, göçüveren bir kum yığını olur.” (Müzzemmil Suresi / Ayet)
  • “Yer, dehşetli bir sarsılışla sarsılınca.”  (Vâkıa Suresi / 4. Ayet)
Çocuklarda yaş gruplarına göre doğal afet bilinci nasıl olmalı?

İLİŞKİLİ HABER

Çocuklarda yaş gruplarına göre doğal afet bilinci nasıl olmalı?Avrupa&#;nın bazı ülkeleri depremzedelere vize kolaylığı tanıyacak! Rusya&#;dan 19 ülkeye fırsat

İLİŞKİLİ HABER

Avrupa'nın bazı ülkeleri depremzedelere vize kolaylığı tanıyacak! Rusya'dan 19 ülkeye fırsat

Depremlerin Sebepleri ve Hikmetleri

Son yıllarda dünyanın her yerinde, görülmemiş bir sıklıkta tabiî âfetlere şâhit oluyoruz. Deprem nedir, nasıl oluşur? Depremlerin sebebi nedir? İnsanoğlu bu hâdiseleri nasıl okumalı? Bu âfetlerin “özel” bir mânâsı var mı; yoksa bunlar, sıradan tabiat hâdiselerinin bir parçası mı?

Yerkabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yer yüzeyini sarsma hadisesine “deprem” denir.

DEPREMLERİN NEDENLERİ VE TÜRLERİ

Depremler yer kabuğunu oluşturan levhaların birbirine basınç uygulamaları ve birbirlerini hareket ettirmeleri sonucu oluşur.

Dünyada üç deprem türü görülür. Bunlar;

Birincisi; Tektonik depremler çoğunlukla levha hareketleri sonucu oluşur. Türkiye’de çoğunlukla tektonik depremle meydana gelir.

İkincisi; Volkanik depremler, volkanların püskürmesi sonucu oluşur.

Üçüncüsü; Çöküntü depremleri mağara gibi doğal oluşumların çökmesi sonucu oluşur. (Editörün Notları)

TABİATTAKİ HADİSELER İLÂHİ BİR CEZA MI, İKAZ MIDIR?

Tabiattaki hiçbir hâdise sebepsiz ve hikmetsiz değildir. Zira her şeyi olduğu gibi, tabiat hâdiselerini de yaratan, Cenâb-ı Hak’tır. O’nun bütün işleri, idrâk edilebilen veya edilemeyen nice hikmet ve sırlarla doludur. Bu hakîkat, âyet-i kerîmede şöyle ifâde buyrulur: “…O’nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez. O, yerin karanlıkları içinde tek bir taneyi dahî bilir. Yaş ve kuru ne varsa, apaçık bir kitaptadır.” (el-En’âm, 59)

Kâinatta bir yaprak bile O’nun irâdesi, bilgisi ve izni dışında düşemezken, koskoca beldelerin rastgele ve şuursuz bir şekilde sarsıldığını kabul etmek; akıl, idrâk ve iz’an dışıdır. Kâinatta meydana gelen her şey, sayısız sır ve hikmete mebnîdir. Yani tabiat da, diğer bütün mahlûkat gibi, kâinattaki ilâhî nizam, denge ve âhenge göre vazifesini icrâ etmektedir. Cenâb-ı Hak, kâinattaki bâzı hâdiseleri periyodik bir akışa bağlamıştır.

Meselâ ilâhî bir takvim olan Güneş’in ve Ay’ın doğup batışı ve diğer hareketleri, bir saniye bile şaşmadan milyonlarca yıldır devam ediyor. Yine atmosferde %21 oksijen ve %77 azotun değişmeyen bir denge içinde mevcûdiyeti de bunun gibidir. Bunlar, Cenâb-ı Hakk’ın tabiata koyduğu ekolojik denge unsurlarından yalnızca birkaçıdır. Bunlar gibi sayısız şartın bir araya gelmesiyle mümkün olan bir hayat yaşamaktayız. Bunlardaki en ufak bir değişiklik, dünyanın altını üstüne getirip insan hayatını imkânsız kılmaya kâfîdir. Bu yüzden Cenâb-ı Hak, insan hayatının devamını murâd ettiği müddetçe, bu ekolojik dengeyi de sürdürmektedir. Yani Güneş ve diğer yıldızlar gibi cesîm kütlelerden, bir atomun içindeki esrarlı ışınlara kadar kâinattaki bütün varlıklar, hayâl ötesi bir düzen içinde vazifelerini îfâ ediyor. İlâhî irâdenin programına her şey tâbî durumda…

ADETULLAH VE SÜNNETULLAH

Bir îmansız dahî Güneş’in sür’atinin artması veya azalmasına, günün 24 saatin altına inmesi veya üstüne çıkmasına ihtimal vermez. Vicdânen ilâhî irâde ve kudrete teslîm olur. Fakat gaflet ve nefsâniyeti îcâbı, bu ve benzeri hâdiselerin ilâhî takdîr ile olduğunu reddeder. Böylece kâinattaki nizâmı, “tabiat kanunları” diyerek kendiliğinden meydana gelen bir kuvvet ve hayat kaynağı şeklinde görme gafletinde bulunur. Oysa kâinattaki nizâmı temin eden kâide ve kânunlar, kısaca “âdetullâh” veya “sünnetullâh” denilen hakîkatlerdir.

DEPREMİN SEBEPLERİ VE HİKMETLERİ

Deprem, sel, fırtına, yanardağ patlamaları, tsunami gibi bâzı tabiat hâdiseleri de, belli bir periyoda bağlı olmayan “âdetullâh” tecellîleridir. Cenâb-ı Hakk’ın bunları meydana getirişinde zâhirî sebeplerin dışında, üç tane de bâtınî sebep vardır. Bunları hikmet penceresinden değerlendirmek gerekirse:

BİRİNCİSİ; İLÂHÎ BİR ÎKAZDIR

Cenâb-ı Hak, bu âfet ve felâ­ketlerle insanoğluna ne kadar da derin bir acziyet ve hiçlik içerinde bulunduklarını ve bu cihandaki asıl vazifelerinin kulluk olduğunu hatırlatır. Ayrıca dünyanın fânîliğini, ölümü ve esas hayatın âhiret olduğunu bildirir. Bilhassa kıyâmeti, yani kâinat çapındaki o büyük infilâkı hatırlatarak biz kullarını îkaz buyurur. Meselâ fay hatları… Allah Teâlâ toplumları, fay hattını harekete geçirmeden, yani zâhirî bir sebep olmaksızın da helâk edebilir. Ancak daha evvel bu fay hatlarını takdîr edip onları devamlı olarak kullarının gözleri önünde bulundurmak sûretiyle, kıyamet günü mutlakâ gerçekleşecek olan hakîkati her an îkâz ediyor.

Böylece insanoğlunun âhiret yurduna hazırlıkta gaflete düşmeyip uyanıklık hâlinde olması için bir nevî lûtufta bulunuyor. Elbette bu îkâz-ı ilâhîler fay hatlarından ibâret değil… Sel, fırtına, tedâvîsi mümkün olmayan bulaşıcı hastalıklar vs. hep bu kabildendir. Bu ilâhî îkazlar olmasaydı, insanoğlu ansızın ve gâfilâne bir şekilde ölümün pençesine düşer ve ebedî felâkete dûçâr olurdu. Bu itibarla, merhamet sahibi olan Allah Teâlâ, kullarının dikkatlerini mutlak gelecek olan hakîkatlere çekmek ve çok geç olmadan önce mânen uyandırmak için muhtelif hâdiseleri bir “âdetullah” olarak tahakkuk ettirmektedir.

İKİNCİSİ; İLÂHÎ BİR CEZÂDIR

Bu nevî felâketler, Allâh’a isyan edenlere bir kahır tecellîsidir. Toplumdaki fertlerin ekseriyeti nefsânî azgınlıklara meyletmişse, şer gâlip olmuş, vicdanlar günahlarla kirlenmiş, kalplerde isyan hatları teşekkül etmişse, bu hâl, aslında rahmet olan yağmurların sel felâketine dönmesine veya tamamen kesilip kuraklığın vukū bulmasına, bâzen de depremlerin zâhirî sebebi olarak gösterilen fay hatlarının infilâkına sebep olur. Bu tip acı hâdiseler, insanların isyanları ve günahları sebebiyle meydana gelir. Yani vicdanların kirlenmesiyle ruhlarda yaşanan mânevî depremin ardından, yeryüzünün felâketleri tahakkuk safhasına girer.

Fay hatlarının ve yanardağların ilâhî kânun îcâbı zaman zaman patlaması zarûrîdir. Zira bu sûretle dünyanın merkezindeki bir ateş denizi olan “mağma” rahatlayacak, içinde biriken gazı atacaktır. Aksi hâlde dünya birden infilâk ederdi. Lâkin insanların müsbet veya menfî durumuna göre bu fay hatları denizlerin veya okyanusların ortasında da kırılabilir, insanların yaşadığı beldelerde de…

Yani Cenâb-ı Hak, kalplerin duruma göre, bunu insanlara zarar verecek şekilde de tahakkuk ettirebilir, zararsız bir şekilde de… Bu, Cenâb-ı Hakk’ın mağmaya ve yer kabuğuna koyduğu bir kâidedir. Ayrıca ilâhî kânunların tabiattaki tanzîmine göre bu ilâhî îkaz tecellîleri; kimi mıntıkada deprem, kimisinde tsunami, kimisinde yanardağ patlamaları, bâzı bölgelerde kuraklık, bâzılarında ise sel gibi çok farklı şekillerde vukû bulmaktadır. Yani Cenâb-ı Hak, Dünya’nın her tarafına koyduğu farklı kânun ve kâidelerle kullarını îkaz ve imtihan etmektedir.

Âyet-i kerîmede buyrulur: “İnsanların bizzat kendi işledikleri yüzünden karada ve denizde fesat çıktı (düzen bozuldu), ki Allah yaptıklarının bir kısmını onlara tattırsın; belki de (tuttukları kötü yoldan) dönerler.” (er-Rûm, 41)

ÜÇÜNCÜSÜ İSE SÂLİH KULLARA BİR MAĞFİRET VE ECİR VESÎLESİDİR

Hakîkaten, birtakım âfetlerde, kurunun yanında yanan yaş ağaçlar misâli, mâsum çocuklar ve sâlih kimseler de vefât ederek hükmen şehîd olmaktadır. Bu iptilâları Cenâb-ı Hak bâzı kullarının günahlarına keffâret kılmakta, bâzılarının ise mânevî derecelerini yükseltmeye vesîle etmektedir. Nitekim bu husustaki bâzı hadîs-i şerîflerde şöyle buyrulur: “Bir kul kendisi için (Cennet’te) hazırlanmış olan makama ameliyle erişemeyecekse, Allah onun bedenine veya malına veya çoluk-çocuğuna bir belâ verir. Sonra (Allah) o kulu bu musîbete sabretmeye muvaffak kılar. Nihâyet (Allah) o kulu kendi katında hazırlamış olduğu makama eriştirir.” (Ebû Dâvûd, Cenâiz, 1/; Ahmed, V, ) “Kulun Allah indinde bir mevkii vardır ki, ona ibadetle erişemez. O mevkiye erişinceye kadar Allah, onu hoşuna gitmeyen (iptilâ ve musîbetler)le imtihan eder.” (Heysemî, Mecmau’z-Zevâid, II, )

Velhâsıl, meydana gelen âfet ve musîbetleri materyalist bir dünya görüşüyle seyretmek ve sırf zâhirî sebeplerinde takılıp kalmak, meselenin hikmet ve hakîkatinden gâfil kalmaya sebep olur. Bir müslüman, bu tip hâdiseleri mânevî perspektiften de tahlil ederek îmânî ve İslâmî ölçülerle değerlendirmekten gâfil kalmamalıdır.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Genç Dergisi Sayı: 78

İslam ve İhsan

Deprem Nedir?

Deprem Anında Yapılması Gerekenler

 Büyük İstanbul Depremi

PAYLAŞ:                

Kur’an-ı Kerim’de geçen depremle ilgili ayetler neler?

Allah Celle Celaluhu, insanları çeşitli imtihanlarla denemektedir. Deprem de bu imtihanlardan bir tanesidir. Deprem, doğal afetler arasında en yıkıcı ve öngörülemeyenlerden biridir. Kur’an-ı Kerim’de geçen depremle ilgili ayetlere, meallere ve tefsirlere haberimizden ulaşabilirsiniz.

KUR’AN-I KERİM’DE GEÇEN DEPREMLE İLGİLİ AYETLER NELER?

> Mülk Suresi - Ayet Tefsiri

ءَاَمِنْتُمْ مَنْ فِي السَّمَٓاءِ اَنْ يَخْسِفَ بِكُمُ الْاَرْضَ فَاِذَا هِيَ تَمُورُۙ

Göktekinin sizi yerin dibine batırmayacağından emin misiniz? Bir de bakarsınız yeryüzü altüst olmuş!

> Sebe' Suresi - 9 . Ayet Tefsiri

اَفَلَمْ يَرَوْا اِلٰى مَا بَيْنَ اَيْدٖيهِمْ وَمَا خَلْفَهُمْ مِنَ السَّمَٓاءِ وَالْاَرْضِؕ اِنْ نَشَأْ نَخْسِفْ بِهِمُ الْاَرْضَ اَوْ نُسْقِطْ عَلَيْهِمْ كِسَفاً مِنَ السَّمَٓاءِؕ اِنَّ فٖي ذٰلِكَ لَاٰيَةً لِكُلِّ عَبْدٍ مُنٖيبٍࣖ

Kendilerini her yönden kuşatan göğe ve yere bakıp düşünmezler mi? Dilesek onları yerin dibine geçirir veya gökten üzerlerine parçalar düşürürüz. Kuşkusuz bütün bunlarda Allah’a yönelen her kul için alınacak bir ders vardır.

> Hac Suresi - Ayet Tefsiri

يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْۚ اِنَّ زَلْزَلَةَ السَّاعَةِ شَيْءٌ عَظٖيمٌ ﴿١﴾

يَوْمَ تَرَوْنَهَا تَذْهَلُ كُلُّ مُرْضِعَةٍ عَمَّٓا اَرْضَعَتْ وَتَضَعُ كُلُّ ذَاتِ حَمْلٍ حَمْلَهَا وَتَرَى النَّاسَ سُكَارٰى وَمَا هُمْ بِسُكَارٰى وَلٰكِنَّ عَذَابَ اللّٰهِ شَدٖيدٌ ﴿٢﴾

﴾1﴿ Ey insanlar! Rabbinize karşı gelmekten sakının. Kıyamet sarsıntısı gerçekten büyük bir olaydır.

﴾2﴿ Onu göreceğiniz gün, her emzikli kadın emzirdiği çocuğu unutacak, her gebe kadın karnındaki çocuğu düşürecektir. Ve insanları sarhoş olmadıkları halde sarhoş gibi göreceksin; çünkü Allah’ın azabı (kıyametin dehşeti) çok çetindir!

> İsrâ Suresi - Ayet Tefsiri

اَفَاَمِنْتُمْ اَنْ يَخْسِفَ بِكُمْ جَانِبَ الْبَرِّ اَوْ يُرْسِلَ عَلَيْكُمْ حَاصِباً ثُمَّ لَا تَجِدُوا لَكُمْ وَكٖيلاًۙ

Peki O’nun sizi karada yerin dibine geçirmeyeceğinden yahut başınıza taş yağdırmayacağından emin misiniz? Sonra kendinize bir koruyucu da bulamazsınız.

> Nahl Suresi - Ayet Tefsiri

اَفَاَمِنَ الَّذٖينَ مَكَرُوا السَّيِّـَٔاتِ اَنْ يَخْسِفَ اللّٰهُ بِهِمُ الْاَرْضَ اَوْ يَأْتِيَهُمُ الْعَذَابُ مِنْ حَيْثُ لَا يَشْعُرُونَۙ ﴿٤٥﴾

اَوْ يَأْخُذَهُمْ فٖي تَقَلُّبِهِمْ فَمَا هُمْ بِمُعْجِزٖينَۙ

Şimdi şu kötülükleri planlayanlar, Allah’ın onları yerin dibine geçirmeyeceğinden veya hiç bilemeyecekleri bir yerden kendilerine azabın gelmeyeceğinden ya da onlar işe güce dalmışken Allah’ın kendilerini kıskıvrak yakalamayacağından emin mi oldular? Onların bunu engelleme güçleri de yoktur.

> Nahl Suresi - Ayet Tefsiri

قَدْ مَكَرَ الَّذٖينَ مِنْ قَبْلِهِمْ فَاَتَى اللّٰهُ بُنْيَانَهُمْ مِنَ الْقَوَاعِدِ فَخَرَّ عَلَيْهِمُ السَّقْفُ مِنْ فَوْقِهِمْ وَاَتٰيهُمُ الْعَذَابُ مِنْ حَيْثُ لَا يَشْعُرُونَ

Bunlardan öncekiler de tuzak kurmuşlar, ama Allah da onların evlerini temellerinden sökmüş, üstlerindeki tavan tepelerine inmiş, böylece hiç farkında olmadıkları bir yerden kendilerine ceza ansızın gelmişti.

> A'râf Suresi - Ayet Tefsiri

فَاَخَذَتْهُمُ الرَّجْفَةُ فَاَصْبَحُوا فٖي دَارِهِمْ جَاثِمٖينَۚۛ

Nihayet o şiddetli deprem onları yakalayıverdi de yurtlarında yere serilip kaldılar.

> A'râf Suresi - Ayet Tefsiri

فَاَخَذَتْهُمُ الرَّجْفَةُ فَاَصْبَحُوا فٖي دَارِهِمْ جَاثِمٖينَ

Bunun üzerine onları o dehşetli sarsıntı yakaladı da yurtlarında yere serildiler.

> En'âm Suresi - Ayet Tefsiri

قُلْ هُوَ الْقَادِرُ عَلٰٓى اَنْ يَبْعَثَ عَلَيْكُمْ عَذَاباً مِنْ فَوْقِكُمْ اَوْ مِنْ تَحْتِ اَرْجُلِكُمْ اَوْ يَلْبِسَكُمْ شِيَعاً وَيُذٖيقَ بَعْضَكُمْ بَأْسَ بَعْضٍؕ اُنْظُرْ كَيْفَ نُصَرِّفُ الْاٰيَاتِ لَعَلَّهُمْ يَفْقَهُونَ

De ki: “Allah size üstünüzden veya ayaklarınızın altından bir azap göndermeye ya da sizi muhalif gruplara ayırıp birbirinize güçlerinizin acısını tattırmaya kādirdir.” Bak, anlasınlar diye âyetlerimizi nasıl açıklıyoruz!

Deprem anında hangi ayet ve dualar okunur? Depremle ilgili Türkçe ve Arapça dualar hadisler

Bilim insanlarının özellikle işaret ettiği İstanbul depreminin ne zaman olacağı net olarak bilinmezken, zerzele anında depremle ilgili Türkçe ve Arapça dua ve hadisler şu sıralar en çok araştırılan konular arasında yer alıyor. İşte depremden korunmak için okunacak dua ve ayetler…

DEPREM DUASI

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyuruyor: 'Tedbir akıllıca bir davranıştır ve bundan daha akıllıca bir şey yoktur. Gece olunca yemek ve su kaplarınızın üstüne kapatın. Uyumadan ateşi söndürün, ateşi yanık bırakmayın

İbni Abbas (r.a) rivayetine göre, Peygamber Efendimiz (SAV)'in kendisine "Ya Resulallah başım dertten kurtulmuyor. Afet ve musibetlerden korkuyorum." denildiğinde sabahları şu duayı okumasını tavsiye etmişti: "Bismillahi ala nefsi ve ehli ve mali."

/27/seafoodplus.info

Peygamber Efendimiz (SAV)'in kaza ve beladan korunmak için tavsiye ettiği dua:

"Bir kimse her gün sabah akşam şu duayı üç defa okursa, ona keza bela gelmez." (Ebu Davud, Edeb, 5/;İbni Mâce, Dua, )

"Bismillahi hayril Esmâi. Bismillahillezî lâ yedurru ma'a'smihi şey'ün fil ardı velâ fissemâi ve hüves Sem'îul Alîm."

Manası: "O Allah'ın ismiyle (akşamladım) ki, O'nun ismiyle birlikte ne yerde, ne de gökte hiç birşey zarar veremez. O ki hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir."

 “Rabbî küllü şey'in hâdimüke, Rabbî fe'hfaznâ ve'nsurnâ ve'rhamnâ”

DEPREMLE İLGİLİ DİĞER GELİŞMELER İÇİN TIKLAYIN

Ey Rabbim her şey senin hizmetindedir. Sen bizi koru, bize yardım et ve bize rahmet et.

“Allahümmâğfezni min beyni yedeyye ve min halfi ve an yemini ve an şimâlî ve min fevkî ve eûzü biazametike en uğtâle tahtî.”

'Allah'ım, önümden, arkamdan, sağımdan, solumdan, gökten ve yerden gelecek bütün felaketlerden beni koru'

 “Allahümme lâ tektülnâ bi gadabike velâ tühliknâ bi azâbike ve âfinâ kable zâlik.”

(Allahım, bizi gazabınla öldürme. Azabınla helâk etme! Bunlardan önce bize afiyet ver.)

“Bismillahi lâ yedurru mea ismihî şey'in fil ardi ve lâ fi's-semai.”

(İşime) Allahın adıyla başlarım. Onun ismi ve yardımı olduktan sonra ne yeryüzü ve ne de gökyüzünün hiçbir bela ve sıkıntısı zarar vermez.

Anlamı: "Allah'ın ismiyle, kendimi, ailemi ve malımı Allah'a havale ediyor. O'nun yüce himayesine bırakıyorum."

"Allahümmâğfezni min beyni yedeyye ve min halfi ve an yemini ve an şimâlî ve min fevkî ve eûzü biazametike en uğtâle tahtî."

Anlamı: Allah'ım! Önümden, arkamdan, sağımdan, solumdan, gökten ve yerden gelebilecek bütün felaketlerden beni koru

İlgili Haberler

Kuran’da kadınlar ilgili ayetler neler? İslam’da kadının önemiSon dakika! İstanbul'da yeniden deprem oldu! Marmara Ereğlisi açıklarında 3,2 büyüklüğünde depremSon dakika! İstanbul'da 9 ilçede okullar tatil ilan edildi! Resmi açıklamaİstanbul'da son 16 saatte artçı deprem oldu

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir