derinlik algısı kpss / ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME KPSS ÇIKMIŞ SORULAR () Quiz - Quizizz

Derinlik Algısı Kpss

derinlik algısı kpss

Mikropsi/Makropsi Sendromu

Alice Harikalar Diyarında Sendromu (AIWS) hastalarında makropsi (cisimleri olduğundan daha büyük görme), mikropsi (cisimleri olduğundan daha küçük görme), işitsel bozukluklar, boşluk kavramıyla ilgili sorunlar ortaya çıkar. Hastalık genelde çocukluk döneminde görülse de yirmili yaşlardan sonra kaydedilen vakalar da vardır. Optik sistemle ya da görme duyusuyla ilgili bir problem yoktur. Tüm problem, algı ve perspektifle alakalıdır. Genellikle migren, beyin tümörü ve psikoaktif (antidepresan) ilaç kullanımı ile birlikte görülür. Algısal bir bozukluk olduğu için radyolojik görüntüleme tanı için yardımcı olmaz. Epstein-Barr isimli virüs varlığında da hastalık görülebildiği için virüsün varlığı, migren ağrıları veya beyin tümörü tanı koymada yardımcı olabilir. Yine de net bir tanı koymak mümkün değildir, diğer fizyolojik bulgular ekarte edildiğinde tanı tahmin edilebilir. Mesafe ve derinlik, yani perspektif algısı da bütün diğer algılarımız gibi beyinde oluşmaktadır. İnsan gözünün kaç piksel olduğuna bakmaksızın görüntü sinirler üzerinden elektriksel yolla ilerler ve beyne bir algı olarak ulaşır. Beynimizdeki görme merkezi oldukça küçüktür. AIWS’ de temel olarak bu mekanizmada hasar görüldüğü için hasta bütün nesneleri tek bir satıh üzerinde görebilir, perspektifin olmadığı bir zamanda mağara duvarına çizilen resimler gibi. Algıyı sübjektif olarak ele alırsak AIWS hastalık olmaktan çıkıyor. Şimdiye kadar ilkokul dâhil geometri ve analitiğin olduğu her yerde paralel çizgilerin kesişmediği söylendi. Oysa ressamlar bakan kişiye göre derinlik ve mesafe algısının oluşması için paralel çizgileri uzaklık belirtmek istediği noktada kesiştirir. Tıpkı tablonun alt ucundan başlayan bir akarsuyun ufka yaklaşınca bir noktaya dönmesi gibi… AIWS’li hastalar temelde perspektif algısına sahip olmadıkları için bu resim onlara hatalı ya da amatör gelebilir. Bizim beğenmediğimiz, oranların olmadığı bir resim ise milattan önce çizilmiş bile olsa onlara bizden daha çok hitap edebilir. Paralel çizgilerin kesişmesi onların algısında mümkün değilken bize göre mümkün olabilir. Kenarında mavi beyaz Bodrum evleri olan, yolun iki kenarındaki kaldırım taşlarının sokağın sonunda bir nokta gibi birleştiği bir sokak fotoğrafı düşünün, ne kadar da hoş….

Kaynak :


duyum, algı, psikoloji, psikoloji ders notları, konu anlatımı


DUYUM
Uyarıcıların duyu organları tarafından alınıp beyne iletilmesidir.

ALGI
İçten ve dıştan gelen uyarıcıların duyumlar aracılığıyla anlamlı hale getirilmesine algı denir.
Örnek: Bir tat almak duyum iken, ne tadı olduğunu anlamak algıdır. Bir ses duymak duyum iken, kimin veya neyin sesi olduğunu anlamak algıdır.

DUYUM İLE ALGI ARASINDAKİ FARKLAR
&#; Duyum basit fizyolojik bir olaydır. Algı ise karmaşık psikolojik bir olaydır.
&#; Duyumda uyarıcılar tek tek değerlendirilir. Algıda ise bir bütün olarak değerlendirilir.
&#; Duyum her bireyde aynı şekilde gerçekleşir. Algı ise bireyden bireye farklılık gösterir.

ALGININ ÖZELLİKLERİ

1. ALGIDA SEÇİCİLİK ( Dikkat )
Organizma, dikkatini etrafındaki uyarıcılardan yalnızca bir tanesine yoğunlaştırıp onunla ilgili özellikleri algılamasıdır.

Dikkat:
Duyu organlarının tek bir uyarıcı üzerinde toplanmasıdır. Başka bir deyişle; Psikofizik enerjinin bir noktada toplanmasıdır.

Dikkatte Kayma: Organizma dikkat halindeyken, dikkati etkileyen iç ve dış faktörlerden dolayı, dikkat bir noktadan başka bir noktaya kayabilir. Buna dikkatte kayma diyoruz.
Örneğin: Sınıfta ders dinleyen öğrencilerin, kapı çalınca dikkatlerinin dersten kapıya yönelmesi durumu.

Sürekli Dikkat: Dikkatin belli bir noktaya odaklanması, bir noktadan başka bir noktaya gidip gelmemesi.
Örneğin: Fanatik bir taraftar Fenerbahçe Galatasaray maçını izlerken, dikkatini hiçbir uyarıcı dağıtmaz.

ALGIDA SEÇİCİLİĞİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Dış Faktörler:
&#; Uyarıcının şiddeti ve Büyüklüğü: Bir kasa elma içerisinde büyük olan seçilip alınır.
&#; Tekrar: Ambulansın siren sesi diğer sesler içerisinde seçilerek algılanır.
&#; Zıtlık: Kısa boylu kişilerin içerisinde uzun boylu kişiler algılanır.
&#; Hareketlilik: Otoparkta seyir halindeki aracın algılanması.
&#; Ani Değişiklik: Babanızın bıyığını kesmesi hemen algılanır.
&#; Tuhaflık: Sokakta pijama ile gezen kişi hemen algılanır.

İç Faktörler:
&#; İlgi ve İhtiyaçlar: Acıkan bir kişinin dikkatini yemeklerin üstüne yöneltmesi. Bir insanın dikkatini mesleğiyle ilgili haberlere yöneltmesi.
&#; Kültür: Almanya&#;da şalvarlı bir kişi hemen dikkatimizi çeker.
&#; Geçmiş Yaşantılar: Yıllar sonra memleketine dönen bir kişinin okuduğu liseyi algılaması  




NOT: Algıda seçicilik üzerinde iç faktörler, dış faktörlerden daha önemlidir.

2. ALGIDA DEĞİŞMEZLİK
Bir kez algılanan nesnelerin şekilleri, renkleri, büyüklükleri değiştiği halde, organizma o nesneleri hep aynı biçimde algılar.

&#; Biçim Değişmezliği: Felsefe öğretmenine hangi açıdan bakarsak bakalım hep Felsefe öğretmeni olarak algılarız.
&#; Renk Değişmezliği: Portakalın rengini aydınlıkta da karanlıkta da hep turuncu olarak algılarız.
&#; Büyüklük Değişmezliği: Uzaktaki ve yakındaki telefon direği hep aynı boyda algılanır.

NOT 1: Algıda değişmezliğin gerçekleşebilmesi için o nesnenin daha önceden algılanması gerekir.
NOT 2:Algıda değişmezlik olmasaydı, algısal dünyamız karmakarışık olurdu. Algıda değişmezlik algısal dünyamıza istikrar kazandırır.

3. ALGIDA ORGANİZASYON
Uyarıcıların birlikte bir bütün olarak algılanmasıdır. Algının en önemli özelliğidir.

A. Şekil &#; Zemin Algısı:
Her nesne bir zemin üzerinde yer alarak algılanır. Zemin olmadan şekil olmaz. Bazen bir resimde ki şekil, zemin olarak veya tam tersi zemin, şekil olarak algılanabilir. Bu tür resimler &#;dönüşümlü algılanabilen şekiller&#; olarak adlandırılır.

Şekilde aydınlık kısma bakıldığında bir kupa, karanlık kısma bakıldığında iki insan yüzü görülür.


B. Gruplama Algısı:
Uyarıcıların bir takım özelliklerinden dolayı bir arada birlikte algılanmasıdır.
&#; Yakınlık İlişkisi: Birbirine yakın olan nesneler birlikte bir bütün olarak algılanır.

* * * * * * * * *
* * * * * * * * * Yandaki şekilde uyarıcılar yatay eksende birbirine
* * * * * * * * * yakın olduğu için satırlar halinde algılanır.
* * * * * * * * *
* * * * * * * * *

&#; Benzerlik ilişkisi: Benzer olan uyarıcılar bir arada bir bütün olarak algılanır.

+ * + * + *
+ * + * + * Yandaki şekilde uyarıcılar düşey eksende benzer
+ * + * + * olduğu için, şekil sütunlar halinde algılanır.
+ * + * + *
+ * + * + *


&#; Süreklilik İlişkisi:Sürekliliği olan bir şekilde uyarıcılar bir bütün olarak algılanır.

0 0 0 0 0 0 0 0
0
0 Yandaki şekilde tek tek daireler değil, bu dairelerin ard arda
0 0 0 0 0 0 0 sıralanışından oluşan ( F ) harfi algılanır.
0
0
0
0
0


&#; Tamamlama (bütünleme) ilişkisi:Önceden algılanan nesneler bir takım parçaları eksik verilse de zihin onları tamamlayarak algılar.

0 0 00 0
0
Yandaki eksik olan ( F ) harfini zihin tamamlayarak algılar.
00 0 0 0

0
0

0


4. MEKAN VE ZAMAN ALGISI
&#; Mekan Algısı: Nesneler hep bir mekan üzerinde algılanır. Nesneleri tanımlarken mekana göre tanımlarız.
Örnek: Kalem masanın üzerinde, Araba yolun sağında
&#; Zaman Algısı: Nesnelerin mekan içerisinde konum değiştirmesi organizmada zaman algısına neden olur.

NOT: Zaman algısı kişiden kişiye farklı algılanır.
Örneğin: Kaynanasını bekleyen biri için zaman hemen geçer; ama beklenen sevgili bir türlü gelmek bilmez.


5. Algı Alanı, Algı Dayanağı, Derinlik Algısı, Algıda Bütünlük
&#; Algı Alanı: Bireyin belli bir anda çevresinde fark ettiği her şeydir.
Örnek: Pencereden okulun bahçesine bakan öğretmenin gördüğü öğrenciler, onun o andaki algı alanını oluşturur.

NOT: Algı alanı dar veya geniş olabilir. Öğretmen dikkatini tartışan iki öğrenci üzerinde yoğunlaştırırsa algı alanı dar, dikkati bahçedeki tüm öğrencilere yönelikse algı alanı geniştir.

&#; Algı Dayanağı:İnsan dış dünyayı olduğu gibi algılamaz. Uyaranlar yorumlanırken güzel &#; çirkin, iyi &#; kötü, hoş &#; nahoş gibi değer yargıları doğrultusunda anlamlandırılır. İnsanın algılamalarında etkin olan bu değerler sistemine algı dayanağı denir.

&#; Derinlik Algısı:Nesnelerin üç boyutlu olarak algılanmasına derinlik algısı denir. Bu algıya çevresel etkenler ve gözün yapısal özellikleri neden olmaktadır.
Çevresel Etkenler:
- Paralel hatların (tren rayları) uzakta birleşiyormuş gibi görünmesi.
- Yakında olan nesnelerin açık ve net olarak algılanırken, uzaktaki nesneler ayrıntısız ve puslu algılanır.
- Yakındaki nesnelerin normal, uzaktaki nesnelerin küçük boyda algılanması.
- Birbirini kapatan nesnelerden tam görünenin daha önde algılanması.

Gözün Yapısal Özellikleri:

İki göze sahip olmak derinlik algısına sebep olur. Çünkü iki gözün aldığı ayrı görüntüler beyinde birleştirilir. Gözler uzaktaki ve yakındaki nesnelere bakarken farklı açılar oluşturur. Bu fark nesnenin uzakta veya yakında olduğunu belirtir.

&#; Algıda Bütünlük: Nesneler tek tek parça halinde değil de bir bütün olarak algılanır. İnsan çevresindeki nesne ve olayları önce bir bütün olarak algılar, sonra ayrıntılar algılanır.


ALGI YANILMASI
Bazen bizden veya algı özelliklerinden dolayı uyarıcılar olduğundan farklı olarak ya da hiçbir uyarıcı yokken bir uyarıcı varmış gibi algılanabilir. İki tür algı yanılması vardır.
Bunlar: İllüzyon ve Halüsinasyondur.

İllüzyon:
İllüzyonda gerçekte bir uyarıcı vardır. Fakat bu uyarıcılar olduğundan farklı algılanmaktadır. İllüzyon, fiziksel ve psikolojik olmak üzere ikiye ayrılır.

Fiziksel İllüzyon:
algılanan uyarıcının özelliklerinden kaynaklanır.
Örneğin: Bardaktaki çay kaşığının kırıkmış gibi gözükmesi.

Psikolojik İllüzyon:
Algılayan kişinin psikolojik özelliklerinden kaynaklanır.
Örneğin: Yerdeki dal parçasının yılanmış gibi algılanması.

NOT:Fiziksel illüzyon, uyarıcının kendisinden kaynaklandığı için tüm insanlarda aynı şekilde algılanırken, psikolojik illüzyon ise kişinin psikolojik özelliklerinden kaynaklandığı için kişiden kişiye değişir.

Halüsinasyon(sanrı):
Hiçbir uyarıcı yokken kişinin bir uyarıcı varmış gibi algılamasıdır.
Örneğin: Kişinin vücudunda örümceklerin yürüdüğünü söylemesi.

NOT: İllüzyonda gerçekte bir uyarıcı varken halüsinasyonda yoktur.
  • Algıda Değişkenlik
  • Algıda Seçicilik (Seçici Algı)
  • Algısal Kurulum / Set (Zihinsel Kurulum)
  • Derinlik Algısı
  • Algı Yanılmaları

1. Algıda Değişkenlik

Her durumda ve her koşulda uyarıcı ile ilgili algının değişmemesidir.

Örneğin; doku, parlaklık, büyüklük, şekil, renk değişmezliği.


2. Algıda Seçicilik (Seçici Algı)

Seçici algı olarak da bilinir. Kişinin ilgi veya ihtiyaç duyduğu uyarıcıların, diğer uyarıcılardan daha ön planda algılanmasıdır.

Örneğin; karnı aç bir insanın lokantalara odaklanması.


3. Algısal Kurulum / Set (Zihinsel Kurulum)

Kişinin kendi beklentileri ve tutumları çerçevesinde uyarıcıları algılamasıdır.

Örneğin; iyi ışıklandırılmış mağazaların ister istemez dikkat çekmesi.


4. Derinlik Algısı

Perspektif algısıdır. Uyarıcıları üç boyutlu algılamaktır.

Örneğin; çocuklarda perspektif algılısı gelişmeden önce resimlerinde insan, ev, ağaç şekilleri aynı boyuttadır.


5. Algı Yanılmaları

İllüzyon (Yanılsama); uyarıcı vardır, normal bir durumdur, var olan uyarıcının farklı algılanmasıdır.

Fiziksel İllüzyon; evrensel tüm insanlarda aynı şekilde görülür.

Örneğin; ışık yansıması.

Psikolojik İllüzyon; özneldir, kişiden kişiye farklılık görülür.

Örneğin; karanlıkta nesneleri farklı algılama.


Halüsinasyon (Sanrı); uyarıcı yoktur, anormal bir durumdur, olmayan uyarıcının var gibi algılanmasıdır.

Örneğin; uyuşturucu madde, alkol etkisiyle farklı algılama durumları.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir