Kutlamalar, bir ara vermek ve geleceği tahayyül etmeye
vakit ayırmak için birer fırsattır.
Gelecekte Saint-Joseph’in eğitim sahasında esaslı bir
kurum olmaya devam edebilmesi için kritik hususlar
şunlardır:
Gençlere dijital ortam, girişimcilik ve çevre dostluğu
alanlarında yenilikçi ruhu, insancıl kültürü ve yardımlaşma
hissini aşılayan, yüksek standartlı bir eğitim
sağlamalıyız. COVID krizi, toplumlarımızın sadece
dijital yeniliklere değil, daha dayanışma odaklı bir ekonomiye
ne denli bağlı olduğunu gözler önüne seriyor.
Verdiğimiz eğitimin dayanağı, Fransızcadaki “une tête
bien faite vaut mieux qu’une tête bien pleine”. Yani
“Akıl ezberle orantılı değildir.” anlamına gelen deyime
yaraşır şekilde, kanıtlama, uslamlama, imgelem ve deneme
olmalıdır. Bundan 20 sene sonrasının mesleklerinin
neye benzeyeceğini bilemediğimizi unutmayalım.
Dolayısıyla ekranlar çağında sadece bilgi ve becerilerin
(hard skills) değil, etkileşimsel becerilerin (soft skills) de
dikkate alınması elzemdir.
Ayrıca Rönesans çağından beri süregelen ve tüm
aksaklıklara rağmen halen gelecek vadeden Türk ve
Fransız halklarının dostluğuna da sadık kalmak istiyoruz.
Sadece Fransa sınırlarına indirgenemeyecek
“frankofoni” alanında meydana gelen değişimleri de
gözetmek mecburiyetindeyiz. Bunu yaptıkça Avrupa
ve tüm dünyadaki paydaşlarımıza, açıklığımızı ve insancıllığımızı
okul ve ülke ölçeklerinde sergilemiş oluyoruz.
Saint-Joseph, eğitim için iyi niyetli insanların
arasında, dinî, etnik ve dilsel sınırların aşılarak gerçekleştirilebilen
tüm hayırlı işlerin vitrini olmalıdır.
Lise; herkesin arasındaki birliği temsil ederek yatay,
kardeşçe bir yönetim kültürünü benimsemeli, savunmalıdır.
Algoritmalar çağında lise, etik ve sorumluluk
anlayışıyla sunduğu hizmetlerinin profesyonelleşmesini
el üstünde tutmalıdır.
Lise ıssız bir ada değildir. Pedagojik ve kişisel gelişimi
çok önemseyen frerlerin örneğinden yola çıkarak okul,
öğretmenlerin ve personelin kariyerleri boyunca hizmet
içi eğitimleri hususunda Türk ve Avrupalı kurumsal
paydaşlarıyla sinerji yaratmalıdır.
Son olarak, değişimin hızına yetişebilmek için lise; proje
sponsorluğu, şirketlerde staj eşlikçiliği, Türkiye ve
yurt dışındaki mezunların takibi konularında, Mezunlar
Derneği’nin katkılarına gittikçe daha fazla ihtiyaç duyacaktır.
Tüm bu insanlar, kimileri öğretmen olarak bayrağı
devralan tüm bu öğrenciler tarafından ne kadar da
yol katedilmiş! Saint-Joseph Lisesini bugün bildiğimiz
haline getiren tüm bu insanların, öğretmenlerin,
Saint-Joseph Lisesi’nin yarınını biçimlendirebilmemiz
için her biri alçakgönüllülükle yerini bırakabilme meziyetine
sahip frerlerin izinde olmak ne güzel bir vazife!
5
QUARTIER [email protected]
yılları arasında
Saint-Joseph öğrencileri
üniforma giyip askeri
kampa gittiler. Askeri
donanımı TSK verirken,
öğrencilerin yatak, yorgan,
yiyecek içecek tedariğini
okul sağladı. Askeri kamp
iki ila üç hafta sürüyordu.
KIZLAR GELİYOR, FRERLER GİDİYOR
Saint-Joseph’in son elli yılına damga vuran en önemli kararlardan biri, hiç kuşkusuz. eğitim ve öğretim
döneminde kız öğrencilerin de okula alınması oldu. Bir önceki ders yılında yapılan protesto gösterilerine
rağmen okul yönetimi kararından dönmedi. 18 kız öğrencinin okula geldiği gün, Saint-Joseph’in görkemli demir
kapısının yanındaki tabelada yazılı Saint-Joseph Erkek Lisesi tabelası, Saint-Joseph Lisesi olarak değiştirildi. Bir
gelenek yıkılıyor, yeni bir gelenek inşa ediliyordu.
’li yıllardan sonra frer sayısında gözle görülür azalma oldu. yılında 52 öğretmenden 20’si frerdi.
’de Frerler Enstitüsü, Türkiye-Bulgaristan bölgesini kapatarak, Türkiye’deki okullarını (İzmir
Saint-Joseph ve Saint-Michel) bir delegasyon çatısı altında toplamaya karar verdi. ’te Frer Caporal’ın İzmir’e
gitmesi, Frer Charles Mallet’nin Fransa’ya dönmesi, Frer Robert’in cemaat direktörü olması ve Frer Hilou’nun
da emekli olmasıyla Saint-Joseph’te frerler devri kapandı. Elbette Hanri Matalon ve Yomtov Garti ile başlayan,
Michel Tagan ve İsak Abudaram ile devam eden sivil ‘efsane öğretmenler’ kuşağı; soran, sorgulayan, sorgulatan
eğitim tarzıyla Saint-Joseph’in bayrağını hep zirvede tutmayı başardı.
21
Binlerce öğrenci yetiştiren frerlerin dönemi, yılında Frer Hilou’nun emekli olmasıyla son buldu. Saint-Joseph tarihinin en uzun süre
direktörlük görevinde bulunan ismi (26 yıl) Pierre Caporal, hala Lübnan’da yaşıyor. Kolejde 65 yıl gören yapan Frer Etienne ise ’de
aramızdan ayrıldı.
QUARTIER [email protected]
’de Balkan Savaşı sürerken okul müdürü, bugünkü
Caporal Evi’ni Kızılay’ın hizmetine sundu.
Frerler ve rahibeler cepheden gelen yaralıların tedavi
edilmelerine yardımcı oldular. Savaş yüzünden frerler,
25 Eylül ’ten Şubat ’a kadar okuldan ayrılmak
zorunda kaldılar. Saint-Joseph Lisesi, yılına
dek sadece erkek öğrencileri kabul ediyordu. Fakat
bu tarihten sonra kapılarını kız öğrencilerine de açtı.
’de kurulan Saint-Joseph’liler Derneği, ’de
kurulan Saint-Joseph Eğitim Vakfı ve Okul-Aile Birliği,
okulun politikasını tasarlamak ve geleceği öngörmek
için okulun idaresiyle iş birliği içinde çalışıyor.
Bugün Saint-Joseph Lisesi yaklaşık öğrenciye
eğitim vererek, sunduğu hizmetlerin ve öğretimin kalitesiyle
Türk gençliğin eğitimine önemli bir katkı sağlıyor.
Öğrencilerimiz 5 sene süren bir tahsil alıyorlar:
Fransızca dilini öğrenmeye ve Matematik, Fen, Bilişim
gibi Fransızca yapılan derslere odaklanılan bir Hazırlık
senesinden sonra 9. sınıftan sınıfa kadar, Fen,
Türkçe-Matematik ve Sosyal Bilimler olmak üzere 3
farklı bölüm sunan 4 lise eğitim-öğretim senesi boyunca
okuyorlar. Lisemiz, yeni teknolojileri benimseyerek
modern dünyanın meydana getirdiği yeni ihtiyaçlara
uyum sağlayabildi. Fransızca, İngilizce ve Türkçe Tiyatro,
resim, karikatür, müzik, fotoğrafçılık gibi çok
sayıda sanatsal faaliyet, öğrencilerimize, kişisel gelişime
uygun bir ortamda ilerlemelerine olanak tanıyor…
Sunduğumuz imkanların arasında başka kulüpler de
yer alıyor: Fransızca Birleşmiş Milletler Modeli, çevre,
satranç, moda, sosyal yardım (engelli gençlere, muhtaç
kişilere, otist çocuklara yönelik yardım eylemleri),
spor, kimya vs.
senesinden beri gündüzlü bir okul olan lisemizin
bünyesinde bugün Türk ve Fransız toplam 93 öğretmen,
14 ile 19 yaşları arasında lise öğrencisine
eğitim veriyor. Lisenin her bir taşı bize birkaç on yıllık
hikaye anlatabilir. ’te tadilatı yapılan ve Medyatek
olarak kullanılmaya başlanan şapel bunların hatırı
sayılır bir örneği. Kurumumuz, başkalarına değer
verme ve lasalyen değerler olan kardeşlik ve hizmet
anlayışıyla öğrencilerini insani ve düşünsel düzlemde
donatmaya gayret ediyor. Saint-Joseph Lisesi seçkin
insanları eğitmeye çabalarken, yine de akademik zorluk
çeken öğrencilere hitap etmeye özen gösteriyor.
Türkiye Lasalyen Okulları’nın oluşturduğu camianın bir
parçası olarak Saint-Joseph Lisesi, Türkiye’nin diğer
iki lasalyen okulu olan Saint Michel - Feriköy ve İzmir
Saint-Joseph ile ayrıcalıklı ilişkiler içinde ve İstanbul’un
diğer Fransız okullarıyla yakın iş birliği halinde çalışmalar
yürütüyor. Yüksek nitelik arayışı içinde olan, öğrencilerine
uluslararası bir perspektif ve kişisel gelişimlerinin
eksiksiz olmasına olanak tanımaya gayret eden
Saint-Joseph Lisesi’nin yılını kutladığını görmekten
sevinç duyuyorum. Lisemiz, yıllık tarihini Kardeşlik,
Tecrübe ve Geleceğe Güven olmak üzere üç
kavramın ışığında kutlamak istedi.
KARDEŞLİK
Kardeşlik, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa
Kemal Atatürk’ün ülküleriyle ahenk içinde insancı ve
evrensel bir proje olan eğitim projemizin kilit taşlarından
biridir. Frerler ve onlarla yan yana çalışan tüm sivil
öğretmenler, ikinci evleri haline gelmiş bu itibarlı lisede
kardeşler gibi yaşamaya gayret ettiklerini tereddütsüz
söyleyebileceğim dürüst insanlardan oluşan bir camiayı
inşa etmek uğruna uzun zamandır çabaladılar ve
çabalamaya devam ediyorlar.
TECRÜBE: YILLIK EĞİTİM HİZMETİ
Lisemiz yüzyıl vatandaşları eğitmeye özen gösteriyor.
Lasalyen okullarımızın meydana getirdiği tüm pedagojik
yenilikleri herkese göstermeye çalışıyoruz zira
işleyişimiz ahenk içinde; kardeşlik, hizmet, ruhanilik ve
Frankofon kültürü etrafında dünyaya açıklık değerlerine
bağlı bir eğitim anlayışına ve camiamıza dayanıyor.
GELECEĞE GÜVEN
Geleceğe güvenmemizin sebebi, kendimize tasarladığımız
insani projeye ve frerlerin bize emanet ettiği
mirasa sadık kalışımızdır. Dünyamız hızla değişime uğramakta.
Modern iletişim araçlarının etkisiyle küreselleşmiş
bir dünyada yaşıyoruz artık.
Bugün Lasalyen ülküye sadakatimizi; burada, Türkiye’de
’den bu yana hayatlarını eğitime adayan
tüm frerlere ve halefleri olan, Türkiye’de geleceğe güvenin,
hizmetin ve kardeşliğin tohumlarını atmaya devam
eden hevesli eğitmenlere duyduğumuz minneti
ifade ediyoruz. Bugün hala bu gayretlerin semerelerini
toplamaya devam ediyoruz. Bu kişilerin şevki ve özverisi;
sadık hizmetçileri oldukları bu ülkeye olan bağlılıklarını
ortaya koyuyor.
Sözümü bitirmeden Saint-Joseph Lisesi’nin, tüm bu
süre zarfında öğrencilerine güvenden, kardeşlikten ve
hizmetten beslenen bir ortamda büyümelerine olanak
sunduğunu hatırlatmak isterim. Bundan böyle hepimiz,
Saint-Joseph Lisesi’nin öğrencisi kimliğini içimizde
taşıyacağız. Böylelikle yetişkinler olarak Lasalyen
kardeşlik anlayışını yayıyor olacağız. Zira Kadıköy
Saint-Joseph Lisesi’nin vazifesini beraber ve ortaklaşa
ifa edeceğiz.
Yıl dönümümüz hepimize hayırlı uğurlu olsun.
Yaşasın Saint-Joseph Lisesi,
Yaşasın Türkiye’deki Lasalyen kurumlar,
Yaşasın Türkiye.
Frer Fadi, Ziyaretçi.
27
QUARTIER [email protected]
Sinan Kurmuş’91
Dünyanın en büyük şirketinin ortalama ömrü 18
yıl. İnsan ömrü 80 yıl. Dünyadaki ülkelerin çoğu
yılını henüz kutlamadı. Bu genç dünyada, yıldır
varlığını sürdüren bir kurum olmak çok değerli. Çünkü
ayakta kalmak, başarının aslında en itiraz edilemez
göstergesi. Böyle başarılı bir kuruma ait olabilmek ve
bu özel yılında bir parça da olsa katkıda bulunabilmek
de benim için bir gurur sebebi. Umarım bundan
yıl sonra o aşınmış basamaklar, halen aynı yerde aşınmaya
devam eder.
Kayra Üçer’93
Babam, Saint-Joseph’in kapısından çıktığı gün "Bir
daha buraya gelen ne olsun!" demiş. Ne olmuş? İki
oğlu da bu kapıdan girip çıkmışlar. İyi ki büyük konuşmuş,
iyi ki benzer yoldan geçmişim. Sekiz yılda edindiğim
deneyim ve dostlukların bir ömür yararını gördüm
ve göreceğim. Bakalım çocuklarım ne yapacak? Umarım
bu kapıdan çıkarken yeterince söylenmişimdir…
Ali Cem Gülmen’93
Saint-Joseph’in kapısından ilk girdiğim andan itibaren
bambaşka bir macerada olduğumu anlamıştım. Fakat
yıllar geçtikçe, dostluklar büyüyüp ve yaşlar alındıkça
bu maceranın hayatım için ne kadar önemli olduğunu
çok daha iyi anladım. 93 yılında mezun olurken Palmares’e
“Okulda yaşadıklarımızı kimse anlayamaz,
Saint-Joseph’lilerden başka” diye yazmışım. Yıllar
geçtikçe bu cümlenin değerini çok daha fazla anladım.
yıllık bu dev çınarın gölgesi altında filizlendiğimiz,
büyüdüğümüz için çok şanslıyız. Nice yıllara…
Burak Oğuz’94
2 Kasım 'te eğitime başlanan okulumuzda tam
10 sene okudum. Kendimi hem SJ 93'lü hem SJ 94'lü
hem de SJ 95'li olarak görüyorum. Bu yıllık mazide
sadece 10 sene okusam da rüyalarımda bile bazen
o eski koridorlardayım. Ne güzel bir zamanlamadır ki
senemizde Derneği'n Yönetim Kurulu’ndayım.
Toplarımızı diken ağabeylerimle, petit ve petitelerimizle
derneğimizin sadece bir lokasyondan ibaret olmadığını,
bir aidiyet olduğunu elimizden geldiğince anlatmaya
çalıştık. Bu yeni normal dünyada, ihtiyacımız olduğunda
kardeşlerimiz sayesinde derneğimizin Avustralya,
Kanada ve Vietnam'da dahi olduğunu gördük. Ne
mutlu ki Saint-Joseph'liyiz biz. Daha nice yıllara
Sait Akgün’96
Sene , Petit Quartier'de sıra olunmuş, çan çalıyor,
içeri sınıflara giriliyor ve ilk ders Saint-Joseph'li
olmanın ilk heyecanı ve ardından geçen 8 yıl. Okuldan
mezun olup yaş aldıkça edinilen bu birikim, dayanışma
ve tecrübenin ne denli önemli olduğunu ve diğerlerinden
farklı, özel olmanızı sağladığını çok daha rahat
anlayabiliyorum. Yıllar geçtikçe de bu hissiyatın daha
da perçinleneceğini bilmek, bir Saint-Joseph’li olarak
gurur veriyor. Nice yıllara
Onur Aytekin’01
yılında Saint-Joseph'teki ilk günlerimi, 11 yaşında
küçük bir çocuğun şaşkınlığıyla ama geleceğe dair
merakı ve heyecanıyla geçirdiğimi hatırlıyorum. Bugün
dönüp geriye baktığımda, yıllık tarihinden payıma
düşen sadece 8 tarif edilmez yılın bana kattığı dünya
görüşü, düşünce yapısı ve değerlerle birlikte en yakın
dostlarım ile lisedeki sınıf arkadaşım olan eşim için
Saint-Joseph'e minnettar olmam gerektiğini görüyorum.
Her zaman ülkenin batıya dönük yüzü olması dileğiyle,
nice yıl dönümlerine Saint-Joseph
Begüm Tekiner’01
11 yaşında kapısından ilk defa girdiğim günden beri
büyük bir sevgiyle bağlı olduğum güzel okulumun
Derneği’nde çalışma şansına sahip olduğum için çok
mutluyum. Saint-Joseph gibi gerçek bir ekolden mezun
olmuş olmanın ne kadar değerli olduğuna hem
iş hem de günlük hayatımda çok sefer şahit oldum.
Okulumuzun yılı kutlu olsun! “Vive Saint-Joseph!”
Can Efe Şekerci’07
En can dostlarımı, en güzel anılarımı, en büyük sorumlulukları
edindiğim, beni ben yapan canım okulum
Saint-Joseph. Kendi adıma, mezuniyetimin yılında
vefa borcumu Saint-Joseph’liler Derneği’mizde benden
önceki ve benden sonraki ağabey-kardeşlerim,
mezunlarımıza hizmet ederek ödemeye çalıştım. Çok
kıymetli kimya hocamız Serçin Divanlıoğlu’nun emeklilik
sonrasındaki veda konuşmasının son cümlesi,
“Tanrı bu okulu korusun” idi. Bu okulu koruyacak ve
yaşatacak, bu ışığı ileriye taşıyacak, yalnızca ve yalnızca
Saint-Joseph mezunlarıdır. Nice ’lere, yaşa
Saint-Joseph!
Merve Gündoğar’10
Eylül’ünde hazırlık sınıfının ilk gününde diğer
'petit' arkadaşlarımla birlikte Saint-Joseph heykelinin
önünde sıra oluşumuzun üzerinden tam 15 sene geçmiş.
O gün o sırada heyecan ve belki biraz endişe içinde
bekleyen, yapılan Fransızca konuşmaları anlamaya
çalışan ve meraklı gözlerle etraflarına bakan 'petit'ler,
şimdi kendilerine güvenen ve her anlamda donanımlı
bireyler olarak yollarına devam ediyor. yıllık bu değerli
tarihin parçası olmanın gururuyla
Baran Esendal’10
yılında kapısından girip, yılında mezunu olduğum
bu güzel eğitim kurumunun yılında hala
havasını soluyor olmak, benim için büyük bir hayat
enerjisi kaynağı Sayıların ifade etmekte yetersiz kaldığı;
önemini, mezunlarını ve eğitimcilerini tanıyarak
anlayabileceğimiz Saint-Joseph camiasının birlik ve
beraberliğini nice yüzyıllara taşıması dileğiyle
9
QUARTIER
nest...