Diyanet Işleri Makam Aracı

Sık sık bütçe eleştirisiyle gündeme gelen, cami inşaatları için yurttaştan bağış toplayan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın makam araçlarının, “korkulduğu!” gibi olmadığı ortaya çıktı. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, geçen aralık ayında, eski başkan Mehmet Görmez’in kullandığı 11 yaşındaki makam aracına bindiğini söyleyerek “Geçenlerde bozuldu, yolda kaldık, koruma arabasına geçmek zorunda kaldım. Korkumuzdan yeni araba alamıyoruz” demişti. 

Erbaş’ın tepki çeken bu açıklamasının ardından başlayan araç tartışmasına Diyanet’in resmi verileri nokta koydu. Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün, başkanlığın faaliyet raporuna yansıyan verilerine göre, Diyanet’in merkezde toplam 53 aracı bulunuyor. Bu araçların 48’i doğrudan başkanlığınken, beşi ise Türkiye Diyanet Vakfı’na (TDV) ait. Başkanlığa ait araçların 38’ini binek otomobiller oluşturuyor. İki adet minibüs, bir adet midibüs, iki adet otobüs, bir adet canlı yayın aracı, bir adet pikap, bir adet cenaze nakil aracı, bir adet VIP minibüs, bir adet de çevre temizleme aracı başkanlık bünyesinde faaliyet gösteriyor. TDV’ye ait beş aracın ise üçü binek otomobil, biri VIP minibüs, biri de ambulanstan oluşuyor.

Raporda, ’de kiralanan servis araçlarına ilişkin de bilgi yer aldı. Buna göre, 1 Ocak Aralık tarihleri arasında 20’si midibüs, 40’ı minibüs, biri otobüs ve üçü midibüs/otobüs olmak üzere toplam 64 araç kiralandı. Bu araçların toplam koltuk sayısı ise ’e ulaştı. 

‘MAKAM’DAN VAZGEÇTİ

Makam aracı için “Yolda kaldık” diyen Erbaş, il dışı ziyaretlerinde başkanlığın envanterinde bulunan VIP minibüsü kullanmaya başladı. Önceki gün Kütahya’ya giden Erbaş’ın bu ziyaretinden paylaşılan fotoğrafta, VIP minibüs kullanıldığı görülüyor. 3 Mart’ta da Kastamonu’ya giden Erbaş’ın, bu ziyareti de VIP minibüs ile gerçekleştirdiği paylaşımlara yansıdı. 

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, yüksek fiyatı ile tartışmalara neden olan son model Mercedes marka makam aracını iade edecek. 

Açıklama bizzat Mehmet Görmez'dan geldi.

Katıldığı bir televizyon programında konuyla ilgili soruyu yanıtlayan Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı'na böyle bir aracın tahsis edildiğini doğruladı.

İhtiyaç doğrultusunda araç talebini kendilerinin yaptığını söyleyen Görmez, "Bu haberlerden hareketle bu kurum üzerinden algı operasyonu yapılacağını görerek o araca binmedim" dedi.

Diyanet İşleri Başkanı, bu tür araçların diğer kurumlara da alındığını belirterek "Yapılan işin yanlış olduğu için değil ama ibret-i alem olsun diye araç iade edilecektir" ifadelerini kullandı.

Mehmet Görmez, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Bunun hikayesini, edep el vermediği için, kurumun saygınlığı pek çok şeyi konuşmayı engellediği için ilk defa konuşuyorum. 

Bu haber, ilk önüme geldiğinde Moskova'da Müslüman kardeşlerimizle toplantı halindeydim. Haber şöyleydi; Diyanet İşleri Başkanı'na Diyanet Vakfı'nın parasıyla, cami önlerinde toplanan parayla, bir milyon dolarlık zırhlı bir araç alındı.

Ertesi gün tekzip edildi, tekzip sadece, 'Vakıf parasıyla değil, milletin vergileriyle' şeklinde yapıldı ama düzeltme yapılmadı. Sonra mahkemeye gidildi ve Diyanet kazandı.

Gazete üst mahkemeye gitti, onu da kaybetti. Mahkeme, gazeteyi aynı kelimeler ve puntolarla tekzibi yayınlamaya mahkum etti. Tekzipte, bunun doğru olmadığı, vakıf marifetiyle alınmadığı, rakamın öyle bir rakam olmadığı vardı. sayfada küçük bir yerde yayınladı.

Kamu kurumları bir şey aldığı zaman vergiden muaftır. Eş zamanlı Papa, Diyanet İşleri Başkanlığını ziyaret etti. Gazetelerde mütevazi Papa; kibirli, devletini zarara uğratmış Diyanet İşleri Başkanı imajı çizildi.

Aynı haber 1 gün sonra Suudi Arabistan'ın 3 büyük gazetesinde yayınlattırıldı. Vakıf marifetiyle aldırıldığı haberi 3 gazetede birinci sayfadan verildi ve oradan beni hocalar aradı. Şaşırdıklarını söyledi. Siz bir haberle Diyanet'i itibarsızlaştırmaya karar vermişseniz, sadece Türkiye'de bu algıyı oluşturmayacaksınız; Diyanetin hizmet götürdüğü her yerede yapacaksınız.

"GÖRDÜĞÜM AN MEZARA DÖNÜŞTÜ"

Bu haberler yayınlandığında Diyanet İşleri Başkanı bu araca binmemişti. Bu Ankara'da devlet gerekliliği içinde herhangi bir kurumun yaptığı işi bir algı operasyonuna dönüşerek ve kurumun başındaki insan itibarsızlaştırılmak için araç olarak kullanıldı. Bunu gördüğüm an o araç benim için mezara dönüştü.

"ARACIN TAHSİS EDİLMESİ TABİİDİR"

Bir gün dahi o araca binmedim. Binmem mümkün değildi. Bu sarık bir nokta leke kabul etmez. Bu makam, başka makama benzemez. Biz yanlış yapıldığı için o araca binmemezlik yapmadık. Yapılan iş doğru bir iştir.

Bu ülkede Diyanet İşleri Başkanlığı'na böyle bir aracın tahsis edilmesi tabiidir, normaldir. Diğer devlet kurumlarında da var bu tür araçlar.

Hiçbir arabanın markasını bilmem. Şu anda eski aracımızı tamir ettirerek onunla yürümeye çalışıyoruz. Bu haberlerden hareketle bu kurum üzerinden algı operasyonu yapılacağını sıradan bir haber olmadığını gördüm ve araca binmedim.

Bir müddet sonra bunun üzerinden Diyanet İşleri Başkanlığı'nı itibarsızlaştırmak için siyasiler de soru önergeleri verdi.

3 ay sonra ise başka bir gazete, yine birinci sayfadan, hoca arabasına oyun takımları siparişi verdi haberi yaptı. Utanmadıktan sonra ne yazarsan yaz.

"İBRET-İ ALEM OLSUN DİYE"

Bunların hepsi bitmiştir, o araç iade edilecektir. Yanlış olduğundan değil ama ibret-i alem olsun diye iade edilecektir.

Bir araç alımı üzerinden yapılan bu kadar yalandan dolayı o araç iade edilecek. Biz hizmetimizi başka araçlarla da yaparız. Biz israf, lüks, şatafat isnatlarından bir tanesi doğru olsa bu mübarek sarığa küçük bir toz konmaması için gereğini yapardım zaten."

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e Diyanet Vakfı’nın bütçesinden 1 milyon TL’ye Mercedes S model makam aracı alındı.

Hürriyet’ten Nurettin Kurt’un haberine göre, Diyanet Vakfı ayrıca genel müdürler için 14 adet Toyota marka, teşkilat için de 16 adet ticari minibüs satın aldı. Genel müdürler daha önce makam aracı olarak Ford Focus ile Renault Fluence kullanıyordu. Diyanet TV ve Diyanet Radyosu’nda çalışan personelin maaşlarını da Diyanet Vakfı karşılıyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada ise makam araçlarının alımı doğrulandı. Alım bedelinin 1 milyon lira olmadığı belirtildi ancak herhangi bir rakam da verilmedi.

DİYANET'TEN AÇIKLAMA

Diyanet'in konuya ilişkin açıklaması özetle şöyle:

“ tarihli bazı basın yayın organlarında Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Sayın Mehmet Görmez'e ve Başkanlık merkezindeki yetkililere Diyanet Vakfı bütçesinden lüks makam aracı alındığı şeklinde haberlere yer verilmesi üzerine milletimizin doğru bilgilendirilmesi adına aşağıdaki açıklamanın yapılması, zorunluluk arz etmiştir.
Diyanet İşleri Başkanlığı, milletimize yönelik din hizmeti faaliyetlerini Türkiye Diyanet Vakfıyla dayanışma içerisinde yürüten bir kurumdur. Milletimizin hayır-hasenat inancının eseri olarak Türkiye Diyanet Vakfına emanet ettiği bağışlar, ülkemizin ve dünyanın dört bir yanında milletimizin desteğiyle filizlenen dini ve hayri faaliyetlerle eğitim hizmetlerine harcanmakta ve bu harcamalar kamuoyuyla her vesileyle paylaşılmaktadır.
Milletimizin emaneti olan bağışlarla Sayın Diyanet İşleri Başkanına veya Başkanlık merkezindeki yetkililere lüks makam aracı alındığını veya benzeri lüks harcamalar için kullanıldığını düşünmek dahi, Diyanet İşleri Başkanlığını ve onun milletin emanetine duyduğu derin saygıyı idrak etmemekle ilgilidir.
Haberde yer verilen tüm araçlar, Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunuyla verilen izinlere ve Maliye Bakanlığının bilgisi dahilinde, Devlet Malzeme Ofisi tarafından gerçekleştirilen ihalelerle satın alınmış olup, satın alma bedelleri Devletin resmi belgelerinde saydam bir şekilde kayıtlıdır. Harcanan rakamlar bahsi geçen haberde yer verilen rakamların çok altındadır. Ayrıca harcamaların tamamı Türkiye Büyük Millet Meclisinin yanı sıra kamuoyunun denetimine de açıktır."

seafoodplus.info