◊ Peki Merkez Bankası’nın herkesin diline doladığı bu faiz oranı ile TCMB ve ekonomi yönetimi ne yapmak istiyor?
TEMEL HEDEF ‘DENGE’
◊ Ekonomi yönetiminin temel önceliği tüm kararların “dengeli” şekilde alınması. Yani bir tarafı yaparken ekonomide diğer dengeleri bozmadan yol almak gibi bir yol haritası belirlendi.
◊ Merkez Bankası faizi yüzde 20’nin üzerine çıkarabilirdi ya da bazı yatırım bankalarının söylediği gibi yüzde 40’a
◊ Ancak bu durumun ilk etkileri reel sektörü vurmak olacaktı.
◊ Ayrıca siyaseten de, hükümet için en önemli konu olan büyüme ciddi sekteye uğrayacaktı.
◊ Burada Merkez Bankası çok ince hesaplamalara gitti, bunu söyleyebiliriz.
◊ Her bir puanlık artışın ne tür etkilerinin olacağı, eldeki tüm ekonomik verilerle analiz edildi. O nedenle “dengeli” bir artış oldu diyorum.
◊ Diğer yandan, bu karar vatandaştan şirketlere kadar herkesin alacağı kredileri, bankalara yatıracağı mevduatı, üretim için yapılacak yatırımları etkileyecek bir veri.
Sonuçta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomi yönetiminin elini serbest bıraktığını biliyoruz ancak “Vur deyince öldür” demediği de açık. Erdoğan’ın faiz konusunda hassasiyetlerini bilmeyen yok. Faizin artırılmasını kabul etmesi bile devrim niteliğinde bir gelişme. Ancak açtığı kapıyı bence Merkez Bankası iyi değerlendirdi.
DEVAMI GELECEK, KADEMELİ YÜKSELİŞ GÜNDEMDE
◊ Merkez Bankası muhtemelen bunun devamını da getirecek. Ancak hızlı hızlı değil, diğer alanlarla uyumlu şekilde kademeli olarak gideceği noktaya ulaşacak.
◊ Merkez Bankası Başkanı Erkan, geldiği günden bugüne banka yetkililerinden brifingler alıyor, Türkiye ekonomisi hakkında tüm detaylara hâkim olma hedefinde.
◊ Gelişmekte olan bir ülke olarak Türkiye’nin dinamikleri çok farklı ki bu herkesin kabulüdür.
ÖNCELİKLİ HEDEF ENFLASYONA DUR DEMEK
◊ Öncelikli hedef elbette Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işaret ettiği gibi enflasyona artık dur demek.
◊ Enflasyonun bu seviyelere gelmesinin birçok nedeni var, bazıları tamamen Türkiye’nin dışında olan gelişmeler.
◊ Ekonomi yönetimi, enflasyonu yeniden ilk sıraya koydu ve tüm kurumlarıyla bu oranları tek haneye doğru çekecek adımları atacak.
Şimdi ekonomi yönetimi, tüm birimlerin yapacağı hamleleri organize ediyor. Cumhurbaşkanlığı ile tam bir koordinasyon olduğunun altını çizmek isterim. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in telaştan uzak, kararlı ve programlı şekilde attığı adımları sırasıyla göreceğiz. BDDK’nın ve Merkez Bankası’nın daha önce aldığı kararların gevşetilmeye başlaması gibi mesela. Bakın, Yılmaz ve Şimşek, çarşamba akşamı günübirlik bir Birleşik Arap Emirlikleri ziyareti yaptı.
KÖRFEZ’DEN TÜRKİYE’YE UZUN VADELİ YATIRIMLAR
◊ BAE zaten ilişkilerin normalleşmesi sonrası Türkiye’ye yatırım yapmaya başlamıştı.
◊ Şimdi bu ziyarette milyar dolarlık, Türkiye’nin uzun süredir unuttuğu uzun vadeli yatırımların kapısı aralandı. Bunu diğer Körfez ülkeleri de izleyecek.
◊ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da Körfez ülkeleri başta olmak üzere bazı ziyaretleri olacak ve bu kaynak akışının hızlanmasına doğrudan etki sağlayacak.
◊ ABD ve Avrupa’nın yanı sıra Uzakdoğu’dan da Türkiye’ye ilgi yeniden arttı.
HEDEF ÖNÜMÜZDEKİ ALTI AY İÇİN MİLYAR DOLAR KAYNAĞIN GELMESİ
◊ Rakamı “ayakları yere basmıyor” gibi düşünebilirsiniz ama milyar dolara kadar bir kaynağın önümüzdeki altı ayda Türkiye’ye gelmesi hayal değil.
◊ Bu arada, iyi geçeceğinin işaretleri ortada olan bir turizm sezonunun etkisiyle oradan da ciddi bir döviz girişi olacağı hesabı hükümetin aklındaki önemli konulardan biri. Zaten Cumhurbaşkanı bu nedenle Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’u tereddütsüz aynı göreve getirdi.
GEMİ SAKİN SULARA ÇEKİLECEK
İki turlu ağır bir siyasi gündemin olduğu bir genel seçim izledik. Önümüzde gelecek yıl mart ayında bir de yerel seçim var. Cumhurbaşkanlığı ile ekonomi yönetimi şimdi kontrollü şekilde herhangi bir kazaya meydan vermeden gemiyi daha sakin sulara çekmeyi planlıyor. Şu anda Ankara’da gündem ekonomi ve siyasi aktörler birbirini tam olarak anlayarak ve çok daha fazla ortak akılla yol alıyor.
BİR HABER DE İNGİLTERE’DEN SERBEST TİCARET ANLAŞMASI VE 4 MİLYON TURİST HEDEFİ
Türkiye’deki gelişmeleri yakından izleyen ülkelerin başında İngiltere geliyor. Türkiye’yi global bir güç olarak gören İngiltere bu yıl bitmeden iki ülke arasındaki serbest ticaret anlaşmasını kendi içinde değerlendiriyor. Ardından Türkiye ile bir araya gelerek her iki taraf için de daha iyi bir anlaşmaya varmayı hedefliyor. İngiliz kaynaklara göre artık iki ülke arasında ciddi bir yatırım potansiyeli var. Hedefleri şöyle özetleyebilirim:
◊ İki ülke arasındaki ikili ticaret hacmi geçen yıl 23 milyar dolar idi. İngiltere bu rakamı artırmak istiyor.
◊ İngiltere’deki yatırımcılar Türkiye’de ciddi fırsatlar görüyor. Özellikle yeşil gündeme odaklı yatırımlara girmeye hazırlanıyorlar. Yani güneş enerjisi, yenilenebilir enerji gibi.
◊ Diğer bir başlık ise turizm. Geçen sene İngiltere’den Türkiye’ye milyon turist geldi. İngiltere’nin bu yılki beklentisi bu rakamın 4 milyonu aşacağı yönünde.
#Hafize Gaye Erkan#TCMB#Merkez Bankası
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
(Birleşik Devletler) | |
---|---|
Genişlik | mm |
Yükseklik | 66,3mm |
Ağırlık | ≈ 1,0[1]g |
Güvenlik unsurları | Emniyet şeridi, EURion takımyıldızı, filigran, renk değiştiren mürekkep, mikro baskı, kabartmalı baskı |
Kağıt türü | %75 pamuk %25 keten |
Basım yılları | –günümüz |
Ön | |
Tasarım | Benjamin Franklin'in portresi, Amerikan Bağımsızlık Bildirisi, tüy kalem, hokka |
Tasarım tarihi | |
Arka | |
Tasarım | Independence Hall |
Tasarım tarihi |
Amerikan doları banknotu (İngilizce:United States one-hundred-dollar bill) veya kısaca yüz dolar ($), Birleşik Devletler para birimi olan Amerikan dolarının en çok kullanılan banknotudur. Bu değere sahip ilk Birleşik Devletler Senedi 'de yayımlandı ve Federal Rezerv Senedi versiyonu diğer kupürlerle birlikte ancak 'te piyasaya sürülebildi.[2] Banknotun ön yüzünde 'ten beri, Amerikalı devlet adamı, mucit ve diplomat olan Benjamin Franklin;[3] arka yüzünde ise 'den beri, Philadelphia şehrindeki Independence Hall yer alıyor.[3] dolarlık, dolarlık, dolarlık ve dolarlık banknotların emekliye ayrıldığı 13 Temmuz 'dan bu yana basılan ve dolaşıma giren en büyük banknot dolarlık banknottur.[4]Gravür ve Baskı Bürosu, dolaşımdaki dolarlık bir banknotun ortalama ömrünün, aşınma ve yıpranma nedeniyle 90 ay (7,5 yıl) olduğunu söylüyor.
dolar bazen, ön yüzündeki Benjamin Franklin portresi nedeniyle "Bens", "Benjamins" veya "Franklins" olarak, veya '' sayısın Roma rakamlarındaki karşılığına itafen "C-Senedi" olarak anılır. Ayrıca dolar, bugüne kadar basılan dolarlar üzerindeki Amerika Birleşik Devletleri Başkanı içermeyen iki banknottan biridir (diğeri Alexander Hamilton'ın yer aldığı 10 dolar). Banknotun bir diğer ayrıcalığı, tasarımında Washington, DC dışındaki bir yerden bir binayı içermesidir; Philadelphia'da bulunan Independence Hall.[5]
basımlı $ banknotunun yeniden tasarlanacağı haberi 21 Nisan 'da açıklandı ve 8 Ekim 'te ise yeni tasarımlı banknot piyasaya sürüldü.[6] Yeni banknotun üretim maliyetinin ¢12,6 olduğu söylendi ve mavi ışıkta görünen "" yazısının "Liberty Bells" yazılı bir şerit ile değiştiğide dikkatlerden kaçmadı. 30 Haziran itibarıyla $ banknotu, tedavüldeki diğer ABD para birimlerinin %77'sini oluşturuyordu. yılında Federal Rezerv, dolarlık banknotların, 1 dolarlık banknotların sayısını aştığını bildirdi.[7] Bununla birlikte 'de Chicago Federal Rezerv Bankası, dolarlık banknotların yaklaşık 80/'ünün başka ülkelerde olduğunu tahmin etti.[8]