doğum sonrası vücutta şişlik / DOĞUM SONRASI VÜCUTTA OLUŞAN DEĞİŞİKLİKLER - CENTRAL HOSPITAL

Doğum Sonrası Vücutta Şişlik

doğum sonrası vücutta şişlik

Sezaryen sonrası ayaklarda adeta "davul gibi" şişme neden olur? Damar tıkanıklığı olabilir mi?

Dr. Kağan Kocatepe'nin youtube kanalında hazırladığı video içeriğinin transkripsiyonu (video sayfanın en aşağılarında)


Sezaryen sonrası ilk haftada ayaklardaki aşırı şişme derin ven trombozu olabilir mi?

Sezaryen olduktan sonraki ilk günlerde, genelde taburcu olduktan sonra 2. gün, anneler ayaklarında bir şişme farkedebilirler.

Ayaklarım davul gibi şişti diye bazen bizi ararlar. Bazen de işte şişme var normal mi diye ararlar.

Bu neden oluyor? Bu öncelikle bir kere çok sık olan bir şey.

Bir kere doğum sonrasında, sezaryende özellikle, yatakta yatılıyor zaten bir gün boyunca. Bunun verdiği bir etki var.

İkincisi, daha fazla serum veriliyor normal doğuma göre ve üçüncüsü de zaten genel olarak doğumdan sonraki saatten itibaren artık ödemler çözülmeye başlanıyor ve özellikle yerçekiminin etkisi ile yatmanın da etkisi ile ayaktaki ödemler daha geç çözülmeye başlanıyor.

İlk günden itibaren anne adayının, annenin daha doğrusu, yüzünde bir incelme farkedilebilir ödemlerin çözülmesine bağlı olarak ama ayaklarda bu davul gibi sişme annelerin tabiriyle çok sık görülen bir şeydir.

Burada önemli olan dikkat edilmesi gereken şey şu: Beraberinde ağrı, kızarıklık gibi bir şey varsa yani dokunduğunuz zaman sıcaksa özellikle tek taraflı, çift taraflı da olabilir, ağrı, kızarıklık, yani bacağın özellikle baldır kısmının kızarması ve sıcaklık artışı bunlar bu bahsettiğim şeye bağlı değil, damar tıkanıklığına da bağlı olabileceği için doktorun mutlaka görmesi gerekir bunu.



Çünkü damar tıkanıklığı gebelik hormonlarının etkisi ile gebelik döneminde olsun, doğum sonrası dönemde olsun, nispeten sık görülebilen bir şey.

O yüzden bunun ayrımını yapmak çok önemli ama ağrısız hiçbir kızarıklık olmayan basit böyle özellikle de iki taraflı olan şişmeler böyle, ayaklar böyle yine annelerin tarifliyle pofidik şekilde olur, bunlar tamamen sezaryen sonrası özellikle, normal doğum sonrası olabilir ama, özellikle sezeryan sonrası çok sık görülen şeyler.



İLGİLİ KONULAR:


Video: Sezaryen sonrası ayaklarda adeta "davul gibi" şişme neden olur? Damar tıkanıklığı olabilir mi?

Dr. Kağan Kocatepe Youtube Kanalı >>

Hamilelik ile birlikte vücutta pek çok farklı fizyolojik değişim meydana gelir. Doğumun ardından ise vücut bir toparlanma sürecine girer. Halk arasında ‘lohusalık dönemi’ olarak adlandırılan bu süreç yaklaşık olarak 6 hafta sürer. Doğumu takiben 6 haftalık zaman diliminde vücudun fizyolojik olarak değişmesi hızlı bir şekilde meydana gelir. Elbette doğum sonrasında genital organların gebelikten önceki formunu kazanması ve vücudun fizyolojik açıdan toparlanması her kadında aynı olmayabilir. Hem toparlanma süresi hem de ne oranda toparlanmanın meydana geldiği değişebiliyor. Bazı kadınlarda bu sürenin aylarca devam edebildiğini de unutmamak gerekiyor. Bu konuda merak edilen tüm hususları detaylı bir şekilde ele alacağız.

Doğumdan Sonra Vücut Yenilenir Mi?

Elbette doğumun ardından vücutta bazı yenilenmeler meydana gelir. Ancak vücudun % eski formunu kazanmasını hatta bunun çok kısa bir süre içerisinde olmasını beklememek gerekiyor. Vücutta bazı deformasyonlar meydana gelebilir ve bu durum son derece normaldir. Gebelik döneminde vücuttaki sıvı artışı son derece önemli bir düzeydedir. Sıvı artışı ile birlikte kan hacminde de artış meydana gelir. Bu durum dokular arasında sıvı birikmesine yol açar ve ödem meydana gelir. Ancak doğum sonrasında ödem de azalarak kendiliğinden ortadan kalkar. Bunun nedeni lohusalık döneminin ilk saatlerinden itibaren vücuttaki fazla sıvının dışarı atılmaya başlamasıdır.

Bu dönemde annelerin ilk olarak fark ettikleri değişim özellikle ayaklarda meydana gelen ödemin yok olmasıdır. Fazla sıvı ter ve idrar yolu ile dışarı atılır. Süt üretimi meydana geldiğinden süt salgı bezlerini uyaran hormonlar ter bezlerini de etkiler. Dolayısıyla fazla terleme olur ve bu da fazla sıvının atılmasına yardımcı bir unsurdur. Gebelik döneminde dakikadaki solunum ve kalp atım sayısı da artar. Doğumun ardından bu değişiklikler de ortadan kalkar. Sonuç olarak vücutta bazı yenilenmeler olsa da tüm vücudun gebelik öncesi formuna birebir kavuşacağını belirtemeyiz.

Normal Doğumdan Sonra Vajinada Değişiklik Olur Mu?

 

Gebeliğin ve doğumun etkilediği vücut bölgelerinden biri de vajinadır. Doğumu izleyen dönemde vajinada da ödem bulunabilir. Yumuşak ve gevşek bir forma sahip olan vajina bölgesinde morartılı bazı bölümler de olabilir. Doğumda bebeğin geçişi sırasında vajina çok yüksek oranda gerilir. Sonrasında ise yavaş da olsa eski formunu kazanmaya başlar. Ancak hiçbir zaman gebelik öncesi formuna tamamen geri dönemez. Doğum sonrasında vajina genişlemesi problemi, son derece yaygın yaşanan sorunlardan biridir.

Vajinanın küçük ve büyük dudaklarında da bazı değişimler meydana gelir. Bu bölgeler de involüsyona uğrar. Doğumdan sonra biraz daha gevşek ve sarkık bir görünüm meydana gelebilir.  Ancak günümüzde vajina genişlemesi ya da küçük dudak sarkması gibi sorunlar yapılan basit müdahaleler ile düzeltilebiliyor. Bu nedenle doğum sonrası vajina estetiği yöntemlerinden rahatlıkla faydalanılabilir. Vücudun hormon dengesinden kaynaklı olarak ciltte renk değişimleri de meydana gelebiliyor. Bu durum vajina bölgesini de etkileyebilir. Ancak doğum sonrasında çoğu zaman cilt rengi de normalde dönmeye başlar.

Doğum Sonrası Deformasyonlardan Kurtulmak Mümkün Mü?

doğumdan sonra deformasyondan kurtulmak mümkün mü

Doğum sonrasında deformasyonları minimum seviyeye indirgemek için yapılabilecekler var. Bununla birlikte estetik müdahaleler ile de mevcut deforme görünümü ortadan kaldırmak mümkün olabiliyor. Öncelikle aşırı kilo alımından uzak durmak gerekiyor. Hamile olmak, kilo kontrolünü bırakmak anlamına gelmez. Diyetisyen yardımı ile kilo alımının kontrol altında tutulması sağlanabilir. Doktorunuza danışarak gebelik döneminde pilates ya da yoga gibi egzersizlerden faydalanabilirsiniz. Düzenli egzersiz ve gebelik için uygun diyet programlarının yardımıyla aşırı kilo alımının önlenmesi mümkün olabiliyor.

Doğum sonrasında vücudun toparlanması için sabırlı olmak gerekiyor. Çok kısa bir süre içerisinde doğum kilolarını vermek ya da vücudun formunu kazanmasını sağlamak pek mümkün olmaz. Doğum sonrasında da spora ve diyete devam etmek, daha kısa zamanda vücudun toparlanmasına da yardımcı olacaktır. Şayet vücutta deformasyonlar meydana gelirse doğumun üzerinden belirli bir süre geçmesinin ardından cerrahi yöntemlere başvurulabilir. Cerrahi müdahaleler için öncelikle doğum kilolarından kurtulmak gerekir. Aynı zamanda emzirme dönemini tamamlamayı beklemek de çok daha doğru olacaktır.

Emzirme döneminin ardından vajina daraltma estetiği gibi yöntemler ile deformasyonların düzeltilmesi mümkün olabiliyor. Labioplasti gibi yöntemler sayesinde doğum sonrası vajina bölgesinde meydana gelen deformasyonların problem olmaktan çıkmasını sağlayabilirsiniz. Elbette deformasyonlar her annede aynı olmaz. Dolayısıyla cerrahi müdahale ihtiyaçları da kişiden kişiye farklılık gösteriyor.

Doğum Sonrası Karın Şişliği Ne Zaman İner?

Doğumun ardından karın bölgesindeki şişliğin büyük bölümü inmiş olur. Vücuttaki hormon dengesi de değiştiği için rahimde kasılmalar meydana gelir. Bu kasılmalar sayesinde, gebelik döneminde genişlemiş olan rahim daralır. Bu sürenin yaklaşık olarak 6 hafta ile 8 hafta boyunca devam ettiğini söyleyebiliriz. Elbette 6 – 8 haftalık zaman içerisinde karın bölgesindeki şişlik de büyük oranda iner. Ancak doğumun ardından karnın gebelik önceki formunu aynen geri kazanması pek mümkün olmaz. Gebelikte karın bölgesi şiştiği için cilt de gerilir. Karın şişliği indiğinde ise ciltte hafif bir sarkma meydana gelebilir. Kişinin cildinin elastikiyet yapısına bağlı olarak sarkıklık hiç olmayabileceği gibi ciddi düzeyde de olabilir.

İlginizi çekebilir &#;> Sezaryan Doğum Sonrası Hamilelik

Doğumdan Sonra Eski Kiloya Ne Zaman Dönülür?

Doğumdan sonra eski kiloya ne zaman dönülür

Gebelik döneminde vücudun bebeğin gelişmesi için çok ciddi bir efor sarf ettiğini belirtmek gerekiyor. Bu dönemde anne adayları 10 kilo ile 14 kilo arasında bir kilo artışı yaşarlar. Kimi zaman alınan kilolar çok daha yüksek rakamlara da ulaşabiliyor. Kilonun büyük bölümü karın ve kalça bölgesinden alınır. Doğum sırasında ise 3 kilo ile 4 kilo arasında bir kilo kaybı yaşanır. Kalan kiloların büyük bölümü ise lohusalık döneminde hızla kaybedilir. Ancak alınan bu 10 – 14 kilonun tamamının yaklaşık 6 – 8 haftalık lohusalık döneminde kaybedilmesi çoğu zaman mümkün olmaz.

Öncelikle emzirme döneminin sona ermesinin ardından hormonlar da normal seviyeye döner. Bu durum memelerin eski formuna büyük oranda kavuşmasını sağlar. Vücudun yeniden forma girmesi için annelerin emzirme dönemi sonrasında spor ve diyet yapması gerekecektir. Özellikle ikinci ya da üçüncü doğumlardan sonra eski kiloya dönülmesi daha fazla zaman ve efor gerektirebilir. Doğum kilolarının verilmesi için en doğru yöntem bir diyetisyen yardımı ile diyet programı uygulanması ve buna da düzenli sporun eşlik etmesidir. Buna karşın doğum kilolarının verilemediği durumlarda ya da vücuttaki sarkıklıkların giderilemediği durumlarda devreye estetik cerrahi yöntemler girebilir.

Göz atın &#;> Erken Doğum

Doğumdan Sonra Rahim Ne Zaman Küçülür?

Vajinal doğum sırasında rahim ağzı 10 cm’lik bir genişliğe ulaşabiliyor. Gebelik boyunca rahimde de bebek için uygun bir ortam sunabilmesi için genişleme meydana geliyor. Ancak doğum sonrasında rahimde de hızlı bir toparlanma süreci başlar. Bununla birlikte rahim ağzı da hızla kapanır. Ancak rahmin eski formunu kazanması 6 hafta gibi bir zaman dilimini gerektirebiliyor. Rahim ağzı ise gebelik öncesi formunu geri kazanamaz. Elbette doğumda meydana gelen açıklık doğum sonrasında kapanır. Ancak doğum öncesi formunu geri kazanması pek mümkün olmuyor. Bu konuda sorularınızı hemen yorum bölümüne yazabilirsiniz.

Bilgi sahibi olun &#;> Sezaryen Mi Normal Doğum mu

Hamilelik sırasında neden şişmiş ayak bilekim ve ayaklarım var?

Şişlik veya ödem, vücut dokularınızda biriken aşırı sıvıdan kaynaklanır. Hamilelik sırasında, özellikle ayak bileklerinde ve ayaklarınızda belirli miktarda şişkinlik olması normaldir, çünkü daha fazla su tutarsınız. Ayrıca, büyüyen rahminiz damarlarınız üzerine baskı uygular. Basınç, kanın bacaklarınızdan geri dönüşünü yavaşlatır,  bacaklarda göllenmeler meydana gelir. Rahminizin büyüklüğü arttıkça özellikle son üç aylık dönemde ödemi geliştirme olasılığınız en fazladır. Ödem günün sonunda, yaz aylarında ve uzun süre ayakta kalındığı durumlarda daha kötü olma eğilimindedir. Doğum sonrası vücudunuz ekstra sıvıdan kurtulduğu için şişlik çok hızlı bir şekilde kaybolur. Kendinizi sık sık idrara çıkarken veya terlerken bulabilirsiniz.

Hamilelikte şişme/ödem konusunda ne zaman endişelenmeliyim?

Hamilelik sırasında ayak bileklerinde ve ayaklarda orta derecede ödem olması normaldir ve ayrıca elinizde hafif bir şişlik olabilir. Ancak;

  • Gözlerinin etrafında şişlik
  • Yüzün şişmesi
  • Ellerin orta derecede şişmesinden daha fazlası
  • Bir bacağın diğerinden belirgin şekilde daha fazla şişmesi
  • Ayak veya ayak bileklerinde aşırı veya ani şişlik durumlarında hekiminizi arayın.

Hamilelik sırasında şişliği azaltmak için ne yapabilirim?

  • Mümkün olduğunda ayaklarınızı yukarı kaldırın. İş yerinde, masanızın altında bir tabure veya yükselti bulundurun.
  • Otururken bacak bacak üzerine atmamaya çalışın.
  • Bacaklarınızı otururken sık sık gerin ve uzatın. Bacaklarınızı uzatın, önce toplayın ve baldır kaslarınızı germek için ayağınızı hafifçe bükün. Ayak bileklerinizi döndürün ve ayak parmaklarınızı oynatın.
  • Düzenli egzersiz yapın. Yürümek, yüzmek gibi aktiviteler iyi seçeneklerdir.
  • Düzenli aralar verin. Sık sık kısa yürüyüşler kanınızın bacaklarınızda toplanmasını önler.
  • Rahat ayakkabılar giyin.

Sağlıklı bir diyet yapın ve abur cuburu sınırlayın.

Bolca su için. Şaşırtıcı bir şekilde, bu vücudunuzun daha az sıvı tutmasına yardımcı olur.

Ayak bilekleri veya baldırların çevresinde sıkı bantlar bulunan çoraplar veya çoraplar giymeyin.

Sabahları yataktan çıkmadan önce varis çoraplarınızı giyin ve tüm gün kullanmaya çalışın.

DOĞUM SONRASI V&#;CUTTA OLUŞAN DEĞİŞİKLİKLER

Hamilelik süreci ve sonrası, anne adaylarının vücutlarında birçok değişikliği de beraberinde getiriyor. Anne olan tüm kadınların ortak derdi ise eski formlarına dönmek ve sağlıklarını tehdit edebilecek bu değişiklikleri gidermek oluyor. Kadınlarda lohusalık olarak bilinen evre, doğumdan sonra başlayan ve yaklaşık 40 süren bir dönemi kapsamaktadır. Doğum sonrası göbek hizasında olan rahim yaklaşık hafta sonra normal boyutuna döner. Karın duvarı ve leğen kemiğinde bulunan  bağ dokusu ligamentleri gebelik boyunca yumuşak ve elastik bir hal alır. Bu yumuşaklık ve elastikiyet yaklaşık dört beş ay sonra gerçek sağlamlığına ulaşır. Bu bölgelerin kas dokusu, elastik büyümeye bağlı hafif aralıklı durumda olabilir. Doğum sonrası uygun olmayan hareketler, bu bölgelerin yaralanmasına sebep olabilir. Leğen kemiğini oluşturan dokular yaklaşık 6 kilo yük (bebek ve anne dokularının kilo artışı) taşımaya bağlı olarak zayıflar ;gebelik boyunca ve aynı zamanda bu bölge doğumda hassasiyet kazanır. Doğumdan sonra yapılacak kegel egzersizleri, leğen kemiğinin kaslarını kuvvetlendirir. Ayrıca ağrıyı ve oluşan ödemi azaltarak dolaşımı artırır, kas zayıflığını önler. İleride oluşabilecek idrar ve gaita kaçırması da engellenmiş olur. Yapılan egzersizlerle dış genital organda gelişebilecek hemaroid(basur) ve hematom(kan toplanması)  rahatsızlıkları engellenebilir. Bu bölgeye yapılacak buz uygulaması tedavisiyle doğum sonrası oluşan ağrılarda giderilmiş olur. 

 Doğum sonrası sırt ve bel bölgesinde meydana gelebilecek  ağrılar için istirahat edilmeli ve gerektiğinde ağrı kesici desteğiyle ağrı oluşması engellenmelidir. Eğer normal doğumda anneye epidural yöntem uygulanmış ise, bu bölgede yüzeysel ağrılar gelişebilir. Böyle bir durumla karşılaşılırsa, nemli sıcak kompres veya buz uygulaması yapılması tavsiye edilir. Göğüs bölgesinde oluşan ağrılar genellikle hatalı emzirme sonucu oluşmaktadır. Yeni doğan hemşiresi tarafından, anneye doğru şekil öğretilmeli, hatalı duruş pozisyonlarına dikkat etmesi sağlanmalıdır. Emzirme yapılırken bel ve sırt bölgesi yastıkla desteklenmelidir. Bebek kucağa alınırken gövdenin aşırı öne eğilmemesi gerekmektedir. 

 

Sezeryan ve spinal anestezi sonrası ağrılar için egzersiz

Sezeryan doğumda yapılan genel anestezi, öksürük, omuz ağrısı, boğaz ağrısı sorunları yaratabilir. Solunum egzersizleri yapılarak bu şikayetler giderilebilir. Gereken durumlarda ağrı kesiciler kullanılabilir. Bağırsağa ait şikayetlerde gaz problemine yönelik erken zamanda sıvı alımı ve yürüyüş yapılmalıdır. Eğer spinal anestezi yapılmışsa baş ağrısı problemi ile karşılaşılabilir. Bol sıvı alımı desteklenerek, ağrı kesiciler alınmalıdır. 

 

Varis ve hemeroid problemlerinden, bol su ve lifli gıda tüketerek kurtulmanız mümkün

Eğer zor bir doğum gerçekleşmiş ise, şiddetin derecesine bağlı olarak pelvik ve bacak bölgelerinde varis problemi olabilir. Lohusalık döneminden sonra devam eden varislere karşı uygulanacak tedavi, damar cerrahisi tarafından yapılmalıdır. Yüzeysel varisler; varis çorabı, düzenli yürüyüş ve soğuk uygulamalarla kaybolabilir. Doğum sonrası alt bacakta ve ayak bileği bölgelerinde ödem nedeniyle şişlikler oluşabilir. Bu durumda hasta bacaklarını aşağı sarkıtmamalı, bol sıvı alarak proteinli gıdalar tüketmelidir. Doğum öncesi ya da sonrasında hemaroid problemi yaşanabilir. Bol su tüketimi ve lifli gıdalarla birlikte, gerektiğinde hemaroid giderici ilaçlar kullanılabilir. İdrar kesesi doğum esnasında aşırı gerileceğinden doğumdan sonra idrar yapamama zorluğu yaşanabilir. Bebeğin iri olması, zor ve ağrılı bir doğum, bu rahatsızlığa neden olabilir. Doğum sonrası mesane eğitimi verilerek bu sorun çözülebilir.

 

Bilinçsiz yapılan diyetler süt verimini düşürür

Sütün gelmesi, ilk saat içinde başlar ve emzirme sağlandıkça miktarı artar. Destek amaçlı süt arttırıcı çaylar içilebilir. Doğum sonrası memelerde aşırı büyüme, hassasiyet meydana gelmektedir. Emzirme ile bu sorun çözülmediğinde, pompa ile süt boşaltılması sağlanmalı, buz uygulaması ve ilaç tedavisi yapılmalıdıseafoodplus.infoğum sonrası kilo verme hızı ve zamanı gebelik süresince alınan kilolara bağlı olmaktadır. Hızlı kilo kaybı için yapılan düşük kalorili diyetler annenin süt verimini olumsuz yönde etkileyip, sütü azaltmaktadır. İlk 4 ay, aylık 1 kg zayıflama normal görülmektedir. Anne çok şişmansa, ayda 2 kg kayıp da gözlenebilir. Ancak ayda 2 kg'ın üzerinde zayıflamak, emziren anne için sakıncalıdır. Doktor izniyle hafif yürüyüşler ve düzenli egzersizler yapmak kilo vermeyi çabuklaştıracaktır. Her gün mutlaka et, tavuk veya balıktan biri tüketilmelidir. Günlük 3 litreden fazla su tüketmenin sütü artırıcı bir etkisi olmadığı gibi, şekerli içeceklerden de uzak durulmalıdır. Protein ve kalsiyum açısından süt, yoğurt, peynir ve yumurta gibi besinler tüketilmelidir.

 

Doğum sonrası evde bakım

Doğum sonrası anne kendini iyi hissetse de, yatarak dinlenmesi önerilir. Sık sık idrar yapılması  yararlıdır ve idrar yolları enfeksiyonu riskini azaltır. Ayakta alınan ve kese yapılmayan duş vücut için faydalıdır. Yeni anne, 2 hafta sonra sokağa çıkabilir, 3 hafta sonra ev işlerini yapmaya başlayabilir. Ancak ağır eşyaların kaldırılması ve yorucu temizlikler yapılması sakıncalıdır.

 


nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir