doğumdan ne kadar sonra ilişkiye girdiniz / Doğumdan Sonra İlişki Nasıl Olur? | Okey

Doğumdan Ne Kadar Sonra Ilişkiye Girdiniz

doğumdan ne kadar sonra ilişkiye girdiniz

Sezaryen Sonrası Cinsel İlişki

Doğumunuzu sezaryenle yaptınız ama aklınızda "Sezaryen doğum sonrası ne zaman cinsel ilişki yaşayabilirim?", "Sezaryen sonrası ilişkide nelere dikkat edilmelidir?" gibi sorular olabilir. Bu sorular oldukça normaldir; çünkü sezaryen sonrası cinsel ilişki de hamilelikte cinsellik kadar dikkat edilmesi gereken bir konudur.

Sezaryen Sonrası Ne Zaman Cinsel İlişkiye Girilir?

Öncelikle şunu belirtmek isteriz ki ister normal doğum yapmış olun ister sezaryen, doğum sonrası cinsel ilişki için biraz beklemeniz ve bedeninize zaman tanımanız gereklidir.

  • Sezaryen sonrası ilk ilişkiye girme tarihi doğumdan yaklaşık 1- 1,5 ay sonrasıdır. Yani lohusalıkta vajinal seks yasak!
  • Bu süreçte aslında beklenen rahmin toplanması, serviksin kapanması ve eski haline gelmesidir.
  • Sezaryen doğum yapmış dahi olsanız rahminizde genişleme olacağı için vajinal kanama söz konusudur; bu nedenle rahmin eski haline dönmesini beklemek önemlidir.
  • Ayrıca, serviks kapanmadan cinsel ilişki yaşamak vücudunuzu bakterilere daha açık hale getirir. Açık olan serviks yoluyla rahme ulaşan bakteriler enfeksiyona ve daha uzun bir toparlanma sürecine neden olabilir. 
  • Bu nedenlerle, sezaryen sonrası vajinal ilişki için en uygun zaman en az 1 ay sonrasıdır. Sonrasında, doktorunuzla görüşerek bedeniniz ilişkiye hazır mı diye öğrenmeniz yeterli olacaktır. 
  • Ancak sevişme konusunda tabii ki herhangi bir yasak yok; hatta sezaryen sonrası sevişme çiftlerin üstündeki baskıyı azaltacak, annenin psikolojik toparlanma sürecinde ona destek olacaktır; tabii ki cinsel isteksizlik söz konusu değilse.

Sezaryen Sonrası Cinsel İsteksizlik

Eğer sezaryen doğum sonrası cinsel istekte azalma yaşadıysanız belirtmek isteriz ki bu durum oldukça normaldir ve normal doğum sonrasında da birçok anne tarafından deneyimlenir.

  • Doğum sonrası ilk 1 ay zaten anneler için dinlenme ve hem psikolojik hem de fiziksel olarak geçirdikleri sürece alışma sürecidir.
  • Bu süreçte birçok anne annelik ya da lohusa depresyonu gibi yaygın durumlarla baş etmektedir.
  • Bu nedenle hem cinsel isteksizlik hem de günlük hayatta tahammülsüzlük gibi duygu durumları yaşanması normaldir.
  • Araştırmalar doğumdan sonra cinsel isteksizliğin yaklaşık 3 ay kadar sürebileceğini göstermektedir ki bu süre bebeklerin dış dünyaya alışma zamanlarına da işaret eder.
  • 3 ay sonunda bebek bakımı ve ebeveynlik konusunda da rutinleri oluşan annelerin cinsel isteksizlik sorunları ortadan kalkmaya başlar.
  • Bu süreçte en önemlisi partnerlerin birbirlerine karşı anlayışlı olması ve destek olmaya odaklanmasıdır.

sezaryen sonrası cinsel iliski zamani

Sezaryen Sonrası Cinsel İsteksizliğin Nedenleri

Genellikle 1 ay ilâ 3 ay süren bu durumun başlıca nedenleri ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Hormonal değişimler
  • Emzirme nedeniyle östrojen seviyelerinde azalma
  • Östrojen azalması kaynaklı vajinal kuruluk
  • Süt salınımını arttırmak için gerekli olan prolaktin hormonunun etkileri
  • Doğum sonrası cinsel ilişkide ağrı korkusu
  • Uykusuzluk ve yorgunluk
  • Yenidoğan bakımıhakkında kaygılar
  • Doğum sonrası kanamaların bitmemiş olması (normal doğumda da sezaryende de geçerli)

Bu nedenlerin birçoğu fizyolojik ve psikolojik toparlanma süreciniz tamamlandığında ortadan kalkacaktır; ama 3 aydan uzun sürdüyse ve bu durumdan rahatsızsanız çift terapisi düşünebilirsiniz.

Sezaryen Sonrası İlk İlişkide Dikkat Edilecekler

  • Öncelikle "Sezaryen sonrası ilk cinsel ilişkiye ne zaman başlanabilir?" başlığımızdaki kurallara uymalısınız ve fizyolojik toparlanma sürecinizin bitmesini beklemelisiniz.
  • Sezaryen kesilerinize baskı yapmayan pozisyonlar tercih etmelisiniz; böylece sezaryen sonrası ilişkide ağrıdan da kaçınabilirsiniz. 
  • Özellikle, misyoner pozisyon sezaryen sonrası bir süre tercih edilmemelidir.
  • Östrojen hormonundaki azalma nedeniyle vajinal kuruluk yaşayabilirsiniz; bu nedenle doktorunuzun tavsiye ettiği bir kayganlaştırıcı kullanabilirsiniz. 
  • Kayganlaştırıcı kullanımı hem doğum sonrası ağrısız bir ilişki sağlar hem de vajinal bir zedelenmenin önüne geçer.
  • Annenin doğum sonrası ilk cinsel ilişki deneyimini kolaylaştırmak için ön sevişmeyi uzun da tutabilirsiniz. 
  • Unutmamalısınız ki doğum sonrasında toparlanma sürecinden geçen vajina da cinsel ilişkiye hazırlanmak için daha fazla zamana ihtiyaç duyabilir ve uzun bir ön sevişme bu konuda eşsizdir.
  • Ayrıca, sezaryen doğum sonrasında düzenli Kegel egzersizleri yapmanız da doğum sonrası ilk ilişkide vajinal kaslarınızı daha kolay kontrol etmenizi ve ağrısız bir deneyim yaşamanızı sağlayabilir.

Yorgunluk ve uykusuzluk da doğum sonrasındaki cinsel ilişkiye olan isteği hem azaltmakta hem de ilişkinin kalitesini düşürmektedir. Doğum sonrası uyku tavsiyelerini deneyebilir ve dinlenecek ya da eşinize ayıracak daha fazla zaman bulabilirsiniz.

sezaryen sonrasi iliskide agri

Sezaryen Sonrası İlk İlişkide Ağrı

Sezaryen sonrası ilk cinsel ilişkinizde ağrı hissetmeniz normal bir durum olarak karşılanır; çünkü doğum kesileriniz ve vajinanız darbelere karşı güçsüz olabilir. Ancak, bu ağrıların karna baskı olmadığında ortadan kalkması ya da kısa süreli olması beklenir. Aksi takdirde aşağıdaki durumlardan birini yaşıyor olabilirsiniz;

  • Yetersiz ön sevişme
  • Açık serviks yoluyla kapılan bir enfeksiyon
  • Doğum kesilerinde enfeksiyon 
  • Östrojen seviyelerindeki kısa süreli azalmadan kaynaklanan vajinal kuruluk
  • Doğum sonrası travma
  • Sezaryen sonrası vajinismus 

Sezaryen Sonrası İlk İlişkide Hamile Kalınır Mı?

Bu sorunun cevabı şüphesiz "Evet." dir. Yapılan araştırmalar doğumdan hemen sonra dahi yeniden hamile kalınabileceğini gösterir.

Ancak, sağlıklı bir gebelik ve annenin vücudunun toparlanabilmesi için önerilen yeniden hamile kalma süresi en az 2 yıldır. Bu süreçte, annenin hem bedeni toparlanır hem de vücudu sağlıklı bir gebelik için ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri yeniden depolar.

Bu nedenle, sezaryen sonrası ilk ilişkiden itibaren doktorunuzun önerdiği doğum kontrol yöntemini uygulamanızı tavsiye ederiz.

Dilerseniz Doğum Sonrası Cinsellik yazımıza da göz atabilirsiniz.

Sıkça Sorulan Sorular

Sezaryen sonrası ilk ilişkide ağrı olur mu?

Sezaryandan sonra ilk cinsel ilişkide ağrı olsa dahi bu ağrının kesilere uygulanan baskı nedeniyle olması ve baskı ortadan kalktığında kalkması ya da kısa sürmesi beklenir. Aksi takdirde sezaryen sonrası ilk ilişkide dikkat edileceklere özen gösterilmediği sonucu çıkarılabilir.

Sezaryen sonrası ne zaman ilişkiye girilir?

Sezaryen sonrası ilk ilişki için en az 1- ay beklenmelidir ki serviks kapansın, rahim eski haline dönsün ve doğum sonrası kanamalar sona ersin. Aksi halde hem cinsel ilişki ağrılı olabilir hem de annenin enfeksiyon kapması ve kanamalarının artması riski doğar.

Sezaryen sonrası ilişkide kuruluk olur mu?

Evet; çünkü, doğum sonrası cinsel ilişkide vajinal kuruluğun nedeni emzirme nedeniyle östrojen seviyelerinin düşmesidir. Bu durumun önüne geçmek için doktorunuzun önerdiği bir kayganlaştırıcıyı kullanabilir ya da ön sevişmeyi uzun tutabilirsiniz.

 Lohusalık ve Cinsel Yaşam

Soru:

  Biz yedi yıllık evli bir çiftiz, ikinci bebeğime hamileyim , sorunlu bir hamilelik geçiriyorum. Bu yüzden  de uzun zamandır cinsel bir birlikteliğimiz yok,  zaten doǧumdan sonra vajinam genişlediği için sevişmek ikimiz içinde anlamsız bir çaba oluyordu. Daha önceleri birbirimizin arzu ve isteklerine dikkat ettiǧimiz için ve eşimin cinsel hazda önceliği bana vermesinden dolayı sıkıntı yaşamadığımız normal denilebilecek bir cinsel hayatımız vardı. Ama bazen eşim, özelliklede alkol almışsa ilişki esnasında daha hoyrat davranışlar sergiliyor, bana ters gelen bazı şeyleri kabul etmediǧimde ısrarcı olmuyor ama  sonuca yönelik hızlı hareketlerle ilişkiyi sonlandırıyordu.  Şimdiyse ; sorunlu olan hamileliğim ve  ilk çocuğumuzun yeni bebeğe verdiği olumsuz tepkiler nedeniyle, zaten yaşayamadığımız cinselliğimizde daha da zor bir geçiş dönemine girdik. Geçen gün beraber banyo yaparken onu rahatlatmak için daha önceleri uygun görmediǧim bir şekilde (anal seks) cinsel ilişkiye girdik ve sonrasında çok mutlu olduǧunu gördüm. Ben banyodan çıkarken o sıcak suyun tadını çıkarmak için biraz daha kalmak istediǧini söyledi. Aradan bir süre geçti, banyoya bir şey almak için döndüǧümde, kabinden ne yaptığını tam olarak kestiremesem de suyun altında masumca durmadıǧını cinsel organıyla bir şeyler yaptıǧını gördüm ve  sanırım bu durumdan birazda korktum.  O günden sonra bir şey olmamış gibi davrandım fakat gördüǧüm şeylerden ve « eşim ne yapıyordu, yoksa o bir sapıkmı » gibi sorular nedeniyle içim içimi kemiriyor, bunu ona nasıl söyleyeceǧimi yada  soracaǧımı bilmiyorum. Ben dar görüşlü bir kadın değilim ayaklarım yere sağlam basar, kocama aşığım ve onu çok seviyorum.  Uyumlu ve gerçekten huzurlu mutlu bir evliliğimiz var,  onunla herşeyimi olduğu gibi konuşabilirim ama bu çok başka bişey,  hipotez bile oluşturamıyorum Sahip olduklarım çok deǧerli ve bu sadece benim hayatım değil dünya tatlısı bir çocuğum var. Kafamdaki soruları, açıklığa kavuşturmazsam içimi kurt kemirmeye devam edeceǧini ve ona sorduğum anda da artık hiçbirşey eskisi gibi olmayacaǧını biliyorum. Şimdi ben ne yapmalıyım? Teşekkürler.

Gebelik döneminde cinsel hayat ne çocuk bekleyenlerin sorabildiği nede doktorların bilgi vermeyi gerekli gördüğü bir durumdur. Sanki anne babalık gibi kutsal bir role aday olunca cinselliği düşünmek ayıp bir şeymiş gibi düşünülür. İnsanlarda cinsel aktivite diğer canlılar gibi hormonlarla yönetilmediği ve yalnızca üreme amacıyla yapılmadığı için gebelik döneminde de devam edebilir. Bizim ülkemizde gebelik döneminde cinsel ilişkinin bebeğe zarar vereceği düşüğe yol açacağı gibi yanlış bir inanç olduğu için çoğu zaman bunu değil talep etmek düşünmek bile hoş karşılanmaz. Gebelik sorunlu olmadığı ve gerçek bir düşük riskinin bulunmadığı durumlarda (ki bu oldukça nadirdir) cinsellik anneye ve bebeğe hiçbir şekilde zarar vermez hatta ilişki sonrası kadının kendini iyi hissetmesi sonucu salgılanan mutluluk hormonunun bebeğin gelişimine olumlu katkıları olduğunu gösteren araştırmalar bile vardır. Burada iki şeye dikkat edilmelidir: Gebeliğin bir doktor tarafından takip edilmesi ve cinsel birlikteliğin zamanıyla yapılış tarzına kadının karar vermesi. Bir diğer önemli konu ise anne adayının gebeliğin hangi evresinde olduğudur. Gebeliğin kaçıncı ayında veya evresinde olunduğuna göre cinsel yaşamda farklılıklar olabilir. İlk dönemlerde daha çok bulantı, kusma, halsizlik gibi hormonlara bağlı güçlükler olabilirken son dönemlerine doğru bedensel değişimlere ve kiloya bağlı güçlüklerle karşılaşılır. Bunlar karşılıklı anlayış ve hoşgörüyle atlatılabilir. Ancak gebeliğin yedinci ayından itibaren her ihtimale karşı cinsel birleşmeye ara verilmeli daha çok yumuşak ve şefkatli dokunuşlar tercih edilmelidir. Burada cinselliğin sadece birleşmeden ibaret olmadığının, birleşmeye endeksli olmayan her türlü dokunuşun, sarılmanın, öpüşmenin de cinsellik olduğunu ve keyif verici olduğunun altını çizmek gerekir. Doğumun hemen ardından başlayan, kadının kendini toparlama süresine lohusalık denir. Gebelik dönemine özgü önyargılar burada da devam eder. Evlilik boyunca hamilelik ve doğumdan sonraki lohusalık dönemi adeta evliliğin sınavı gibidir ve cinsel hayatın yeniden normale dönmesi her zaman kolay olmayabilir ve bazen sanılandan çok daha uzun sürebilir. Tekrar ne zaman normal cinsel hayata dönüleceği toplumdan topluma kültürden kültüre değişmekle birlikte bizim ülkemizde ortalama süre kırk gündür. Bu süre kadının fizyolojik (kanamanın durması, dikişlerin iyileşmesi) ve psikolojik olarak kendini toparlayarak, anneliğe uyum sağlaması açısında önemlidir. Aslında annenin bu dönemde en çok ihtiyacı olan şey eşinin ilgisi, sevgisi ve desteğidir. Ancak çoğu zaman koca eşinden uzaklaşır ve ondan cinsellik talep etmediğinde ona yardımcı olduğunu, anlayışlı olduğunu sanır. Gebelik döneminde olduğu gibi doğumdan sonra da cinselliği yalnızca bir cinsel birleşmeden ibaret fiziksel bir ihtiyaç olarak görmek hatalı bir yaklaşım olur. Kadın ve erkek cinsel birliktelik esnasında öteki yarısıyla bütünleşir, onun yanında değerli, özel olduğunu, kabul gördüğünü hisseder, cinsel kimliğinin ve bedeninin onaylanmasının verdiği güvenle kendini bırakarak fiziksel ve ruhsal bir rahatlama yaşar, sevdiğini ve sevildiğini teyit eder. Gebelik öncesi cinsel isteğinde sorun yaşamayan kadınlarda doğum sonrası değişen hormonlara bağlı vajinal kuruluk ve cinsel ilişki esnasında ağrı oluşabiliyor. Bu sorun kayganlaştırıcı kremlerle kolayca aşılabilir. Lohusalık döneminde cinsel isteksizliğin bir diğer nedeniyse cinsel ilişki sonrası dini açıdan kirli sayılma ve boy abdesti alma güçlüğüdür. Yapılan araştırmalar gebelik öncesi normal ve doyumlu bir cinsel hayatı olan çiftlerin, annenin emzirdiği durumlarda yaklaşık 12 hafta sonra önceki cinsel hayatlarına döndüklerini gösteriyor. Emzirmenin gebelikten risk daha azda olsa tümüyle korumadığını da hatırlatmak isterim. Lohusalık dönemine özgü zorluklardan birisi de doğum sonrası depresyonudur. Duygusal dalgalanmalar, alınganlık, kolay ağlama, uyku düzensizliği gibi belirtilerle seyreden bu dönemin süresi eşin ve çevrenin tutum ve davranışlarına göre kısa ya da uzun ve kalıcı olabilir. Anlayışlı ve sabırlı olunmalı destek esirgenmemelidir. Hamilelik ve lohusalık dönemi cinsel istek ve arzuları sekteye uğrattığı için eşler diğerine en çok ihtiyaç duydukları sırada birbirlerinden uzaklaşıp yabancılaşarak, yanlış anlaşılmaların yarattığı öfke ve kırgınlıklarla evliliklerini yıpratırlar. Bu dönemde kadının ve erkeğin ihtiyaç ve beklentileri oldukça farklıdır. Kadınlar annelik güdüsünün öne çıkması, bebeğin ihtiyaçlarının öncelikli hale gelmesi ve yorucu olmasından dolayı cinsellikten uzaklaşıp, daha çok ilgi ve şefkate ihtiyaç duyarlar Erkekler ise eşlerinden almaya alışık oldukları ilgi ve sevginin azalmasına, kendi çocukları bile olsa bir başkasına yönelmesine karşı gizliden gizliye bir kıskançlık duyar, yeni rakip karşısında kendilerini çaresiz, dışlanmış ve değersiz hissederler. Erkekler için cinsel isteklerinin karşılanması adeta hala değerli olduğunun, sevildiğinin bir ispati gibidir ve reddedildiklerinde öfkelenip kırıcı olabilirler.

nocanvas_kadin-masturbasyonu-hakkinda-erkeklerinyanilgisiAslında bu olumsuz duygular eşe karşı değil bebekle birlikte meydana gelen değişikliklere uyum sağlanamamasıyla ilgilidir. Yine burada da cinsellikten ne anlaşılması gerektiğini yeniden tanımlamak gerekiyor. İki kişi arasında belirli mahremiyet koşullarında yaşanan, bir şekilde doyuma ulaşmayı sağlayan her şey cinsel ilişkidir. Buna erotik masajdan başlayarak, karşılıklı mastürbasyon ve değişik fantezilere kadar her şeyi dahil edebiliriz. En önemli nokta yargılanma ve suçlanma kaygısı olmaksızın her şeyin konuşulabilir olması, istek ve arzuların korkusuzca dile getirilebilmesidir. Her türlü zorlamadan kaçınılmalı iki tarafında rızasının olmadığı hiç bir istekte ısrarcı olunmamalıdır Cinsellikten asla uzaklaşılmamalı, karşılıklı dokunma, öpüşme, cinsel temas olmasa bile birlikte sarılıp yatmaya özen göstermeli, duygusal bağı koparmamalıdır. İstatistikler erkeklerde en fazla evlilik dışı ilişkinin uzun hamilelik ve lohusalık süresinde duygusal ve fiziksel bağın azalmasına bağlı olarak bu dönemde ortaya çıktığını gösteriyor. Çocukların dünyaya gelmesi ile birlikte, çiftlerin ilgilerinin birdenbire çocuğa doğru yönelmesi, çocuklarını evlilik yaşamlarının merkezine koymaları, kadın ve erkek kimliklerini ikinci plana atmaları da cinsel sorunların doğmasına neden olabilmektedir. Bebekle birlikte uykusuz geceler yaşanması, bebekle sık ilgilenme zorunluluğunun ortaya çıkması, aile yaşantısının altüst olmasına, estetik kaygıların, bastırılan ruhsal çatışmaların tetiklenmesi ve anneliğin kutsallaştırılarak kadınlığa tercih edilmesi doğum sonrası çiftlerde cinsel isteksizlik görülmesine yol açabiliyor. Aslında bakılacak olunursa bu durum geçicidir. Ancak çoğu çift geçici olan bu durumu nasıl düzelteceğini bilmemekte ya da değiştirmeye çalıştıklarında çocuklarına haksızlık edeceklerini düşünerek vicdan azabı çekmektedirler. Ana ve baba olmak oldukça önemli ve kutsaldır; ancak çift olmak daha kutsaldır. Karı ve koca bir kadın ve erkek olarak mutlu değilse, çocuklarına verebilecekleri de azalır. Çiftin çocuğu hayatın merkezinden çıkarıp kendi hayatlarını merkeze alması çocuğa yönelik yapılan bir hata değil, aksine en doğru davranışlardan biridir. Bundan dolayı yeni çocuk sahibi olmuş çiftlere, kadın ve erkek rollerini hatırlamaları, karşılıklı ihtiyaçlarınızı paylaşıldığı açık bir iletişim kurmaları, çocukla geçirilen zaman dilimleri dışında birbirlerine zaman ayırarak paylaşımlarını artırmaları önerilebilir. Cinselliğin güven, sevgi, saygı dokunma, konuşma, anlaşılma ve anlayabilme, beğenilme vb. duygularının bir bütünü olduğu unutulmamalıdır. Hayatın merkezinden çocuk çıkartılıp eşler birbirine döndüğünde cinsel yaşamda kendiliğinden düzelecektir. Bunun tek başına yapılamaması durumunda bir cinsel terapistten yardım almaktan çekinilmemelidir.

Buraya kadarki genel bilgiden sonra size ozel sorulara gelelim. Evli  erkekler evlilik içinde zaman zaman masturbasyon yapabilir, anal sekse karsi istekli olabilirler, bu onlar için yasak meyvanin çekiciligi gibidir. Bu tip istekler bir erkegin sapkin oldugunu gostermez, bir cinsel sapkinligin oldugunu dusunmek için çok daha fazla kanita ihtiyaç vardir. Zaten mesajinizda da bu konuda bir belirsizlik var, esinizin banyoda tam olarak ne yaptigini belirtmemissiniz; masturbasyon mu yapiyordu, yoksa baska birsey mi yapiyordu belli degil. Vajina esnek bir yapidadir ve kendini kolayca eski haline donusturebilir, buna ragmen genisledigini dusunuyorsaniz vajinayi darlastiran bazi farkli pozisyonlari (yus ustu yatarak bacaklarin kapali oldugu pozisyon) deneyebilirsiniz.

Içiniz rahat olsun, guzel bir evliliginiz, bir çocugunuz var ikincisi yolda ve esinizi sevdiginizi soyluyorsunuz. Dogumdan sonra cinsel hayatiniz normale dondugunde bu suphelerinizde ortadan kalkacaktir. Herseye ragmen bazi sorunlari konusmak ve asmakta zorluk çekerseniz birbirinize olan sevgi, guveni kaybetmeden size yakin bir uzmandan  profesyonel bir yardim almaktan çekinmeyin, iyi bir evlilik, mutlu bir yuva her zaman mucadele etmeye deger. Saygilar

Teşekkür Mesajı

 Size teşekkür ederim kemal bey, öncelikle ciddiyetle yazılmış cevabınızdan daha sonrada içimi hiç tahmin etmediğim kadar rahatlatmanızdan dolayı. Yazdıklarınızı birkaç kere okudum üzerinde iyice düşündüm, sanırım bu konuyu annelik hormonlarım kadınlık hormonlarımı esir almışken düşünmek ve bir sonuca bağlamak çokta sağlıklı olmayacak. Evet beni seven değer veren özverili bir eşim, dünya tatlısı bir çocuğum mutlu huzurlu bir yuvam var. Ben de şahsına aynı duygular besliyorum. Sahip olduklarım içinde gözümü kırpmadan savaşırım ama söz konusu olan sevdiğiniz kişinin siz onu severken aslında kendisi olamaması ve orada , o modelde kısılıp hapsolması ve buna kendinizin sebep olduğunuzu düşünmeniz ürkütücü derecede acı veriyor. Bebeğim dünyaya geldikten ve yeni doğan sıkıntıların dan hayatta kalmayı başardıktan sonra eşimle tekrar kadın ve erkek rolleriyle bir birliktelik sorularıma cevap olur diye umuyorum. Şayet (ki hiç istemem) kafamı kurcalayan cevaplarından emin olamadığım soru veya sorunlarım olursa eşimle birlikte sizinle bizzat görüşmek isterim. Tekrar teşekkür ederim.

Okunma

Lohusalık d&#;nemi nedir? Doğumdan ka&#; g&#;n sonra cinsel ilişkiye girilir?

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Şubat 28,

LinkedinFlipboardE-postaLinki KopyalaYazı Tipi

Lohusalık dönemi ve doğumdan sonra cinsellik, yeni annelerin en çok merak edilen konulardan biri. Peki, lohusalık dönemi nedir? Doğumdan kaç gün sonra ilişkiye girilir? Evlilik ve İlişki Terapisti/Cinsel Terapisti Dolunay Kadıoğlu, lohusalık dönemi psikolojisi; Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Kağan Kocatepe ise doğum sonrası cinsellik konusuyla ilgili soru işaretlerini yanıtladı.

Haberin Devamı

Lohusalık dönemi annelerin depresyon geliştirmeye nispeten yatkın oldukları bir dönemdir ve bu dönemde ciddi ve uzun süreli sorunlar ortaya çıkabilir. Lohusalık depresyonu çoğu durumda dikkati çekmeyecek kadar hafif seyreder. Bazı durumlarda ise belirtiler olmasına rağmen bu belirtilerin dikkate alınmaması, hafife alınması, doktora başvurulmaması, doğum sonrası depresyonunun tedavisiz kalmasıyla sonuçlanır.

Tedavi edilmemiş depresyon annenin keyifsiz bir yaşam sürmesine, bebeğine yeterince konsantre olamamasına ve eşiyle çeşitli sorunlar yaşamasına neden olur. Dahası, depresyon kronik bir hastalıktır ve belirtilerde zaman zaman gerilemeler olsa da tedavi edilmediği sürece kendi kendine geçmesi çok uzun zaman alabilir ve bazı durumlarda hastalık hiç geçmez veya ilerleme gösterir. Bu nedenlerle depresyon bulguları varlığında profesyonel yardım için başvurmak son derece önemlidir.  

Bu depresyonu yaşayan anneler "iyi anne olamadıklarını", yalnızlık duygularını kontrol edemediklerini, umutlarını yitirdiklerini hissedebilirler. Bazı anneler bir türlü kafalarından atamadıkları çeşitli takıntılı düşüncelerinin farkına varabilirler (bebeklerine bir şey olacak korkusu, bebeklerine zarar verme korkusu, kötü bir şeyler olacakmış korkusu gibi). Bebeğe zarar verme korkusu bazı durumlarda annenin makas ve bıçak gibi sivri cisimleri tutmaktan bile kaçınmasına neden olabilir.

Haberin Devamı

Aşağıdaki belirtilerden beş veya daha fazlasını iki hafta veya daha uzun süreden beri hissediyorsanız muhtemel bir depresyon açısından incelemeye tabi tutulmak ve gerekli durumlarda tedavi görmek için bir ruh sağlığı uzmanına başvurmalısınız.

• Çökkün bir ruh hali, çevredeki olaylara ilgisizlik, yaşamdan zevk alamama duygusu,
• Günlük olağan işleri yapmada zorlanmama,

• İştahsızlık veya aşırı yemek yeme,
• Aşırı uyuma veya uykusuzluk,
• Sıkıntı, huzursuzluk, yerinde duramama hissi,
• Sürekli yorgunluk, bitkinlik, halsizlik hissetme,
• Değersiz olma duygusu, suçluluk duyguları,
• Dikkatini bir noktaya toplayamama

DOĞUM SONRASI CİNSEL İLİŞKİYE GİRİLİR Mİ?

Haberin Devamı

Doğum sonrasını ifade eden Lohusalık dönemi doğum eyleminin verdiği tükenmişlik ve yorgunluk belirtilerinin ortaya çıktığı, aileye katılan yeni bireyin bakımı için uykusuz kalınan gecelerin yaşandığı bir dönemdir.

Doğum eyleminde vajina mukozası incelmiş, vajinanın cinsel uyarıya bağlı olarak verdiği ıslanma cevabı azalmış, doku travmasına bağlı olarak genital bölgede şişkinlik ortaya çıkmıştır ve bölge ağrılıdıseafoodplus.infoşki esnasında ağrı duyma korkusu, epizyotomi (bebeğin başının çıkması için kesilen bölge, yani doğum kesisi) yerine ya da ameliyat yerine zarar verme korkusu, vücut imajı hakkında olumsuz düşünceler, emzirme esnasında ortaya çıkan cinsel uyarılmadan heyecanlanma ya da suçluluk duyma gibi ruhsal değişiklikler sık gözlenir.

Lohusalık döneminde cinsel uyarılma süresi uzar. Bebeğin ağlaması ya da emzirme zamanının gelmesi gibi etkenler annenin ilişki esnasında konsantrasyonunu yitirmesine neden olabilir.

Haberin Devamı

DOĞUMDAN KAÇ GÜN SONRA CİNSEL İLİŞKİYE GİRİLİR?

Sonuç olarak lohusalığın başından hafta sonrası döneme kadar cinsel ilişkiye ilgi azalmıştır. Kadınların çoğu 6 haftalık aradan sonra ilişkiye tekrar başlamayı uygun görürler. Bir kısmı ise daha kısa süre içinde kendilerini hazır hisseder hissetmez cinsel yaşamlarına kaldıkları yerden devam ederler. Ancak tıbbi öneri genellikle doğum sonrası ilk cinsel ilişki için 6 hafta beklenmesi yönünde olmaktadır.

KAYNAK KİTABI SATIN ALMAK İÇİN TIKLAYIN

Lohusalık dönemi nedir Doğumdan kaç gün sonra cinsel ilişkiye girilir


nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir