Dr Mehmet Sururi Özkılıç

Doktor Mehmet Sururi Özkılıç

Sponsor bulup hasta bakıyorlar

Ataburgaz Yaşamkent Fizik Tedavi Merkezi, Gölcük Belediyesi ile bir anlaşma yaptı. Uzun rehabilitasyon tedavisi gereken depremzedelere sponsor bularak tedavi ediyor.

Kemerburgaz'da Bayındır Holding tarafından yapılan ancak daha sonra özel bir şirkete kiralanıp rahabilatasyon merkezi haline getirilen Ataburgaz Yaşamkent Fizik Tedavi Merkezi'nde, tedaviye müsait depremzedeler için ilginç bir uygulama yaşanıyor. Hastane yönetimi, Gölcük Belediyesi ile birlikte yürüttüğü projede, Gölcük'ten İstanbul'a getirttiği depremzedeler için sponsor bulup, tedavi masraflarının yarısını da kendi sübvanse ederek birçok depremzedeninin rehabilitasyonunu gerçekleştiriyor.

Geçen hafta başladı

Bir ay önce hizmete giren Ataburgaz Yaşamkent Fizik Tedavi Merkezi'nde, 17 Ağustos depreminde ağır sakatlıklar yaşayan ve rehabilitasyona ihtiyacı olan hastalar için yürütülen çalışma geçen hafta başladı. Hastanenin Gölcük Belediyesi ile birlikte yürüttüğü çalışma kapsamında ilk olarak, deprem bölgesinde sakatlanan ve Yaşamkent rehabilitasyon merkezinde tedavi edilmesi mümkün olan hastalar tespit edildi. Bu hastaların sayısı ilk aşamada 66 olarak belirlendi. Ardından bu hastaların tedavi masraflarının karşılanması için sponsor arayışına girildi.

İlk olumlu cevap, hastane ortaklarından Orhan Öztürk'ün yakın ilişki içinde olduğu Hasko İnşaat'tan geldi. Hasko İnşaat, 6 hastanın tedavisini üstelenebileceğini bildirdi. Şirket, deprem bölgesinden gelecek 6 hastanın tedavi masraflarının hastanenin normal tarifesinin yarısına denk gelen bölümünü karşıladı. Hastane yönetimi, masrafların diğer yarısını kendi üstleniyor.

Sırada 60 kişi var

Proje şimdilik 6 hastayla sürüyor ama daha Gölcük'te tedavi edilmeyi bekleyen 60 hasta ve bu hastalara yardım eli uzatmaya hazır birçok kuruluş var. 5 kişinin tedavisini üstlenmesi beklenen Lions Kulübü ve 5 ya da 10 kişinin masraflarını karşılamayı planlayan Kavala Şirketler grubu bunlardan ikisi. Bu arada Gölcük Belediye Başkanı İsmail Barış da projeye destek amacıyla depremzedelerin fonundan hastaneye 5 milyar yardım yapacağını açıkladı.

Tedavisi süren hastaların ne kadar sürede iyileşeceği hastaya göre değişiyor. Bu bir ay da olabiliyor bir yıl da. Hastanede depremzedelere şimdilik cerrahi bir müdahalede bulunulmuyor. Hastalara fizyoterapi ve psikoterapi uygulanıyor. Hastanenin ortaklarından ve aynı zamanda Sağlık Sektör Başkanı olan Dr. Sururi Özkılıç, geçtiğimiz hafta pazartesi günü hastaneye getirilen depremzedelerin kısa sürede gelişme gösterdiklerini en azından geceleri rahat rahat uyuyabildiklerini söylüyor.

Kimseyi suçlamamak gerek

Özkılıç, Türkiye'de rehabilitasyonun yanlış konumlandırıldığına değiniyor.

‘‘Bu hastalar daha önce rehabilitasyona alınmış olsalar, çok daha hızlı gelişme kaydederlerdi ama bu eksiklik de Türkiye'nin genel sağlık problemlerinden bağımsız değil. Onun için neden yapılmadı deyip, birilerini suçlamanın anlamı yok. Rehabilitasyon maalesef bugün Türkiye'de bir lüks olarak görülüyor. Ama öyle değil.’’

Hastanenin ortaklarından Orhan Öztürk ise, Türkiye'deki sağlık sektörünün önemli boşluklarından birini doldurduklarını söylerken, yapılan işte işletmecilik kurallarının ön planda olmadığını ekliyor.

3 bölümden oluşuyor Temmuz ayında hizmete giren Ataburgaz Yaşamkent Fizik Tedavi Merkezi 3 bölümden oluşuyor. Hastane bölümü, poliklinik servisi ve ara yoğun bakım ünitesi. Şimdilik 6 depremzede ile birlikte 3 hastanın daha tedavi gördüğü merkezde hastane bölümü kullanılıyor. 52 yatak kapasiteli hastaneye ilerleyen günlerde, 88 yatak kapasiteli ara yoğun bakım servisi ve 1 yataklı poliklinik eklenecek. Hastanenin Başhekimi Opr. Dr. Hüseyin Güney. Hastanede uygulanan rehabilitasyon konuları ise beyin ve omurilik travmaları, parkinson hastalığı, periferik sinir hastalıkları ve yaralanmaları ile kas hastalıkları gibi problemler. Bu arada romatizmal hastalıkların rehabilitasyonu ve geriatrik rehabilitasyon da hastanenin çalışma alanlarında. Bu arada Yaşamkent'te boyun ve sırt ağrıları, migren gibi rahatsızlıar için özel tedavi programları da uygulanıyor.

Hastanenin kuruluş öyküsü

Ataburgaz Yaşamkent Fizik Tedavi Merkezi'nin kuruluşunun da ilginç bir hikayesi var. Hastanenin üç ortağı bulunuyor. Dr. Sururi Özkılıç, Faruk Müren ve Orhan Öztürk. 2 sene öncesine kadar Sururi Özkılıç ile bir danışmanlık şirketinin iki ortağı olan Orhan Öztürk ve Faruk Müren'in aralarında bir ilişki yoktur. Ancak yılıda Faruk Müren bir trafik kazası geçirir ve belden aşağısı sakat kalır. Tedavi için de Sururi Özkılıç'ın hastanesini seçer. Böylece Özkılıç ile Müren ve Öztürk arasında tanışkılık doğar. Müren tedavisi süresince, bu tür kazalar sonrası yaşanan rehabilitasyon aşamasının Türkiye'de nasıl önemsenmediğini ve birkaç iyi kuruluş dışında bu işin nasıl baştan savma yapıldığını görür. Sururi Özkılıç'ın ise bu dönemde Yaşamkent içinde böyle bir hastane kurma girişimleri sürmektedir. Özkılıç ve Müren arasında doğan hasta-hekim ilişkisi ikisinin ortak bir paydada buluşmasıyla bir iş ortaklığına dönüşür ve Yaşamkent projesi için ortak olunmasına karar verilir. Görüşmeler başarıyla sonuçlanır ve bu yılın 18 Mayıs'ında Bayındır Holding ile sözleşme imzalanarak hastane temmuz ayında hizmete açılır.

İşte tedavi edilen altı depremzede

Yasemin Keskin: Enkaz altında kolu ağır yaralandı. Keskin, Yaşamkent'e geçirdiği 4 günden beri kolunun gelişme kaydettiğini söylüyor.

Ömür Kınay: Avcılar'da enkaz altında kaldı. Bacaklarında sorun var. Bir yıl boyunca değişik yerlerde tedavi gördükten sonra buraya getirildi.

Ebru Karataş: Gölcük'te 91 saat enkaz altında kaldığında 6 yaşındaydı. Konuşamıyor, yürüyemiyor. Bir sene sonra buraya getirildi. Annesi şimdi memnun.

Nagehan Çamur: Enkaz altında kaldı. Belden aşağısı tutmuyor. Uzun süre Ankara Numune Hastanesi'nde kaldı, sonra buraya getirildi.

Aslı Çamlıbel: 17 saat enkaz altında kaldı. Beli kırıldı, altı ay Ankara Fizik Tedavi Rehabilitasyon Merkezi'nde kaldıktan sonra buraya getirildi.

Mehmet Elikuru: Enkaz altında kaldı. Kolu kesilince sinir yaralanması yaşadı. Şimdi yaralı kolunda gelişme hissettiğini söylüyor.