Cannz yemek için bir eyler çekiyor ise mutlaka bir sebebi vardr. Mükemmel bir sisteme sahip olan vücudumuz ne zaman uyuyacan ve kalkacan ya da ne zaman tuvalete gideceini bilir. Her insann can bazen çikolata bazen tuzlu bir yiyecek bazen de eki ister. nsann can neden eki ister? Eki yeme istei neden olur? Okurken aracanz cevaplar yazmzn devamnda sizlerle.
Herhangi bir besinin normalden daha çok tüketilmesi baz vitamin ve minerallerin eksikliini iaret etmektedir. Beslenme ve diyet uzmanlar ar peynir yeme isteinin kalsiyum eksikliinden kaynaklanabileceini belirtmektedir. Bunun dnda ar et yeme isteinin demir eksiklii, ar tatl yeme isteinin krom, çinko ve magnezyum eksiklii belirtisi olduu söylenmektedir.
Bütün bunlarn dnda birçok kiide ar eki yeme istei olur. Eki yeme istei neden olur dediinizi duyar gibiyiz. Eki yeme istei mide asidinin düük olduunun önemli bir göstergesidir. Mide asidinin yeterli olmad durumlarda sindirim sorunlar, kabzlk ve gda alerjileri görülebilir.
Eki yemeyi çok seven kiiler, insann can neden eki çeker diye düünebilirler. Eki yemenin faydalar olduu gibi ar tüketiminin baz zararlar da vardr. nsann cannn eki çekmesi, yukarda bahsettiimiz gibi mide asidinin eksikliinden kaynaklanabilecei gibi herhangi bir sebebe bal olmadan sadece kiinin eki sevmesinden de kaynaklanabilir.
Salatalarda, çorbalarda ya da yemeklerde sklkla tercih edilen ekinin kullanm alanlar oldukça genitir. Bazen nardan bazen limondan bazen de greyfurttan alnan ekinin faydalar çok fazladr. Ancak normalden fazla eki tüketme istei olan kiilerin bir doktora giderek kan deerlerine baktrmalar ve genel bir muayene olmalar önerilmektedir.
Eki yeme istei çok olan kiiler için eki yemenin faydalar ve zararlar neler olduu önemlidir. Deerli okuyucularmz için aratrdmz bilgiler neticesinde eki yemenin faydalar u ekilde sralanabilir:
Eki tüketmenin normal artlardan herhangi bir zarar olmad söylenmektedir. Ancak her eyin fazlasnn zarar olduu düüncesi ile ekinin de normalden fazla tüketilmemesi önerilmektedir.
Eski zamanlardan bu yana eki yeme istei hamilelik belirtisi olarak görülmektedir. Bu nedenle evli bir kadnn can eki yemek istediinde hemen o kadnn hamile olduundan üphelenilir. Hatta eki yemek isteyen hamile kadnlarn erkek çocuklar olaca da inanlan görüler arasndadr. Bu görülerin herhangi bir bilimsel dayana yoktur. Yani eki yeme istei tek bana bir hamilelik belirtisi deildir.
Hamilelik döneminde özellikle bebeinin saln düünen anne adaylar beslenmelerine çok dikkat etmektedirler. Ancak gebelik nedeniyle baz besinleri çok fazla aerirler. Hamilelik döneminde en çok aerilen eylerin banda eki gelir. Hamilelikte eki yeme istei bebein cinsiyeti ile ilikilendirilir. Ancak bunun bilimsel bir dayana yoktur. Yani eki yemek ile bebein cinsiyeti arasnda bir iliki yoktur.
Hamilelik döneminde eki yeme istei mide asidinin az olmasndan kaynaklanyor olabilir. Mide tarafndan yeteri kadar asit salanamad zaman dardan bu aside ihtiyaç duyulur. Eki yeme isteinin bir nedeni de C vitamini eksikliidir. Bu nedenle hamile ve C vitamini eksiklii olan bir gebenin portakal, greyfurt, limon ve mandalina aermesi normaldir.
Her kadnn her ay düzenli olarak regl görmesi normal bir durumdur. Regl dönemleri oldukça hassas bir dönemdir. Bu dönemde kiinin can tatl ya da eki çekebilir. Hormonlarda oluan deiiklie bal olarak adet öncesi eki yeme istei olabilir. Adet öncesinde görülen eki yeme istei normal bir durumdur.
Baz insanlarn can tatl, eki ya da tuzlu çekerken baz insanlarn can ar turu çeker. Turunun içerisinde yüksek oradan tuz vardr. Bu nedenle çok fazla tüketilmesi önerilmez. Ar turu yeme istei sodyum eksikliinden kaynaklanyor olabilir. Bu durumda vücudun tuz istei artarak turu yemeye yönelir. Ayrca youn egzersiz nedeni ile vücudun susuz kalmas da tuz isteini artrabilir.
Hepimizin canı bazen çikolatayı, bazen kahveyi, bazen tuzlu besinleri daha çok ister. Bazı dönemler bazı besinleri nedensiz yere daha fazla tüketiriz. Herhangi bir besini normalden fazla tüketiyor olmak aslında vücudumuzda bazı vitamin ve minerallerin eksikliğine işaret ediyor olabilir. Beslenme ve Diyet Uzmanı Ömür Karamahmut anlattı.
Yayınlanma:Güncellenme:
Hepimizin canı bazen çikolatayı, bazen kahveyi, bazen tuzlu besinleri daha çok ister. Bazı dönemler bazı besinleri nedensiz yere daha fazla tüketiriz. Herhangi bir besini normalden fazla tüketiyor olmak aslında vücudumuzda bazı vitamin ve minerallerin eksikliğine işaret ediyor olabilir. Beslenme ve Diyet Uzmanı Ömür Karamahmut anlattı.
Aşırı peynir yeme isteği; diyet yağ içeriğinin yeterli miktarda olmamasına işaret olabildiği gibi kalsiyum eksikliğinin de bir göstergesi olabilir.
Kırmızı eti fazla yemenin en bilinen sebebi demir eksikliğidir. Kırmızı et aynı zamanda esansiyel bir vitamin olan b12'nin kaynağıdır. Yemediğiniz halde canınız kırmızı et tüketmek istiyorsa demir ve b12 suplementleri kullanılabilir.
Kimi zaman vücudumuz besinlerin dışında daha ilginç ögeleri tatmak ister. Çamur, toprak bunlara örnektir. Bu durum genelde hamilelerde ve çocuklarda görülür ve anemi ile ilişkilendirilir. Anemiye ise yetersiz demir, b12 ve folat eksikliği sebebiyet verir. Tatlı ve çikolatanın aşırı yenme isteği çeşitli nedenlerle ilişkilendirilebilir. Aşırı tatlı yemeği çinko, magnezyum ve krom eksikliği sebebiyle olabilir. Günlük krom suplementi tüketmek insülin seviyesini dengeler ve aşırı şeker yeme isteğini baskılar.
Çikolata yeme isteği özellikle kadınlarda menstrual dönemde artar. Az kalorili diyetler veya uzun süreli açlık durumlarında da şeker ve çikolataya eğilim yatkındır. Fakat bunların dışında aşırı çikolata tüketimi magnezyum minerali eksikliğinin bir göstergesi olabilir. Magnezyum eksikliği uyku düzenini olumsuz yönde etkileyerek kişiyi yorgun hale getirir. Stres seviyesini artırır. Bu da şekere ve çikolataya eğilimi arttırır.
Yumurtanın beyazını sevmediğiniz halde daha fazla tüketme ihtiyacı duyuyorsanız bu biotin eksikliğine bir işaret olabilir. Biotin vücutta birçok fonksiyonu olan vitaminlerden biridir. Özellikle tırnak ve saç sağlığı açısından biotine ihtiyaç duyulur.
Aşırı çay ve kahve tüketim isteği fosfor eksikliğinin bir göstergesi olabileceği gibi, sodyum ve demir eksikliğinden de kaynaklanabilir.
Normalden fazla alkol tüketimi ise potasyum, kalsiyum, gultamin eksikliklerinin bir sonucu olabilir. Aşırı meyve ve sebze tüketme isteği ise C vitamini eksikliğine işarettir.
Çok fazla yağlı ve kızartmalı ürünleri normalden fazla tüketmek ise vücudumuzda omega yağ asitlerinin eksiliğinin bir göstergesi olabilir.
Asitli ve karbonatlı içecekleri fazla tüketmek ise vücudumuzda kalsiyum eksikliği olduğunun bir işareti olabilir.
diyet
Özel Haber
Aybüke SENGİR/[email protected]
Olur olmaz zamanlarda ortaya çıkan yemek isteğinizi kontrol edemez hale geldiğinizde, bu yiyeceğin ne anlama geldiğini bilmeniz gerek. Bir dilim çikolatalı kek için ani bir dürtü ya da açlık hissettiğiniz oluyorsa, hatta bazen bu istek o kadar fazlaysa vücudunuz size bir şey anlatıyor olabilir.
Bu gibi durumlar çoğu zaman gebelik ya da regl dönemi gibi hormonal değişimlerin olduğu, metabolik ya da psikolojik değişimler sırasında kendini belli eder. Psikolojik faktörler de gıda isteğinin tetiklenmesinde önemli bir rol oynuyor. Stres ve sıkıntı içerisindeyseniz belirli bir gıdayı tüketmek için tutturabilirsiniz.
Çikolata krizleriniz magnezyum eksikliğinin bir göstergesi olabilir. Magnezyumun vücudumuzda yaklaşık enzim reaksiyonunda gerekli olan bir unsur olduğu biliniyor. Çikolata, magnezyum için iyi bir seçenek olduğu için duyulan istek, magnezyum açığını gösteriyor olabilir.
Çikolata kişiyi mutlu hissettiren serotonin ve endorfin seviyelerini yükselten kimyasallar içeriyor. Bunun için bir nevi ruh iyileştiricisi olarak kabul edilebilir. Tatlı isteği ise, düşük şeker düzeylerini veya vücut içinde krom, kükürt, fosfor, karbon eksikliğini gösteriyor olabilir. Kendinize enerji vermek ya da modunuzu iyileştirmek için de tatlı istiyor olabilirsiniz.
Canı, kriz halinde çikolata çekenler magnezyum hapları kullanabilir ya da biraz fıstık yiyerek vücutlarının bu ihtiyacını karşılayabilirler.
Canınız patlamış mısır, cips, patates kızartması çekiyorsa vücudunuzdaki olası bir sodyum eksikliğini gösteren tuz isteğine işaret ediyor olabilir. Vücudunuz susuz kalmışsa ya da stresli bir durumunuz varsa tuz isteğininiz artabilir. Koyu renk idrar da vücudun susuz kaldığını göstermektedir. Bazen adrenal yorgunluk ya da tükenmiş çinko düzeyleri de tuzlu gıda isteğine neden olabiliyor.
Tuzlu isteğini azaltmak için beslenmenize kereviz, ıspanak, salatalık, balık ve çiğ sebzeler ekleyip, her gün yaklaşık bardak su içebilirsiniz.
Vücut bazı durumlarda terleyip vücut ısısını düşürmek için, baharatlı ya da acı yiyecekler istemektedir. Baharatlı yeme isteği aynı zamanda çinko ya da kükürt eksikliğini veya tiroid dengesizliğini gösterebilir. Eğer boğaz ağrısı ya da soğuk algınlığınız varsa da acı ve baharatlı yiyecekleri canınız çekebilir.
Acı ve baharat isteğini azaltmak için beslenmenize kırmızı et, deniz ürünleri, sarımsak, yapraklı sebzeler ve kök sebzeleri dahil etmeniz gerekecek.
Tek düşünebildiğiniz şey protein açısından zengin gıdalar ise, bu B vitamini, karnitin, magnezyum, folat ve demir eksikliğini gösteriyor demektir. Bu durum aynı zamanda kan şekeri dengesizliğini de gösterebilir. Yakın zamanda et yemeği bıraktıysanız ya da sıkı bir diyet yapıyorsanız, psikolojik olarak da et ürünleri tüketmek istiyor olabilirsiniz.
Vücudumuzun proteinlere ihtiyacı var, dolayısıyla beslenmenize et ürünlerini dahil etmeniz gerekir. Ayrıca bol miktarda yeşil ve tatlı olmayan sebzeleri tüketmeniz gerekmektedir.
Ekmek, makarna ve karbonhidrat açısından zengin gıdalara duyulan istek, yüksek insülin seviyesi veya düşük kan şekeri seviyesinden olabilir. Vücuttaki düşük karbonhidrat seviyeleri depresif ruh haline ya da ruh halinde değişimlere yol açacaktır. Bu istek aynı zamanda tiroid bezinin yanlış işleyişinin de bir göstergesi olabilir.
Ekmek ve karbonhidrat isteğini bastırmak, vücudun ihtiyacını karşılamak için etin yağsız kısımları, tavuk, balık ve yumurta yemeniz gerekiyor.
Uyandığınızdan andan itibaren ardı ardına soda ya da gazlı içecekler içiyorsanız, bu durum kalsiyum eksikliğinin bir göstergesi olabilir. Vücudunuzdaki kalsiyum düzeyleri tükenmiş ve bunları yerine getirmek istiyor olabilir. Buza karşı şiddetli istek ise vücuttaki düşük hemoglobin ve demir eksikliği anlamına geliyor.
Vücuttaki bu isteği azaltmak için ıspanak, lahana, brokoli, pancarın yanı sıra bakliyat ve susam gibi sebzeler yemeniz gerekiyor.
suvitaminçikolatamineral
Dilimiz ve damağımız yalnızca dört tadı ayırt edebilir: tatlı, tuzlu, acı ve ekşi. Geri kalan her şey yalnızca kokusal algıdır. Bunu bir örnekle kolayca doğrulayabilirsiniz: bir kişinin gözlerini bağlayın ve bir mandal ya da başka bir nesneyle burnunu tıkayın. Bir soğanı bir elmadan ayırt edemeyecektir. Gundrun Dalla Via ve Donato Santarcangelo, Dharma Yayınları’ndan çıkan Psikodiyet isimli kitapta değişen duygusal ilişkiler kolayca tat alma duygusunun değişimi şeklinde kendini gösterebildiğini anlatıyor.
1- Çok tatlı yiyeceklere karşı duyulan aşırı istek doyurulmamış veya yeterince doyurulmamış duygusal arzularla bağdaştırılabilir. Eğer bu durum uzun bir süre devam edecek olursa, beden bunun etkilerini hissedebilir: pankreas yorulur ve diyabet ortaya çıkar . Yalnız dikkat edin, bütün tatlı istekleri duygusal boşlukla ilişkili değildir. Zevklerimizin yönünü değiştiren aynı zamanda aşırı tatlı şeyler ve doğal olmayan tatlılar yeme alışkanlığıdır.
2- Tuzlu algısının psikolojik değeri, dikkatli, meraklı ve aynı zamanda yaratıcı bir kişiliktir. Tuzlu yiyeceklere karşı duyulan ölçüsüz istek fiziksel veya psikolojik bir bozukluğun ya da yanlış beslenme alışkanlığının işareti olabilir. Çok tuzlu yiyecekler hep daha kuvvetli tat arayışı yaratır. Tuzlu yiyeceklere duyulan önüne geçilemeyen istek kalsiyum eksikliğine de işaret ediyor olabilir.
3- Acı tadın karaciğerle (yalnızca karaciğeri koruyucu etkisi bulunan otların tadı çok acıdır) ve cesaretle ilişkisi vardır.
4- Ekşi tat diğerlerini tamamlayıcı özellik gösterir ve aşırı tüketimi dışında kendine özgü bir psikolojik değeri yok gibidir. Aşırı tüketimi durumunda, kendine zarar verme veya kendini mağdur gösterip acındırma eğilimi olabilir.
Çılgın istekler
Gündelik yaşam esnasında belirli bir madde için kuvvetli bir istek duymak mümkündür ve bu önemli bir işarettir. Şu durumlardan birinin söz konusu olup olmadığını anlamak için kendinize kulak verin:
1. Cezbedici bir koku duyduysak,
2. Biz farkında olmadan bir reklam vasıtasıyla bir mesaj aldıysak,
3. Yorgunluk, düşük tansiyon, düş kırıklığı veya öfke gibi özel bir fiziki ya da psikolojik durumdaysak.
Üçüncü durum çok önemli olabilir. Bazı durumlarda fiziksel olarak kendimizi iyi hissetmemizi bile garantileyebilir. Örneğin çok sıcak bir yaz günü tuzlu bir yiyecek ya da içecek isteği, kan basıncındaki düşüşü düzenleyecek bir madde almak ihtiyacından kaynaklanır.
Sıklıkla, hatta her gün belirli bir yiyeceğe karşı çok kuvvetli bir istek duyuyorsak, bir maddeye karşı duyarlılık olması ve bunun ‘uyuşturucu etkisi’ yaratması mümkündür. Bu maddenin alımı bağışıklık sistemimizi çökertir.
İÇGÜDÜLERİMİZ SAYESİNDE YİYECEK SEÇİMİ YAPABİLMEK
Taze ve çiğ yiyeceklere günlük beslenmemizde daha çok yer verecek olursak; neyi, ne kadar ve ne zaman yememiz
gerektiğini anlamamızı sağlayan içgüdülerimiz kısa zamanda uyanacaktır.
SAĞDUYUMUZ BİZİ YÖNETİR
Bedenimiz doğuştan gelen bir sağduyuya sahiptir. Sağlıksız yiyecekler arzu ettiğinde, bir istisna söz konusudur, onu çok fazla baskı altında tutmuşuzdur. Bize verildiği için bir diyet yapmak, birçok açıdan, zorbalıktır, organizmamızın bize o anda neye ihtiyacı olduğunu söylemek için daha doğru mesajlar yollayabileceğini kabul etmemektir. Yemek seçiminde önemli olan yemekten önce ve hiçbir sos ihtiva etmeden, yalnızca içgüdülerimizi dinleyerek yapılmasıdır.