ekşi yoğurt zehirler mi / Balık Zehirlenmesi - Blog - Rentek Diyaliz Merkezleri

Ekşi Yoğurt Zehirler Mi

ekşi yoğurt zehirler mi

Son kullanma tarihi geçmiş yoğurt yenir mi? Evet, ama bu noktalara dikkat!

 

Son kullanma tarihi geçmiş yoğurt

 

Yoğurdun Türkiye&#;nin karakteristik ürünlerinden biri olduğunu neredeyse tüm dünya bilir; aynı şekilde yoğurdun sağlık ve bağışıklık sistemi için son derece faydalı probiyotik özellikte fonksiyonel bir gıda olduğu da bilinmektedir (bilmeyenler için bu yazıyı derlemiştim). Ülkemizde yılında üretilen yoğurt miktarı milyon ton olurken,kişi başı yoğurt tüketimi 31 kg civarındadır; üstelik bu rakamlara evde yapılmış yoğurtlar dahil değildir. Bu miktar bizi dünyanın en çok yoğurt tüketilen ülkelerinden bir haline getirmekteyse de acaba ürettiğimiz yoğurdun acaba gerçekten ne kadarını tüketiyoruz? Maalesef elimizde somut veriler bulunmuyor. Ancak hiç kuşkusuz üretimi bu kadar çok olan bir ürünün israfı da aynı şekilde etkileyici seviyelerde olduğunu, en önemli arama motoru üzerinde son kullanma tarihi geçmiş yoğurt yenir mi? sorusunun artışından anlıyoruz.

Evet, son kullanma tarihi geçmiş yoğurt yenilebilir: sonuçta yoğurt, buzdolabının ve laboratuvarların icadından çok önce tüketilmekte olan bir besindi; ve asıl amacı, soykırıma yol açmadan sütü bozulmadan uzun süre koruyabilmekti.

 

Peki yoğurt bozulur mu?

Evet elbette; ancak neredeyse hiçbir zaman ambalajın üzerindeki tarihle aynı gün değil.

Denemenizi tavsiye etmem ama son kullanma tarihinden ay sonra yoğurt yediğini ve herhangi bir olumsuz etki yaşamadığını iddia edenler var!

Ama şimdi “Son kullanma tarihi geçmiş yoğurt yenir mi?” sorusunun cevabını bulmak için bilimsel ve somut gerçeklere dönelim.
Paketin üzerinde görülen tarihin, yoğurdun bir zehiredönüştüğü veya sağlığa zararlı hale geldiği günü göstermediğini söyleyerek başlayalım: &#;Tavsiye edilen tüketim tarihi (TETT)&#;&#; ifadesi, aslında gerçek son kullanma tarihiolan &#;Son Kullanma Tarihi&#; ifadesinden tamamen farklıdır.
Annem her zaman kelimelerin ne kadar önemli olduğunu vurgulardı, ancak &#;tavsiye edilen&#; kelimesinin rakamların (yani tarihin) etkisiyle sihirli bir şekilde ortadan kaybolması ve bu nedenle çoğu zaman çok fazla insan tarafından göz ardı edilmesi son derece üzücü bir gerçek.
Ülkemizdeki israf durumunu bilmediğimizi belirtmiştim, ama Avrupa&#;daki durum tüm netliğiyle ortada: 1,5 milyon ton yoğurt ve benzerigıda ürünü(yoğurt, ayran, kefir vb) kısmen bu ifadenin yanlış anlaşılması nedeniyle boş yere çöpe atılmaktadır [1].
Yerel bir anket, Belçika&#;da nüfusun %75&#;inin iki terim arasındaki farkı bilmediğini ortaya koyuyor; Yunanistan&#;daki benzer bir ankette, yanıt verenlerin %56&#;sı söz konusu terim altında belirtilen tarihin aşılması halinde, yiyeceklerin artık yenmemesi gerektiğine inanıyor; görünüşe göre sadece Almanlar sınavı geçti: ankete katılanların %91&#;i bu tuzağımsı etiketler arasındaki farkı bildiklerini gösterdiler [2]. Yönetmeliklerce öngörülen TETT yani Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi bu nedenle hem gezegen, hem ekonomi ve hem de sürdürülebilirlik için çok masraflı olmakta.İsterdim ki tüm etiketler fotoğrafta görülen gibi bir piktogram içersin: “beni çöpe atmadan önce gözünle, burnunla ve damağınla test et”.

&#;Tavsiye Edilen Tüketim Tarihi &#; terimiyle kastedilen, adından da anlaşılacağı üzere zorunluluk içermemekte ve ürünün güvenliğiyle değil de kalitesiyle ilgilidir; bir nevi yazılı garanti niteliği taşır ki bu bağlamda, söz konusu tarihe kadar satın alınan ürün besin değerini ve tabi ki tat, koku, renk, doku gibi organoleptik özelliklerini &#;mükemmel&#; olarak korumuş olacaktır.
Bu garantinin ancak

&#; yoğurdun kapağında veya ambalajında herhangi bir kabarma veya çatlama gözlenmediği hallerde ve
&#; üretimden satış sonrasına kadar mevcut tüm aşamalarda doğru şekilde depolandığı yani soğuk zincirde kesinti olmadığı takdirde geçerli olduğu anlaşılmalıdır.

Soğuk zincirin kesintiye uğramadığını nasıl anlarız?
Kolay, yukarıdaki yer verdiğim noktaların amacı tam olarak bu.

Bunu anlamak içinyapılacak birinci yani görsel testte yoğurdun garip bir rengi olup olmadığını kontrol etmemiz gerekiyor: siyah veya yeşil noktalar; veya yüzeyde sarımsı veya pembemsi renklenme görmemeliyiz.

Olağandışı bir şey görmüyorsanız, ikinci teste geçin, yani koklayın: ağır bir kokusu varsa, boşverin ve bir dahaki sefere daha dikkatli olun ve yoğurdu zamanında tüketin. Ağır kokunun ne anlama geldiği hakkında hiçbir fikriniz yok mu? İnanın burnunuz bunu çok iyi anlayacaktır: Yüzünüzü kırıştıracak kadar sevimsiz bir kokudan bahsediyorum!

Bu testi de geçtikten sonra tadım aşamasına geçiyoruz; burada da dilinize güvenin: daha yüksek bir asitlik yani ekşiliktespit etmek normal (yoğurt, asitliğini artıran canlı organizmalar içerir); ama acı veya tatlı (doğal yoğurttan bahsediyorum) ve/veya yoğurtla ilişkilendirilemeyen herhangi bir tat olmaması gerek.

Eğer son kullanma tarihi geçmiş yoğurtyiyebiliyorsak, neden bu etiketi doğrudan kaldırmıyorlar?
İyi bir nokta.

Ancak konu yoğurt olduğunda, dikkate alınması gereken bürokratik konular da vardır: örneğin, mevcut bakterinin kimliği ve miktarı.
Codex Alimentarius (Uluslararası Gıda Kodeksi)&#;a [3] göre sütün pıhtılaşması ve fermantasyonu ile elde edilen bir ürünün &#;yoğurt&#; olarak adlandırılabilmesi için mutlaka canlı ve sağlıklı laktik asit bakterileri (LAB) içermesi gerekir.
Üretim ülkesinden bağımsız olarak, yoğurt içindeki baskın Lactobacillus miktarı sıkı bir şekilde düzenlenmiştir: Codex&#;e göre, standart miktar gram başına 107 &#;den (10 milyon) az olmamalıdır; Avustralya için gram başına 106 (1 milyon) yeterlidir; ABD ve Avrupa&#;da gram başına en az 108 per ( milyon) canlı LAB gereklidir.
Tüm canlılar gibi bir günLaktik asit bakterileri de ölür; bu nedenle, belirli bir ürüne &#;yoğurt&#; demeye devam edebilmemiz için tüm bu teknik gereksinimlerin hakkında garanti sağlamak için söz konusu TET tarihi belirtilmektedir.
Bunu doğrulayacak şekilde, çeşitli bilimsel araştırmalar sonucunda, son kullanma tarihinden sonra baskın ve fonksiyonel bakterilerin bol miktardaölmeye başladıkları görülmektedir [4, 5, 6, 7].
Yani varsayımsal son kullanma tarihinden sonra yoğurt yenmeyecek hale gelmez,muhtemelen biraz daha az işlevsel olur.

Aynı şekilde, bu muhtemelenterimi de rastgelekullanılmış bir kelime değildir, çünkü son kullanma tarihinden sonra yoğurdun sağlığa yararlı bakteri barındırmayacağı kesin değildir; sadece yönetmeliklerce düzenlenmiş olan tanımlayıcı adile % uyumlu olmayabilir.
Aslında, ünlü bir Fransız dergisinin (çok yeni olmayan) bir çalışmasına göre, &#;son kullanma tarihinden&#; üç hafta sonra test edilmiş yoğurtların (48 tip ürün) yasaların gerektirdiğinden sadece biraz daha az LAB içerdiği bulundu [8]. Dilerseniz onu yemek pişirmek için de kullanabilirsiniz: hafif ekşi yoğurt, efsane Yayla Çorbasını hazırlamak için idealdir.

Eğer vegan ise yine son kullanma tarihi geçmiş yoğurt yiyebilir misin?

Sevgili vegan dostlar, merak etmeyin: bitki bazlı yoğurtlar için değişen bir şey yok ve şimdiye kadar söylediklerimiz tüm test koşulları geçerli.

 

Hiç evde soya yoğurdu yapmayı denediniz mi? İhtiyacınız olan tek şey, yoğurt mayası, soya sütü ve biraz zaman. İşte denenmiş ve test edilmiş tarifim burada

Yoğurdun raf ömrü nasıl uzatılır

Şimdiye kadar fark etmiş olacağınız gibi, ambalajın üzerindeki tarih ilahi bir kanun değildir ve birçok faktörden olumlu veya olumsuz etkilenebilir.

Son kullanma tarihinin nasıl uzatılacağına ilişkin ipuçlarının bir listesi aşağıdadır:

&#; Aile boyu ambalajlar (cüzdanınızı ve her şeyden önce çevreyi korumak için kesinlikle tercih edilmelidir) son kullanma tarihinin gelmesini hızlandırabilir. Hava (oksijen) ile temas, yoğurt bakterilerinin tek gerçek rakibi ve aerobik bir organizma olan küf oluşumunu teşvik eder; zira küf patojenik bakterilerin aksine asitten korkmaz.
Buzdolabında dolaşması mümkün olan küfün (modern buzdolaplarında fanın hareketi bu durumu kolaylaştırır) yoğurt kabı içine girmesini önleyebilmek için ambalajı her zaman iyice kapatın.
Yoğurt ambalajını gün içinde bitiremezseniz, hava geçirmez kaplarda tek porsiyonlarhalinde ve buzdolabının en soğuk kısmında saklayın.
Bir başka tipik aile boyu ambalaj hatası, yoğurdu bu kabın içinde doğrudan kaşıklayarak yemektir.
Ayrıca, yoğurt kabından servis kasesine aktarılması aşaması dahi, HACCP parametrelerine olmasa da en azından görgü kurallarınaitibar etmelidir: yoğurdu ağız boşluğunda yaşayan bakteriler ile kontamine etmemek için her zaman içintemiz bir kaşık kullanın (ve lütfen bu kaşığı yalamayın);

&#; Şeker ilaveli veya meyveli yoğurtlar pek çok kişi için daha lezzetli, ancak bu tür yoğurtların raf ömrü doğal yoğurda oranla daha düşük. Öyleyse size harika bir tüyo: doğal yoğurt satın alın ve tabağınıza aldığınız miktar üzerine istediğiniz malzemeyi ekleyin;

Ortamda şekerin var olması halinde bakteriler (LAB) daha canlıdır, aşırı canlı diyebilirim: daha çok yerler, daha çok ürerler, daha büyük miktarlarda metabolitler (metabolizma ürünü) üretirler ve böylece kendi yaşam olasılıklarını tehdit ederler.

Ek olarak, kullanılacak şeker miktarına kendiniz karar verebilirseniz, bu daha sağlıklı bir seçim olacaktır, çünkü meyveli veya şekerli ticari yoğurtlar genellikle en sağlıksız atıştırmalıklarlarekabet edebilecek seviyede zararlıdır!

&#; uygun olmayan saklama sıcaklıkları diğer tüm gıdalarda olduğu gibi yoğurdun da son kullanma tarihini olumsuz etkiler.
Buzdolabınızın sıcaklığının mutlaka 8 derecenin altında olduğunu periyodik olarak kontrol edin.
Her halükarda,yoğurt ve diğer bozulabilir gıdaları buzdolabının 2 – 5 C derece arasındaki sıcaklıklardaki duvarlarına yakın olan kısımlara veya peynir bölmesi gibi daha soğuk yerlere yerleştirirseniz, son kullanma tarihinin uzamasına yardımcı olur, mevcut fonksiyonel bakterilerin daha fazla hayatta kalmanızı sağlayabilirsiniz [9].

&#; yakın zamanda bitiremeyeceğinizden zaten eminseniz, süzme yoğurt satın almayı tercih edin veya normal yoğurdu kendiniz süzün (hata içermeyen bu tarifi okuyun): daha az su ve şeker (laktoz) içeren süzme yoğurt, &#;son kullanma&#; tarihinden sonra bile normal yoğurttan çok daha fazla canlı koloni içerir [10].
Benzer şekilde, yağsız yoğurt, tam yoğurttan daha az dayanıklıdır.

&#; probiyotik yoğurt türünden baskın suş, daha zayıf, daha müşkülpesent ve sıradan Lactobacillus kuzenleri kadar uzun süre dayanmayan probiyotik bakterilerden oluşur [11]; bu nedenle daha fazla fayda sağlayabilmek için son kullanma tarihinden önce tüketilmesi tavsiye edilir [12].

Sonuç olarak, son kullanma tarihi geçmiş yoğurt yiyebilirsiniz, ancak gıda israfı riskini sınırlamak için sadece tüketebileceğiniz kadar satın almaya özen gösterin.

Hepinize mutlu devrimler

 

Kaynakça
1) Food Nation of Denmark internet sayfası
2) The Brussel Times. Misinterpretation of expiry date labels resulting in food waste Wednesday, 29 September By Lauren Walker
3) Codex Alimentarius Codex Standard for Fermented Milks seafoodplus.info
4) Ulrik Mjaaseth, Michael Lefevre, Live and Dead Bacteria Counts of Different Yogurts Before and After Expiration, Current Developments in Nutrition, Volume 4, Issue Supplement_2, June , Page
5) Mani-López, E., E. Palou, and A. López-Malo. &#;Probiotic viability and storage stability of yogurts and fermented milks prepared with several mixtures of lactic acid bacteria.&#; Journal of dairy science ():
6) Cabello-Olmo M, Oneca M, Torre P, Díaz JV, Encio IJ, Barajas M, Araña M. Influence of Storage Temperature and Packaging on Bacteria and Yeast Viability in a Plant-Based Fermented Food. Foods. ; 9(3)
7) Zaręba, D., Ziarno, M. (). Viability of lactic acid bacteria and bifidobacteria in the commercially-available yoghurt
Laye, I., Karleskind, D., Morr, C.V. (). Chemical, microbiological and sensory properties of plain non-fat yogurt. J. Food Sci., 58, – seafoodplus.info
8) n° de “60 Millions de consommateurs” 29/05/ &#; Les yaourts « périmés » restent bons
9) Jakubowska, M., Karamucki, T., (). The effect of storage time and temperature on the quality of natural yoghurt. Acta Sci. Pol. Zootechnica, 18(4), 29– DOI: /asp
10) Rezac, Shannon et al. “Fermented Foods as a Dietary Source of Live Organisms.” Frontiers in microbiology vol. 9 24 Aug. , doi/fmicb
11) Kailasapathy, K., Harmstorf, I. & Phillips, M. , &#;Survival of Lactobacillus acidophilus and Bifidobacterium animalis ssp. lactis in Stirred Fruit Yogurts&#;, LWT &#; Food Science and
Technology, vol. 41, no. 7, pp.
12) IBRAHIM, S.A. and CARR, J.P. (), Viability of bifidobacteria in commercial yogurt products in North Carolina during refrigerated storage. International Journal of Dairy Technology,

 

İlginizi çekebilir:

BLOG

Besleyici değeri sayesinde sağlık deposu olarak adlandırılan balık dikkatli tüketilmediği takdirde önemli sağlık sorunlarına neden olabilr. Özellikle taze tüketilmeyen palamut,hamsi, uskumru, ton gibi koyu renk etli balıklar “histamin” ya da “scombroid zehirlenmesi”ne yol açıyor. 

Kara Etli Balıklarda Ortaya Çıkar,

Balık, haftada kez tüketilmesi gereken önemli bir besin kaynağıdır. Ancak balık tüketirken bazı önemli konuların göz önünde bulundurulması gerekir. Özellikle Scombridae familyası olarak adlandırılan, kas dokularında yüksek miktarda histamin içeren palamut, hamsi, uskumru, kolyoz, somon, ton balığı, torik ve zargana gibi koyu etli balıkların tüketiminde dikkatli olunması gerekir. Konserve, donmuş, uygun şartlarda muhafaza edilmemiş bayatlamış ya da kokmaya başlamış bu balıklarda histamin oluşumu artmaktadır. Bu balıkların tüketimi ile birlikte kişide histamin zehirlenmesi ortaya çıkabilmektedir. Tutulduktan sonra saat içinde uygun saklama koşulları sağlanmazsa bu balıklarda histamin oluşumu başlamaktadır. Mezgit ve kalkan gibi beyaz etli balıkların etlerinde histamine rastlanmadığı için, bu balıklar ne kadar kötü koşullarda saklanacak olursa olsun histamin zehirlenmesi oluşmamakta ancak gıda zehirlenmesi olmaktadır.

Balık Yedikten Sonra Vücutta Kızarıklık, Ateş Basmasına Dikkat!

Histamin zehirlenmesi baş ağrısı, baş dönmesi, bulantı, karın ağrısı, yüzde- vücutta basmakla solan  kızarıklık, yutma zorluğu, düşük kan basıncı, kaşıntı, vücutta şişme ve ishal gibi belirtilerle ortaya çıkmaktadır. Diğer besin zehirlenmeleri ya da belirtilerinden dolayı alerji ile karıştırılan histamin zehirlenmesi, bozuk ya da uygun şartlarda muhafaza edilmemiş balığın tüketilmesinden kısa süre sonra ortaya çıkmaktadır. Histamin zehirlenmesinin diğer besin zehirlenmelerinden farklılık gösteren özellikleri bulunmaktadır.
Grup halinde aynı balıktan zehirlenmenin olması, erken tedaviye hızlı cevap,·   Hastanın daha önce yediği balıktan alerjik bir olaya rastlanmaması,yenilen balıkta yüksek miktarda histamin tespit edilmiş olması

Zehirlendiğinizi Fark Ediyorsanız Vakit Kaybetmeden Yediklerinizi Çıkarın

Histamin zehirlenmesi yaşandığı anlaşıldığında ilk yapılması gereken tüm gıda zehirlenmelerinde olduğu gibi hastanın mümkün olduğu kadar çabuk kusturulmasıdır. Yaşlı hastalar zehirlenmeden daha fazla etkilenir. Mutlaka bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdıseafoodplus.infoin zehirlenmesi etkileri kısa sürede ortaya çıktığından tüketilen besin sindirilmemiş olur ve vücuttan atılabilir. Kusma esnasında vücut su kaybı yaşayacağı için hastaya su takviyeli yapmak gerekmektedir. Zehrin vücuttaki etkilerinin tam olarak giderilmesi için bir sağlık merkezine başvurulmalıdır.

Balık Temizlendikten Sonra Dondurulmalı

Histamin oluşumunda en önemli faktör sıcaklıktır. Bozulmaya başlayan balıkta ortaya çıkan histamin ısıya oldukça dayanıklıdır. Bir kez oluştuktan sonra pişirmeyle ya da farklı yollarla yok etmek ise oldukça zordur. Dondurucuda muhafaza edilmek istenen balıkların iç organları çıkarılıp, yıkandıktan sonra saklanması gerekmektedir. En iyi korunma yöntemi histamin üretimi başlamadan önce mikroorganizma gelişimini önlemek için sıcaklığın kontrol altında tutulmasıdır. Çoğu bakteri 4 dereceden düşük sıcaklıklarda gelişemez. Kış mevsimi nedeniyle balıkların dışarıda bekletilmesi kesinlikle yanlış bir uygulamadır. Sıcaklığın bir gün bile artması histamin oluşumu riskini ortaya çıkarır. Deniz ürünlerinde uygun soğutma, nakliye boyunca da önem taşımaktadır. Bu saklama koşullarının yanı sıra dondurulmuş ve işlenmiş gıdaların pazara sunulmadan önce histamin miktarlarının belirlenmesi şarttır.

Yoğurtla Balık Yenilmez İnanışı Yanlış

Balıkla birlikte tüketilen yoğurdun zehirlenmeye yol açacağına inanıldığı için toplumda bu iki besin aynı anda tüketilmemektedir. Histamin maddesi yoğurtta da bulunmaktadır. Taze olmayan yani histamin oranı fazla balıkla birlikte yoğurt tüketilmesi, vücutta histamin artışına neden olabilmektedir. Ancak balık taze ise yoğurtla birlikte tüketilmesinde herhangi bir sıkıntı yaşanmamaktadır. 

Balık Yerken Önleminizi Alın

Tüketilecek balığın taze olduğundan emin olmak gerekir. Balığın bozulmadan taze tutulmasını gerektiren her önlem histamin oluşmasını ve dolayısıyla histamin zehirlenmesini engelleyecektir. Bununla birlikte;

·       En önemli etken sıcaklıktır. Balığın tutulduktan kısa süre sonra 4 derecenin altında muhafaza edilmesi gerekmektedir.

·       En iyi dondurma şekli en hızlı olanıdır. Balıklar eksi 35 derece ve üzerindeki dondurucularda dondurulduktan sonra eksi 18 derecede depolanabilirler.


« BLOG LİSTESİNE GERİ DÖN

seafoodplus.info

  • Yönergeler
  • İçindekiler

    Yoğurt ekşiliği nasıl gider?

    Ekşiliği gidermenin bir çözümü var. Hafif ekşimiş yoğurdun içine bir miktar su ekleyin. Ardından yoğurdu ince bir süzgeç yardımıyla süzün. Yoğurdun ekşiliği gidecektir.

    Acı yoğurttan ne yapılır?

    1. Naneli bir ayran hazırlayabilirsiniz.
    2. Evde ekmek yapmak için mayaya katabilirsiniz.
    3. Harika bir ekşi yoğurt çorbası yaparak değerlendirebilirsiniz.
    4. Su ile kaynatarak kesilmesini sağlayıp çökelek peyniri elde edebilirsiniz.

    Şekerli yoğurt nasıl yapılır?

    1/2 su bardağı rendelenmiş kuru hindistancevizini (yaklaşık 40 gr), 2 su bardağı ( gr) süzme yoğurt veya bir miktar süzülerek kıvamı koyulaştırılmş yoğurt ile karıştırın. Tat vermesi için birkaç damla vanilya aroması veya yaklaşık 2 yemek kaşığı (25 gram) şeker ilave edip karıştırın.

    Yoğurt çorbası ekşi olmaması için ne yapılır?

    Genellikle yoğurt çorbalarında ve salçalı soslarla hazırlanan çorbalarda karşılaşılabilen bu durumun da çözümü oldukça basit: süt. Çorbanızın ekşi olduğunu düşünüyorsanız azar azar süt ekleyebilirsiniz. Ekşiliğin azaldığını düşündüğünüzde süt eklemeyi bırakabilirsiniz.

    Acı yoğurt zehirler mi?

    Bozuk Yoğurt Zehirler Mi? Tüm besinlerde olduğu gibi, bozuk yoğurt da gıda zehirlenmelerine yol açabilir. Yoğurt zehirlenmesi bazı durumlarda 30 dakika ile 1 saat içinde gözlemlenirken, bazı durumlarda saat içinde belirti vermeye başlar.

    Ev yapımı yoğurt zehirler mi?

    Yoğurt ne kadar dayanır? Yoğurt besin değerini hızlı kaybeden bir gıda olduğundan açık ve ev yapımı yoğurtların gün, hava ile temas etmeyecek şekilde paketlenmiş yoğurtların ise açıldıktan sonra gün içinde tüketilmesi önerilir. Yoğurt bu süreden sonra besin değerini kaybetmeye ve bozulmaya başlayacaktır.

    Yoğurda neden şeker katılır?

    Daha sonra ufak bir kabın içerisinde yoğurt mayası, şeker (şekeri koymamızın nedeni yoğurt mayasını aktifleştirip yoğurdun çabuk ve güzel mayalanması için) ve birazcık tuz (tuzu koymamızın nedeni yoğurdu daha bir lezzetli yapıyor ve yoğurdun ekşi olmasını engelliyor) karıştırıyoruz.

    Şekerli yoğurt yemek kilo aldırır mı?

    Şekerli yoğurt kilo aldırırmı? diye merak ediyorsanız şunu söyleyelim, toz şeker kalorisi yüksek bir besin olduğundan, günlük ihtiyacınızı aşan miktarda şekerli yoğurt tüketmek kilo almanıza neden olacaktır.

    Köy yoğurdu neden ekşi olur?

    Yeterince taze olmayan sütlerden yoğurt mayaladığınızda çok çabuk ekşiyebiliyor. Yoğurt mayaladığınız maya kültürünüz ekşiyse ve bozulmuşsa, bu mayadan elde ettiğiniz yoğurt ekşi olur ya da çabuk bozulmaya meyillidir. Bu nedenlerle yoğurdunuz çok çabuk ekşiyebilir ve bozulabilir.

    Ekşimiş yoğurttan çorba nasıl yapılır?

    Ekşimiş Yoğurttan Döğme Çorbası Tarifi Nasıl Yapılır?

    1. Önce döğmemizi iyice yıkayalım.
    2. Düdüklü tenceremize koyup suyunu ekleyip ocağımıza koyalım.
    3. 25 dakikada pişirelim altını kapatıp pişimini kontrol edelim .
    4. Suyu az gelmişse su ekleyelim.
    5. Derin bir kaba yoğurdumuzu koyup yumurtamızı ekleyelim iyice tele çırpalım.

    Bozuk Yoğurt Nasıl Anlaşılır, Zehirler Mi?

    Türk mutfağında sık sık tüketilen yoğurt, sağlık açısından oldukça önemli bir yere sahiptir. Sütün mayalanmasıyla hazırlanan yoğurt, yemeklerin yanında servis edilir. Peki, yoğurdun bozuk olup olmadığı nasıl anlaşılır? İşte, bozuk yoğurdu anlama yöntemleri: 

    Yoğurt Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

    Eğer hazır yoğurt tüketiyorsanız, yoğurdu satın alırken son kullanma tarihine bakmayı ihmal etmeyin. Son kullanma tarihi geçen veya geçmesine az kalan ürünleri kesinlikle satın almayın. Ayrıca yoğurdu satın alırken ambalajında herhangi bir yırtılma olmamasına da özen gösterin. Ambalajı açılmış, yırtılmış veya delinmiş ürünleri tüketmeyin.

    yoğurt

    Bozuk Yoğurt Nasıl Anlaşılır?

    Yoğurdun bozulduğunu anlamak için tadına bakmak, tek başına yeterli değildir. Uygun sıcaklıklarda saklanmayan yoğurt, zamanla ekşimeye başlar. Ancak yoğurdun ekşimesi bozulduğunu göstermez. Eğer yoğurdun tadına baktığınızda ekşiliğin yanı sıra keskin ve alkollü bir tat alıyorsanız, yoğurt bozulmaya başlamış demektir. Yoğurdun bozuk olup olmadığını tadına bakarak anlamak istiyorsanız, kaşığın ucuyla tadına bakmanız gerekir.

    Bozuk yoğurdu anlamak için uygulanan yöntemlerden biri de rengine bakmaktır. Eğer yoğurdun ilk rengiyle şuan ki rengi arasında değişimler varsa, yoğurt bozulmaya başlamış olabilir. Bozuk yoğurdun ilk belirtileri alkollü keskin tat ve renk değişimidir. Daha ileri düzeydeki bozulmalarda ise yoğurdun üzerinde küflenme başlar. Bu küflenme zaman içinde yoğurdun tüm yüzeyini kaplar.

    yoğurt

    Yoğurt Neden Bozulur?

    Hazır yoğurdun bozulmasının en yaygın nedeni, ambalajın güzelce kapanmamasındandır. Ambalajı kapatılmayan yoğurt hava aldığı için kısa sürede bozulur. Ev yapımı yoğurdun bozulma nedeni ise mayalama işleminin doğru yapılmamasıdır. Bu konuda yoğurt mayalama rehberi yazımızdan yardım alabilirsiniz. Ayrıca yoğurdu zamanında tüketmemek de bozulmasına neden olabilir. 

    Yoğurt Ne Kadar Sürede Bozulur?

    Ev yapımı yoğurtlar gün içerisinde tüketilmeli, bu süreçte kapağı kapatılarak buzdolabında muhafaza edilmelidir. Paketlenmiş hazır yoğurtlar ise açıldıktan sonra gün içinde tüketilmelidir. Bu süreden sonra yoğurt besin değerini kaybeder ve bozulmaya başlar.

    yoğurt

    Bozuk Yoğurt Zehirler Mi?

    Tüm besinlerde olduğu gibi, bozuk yoğurt da gıda zehirlenmelerine yol açabilir. Yoğurt zehirlenmesi bazı durumlarda 30 dakika ile 1 saat içinde gözlemlenirken, bazı durumlarda saat içinde belirti vermeye başlar. Bozuk yoğurt zehirlenmesinde mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, gevşek dışkı, kramp, vücut ısısı değişimleri gibi belirtiler meydana gelir.

    Önemli Not: Yoğurt zehirlenmesi durumunda hiç vakit kaybetmeden doktora başvurmak gerekir. Aksi takdirde gıda zehirlenmeleri ciddi sağlık sorunlarına, hatta ölümlere yol açabilir.

    Şunlara da göz atın;

    1. Bozuk süt nasıl anlaşılır?
    2. Bozuk kıyma nasıl anlaşılır?
    3. Yoğurt mayalarken yapılan hatalar nelerdir?
    4. Balık ve yoğurt birlikte yenir mi?
    5. Bozuk yumurta nasıl anlaşılır?

    nest...

    batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir