Elazığ Da Görülecek Yerler

Tarih boyunca Hurriler, Hititler, Urartular ve birçok uygarlığın hakimiyeti altına giren Elazığ, günümüze kadar egemenliği altında bulunduğu medeniyetlerden birçok eseri günümüze kadar ulaştırmayı başarmıştır.

Doğu Anadolu Bölgesi'nin gezilmesi gereken en eski tarihe sahip illeri arasındadır. Elazığ ilinde gezilecek yerlerin büyük çoğunluğu tarihi güzellikleri kapsasa da, tarih ve doğanın bir arada bulunduğu benzersiz doğal güzellikleri ile görenleri hayrete düşürmektedir.

Binlerce yıl öncesinde oluşmaya başlayan kanyonları, dünyanın en genç şelalesi ve Harput Kalesi gibi Türkiye'nin en önemli yapılarına ev sahipliği yapması ile Elazığ gezilecek yerler açısında oldukça zengin seçenekler sunmaktadır.

Hafta sonu tatilinizi ailenizle birlikte geçireceğiniz rahat konaklama imkanları sağlayan otelleri ekibimiz sizin için Elazığ otelleri sayfasında listeledi.

Keban Barajı

Keban Barajı

Türkiye'nin en büyük ikinci barajı olarak bilinen Keban Barajı, Elazığ'ın Keban ilçe sınırları içerisinde yer almaktadır. Türkiye sınırlarındaki en büyük baraj olarak Atatürk Barajı ilk sırada gelmektedir. Keban Barajı, Elazığ il merkezine 30 kilometre uzaklıktadır. Ayrıca Fırat Nehri üzerine inşa edilen ilk ana baraj gölü olması ile de ön plana çıkan Keban Barajı, kilometre bir uzunluğa sahiptir.

Pertek ve Çemişgezek arasında feribot seferlerinin yapıldığı baraj gölü üzerinde tekne turları da düzenlenmektedir. Doğu Anadolu Bölgesi'nin en önemli tarım kaynağı olmasının yanı sıra, balıkçılık ve piknik yerleriyle de birçok yabancı için cazibe noktası olmuştur.

Doğu Anadolu'ya hayat veren Keban Barajı, yılın her anı farklı bir güzelliğe bürünmektedir. Yaz aylarında etrafı piknik yapan insanlar ile rengarenk olurken, kış aylarında mavi ile beyazın buluştuğu kart postalları andıran bir görünüme sahip olmaktadır. Mutlaka görmeniz gereken Keban Barajı, Elazığ içerisinde yeşil ile mavinin buluştuğu güzel yerlerden birisi olarak yıl boyunca çeşitli birçok etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır. 

Harput Kalesi

Harput Kalesi

Harput Kalesi, Harput mevkiinde M.Ö. 8. yüzyılda Urartu Krallığı tarafından inşa edilmiştir. Çevresine göre oldukça yüksek bir konuma yapılan tarihi kale, Elazığ geçmişi boyunca stratejik olarak büyük bir öneme sahip olmuştur. Sürekli olarak farklı kültürlerin egemenliği altında olan kale, sürekli onarılarak günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Bir diğer ismi ile Süt Kalesi olarak da bilinmektedir. Süt Kalesi ismini, harcında su yerine süt kullanıldığından ötürü aldığı rivayet edilmektedir.

Kalenin ön cephesi 80 metre iken, güneyi metre arasındadır. Buna karşılık yan cepheleri ise metre kadardır. Yükseklik ise kuzeyde metre, yanlarda ve arkada ise metre arasında değişmektedir. yılından beri UNESCO tarafından koruma altında olan Harput Kalesi, Elazığ şehrine hakim bir konumda bulunuyor olduğu için ziyaretçilerine güzel bir Elazığ manzarası sunmaktadır. Hem kış hem de yaz aylarında Elazığ ziyaretinde bulunanların gezilecek yerler listesine dahil etmesi gereken bir güzergahtır.

Harput Kalesi ziyareti için herhangi bir ücret ödenmemektedir.

Elazığ'da tatile çıkmadan önce etkinlik ve festivallerin tamamını görmek için Elazığ gezi rehberi sayfamızı inceleyebilirsiniz.

Çırçır Şelalesi

Çırçır Şelalesi

Dünyanın en genç şelalesi olarak nitelendirilen Çırçır Şelalesi, Elazığ ilinin Keban ilçesine bağlı Değirmenbaşı Mahallesi sınırları içerisinde bulunuyor. Keban Barajı'nın yapılması ardından suyun hızlı akması, bir yamaç üzerinde şelale olmasına olanak sağlamıştır. Henüz oluşumu ortalama 30 yıl öncesine dayanan Çırçır Şelalesi, Elazığ sınırları içerisindeki doğal güzelliklerin en dikkat çekenidir.

Çırçır Şelalesi'ni turizme kazandırmak adına Elazığ, şelale konumuna çeşitli işletmeler yaptırmış ve bu işletmeler sayesinde şelaleyi keşfetmeye gelen ziyaretçiler, kişisel ihtiyaçlarını karşılayabilmektedir. Hemen şelalenin üzerine yapılan teras ile eşsiz güzellik izlenerek, hem serinleyebilir hem de anın tadını çıkarabilirsiniz. Doğaseverler tarafından mutlaka görülmesi gereken turistik güzergahlardandır.

Çırçır Şelalesi ziyareti için belirli bir ücret ödenmesi gerekmemektedir.

Hazarbaba Kayak Merkezi

Hazarbaba Kayak Merkezi

Elazığ iline bağlı Sivrice'de bulunan Hazarbaba Kayak Merkezi, Doğu Anadolu Bölgesi'nde kış sporlarının gerçekleştirildiği bir yer olarak ön plana çıkmaktadır. metrelik rakıma sahip Hazarbaba Dağı'ndaki kayak merkezi, ortalama metrelik uzunluğu bulunan telesiyej ile eşsiz doğa seyrinin ardından zirveye ulaşmak mümkündür. yılında kurulan Hazarbaba Kayak Merkezi, profesyonel olarak kayak eğitimi alınan bir yer olarak da ön plana çıkmaktadır.

Aralık ayında karların sıklığı ile başlayan kayak sezonu, kar durumuna bağlı olarak Mart ayının sonuna kadar devam etmektedir. Ortalama 3 metreye kadar çıkan kar kalınlığı ile gerçekleşen kış sporları, toplamda 8 adet kayak pistinde gerçekleştirilmektedir. Üstelik hem profesyonel hem de amatör kayakçılar için uygundur. Elazığ gezilecek yerler arasında büyük bir popülariteye sahiptir.

Hazarbaba Kayak Merkezi'nde alınan hizmete göre ücretlendirme farklılık göstermektedir.

Golan Kaplıcaları

Karakoçan Golan Kaplıcaları

Elazığ iline bağlı Karakoçan ilçesinde yer alan Golan Kaplıcaları, ülkemizde sıklıkla rastlanan termal kaplıcalara ev sahipliği yapmaktadır. Doğal şifa kaynağı olmasından dolayı, uzun yıllar boyunca şifa dağıtmış ve dağıtmaya da devam etmektedir. sayılı bir rapora göre Golan Kaplıcaları, romatizma, nevrit, poli-nevrit, kırık-çıkık, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarının tedavisinde önemli etkilere sahiptir.

Kaplıcaların bulunduğu alanda Peri Çayı adında bir nehrin de gürül gürül akması, hem sakinlik hem de şifa arayanlar için ön plana çıkmasına olanak sağlamıştır. Bunun yanı sıra uzman doktorlar aracılığıyla kişiye özgü tedavi yöntemleri de sunulmaktadır. Elazığ doğal güzellikleri arasında mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerdendir.

Golan Kaplıcaları, alınan hizmet şekline göre farklı fiyatlandırmalara sahiptir.

Mansur Baba Türbesi

Mansur Baba Türbesi

Elazığ iline bağlı Harput Mahallesi içerisinde bulunan Mansur Baba Türbesi'nin tam olarak ne zaman yapıldığı bilinmemektedir. Yapım hikayesi ise Şahende isimli bir kadının rüyasına dayanmaktadır. Rivayete göre Şahende isimli bir kadının gördüğü rüya üzerine Harput mevkiinin manevi büyüklerinden Beyzade efendinin huzurunda bir kazı gerçekleştirilmiştir. Kazıda büyük bir lahit meydana çıkmış ve içinde bir erkek, bir kadın ve iki çocuğun bulunduğu bir mezar ortaya çıkmıştır.

Asıl durum bu andan itibaren gerçekleşir. Çünkü erkek mezarı açıldığında çürümemiş bir bedeni görürler. Bunun üzerine Şeyhülislamlık ile iletişime geçilir. Buraya bir türbe yaptırılır. Erkeğin mezarının üzerinde Mansur ismi yer aldığı için de buraya, Mansur Baba ismi verilmiştir. İki katlı anıtsal bir yapı olarak yıl boyunca birçok ziyaretçinin dualarına ortak olmaktadır.

Mansur Baba Türbesi'ne giriş ücretsizdir.

Elazığ Kültür Parkı

Elazığ Kültür Parkı

Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun en büyük parkı olan Elazığ Kültür Parkı, doğal güzelliklerin arasına tarihi güzelliklerin yapılması ile eşsiz bir tema görünümüne sahip olmuştur. Yüzlerce dönümlük arazi üzerine kurulan parkta oldukça büyük olan bir göl ve etrafında kamelyaların bulunduğu toplu oturma alanları bulunuyor. 

Elazığ Kültür Parkı'nın en gözde noktaları ise, parkın içinde yer alan Gençlik Merkezi'ndeki 9 adet kafe restoranın bulunmasıdır. Bu 9 mekan, Elazığ ilinin tarihi noktalarını yansıtacak şekilde inşa edilmiştir. Genel olarak kültür parkı hem aile hem de arkadaşlar ile zaman geçirmek için onlarca farklı noktanın bulunduğu bir buluşma noktasını temsil eder. Doğal güzelliği ile Elazığ sınırlarında mutlaka görülmesi gereken yerler arasındadır.

Elazığ'da doğa ile baş başa bir tatil mi hayal ediyorsunuz? Elazığ 3 yıldızlı oteller sayfamıza mutlaka göz atmalısınız.

Saklıkapı Kanyonu

Saklıkapı Kanyonu

Bir mantar gezisi sırasında yakın tarihte yanlışlıkla keşfedilen ve dünyanın en eski kanyonlarından birisi olarak gün yüzüne çıkan Saklıkapı Kanyonu, Elazığ ilinin Akuşağı Köyü'nde bulunuyor. Yaklaşık 9 milyon yılda meydana gelen kanyona ince ve dar bir tünel ile erişim sağlanmaktadır. 4,5 kilometrelik uzunluğu olan kanyonun bir kilometresinin üstü, kapalı denilecek kadar dar şekildedir.

Saklıkapı Kanyonu'nun içerisinde yer alan geniş vadinin içerisinin su ile dolması, vadi içerisinde tekne turlarının düzenlenmesine olanak sağlamıştır. Hem doğal güzelliği keşfetmek hem de Doğu Anadolu Bölgesi'nde güzel bir tekne turu yapmak için en ideal nokta olan Saklıkapı Kanyonu'nda karstik oluşumlar, göl, faunalar ve floralar da oldukça dikkat çekici durmaktadır.

Saklıkapı Kanyonu'na giriş ücretsizdir.

Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi

Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi

Elazığ şehir merkezinde olan Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, ilk olarak 30 Nisan tarihinden Harput Müzesi olarak kurulmuştur. Daha sonra çıkarılan eserler müzeye yeterli gelmediği için bina farklı bir yere taşınarak ziyarete açılmıştır.

Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, Halı Kilim ve Etnografya Salonu ile Arkeolojik Eserler ve Sikke Salonu olarak iki farklı salondan meydana gelmektedir. adet etnografik eser, adet arkeolojik eser ve adet sikke olmak üzere toplam adet eser sergilenmektedir.

Elazığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi'ne giriş ücretsizdir.

Elazığ Meryem Ana Kilisesi

Elazığ Meryem Ana Kilisesi

Elazığ Meryem Ana Kilisesi, Elazığ iline bağlı Harput Mahallesi'nde yer alan tarihi yapıdır. Harput Kalesi'nin doğusunda yer alan tarihi kilise, M.S. yılında inşa edilmiştir. Bazı kaynaklarda Meryem Ana Kilisesi'ne verilen diğer isimler Kızıl Kilise, Süryani Kilisesi ve Yakubi Kilisesi'dir.

Kilisenin ilk Hıristiyan topluluğu olan Süryanilerin kurduğu düşünülmektedir. Elazığ sınırlarında mimari özellikleri ile ön plana çıkmaktadır. 4 farklı bölümü ile Meryem Ana Kilisesi, Elazığ gezilecek yerler arasına mutlaka dahil edilmelidir.

Harput Ulu Cami

Harput Ulu Camii

Harput Ulu Cami, Elazığ iline bağlı tarihi Harput mevkii sınırları içerisinde yer alıyor. Kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmeyen cami, metrekarelik alan üzerine kuruludur. Her ne kadar kim tarafından yaptırıldığı kesin olarak bilinmese de, vergi kitabesinden edilen bilgiler doğrultusunda Harput Hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yaptırıldığı düşünülmektedir.

Harput Ulu Cami, eski Türk cami örnekleri arasında yer almakta olup, ile yılları arasında inşa edilmiştir. Minaresi sağ tarafa eğik olan tarihi Ulu Cami hakkında yapılan araştırmalar sonrasında minarenin Pisa Kulesi'nden daha fazla eğik bir yer olduğu ortaya çıkarılmıştır.

İbadete açık olan Harput Ulu Cami'ye giriş ücretsizdir.

Elazığ Buzluk Mağarası

Elazığ Buzluk Mağarası

Elazığ il merkezine bağlı Harput Mahallesi'nde bulunan Elazığ Buzluk Mağarası, buzluk taşı olarak bilinen kayalıklardan oluşmaktadır. Bu güzel doğa harikasının derinliği ile metre arasındadır. Yaz ya da kış yılın dört mevsimi dilediğiniz zaman ziyaret edebilirsiniz.

Jeomorfolojik özelliğinden ötürü Elazığ Buzluk Mağarası'ndan yaz aylarında bu çıkarken, kış aylarında sıcak bir ortam sunmaktadır. Dünya üzerinde nadir görülen doğal güzellikler arasındadır. Eski zamanlarda Elazığ yöre halkı tarafından buradan Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarından çıkarılan buzlar Harput merkeze götürülüp satarak para kazanmışlardır.

Elazığ Buzluk Mağarası'na giriş ücretsizdir.

Hazar Gölü

Hazar Gölü

Elazığ il sınırlarında olan Hazar Gölü, güneybatı ile kuzeydoğu yönlerine doğru uzanan tektonik bir göldür. Dünyanın en uzun fay hattı üzerinde yaşanan çökmeler sonucunda Hazar Gölü oluşmuştur. Elips şekline sahip Hazar Gölü, 5 ile 6 kilometre arasında genişliğe ve 20 kilometre uzunluğa sahiptir.

metre derinliği ile Türkiye'nin en derin gölleri arasına girmiştir. Günümüzde Hazar Gölü, sit alanı statüsünü kazanarak koruma altına alınmıştır. Çevresinde manzara eşliğinde keyifli vakit geçirebileceğiniz işletmeler bulunmaktadır. Güzel doğası ile Elazığ sınırlarında mutlaka ziyaret edilmesi gereken popüler turistik yerler arasındadır.

Hazar Gölü ziyaretini özel aracıyla yapanların 10 TL park ücreti ödemesi gerekmektedir.

Elazığ Kapalı Çarşı

Elazığ Kapalı Çarşı

Tarihi Kapalı Çarşı, Elazığ merkezine bağlı Çarşı Mahallesi'nde yer almaktadır. Hem yerli halk hem de turistler tarafından sıklıkla ziyaret edilmektedir. Elazığ sınırlarında yöresel ürünleri bulabileceğiniz en geniş seçeneğe sahip çarşıdır. Kuzey ve güney yönlerinde iki adet, doğu ve batı yönlerinde ise 4 adet giriş - çıkış kapısı bulunmaktadır.

Çarşı içerisinde Ağın leblebisi, badem şekeri, baharat çeşitleri, tulum peyniri, pekmez ve cevizli sucuk gibi birçok yöreye özgü olan ürün satışa sunulmaktadır. Ayrıca yöresel yemekleri tadabileceğiniz restoranlara da ev sahipliği yapmaktadır.

Elazığ Günübirlik Gezilecek Yerler

Her bir yanı tarihi ve doğal güzellikler ile çevrili olan Elazığ, turizm açısından zengin seçenekleri ile karşımıza çıkmaktadır. Elazığ ilinin çevre illeri de turistik yerleri ile bilinmekte ve keyifli zaman geçirebileceğiniz seçenekler sunmaktadır.

Munzur Vadisi Milli Parkı

Munzur Vadisi Milli Parkı

Tunceli il merkezinde yer alan Munzur Vadisi Milli Parkı, Elazığ şehir merkezine 84 kilometre uzaklıktadır. hektarlık alanı kaplayan milli park, zengin doğal güzellikleri ile doğa severler arasında popülarite kazanmıştır. Gezilmesi gereken milli parkı yaz ya da kış fark etmemeksizin yılın dört mevsimi ziyaret edebilirsiniz.

Elazığ'da kendinizi ev sıcaklığında hissedebileceğiniz uygun fiyattaki butik oteller için Elazığ butik oteller sayfamızı ziyaret edebilirsiniz.

Pertek Kalesi 

Pertek Kalesi

Tunceli iline bağlı Pertek ilçesinde yer alan tarihi Pertek Kalesi, Elazığ şehir merkezine 38 kilometre uzaklıkta yer alıyor. Murat Nehri’nin kıyısındayken yapılan kale, Keban Baraj Gölü’nün oluşturulmasının ardından sularla çevrili bir ada konumuna gelmiştir. Tarihi çok eski zamanlara dayananan kale, görmeniz gereken önemli yerler arasındadır.

Ferruh Şad Bey Türbesi

Ferruh Şad Bey Türbesi

Ferruh Şad Bey Türbesi, Tunceli’nin Çemişgezek ilçesinde yer almaktadır. Elazığ şehir merkezine 66 kilometre uzaklıktadır. Emir Ferruh Şad Bey için yaptırılan türbe, dini turizm amaçlı çok fazla ziyaret edilmektedir. Dikdörtgen yapılı türbenin kitabesi Arapçadır.

Doğu Anadolu'nun nadide şehirlerinden biri olan Elazığ, doğal güzellikleriyle ziyaretçileri etkisi altında bırakıyor. Yaz kış ayrı bi havası olan Elazığ şehrinde gezmek için nerelere gidilmelidir? Elazığ'ın meşhur yemekleri nelerdir? İşte, tüm ayıntıları ile Elazığ turu

Elazığ şehrine 5 km kadar kısa mesafede bulunan Harput, buranın ilk yerleşim yeri olarak tarihe kazınmıştır. Köklü tarihi ve doğa güzellikleriyle kendinden oldukça bahsettiren Elazığ, doğası kadar yöresel yemekleriyle de ünlüdür. Misafirperverliğin hat safhada olduğu Elazığ şehrine seyahat etmeyi planlayan siz değerli okuyucularımıza Elazığ'da gezilmesi vere görülmesi gereken yerleri aktarıyoruz. İşte, Elazığ'nın gezilmesi gereken yerleri ve meşhur yemekleri

Elazığ

ELAZIĞ'DA NERELERE GİDİLİR?

Harput Kalesi

İç ve dış olmak üzere iki bölümden oluşan kale M.Ö. 8.Yüzyılda Urartular tarafından inşa edildiği bilinmektedir. Elazığ'da favori yerler listesinde bulunan bu kalenin fotoğrafını çekmek için sabırsızlanan fotoğraf tutkunları manzaranın ihtişamıyla etki altında kalabilir.

Buzluk Mağarası

Ünlü bir diğer antik yer ise; Buzluk Mağarasıdır. Harput Antik Kenti’nde yer alan bu ilginç mağaranın yaklaşık metre derinliği olduğu tahmin edilmektedir. Mağara içinde doğal hava akımı sebebiyle buz oluşmaktadır. 

Harput Ulu Cami

Artuklu hükümdarı Fahrettin Karaaslan tarafından yılında yaptırılan Harput Ulu Cami, günümüzde de ibadet amaçlı kullanılmaktadır. Caminin minaresi zaman içinde doğal sebeplerden eğik durmaktadır. Eğik minaresiyle kartpostallık bir görünüme sahiptir.

Keban Barajı

Fırat Nehri üzerine yapılan baraj yılında tam kapasite elektrik üretimine başlamıştır. Cumhuriyet Tarihi'nin ilk ve önemli barajlarından olan Keban Barajı, görülmeye değer yerlerden bir tanesidir.

Elazığ Arkeoloji Ve Etnografya Müzesi

adeti arkeolojik olmak üzere toplam adet eserin yer aldığı müze madeni para salonu, halı ve kilim galerisi ve etnografya salonu olmak üzere üç bölümden oluşmaktadır.

Kültür Park

metrekarelik parkın çoğu yeşil alan, göletler, gezi alanı, çocuk parkları, bisiklet sürüş alanlarından oluşmaktadır. Ayrıca içinde cami, kafeterya, kule lokanta, spor salonları, engelliler merkezi gibi sosyal alanlar da bulunmaktadır. Büyüleyici bir tarih ve doğal güzellikler sunan Elazığ şehrini daha yakından tanımak için yöresel tatlarını gözler önüne sunuyoruz.

ELAZIĞ'NIN MEŞHUR TATLARI NELERDİR?

Dolanger

Baklavaya benzeyen bu tatlı evlerde özel günlerde yapılmaktadır. İnce açılan yufka içine ceviz koyulur şekil verildikten sonra yağlı tepsiye dizilerek fırınlanır. 

Sırın

Genellikle bayramlarda sunulan bu yemek un, su, tuz ile yapılan hamurun şekilli olarak tepsiye dizilmesi ve fırınlanması ile yapılır.

Kelecoş çorbası

Bölgeye özgü kurut ayranından yapılan bir çorbadır. Yağda kavurulan salçaya kurut ayranı ilave edilir. Bu karışıma tandır ekmeği doğrandıktan sonra üzerine eritilmiş tereyağı isteğe göre nane de dökülerek servis edilir. 

Harput Köfte

Küçük kesilmiş kuru soğan, maydanoz, tuz, yağsız kıyma, ince bulgur biraz suyla yoğrulur. Küçük parçalara bölünen karışımdan küçük yuvarlak köfteler yapılır. 

Tandır Ekmeği

Elazığ'a ait bu yöresel Tandır ekmeğinin lezzeti tarifinde gizlidir. Yolu Elazığ'a düşenlere, bu ekmeği denemelerini tavsiye ediyoruz.

İLİŞKİLİ HABER

İLİŞKİLİ HABER

Anadolu’yu gezdikçe görüyorsunuz ki, tarihi, doğası ve kültürüyle öyle gizli kalmış yerler var ki. Kendine has mutfak kültürü, müziği, halk oyunları, giyim-kuşamı ve yıllık geçmişiyle Elâzığ, işte bu gizli cevherlerden biri&#; Medeniyetlerin merkezi olmuş Elazığ’ı sizlere anlatmak için güzel bir rehber hazırladım. Bu rehberde Elazığ’da gezilecek yerler başta olmak üzere gezerken işinize yarayacak birçok detaylı bilgiyi bulacaksınız.

’in mayıs ayında 15 günlük bir Doğu Anadolu gezisi gerçekleştirdim. Bu gezide amacım yıllardır hayallini kurduğum birkaç noktayı görmekti. Adıyaman’dan başlayan rotam, Malatya, Elâzığ, Bingöl, Muş, Tunceli, Bitlis’ten geçerek Van’da noktalandı. Nemrut Dağı bu hayallerimden biriydi ama en güzel sürprizi inanılmaz doğasıyla Tunceli yaptı. Van ve Adıyaman hariç diğer şehirleri ilk defa gördüm. Böylece Türkiye’de bulunduğum şehirlerin sayısını 67’ye çıkarma şansı bulabildiğim için de çok mutluyum. 

Binlerce yıllık tarihe sahip bu Doğu Anadolu şehirlerini beğeneceğimden hiç şüphem yoktu ama beni en çok şaşırtan şehirlerin doğası oldu. Gördüm ki, benim gibi doğa düşkünü biri için çok fazla şeyler kaçırmışım. Aklımın ve kalbimin bir köşesine yazdığım bu harika şehirler için gezi rehberleri de sırasıyla gelecek. Ancak şimdi 4 gün geçirdiğim Elazığ’ı anlatarak başlayacağım.

Bolluk bereket şehri El’azık

Binlerce yıl boyunca birçok ulus tarafından fethedilen Elazığ, Anadolu’ya bir geçiş noktası ve hudut kasabası oluşu sebebiyle tarih boyunca önemini korumuş. Urartular, Hititler, Romalılar, Bizans, Selçuklu, Osmanlı bu topraklarda yerleşen medeniyetlerden bazıları. Fırat’ın kolları Murat ve Karasu ile çevrili olunca şehir bugün su kaynakları ile bambaşka bir şekle bürünmüş. 

Tarihi Harput Kalesi’nin bulunduğu tepenin eteğinde kurulan Elazığ, yeni bir yerleşim yeri olmasına rağmen çok eski bir tarihe sahip. Harput’un mirasını devir alan şehri anlamak için biraz da Harput’u tanımak gerekiyor aslında. Yüzyıllar boyunca farklı kültürlerin egemenliğinde kalan Harput, o kültürlere yoğrulmuş.

Harput zamanla etkisini yitirmeye başlar, buna bir de kış aylarındaki ulaşım zorluğu eklenince kalenin eteklerinde yeni şehir tekrar kurulur. Atatürk’ün ’deki ziyaretinden sonra “tahıl ambarı, bolluk ve bereket” anlamına gelen El&#;azık adını almış ve zaman içerisinde bu isim Elazığ’a dönüşmüş. 

Keban’ın inşasıyla değişmiş

Keban Barajı’nın yapılmasıyla pek çok verimli alan toprak altında kalmış. Tarımın azalan etkisiyle Elazığ’da artık sanayi, ticaret ve hayvancılık daha ön planda. Türkiye’nin en büyük ikinci hidroelektrik santrali olan Keban adeta şehri bir yarımadaya çevirmiş. Zengin krom ve bakır yatakları sayesinde madencilik şehrin önemli geçim kaynaklarından biri. “Elazığ vişnesi” olarak anılan mermeri ise Kâbe ve Beyaz Saray’da kullanılmış.

Gakkoşlar şehri 

Peki, “gakkoş” nedir hiç duydunuz mu? Elazığ’a ait bu tabir burada en çok kullanılan kelimelerden biri. “Kardeş, ağabey” anlamına gelen kelime aslında “garındaş” kelimesinden geliyormuş. Zamanla kullanış şekli değişerek “gakkoş” ya da “gakko” halini almış. Hani Erzurumluların birbirine “dadaş” demesi gibi. 

Elazığ’da gakkoşların bir de ünlü şapkası var. Sekiz köşeli şapka yörenin el emeği ürünlerinden&#; Her köşesinin farklı değeri (Yiğitlik, Mertlik, Cömertlik, Misafirperverlik, Alçakgönüllülük, Çalışkanlık, Dürüstlük, Vatanperverlik) temsil ettiği şapka, bugün artık maalesef birkaç usta tarafından üretiliyormuş.

Kürsübaşı geleneğiyle UNESCO listesinde

Meşhur Çayda Çıra halk oyunu da bu yöreye ait. UNESCO Somut Olmayan Dünya Kültür Mirası Temsil Listesi’ne giren Kürsübaşı geleneği, eski Harput evlerinde kış mevsiminde kullanılan adeta soba görevi yapan özel olarak düzenlenmiş kürsü etrafında ısınmak, sohbet etmek, eğlenmek amacıyla bir araya gelinmesine deniyor. Hala yaşatılmaya çalışılan bu geleneği halen Harput ya da Elazığ’daki birkaç mekânda görme şansı bulabiliyorsunuz. 

Elazığ’dan bahsederken konuşmadan geçemeyeceğim bir konu da yemek kültürü. Onu aşağıdaki maddede daha detaylıca anlatacağım ama Elazığ’ın ünlü üzüm bağlarına burada değinmeden geçemeyeceğim. Elazığ’a has üzümler sofralık ve şaraplık olarak kullanılıyor. Onlardan elde edilen şaraplar sadece Türkiye’de değil dünyada ün yapmış durumda.  Öküzgözü ve Boğazkere bunlardan ikisi. Ayrıca, bu üzümler orcik yapımında da kullanılıyor.

ELAZIĞ’DA GEZİLECEK YERLER

HARPUT

Elazığ’ı gezecekseniz bence önce Harput’a gitmelisiniz. Buram buram tarih kokan sokaklar sanki bir açık hava müzesi. Camileri, kümbetleri ile o tarihi atmosferi sizleri çok şaşırtacak. Zaten bu özel dokusu yüzünden UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne de dahil edilmiş. 

Harput Kalesi

Tarihi MÖ ’lü yıllara dayanan Harput Kalesi’nin kökenleri Urartular’a kadar uzanıyor. Yüzyıllar boyunca Persler, Partlar, Romalılar, Bizanslılar, Abbasiler, Artukoğulları, Selçuklular, Akkoyunlular ve Osmanlılar arasında el değiştiren kalenin içerisinde tarihi katmanları ortaya çıkarmak için halen kazılar devam ediyor. 

Sarp bir kaya bloğunun üzerine oturtulmuş kale oldukça görkemli. Kuşatılması da oldukça zormuş o döseafoodplus.info o zamanlar içerisinde hastane, tahıl ambarı, darphane, su sarnıcı, cephanelik, cami ve çok sayıda sivil yapının bulunduğu büyük bir mahalleymiş. Kalenin diğer bir ismi de Süt Kalesi. Kaleye bu ismin verilmesi ile ilgili rivayetse şu: O dönemde yaşanan su kıtlığı yüzünden kalenin harcına süt kullanıldığından bir dönem adı ‘süt kalesi’ olarak kalmış.

Kaleyi hafif bir tırmanış ile gezebiliyorsunuz. Gezi patikalarını takip ederek 3 cepheye bakan seyir platformlarına ulaşılıyor. 

Kaleye giriş ücretsiz.

Harput Ulu Cami

Dönemin en önemli eserlerinden biri olan Ulu Cami’nin yapılış tarihi kesin olarak bilinmese de vergi kitabesinden – tarihlerinde Fahrettin Karaaslan tarafından yapıldığı biliniyor. Cami, Anadolu’daki ilk Türk camisi olarak kabul ediliyor. 

Şu an Kurşunlu Cami’nde bulunan minberi Türk ahşap sanatının şaheserlerinden biri. Dikdörtgen planlı caminin kısa minaresi de eğimi ile ünlü. Bazıları bilerek böyle yapıldığı bazıları da depremlerden bu hale geldiği söylüyor. 

Bahçesini gezerken caminin hemen önünde bir incir ağacı göreceksiniz. Şeklinde dolayı halk arasında “secde eden ağaç” olarak anılan ağacı görmeden geçmeyin.

Meryem Ana Kilisesi

Kalenin batı duvarına bitişik olan kilise kayalıkların içine inşa edilmiş. Bu bina da Anadolu’nun en eski ibadet yerlerinden biri sayılıyor. MS yılında kaledeki putların yakılması için yapılan binanın sonradan kiliseye çevrildiği düşünülüyor. 

Kilise aynı zamanda Kızıl Kilise, Süryani Kilisesi ve Yakubi Kilisesi adlarıyla da anılıyor. 

Sarahatun Cami

Akkoyunlu hükümdarı Hasan Bahadır Han’ın annesi Sarahatun tarafından yaptırılmış. yılında inşa edilen cami, daha sonra birkaç kez onarım geçirerek bugünkü halini almış. Kare planlı caminin taş işçiliği de oldukça etkileyici. Halen kullanılan bir cami. 

Üç Lüleli Çeşme

Harput’un hemen girişinde göreceğiniz çeşme kesme taştan yapılmış. Ağa Cami’nin de hemen yakınında. Kitabesine göre yılında yapıldığı biliniyor. 

Arap Baba Mescidi ve Türbesi

Elâzığ gördüğüm kadarıyla bol türbesi olan yerlerden biri. Yaşadığı dönemde ve sonrasında büyük önem atfedilen bu isimlere ait türbelere/kümbetlere Harput’u gezerken birkaç yerde rastlayabiliyorsunuz. Bunlardan biri de Arap Baba Türbesi. Kayalıklar üzerine inşa edilen türbenin yanında küçük bir mescidi bulunuyor. Kitabesinde türbenin yılında yaptırıldığı yazıyor ancak Arap Baba hakkında çok fazla şey bilinmiyor.

Selçuklu devrinde yapılan türbede naaş kısmı alt katta. Küçük bir kapı ile içeri girilebiliyor. Mumyalanmadığı halde bozulmadan günümüze kalan naaş, eskiden cam bölmede görülebilirken artık örtü ile kapatılmış. Bazı hastalıkların burada şifa bulunduğuna inanılıyor. 

Şefik Gül Kültür Evi

Harput’ta en sevdiğim yerlerden biri oldu bu örnek ev. Harput’un geleneksel ev mimarisini en iyi anlatan yerlerden biri olmuş. yıllık konakta odaların her biri özenle döşenmiş. Eski günlerde yaşamın nasıl olduğunu size çok güzel aktarmayı başarıyor. 

Avlusu ve bahçesi de çok güzel. Harput’a gelirseniz mutlaka uğrayın diyeceğim bir yer. 

Kurşunlu Cami

Osmanlı dönemine ait camilerinden olan yapı – yıllarında Çarsancak Beyi Osman Ağa tarafından inşa edilmiş. Kubbelerin kurşunla kaplı olması nedeniyle kurşunlu ismini almış. Ulu Cami’den getirilen ahşap minber ise dönemin ustalarının elinden çıkmış en güzel örneklerinden biri olarak gösteriliyor. 

Bahçesindeki – yaşında olduğu tahmin edilen çınarı da mutlaka görün. Bir zamanlar Evliya Çelebi Harput’a geldiğinde ağacın gölgesinde oturup notlarını burada aldığı söyleniyor. 

El Emeği Göz Nuru Çarşısı 

Meydanda binasıyla dikkat çeken çarşı, bölgede yaşayan kadınların el emekleri ürünlerini satmak için bir araya geldikleri kapalı bir mekân. Takıdan dantele birçok şey bulabiliyorsunuz. Ben gittiğimde maalesef pandemi yüzünden çarşısı kapalı olduğundan detaylı gezemedim. 

Cimşit Bey Hamamı 

Osmanlı dönemi yapısı olan hamam, hemen Sarahatun Cami’nin yanında. Ancak geçirdiği restorasyondan sonra hamam olarak değil restoran olarak hizmet veriyor. Ensar Lokantası tarafından kullanılan mekânın et yemekleri oldukça meşhur. 

ELAZIĞ – MERKEZ

Kapalıçarşı

Özellikle yeme-içme alışverişini sevenlerdenseniz Kapalıçarşı tam size göre. Peynirden, ekmeğe, sebzeden tel kadayıfa kadar yöresel lezzetleri bulabileceğiniz birçok dükkân var. Bir yerin yemek kültürünü öğrenmek istiyorsanız bu tür çarşılar en iyi başlangıç noktası. Ayrıca balıkçılar ve kasaplar olmak üzere iki ayrı bölümü daha bulunuyor. ’den beri açık olan çarşının konumu oldukça merkezi, Hükümet Konağı’nın hemen arkasında. 

Güney girişinin etrafına sıralanan Bakırcılar Çarşısı da buradayken görülmesi gereken yerlerden. 

Eski Hükümet Konağı

Osmanlı’nın son dönemlerinde inşa edilen hükümet konağı Enis Paşa tarafından yılında yaptırılmış. Bodrum katıyla beraber üç katlı olan bina yılına kadar hükümet konağı görevini üstlenmiş. Daha sonra karakol, polis noktası, sergi salonu olarak kullanıldıktan sonra artık valilik binası olarak hizmet veriyor.

Elâzığ Arkeoloji ve Etnografya Müzesi 

Keban ve Karakaya barajlarının yapımı sırasında bulunan birçok eserin sergilendiği müzenin yeni binası yılında hizmete açılmış. Müze, arkeolojik eserler ve sikkeler, kilim – halı ve etnografya bölümleri olmak üzere üç bölümde gezilebiliyor.   

Elâzığ Öğretmen Evi

Atatürk’ün yılında ziyareti sırasında konakladığı bina, yıllar sonra bir kent müzesine dönüştürülmüş. İçeride bu ziyaret sırasında kullandığı eşyaları görebiliyorsunuz. Halka açık binaya giriş ücretsiz. 

İzzetpaşa Cami

Şehrin en işlek caddesinde yer alan İzzet Paşa Cami benim de her sabah kahvaltı manzaramı oluşturuyordu. yılında o zamanın valisi Hacı Ahmet İzzet Paşa tarafından yaptırılan cami daha sonra çökmek üzereyken yılında yıktırılarak yerine yenisi yaptırılmış. yılında ibadete açılan caminin iç bezemeleri bir harika. Osmanlı tarzında 2 minareli olarak yaptırılan caminin kubbe genişliği 20 metre. Türkiye’nin ilk asansörlü minaresine sahipmiş. 

Giriş katında dükkanlar, üst katında ise şadırvanı ve giriş kapıları yer alıyor. 

Kültür Park

Elâzığ merkezin en göz alıcı yeri bence burası. yılında tamamlanan park Doğu Anadolu’nun en güzel parklarından biri olmuş. Göletleri, eğlence alanları, kafe ve restoranlarıyla ve dikkat çeken çevre düzenlemesiyle gerçekten vakit geçirmek için çok hoş bir yer olmuş. Yürüyüş ve koşu yolları, sosyal tesisleri ile hem büyükler hem de çocuklar için yemyeşil koca bir park. 

ELAZIĞ ÇEVRESİ

Hazar Gölü (Gölcük)

Hazar Gölü sayesinde Elâzığ, “Doğunun Bodrumu” ismini almış. Merkezden 26 km uzaklıkta olan gölün uzunluğu 22 kilometre. Bölgenin en önemli tatil merkezi olan göl ve çevresi son dönemde yapılan yazlıklar sayesinde oldukça hareketli oluyormuş. Plajlarında hem su sporları hem de balıkçılık yapılıyor. Gölün çevresinde pek çok eğitim merkezi, otel, motel ve piknik alanları var. 

Sular biraz çekildiğinde ortaya çıkan batık şehir de Hazar Gölü’nde görülecek yerler arasında. 

Sivrice tarafı maalesef yılında geçirdiği depremde sonra fazlaca zarar görmüş o yüzden ben gittiğimde her tarafta inşaatlar devam ediyordu. Umarım kısa süre içerisinde eski güzel günlerine kavuşurlar. 

Hazarbaba Dağı

Yaz aylarının hareketliliği kış aylarında kayak merkezine taşınıyor. Sivrice ilçesinde bulunan Hazar Baba Kayak Merkezi’nde pist, telesiyej ve yeme içme alanları mevcut. Konaklama için maalesef uygun tesis bulunmayan merkez, şu an için sadece günübirlik ziyaretçilere hizmet verebiliyor. 

Buzluk Mağarası 

Fiziki yapısı dolayısıyla yazları dondurucu, kışları sıcacık olan Buzluk Mağarası Elazığ’da ziyaret edebileceğiniz doğa harikası yerlerden. Derinliğinin – metre olduğu tahmin ediliyor. 

Mağara civarından harika Keban manzaraları da görebiliyorsunuz. 

Çırçır Şelalesi

Dünyanın en genç şelalelerinden biri diyebilirim. Keban Barajı’nın inşaatından sona Fırat Nehri’nin sularının basınçla yön değiştirmesiyle oluşmuş. Oldukça etkileyici bir görünümü olan şelale, etrafına kurulan alabalık tesisleri nedeniyle daha da popüler olmuş. Bu serin manzara karşısında tesislerde alabalık yeme şansına bulabiliyorsunuz. Ayrıca mesire alanı da mevcut. 

Keban Baraj Gölü 

Türkiye’nin en büyük yapay gölü desem doğru olur sanırım. Keban Barajı’nın sularının doldurduğu alan bölge halkının da serinlik ihtiyacını karşılıyor. 64 bin hektarlık alanda halkın yararlanacağı eğlence ve mesire yerleri bulunuyor. Üç noktada feribotla karşıya geçiş imkânı var. Bazı noktalardaki faaliyet gösteren balık lokantaları halkın en çok ziyaret ettiği yerlerden. 

Kara Leylek Kanyonu

Teknelerle ulaşılan kanyon dünyada sayıları sadece 10 – 15 bin çift kalan kara leyleklerin yuva yaptığı bir bölge. İsmini de onlardan alıyor. Gitmek için Baskil ilçesi Kumlutarla Köyü’ne ulaşmanız lazım. Buradan da teknelerle kanyona gidiliyor. Bu kanyon Saklıkapı Kanyonu ile son dönemde keşfedilen yerlerden.

Saklıkapı Kanyonu

Bu doğa harikası kanyon Elazığ’ın Baskil ilçesi, Akuşağı Köyü’nde. 4 kilometre uzanan kanyon boyunca kaya oluşumları ve kendine has bitki örtüsü görenleri kendine hayran bıraktıran cinsten. Kanyonun bir ucu da Fırat Nehri’ne açılıyormuş. Kanyon, ismi gibi gizli kalmış olduğundan köylüler tarafından tesadüfen keşfedilmiş.

Golan Kaplıcaları

Peri Çayı’nın hemen yanında yer alan kaplıcaların romatizma, nevrit, kırık – çıkık, kadın hastalıkları ve cilt hastalıklarına iyi geldiği söyleniyor. Kaplıcaya Karkoşan ilçesi Yoğunağaç Köyü’nden ulaşabilirsiniz.

PALU VE ÇEVRESİ 

Ben gezim sırasında gitme fırsatı bulamadım ama mutlaka görülmesi önerilen Palu ve çevresine de kısaca yer vermek istedim. Merkeze 75 kilometre uzaklıktaki Palu zengin tarihiyle dikkat çeken yerlerden biri. 

Palu Kalesi, Tarihi Köprü, Taş Kitabe (Urartu Kralı Menaus’a aitmiş), Eski Hamam, Alacalı Mescid, Bizans Kilisesi, Cemşit Bey Cami ve Palu Konağı buralara geldiğinizde görebileceğiniz özel yerlerden birkaçı.

Palu’ya gelmişseniz Palu kavurmasının da mutlaka tadına bakın. Kavurmanın özelliği oğlak etinde olması ve 5 saat kadar süren pişirme işlemi. 

Elazığ’da bunları yapmadan dönmeyin!

• Kürsübaşı toplantılarına katılın. 
• Çırçır Şelalesi’nde alabalık yiyip, Çedene kahvesinden için.
• Keban Barajı kıyılarını ziyaret edin.
• Harput Kalesi’ne çıkın.
• Kayabaşı’ndan Elâzığ manzarasını izleyin. 
• Peynirli ekmek yiyin.
• Ağın leblebisinin tadına bakın.
• 8 köşeli gakkoş şapkasından alın.

Bunları almadan dönmeyin!

Orcik, orcik şekeri, Dut unu, Çedene kahvesi, Ağın leblebisi, baharatlar, tulum peynirlerinin yanı sıra rengarenk iğne oyaları, bakır işlemeler, kilimler, yemeniler&#;

GEREKLİ BİLGİLER

Elazığ nerede?

Doğu Anadolu şehir olan Elazığ, Bingöl, Tunceli, Malatya ve Diyarbakır illerinin komşusu.

Elazığ’a ne zaman gidilir?

Doğu Anadolu’ya hakim karasal iklime sahip Elazığ, eskiden çok soğuk kışlar yaşarmış. Ancak barajların yapılmasından sonra iklim yumuşamış ve artık kışlar daha ılıman geçmekte. 

Eğer gezi amaçlı gidecekseniz en güzel zamanı bahar ayları. Mayıs sonunda bile ben, 30 derecenin üzerinde rakamları gördüm maalesef. O yüzden siz gezinizi nisan sonu – mayıs başı gibi planlayabilirseniz iyi olur. Doğanın canlandığı bu zaman genel olarak her yerde çok güzel geçiyor. Havalar eylül – ekim aylarında tekrar 20 – 23  derecelere düştüğünden bu zamanı da düşünebilirsiniz.

Bölgede kayak merkezi olduğundan kış sporları sevenler ocak – şubat aylarını tercih edebilir. 

Elazığ’da ne kadar kalınır?

Hızlı bir tur için iki tam gün yetebilir ama etrafı detaylıca gezecekseniz 3 – 4 gününüzü ayırmanızı tavsiye ederim. 

Elazığ’da nerede kalınır?

Şirin Otel Elazığ

Şehrin tam merkezindeki Şirin Otel’in konumu oldukça iyi. Benim de konakladığım otelin odaları hem geniş hem de konforluydu. Pandemi koşullarında kaldığım otel kurallara oldukça uyuyordu. 

Kahvaltı teras katta veriliyor ve güzel bir şehir manzarası var. Klasik kahvaltının yanı sıra yerel lezzetlere de yer veriyorlar. 

Ramada By Wyndham Elazığ

Elazığ merkezde yer alan otel, merkezde gezilecek yerlere ve çarşıya oldukça yakın. 4 yıldızlı olan Ramada, odalarıyla ve genel kullanım alanlarıyla oldukça konforlu. Fitness merkezi, vale servisi ve havalimanı transfer servisi bulunuyor. 

Park Dedeman Elâzığ

Atatürk Bulvarı üzerinde yer alan Dedeman, 72 odası, kapalı havuzu, toplantı odaları, spa merkezi, balo salonu ile çok yönlü hizmet alabileceğiniz otellerden biri. Odalar konforlu, temiz ve özenle döşenmiş. Zengin kahvaltı menüsünün yanı sıra ayrıca Amber Restaurant’ta farklı lezzetler bulabiliyorsunuz. 

Elazığ’da ne yenir? Elazığ’da nerede yenir?

Elâzığ mutfağının Gaziantep’ten sonra Türkiye’nin ikinci en zengin mutfağı olduğunu biliyor muydunuz? ’ye yakın yemek çeşidi var mutfaklarında…  Tandır ekmeği, kurut, kelecoş, lobik çorbası, Harput köfte, pimpirim boranı, sırın, orcik bunların en bilinenleri. Ayrıca, orcik, pestil ve cevizin yendiği yatsılık sofraları da meşhurmuş buranın&#;

Kurut

Çökeleğin bol tuzla yoğrulup orta boy yassı topaklar halinde güneşte kurutulmasıyla elde ediliyor. Kurut, çorba, ayran gibi birçok yiyecek yapımında da kullanılıyor. 

Lobik çorbası

Lobikler (börülceler) bir tencerede haşlanır. Ayrıca bir tencerede soğan ile salça kavrulur, su ilave edilerek kaynatılır. Sonra döğmeler (buğdaylar) eklenir, iyice kaynatılır ve sonrasında lobikler eklenir. İsteğe göre pişmeye yakın nane kurusu eklenir. 

Kelecoş

Soğanlar yarım ay şeklinde doğranır ve tereyağında kavrulur, salça ilave edilir. Kavrulduktan sonra kavurma ve tuz eklenir. Kuşbaşı şeklinde doğranan tandır ekmekleri kurut ayranı ile ıslatılır, kavurmalı soğanlı harç tabağa dökülür ve sıcak servis edilir. 

Harput köfte

Rendelenen soğana kıyma, biber salçası, reyhan, pul biberi, tuz karıştırılır. İçine köftelik bulgur ve maydanoz eklenir. Biraz karıştırdıktan sonra içine yumurta eklenir ve harç iyice yoğrulur. Avuç içinde yuvarlanan köftelere tekerlek şekli verilir. Ayrıca bir tencerede domates salçası ve tereyağı kavrulur sonra su ilave edilir. Su kaynadıktan sonra köfteler eklenir ve 10 – 12 dakika birlikte pişirilir. 

Pirpirim yemeği

Nohut ve fasulyeler bir gün önce önceden suda ıslatılır ve biraz haşlanır. Pirpirimler (semizotu) ayıklanır ve küçük küçük doğranır. Doğranan soğanlar bir tencerede tereyağı, salça ve pirpirimle karıştırılarak kavurulur. Sonra tencereye fasulye ve nohutlar eklenir ve biraz pişirilir. Üzerine döğme, mercimek ve tuz eklendikten sonra bakliyatların üzerine çıkıncaya kadar su eklenir. Orta ateşte 30 – 40 dakika pişirilir. 

Işkın mıhlaması

Işkınlar soyulur ve küçük küçük doğranır. Ayrıca bir tavada tereyağı eritilir ve ışkınlar ilave edilir. Işkınlar yumuşayıncaya kadar karıştırılır. Tuz ilave edildikten sonra üzerine yumurta kırılır. Yumurtalar pişince servise hazır. 

Gömme

Doğranan soğanlar ve kıyma tereyağında kavrulur. Tepsiye dizilen yufkaların arasına bir kat bu kıymalı harçtan diğer kata ceviz konarak işlem tekrarlanır. 25 – 30 kez tekrarlandıktan sonra tepsi fırına verilerek pişirilir. 

Orcik

Bildiğimiz cevizli sucuk ama yöreye özel olarak farklı bir üretim şekli var. Tabii, asıl özelliği yöreye ait üzümlerden yapılması. 

Peynirli ekmek

Aslında peynirli pide gibi görünüyor ama özelliği şekerli olması. Her ne kadar fırınlarda satılsa da burada adet herkesin kendi harcını hazırlayıp mahaller fırınında pişirtilmesi&#;  Peynir olarak özel tuzsuz bir peynir kullanılıyor. Şeker tadıysa çok yoğun değil, hafifçe tat verecek kadar katılıyor. Bazıları üzerine Antep fıstığı serperek yiyor. Özellikle kahvaltı sofralarının vaz geçilmezi.

Çedene kahvesi

Menengiç olarak bilinen yabani Antep ağacı fıstığından elde edilen meyveler ile yapılıyor. Olgunlaşan menengiçler toplanıyor, yıkanarak iyice kurutuluyor ve yeşil olanlar ayrılarak kavruluyor ve bazı işlemlerden geçirilerek macun şeklini alıyor. Şişelenen bu macun daha sonra kahve yapımında kullanılıyor. 

Ancak Elâzığ sokaklarını gezerken bu kahve yerine dibek kahvesine daha çok rastlıyorsunuz.

Ağın leblebisi

Yöreye has tüylü nohuttan yapılan Ağın leblebisi gerçekten çok lezzetli. Evlerde yapılan bu leblebinin özelliği kum ve meşe külünde hazırlanması. Ben, çarşıda ara sokaktaki Tarihi Erzincan Leblebicisi’nden denedim ve çok beğendim. En kalitelisinden deneyin ki, gerçek lezzetini alabilesiniz. 

Elazığ’da nerede yenir?

Ensar Mangal Vadisi

Et seviyorsanız buraya mutlaka uğramalısınız. Harput’ta eski bir hamam içerisinde hizmet veren Ensar’ın etleri dillere destan. Soslu bonfile buraya özel ama patlıcan söğürtme ve Harput kebabını da deneyebilirsiniz. Yörenin tatlısı dolangeri deneyebileceğiniz en iyi yerlerden biri burası. Fiyatları biraz yüksek ama lezzetiyle karşılığını alıyorsunuz. 

Kavurmacı Bekir Usta

Ağır ateşte pişmiş kavurma ve ızgara çeşitleri için Bekir Usta’ya uğrayabilirsiniz. Günlük kuzu haşlama ve sulu et yemekleri de bulunuyor. Yeri merkezde Hürriyet Meydanı Kuyumcular Sokak üzerinde. 

Koçoğlu Restaurant

İçli köfte, kara kavurma, mumbar ve çiğ köfte sevenler ya da denemek isteyenler için doğru adres burası. Lokantanın kahvaltısı da oldukça beğeniliyor. 

Zertaşlar Et Lokantası

Et lokantası ama buranın asıl kahvaltısı meşhur. Manzaraya karşı güzel bir kahvaltı yapmak isterseniz Harput Yolu üzerindeki Zertaşlar’a uğrayabilirsiniz.

Amcanın Yeri 

Köfteciler Çarısı’nda yer alan Amca’nın Yeri, Elâzığ usulü salçalı köfte yemek için en iyi adreslerden biri. Ekmek tost makinesinde kızartılıyor sonra içine salca sürülüyor, incecik köfteler ayrıca ızgarada kızartıldıktan sonra ekmek arasına konan köftelerle beraber tekrar tost makinesinde basılıyor. Sokak boyunca birçok yer var ama herkes buranın en iyisi olduğu konusunda hem fikir.

Tatlıcı ve Dondurmacı Selo Usta 

30 yıldır hizmet veren Selo Usta önce dondurmayla ün yapmış. Daha sonra halka, cevizli el, lokma, şekerpare, kuşgözü tatlılarını da menüsüne katarak herkesin sevdiği bir yer haline gelmiş. Hürriyet Caddesi ve Almira Otopark yanında 2 dükkânı bulunuyor. 

Elazığ’a nasıl gidilir?

Elâzığ, ulaşım olarak şanslı illerimizden biri. Kara, hava ve demiryolu ile ulaşım imkânı var. 

İstanbul’dan 1 saat 40 dakikalık bir yolculuk ile hava yolu ile ulaşabileceğiniz Elazığ’a THY, Anadolujet ve Pegasus’un düzenli seferleri bulunuyor. 

Demiryolu ile gitmek isterseniz Ankara’dan kalkan Van Ekspresi, Adana’dan kalkan Fırat Ekspresi ile Elazığ’a tren aktarması ile ulaşabilirsiniz.

Karayolu ile gitmek isterseniz İstanbul’dan kilometrelik yol araçla yaklaşık 13 – 14 saat sürüyor. Otobüs ile gidecek olursanız da duraklamalarla beraber 18 saat. 

Diğer birkaç şehirden uzaklıklar: 

İzmir – Elâzığ yaklaşık kilometre / 15 – 16 saat

Kayseri – Elâzığ yaklaşık kilometre / 6 saat – 7 saat

Ankara – Elâzığ yaklaşık kilometre / 9 – 10 saat

Malatya – Elâzığ yaklaşık kilometre /1 saat 20 dakika
Diyarbakır – Elâzığ yaklaşık kilometre / 2 saat
Tunceli – Elâzığ yaklaşık 76 kilometre / 1 saat 40 dakika 

Anadolu’daki gizli cevherlerden biri de Doğubeyazıt’taki Osmanlı’nın doğudaki son sarayı İSHAK PAŞA SARAYI… Bu etkileyici binayla ilgili bilgi almak için yazıyı tıklamanız yeterli. Bölgedeyseniz ilkbaharda açan badem ağaçlarıyla muhteşem bir hale bürünen AKDAMAR ADASI’nı da ziyaret listenize almanızı;  eğer UNESCO Dünya Mirası Listesi&#;nde yerler alan NEMRUT DAĞI&#;na bir gezi planlıyorsanız gitmeden önce bu yazıma da göz atmanızı kesinlikle öneririm.

Daha fazla fotoğraf ve güncel gezileri kaçırmamak için instagram sayfamı takip etmeyi unutmayın: Figen Kokol