Çember 12 Bölüm Ne Zaman

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın lütfen. Keyifli okumalar dilerim ❤️
.......

Xeletî téne kirin, îxanet ne xeletî ye.

Hatalar yapılır, ihanet hata değildir. Giden ihanet eder, kalan hatalar yapar. Suç ise sevdaya kalır.

Alparslan sevdiğine sahip çıkmayarak ihanet etmiş, Leyal geçmişini kocasından saklayarak hata yapıyordu, Sipan ise karısına bağlanarak suç işliyordu. Yasaklı coğrafyada büyümüş çocukların umutları hep yarımdı.

Kahvaltı faslının ardından aşağı inen Leyal ve Sipan her şeyden habersiz baş başa mutfakta bir şeyler atıştırmışlardı. Sipan babasının yanına giderken Leyal yedikleri sofrayı topluyordu. O esnada mutfağa giren iki elti sabahki dedikodularına malzeme olan kadını görünce yüzleri düşmüş bir şekilde söylendiler.

"Prenses hanım siz zahmet etmeyin biz toplarız."

"Kocan iş yaptığını görmesin yoksa bize kızar."

Sipan ağanın halasının gelinleri fazla boş boğazdılar. Hadleri olmayan konulara burunlarını sokmakta üzerlerine kimse yoktu. Tatil diye geldikleri yerde amele gibi çalışmak onları bezdirmişti. Leyal'in küçük gelin olmasına rağmen büyük gelinler gibi ortalıkta gezmesi sinir bozucuydu.

Leyal neye uğradığına şaşırmış bir şekilde iki eltiye bakarken ne diyeceğini bilememişti. Dün dünya kadar iş yaparken karşısında ki ikili sadece çene çalmış o ise hiçbir şey dememişti. Bugün bir tabak fazla kaldırmadı diye bu tarz bir yaklaşımı mı hak etmişti! Hızla kendisini belli belirsiz bir şekilde silkeledi. Karşısında babası dahi olsa asla susmayacak kendisini savunacaktı. Yok öyle ayıp olmasın kimse kırılmasınlar. Herkes haddini ve yerini bilecekti!

"Kocam haddiniz olmayan konulara dil uzatmanıza kızar. Yediğim tabağı da kaldırmak zahmet değil işim." Baskın bir tonla telaffuz ettiği sözler anlayana çok şeydi.

"Kaynanana şikayet edeceğim seni saygısız." diyen Mercan'ın kaşları alabildiğine çatılmıştı. Leyal'i başından beri sevmemiş aileye uygun görmeyerek her fırsatta kadını laflarıyla bezdirmişti.

Leyal karşısında öfkeden kuduran kadına alayla bakıp "Sen zahmet etme ben söylerim. Kocamın yediği sofrayı toplarken başıma gelip büyüklük tasladığınızı." dedi. İki fitneci laflarıyla kaynana gelinin arasını açacaklarını düşünüyorlardıysa çok yanılıyorlardı. Dilzar Hanım gelinini kanatları arasında değerli bir müchever misali saklıyordu.

Mutfağa giren Viyan yengelerine laf söyleyen Leyal'i görünce kaşlarını çatarak olayı çözmeye çalışıyordu. Dün geceden beri ayarları zaten bozuktu.

"Ne oluyor burada?"

Sorusuna cevap Gever yengesinden gelmişti. Küçük yengesinin kelimeleri nefret kokuyordu ve Viyan oldukça şaşırmıştı. Gever normalde neşeli ve pozitif bir kadındı. Onu neyin sinirlendirdiğini merak etti.

Gever eltisine destek çıkarak görümcesini cevapladı. "Küçük gelin bize saygısızlık ediyor."

Leyal sinir bozucu bir şekilde güldü. Viyan sert bakışları ile Leyal'e döndü.

"Geldiğin yerde sana saygıyı öğretmediler mi?"

"Onun geldiği yeri sorgulamak senin haddin değil!" diyen Dilzar hanımın sesi mutfağın içerisinde yankılandı.

Viyan ve diğer iki elti anında arkalarını döndüler. Leyal ise yerinden kıpırdamadan olanları izliyordu. İki tabak bakalım nereye kadar gidecekti.