enes kara eksi / Son Dakika Haberleri - Ulusal Kanal

Enes Kara Eksi

enes kara eksi

Elazığ Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Enes Kara, dün hayatına son  verdiği belirtildi.

Kara’ya ait notta, “Herkes doktorluktan kaçıyor, çünkü mobbing var, uzun süreli nöbetler var, hastadan şiddet görme ihtimali var, köle gibi çalışıyorsunuz, ben böyle bir gelecek istemiyorum. Bulunduğum cemaat yurdunda namaz kılma ve cemaatin dersine katılmak zorunlu, verdikleri kitapları okumak zorunlu, kendim müslüman değilim, ailem bilmiyor, buradan ayrılmak istediğimi söylediğimde hayır cevabını aldım” ifadeleri yer aldı.

'ABASI KONUŞTU: "KİMSEDEN ŞİKAYETÇİ DEĞİLİZ'

TELE 1’den Fırat Yeşilçınar’a konuşan Enes Kara’nın babası Mehmet Kara, yaşananları anlattı. Kendisinin 25 yıldır cemaat içerisinde olduğunu söyleyen Mehmet Kara şunları söyledi:

"Sürekli telefonla oynuyordu. İçine kapanık birisiydi. Fazla konuşmazdı. Çevresiyle falan da konuşmazdı. Videosunu izledim. Kaldığı yer güzel insanların kaldığı yer. Talebelerin kaldığı yer. Orada kalmasını tavsiye ettim. Devlet yurdunda başvuru yapmadık. Durumumuz iyi. Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim. Ben 25 yıldır Risale-i Nur okuyorum. Bir zararını görmedim. Ben bu cemaatin 25 yıldır içindeyim. Kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu. Sürekli arkadaşlarıyla iletişim halindeydik. Birkaç ay kalır sonra alışır dedim.  Cenazeyi aldık şu an dönüyoruz Hatay’a. Biz kimseden şikayetçi değiliz. Olaydan sonra durumunu daha iyi anladık."

SİTE İÇERİSİNDE CEMAAT EVLERİ

Olayın yaşandığı an bina önünde olan bir görgü tanığı, “8 katlı bir binadan atlamış. Binanın olduğu yer bir site. 15 yıldır Nur Cemaati burada bu çalışmaları yapıyor. Site içerisindeki bütün evler onlara ait” dedi.

enes kara olayının baştan sona özeti

  • enes kara'nın vefat etmesinin üzerinden tam 20 gün geçmesi ve olayın unutulup gitmesidir. biliyorum ki bu seksen milyonun içinde tıpkı benim gibi ailesinden daha çok üzülen birkaç kişi vardır. lakin ben, kronolojik olarak bu olayı buraya yazmak ve gelecekte sitelere ulaşımın sorun olması ihtimaline karşı vicdani bir tedbir alıyorum. belki duymadığınız bazı detayları da buradan okursunuz. bazı siyasetçilerin ne kadar tuhaf olduğuna gelecek nesillerimiz de şahitlik ederler.

    9 ocak

    nihal atsız adına açılmış ''atsizinizinde'' isimli bir sayfaya meçhul biri saat 'te dm gönderiyor. mesajında helallik isteyerek veda tarzı sözler kullanıyor:

    spoiler

    "sizlerden çok şey öğrendim her şey için teşekkür ederim. sizleri şahsi olarak tanımadığım halde çok sevdim kalbimde gerçekten sizlere sevgi besledim. bu hayatta vedalaşmak istediğim sadece sizlermişsiniz şu anda bunu anladım. başarılarınızın devamını dilerim sizlerden tek beklentim şimdi olduğu gibi ileride de hep aynı çizgide kalabilmeniz hakkınız helal edin"
    spoiler

    sayfa yönetiminde olan kişiler kararından vazgeçirmek için ulaşım sağlamaya çalışıyorlar ancak gönderen kişi mesajları okumamış bile. ardından hesap kapatılmış. (özel olarak sayfaya ulaştım ve gayet üzgünler)

    10 ocak sabahı:

    saat ila arasında enes kara isminde yaşında bir genç ailesine ve birkaç arkadaşına bir yandex (seafoodplus.info) bağlantısı gönderiyor. bağlantı bir video, beş görsel ve yazılı bir nottan oluşuyor. video 10 dakikalık bir intihar notu. 5 aralık tarihinde çekilmiş ve 15 aralık tarihinde yüklenmiş.

    spoiler

    enes kara burada tıp eğitiminde yaşadığı zorluklar neticesinde çok yorulduğunu, son zamanlarda artık derslere yeterince eğilemediğini, sınıftan bu yana müslüman olmadığını fakat bunu ailesinden gizlediğini anlatıyor. ailesinin her şeyi yapabilecek potansiyele sahip olduğunu belirten yaşlarındaki genç aynı zamanda baskı gördüğünü, bir cemaat yurduna verildiğini ve bu yurtta gün içinde ve hafta boyunca bazı derslerin zorunlu olmasından mütevellit çok yorulduğunu ve bu ikilemden dolayı artık yaşama hevesinin kalmadığını anlatıyor. ilaveten gün içinde üç saat gibi bir zamanı kaldığından çok bunaldığı görülüyor. vasiyet olarak bankadaki parasıyla annesine fırın alınmasını kalan miktarın da ortanca kardeşine verilmesini istiyor. intihar notu olarak bıraktığı txt yazısı da bu minvalde. 19 yaşını böyle hayal etmediğinden bahsediyor. ayrıca ankara'da okuduğu anlaşılan yakın bir arkadaşı ile olan yazışmalarını da dört görselle paylaşmış. fakat bu konuşmaların eklenme tarihleri intiharından tam üç gün önce.
    spoiler

    video notunda enes kara gönderdiği bağlantıların özel olmadığını ve paylaşılmasında bir beis görmediğini ekliyor.

    saat sularında enes kara kaldığı öğrenci evinden çıkıyor ve kimi kaynaklara göre aynı bina kimi kaynaklara göre ise yan binaya geçerek rivayet odur ki, 7. ama bazı haberlere göre 8. kattan kendisini boşluğa bırakıyor. o esnada oradan geçmekte olan sağlık ekipleri durumu görüp hemen müdahale etmek isteseler de olay yerinde hayatını kaybettiğini tespit ederek fırat üniversitesi tıp fakültesi morgu'na sevk ediyorlar.

    olay hemen medyada duyulmaya başlanıyor. fakat tabii ki usul usul ilerliyor. önce yerel medya kuruluşları ''üniversite öğrencisi e.a. intihar etti'' gibi başlıklarla haber yapıyorlar. soyadını henüz tam öğrenememelerinden kaynaklı bir hata. kaçıncı sınıf olduğu bile bir muammaydı ki onu da yaptığım araştırmalarla deşifre ettim. kendisi bu listede görüldüğü üzere 2. sınıf öğrencisi. gence hemen otopsi yapılıyor. yüksekten düşmeye bağlı ölüm olarak ön otopsi raporu veriliyor. ailesine haber ulaştırılıyor. akşamına ise elazığ'ın yerel gazetecilerinden faik akgün ''cemaat baskısına dayanamadı, intihar etti'' başlığı ile haberi gündeme taşıyor. zaten olayın en çok tartışıldığı nokta da bu haberden sonra başlıyor.

    10 ocak akşamı:

    gazeteci batuhan çolak ulaştığı intihar notunu akşam on gibi twitter hesabından paylaşınca olay bir anda türkiye'nin daha doğrusu twitter'ın gündemine oturuyor. zira ana akım medya bu olayı tamamen görmezden gelmeyi tercih ediyor. çoğumuz batuhan bey'in bağlantısı ile enes kara'nın intiharını ülkece öğreniyoruz. daha sonra ortalık karışıyor ve açıklamalar peşi sıra geliyor.

    muhalif siyasi parti temsilcileri açıklamalar yaparken genel başkan düzeyinde; tip genel başkanı erkan baş, memleket partisi genel başkanı muharrem ince, zafer partisi genel başkanı ümit özdağ gibi isimler sıcağı sıcağına ilk tepkileri veren isimler. onların değindiği nokta cemaat ve tarikat yurtlarının kapatılması ve gençleri ölüme sürüklediği yönünde. chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu sessiz kalmayı tercih ederken iyi parti lideri meral akşener'in ise grup toplantısı'nda ve sonrasında da bu konuya değineceği bilgisini alıyoruz.

    11 ocak

    enes kara'nın cenazesini teslim almak üzere aile elazığ'a geliyor. gencin telefonu incelenmek üzere alınıyor. tele 1'in temsilcisi fırat yeşilçınar babasına ulaşma imkanı buluyor. ayrıca bbc türkçe de mehmet kara ile görüşüyor. genel olarak babanın belirttikleri şunlar:

    spoiler

    30 yıldır risale-i nur okuduğunu, batman ve payas'ta görev yaptığı sırada, oğluyla beraber cemaat evlerine giderek sohbetlere katıldıklarını söyledi.
    çocuğunun manevi yönden gelişmesini istedikleri için dindar arkadaşların çocuklarıyla birlikte bir dairede kaldığını belirten mehmet kara şunları söyledi:
    ''kaldığı yer yurt değil, dört arkadaş aynı evde kalıyorlar, doğrudur orda da risale-i nur okuyorlar. çocuğumuzun manevi olarak da gelişmesini istediğimiz için orda kalsın istedik, sonra olmazsa başka arkadaşlarınla kalırsın dedik. şikayeti de yoktu, her görüştüğümüzde de iyi olduğunu söylüyordu.''
    spoiler

    babanın metanetli olduğunu söyleyen fırat yeşilçınar, babanın risale-i nur cemaatinde aktif olarak bulunan biri olduğunu belirtirken annenin de nur cemaatine mensup olduğunu öğreniyoruz. daha sonra diğer gazete haberleriyle birlikte çocuğun kaldığı evin de risale-i nur cemaatinin okuyucular koluna ait olduğu, dört öğrenciyle beraber kaldığı, evden sorumlu bir abi olduğu ortaya çıkıyor. çevredeki komşulardan alınan bilgiye göre evin nur cemaatine ait olduğu kesinleşiyor. 'ten beri bu cemaate ait olan evde düzgün gençlerin yaşadığı, başlarında selçuk hoca olarak bilinen biri olduğu, enes'in bu sene geldiğini söyledi. zaten enes kara ilk iki senesini farklı yerlerde geçirmiş cemaat yurduna yaklaşık üç ay önce yerleşmiş.

    detaylarını sonradan öğrensek de cemaatin temsilcilerinden biri enes kara'nın cenazesini morgdan alan babasına eşlik ederek hatay'a beraber gidiyor. enes kara hatay'ın belen ilçesinde dedesinin yanına toprağa verildi. cenazenin defnine ve törene katılıyor. ifadelerine göre enes kara'nın ilk geldiği zamanlarda namaz kılmadığı, maneviyatının sonradan arttığı, son zamanlarda ise çok sessiz olduğu belirtiliyor. enes kara dedesinin yanına defnediliyor.

    olayın iyice ayyuka çıkmasının ardından siyasi partilere oluşan tepki, özellikle chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu'na olan tepki giderek artıyor. tip genel merkezi ve teşkilatları ile ülke genelinde protesto hareketlerine başlıyor. ali babacan enes kara'nın ardından bir veda mesajı yayımlıyor. enes kara'nın ölümünün ardından okuduğu tıp fakültesindeki öğrenciler bir tepki konuşması yaptılar. fakat burada cemaatten bir kişi öğrenci olduğu iddiası ile cemaat sorularının yöneltilmemesini telkin etti. fakat gazeteciler sorunca bu defa açıklama yapan öğrencinin gözü korkutuldu.

    fakat esas olay `ömer çelik`'in sözlerinden sonra bambaşka bir yere evrildi. çünkü metnin içinde diğer siyasi parti temsilcilerine bir aba altından sopa gösterme durumu açıkça görülüyordu.

    spoiler

    "yüreğimiz yandı. enes kara kardeşimizin yakınlarının ve sevenlerinin acısını yürekten paylaşıyoruz. gencecik bir insanın ölümü üzerinden kindar bir dille kavga, ideolojik hesaplaşma ve ayrışma üretenlerin yaptığı şey asla kabul edilemez ve ahlaki değildir. her ölüm insanı kendi ruhuyla yüzleştirmelidir. bu büyük imtihandır. hayatını kaybedenin acısı bizi buna götürmelidir. ölüm üzerinden bile ayrışma üretenler, ideolojik egolarının kavgasını bir kenara bırakmalıdır."
    spoiler

    bu sıralarda haberi yapan faik akgün'ün tehdit edildiği ortaya çıktı. işyerindeki pozisyonundan kovulduğu iddia edildi. birkaç gün sonra da gazeteyle ilişiğinin kesildiği haber alındı.

    o esnada enes kara olayına tepki hiç beklenmedik bir yerden, tarkan'dan geldi. siyasetçilerdeki suskunluktan rahatsız kitle bu mesajla birlikte twitter üzerinden tepki gösterdi. tarkan'ın ardından ekrem imamoğlu, mansur yavaş, tunç soyer gibi isimler taziye mesajları yayınladı. tbmm başkanı mustafa şentop aileyi arayarak taziyesini iletti. kılıçdaroğlu ise enes kara ile ilgili, olayın hassas olmasından dolayı etik nedenlerle ilgili olarak paylaşım yapmayacağını ifade etti.

    bu sırada arkadaşlarından da beyanat gelmeye başladı. yakın bir arkadaşı enes'in intiharı bir süredir düşündüğünü ifade etti. bir diğer arkadaşı çok fazla tanışıklıklarının olmadığını ama sessiz sakin biri olduğunu söyledi. genel olarak ifadelerde cemaat yurtlarına yerleşmenin neredeyse zorunlu olduğunu belirten konuşmalar bulunuyordu. cemaatlerden ise tepki daha çok kısık sesle gelirken ihsan şenocak ise tersine sert tepki gösterdi. babanın evlat acısının propaganda malzemesi yapıldığını söyledi.

    12 ocak

    meral akşener 77 il gezdiğini, gençlerin torpil ve kayırmacılıktan duyduğu rahatsızlığı anlatıp yoksulluğu en derin hisseden kesim olduğunu söyledi ve açıkça isim vererek grup toplantısı'nda enes kara'nın intiharı nedeniyle iktidar muhalefet demeden açıkça tedbir alınması için erdoğan'a çağrıda bulundu. tarikat ve cemaat yurtlarına iyi bakmadığını ifade etti. nur cemaati'nin yayın kuruluşu olan yeni asya durumu hoş karşılamadı. akşener'in bir sonraki hafta yaptığı grup toplantısı'nda yurt sorunlarına çözüm önerileri ve kurduğu cümle dolayısı ile adeta karşı atağa geçti. (buna yazının 19 ocak bölümünde değineceğim)

    chp grup başkanvekili özgür özel ise şahsi cep telefonu numarası vererek enes kara ile aynı durumda olan gençlerin kendisine ulaşmasını istedi. 'ü aşkın başvurudan kırkına çözüm bulundu. başvurular gelmeye devam ediyor. evrensel gazetesi o günden bugüne cemaat yurtlarında kalan öğrencilerle kimliklerini paylaşmadan röportajlar yapıyor.

    gazeteci fatih altaylı ise öğrencileri ölüme yollayan kafanın primat kafası olduğunu söyleyerek vaziyete ve aileye tepki gösterdi.

    13 ocak

    cemaat yurtlarının araştırılmasına ilişkin iyi parti, chp ve hdp tarafından verilen önergeler ak parti ve mhp oylarıyla reddedildi. ailenin talebi üzerine iskenderun 2. sulh ceza hakimliği tarafından enes kara'nın videolarına erişim engeli getirildi. günışığı gazetesindeki haber enes kara'nın nüfuzlu olduğu anlaşılan amcasının ricası üzerine kaldırıldı. bu sırada ak parti'nin amasya milletvekili m. levent karahocagil enes kara üzerinden cemaatlere ve müslümanlara vurma gayreti olduğunu belirterek bunların dış güçlerin ülke içerisindeki oyunları olduğunu söyledi. o sırada bbp mkyk üyesi ahmet namık akdoğan ''bir velet öldü diye cemaatleri mi kapatacağız'' sözlerinin tepki çekmesi üzerine sözlerinin ''latife'' olduğunu belirtti.

    14 ocak

    enes kara'nın annesi oğlu üzerinden kamuoyu algısı yürütüldüğünü, oğullarının acısını yaşayamadan itham edildiğini ve insafsızca davranıldığını söyledi. avukatları tarafından yapılan yazılı açıklamada olayın her yönüyle tetkik edileceği aktarıldı. hkp enes kara'nın babası hakkında suç duyurusunda bulundu. ismailağa cemaatinin hocalarından cübbeli ahmet hoca ise cemaat ve tarikat yurtlarının denetlenmesi gerektiğini, anne babalara görev düştüğünü belirtti. gazeteci barış terkoğlu ise elazığ'daki cemaatin siyasi bağlantıları olduğunu iddia etti.

    15 ocak

    aile ve sosyal hizmetler bakanı derya yanık olayla ilgili olarak sebep ve sonuçlar üzerinde düşünülmesi gerektiğini, enes kara'nın çok genç ve yetenekli biri olduğunu, aile içi iletişimi yetersiz bulduğunu söyledi.

    o sırada babası khk ile 4 yıldır hapiste bulunan bahadır odabaşı intihar etti.

    mehmet göktaş işsimli bir yazar enes kara'nın kendi canına kıyan bir katil olduğunu söyleyerek islami kesim'e korkmamasını telkin etti.

    tam böyle bir zamanda birden bire sezen aksu'nun şahane bir şey yaşamak şarkısında hz. adem ve hz. havva'ya hakaret içeren unsurlar olduğuna dikkat çekilerek bir anda ortalık karıştı. sezenaksuhaddinibil hashtag'iyle enes kara olayının bir anda gündemde ikinci sıraya düştüğü görüldü.

    16 ocak

    sezen aksu tartışması alıp başını giderken bir taraftan da izzet yıldızhan ve gülşen arasında sahnede giyim kuşam üzerine haberleri gündeme oturdu. cemal enginyurt enes kara'nın ölümünü dış güçlere bağlayan ak parti milletvekili karahocagil'e tepki göstererek bölücülükle suçlayıp hesap vereceklerini söyledi.

    17 ocak

    enes kara adına haber içeriği olarak bir şey üretilmedi. sezen aksu ve gülşen tartışması devam etti.

    18 ocak

    devlet bahçeli'den açıklama geldi. enes kara olayının kolektif bir saldırı haline geldiğini, istismar edildiğini, fakat intihara derinden üzüldüğünü belirtti. daha önce konuyla ilgili olarak ruh sağlığı kanun teklifi sunduklarını söyleyip malum intiharın ne ilk ne de son olacağını söyledi. intihar üzerinden fırsatçılık yapıldığını sonuçları değil sebepleri konuşmak gerektiğini ifade etti.

    19 ocak

    mecliste grubu bulunan siyasi parti liderlerinden en sert tepki iyi parti genel başkanı meral akşener'den geldi. erdoğan'a seslenen akşener ''cemaat ve tarikatların yurtlarını kapatın'' dedi. bu cemaat ve tarikat yurtlarının yeni 15 temmuz'lara sebebiyet vereceğini aktaran akşener geçen haftadan bugüne gençlerin yurt sorunlarının çözülmesine ilişkin yapmış oldukları çalışmayı grup toplantısı'nda sundu. toplantıda konuşma yapmak için çıkan gencin erasmus fotoğrafları yenişafak tarafından servis edildi.

    bu konuşmanın ardından risale-i nur cemaatinin sözcüsü konumundaki yeni asya'dan ardı ardına tepki geldi. meral akşener'in sözlerini yadırgadıklarını söylediler, cemaat ve yurtlarla uğraşmamasını tavsiye ettiler, bahçeli'nin doğru akşener'in yanlış yaptığını söylediler.

    haber görseli

    ali babacan ise cemaat ve vakıfların kapatılmasına karşı çıktı, haktan ve hukuktan bahsettiğini söyleyerek devlet bahçeli'nin sözlerine atıfta bulundu.

    izmir'de bir durağa enes kara'nın adı verildi.

    leman dergisi enes kara ve bahadır odabaşı'nın yüzlerini birleştiren çizimi kapak fotoğrafı olarak sundu.

    20 ocak

    enes kara ile ilgili son haber de basına servis edildi. tele 1'e bağlı gazeteci fırat yeşilçınar enes kara'nın babasına ulaştı. ayrıca cemaat evinden sorumlu kişi ile de görüştü. olayın ardından evin açık olduğu ve öğrencilerin kalmaya devam ettiği öğrenildi.

    spoiler

    kara, olaydan sonra telefonu alıp incelemişlerdi. bu kez gelip ikinci kez inceleme yapacaklarını söylediler. dedi.
    enes kara&#x;nın kaldığı cemaat evine dair de bazı bilgilere tele 1 ulaştı. cemaat evi, sorumlusu kişi ve cemaatte bulunan kişiler kara&#x;nın ölümünden sonra baba ile birlikte cenaze töreni ve defin işlemlerine katılmış. kara&#x;nın öldüğü cemaat evinin sorumlusu, enes eve geldiği ilk dönemde namaz kılmıyordu. ama sonrasında biraz da olsa maneviyatı artmıştı. son dönemde ise çok sessizdi dediği öğrenildi. bir başka bilgi ise cemaat evinin faaliyeti ile ilgili. olayın yaşandığı ev açık ve öğrenciler kalmaya devam ediyor.
    spoiler

    29 ocak

    72 kulüp'ten yurt ve barınma çağrısı geldi. enes kara olayı örnek gösterildi.

    ve son:

    bugün 30 ocak ve enes kara olayı medya gözüyle kapanmış, herkes tarafından unutulmuş görünüyor. insan hayatı 20 güne sığabiliyormuş demek ki

    edit: 29 mart editi; kendisinin instagram hesaplarını kapattığını biliyordum ama geçenlerde twitter sayfasını keşfettim. takip ettiği tek kişi o ölmeden önce son konuştuğu arkadaşı ve beğenilere baktığınızda hep umutsuz haberlerin olduğunu görüyoruz. maalesef bu haberlerin gençler üzerindeki tahribatının kimse farkında değil.

    30 mart enes kara'nın ölümü ile ilgili hkp'nin valilik, içişleri bakanlığı ve çeşitli kurumlarla ilgili yapmış olduğu suç duyurusu somut deliller olmadığı gerekçesi ile yargıtay tarafından kapatıldı.

    22 mayıs iktidara yakın medya tarafından enes kara'nın arkadaşıyla (dante ş.) olan konuşmaları servis edildi. enes'in ölmeden önce intihar edeceği yere kadar paylaştığı ortaya çıktı. d. şerbeci dosyadan takipsizlik aldı fakat avukat yeni bir dava daha açacak bildiğim kadarıyla. fırat yeşilçınar ailesi ve ailenin avukatı ile görüşmelerinde olayı doğruladı.

    20 haziran son editi: kendisinin facebook hesabı halen aktif. sadece yazık olmuş diyebiliyorum. çok yazık

  • bu hükümet bugün cemaatleri yok edeceğiz diye bir açıklama yapsa tüm cemaatler birleşir kendilerine yeni bir iktidar bulurlar. o gelecek yeni iktidar da bunları yaşatma garantisini seve seve sunar. bu bir kısır döngü. bize bir atatürk lazım.

  • unutmak bizim genimizde var. neler unutulmadı ki;

  • 10 mart

    doğu perinçek'in silivri çıkışı yaptığı konuşma; "kınından çıkmış kılıç gibiyiz. cemaatlerin tarikatların kökünü kazıyacağız."

    seafoodplus.info?v=p8p_nf_2-gw

    16 ocak

    cübbeli ahmet türkiye'nin nabzı özel programı; "derin devlet vardır, olmalıdır. derin devlette din iman yoktur. derin devletin içerisine girip kontrol etmediği en ufak bir cemaat ya da tarikat yoktur."

    seafoodplus.info&#x;?cxt=hhwwjic5tbehsz8paaaa

    tüm cemaatler, tarikatler ve hatta camiler; cübbeli'nin deyimiyle dini imanı olmayan derin devletin operasyon sahasına dönmüştür bu süreçte. yurtlarda çocukları kim yaktı. devlet kurumlarının işi her ideoloji ve inançtan bireylerin huzur ve güvenle yaşayacakları politika ve standartları geliştirmek, bunları denetlemek olmalıyken, siyah gözlüklüler; yozlaşıyı, katliamı, tecavüzü mümkün kılacak altyapıyı mı dizayn ediyor. tüm bunları yaparken isim isim sorumluları nasıl erişilmez kılıyor. somut suçlular gizlenirken soyut olgular üzerinden toplum hizaya getiriliyor. kin ve düşmanlık motivasyonlu bu operasyon alanı içerisinde yaşamak zorunda bırakılan bu çocukların moral ve psikolojik açıdan ezilmesi, travmalı bir hayata sürüklenmesi, kendi öz anne babasıyla iletişiminin kesilmesi, onların zayıf, aciz, geri kafalı figürler olduğunu düşünmesi, onlara karşı nefret beslemesi kaçınılmaz olan. istenilen tam olarak bu mu? z jenerasyonu umutları bu mu? şurada da açıkça nefret suçu işlenerek kendi ailesine, annesine, ninesine, babasına düşmanlaştırılan bu çocukları kıskaca alan militan zihniyet, inançları doğrultusunda yaşayan ailelerin, çocukların, milyonların hayatlarına kastetmektedir.

    akp&#x;nin rehin aldığı cemaatler, tarikatlar

  • bahadır odabaşı nın bırakın unutulmayı hatıra bile getirilmediği, haberinin yapılmadığı bir ülkede enes kara nın ölümünün 20 günde unutulması mı garip geldi gerçekten!? ki enes kara nın intiharı da unutulmayacak. bu çocuk üzerinden kendi emellerini, düşüncelerini parlatmak isteyenler yeri ve zamanı geldiğinde hep bu olayı hatırlatacak ve kullanacak. yaşarken yüzüne bakmayacakları bir insanı sırf öldüğü ve kendilerine argüman sağladığı için severmiş, merhamet edermiş gibi yapacaklar.

ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.

Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar

Cumhuriyet’te dün, “ÇOCUKLARIMIZ ELDEN GİDİYOR” başlıklı bir haber vardı. Anlatılan, üç gündür kayıp Abdulbaki Dakak isimli 12 yaşında bir çocuğun, Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde, ailesinin zoruyla gönderildiği kaçak Kuran kursunun çok yakınındaki ahırda asılı halde bulunduğu haberiydi. 

Gazete haklı olarak Elazığ’daki Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2. Sınıf öğrencisi Enes Kara’nın, kaldığı Nur cemaatine ait yurtta 11 Ocak günü intihar etmesi olayını da anımsatmak gereğini duymuş ve başlıktaki “Çocuklarımız elden gidiyor” hükmünü buna dayanarak koymuştu.

Konuyu bugün ele almaya zorlayan sebep ise “Elden giden sadece çocuklar mı” sorusu.

Türkiye’de eğitim, ta yılının 5 Ağustos günü Reşat Şemsettin Sirer’in, ardından da Tahsin Banguoğlu’nun Milli Eğitim Bakanlığı’na getirilmesiyle gerileme dönemine girmişti. 

O tarihten bugüne kadar Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki bürokratlar arasında adı hiç söylenmeyen keskin bir mücadele sürüp gelmektedir. Bu bürokratlardan bir kısmı, eğitimin Atatürk ilkelerine dayalı bir anlayışla yapılması, karşıt anlayıştakiler ise “din” ve “ezber” ağırlıklı bir anlayışla sürdürülmesi için kavga verirler. Arada Prof. Dr. Turhan Feyzioğlu, Mustafa Üstündağ, Turhan Tayan gibi bakanlar ve Tayan’ın müsteşarı merhum Bener Cordan gibi bürokratlar Atatürkçü çizginin savunucusu olmuşlar ancak bakanlıktaki gerici enfeksiyonun kaynağını hiçbir zaman kurutamamışlardır. 

Nitekim bu kaynak, yeri gelince eğitimle ilgili yönetmeliklerde bir virgülün yerini değiştirerek, yeri gelince Talim Terbiye Kurulu’nu ele geçirerek, kısaca her fırsatta bir adım ileri giderek eğitim sistemimizi, 3 Mart tarihli Öğretim Birliği (Tevhidi Tedrisat) Yasası’nın koyduğu esas ve ilkelerden saptırmayı başarmışlardır.

Bugün Milli Eğitim Bakanlığı’na getirilen Prof. Dr. Yusuf Tekin de bakanlıktaki muhafazakâr bürokratlar kadrosundan gelen ve eğitimi dinselleştirme çabasıyla en fazla dikkati çekenlerden biridir. 

İki önceki Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından bakanlıktaki görevinden alınma sebebi de -bildiğime göre- Selçuk’un Tekin’i eğitim sisteminin geleceği için “tehlikeli” görmesidir.

Tekin AKP iktidarının -daha doğrusu Tayyip Erdoğan’ın- pek makbul gördüğü bürokratlardan biri olduğunu, bakan olmadan önce göstermiş biridir. Bunun kanıtı, Ankara’da Hacı Bayram Veli Üniversitesi rektörlüğüne getirilmesine profesörlükteki kıdemi yetmeyince yasanın değiştirilmesi, kıdem koşulunun üç yıldan bir yıla indirilmesi ve ardından rektör olarak tayin edilmesidir. 

O nedenle diyebiliriz ki Tekin’in Milli Eğitim Bakanlığı’na getirilmesi onun, “misyonunu (!) tamamlamasına” olanak sağlamak amacına yöneliktir.

Neyse ki Yusuf Tekin, öğretim yılının bittiği günlerde Milli Eğitim’in başına geçti. O nedenle getireceği değişiklikleri tam olarak daha birkaç ay göremeyebiliriz. 

Bekleyelim bakalım, “elden giden” sadece çocuklarımız mı yoksa laik Cumhuriyetin elimizde kalan son parçaları da mı gidecek, hep birlikte tanık oluruz.


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bir inat uğruna Haziran

Sırf çocuklar mı?17 Haziran

Muhasebe10 Haziran



nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir