erdinç ecevit yıldız / Erdinç Ecevit Yıldız - Wikipedia

Erdinç Ecevit Yıldız

erdinç ecevit yıldız

Erdinç Ecevit Yıldız

Turkish singer

Musical artist

Erdinç Ecevit Yıldız is a Turkish-Dutch musician best known as vocalist and bağlama player for Anatolian rock band Altin Gün.

Biography[edit]

According to Altin Gün bandmate Daniel Smienk, Erdinç was born in the Netherlands to Turkish parents.[1]

Music career[edit]

In , Erdinç responded to an ad posted on Facebook by Jasper Verhulst who was seeking to form a psychedelicTurkish folk band which would soon become known as Altin Gün. Erdinç was recruited to the band as one of two lead vocalists of Turkish origin - the other being Merve Daşdemir.[2]

The band has released four studio albums since their debut album in In , their second album, Gece was nominated for the 62nd Annual Grammy Awards () in the Best World Music Album category.[3][4] Together they have made multiple tours of Europe and North America and have performed at Coachella. Their fifth studio album will be released in March [5]

At a show in Ontario, Erdinç performed with broken ribs after suffering a frisbee accident.[6]

References[edit]

Altın Gün (meaning Golden Day in Turkish[1]) is a Turkish psychedelic rock, also known as Anatolian rock, band from Amsterdam, Netherlands. It was founded by bassist Jasper Verhulst in when he posted an ad on Facebook looking for Turkish musicians.[1][2][3][4] Their style has been described as "psychedelic" with a "dirty blend of funk rhythms, wah-wah guitars and analogue organs".[5] Altın Gün also performs psychedelic rock covers of Turkish folk music.[1] Both the band's vocalists, Merve Daşdemir and Erdinç Ecevit Yıldız, are of Turkish origin, while the other four members are Dutch.[1]

Dutch Anatolian rock band

Their debut album was On, released in [6] In , they released Gece which was nominated for the 62nd Annual Grammy Awards () in the Best World Music Album category.[7][8] The band's first American tour commenced in mid [9] In , they released Yol which introduced synth-pop elements in combination with their traditional sound.[10][11] Their latest album Aşk released on March 31, [12]

The band was also featured in the sountrack of the video game Star Wars Jedi: Survivor (). They released three tracks under the name of "Altin Lazer Blaster".[13]

’lerin Türkiye psikedelik müzik akımının son yıllardaki popülaritesi aşikâr. Öyle ki, bu durum birçok müzisyene ve gruba hâlâ ilham vermeye devam ediyor. Son yıllarda hem farklı yorumları hem de kimi prodüksiyonlarda sample olarak kullanılmalarıyla karşımıza yeniden çıkan dönem parçaları, şimdi de Hollandalı grup Altın Gün’ün dokunuşlarıyla modern ama ruhunu kaybetmeyen bir hal alıyor. Merve Daşdemir ve Erdinç Ecevit Yıldız’ın Jacco Gardner’ın grubuyla güçlerini birleştirdiği projeleri Altın Gün, çoktan Avrupa dinleyicisinin gözdesi olmayı başardı. Önümüzdeki kasım ayında efsanevi müzisyen Ahmet Fakroun’la birlikte Le Guess Who? festivalinde sahne alacak grubun vokalistlerinden Merve Daşdemir’e Altın Gün’e dair merak ettiklerimizi sorduk.

“BENİM İÇİN YABANCI BİR DİNLEYİCİ KİTLESİNE TÜRKÇE ŞARKILAR SÖYLEMEK BİR YANDAN EĞLENCELİ BİR YANDAN GURUR VERİCİ. KİMSE NE SÖYLEDİĞİMİ ANLAMIYOR AMA HERKES BİR ŞEKİLDE EŞLİK ETMEYE ÇALIŞIYOR. BU DA MÜZİĞİN EVRENSELLİĞİ VE GÜZELLİĞİ.”

Ekibin bir kısmını Jacco Gardner’la birlikte çalmalarından dolayı tanıyoruz. Senin ve Erdinç’in (Ecevit Yıldız) gruba katılması nasıl oldu? Altın Gün ismi kimden çıktı? 

Basçı Jasper Verhulst bu projenin fikir babası. Jacco’yla ortak bir arkadaşımız aracılığıyla Facebook’ta Jasper’in ilanını gördüm ve iletişime geçtik. Erdinç’le de aynı şekilde yine Facebook’tan buluştuk. Projenin ismini bulan da Jasper. Google translate’e “gold day” yazmış ve Türkçeye çevirmiş. Bana ilk “Bu isim olur mu?” diye sorduğunda ben, bizdeki “altın günü” konseptini biliyor sandım, meğer bilmiyormuş. Komik bir tesadüf oldu ve böylece Altın Gün isminde karar kıldık.

Hem Türkiye’de hem de dünyada plak koleksiyonu yapan sayısız kişinin oldukça ilgi gösterdiği ve hatta son yıllarda popüler olan Türkiye psikedelik kayıtlarından ilham alarak birçok parçayı yeniden yorumluyorsunuz. Grubun kuruluş aşamasında ilk üzerinde çalıştığınız şarkılar nelerdi? Sizi bu derece heyecanlandıran öncelikli kayıtlar hangileri oldu? 

Kuruluş aşamasında setimiz neredeyse hazırdı. Zaman geçtikçe de ekleyerek çoğalttık. Zafer Dilek, Özdemir Erdoğan, Neşe Karaböcek, 3 Hürel, Barış Manço, Selda gibi sanatçılardan ve gruplardan seçtiğimiz şarkılarla başladık ve açıkçası ilk birlikte çalmaya başladığımız andan itibaren de bu heyecanımız pek dinmedi.

Bu dönemden müziklerin günümüzdeki popülerliğini bir müzisyen olarak nasıl yorumluyorsun?

Bu sorunun birçok cevabı olabilir. Dönem dönem bazı akımlar geri gelerek yeni bir trend oluşturabiliyor. Bunun sebebi dinleyicilerin geçmişte yaratılmış eserleri kendi içlerinde romantikleştirmeleri olabilir veya nostaljik anlatımlara ve ezgilere duydukları özlem olabilir. Repertuvarımızdaki şarkılar Türkiye’de klasikleşmiş ve birçok kişinin bildiği eserler. Dolayısıyla bir bakıma her dönem popüler olduklarını düşünüyorum. Avrupa’ya gelince, bu tür egzotik sound’ları çekici bulan büyük bir niş kitle var. Özellikle son yıllarda yükselişte olan bir trend diyebiliriz.

İtalya’da gerçekleşen Beaches Brew festivalinde ’lar, ’ler ve ’lerden birçok kaydı nefis bir şekilde yorumlayarak oldukça enerjik bir performans sergilediniz. Çalacağınız parçaları neye göre seçiyorsunuz? İlerleyen zamanlarda sizin kendi parçalarınızı da dinleyecek miyiz? 

Çalacağımız şarkıları seçerken “ne kadar kendi dinamiklerimize uyar, ne kadar kendi içimizde özgünleştirebiliriz”e bakıyoruz. Şu an albüm kaydediyoruz, yine birtakım klasikleşmiş eserleri veya daha az bilinen eserleri kendimize göre yorumluyor, Altın Gün’leştiriyoruz. Kendi parçalarımızı ilerleyen dönemlerde ekleyebiliriz ancak henüz planlanmış bir şey yok.

Son birkaç aydır Avrupa’nın birçok şehrinde konserler verdiniz. Konserlerde tepkiler nasıl oldu? Senin için eski dönemlerden Türkçe şarkıları Türkiye dışındaki izleyici karşısında yorumlamak nasıl bir duygu? 

Hollanda dışında Portekiz, İtalya, İsviçre ve Almanya’da konserlerimiz oldu. Gittiğimiz her yerde çok pozitif geri dönüşler aldık. Hem dinleyenlerden, hem birlikte sahne aldığımız gruplardan&#; Her konserde mutlaka Türkiye’den birkaç dinleyiciye de denk geldik ve bu şarkıları çalıyor olmamız onların da çok hoşuna gitti.

Benim için yabancı bir dinleyici kitlesine Türkçe şarkılar söylemek bir yandan eğlenceli bir yandan gurur verici. Kimse ne söylediğimi anlamıyor ama herkes bir şekilde eşlik etmeye çalışıyor. Bu da müziğin evrenselliği ve güzelliği. Müzikleriyle büyüdüğüm sanatçıların şarkılarını yorumlayarak, onlara bu şekilde takdirlerimi sunabilmek ve yeni nesillere bu müzikleri duyurabilmek çok güzel bir his.

Röportajın tamamını okumak için buraya tıklayarak Bant Mag. No&#;e ulaşabilirsiniz.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir