ergenekon olayı nedir / Ergenekon nedir - Son Dakika Haberleri

Ergenekon Olayı Nedir

ergenekon olayı nedir

kaynağı değiştir]

"Ergenekon" kavramı, ilk olarak Can Dündar ve Celal Kazdağlı'nın, Show TV'de yaptığı 40 Dakika adlı programın devletin içindeki yasadışı yapılanmaların tartışıldığı 7 Ocak tarihli bölümünde dile getirilmiştir. Programın konuklarından Erol Mütercimler, Ergenekon'u 12 Mart döneminde işkenceli sorguların yapıldığı Ziverbey Köşkü'nün komutanı olarak tanınan ve yılında bir Dev-Sol militanı tarafından öldürülen emekli Tümgeneral Memduh Ünlütürk'ten duyduğunu Ergenekon'un içerisinde subaylar, emniyetçiler, profesörler, gazeteciler, işadamlarının olduğu; çeteler olarak tanımlanan küçük birimlerin Ergenekon'un içindeki birer parça olduğunu iddia etmiştir.[2][10][11]

Tuncay Güney'in gözaltısı[değiştir kaynağı değiştir]

Millî İstihbarat Teşkilatı'nın açıklamasına göre; MİT, Ergenekon'u ilk olarak 3 Temmuz 'deki bir ihbar ile öğreniyor. Elinde 6 adet CD bulunan ve kendini polis olarak tanıtan bir kişinin yazdığı 2 sayfalık mektupta Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde faaliyet gösteren Ergenekon örgütlenmesinden söz ediliyordu.[32][33] MİT, kendi açıklamasına göre "devleti/rejimi hedef alan bir grubun kendi çıkarları çerçevesinde organize olma çabalarını içerdiği izlenimi edinilmesi, bu bilgilerin müsteşarlığımıza farklı kanallardan gelmesi ve birbirlerini büyük ölçüdü teyit eder olması nedeniyle" elde ettiği bilgileri bir kitapçığa dönüştürüp 10 Temmuz tarihinde Genelkurmay Başkanlığı'na iletti. Daha sonra 19 Kasım tarihinde Başbakanlık'a gönderdi.[32][34] MİT'in Ergenekon hakkındaki bir diğer bilgi notu ise 19 Ocak 'da Başbakanlık'a, 26 Mayıs tarihinde de Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı'na iletildi.[35] Bu arada 27 Mart 'de de "İşçi Partisi/Karargâh Evleri" başlıklı dokümana ulaşan MİT belgeyi devlet içindeki Ergenekon örgütlenmesinin delili olarak ciddiye alınacak nitelikte buldu ve Genelkurmay'a iletti.[32]

Ayrıca MİT hazırladığı raporda, 1 Nisan 'de Aydınlık'ta[36] ve 12 Mayıs 'de Aksiyon'da yayınlanan haberler ve, Yeni Şafak'ta Taha Kıvanç müstear adıyla yazan Fehmi Koru'nun 30 Nisan ve 1 Mayıs tarihli köşe yazılarında "Ergenekon" isimli bir oluşum hakkında dikkati çeker mahiyette haberlere yer verildiğini belirtiyor.[34][37] Gazeteci Fehmi Koru 30 Nisan ve 1 Mayıs 'de Yeni Şafak'taki köşesinde; eline geçen 24 sayfalık Ergenekon: Analiz Yeniden Yapılanma, Yönetim ve Geliştirme Projesi başlıklı bir belgeden söz etmişti. 29 Ekim tarihli olan ve "Bu çalışmanın amacı; Atatürk ilkeleri doğrultusunda biçimlendirilmiş, Kemalizm'in tek gerçek ve içtenlikli koruyucusu Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren Ergenekon'un reorganizasyonuna katkıda bulunabilmektedir" diye başlayan bu belgede yeniden kurulması talep edilen Ergenekon adındaki bir gizli birimden bahsedilmektedir.[38][39][40][41] Fehmi Koru'ya en büyük tepki İşçi Partisi'nin yayın organı Aydınlık'tan gelmiştir. Hikmet Çiçek, 6 Mayıs 'de Aydınlık'ta yazdığı yazısında "CIA, SüperNATO ve MİT şeflerinin işbirliğiyle Orduyu yıpratma kampanyası her alanda sürdürülüyor. Psikolojik savaşta sözde dosyalar ve raporlar imal ediliyor. 'Ergenekon' hikâyeleri de bu tertibin bir parçası." diyerek Koru'ya tepki göstermiştir.[42][43] Fehmi Koru'nun yazısından 11 gün sonra 12 Mayıs 'de Aksiyon dergisi Ergenekon belgesini kapak konusu yaptı. Gülen hareketinin yayın organı olan Aksiyon'da yer alan Harun Odabaşı'nın "Sivil Ergenekon" başlıklı haberinde Ergenekon oluşumu 28 Şubat süreci'nin mimarı olarak tanıtılmıştır. Yazıda Can Dündar'ın, Ergenekon'un asıl unsurlarına hiç dokunmadığı ve örgütü ülkücülerin kurduğu bir mekanizma olarak göstererek olayı geçiştirdiği iddia edilmiştir.[41][44]

29 Mart 'de Nokta dergisi eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek'e ait olduğunu ileri sürdüğü günlükleri yayınladı.[45][46] Dergi, dönemin kuvvet komutanlarının AK Parti hükûmetinin izlediği politikalardan rahatsız olduğunu ve yıllarında Şener Eruygur liderliğinde Sarıkız, Ayışığı ve Yakamoz kod adlı darbe planları hazırladıklarını ancak dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün muhalefeti ile darbenin gerçekleşmediği iddia ediyordu. Örnek, Nokta'nın haberini komutanlığı döneminde hiçbir zaman günlük tutmadığını söyleyerek yalanladı.[47] Haber üzerine 13 Nisan ’de Nokta dergisinin binası askeri mahkeme kararıyla basıldı.[48] Yapılan aramalarda derginin bilgisayarlarına el konuldu ve dergi hakkında çeşitli soruşturmalar açıldı. Bu olaylardan sonra Nokta dergisi, imtiyaz sahibi tarafından kapatıldı.[49] Özden Örnek, günlükleri, günlükleri yayınlayan Nokta dergisi genel yayın yönetmeni Alper Görmüş aleyhine iftira ve hakaret davası açtı. Alper Görmüş, Örnek'in açtığı davadan beraat etti ancak mahkeme, Alper Görmüş'ün teklifine rağmen, soruşturmanın darbe iddialarının araştırılması yönünde genişlemesini reddetti.[50] Yine MİT'in açıklamasına göre; MİT'e 17 Nisan 'de kendini subay olarak tanıtan bir kişi tarafından bir mektup daha gönderildi. MİT'in resmi yazısına göre mektubun ekinde yer alan CD içindeki dokümanların, "Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek tarafından Donanma Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'na getirilen Tümamiral Özer Karabulut'un bilgisayarından alındığı iddiasında bulunulmuştu" ve belgelerle ilgi herhangi bir işlem yapılmadan 24 Mayıs tarihinde Başbakanlığa iletildi. Söz konusu dokümanlar, "Darbe Günlükleri"ydi.[32][51]

Ümraniye'deki el bombaları[değiştir kaynağı değiştir]

Kararın bozulması[değiştir

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir