erkek çocuğun zekası anneden mi gelir / Çocuklar zeka genini kimden alıyor?

Erkek Çocuğun Zekası Anneden Mi Gelir

erkek çocuğun zekası anneden mi gelir

Zeka; hepimizin doğuştan sahip olduğu, kalıtımla kuşaktan kuşağa geçen, sinir sisteminin işlevlerini kapsayan; deneyim, öğrenme ve çevre etkisiyle de şekillenen bir bileşim olarak tanımlayabiliriz.

Zeka genlerinin anneden geçtiğiyle alakalı çeşitli yorumlar veya paylaşımlar görmüşsünüzdür.

Peki bu yorumlar gerçeği yansıtıyor mu?

Okuldaki fen ve biyoloji derslerinden hepimizin hatırlayacağı üzere çok temel bir bilgi ile başlayalım; annedeki X kromozomlarından biri, babadan da X ya da Y kromozomu çocuğa geçer. Babadan geçen kromozoma göre çocuğun cinsiyeti belirlenir; X geçtiyse çocuk XX (kız), Y geçtiyse çocuk XY (erkek) olur.

Kromozomlar genetik kodlarımızdır. Farkında olmadan vücudumuzda gerçekleşen birçok kimyasal reaksiyondan, dış görünüşümüzü etkileyen pek çok fiziksel özelliğe kadar bizi biz yapan özelliklerin tümü kromozomlarımız aracılığı ile aktarılır.

Peki

buy kamagra mg

, saç rengimizden, ayak ölçümüze hatta karakterimize etki eden genler, sıra zekamıza geldiğinde nasıl etki ediyor?

İnsan genomu, tamamen çözülmese de pek çok genin işlevi tanımlanmıştır. Zeka kavramı da henüz tüm detayları ile netleştirilmese bile genetiğin bu konuda önemli bir faktör olduğu yadsınamaz bir gerçek. Zeka kavramının net olarak ifade edilemediği göz önüne alınırsa aslında, zekanın anneden mi ya da babadan mı geçtiği sorusu daha da karmaşık bir hale geliyor.

Yapılan Araştırmalar

İngiltere de Biobank verileri  kullanılarak yapılan bir araştırmada,  &#;den fazla kişiden gelen DNA varyantlarını karşılaştırmalı olarak incelemişler. Yapılan analizde genin entelektüel yeteneklerle ilgili olduğu, insan genomunda da bölgenin düşünme becerileri ile bağlantılı olduğu tespit edilmiş.

Bu genlerin bazılarının da “daha uzun yaşam” gibi farklı biyolojik süreçlerde yer aldığı da belirtilmiş. Araştırma ekibi, bir grup farklı insanın DNA&#;sını analiz ettiklerinde, bu insanlar arasındaki zeka farklılıklarının yalnızca yüzde 7&#;sini tahmin edebildi. Yani bir insanın genetik yapısından zekasını tahmin etmek, hala oldukça zor kabul edilmektedir.

Yapılan araştırmada, insanlar arasındaki  genel zekadaki değişimin yüzde 50 ila 80&#;inin insanlar arasındaki genetiğe bağlı olduğu düşünülüyor. Ancak bununla birlikte çevresel faktörler de oldukça önemli bir rol oynamakta. Örneğin; iyi beslenmiş, daha güvenli ve teşvik edici ortamlarda büyümüş çocukların, IQ testlerinde daha iyi puan aldığı görülmüş.

Bir kişinin genetik potansiyelle gelen zekası çocuklukta geçirdiği bir hastalık nedeniyle etkisiz kalabilir veya genetik olarak dezavantajlı diyebileceğimiz bireyler, bilişsel yeteneklerini geliştirerek “zeki” sınıfına girebilir. İnsanların genetik yapılarının %99,5 oranında ortak olduğu gerçeğine dayanarak genlerin bir etkisi olduğu ancak sonuca tamamen etki etmediğini ifade edebiliriz. Bununla birlikte zeka testlerinin daha çok okulda öğrenilen bilgi ve yetenekleri ölçtüğü göz önüne alınırsa burada kişinin zekasından çok testlerdeki başarısının ölçüldüğü de söylenebilir.

İnsan genetik yapısı tamamen deşifre olmadan, zekanın anne veya babadan geçtiğini saptamak, şuan için pek mümkün görünmüyor.

Fakat şunu da rahatça söyleyebiliriz;

Zeka gelişiminde annenin rolü, çoğunlukla babadan daha büyük oluyor. Genetik olarak değilse de, eğitim ve öğretim bakımından…

Kaynaklar;

seafoodplus.info Molecular Psychiatry

seafoodplus.info

Arşiv Bağlantısı

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.

Soruyu Soranın Seçtiği Cevap

Orijinal Soru: Doğumumdan itibaren genlerle verilen zeka ile mi yetinmek zorundayım?

Otörler, zekanın genetik anlamda - potansiyel olarak anne ve babanın ortalamasıdır diye tanımlamakta. Ancak bu, gelişimi için özel çaba sarfedilmemiş, potansiyel olarak yapılmış bir tanımdır. Oysa biliyoruz ki, prenatal dönemde annenin yaşadıklarının embriyo üzerine etkisi kaçınılmazdır. Bu bile zekayı bireyden bireye değiştirecek bir faktör. Epigenetik, yaşam koşullarının gen ekspresyonunu ON ya da OFF olarak değiştirdiği için, sahip olunan genetik mirastan çok, bireyin yaşamla kurduğu etkileşim bütün olarak daha belirleyici role sahiptir. Olumsuz genlerle doğduğu teorik olarak düşünülen birey, çok iyi yaşam koşullarında iyi bir yaşam sürebileceği gibi, güçlü gen yapısı ile doğduğu teorik olarak düşünülen bir birey, olumsuz yaşam koşulları nedeniyle olumsuz bir yaşam sürebilir. (Bu da bireyden bireye değişir. Burada OLASILIK ARTAR anlamında ifade ediyoruz).

Kişinin zihinsel gelişim için özel eğitim alıyor olması, kişisel olarak çaba gösteriyor olması, genetik mirastan çok daha önemli. Biliyoruz ki, beynin plastisite özelliği, her an sürekli olarak DEĞİŞİYOR olması nedeniyle bu anlamda sınırlandırılmış olarak görülmemeli. Kendi mesleği gereği sürekli yapmaktan dolayı, diğer insanlara göre çok zor hesapları - işleri kolayca yapan bireylerin durumu da buna bir örnektir. Kimse bunu deha olduğu için yapabiliyor değil. Yeterli nöral yolakları oluşturacak kadar çaba gösterdiğimizde artık beyin daha hızlı ve öğrenmiş olarak gerçekleştirecektir spesifik çaba gösterdiğimiz konuyu.

Öğrenilmiş çaresizlik, konuları bilemeyeceğimize dair kanı o kadar güçlü yapılandırıyor ki bizi, bunun etkisinde yetişkinliğe ulaşıyoruz. Herkes böyle düşündüğü için düşünce anlamında bir NORM gibi görülüyor. Bunun farkındalığına mümkün olduğu kadar erken varıp, yapamayacaklarına ikna olmak yerine, yapabileceklerine odaklanıp bunun için FAALİYETE GEÇMEK gerekir.

Düşünce ile yapılabileceklerin bir sınırının olup olmadığı bile belli değil iken, genetik faktörüne bağlı sınırlılık düşüncesini beslememek gerekir. Eğer biyolojik gereksinimlerimize uygun bir yaşam dizayn etmek için elimizden geleni yaparsak (ekstra olarak gelişim çağında -BİREY- eğitimi alabilecek bir bakımverene sahip isek), bir konuda uzmanlaşma çabası çok daha rahat ve plastisite aracılığı ile verimli bir nöral aktivite elde ederiz.

1, görüntülenme

Bu cevap, soru sahibi tarafından en iyi cevap seçilmiştir. Ancak bu, cevabın doğru olduğunu garanti etmez.

Zekâ genetik olarak aktarılır.

Bunun nedeni, anne ve babadan gelen genlerin crossing over denen, oyun kartlarının karilmasi gibi bir işlemle çocuğu oluşturması dir. Bu yöntemle anne ve Baba nin zekasının ortalaması olur çocuk yaklaşık olarak. Otörler bu şekilde açıklıyor. Ve her yeni nesilde (zekayı tam olarak olcmedigi bilinse de), iq nun arttığı bilinmekte epigenetigin de etkisiyle.

Ancak yine de anne babanin ortalaması durumu potansiyele dair bir kombinasyon şekli. Kişi çaba ile anne ve babasının çok ötesine geçebilir ya da onlara yaklasamayabilir. Rnalar in sonradan edinilen özellikleri taşıdığı konusu da bu zeka nin genetik aktarımında soru işaretleri doğurmakta.

Zeki insanlar soylarını devam ettiremediği bir senaryo düşünürsek, teorik olarak zeki olmayan kişilerin ortalamaları olacaktır yeni nesiller. Ancak entropi ve kişisel bir sürü nedenle bu mutlak olarak işlemez. Zekâ seviyesi yüksek insanlar hem evrimsel hem entropik hem de bireysel nedenlerle bu şartlarda da oluşur.

Asıl sorun, içinde bulunduğumuz sosyal işleyişin mantık rasyonalite analiz gibi zihinsel süreçlere ihtiyaç duyulmayan bur yapıda olması. Herşeyin otomatiklesmesi ve siradanlasmasi, homosaoiens in yapısıyla uyumlu değil kesinlikle. Çoktan 5 duyu dışındaki duyularımızı unuttuk. Oysa onlar doğada hayatta kalmamızı sağlıyordu.

Bireysel olarak iyi yağlardan zengin beslenmek, sedanteryaşamdan uzak kalmak, yeni şeyler öğrenme kavrama çabası içinde olmak, insanî ahlakî ve vicdanî bir görevdir.

3, görüntülenme

Orijinal Soru: Bir insanın genetik olarak diğer insanlardan zeki olma olasılığı var mıdır ?

Bilim insanları yüz yıldan fazla bir süredir bu sorunun cevabını araştırıyorlardı, cevap ise açık: İnsanların zekâ testlerinde elde ettikleri skorların farklılığı önemli oranda genetik farklılığın bir sonucu.

Gelin bunu biraz daha açalım. Herhangi birisinin zekâsı; örneğin, çocuklukta yaşanan bir hastalıktan kaynaklı genetik potansiyelini kaybedebilir. Burada genetik ile; DNA aracılığıyla bir nesilden bir sonraki nesile geçen farklılıkları kastediyoruz.  Fakat, hepimizde de 3 milyar DNA bazımızın %'i ortaktır, bu yüzden yalnızca 15 milyon DNA farklılığı bizi genetik olarak diğer insanlardan ayırır. Ve hatırlatmakta fayda var ki; zekâ testleri; bilişsel yeti ve okullarda kazanılan bilginin çok çeşitli ölçümlerini içerir. Zekâ, daha uygun bir ifadeyle genel bilişsel yeti, bir kişinin çok çeşitli testlerdeki performansının yansımasıdır.

Genler azımsanmayacak farklılıklar oluşturur ancak hikâyenin tamamı bu değildir. Genler; insanlar arasındaki bütün zekâ farklılıklarının neredeyse yarısından sorumludur, dolayısıyla diğer yarısı genetik farklılıklardan değil, çevresel etmenlerden etkilenir. Bu %50'lik tahmin ise ikiz çocuk, evlat edinilen çocuk ve DNA çalışmalarının bir sonucudur. Evlat edinilen çocuklar ile evlat edinen ebeveynlerin zekâsal düzeyde birbirine benzemediklerini biliyoruz.

New York Üniversitesi'nden Richard Lewontin, genetik ve çevresel etmenlere ek olarak, hücresel süreçlerdeki rastgeleliğin de akılda tutulması gerektiğini vurguluyor:

Beyin gelişiminin günümüzdeki önde gelen kuramı olan seçilim kuramı, gelişim sırasında rastgele büyüme ile sinirlerin rastgele bağlantılar kurduğunu söyler. Sinirsel gelişim sırasında, dışsal bilgiler tarafından güçlendirilen bağlantılar kalıcılaştırılırken, diğerleri bozulur ve yiter. Ama bağlantılar, deneyim ile kalıcılaşmadan önce rastgele biçimde oluşacaklardır. Bu tür bir sinirsel gelişim, biyolojik ve anatomik olarak doğal olan, ancak genetik ya da çevresel olmayan anlama yetisi farklılıklarına yol açabilecektir. ()

Büyümenin gerçekleştiği çevreyi belirlemeden, “Hangi genotip en iyi büyümeyi sağladı?” sorusunu sormak olanaksızdır. (…) Belirli bir genotipe sahip organizmaların fenotipini, çevrenin fonksiyonu olarak veren grafiklere “reaksiyon normları” denir. (…) Bir genotip, gelişimin eşsiz bir ürününü belirlemez; farklı çevrelerde farklı gelişim ürünleri örüntüsü veren bir reaksiyon normunu belirler.

Bir organizmanın ontogenisinin;

1. Taşıdığı genler arasındaki benzersiz etkileşimlerin,

2. Yaşamı boyunca içinden geçmekte olduğu dışsal çevrelerin zamansal sırasının,

3. Bireysel hücrelerdeki moleküler etkileşimlerin rastlantısal olaylarının bir sonucu olduğunu gösteren büyük bir kanıt birikimi vardır. (…) Bir organizmanın nasıl biçimlendiğinin doğru bir izahına dahil edilmesi gereken, işte bu etkileşimlerdir.

- Richard Lewontin (Üçlü Sarmal)

Artık araştırmacılar zekâya katkıda bulunan genleri arıyorlar. Birkaç yıl önce, oldukça fazla belkide binlerce genin küçük etkisinin olduğunu öğrenmiştik. Yüzbinlerce birey üzerine yapılan güncel çalışmalar ise; insanlar arasındaki zekâsal farklılıkların %5'inin genlerle açıklanabileceğini ortaya koyuyor. Bu iyi bir başlangıç, fakat %50 tahmininden hala çok uzak.

Bir başka ilginç bulgu ise; zekâ ölçümlerindeki genetik etkinin bebeklikte %20 iken, çocuklukta %40 ve yetişkinlikte %60'a kadar çıktığını gösteriyor. Bu durumun muhtemel bir açıklaması; çocukların genetik eğilimlerini tamamen geliştirmede deneyimler arıyor olması olabilir.

DNA'dan kaynaklanan bilişsel potansiyeli öngörme yetisi mükemmel bir fayda sağlayacaktır. Böylelikle; bilim insanları, gen, zekâ, beyin ve aklı birbirine bağlayan gelişim yollarının bir haritasını çıkarmayı deneyebilirler. Pratik sonuçları açısından bakarsak; Down Sendromu gibi zihinsel engelliliğe sebep olan kromozomal ve tek genle alakalı hastalıkların olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla, zihinsel engelin ortaya çıkmasına katkı sağlayan diğer genlere dair bulgular bu bilişsel zorlukları engelleme ya da en azından iyileştirme noktasında bizlere yardımcı olabilir.(Kaynak 2)

görüntülenme

Orijinal Soru: İnsan zekası genetiğe göre mi değişir?

Evet insan zekası belli oranda genetiktir. Her ne kadar zekanın kesin bir operasyonel tanımı ve kesin bir ölçüm şekli olmasa da IQ testleri bize şuanlık en iyi sonucu veriyor. İkiz çalışmaları bize gösteriyor ki zekanın kesinlikle genetik bir altyapısı var çünkü tek yumurta ikizlerinin IQ skorları hemen hemen aynı çıkıyor. Genetiğin zekayı belirlemedeki rolünün %50 civarı olduğu tahmin ediliyor. Bununla birlikte zekayı etkileyen herhangi bir gen veya gen grubu bulunamamıştır ki zaten böyle kompleks bir bilişin tek bir genden değil birçok farklı genden etkilenmesi daha mantıklıdır.

Aile üyeleri üzerinden IQ puanlarının kalıtsallığını gösteren bir diyagramI.Q and Human Intelligence

Fakat insan zekasını belirlemedeki tek değişken genetik faktörler değildir. Yetiştirilme, eğitim, beslenme, barınma gibi çevresel faktörler de büyük oranda IQ skorlarını etkilemektedir.

görüntülenme

Kaynaklar

  1. Yazar Yok. Is Intelligence Determined By Genetics?. (25 Ağustos ). Alındığı Tarih: 25 Ağustos Alındığı Yer: Bağlantı

    Zeka gerçekten de sadece anneden mi geçiyor?

    Bir süre önce sosyal medya hesaplarımız bilimsel dayanakları olduğu iddia edilen, altında birtakım makale isimlerinin sıralandığı yazılarla doldu. Bu yazılar, hem anne hem babadan aldığımız diğer genetik özelliklerin aksine zekanın, hatta direkt olarak IQ seviyesinin anneden geçtiğini iddia ediyordu. Peki bu, gerçek olabilir mi, yani annemiz kadar mı zekiyiz? Bu konuda yazılıp çizilenlere ve işin iç yüzüne sizlerle birlikte bakalım&#;

    Kromozomların çocuklara geçişi

    Yazıların ortak noktası şu iddiaya dayanıyordu: Zekayı etkileyen genetik yapı (bunlara “zeka genleri” diyelim) X kromozomuyla ilişkiliydi ve annede iki tane X kromozomu bulunduğuna göre, çocuğun bunlardan birini mutlaka aldığına göre annenin zeka seviyesine sahip olması daha olasıydı.

    Hemen küçük bir arka plan bilgisi verelim: Kadınlar XX, erkekler XY kromozomlarına sahiptir. Yani bir kadının vücudundaki her bir hücrede iki tane X kromozomu bulunurken, erkekler bir X bir de Y kromozomuna sahiptir. Sperm ve yumurta birleşip yeni bir canlı oluştururken, annedeki X kromozomlarından biri, babadan da X ya da Y çocuğa geçer. Babadan geçen kromozoma göre çocuğun cinsiyeti belirlenir; X geçtiyse çocuk XX (kız), Y geçtiyse çocuk XY (erkek) olur. Bir diğer deyişle, erkek doğuramadığı için kadınlara kızmak bilimsel olarak yanlıştır; zira cinsiyeti babadan geçen kromozom belirler (elbette bize göre herkes eşit olduğundan anneye ya da babaya kızmak düşünülemez bile, ama konumuz sosyoloji olmadığından bu kısmı geçelim).

    Annenin kromozomlarından biri kendi babasından gelmiyor mu?

    Peki anne, iki X kromozomunu nereden almıştır? Elbette kendi annesi ve babasından. Annemizin X’lerinden biri kendi babasına ait olduğuna göre, çocuğuna da bunu geçirmesi yüzde 50 olasılıkla mümkündür. Bu arada iki X kromozomu arasında birtakım gen alışverişleri olduğunu da ekleyelim. Yani, annemizin kendi ebeveynlerinden aldığı X kromozomları birbiriyle aynı olmadığı gibi, çocuğa geçene kadar kendi aralarında gen dizileri değiş-tokuş ettikleri için çocuğa geçen kromozom da nine ve dedesiyle tam olarak aynı olmaz. Ayrıca, iki X kromozomuna sahip insanlarda her bir hücre kromozomların bir kısmını devre dışı bırakır. Yani benzer özellikleri yöneten genlerden sadece biri aktif olarak kalır.

    Bu konuda yazılmış sansasyonel yazıların ilk çöküş noktası da budur: “Zeka genleri”ni annemizden tam olarak almamız söz konusu değil; çünkü zekanın ancak yarısı bu X kromozomlarından herhangi birine bağlı olabilir.

    Koşullanmışgenler ve tarihi geçmişçalışmalar

    Bilim insanları bu çok basit ve bariz soruna bir açıklama getirmiş elbette: Koşullanmış genler. Bu genlerin “sadece anneden geçtiğinde çalıştıkları iddia ediliyor. Yani koşullanmış genler babadan alınırsa, devre dışı kalıyorlar. Deney farelerinin anne genlerinden ekstra bir doz aldıklarında daha büyük kafalı ve beyinli ve daha küçük vücutlu (çift doz baba geni alan farelerin tam tersi) olması da buna bağlanıyor. Ama bu bağlantıyı kuran, tarihli bir çalışma. Bu çalışmanın baş araştırmacısı, Cambridge Üniversitesi’nden nörobilimci Barry E. Keverne ’te yaptığı açıklamayla “bu bulguların bazılarının bir hata sonucu ortaya çıkmış olabileceğini” kabul etti.

    İşin komik kısmı şu ki, ilgili yazılarda bahsi geçen makalelerin neredeyse hiçbiri yakın tarihli değildi. Oysa bilimsel çalışmalarda işimize geleni değil, mevcut verilerden en güncelini kullanmak esastır. Sansasyon yaratacak bir haber peşinde koşan gazeteci ve bloggerların bu prensibi unutmuş olması onlar için mutlu bir tesadüf olmuş olmalı, zira “ancak annemiz kadar zekiyiz” türü bir başlıkla internet ortamında tıklama rekorları kırabildiler (söz konusu makaleler ilgili sitelerde hala duruyor ve paylaşılmaya devam ediyor).

    Zeka hangi oranda ırsi?

    Genetik özelliklerimizin kromozomlardaki DNA ile bir nesilden diğerine aktarıldığı elbette doğru. Ancak insanlar olarak, hücrelerimizdeki üç milyar DNA baz çiftinin yüzde 99,5’ini diğer insanlarla paylaşıyoruz. Yani DNA’mız yüzde 99,5 oranla diğer tüm insanlarla aynı. Yani bizi birbirimizden ayıran özellikler sadece 15 milyon DNA baz çiftine bağlı. “Annemizle aynı zekaya sahip oluruz” iddiası bu koşullarda epey yavan duruyor.

    Buna ek olarak, zeka testlerinin bilişsel kabiliyeti ve eğitimle öğrenilen yetenekleri (farklı düşünme, bütünü görme vb) de test ettiğini hatırlatalım. İkizler, evlat edinme ve DNA araştırmaları gösteriyor ki en fazla yarısı bize ebeveynlerimizden geçen zeka pırıltısının canlanması yaşa, eğitime ve çevreye bağlı.

    Bilim insanları kadının elinden bu yanlış bilginin verdiği zaferi alırken, şunu söylemeden geçemiyor: İki ebeveynin de hayatta olduğu ailelerde, çocuğun zeka gelişiminde annenin rolü çoğunlukla babadan daha büyük oluyor. Genetik olarak değilse de, eğitim ve öğretim bakımından…

    İlginizi çekebilir: Genetik değişkenler zeka farklılıklarını açıklayabilir mi?

    Kaynaklar:
    Daily Occupation
    Pyschology Spot 
    Scientific American 
    Forbes 

    Şule Kulein
    Şule Kulein
    Lisede “yapabildiği için” sayısal bölümü seçti ve Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü’ne girdi. Üniversitede katıldığı Mühendislik Kulübü’nün dergisi StepS’e aşık olduğunda, içine Devam

    Bilim dünyası çok uzun zamandır "Zeka anneden mi yoksa babadan mı gelir" sorusunun cevabının peşinde. Araştırmalar henüz zekanın nasıl tanımlandığına ve tam olarak nelerden oluştuğuna dair net bir cevap bulabilmiş değil. İnsanın düşünme, akıl yürütme, nesnel gerçekleri algılama, kavrama, yargılama ve sonuç çıkarma yeteneklerinin tümü zeka olarak kabul edilse de hala zekanın tam bir tanımı yapılamamakta.

    IQ (intelligence quotient-zeka katsayısı) testi, zeka seviyesinin belirlenmesi için genel olarak geçerli bir ölçüm sağlıyor. Ancak bu test bile, zekanızı annenizden mi, babanızdan mı, hatta her ikisinden mi miras aldığınız konusunda net bir şey söylemiyor. Bir araştırmaya göre, IQ testi sonucunuzun sadece yarısı genetiğinizle açıklanabiliyor. Kalan yüzde 50 ise kişisel koşullar ile alakalı.

    Çocuklar zekalarını anneden mi yoksa babadan mı alıyor? Genler önemli rol oynuyor ama - Resim : 1

    BİR DÖNEM ZEKANIN ANNEDEN GELDİĞİ KABUL EDİLİYORDU AMA

    Daha önce yayımlanan bir bilimsel tez, zeka ile ilişkili genlerin esas olarak X kromozomunda bulunduğunu savunuyordu. Kromozom, canlılarda kalıtımı sağlayan genetik birimlere deniyor. İnsanlarda 46 kromozom bulunuyor. Ancak bunlardan sadece ikisi (X ve Y) cinsiyeti oluşturuyor. Dişiler iki X kromozomuna (XX) sahipken, erkeklerde ise bir X ve bir Y kromozomu (XY) bulunuyor. Anne çocuğuna bir X kromozomu verirken, babanın sperm hücresinde X kromozomu bulunması çocuğun kız olmasını, Y kromozomu olması ise erkek olmasını sağlıyor.

    Daha önce yapılan araştırma, kadınların zeka genlerini çocuklarına aktarma olasılığının daha yüksek olduğunu öne sürüyordu. Araştırma, zekanın X kromozomu üzerinden taşındığını ve kadınlarda bunlardan iki (XX), erkeklerde ise sadece bir (XY) tane bulunduğunu belirtiyordu. Kısaca, çalışma belirli koşullarda zekanın anneden çocuğa yüzde geçme olasılığının çok daha yüksek olduğunu savunuyordu.

    Araştırmacılar, zeka ile ilişkili genlerin X kromozomu üzerinde biriktiğinden şüpheleniyorlardı. Çünkü X kromozomu aynı zamanda, zihinsel engellere yol açan genler de içeriyor.

    ADET GEN VARYANTI ETKİ EDİYOR 

    Çinli araştırmacılar yılında yürüttükleri bir çalışmada, insan genlerinin yalnızca yüzde 3,4'ünü içermesine rağmen, IQ'yu etkileyen genlerin yaklaşık yüzde 16'sının X kromozomunda bulunduğunu ileri sürdüler. Çinli bilim insanlarının bulduğu şey, kısaca zekayı etkileyen genlerin tamamının X kromozomu üzerinden gelmediği idi. Bu da zekanın tamamen anneden geldiği savını çürütüyor. Buna karşılık hala zekanın nereden geldiği belirsizliğini koruyor.

    Minnesota Üniversitesi'nden James J. Lee liderliğindeki ekip tarafından 'de yapılan kapsamlı bir çalışma ise, zekanın hangi genlerden geldiği ile ilgili heyecan verici bilgiler sunuyor. Bir milyondan fazla deneğin gen analizine dayanan araştırma sonucunda ekip, zeka ve eğitim başarısına etki eden genetik varyasyonu keşfetmeyi başardı. Diğer bir deyişle, araştırma zekadan büyük ölçüde sorumlu olan tek gen diye bir şey olmadığını ortaya çıkardı. Aslında, tanımlanan gen varyantının da IQ üzerinde çok az etkisi var.Araştırma ekibi, bu gen varyantlarının esas olarak anneden mi yoksa babadan mı miras alındığını belirleyemedi.

    ÇEVRESEL FAKTÖRLER DE ÖNEMLİ

    Bu genetik gen varyantları zeka olarak bilinen şeyi oluşturmak için doğumdan itibaren çeşitli şekillerde birlikte çalışıyor. Sadece kalıtım dünyasının parçaları değil, ayrıca onlara etki eden çevresel faktörler de zekanın oluşmasında önemli pay sahibi. Yani zeka herhangi bir kişiden doğrudan gelmiyor. Katman katman oluşan bir süreç sonucu ortaya çıkıyor.

    Çevre ve yetiştirilme tarzı da zekanın gelişmesinde belirleyici bir rol oynuyor. Almanya'nın Bonn şehrinde bulunan İnsan Genetiği Enstitüsü Direktörü ve Genetik Tıp Profesörü Markus Nöthen, "Tabii ki zeka seviyesinden yalnızca genetik sorumlu değil. Çevre büyük bir rol oynar. Bununla birlikte, genetik ve çevresel etkiler muhtemelen çok iç içe geçmiş durumda" diye açıklıyor.

    Almanya'da bulunan Erlangen Üniversitesi'nden Andre Reis de "Belirli becerileri geliştirmek için yetenek tek başına yeterli değil, aynı zamanda teşvik edici bir ortama da ihtiyaç var" diyerek bunu doğruluyor.

    Kaynaklar: Die Welt, The Independent, Forbes

    Kaynak: Web Özel

    çocuklar zekayı anneden mi babadan mı alırIQgenetik

    nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.