Onedio Özel
Evde Kedi Beslemek ve Kedi Bakımı Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey
Evde kedi beslemek hiç şüphesiz ki; birçok insan için keyifli ve sevgi dolu bir deneyim olmaktadır. Ancak bir canlının sorumluluğunu almadan önce dikkat edilmesi gereken pek çok ayrıntı bulunmaktadır. Kedi bakımının köpek bakımına oranla daha kolay olduğunu söylemek mümkündür. Kediler kişisel temizliklerine köpeklere oranla daha fazla önem veren canlılardır. Ancak elbette bu durum, kedi bakımının sorumluluk gerektirmediği anlamına gelmemektedir. Bir kediyle aynı evi paylaşmaya başlamadan önce yapılması gereken pek çok hazırlık bulunmaktadır.
Patili dostunuzu yeni yaşam alanına getirmeden önce; bu alanda bazı düzenlemeler yapmak gerekir. Gerekli hazırlıkların önceden yapılması, kedinin yaşam alanına adaptasyon sürecini kolaylaştırmaktadır. Ayrıca; ihtiyaçlarını karşılayabilmek için önem taşımaktadır. Peki; dostunuzu yeni yaşam alanıyla buluşturmadan önce ne gibi hazırlıklar yapmak gerekir?
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Bilimsel araştırmalar evcil hayvan sahiplenmenin, özellikle de kedi beslemenin insan sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğunu ortaya koyuyor.
Evcil hayvan beslemek yaşam tarzımızı değiştirmekle kalmıyor, daha sağlıklı olmamıza da yardım ediyor. Bilimsel araştırmalar çoğu zaman köpek - insan etkileşimine yoğunlaşırken birçok çalışma en çok sahiplenilen evcil hayvanlardan kedilerin de zihinsel ve fiziksel sağlığımız için ne derece yararlı olduğunu gösteriyor.
Bunun yanında, evcil hayvan gıda endüstrisi tarafından yürütülen araştırmalara göre, kedi sahipleri onların sağlık üzerindeki olumlu etkilerinin zaten farkında. Kedi sahibi kadınların yüzde 52'si ve erkeklerin ise yüzde 28'i, kedilerinin akıl sağlıkları için de yararlı olduğunu 'kesinlikle' düşünüyor.
Peki bilimsel araştırmalar, bu cevapları veren kedi sahiplerini destekliyor mu?
"The Stress-Proof Brain" kitabının yazarı ve lisanslı klinik psikolog Melanie Greenberg'e göre, kedi sevmek vücutta oksitosin hormonu salgılanmasına neden oluyor. Bağlanma hormonu ya da 'kucaklama kimyasalı' olarak bilinen oksitosin, insanlarda stresi azaltarak daha az endişeli hissetmeye yardımcı oluyor.
Vasküler ve Girişimsel Nöroloji Dergisi'nde yayımlanan bir araştırmaya göre, kedi sahiplerinin kalp krizi veya felç nedeniyle ölüm riskleri azalıyor. Kedi mırıltısı sesi sinirlerinizi yatıştırarak sakinleşmeyi sağlamakla kalmıyor kan basıncını da düşürüyor.
Araştırmada yirmi yıllık bir süreçte kedi sahibi olanlar ve olmayanlar karşılaştırılıyor. Kedilerin faydaları ile ilgili belki de en çarpıcı bilimsel bulgu, kalp krizinden dolayı ölümleri yüzde 33 oranında azaltıyor olması.
Bir başka araştırmada ise 6 bin kadar Avustralyalı insan sigara kullanımı, kilo, egzersiz gibi özellikleri dikkate alınarak incelendi. Kan basıncı ve kolesterol değerleri kontrol edilen bu kişiler içinde evcil hayvan besleyenlerin beslemeyenlere göre kan basıncı ve kanlarındaki kolesterol ile trigliserit düzeylerinin daha düşük olduğu saptandı.
Greenberg, günümüzde insanların daha bireysel ve bağlantısız olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Araştırmalar yalnızlığın birçok hastalıkta rol oynayan büyük bir faktör olduğunu gösteriyor." Güncel bir araştırma ise Alzheimer hastalığının yalnızlıkla ilişkili olduğunu ortaya koyuyor.
Kedilerin insanlara vaat ettiği bir diğer fayda ise yalnızlığı azaltarak arkadaş hissi sağlaması.
yılında Veteriner Hekimler Birliği'nin yürüttüğü anketin sonuçları, yalnız insanların evcil hayvan sahiplenme oranını arttığını öne sürüyor.
Amerikan Veteriner Hekimleri Birliği'nin eski başkanı Doktor Douglas Aspros yaptığı bir açıklamada, "Evcil hayvan sahiplenmenin sunduğu konfor ve tatmin duygusunu her geçen gün daha fazla yalnız insanın keşfettiğini görmek ilginç. Evcil hayvanlar yaşamımızda güçlü ve olumlu etkilere sahip ve sağlık için benzersiz duygusal, psikolojik ve fiziksel yararlar sunuyor." şeklinde konuşuyor.
yılında yürütülen bir araştırma, kedi sahipliğinin alerjilere karşı faydalı olabileceğini gösteren ilk çalışmalardan biriydi. Araştırmaya göre, birden fazla kedi bulunan evlerde yaşayan bir yaşının altındaki bebeklerin 6 ve 7 yaşlarına geldiğinde alerjiye yakalanma sıklığı, kedi sahibi olmayan ailelere göre yüzde 66 daha az. Test edilen alerjiler arasında kedi, evcil hayvan alerjileri, toz alerjisi, çimen alerjisi gibi yaygın görülen alerji çeşitleri yer alıyor.
Klinik ve Deneysel Alerjiler Dergisi'nde yayımlanan bir diğer araştırma da benzer şekilde, hayatının ilk yıllarında kedi ile birlikte yaşayan gençlerin ileride evcil hayvan alerjisine yakalanma ihtimali azalıyor.
Uyku sağlığı uzmanları tarafından yılında yapılan bir araştırma, kedilerin uyku problemlerini gidermeye yardımcı olduğunu öne sürüyor.
Evcil hayvan besleyen 74 kişiye uyku alışkanlıkları ve evcil hayvanlarının yatak odalarında bulunmasının kendilerini nasıl etkilediği soruldu.
Bu insanların yüzde 56'sı hayvanlarının yatak odasında bulunmasına izin verdiğini söyledi. Araştırmada yer alan insanların yüzde 20'si hayvanların uykularını böldüğünü ifade ederken yüzde 41'i evcil hayvanlarının kendilerini rahatsız etmediğini aksine uyurken yatak odasında oldukları takdirde uyku kalitelerinin artırdığını belirtti.
Evde kedi beslemek sevaptır, çocuğun merhamet duygusunu geliştirdiği ve eve bereket getirdiği için Peygamber Efendimiz (S.A.V) özellikle tavsiye etmiştir.
Nice evliya zatların, çoğunun etrafında kedilerin olduğu düşünülürse bu bir rastlantı olmasa gerek…
Hz. Muhammed, kedisi Muezza’yı o kadar çok severmiş ki, Muezza bir gün sedirde oturan Hz. Muhammed’in giysisinin ucunda uyuya kalmış. Her kedi dostu gibi uyuyan bu güzelliğe kıyamayan Hz. Muhammed, Muezza’yı uyandırmaktansa giysisinin ucunu usulca keserek kalkmayı tercih etmiş. Hz. Muhammed, kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym “Ya Resul o sudan kedi içti” deyince, Resulullah “Onlar en temiz ağıza sahiptirler” buyurmuş ve abdest almıştır.
( Hz. Aişe)
Evliyâ Çelebi, Ebû Hureyre için der ki: “Sağlığında binlerce kedisi vardı. Kabri (aslında makâmı) Mısır’da Giza şehrinde olan bu sahâbenin mezarının (makâmının) etrâfında da nice yüzbin kedi vardır”
Peygamber efendimiz (s.a.v): -“Kediyi sevmek imandandır“,
–“Niçin?” diye sormuşlar.
–“Ebu Hureyre bilir” demiş. (Hadis No: )
Resulullah (s.a.v) buyurdular ki: –
“Bir insan, eve hapsettiği bir kedi yüzünden cehenneme gitti. Kediye yiyecek vermemiş, yeryüzünün haşeratından yemeye de salmamıştı.” Hadis No:
“Ebu Katade (ra) yanıma girdi. Kendisine abdest suyu hazırladım. Bu sırada, sudan içmek üzere bir kedi geldi. Ebu Katade kabı uzattı, kedi içti.”
Kebşe sözlerine devamla der ki:
Ebu Katide kendisine bakmakta olduğumu gördü ve:
“Ey kardeşimin kızı, buna hayret mi ediyorsun?” dedi.
Ben de: “Evet!” demiş bulundum.
Bunun üzerine Resulullah (s.a.v):
“Kedi necis değildir. Kedi sizin tarafınızda çokça dolaşır buyurdular” dedi. Hadis No:
“Efendim beni, Hz. Aişe (ra)’ya bir miktar yemekle gönderdi. Gelince Hz. Aişe’yi namaz kılıyor buldum. Bana, elimdekini koymamı işaret etti. (Ben de bıraktım). Ancak bir kedi gelerek üzerinden yedi. Hz. Aişe (ra), namazından çıkınca, kedinin yediği yerden yemeği (bir miktar) yedi. Sonra da şu açıklamayı yaptı: “Resulullah (s.a.v): “Kedi necis değildir, o sizi çokça dolaşan birisidir” demişti. “Ben ayrıca Resulullah (sav)’ın kedinin artığıyla abdest aldığını gördüm.” Hadis No:
“Sahabe’den bir zât daima Peygamber Efendimiz (S.A.V) in yanında bulunur, söze karışmaz daima dinlermiş, munis, orta boylu, siyah saçlı, siyah gözlü, zayıf bünyeli fakir bir zât imiş. Eshab-ı sofa ile yemek yer, çok konuşmaz, İyiliği severmiş.”
Resûl-ü Ekrem de kendisine hoş nazarla bakar, kendisini severmiş. Ara sıra kendisi ile görüşürmüş ve bazı görüşmelerde tebessüm ederlermiş. Küçük bir kulübe gibi evde otururmuş. Sokakta kalmış kedileri götürür onları yedirir severmiş. Efendimiz (S.A.V) in bundan haberi yokmuş. Sahabeler bir gün Resûl-ü Ekrem’e söylemişler:
“Pis kedileri toplayıp kulübesinde bakıyor!” demişler.
Resûl-ü Ekrem bir şey söylememiş.Sonrasında bir gün bu zatı sokakta bir kedi yavrusunu kucağında severken görmüş.Sahabelerin kendisini Efendimiz (S.A.V) e söylediklerini bildiği için Efendimizin kendisine birşey söylesinden çekinerek kediyi hemen hırkasının içine saklamış.
Resûl-ü Ekrem kendisine,
“Hırkanın altında ne sakladın” demiş. Hırkayı açmış, küçük bir kedi yavrusu…
Resûl-ü Ekrem yavruyu sevmiş, okşamış, ve o zâta:
“Ebu Hureyre: Sen kedi babasısın” demiş.
İsmi artık böyle kalmış.
Bir gün bir sohbette Resûlullah Efendimiz:
“Hubbül hırratı minel iman”Buyurmuş. Yani “Kediyi sevmek imandandır.”
“Niçin?” diye sormuşlar.
“Ebu Hureyre bilir” demiş, başka bir şey söylememiş.
Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş Google+'ta Paylaş
Fatma Dinder
Allah sizden razı seafoodplus.infomiz s.a.v komşu olanlardan eylesin..
Ramazan Karhan
Bende çok severim kedileri