TARİHTE BUGÜN
- Ezanın Arapça okunması Türkiye genelinde resmen yasaklandı. Diyanet İşleri Başkanlığı bu yasağı ilgili mercilere duyurdu.
18 yıl süren zulüm: Türkçe ezan
30 Ocak 'de Fatih Camii'nde başlayan Türkçe ezan dayatması 16 Haziran 'ye kadar sürmüştü.
Tek parti döneminin halkta hiçbir karşılık bulmayan ve fakat 18 sene boyunca uygulanan en büyük dayatması olan Türkçe ezan, ilk olarak yılının 30 Ocak gününde Fatih Camii'nde okunmuştu. Arapça ezan yasağı, Demokrat Parti'nin iktidara gelmesi ile 16 Haziran 'de kaldırıldı.
Türkçe ezan tartışmaları Osmanlı'nın son döneminde de bazı yazar ve şairler tarafından dile getirilmişti. Türkçülük akımının fikir babası Ziya Gökalp, bir şiirinde “Bir ülke ki camiinde Türkçe ezan okunur” dizesini kullanarak bu konudaki talebini dile getirmişti.
yılı Mustafa Kemal tarafından dinde reform yılı olarak ilan edilmişti. yılının Aralık ayında başlayan çalışmalar kapsamında Dolmabahçe Sarayı'nda dokuz hafız ezanın ve hutbenin Türkçeleştirilmesi çalışmalarına başladı. Kuran'ın Türkçe tercümesi ilk kez 22 Ocak tarihinde İstanbul'da Yerebatan Camii'nde Hafız Yaşar (Okur) tarafından okundu. Bundan 8 gün sonra, 30 Ocak tarihinde ise ilk Türkçe ezan, Hafız Rifat Bey tarafından Fatih Camii'nde okundu.
4 Şubat tarihinde, müftülüklere ezanı Türkçe okumalarını, buna uymayanların kati ve şedid bir şekilde cezalandırılacaklarını bildiren bir tamim (genelge) gönderildi. Yıllarca bu genelge Türkçe ezanın dayanağı oldu. 'de ise Refik Saydam'ın başbakanlığı ve İsmet İnönü'nün Cumhurbaşkanlığı zamanında kanun çıkarıldı ve Türkçe ezana yasal zemin kazandırılmış oldu.
SADECE 'FELAH' KELİMESİNE DOKUNULMADI
Ezanda bütün ifadeler Türkçe ‘ye tercüme edilirken 'felah' kelimesi olduğu gibi bırakılmıştı. Türkçeye kurtuluş olarak tercüme edilebilecek bu ifadenin aynı kalmasının sebebinin insanları namaza yönlendirmemek olduğu öne sürülüyor.
Yıllarca Türkçe ezanın halkın yaptığı ibadette ne dediğini anlaması için uygulandığı iddia edildi fakat hiç Türkçe bilmeyen Kürt ve Arapların yaşadığı köylerde de ezanın Türkçe okutulmasının neden zorunlu olduğu sorusuna hiçbir zaman cevap verilemedi.
Arapça ezan yasağının uygulama alanı camilerle sınırlı değildi. Evlerinde namaz kılanların da Arapça ezan ve kamet okuması yasaktı. Bu sebeple yüzlerce insan ceza aldı.
'de Hatay'a giren Türk ordusunun ilk icraatlarından birisi Arapça okunan ezanları Türkçeye çevirmek oldu. Hatay halkı, Fransız işgal ordusunun bile dayatmadığı bir uygulamayı Türkiye'nin dayatmasını hiçbir zaman anlayamadı.
30 Ocak 'de başlayan Türkçe ezan zulmü, yılının Haziran ayında Demokrat Parti'nin tek başına iktidara gelmesine kadar devam etti. 'de Arapça Ezan yasağını getiren CHP'nin 'de Demokrat Parti ile birlikte bu yasağın kaldırılması lehinde oy kullanması ise dikkat çekmişti.
Demokrat Parti, hazırladığı kanunla Türkçe ezanı değil, sadece uygulanan Arapça ezan yasağını kaldırdı. Böylece isteyen istediği dilde ezanı okuyabilecekti ancak 65 yıldır tercih Arapça'dan yana kullanılıyor.
Kıbrıs'ta ise Türkiye ile başlayan ezan yasağı Türkiye ile eş zamanlı olarak sona ermedi. Adada 'a kadar Türkçe ezan okutuldu.
KAYNAK: seafoodplus.info
'den 'e kadar Arapça Ezan ve Kamet okuyanlara verilen cezalar 2 Haziran 'den itibaren ise sayılı yasa ile düzenlenmişti. Bu kapsamda 27 Haziran 'te Konya'da akşam ezanını Arapça okuyan Müezzin Mehmet İyibildiren hakkında soruşturma açılmıştı.
GERÇEK EZANI İÇİMİZDEN OKURDUK
Enver Baytan (Vaiz): "Ezan serbest bırakılınca çok sevindi millet. Diyebilirim ki Müslüman Türk tarihinde Adnan Menderes gibi sevilen bir başbakan ben şahsen görmedim. Bunun yegane sebebi, 'Allah' diyemezken siyasiler 'Allah' dedi ve ezanı aslına çevirdi. Çok önemli alimlerden Ali Haydar efendi, -ki Adnan Menderes onun talebesinin talebesi olamaz.- "On Ali Haydar bir Menderes" demiş aşkından. O kadar takdir etmiş Menderes'i.
Kolay değil. Hocalarımız bize tembih ederlerdi, minareden mecbur olduğu için "Tanrı uludur, Tanrı uludur" diye okusanız da gerçek ezanınızı içinizden okuyun" diye. Bir defasında Gönen'in bir köyünde bir vatandaş minareye çıkmış bildiğimiz ezanı 'Allahü Ekber, Allahü Ekber' diye okumuştu. Hemen jandarmalar baskın yaptı. Bu şekilde sıkı tutulmuştu."
Ayasofya'da koruma ve geliştirme faaliyetlerini 'İdare Kurulu' yürütecek